8--------------------------

“Nikola Tesla”

Tesla'm benim kendini HİÇ asla reklam etmedi ve kaynadı gitti. Bütün bilim adamları onun karşısında korktular ve ADINDAN asla söz etmediler. AC'yi bulması bile (Trafoyu) BİR DARBEDİR. Biz DC değil, AC kullanıyoruz (Doğru akım yerine Alternatif akım). Fluoresan lambalar, IR uzaktan kumandaları, sayısız ve halen esrarengiz bir çok “Remote Control” aygıtı. TV tüpü ve buna sürülmesi gereken çinko sülfür. Görüntü lambası. Tarama çizgiler (Izgara), UHF bantından verici... Yüz değil bin buluşu var. DG-20 bile onun dev bir çiziminin "Mikronize edilmiş" halidir. Stabilium'un hesaplanması (Bu 114 sayılı elementin GELECEKTEKİ adıdır). Jessup'a UFO motorunda yüksek artı alandan nasıl ELEKTRİK akımı çekeceği projesi...

Bütün bunları yaparken, Edison ise REKLAM da REKLAM ve bir tek şeyi bulmuştu : Şu bildiğimiz termik ampulü. Redresör ile zayıf da olsa yanıyordu. Varsa yoksa Thomas Alva Edison! İnsanlığın gururu, insanlığı, KARANLIKTAN ve gaz lambalarından kurtaran DEHA! Edison sen bir tanesin! Tesla kim? Ha şu Sancak vilayetinden gelen çömez, yamak mı? İltica etti ABD'ye. Yeşil kart bile verdirmediler. "Kaçak" durumunda onu hep "Ellerinin altında tuttular" EDİSON National Hero! O bu şantajları yaptı. Kaçak Meksikalı rençberler gibi çalıştırdı, ya da azad edilmemiş köle gibi...

REKLAM'ın gücüdür bu! Reklam öyle bir MONTAUK'tur ki... Montauk'un özü, çekirdeğidir. Hans ve Tesla REKLAM yapmayacaklar asla! Meçhul asker olacak onlar. Yerli Edison'lar çıkacak. Ne kampanya ne reklam! Onlar kazanacaklar... Ve Tesla'lar, Hans’lar kaldırımda yatıp kalkan ressamlar gibi... Yaşarken "Ana avrat küfür edilen, akademik kariyeri tartışılan, kuşkulanılan ve korkulan (tıpkı Tesla'dan korkulduğu gibi) ve HİÇ SÖZÜ edilmeyecek biri olacaktır.

Ancak KEHF'den çıkınca TESLA'ların birer ZÜLKARNEYN olarak KUR'AN'da bahsedilen KİMSELER oldukları anlaşılacaktır. Tesla hiç reklam yapmadı. K.M. Allein idi zaten, saklıydı. 1N dedi gitti. Mezarı yok, kimbilir nerede? Tesla nerede? 70 cm. toprak altında mezarda mı? Yoksa tam tersine 70 cm. yukarıda mı?

“Zülkarneyn’ler - Tarihin Değiştirilmesi”

Annemden yakındır bana Resulullah ve bizim paylaştığımız bir çok şey var. Benim de babam, ben doğmadan dört ay önce ölmüş. Annem doğurunca beni, toz olmuş gitmiş. Ben 18 yaşıma kadar ANNEM olduğunu bile bilmiyordum. Resulullah ile benzer yanımız çok!... Öksüzlük-yetimlik başta olmak üzere... Hira dağındaki, Hira mağarasının da anlamını bilirim. Hira-Kim'i bilirim... Hirakim ve Kehf'i... Rakim ve Kehf'i... O mağaraları bilirim ben! O mağaralar Cenin'e RAHİMDİR. Orada insanlar uyurlar. 9 ay da olabilir 309 yıl da olabilir! RAKİM >>> RAHİM'dir aynı zamanda, KEHF >>> HİRA'dır. Eğer Resulullah'ı Cebrail oraya geldiğinde görseydiniz, dehşetten korkarak geri kaçardınız (Ayeti anımsayınız).

Hira ile Şira arasındaki mesafe ise “OKU (rabbin emriyle ki o seni bir alaktan yarattı) OKU (rabbin kerem sahibidir)”. BİRİNCİ OKU >>> HİRA, İKİNCİ OKU >>> Şİ'RA idi... Hirakim >>> Walhalla, Şi'rakim >>> Allahlaw ve tabii anahtar da KEHF ve RAKİM kelimelerinde geçiyor. "Sen Ashabı kehf ve Rakim'i ayetlerimizden ŞAŞILACAK BİR ŞEY Mİ SANDIN?" diyor ayet! Halbuki şaşılacak bir şey DEĞİL Mİ? Ama bunun çok sayıda olacağını söylüyor ayet, ve şaşmamamız gerektiğini hatırlatıyor.

Mağarada 3 kişiydiler, 5 kişiydiler 7 kişiydiler... Mağarada... Sadece onlar mı? ADLER NEREDE ŞİMDİ? Adler bir gün Mighty olduğunu anladı/anlayaCAKtı. Ona geçmişte değil, gelecekte GÖREV verilmişti. Çünkü bir şey paranormal yoldan gelirse TAKAS edilerek gizli değişkeni gönderilir. En yaşlıları Karl Marx olmak üzere bir MIB grubu geldi. Karşılığında NORMAL olarak kendi çağına ait olan 5 kişi de KEHF'e girdi. Adler bunların başlıcasıydı. Alias Adler'in yerine Alois Hiedler (in oğlu) geçirildi.

Tarih bilim kurgu filmlerindeki gibi değişti. İngiltere Adler'e yenilmişti. ABD nükleer tehdit altındaydı. Nevada çölünde iki kasaba yok edilmişti (halkı boşaltılarak). Adler'in balistik mermileri Washington DC’yi bir DUHAN (mantar biçiminde duman) ile vuracak güçteydi. Adler'in ABD'ye verdiği deklarasyon şuydu:

1. ABD+Britanya Adaları+İrlanda+Yeni Zelanda+ Kanada+Avustralya+Güney Afrika Birliği TEK BİR DEVLET HALİNDE BİRLEŞECEKLER. Bu konfederasyon, diğerlerine (Slav birliği, Arap birliği, Bantu birliği vb.) de örnek olacaktı.

2. ABD Siyonizmi terk edecekti. Yahudiler hakkaniyetle ve servetleriyle birlikte Baja California yarımadasının tamamına iskan olacaklardı. Yani Arzu Mev'ud şimdi Meksika’da kalan o süngü gibi yarımadada, Pasifik’e bakan yarımadada kurulacaktı. Yahudiler de bu Dünya’nın insanı olarak ve EŞİTLİK İLKESİ GEREĞİ, bağrımıza basılacaktı. Yani Yahudi kendi dışındaki milletlere düşmandı ama bu durum ortadan kalkıyor ve artık birlikte dost kalıyorlar! Adler, Yahudi'ye bile eşitlik, barış ve Arzı Mev'ud getiriyordu.

Bu tarih BÖYLE YAZILMIŞTI. Ama Walhalla'dan MIB Ziontion Kampüsü kaçtı ve geldi. Tarih değişti. Gizli değişkenler uyarınca gelen 5 yerine 5 kişi "KEHF MAĞARASINDA" sekiz saatlik bir beklemeye alındılar. Onlar gözlerini açtığında 300 yıl geçmiş oluyordu. Ve Adler >>> Mighty oluveriyordu.

