Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
Selam Dostlar
Hani Hanif Dinini Hans Aiberg bulup çıkarmıştı? Bakın adam yıllar öncesinden Hanif Din’den Hanif Fıtrattan bahsetmiş. Yiğidi öldür hakkını yeme demiş atalarımız. İskender bu hanif dinini çok iyi anlatmış. Hanif din ile Hanif Fıtrat arasındaki irtibatı süper özetlemiş. Şahsen ben çok beğendim. İtiraz ettiğimiz, sapıkça bulduğumuz kısımları kastetmiyorum. Hanif Din konusundaki bizim tespitlerimizle uyum içinde olan kısımları kastediyorum.
Hans ile İskender’i Hanif Dini anlamak ve anlatmak konusunda kıyaslarsak İskender kesinlikle açık farkla öne çıkar. Hans’ın Hanif Din olarak takdim ettiği anlayış kendi içinde bile bütünlüğü olmayan saçma sapan bir söylemdir. Deli zırvasıdır.
Ehveni şer ekseninde konuyu değerlendirirsek İskender Paşa çok daha ehven gibi. Gerçi al birini vur ötekine ama iki kötü arasında kıyas yapıyoruz sadece.
Bu adamlar çok ince, çok güzel noktaları da yakalıyorlar ama ondan sonra biri Resul olduğunu anlıyor bir diğeri de Dabbet olduğunu. Ve sonra başlıyorlar şeytanlıklarını yapmaya. Şeytanlık yaptıklarının ne onlar ne de müritleri farkında oluyor tabiki. Bunu ancak dışarıdan bakan bir gözlemci fark edebiliyor. Neden acaba bir noktadan sonra sapıtıyor bu insanlar? O yaman aldatıcı, o Allah ile aldatan en sinsi varlık bu insanları hangi noktadan yakalıyor acaba? BENLİK. Ben de varım. Benim de bir payem olmalı. Bu kadar bilgi, bu kadar zeka varsa mutlaka bana da Allah yüce bir paye biçmiş olmalı anlayışı. İşte bu noktada sapıyorlar. İnsanlara “aman kibir, gurur ve enaniyeti terk edin” diyorlar ama bu negatif tavırların dik alasını kendileri yapıyorlar. Birisi peygamberlerin önüne geçip namaz kıldırıyor, bir diğeri Hz. İbrahim’den sonra ikinci hanif elçi olduğunu iddia ediyor. Hepsi istisnasız peygamberleri bile solluyor. Enaniyete bakar mısınız? Millete verir talkını kendi yutar salkımı.
Bu insanlara da yazık, saptırdıklarına da…
Yaşar Nuri’de piyasaya çıplak Uyarıcı olarak çıkmaya soyunmuştu bir ara. Beklenen Mehdi o idi yani. Bu karara varmıştı. Ebced hesabı, 1945 olan doğum tarihi ile falan filan ispat yoluna bile girişmişti. Çünkü çok şey biliyordu ve ışığıyla birçok insanı aydınlatıyordu. Sonra tepkileri görünce geri adım attı.
Bu konuda Örnekler bol. İlimde derinleşen, zeki ve basiretli insanların çoğunluğu bir süre sonra sapıtıyorlar. Etraflarındaki şakşakçı güruh bu konuda baş suçlu tabiki.
Örneğin Adnan Oktar da çok güzel çalışmalar yapıyor. Katılmadığımız kısımlar bir tarafa süper bir faaliyet ve bilgi üretimi var. Ama o da bir süre sonra “beklenen mehdi benim” diyerek piyasaya çıkacak. Böylece insanlar onun ürettiklerinden güzel olanlardan da soğuyacak. Şeytan işini biliyor.
Tarih boyunca kimler sapıtmadı ki…
Yahu adam gibi “bunlar benim fikirlerim alın değerlendirin. Yanlış da olabilir doğru da. Ben de aynen sizin gibi sadece düşünen ve araştıran birisiyim. Tüm fikirlerim tartışmaya ve yanlışlamaya açıktır. Beraber düşünelim, araştıralım ve en güzel sonuca ulaşalım” deseler ya. Neden hemen şımarıyorsunuz ve şaşırıyorsunuz? Sonra da en şapşal adamın yapmayacağı hataları yapıyorsunuz. Sonra da kendi ellerinizle şeytanın bu kandırması sonucu marjinal hale getiriveriyorsunuz kendi cemaatlerinizi.
Hulasa bir noktadan sonra Allah sınıyor kullarını. En kritik, en hassas noktadan oluyor bu sınama. En yaman aldatıcı ile oluyor bu sınanma. Ve çoğunluk ne yazık ki sapıtıyor. Ve başlıyorlar şeytanlardan vahiy almaya. Birisi Resul formatında alıyor bu vahyi bir diğeri Dabbet formatında bir başkası da Mehdi formatında.
Saygılar
Not: İskenderci arkadaşlar, resmen bıktırdınız, tiksindirdiniz. Kaş yapayım derken göz çıkarıyorsunuz ama farkında bile değilsiniz. Her yaptığınız alıntı biraz daha sinir bozucu oluyor. Lütfen sadece link verin, okuyacak olan oradan gider okur. 3 alıntı yerine 5 alıntı yapınca sadece düşman kazanıyorsunuz. Sevmeyeniniz 3 kişiyken 5 kişi oluyor sadece. O 3 kişinin düşmanlık katsayısı da artıyor sizin sayenizde. Bunu göremeyecek kadar kör müsünüz? İnandığı değerlere davet etmenin de bir namusu bir haysiyeti var yani. Öyle koca koca puntolarla yazmak adama küfretmekle, hakaret etmekle eşdeğer. Umarım anlıyorsunuzdur.
|