Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
ebu turab Yazdı:
Kuranla,akıl,mantık,bilim ve vicdanla çelişmeyen hadisleri sahih kabul eder bu tanımlamaya uymayanları uydurma addederiz.Bana göre toptan inkar veya kabul ifrat ile tefrittir. |
|
|
Selam Ebu Turab
Peygamberimizin ölümünden yüzlerce yıl sonra derlenen, ona atfedilen sözlerin Kuranla ve akıl, mantık, bilim ve vicdanla çelişmemesi neden onları Sahih=Peygamber sözü yapsın? Çok kolay bir şekilde, Peygamber adına uydurulan bir laf da bu kriterleri taşıyabilir. Saydığın kriterler bir sözün peygambere ait olduğunu ispatlamaz.
Ali'nin sahih saydığına Veli'nin "çürüktür" diyebilmesi de başka bir açmaz. Demek ki kriterler relatif yada amaçlar başka.
Sıkıntı bununla da bitmiyor. Bir hadis "sahih" olarak kabul edildikten sonra kutsanıyor. Hem de Kur'an gibi... Tehlike bundan sonra başlıyor. Sonuçta Kur'an+Hadis tabanlı bir şirket dini vücuda geliyor. Eskilerin Kuranla ve akıl, mantık, bilim ve vicdanla çelişen şirket dini yerine bizim Kuranla ve akıl, mantık, bilim ve vicdanla çelişmeyen şirket dinimiz.
Aklanmış ve böylece kutsanmış hadisler, Allah Odaklı Din anlayışının köküne konulmuş dinamitlerdir. Dinamitin beyaz yada siyah renkli olmasının ne önemi var?
Yine de çok şükür. İnsanımız artık en azından "Kütüb-ü Sitte de yazıyorsa amenna-saddekna" demiyor. En azından Diyanet artık o kutsal(!) ve tartışılmaz(!) kitaplarda "çürük hadis" avına çıkıyor. İlerleme güzeldir, kaplumbağa hızında olsa da...
__________________ Yunus 105. Şu da emredildi: "Yüzünü dine bir hanîf olarak çevir. Sakın müşriklerden olma!"
|