Messiah (Mesih İsa) da aynı biçimde YENİDEN Dünya’ya gelecek-sonra gerçek anlamda ölecekti! O da bir KEHF/mağarada 2000 yıl kaldı. Yani İKİ GÜN (Allah'ın bir günü bizim bin yılımızdır). İsa da, Mighty de iki özel anne rahminden kopup geldiler. Meryem (Mariah, Myriam) ve Adalaid (Danseden Kraliçe), Mesih ve Mehdi'nin anneleri!

“Hz. Yusuf”

Yusuf, HURİ (Walküri) cinsindendir. Yani erkek-kadın ve başka bir cins olmak üzere üçlü bir CİNSİYETİN bir üyesidir. Bu cins kadınlardan da güzeldir ve kadınlar parmaklarını kesecek kadar onlara tutkundurlar. Ayet bunu anlatıyor. 11 kardeş XY ve Yusuf YY, kadınlar da XX bunları yazmıştım. Yusuf erkek ama 11 kardeşi de erkek. Kardeşlerinin tamamı erkek, yani bir tek kadın yok, kızkardeşleri yok. Çünkü potansiyel 11 kadının TEK BİR GÜZELLİĞİ YYx olan YUSUF'da toplanmıştı. Yusuf potansiyel (doğmamış) 12 kızkardeşinin ŞABLON (Walküri) güzelliğini almıştı. 11 kızkardeşi (ki doğmadılar) yerine kendisi çok güzeldi. Onun için ayette "Yusuf ve Kardeşleri” diye iki klasman var.

Üç CİNSİYET olarak yaratıldık. Cennet'teki zürriyet: KÜRİ (Kyrie, Huri), bunların dişilerine Vildan, Khurie deniyor. (Walküriye), erkeklerine German Küri deniyor. Bu birinci cinsiyettir. Pek azı bu tarafa genetik olarak geçmiştir. Doğmamış kızkardeşler ise Walküriye’dir (Huriye'ler Wildanlar). Eğer 24 kardeş olunacaksa, bunların 12 tanesi doğmamış KIZLAR olacaksa (Cennette var edilenler arasında kalacaklarsa), geriye 12 tane erkek doğar, fakat bu erkek 12 doğmamış (ama Cennet'te var olan) kızkardeşlerinin güzelliğini alır. (Bunlar YYy ve YYx yasalarıdır, maalesef şimdiki bilim bilmediğinden ve tıbben tesbit edilemediğinden, omurga-kaburga Ha/vetleri içinde keşfedilmeyi bekliyor. Bu yasalara sonra değineceğiz).

“Hz. Muhammed”

Nur 63: Aranızda peygamberi çağırmayı, sizin birbirinizi çağırmanıza eş tutmayın. Allah sizin, birbirini siper ederek sıvışıp gidenlerinizi bilir. Resulün emrine aykırı davrananlar, kendilerine bir fitnenin gelip çatmasından yahut acıklı bir azabın yakalarına yapışmasından çekinsinler.

Bu ayet çok anlamlı. Amcaları, "Ulan Muhammed çabuk zıpla buraya!" gibilerden konuşurlardı. Hızını almaz bir de toz toprak serperdi dallarla toz kaldırıp. Eski arkadaşları ise kibirlerine yediremiyorlardı "Resululullah" demeyi. Ali dışında ona kimse saygı duymuyordu en başta. Amcasınınoğlu Ali, doğuştan asaletliydi: etik asaleti vardı. O yüzden Allah'ımız onu DAMAT yaptı Resulullah'a ve ŞEHİD mertebesine yükseltti. Yoksa Ali'den başka daha 26 (toplam 27) amcasının oğlu vardı. Abbasiler bile amcasının oğullarıdır. 27 kuzenden sadece ALİ saygılıydı. Diğerleri "Amcamın oğlu gel kız tavlayalım" gibi konuşurlardı Resullulah'a... Resulullah İslam kurallarını ayetlerle indirdikçe bunu hazmedemeyenler vardı. Mesela mahalle-oyun arkadaşı biri, "Niye sen peygambersin de ben değilim?" diye saçmalardı, "Allah'a rica et bana da vahyetsin". İşte bu ayetler böyle densizlikler üzerine geldi. Yani o günleri yaşamak gerekir. Ya da Levhi Mahfuz'dan, ya da Kur'an'daki detaylardan anlamak gerekir.

Nisa 80: Resule itaat eden Allah'a itaat etmiş olur. Yan çizen çizsin, biz seni onlar üzerine bekçi göndermedik.

Benim durumum da bu. Allah'ın emirlerini saydım gruba... Sert bile oldum belki. Barış-sevgi-hoşgörü dedim, nefsinizi öldürün dedim. Bunlar Allah'ın SELAM >>> BARIŞ emridir.. Allah'ın emrini dinlemeyenler, yani bu grupta yançizenlere elbette gözcü değilim. Resulullah'a cihad emri nice uzun yıllar sonra geldi! Ben bunun için sabırlıyım. Resulullah'ı taciz ederlerdi sahabeden çok kişi... "Haydi savaşalım, mahvedelim!". Onlar öyle agresif oldukça, Allah'ımız da SÜREYİ UZATTI. Putperestler Müslüman aileleri bile şehit ediyorlardı ve "Karşı çıkın" ayeti bir türlü inmiyordu. Çünkü İSLAM >>> SELAM >>> BARIŞ, yani İÇ barış, yani ilk İslam içindeki ilk kişilerde İÇ BARIŞ yoktu. Resulullah siz ikiniz "Okçu" olarak şurayı bekleyin dediğinde, yanıt çok komikti: "Ben onunla küsüm, dargınım, konuşmuyorum". Halbuki ilk savaşını verecekti İslamiyet! Yani putperestlere karşı savaşılacak, fakat NEFSLERİ iki Müslüman ve usta okçuyu YANYANA getirmiyordu!

Önce nefsini öldürerek, düşmanından kurtulup, sonra komşundan başlayarak uzak menzillere doğru çevrenle barışık olacaksın. Komşun aç iken uyumayacaksın. Yetimhaneye, Dürülaceze’ye, kimsesiz hastaların ziyaretine gideceksin. En az yılda bir kez... Sokağa atılmış dostlarımız hayvanlara bakacaksın. Hiç bir şey yapamıyorsan, bir çift balık alıp onlara yem atıp sevindireceksin. Kırıntıları güvercinlere vereceksin... Ağaç dikeceksin. Ağaç bulamıyorsan asma kütüğü dikeceksin. İlla ki CENNET'in izdüşümü olarak YEŞERTECEKSİN Dünya’yı. Biyosfer denen canlılar küresinde BİZ >>> BİZLERİZ! Gelincik çiçeği, şu minik şaklaban yavru fino... Sen-ben, yaban hayatı, orman yangını ve biz biyosferiz, bir CANLI-KÜREYİZ, ona BİREYİZ. Eğer maydanoz yiyorsan, ekmeyi de bileceksin. Bunlar “Salih Ameller” diye tanımlanıyor.

“Nikola Tesla - Stephen Hawking”

Tesla 5 kuruşsuz yaşayanlardandı.  Sanırım Westinghouse ile ortak olmuştu ama, tüm mal varlığını hayır işlerinde sıfırladı. Tesla çok büyük bir insandı. Şu masanın üzerindeki herşey onun. AC trafosundan, monitöre gelen akım, monitördeki görüntü lambası ve tüpün kendisi. 1900 yılından önce gel sen bunların tamamını icat et.

