Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
Ziynetlerini kimseye açmasınlar ama şunlara başka:
kocaları,
babaları,
kocalarının babaları,
oğulları,
kocalarının oğulları,
erkek kardeşleri,
erkek kardeşlerinin oğulları,
kız kardeşlerinin oğulları,
kadınları (Yani onların
anaları
kaynanaları
kendi kızları
kocalarının kızları
kızkardeşlerinin kızları
erkek kardeşlerinin kızları
erkek kardeşlerinin hanımları)
yeminle aldıkları,
ihtiyaçsız erkek tâbileri,
kadınların avretlerinden habersiz çocuklar.
Selam
Nur 31de verilen listenin kadına çizmiş olduğu daireyi incelemek istiyorum
Kadının çevresinde bulunan ve bulunması muhtemel erkek ,kadın akrabaları
Kadının yeminle bakımını üstlenmiş olduğu erkekler, kadınlar ,kızlar,çocuklar
Kadın için ücret karşılığı çalışan erkekler.(ücret karşılığı çalışmış olmaları onları kadına bağımlı kadına tabi yapmakta her gün yapmakta oldukları işi yapmak zorundalar .İhtiyaç sahibi olamamaları da bu anlatımı desteklemekte.Tüm ihtiyaçları aldıkları ücret ile karşılandığından onlar artık bakıma muhtaç ,yoksul vs olarak nitelendirilemezler.Kadının yeminle edindikleri ile aralarındaki fark bence bu.Kadının yeminle edinip bakımını üstlendiği kimseler ihtiyaç sahibi olan ve kadın tarafından ihtiyaçları karşılanan kimseler.Kadına tabi olan ifadesindeki erkekler gibi her gün aynı işi/görevi yapıp yerine getirme zorunluluğuyla mükellef değiller.
Kadınların avretinden anlamayan çocuklar:
Bu çocuklar kadının tabisi (ücret karşılığı kadına çalışanların)
çocukları değil , yeminle edinmiş olduğu kadın ve erkeklerin çocukları değil,akrabalarının çocuklarının çocukları değil.olamaz da.Çünkü kadının çalışanları yeminle edindikleri kadınların avretinden haberli olmalarına rağmen kadın onların yanında örtüsünü atıp göğüs yırtmacı açık giyisiyle gezebilmekte.
Bu çocuklar listede sayılan kişilerin oluşturduğu dairenin dışında kalan kimselerin çocukları
Örneğin:Mahalle bakkalı Necati veya onun karısı yanında kadın örtüsünü yırtmacı üzerine salacak.
Ancak Bakkal Necati’nin kadınların avretinden anlamayan oğlu veya kızı yanında örtüsünü göğüs çatalı üzerine salmak zorunda değil.
Nur 31deki avret nedir?
Avret =kadının sakınıp gizlemesi gereken yerleri.Bu yerler nur 58de de bahsi edildiği üzere giyimsizken ortaya çıkan yerleri.
Kadının giyimsizken ortaya çıkan yerlerinden anlamayan yabancıların(nur31de çizilen daire dışında kalan kimselerin)çocukları yanında örtüsünü göğüs yırtmacı üzerine salma zorunluluğu yok.
Kısacası Nur31de kadının avretinden habersiz veya haberli kadının kardeşinin oğlu ne ise kadının avretinden habersiz Bakkal
Necatinin oğlunun konumuda o.
Kadının avretinden haberli/anlayan Bakkal Necati ve karısı veya Necatinin ergen oğlu kızı daire dışında ,kadının avretinden haberli/anlayan kardeş, kız kardeş kayınpeder vs ve onların çocukları ise daire içinde.
Kadın nur 31de çizilen daire içinde kalanlar yanında giyimini çıkarıp çıplak kalmıyor.Giyimsizken ortaya çıkan avretlerini onlara sergilemiyor.
Tek yaptığı/yapabildiği yaka yırtmacı açık giyisi üzerine saldığı örtüyü çıkarmak.
Nur31deki süs/ ziynete genel bakış
Süslerini/zînetlerini, görünen kısımlar müstesna, açmasınlar. Örtülerini/başörtülerini göğüs yırtmaçlarının üzerine vursunlar. Süslerini şu kişilerden başkasına göstermesinler:
Süslerin yani göğüslerin görünen kısımları nedir?yaka yırtmacından görünen kısmı ve veya giyisiye rağmen belli olan şeklidir.Açılmaması emredilen bu.Yaka yırtmacı olan elbiseyi çıkartıp atıp süsünü/göğüslerini açma!..Örtünü göğüs yırtmacının üzerine sal şu kişilerden başkası yanınında……………………………..Gizlemiş olduğun süslerinin bilinmesi için ayaklarını yere vurma.
Ayakları yere vurmak bence bir değim.Bir kadının gizlemiş süslerini belli etmek için ayaklarını yere vurması ,zıp zıp zıplaması,hop hop hoplaması şeklinde bir eylem söz konusu değil.
Bu değim ayete bağlı kalarak şu şekilde açıklanabilir Nur 31in başında SÜSLERİNİ AÇMA emriyle örtünüp saklanmış olan süslerini AÇAMADIĞIN GİBİ BELLİ DE etme.Anlamındadır.O saklayıp durduğun kimselere açmadığın sülerine dikkat çekecek şekilde yürüme !koşma !dolaşma! vs anlamında.
__________________ O, yaratıp şekillendiren, âhenk veren ve düzene koyandır
|