İKRA BİSMİ RABBİKE
Vahy meleği, Âde'm den başlayarak, yüzbinlerce peygamber, tarih boyunca süregelen uzun ve zincirleme görevini en son elçiyle noktalamak üzere, Hira dağı mağralarından birinde tefekkür eden,40 yaşındaki seçkin kula Ceprail âniden göründüğünde, tanışmayla ilgili hiçbir cümle kullanmaksızın, sadece "İKRA" dedi
"Oku" anlamında ki bu ilk vahy, 23 yıllık uzun Kur' an maratununun en başı, ilk adımı, Kur' an'ın anahtarı, ALLAH' ın ilk direktifi, İslâm'ın ilk farzıydı, sağgıdeğer okurlar.
Bu demekki, o ilk gün, tüm Kur'an sadece dört harflik tek bir ALLAH buyruğundan ibaretti:Oku!
Bu demekti ki; okumak, ilk ibadetti
Bu demekti li, henüz ilahi kariyerinden habersiz Muhammedül Emin' e, Ceprail-i Emin aracılığıyla gönderdiği Peygamberlik beratını "Oku" masını istiyordu ALLAH!..
Bu demekti ki milyonlarca Kur'an kelimesi, trilyarlarca "Levhi Mahfûz" sözcüğü içinden ALLAH özellikle "Oku" seçimini dilemişti. Tıpkı Âlemlerin rahmeti Hz. Ahmed' i sonuncu elçi seçmesi kadar Özel anlamı vardı "Oku" manın!
Bu demektiki ALLAH' ın en şerefli insan pâyesiyle en sona sakladığı Resulullah ile ilk monoloğu "Çok özel bir rahmet" kaydıyla "Oku" ma üzerine kurmayı dilemişti.
Bu demekti ki "Oku" buyruğu ALLAH' ın en yeni dininin ilk kelâm-ı ilâhisiydi.
Kısaca ALLAH din-i İslâmı "Oku" tmakla başlatmuş, başlangıcın sonu ile sonun başlangıcını "Oku" ma ile düğümlemişti.
İşte bu ilahî anda ceprail tüm bu kriterlerin tek özeti olarak "OKU" dedikten sonra susumuş ve Resulullah'ın şokunun geçmesini beklemişti:
-"Oku! Rabb'inin adına buradayım.
-Rabb'in adı ne k?"
-Uzun süredir buralarda aradığın, O ilmini çoğaltacak olan Rabb Rahman, Rahim ALLAH olup, tüm diğer yaratıkları, beni ve insanı yaratan Rabb'in adıyla oku"
-Ben okuma bilmem k?..
-İnsanı Alâktan yaratan Rabb'inin adıyla oku!
-Ne Okuyayım, nasıl okuyayım? Bir şey bilmiyorum ki!
-Rabb'in İnsana bilmediğini öğretendir.
Resulullah ile Ceprail (A.S.) arasında geçen bu fantastik gerçekçi diyaloğun (özünün), ALLAH' ın herşeyden önceki ilk buyryğunun, en ihmal edilmiş konunun okumak" olduğunu artık anlamalıyız, sevgideğer okurlar...
Rabbimizin bize bilmediğimizi de öğetmeye hazır olduğunuve bunun için "Rabbim İlmimi Artır" duasıyla ve "Okurken acele etmememiz"gerektiğini de anlamalıyız, sevgifdeğer okurlar...
Vahy meleği demek istiyordu ki, "İnsanın henüz asılıp tuutnan bir mikroskopik varlık olduğu aşamada, mayasına vahy denenözel bir okuma yeteneği işlendiği için insanoğlu elverdiği ölçüde okumanın her türlüsüne kendisini adamalı bilgisizliği kendine mazeret ve rezalet olarak seçmemelidir. Çünkü ayıp olan bilmemek değil öğrenmemektir: "ALLAH kulunu rezil etmek isterse onu bilimden yoksun kılar"
ALLAH Ademden bu yana insana bilmediğini zaten öğretmekteydi. "Rabbim ilmimi çok artır" ayeti uyarınca, insanın rezervi evrenden geniş tutulmuş hem de mikroskobik bir "Âlâk" içine sığdırılmıştı.