Ben de biraz sırlı sayılırım. Beş kuruşsuz öleceğimi de biliyorum. Tesla ile aynı kader bu... Dünyadaki en fakir bilgin kim biliyor musunuz? Benden fakir biri var. Hawking, bir tekerlekli sandalyesi ve boşandığı eşine / çocuklarına verdiği akademik servetiyle malul emekli maaşı var. Kraliçeden asla para almadı reddetti. Nobel'i alsaydı o zaman biraz zengin olurdu. Altındaki Casio tekerlekli sandalye+bilgisayar hediyedir. Zaten  istese de PARA yiyemez. Hawking'in sağlık durumu iyice kötüleşiyor

GINGER’ı Jana unutturdu. O isterse, babamın adını bile bana unutturur. Ginger yürüyen bir ayakkabıdır, bir ayakkabı-otodur. Şimdi kapış kapış gitmesi gerekirken, satışı sıfır... Yine paranormal bir şeyler mi oluyor dersiniz? Bu Dabbet’lerin olduğu yerde NORMAL diye bir şey olamaz zaten!

“Nebi-Resul”

Nebi doğrudan peygamberlerin (Cin+insan+melek) TÜMÜDÜR. Mesela Cebrail NEBİDİR, ona KİTAP inmemiştir. O kitabı indirir. Postacı bize mektup getirir ama mektubumuzu açmaya HAKKI yoktur. Genel kural olarak: Kitap getiren Nebilere nebi+resul deniyor. Getirmeyenlere de sadece Nebi deniyor. Ancak, eğer bir melek VAHY getirdiyse ve o KİTAP olarak kaydedilmediyse o kişinin de bir tür RESULLÜK hakkı vardır.

NUH NEBİDİR ama GEMİSİNİN PLANLARINI CİBRİL getirmiştir. Tarif etmiş+indirmiştir. Çivilerine kadar anlatmıştır. Lataları, lambrileri, hangi ağaçtan (Gofer=Sedir) yapılacağını, bunun reçinesinin aralıkları kapatacağını... Ve en önemlisi de TENNUR >>> Atom reaktörünü anlatmıştır. Burada kitap var, fakat, bu kitabın tarihi ve sosyal boyutları yoktur. Etik kuralları da... VAHY vardır fakat kitap yoktur. Kitap HER BİLİMİ kapsar. Sadece mühendisliği, tersaneciliği, kalafat ve dok bilgilerini değil...

Hz. İsa ve Resulullah RESULDÜRLER, kitap indirilmişlerdir. Fakat İsa Resul değil İNSAN İsa olarak gelecektir. Yani Resulullah'tan önce, İNCİL'i indirmiştir (Tebliğ, tebşir etmiştir). İncil Kur'an'da da zikredildiği için ve YENİDEN geleceği için ama insan olarak geleceği için, Tevrat yerine Kur'an'a uyacağı için, müstakbel mezarı Resulullah'ın (Ahmed) yanında olacağı için herşeye rağmen resuldür (İncil'i indirmeseydi bizden bir farkı yoktu).

Mehdi'ye gelmeden önce: KİTABI EBEDİ RESUL OLARAK DEVAM EDEN BİRİ VAR: YAHYA peygamber. O ölmedi onun için ölenler NEBİ demektir. Son nebi ise Resulullah, ama İSA, YAHYA, İDRİS vb. ÖLMEDİLER Kİ! Hızır gibi gizli Resulller var (Kur'an'ın kaynağını okuyan tek istisna, Levhi Mahfuz şahidi). Tüm Ehli Kehf de doğal resullerdir (7+5+3+1 adet Ehli Kehf vardır).

 

“Hz. Adem”

Adem’e, ON EMİR benzeri olarak:

1. Allah'ı tanıyacaksın

2. Allah'ı bir tek tanıyacaksın.

3. Allah'tan başka mabutun olmayacak (Korkun vb. de olmayacak, tek Allah'tan korkacaksın)

4. Ana-babana (Ebeveynlerine) üf demeyecek kadar saygılı olacaksın. Unutma onlar seni doğurdu sen onları değil! "Ben mi istedim dünyaya gelmeyi? Doğurmasaydınız beni!" demeyeceksiniz. Çünkü Kalubelada DOĞMAYI siz istediniz. Zaten anne-babanız DOĞUM makinesi olarak sizi doğurdu. Ayet diyor ki, "Çocuklarınıza bir bakın: Onları yaratan siz misiniz YOKSA biz miyiz?". SEN=BEN istedik Allah'ımız da ruhundan üfledi. Kalu Bela'da dileseydik şu masa, sandalye malzemesi olurduk. ÖZGÜR İRADE ile bize sorulmuş. NE OLMAK (Cin, bitki, hayvan, eşya vb.) istersiniz? Biz de demişiz ki: "EN AĞIR EMANETİ, HİLAFETİ VER!", öyle bir kabadayılık yapmışız ki, sonuçta İNSAN olmuşuz.

İnsan olmak ayrıcalıktır. ALLAH'ın SURETİNDE/BENZERİNDE yaratıldık çünkü. Allah “Muhalefetün Lil Havadis”tir yarattıklarına benzemez, ama İNSAN ona benzer. Yine de Allah insana benzemez. Yine de EN ÇOK insan Allah'a benzer. Haşa/haza/sübhanallah/münezzeh Allah!

Sperm gidiyor, Kalu Bela’nın mekanı olan NEFHİSUR boynuzunu (Sur vagina/uterus/rahim de demektir) uyarıyor, oradan RUH'u birim olarak kopartıyor ve ALAK olarak ANA RAHMİNE getiriyor. O yol çok uzun: Bir günü 50 bin yıl kadar uzun ve çok kısa: Genital organların boyunda. Zaten karadelik akdelik birbirinin BİTİŞİĞİ olan kapıdır demedik mi? Fakat bunu açımsayınca yüztrilyon ışık yılı öteye giden bir tünel oluyor. BİR ANDA geçebiliyorsunuz, hatırlarsanız... Cinslerin buluşmasının öyle içgıcıklayıcı anlamı yoktur aslında... Gidip çocuğunuzu (aslında ruhlar kardeş) ta NEFHİ SUR'DAN (Sur borusundan) ALIP getiriyorsunuz. Allah'ımız öyle bir libido vermiş ki,  Dünya’nın en büyük keyfi olarak algılıyoruz... Aslında amaç ne? GİDİP RUHU 50 bin yıl olan bir gün öteden yani RAHİM olan Allah'tan üflemesi için almak. Eğer herşeyi genital haz bölgelerine bağlarsanız bunun adı zibidi sekstir.

Ya Kaburga-omurga ne olacak? Biraz daha düşünürsek neden dişi cinsin GÖĞÜSLERİNE (kaburgalarına) düşkün olduğumuz da meydana çıkar. Bebek  genital bölgede oluşur ama... Bu ÜREME İÇGÜDÜSÜDÜR, ya BESLENME İÇGÜDÜSÜ? O artık genital değildir. KABURGA bölgesine giydirilmiş süngerimsi meme dokusundan gelen bir Allah rızkıdır. Freud ne derse desin bu iş aslında böyledir. Eğer bildiğimi bilseydiniz, belden aşağı ve yukarı iki bölge olduğunu bilseydiniz, seksin ucuz bir iş olmadığını, RUH almak için başvuru, ibadet olduğunu anlardınız der Hızır dede...

Üreme bel altındaki genital bölgeden, beslenme belden yukarı omurga-kaburga bölgesinden... PEKİ SAVUNMA? Onun bölgesi nerede? (Canlılar, beslenme+savunma+üreme ile motive edilmişlerdir). Savunma bölgesi BELLİ: Cennet (+Sabıkun). Dünya’da savunma yoktur, Dünya hayatında savunamayacağız. Cehennemde de savunamayacağız, saldırıya uğrayacağız. Tek savunma MEKANI ve makamı CENNET'tir. Kendimizi savunabilseydik, Azrail'e karşı savunurduk!

Hz. Adem babamızın serüvenini bir yazımda uzun uzadıya anlatmıştım. Şeytan'a "Şey=Nötrino=Vesvese" vb. dediğini hatırladınız mı? O yazı MEHDİ'yi EĞİTMEK için yazılmış çok büyük bir sırdı. Bu dönemde yazılmaması gereken gizli bilgilerimdendi...

Adem'e gelen üçüncü emir anne-babaya itaati çocuklarına ve zürriyetine öğret emriydi. Sonraki emir "Yalancı şahitlik yapmamak", "İyi komşuluk/barış ilişkileri", "Hırsızlık yapmamak”, “Haksız yere (kısas olmadan) adam öldürmek”, vb. vb. bunlar Musa'ya gelen evamiri aşere on emir değil, ADEM RESULULLAH'a gelen ON sayfa içinde yer alıyordu.

Habil kabil gibi iki kardeşten başladı serüven. Kabil hırsızlık yaptı, kızkardeşini bile çaldı kaçırdı. Kardeşi Habil'i haksız yere öldürdü. Anne-babaya asi oldu. Allah'tan başkasına kurban kesti. Allah'ı YOK (Eskilerin masalı) sayarak kardeşini öldürdü ve sonra olanı GÖRDÜ. Allah'tan başkası için, AMANSIZ şeytan için KURBAN KESTİ. Allah'a şirk koştu. İlk komşusu olan kardeşi HABİL'e amansız ve ölümcül düşman oldu. Günah bohçası oldu. Adem-Havva dışında, HABİL HALİFE, KABİL MUHALEFET olarak insanın iki yüzünü bize sundular...

“Hz. Hızır”

Şimdi biliyoruz ki, normal olan bize TUHAF geliyor. Hatta yavan geliyor! Bizi niteleyen kuşkusuz PARANORMAL olan evren içindeki evren. Kainat Allah'ımızı NORMAL olarak gizler; ama PARANORMAL olarak GÖSTERİR. O hem ZAHİR hem BATIN'dır. Zahir (açık) ve Batın (Gizli, saklı) PARANORMAL isek  O ZAHİR olur! Normal olarak beklemeyiniz! Allah asla bizlere görünmeyecek yaşamlarımızda. Ama biliyoruz ki o hep BATIN olarak TECELLİ etmektedir... Ve ALLAH özellikle BİZLERİN yardımcısıdır! Öyle ki NEREDEYSE GÖRDÜK dercesine korunuyoruz ve de değişiyorsunuz/değişiyorum.

40'lar meclisi TEK bir meclis değildir. Üçyüzlük bir hiyerarşinin ilk kırklarıdır İnanışa göre ölümsüz elçiler var: İdris (ölmeden yüce bir makama kaldırıldı) İsa (Döneceği söyleniyor) ve Yahya as, ya da misakın elçisi. Sonra resul olmayanlar var: Zülkarneyn+ler, Lokman, Hızır, Üzeyir (Ezra). Zülkarneyn’lerin görevi örneğin, Yecüc Mecüc gibi GELECEKTE olacak alametleri GÖĞÜSLEYECEKLER gibi ya da Dabbet olan gibi Zülkarneynler var. Hızır ise Misak'ın Elçisidir. Tüm resullerden misak alınmıştır ve şahit olarak HIZIR gösterilmiştir. Yahya direkt olarak Allah'ın "HAYY" adının bir türevini almıştır. Yah(a)ya demek ölümsüzleştirilmiş demektir. Bunlar dikkat edilirse üçler, sonra yediler vb. diye peşpeşe toplanarak KIRKLARI oluşturmaktadırlar... Ve bunun da bir devamı var (313 Mürseller). Hz. İsa gelince bir çok görevi var. Bunlar gelecekte olaCAK şeyler. O halde Kırklar Meclisi derken Kıyamet’in alametlerinin tamamının gerçekleşeceği GELECEK çağları da kapsayan "Continuum” bir zaman içinde yer almaktadırlar. Böyle düşünüyorum.

Geçmişin değiştirilmesi yetkisi sadece HIZIR'dadır! Kehf suresinde Hızır GEÇMİŞTE bir gemiyi delerek, bir çocuğu öldürerek, bir duvarı onararak GELECEĞİ değiştirme yetkisine sahiptir.

Bir arkadaş diyor ki: "Ne malum o kişinin hızır olduğu?" O bir melek olması gerekiyor. Diyelim ki Hızır değil AMA GEÇMİŞİ değiştirerek GELECEĞİ etkileyen BİRİ var! Adını ne korsanız koyun, onun melek olması mümkün değil, çünkü Allah meleklerini mutlaka "MELEK” diye tescil ederek bildirir. Örneğin Harut ve Marut'un Babil'e inen iki melek olduğunu bildirir (Bakara 102). Lut kavmine gazaba giderken üç meleği betimler Kur'an (İbrahim de onları görür). Her nefis ölümü tadacaktır. Allah dilediğinin ömrünü relativistik olarak UZUN tutmaktadır. Adem ve Nuh on asır yaşadılar. Mağarada Ehli kehf bir günü 309 yıl olarak yaşadılar.

Meryem 33: "Selam bana doğduğum gün, öleceğim gün ve diri olarak kaldırılacağım gün". Şöyle ki : Doğdu ve öldü Ama arada DİRİ olarak indi/inecek "Ey bizim Rabbimiz bizi İKİ KEZ öldürdün; İKİ KEZ dirilttin"  bu da ayettir. İki kez dirilmeler ÖZELLİKLE "yeniden doğmuş” gibi olanlara atıftır. Bazı Zülkarneyn’ler gibi...  Yani Kıyamet öncesi  bu dünyada İKİ kez doğmak mümkün GELECEKTE doğmuş bir zaman yolcusu GEÇMİŞE geldiğinde zaman geriye sardığı için küçülür, bebekleşir ve embrio olup İKİNCİ KEZ yeniden DOĞAR ve normal olarak ömrünü sürüp ÖLÜR. Tarık Suresi’nde de bu vardır ve "Ahiretteki" dirilme ÖNCESİNDE böyle iki kez DOĞMANIN Kur'an paranormallerine tıpatıp uyduğunu biliyoruz. İsa da zaman yolcusudur. Göğe alınmak örneğin bir gün gitmek ve bir gün de dönmek birer gün ise BİNER yıl (ilahi takvimde) olduğundan İsa'nın ikinci gelişi İKİNCİ doğum gibidir. Bunları daha önce konuşmuştuk.

Jorge Luis Borges

 

slm&slm
Sevgideğer,
Beni canevimden vururcasına yazmışsın.

Bu naklettiğin şiir içinde "Kozmik sırlar" yatıyor da yatıyor. Gurdjieff'in bir şiiri de "Uyanın" adını alıyor.

Borges? O bir "Zaman Gezmeni" O ölmedi, hem Aşiyan'daki mezarı hem de ailesinin yaptırdığı "Anıt" mezarlar sadece sembolik... Doğmamış biri nasıl ölür ki? Torununuzu öldürebilir misiniz?

O bir edebiyatçı, o İngilizceyi "Shakespear"den sonra en iyi "Döktüren" bir yazar...

O Kur'an'ı "En iyi bilenlerden" tam 17 yılını verenlerden. O "Gizli" değil, "En gizli müslümanlardan" olan Abd-Al-Hack Borg...

O bir muamma, o bir esrar kumkumasının sonuncu halkası, o bir K.M.Allein yani Şerif-ül İslam. (Sheriff the NEWESTERN moslemic Occidental Fronters/9SCE)

O doğmadı ki
Ölsün!
Doğmamışı nasıl öldürebilirsiniz ki?

Her çağ kendi "Anlarını" yaşar,
Her çağ kendi kulvarında koşar.
"AN"ı kaldırırsanız "Continuum" ortaya çıkar...Her çağdır o:DEHR Adem yaşıyor. Kıyametin son insanı da yaşıyor. İnsan aklı evveli en başta şuna şaşıyor: "ŞU AN" olmasaydı, bir MAHŞER misali bir arada olacaktık.
Ölü ölmemiş, doğmamış da doğmuş olacaktı.

Her çağın bir kulvarı var: Dikine, uzunlamasına bu zorunlu yolu izliyorsunuz. ATGÖZLÜĞÜ TAKMIŞ olarak hep "İleriye" bakıyoruz.. Oysa sol yanımızdaki kulvarda, ölmüş olan atamız "Ölmemiş" olarak koşuyor. Sağ yanıbaşımızdaki kulvarda doğmamış olan torunumuz o da "Koşuyor" Aslında kimse ölmemiş, herkes "AN"ınını yaşıyor. Aslında kimse doğmamış, her çağ kendi ANINI yaşıyor.

"Herkes kendi İLERİSİNE" koşuyor, bir yarışçı gibi... Eğer herkes bilseydi, yanında koşan var dede ve torun, ölmüş ve/veya doğmamış!..

"İleriye" geleceğe rotalanmaktan kurtulsaydık. At gözlüğünü çıkarsaydık. Bir "Sağa" ve bir "Sola" baksaydık... Yanıbaşımızda onları görecektik: Doğmamış yüzüncü göbekten torunum ve mezarına çiçek koyduğum beşinci göbekten dedem.

"Evvel zaman içinde=Özel Zaman yolcuları zaman içinde..." "Ben babamın beşiğini tıngır mıngır sallarken=Işıktan hızlı gider isem, babamın bebekliğini yakalarım, o bana ben miniminnacık bebek iken şefkat etti, ben de o babam olacak bebeğe bakarım ve/veya öldürürüm. HİÇ doğmamış olurum. Birlikte ölürüz belki de."

Ah bu ışık hızı ya da zamanın akma hızı! Sen nelere kadirsin? "İleriye" değil, "Yan kulvarlara" şerit değiştirtiyorsun bana, kaldırım, kulvar değiştiriyorsun bana...

Ölmüş babamın "Beşiğini sallatıyorsun bana" Bir Arjantin "LULLABY" ağır bir tango misali... Argentina wait me!

Jorge Lous Borges sen gizemlerin mimarısın sanki.

Geçmişteki Borges ve gelecekteki Borges: Tek fark Biri J.L. Borges diğeri L.J. Borges...
"İki zamanlı=Zülkarneyn" gibi iki zamanı ayrılsın diye... Küçük bir detay ama önemli. Biri doğmamış olan diğeri çoktan ölmüş olan.(Sembolik de olsa öldü varsayalım.)

Sen White Holes uzmanıydın, yazdın yayınlamadın. Bir öykü yaptın "Yolları çatallanan Bahçe" tıpkı James Joyce gibi, anlaşılmasın, gelecekteki "O KİŞİLER" anlasın diye...

Sen "Aleph" noktalarının ELİF'in Cantor'dan sonraki en büyük matematikçisiydin. Kısa bir öykü yazdın "Tha Aleph" diye, yayınlamadın. Sen ki o "Alias Carlos Miguel Allende" idin... Sen ki zamanın efendisinin emanetlerini EKİM Bey'den alan, 313 mürsellere/"114"lere dağıtan "TEZKİRE"yi "Mektup mektup" iletendin.

Bilimi coşturan, koşturan sendin. "Gitmeseydin" eğer, "Geldiğin yere bir TARİQ ile... Gitti 9SCE geldi mi? 10 SCE?

Bir vals geliyor kulaklarıma Prerilerden, bozkırlardan...
Tennessee Waltz,
Yıldızlar hiç bu kadar yakın olmamıştı, Tennessee gecelerinde, bir
country guitar çalıyordu nağme nağme...
Yaz gecesinde sinem çözülüyordu düğme düğme...

Missisipi'yi özlüyordum ya da Miss CCP'yi...
Tomahawk, Preri kızılderililerinin efsane baltası. Efsane şef!
Hawk yani atmaca, Hawking yani baltasıyla atmaca düşüren o şef!
Ve o "İndian's Chief" de ölmedi Missisipi sularında boğulmadı.
O Miss CCP olarak sonsuzlaştı...

Akşamı getiren o renk cümbüşü.
Tennessee Waltz diyor ki:

Gün daima kararmış olur ufuğa baksam
Tennessee'yi saran bu sisin adı akşam
Dolunay'ı bir asma fener gibi taksam
Aldanma bu bir avunç, gerçek olan akşam.

Kararırken konakladığım stepler-ovalar
Kararırken akşam hüznüyle ılgıt havalar
Yorulmadan yılmadan gün geceyi kovalar
Kanma sakın, bu bir teselli gerçek olan akşam

Bir hüzün o senin yüzün, işte özetle budur yaşam
Sana değil geceye beyaz gelinlik giydirdim bu akşam
Saba rüzgarı değil, bu bambaşka bir okşam
İnanma düşlerine sığındığın  gerçeğin adı var:Akşam

Pembeden mora boyanırken akşam surları
Bir çavlan gibi duyuluyor Missisipi suları
Siluetleşirken yokoluyor, insanın kusurları

Son gölgeler uzayıp kayboluyorken geldi akşam

Bu akşamın darı, bildiğim kadarı bir miktar
Daraldıkça daralıyor dar vakit-vakit dar!
Bu kez benim yerime sen ağla, ağlasana gitar!
Tennesse'de "Buselik" bir şarkı oldu bu akşam.

Akşam yolcu için vedadır, "Doğmamışın" vedası
Evli evine köylü köyüne,
Zaman yolcusu geldiği yere!
Yolcu yolunde gerek,
Budur tek gerçek.
Borges'in yolları çatallanan bahçesi
"İdam anında iki yıl daha" bahşetti.
Borges ve "AN"ları...
Ne diyor bakın:

Bir ayet "Rabbim, bizi iki kez öldürdün, iki kez dirilttin" diyor.

Borges'de bunu söylüyor:

"Eger, yeniden başlayabilseydim yaşamaya,"

GELECEKTE DOĞUP GEÇMİŞTE YAŞAMAYA ve SONRA TEKRAR GELECEĞE DÖNÜP, SON KEZ ÖLMEYE

"İkincisinde daha çok hata yapardım."

ZAMAN YOLCUSU EMANETTİR, GELDİĞİ ÇAĞIN TURİSTİDİR. ÇAĞIN YERLİSİ GİBİ DÜNYAYA SIMSIKI YAPIYMAZ, İĞRETİ DURUR, HER AN GİTMEYE HAZIR...

"Kusursuz olmaya çalışmaz, sırtüstü yatardım."

ZÜLKARNEYN=İKİ ZAMANLI OLMANIN O DAYINILMAZ OTOKONTROLÜ VAR YA!

"Neşeli olurdum, ilkinde olmadığım kadar,"

İKİ YAŞAMLI OLMANIN BİR MUHASEBESİ BU!

"Çok az şeyi Ciddiyetle yapardım."

AZ VE ÖZ OLANI...

”Temizlik sorun bile olmazdı asla. “

TERTEMİZ OLUNCA

”Daha çok riske girerdim. “

NEREDEN BİLİRDİM Kİ, ZAMAN YOLCUSU ÖLDÜRÜLEMEZ

”Seyahat ederdim daha fazla. “

(TIME TRAVELLING)

”Daha çok güneş doğuşu izler, Daha çok dağa tırmanır,daha çok nehirde yüzerdim. “

DÜNYA HAYATI, MAL MÜLK BAĞIMLILIĞINI ISKA GEÇERDİM. ZAMAN ENGEBELERİNİ AŞARDIM.

”Görmediğim bir çok yere giderdim. Dondurma yerdim doyasıya ve daha az bezelye.”

İKİ ANNENİZ VAR, GELECEKTE VE GEÇMİŞTE FUKARA GEÇMİŞLERDE ANNELER DONDURMA SATIN ALAMAZLAR, SEBZEYE KUVVET.

”Gerçek sorunlarım olurdu hayali olanların yerine. “

GELECEĞİ ŞEKİLLENDİRİRKEN ENFLASYON NE UMURUM?

”Yaşamın her anını gerçek ve verimli kılan insanlardandım. “

BU BİR BİLİM ADAMININ GERÇEK ÖYKÜSÜDÜR.

”Yeniden başlayabilseydim eğer,yalnız mutlu anlarım olurdu. “

YENİ HAYATINDA VE YENİ ÇAĞINDA MUTLULUKLAR SANA

”Farkında mısınız bilmem yaşam budur zaten. “

ÇİFT ÇİFT YAŞA

”Anlar,sadece anlar.Siz de anı yaşayın.”

HANGİ ÇAĞDAYSANIZ, ODUR SİZİN GERÇEĞİNİZ

”Hiçbir yere yanında su, şemsiye ve paraşüt almadan,
Gitmeyen insanlardandım ben. “

BİLİME SUSAMIŞLIKLA BAŞLAYAN BU SERÜVEN RABBİM İLMİNİ ARTIRDIKÇA SAĞANAĞA YAKALANIR İNSAN.

”Yeniden başlayabilseydim eğer ,hiçbir sey taşımazdım. Eğer yeniden başlayabilseydim,“

BAŞLADIN YA, ÜÇ ASIR SIÇRADIN YA

”İlkbaharda pabuçlarımı fırlatır atardım. “
”Ve sonbahar bitene kadar yürürdüm çıplak ayaklarla. “

ZAMAN GEZMENİ TURİSSTİR, BOHEMDİR ÖZGE ÇAĞINDA

”Bilinmeyen yollar kesfeder,güneşin tadına varır, “

YOLLARI ÇATALLANAN BAHÇELERDE

”Çocuklarla oynardım, bir şansım olsaydı eğer. “

BABAMIN BEŞİĞİNİ SALLAMAYA YORULDUM.

”Ama iste 85'indeyim ve biliyorum...
ÖLÜYORUM.... “

İKİNCİ KEZ ÖLÜYORSUN/ÖLECEKSİN
İKİ KEZ DOĞMANIN BEDELİ BUDUR!
İKİ KEZ ÖLMEK!

Arjantin -1985
Jorge Luis Borges

slm&slm
Sevgideğer dostlar,

Nihayet "Stephen W Hawking"den kendisinden özel mesaj geldi. Amacım baş asistanları ya da "Tipik sekreterlik görevi olan" atlatmaları (Mesela, beyefendi toplantıdalar, notunuzu alayım kabilinden savmalar) aşarak mesajınızı ilettim. Ancak İdentification ve protocol olarak size adresi veremiyorum. 

1. Hans Ayberg'i tanıyor musunuz? Ortak bir geçmişiniz var mı?
2. Siz müslüman mısınız? Yoksa bir spekülasyon mu?

İlk sorunun yanıtı şu:
IM MRS.CP
UR MİSS.CCP
VR 10SCE

İkinci sorunun yanıtı da şöyle:
L= (.) Vowels (/)
..//./h/../.h

Bu bir REMİL'dir. (Aruz vezni gibi)
Şaka değildir,
Gerçekten kendisinin iki soruya karşılık mesajıdır.
Benim için de şunları yazmış:

WALHALLA
ALLAHLAW
NExTranScienCenTerminal
ExTranScienCenter
TranScience
bye

İster gizemci deyin, ister yalancı deyin, ister dalga geçin ama BURADA BU MESAJLA TARİH YAZILIYOR, bunu biz bilmesek de "TORUNLARINIZ ÇOK İYİ BİLECEKLER" Buraya yazmamın TEK NEDENİ "Tarihe BELGE vermekti"
Bana lütfen açılımları sorulmasın, çünkü ben de bilmiyorum: (;-)

"--- In aiberg@y..., setu35@y... wrote:

Hoşgörünüze sığınarak Stephen Hawking' in mesajında neleri anlattığı hakkında tartışmaya açık bazı fikirlerimi sizinle paylaşmak istiyorum.Gerçi siz çözmüşsünüzdür. Sizi tanıyıp yanımadığı hakkındaki bölümde
IM.MRS.CP, UR.MİSS.CCP, VR.10SCE'nin açılımının şöyle olduğunu zannediyorum.Size ''I AM MISSISSIPI,
YOU ARE MISSISSIPI , WE ARE TENESSIE '' diyor."
______________________________________________________________
KUTLUYORUM VE DÜZELTİYORUM: TENNESSEE olacak.
______________________________________________________________

"Bu 10 SCE' yi ''WE ARE TEN SCIENTISTS'' diye düşünebilir miyiz acaba? Yorumunuzu bekliyorum."
______________________________________________________________

1SCE,7SCE,9SCE &....10SCE
______________________________________________________________

Kendisi için , ingilizcede evli bayanların isimlerinin önünde kullanılan MRS yi ,sizin içinse bekar bayanlar için kullanılan MISS i kullanmış.MISS ingilizcede, birşeyi kaybetmek; tren vs. i kaçımak ya da birini ya da birşeyi özlemek anlamlarına geliyor yanılmıyorsam.Bence size kayıp olan , kaybedilen, ya da
özlem duyulan kişi sıfatlarını yüklüyor olabilir.
______________________________________________________________

Mrs=Mistress= Mist+Tres(Passing)
Miss: U rite
______________________________________________________________

Siz müslüman mısınız sorusuna yanıtında L harflerini (.) ile vowels: sesli harf ' leri de (/) ile yazdığını açıklamış ve bu hesapla L(.)a(/)  i(/)L(.)a(/) H e(/) yani ''.//./h/ '' kendiliğinden çıkıyor. Diğer kısmının çözümünde tereddütlüyüm. '' ../.H '' LLaLH çıkıyor.
______________________________________________________________

Zümer-23. ayeti kastediyor. O ayet DECODERDİR. içindeki kelime"İKİCİL"dir. Binary sistemdir. İki türlü yazılır, ya La ve Al üzerine 0 ve 1 Ya da L=0 ve sesli harfler de 1 olmak üzere:LA İLAHE İLLALLAH 0110(He)100100(H) Bir kelimei tevhiddir. Bunu kim söylerse "Müslümandır"
______________________________________________________________

Sizin düşüncelerinizi merakla bekliyorum .Bir hatam varsa düzeltin lütfen.Sevgiyle kalın.
______________________________________________________________

Bir germen efsanesi: Walhalla=Cennet Ters okursanız, ALLAHLAW (almanca'da da ALLAHOCHE denebilir.) Üçyüzyıl sonra gelecek olan Mehdi'nin "Yörüngedeki" üssü, karargahı.

NExTranScienCenTerminal
NEXT+EXTRA+TRANS+SCİENCE+CENTER+TERMİNAL
ExTranScienCenter
Extra+Trans+Science+Center
TranScience
BİLİM ÖTESİ BİLİM, BİLİM ARDINDAKİ BİLİM, GELECEĞİN BİLİMİ
______________________________________________________________
Korkut Hızır Dede, Levhi Mahfuzdan Dünya yörüngesine ALLAHLAW
Oradan "Transfer" WALHALLA

WALHALLA, W. E. M. B. (Mehdi düzeninin bir Yörünge Şİ'RA'sı)

                      WE
                      MB

W=WorlDisciPrinciPlaNetwork
E=EcoPolTeCulTourRitories
M=MonoBloCongesSenate
B=BloCamPact&BloCamPark

+CluBlueCamPicknicKamPark

Acaba, gelecekte, Dünya Disiplini, prensipleri, planları,planetleri dünya entegreağı ve işleri;

Acaba Ekonomi, Politika, Teknik, Kültür, Turizm

Acaba 12 temel ülkenin yekpare Dünya Kongresi ve Senatosu

Acaba 12 temel ülkenin Birer Blok, birer Camp, birer Pakt olarak nasıl bir düzeni kurulabilirdi?

Bir de "Turistik" iki Dünya devleti...
Hani vardır ya "Park", sonra "Milli park=National Park!" Bunu daha genişletirseniz olur "İnternational Park"
Biri koskoca "Amazonland" yani dünyanın akciğerleri.. Ki Antiland
Diğeri Güneydoğuasya-Pasifik yani Atolland...
Ne güzel olurdu, bu mavi klüp ülkelerde Kamp yaşamak, Pikniği yaşamak, uluslararası Park statüsünde yaşamak.

Aslında bunlar biraz da İpekkon/Zafer için...
Acaba geleceğin devletleri nasıl olmalı?
1. Aria (Tüm Hint-iran dilikonuşan ülkeler.)
2. Buddhan (Tüm Çin ve Hindiçince konuşan ülkeler)
3. Sahami (Hami ve Samice, Arapça dil birliği)
4. German (Germence konuşan ülkeler.)
5. Slavija (Slav dilleri konuşan ülkeler)
6. EuroPact (Latin Avrupa,Baltık, Balkan vb.)
7. Afrocamp (Afrika yerli diller birliği)
8. MusliMalezya (Müslüman Güneydoğu Asya-Pasifik adalar devletleri)
9. İberica (İspanyolca-Portekizce konuşan ülkeler birliği)
10.Turan:Türkçe konuşan ülkeler birliği.
11. Suobiryak: Fin_Macarca konuşan ve Ural Fin birliği)
12. Siberica: Tüm Sibirya ve Kuzey Amerika yerli, eskimo vb halkları, Arktika birliği)

180 ülke bir yanda, 12 ülke bir yanda...
Koskoca Amerika kıtası: Kuzeyinde ABD ve Kanada ingilizce konuşuyor,
Kalanları ise tamamı Latin Amerika... Etti iki dil birliği...
Hayır. Amerika, Kanada, Avustralya, Yeni Zelanda, Güney Afrika birliği, İngiltere, İrlandalar, İskoçya, Galler vb.nin bir üyesi. O da germen birliğinin üyesi...
Meksika'dan başlayarak orta amerikanın minik minik devletlerini katederek tüm güney Amerika, o da İspanyol-Portekiz İberica birliğinin üyesi...

Biraz "Futuroloji" yaptım.
Topu size attım.

Şimdilik
hoşço-dostça
kalın.


 

slm&slm

Sorular:

*** Bugün Borges'in bir şiirini okudum ve bir zamanlar aklımı çokçakurcalayan bir soru tekrar aklıma geldi. Aiberg'in kitaplarında Borges daima L.J. Borges olarak anılır ancak Borges'in adı tüm kaynaklarda J.L. (Jorge Luis) Borges olarak geçer. Bunun neden böyle olduğunu Aiberg'den açıklamasını rica ediyorum. 


 

Sevgideğer dost, daha önceki bir mesajdan iki paragraf sunuyorum.
Bunların içinde sorularının yanıtı var:

Ölmüş babamın "Beşiğini sallatıyor bana" Bir Arjantin "LULLABY" ağır bir tango misali... Dont cry for me Argentina! diyor sanki Luis Jorge BorgesJorge Lous Borges sen gizemlerin mimarısın sanki. Geçmişteki Borges ve gelecekteki Borges: Tek fark Biri J.L. Borges diğeri L.J. Borges..."İki zamanlı=Zülkarneyn" gibi iki zamanı ayrılsın diye... Küçük bir detay ama önemli. Biri doğmamış olan diğeri çoktan ölmüş olan. (Sembolik de olsa öldü varsayalım.)

..................

Ama iste 85'indeyim ve biliyorum...
ÖLÜYORUM....

İKİNCİ KEZ ÖLÜYORSUN/ÖLECEKSİN
İKİ KEZ DOĞMANIN BEDELİ BUDUR!
İKİ KEZ ÖLMEK!

Arjantin - 1985
Jorge Luis Borges

veya
Aşiyan - 2294
Luis Jorge Borges

Selam ve selam sevgideğer,

“Hz. İsa”

Hz. İsa döneminde:

1. İsa'dan önce Meryem
2. Vaftizci Yahya peygamber
3. Zekeriya as. peygamberlerdi.
4. İsa as. peygamberdi.
5. İsa'nın göğe alınmasından sonra gelen ise 12 yaşındaki Daniel As. çocuk peygamberdi.
6. Yahya Peygamber İsa'dan sonra yaşamaya devam etti. (Dünyada en çok konan isim Yahya=Johannes, John, Gianni, Juan, İvan, İan, Ohannes, Janos, Joao, Yanya, Yuvan, Johann, Hans vb.dir. İsa adı çok çok daha az kullanılmaktadır).

Yahya adı ÇOK özeldir ve ALLAH'ın adıdır. Allah kuluna HAYY(Diri) ve MUHYİ(Hayat veren) isimlerinin toplamı bir tek ad altında birleşik olarak yazılabiliyor ve bu isim Allah'ın adı olduğu halde kuluna vermiştir: YAHYA. İsa göğe alındığında Yahya görevine devam etti. Ama Berzah'da ÇÜNKÜ ÖLÜMSÜZLÜK adını almıştı ve ÖLMEMELİYDİ. Berzah'da (özel zaman boşluğunda) bekletilmektedir.

Berzah=Boğaz=En dar yer, evren ve paralel evren (İsa'nın da olduğu yer) arasındaki TEĞET tek noktacık kapıdır. Sözü edilen Karadelik ÖZEL DURUMDADIR. Bu ve öteki evrenin içinde değil; Her ikisine de TEĞET ve özel bir KOZASI (Berzah bu olay ufkunun içidir) dahilinde değmektedir.
Öte yanda Deccal de vardır (Paralel alemde). O da buradan bizim evrene bu TEĞET kapı (Necm suresindeki Şi'ra ayetini anımsayınız) ile geçecektir.

İsa aynı kapıdan geri dönerken; Yahya da AZAD olacaktır (İsa ve Yahya'nın Medine'de Resulullah yanında sembolik kabirleri HAZIR tutulmaktadır).

Bir şeyi düzeltmeliyim: "Kul:Rabbi zıdni ilmi" ayettir. Diğerlerini ayete eklemeyin, dualarda fehminizin artmasını AYRICA dileyiniz.

İman'ı ise hiç lafını etmeyiniz. Çünkü bunu yapacak olan sizsiniz. Allah diyeceğini diyor: "Ey İman edenler, İMAN ediniz".

Başkaları da bizlerden sonra gelir iman arkasına, Leyla hanımı, Lotto-totoyu falan koyar ve ayet anlamını yitirir.

Hoşça-dostça

“Hz. Yunus - Hz. Nuh”

Şimdi bir dereden okyanusa katmerli yolları aşalım, ve Abyss'lere ulaşalım. Orası Atlantis olsun. Hayat sularda başlamadı mı? Ayet "Her diriyi sudan çıkarttık görmüyorlar mı?" demiyor mu? Nuh tufanı dünyayı sardığında denizler 10 km. yükseldiğinde altta batan kıtalar ne oldu? Ne olduysa oldu. Biz onlara külliyen ĞARK yani Atlantis Gondwana, Mu, Lemuria diyoruz. Okyanus çanakları falan...

Elbette Allah'ın elçileri arasında bir ayrım yoktur. Ama tümünün diğerlerinden bir spesifik üstünlüğü vardır. Örneğin en fakir İsa, en zengin Süleyman, En Allah dostu İbrahim, en bilgin İdris, en sabırlı Eyyub en sabırsız Yunus vb. Yunus as.ı anlamak için, önce küçük bir girizgah yapalım.

Oksijen? Havadan aldığımız, balığın sudan erimiş olarak aldığı, deniz memelilerinin (Balinagillerden yunus ve deniz memelilerinden fok, mors vb.) ise DALGIÇLIK yöntemiyle oksijeni alır ve dalarlar. 15 dakika kadar idare ederler ve sonra da yeniden solumak üzere su yüzeyine çıkarlar. Amfibiler öyle: Baştan balık gibi su içindeki oksijeni solurlar. Sonra karaya geçince, yeni doğmuş velet gibi ve bizim gibi oksijeni solurlar. Trake/Deri solunumu dahil tüm solungaçlı ve solungaçsız solunumlar bizde DOĞAL olarak vardır. Alak denen o pre-embrio içinde tüm bu marifetler var.

Zaten cenin/dölüt, ana rahmindeki plesenta sıvısı ve amniyöz içinde akvaryumda yaşamıyor mu? Hani hamilelik 9 küsur ay olmasaydı da 9 yıl olsaydı biz ciğerlerimizin içi dahil dopdolu bu sıvıdaki oksijeni almaya devam etmeyecek miydik?

Örneğin Lokman suresinde "SÜT" ile beslenmenin 4 yıl boyunca insanlara yeteceği söylenmiş. Yani kandan iman edilen şu süt içinde immünite dışında mineral, vitamin vb. neler yok ki? Dört yıl, hiçbirşey yemeden sadece süt içerek yaşayabileceğini söylüyor Kur'an!...

Gelelim bebeğe doğdu işte! Ömrünce son nefesine kadar oksijene endeksli yaşamı başladı. Pekiyi acaba bir bebek sırtına vurup da ağlatıp, kara solunumu yaptırmasaydık. Onu bir sıvı kültür ortamı içinde öylece tutsaydık ne olurdu?

Hz. Yunus olurdu: Yunus as. elçi oldu. Ama baktı ki, herkese laf anlatacak daha doğrusu anlatamayacak, Elçi olduğunun haftasında "Sabırsızlığı" nedeniyle görevi bırakmaya karar verdi. Ama (Zorunlu askerlikteki gibi elçilikten de İSTİFA edilemediği için) istifası reddedildi. O zaman kendini gemiden aşağı attı. Ölmek için değil! Tam tersine kaçmak için, bulunmamak için... İndi denizin dibine ne gam? Zaten o hem kara varlıklarının solunumunu hem de EMBRİO'nun ana rahmindeki 9 ay boyunca yaptığı yaptığı amniyöz solunumu İKİSİNİ BİRDEN YAPABİLİYORDU. Buna güvendi de Cumburlop suya atladı gemiden... Fakat hesapta balina yoktu. Onu yutuverdi. Daha doğrusu ağız bölümünde hapishane çubukları gibi dişlerinin ardında tutuverdi.
Yunus ve balina aynı tür solunum yapıyorlardı. Ama hesapta mide asitleri yoktu.

Allah'ımıza yalvardı. Sonrası malum, affedildi. Lider (Çünkü en büyükleriydi.) Balina onu kusmak için "Kıyıya vurdu" Onu izleyen sürü de peşinden kıyıya yöneldi. O gün bugündür, balinalar zaman zaman intihar ederler... Acaba benim ki bir "Dinbilim-kurgu" mu? Büyüklere masal mı? Yoksa "bildiğim" bir şey mi var?..

Bir kurgu daha: Nuh, yani şu dünyanın ilk dev transatlantiğini ilahi planla yapan tersaneci peygamber... Tüm dünya onun yekpare okyanusu oldu... Çünkü Everest tepesi bile deniz seviyesinin altındaydı.

950 yıl yaşadığı bildirilen NUH'un ünlü tufanı Nuh 650 yaşındayken vukubuldu. 650 yıl Rabbine dua etti, "Şu benim ümmetime gazap verme, azap verme, onları bağışla, koru, affet" diye... Allah 650 yaşına kadar "HİÇBİR DUASINI KABUL ETMEDİ". 650. yaşgününde "Sen şöyle şöyle bir gemi yap" demekle yetindi. Nuh ve üç oğlu eli mecbur transatlantiği yaptılar. Dördüncü oğlu Yamm (Kenaan) ise tembel ve kaytarık olduğundan Anti Lübnan Dağlarının en yüksek tepesindeki bu gemi inşaatını anlamsız bulduğundan babasını reddetti.

İnşaat bitmişti. Ama 650 yıl dua eden ve duası HİÇ KABUL edilmeyen NUH'un o gün oğlunun da içinde bulunduğu bir alaycı güruha BEDDUA etmesiyle TUFAN başlayıverdi. 650 yıl hiçbir duası kabUL EDİLMEYEN Nuh'un hayatında ettiği ilk ve son, tek BEDDUA anında kabul edilmişti...

 

1