Şu da emredildi: Yüzünü dine bir Hanif olarak çevir. Sakın müşriklerden olma.
Yunus Suresi 105
Ben bir Hanif olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Müşriklerden değilim ben.
Enam Suresi 79
İbrahim ne bir Yahudi idi, ne de bir Hıristiyan. O sadece hanif bir müslümandı. O müşriklerden değildi.
Ali İmran Suresi 67
Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlıbaşına bir ümmetti; bir Hanif olarak Allah'ın önünde eğiliyordu. Müşriklerden değildi.
Nahl Suresi 123
De ki Allah doğrusunu söylemiştir / vaadinde sadıktır.Haydi artık Hanif olarak İbrahim'in Milleti'ne uyun! Müşriklerden değildi o.
Ali İmran Suresi 95
Allah'a ortak koşmadan, Hanifler olarak... Allah'a ortak koşan kişi, gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgar onu uzak bir yere fırlatıp atıyor gibidir.
aliaksoy da, daha önce sorduğumuz şu sorulara halen cevap vrebilmiş değil...
aliaksoy,
size neden mi sadece adınızla hitap ettim...
çünkü siz bunu hak ediyorsunuz...
zira hz. Allah'tan bahsederken sadece "Allah" diyorusunuz.. "yüce Allah" demiyorsunuz... "Ulu Allah" demiyorsunuz....
Selam Bembeyaz;
Allah şöyle söyledi:
"De ki: "İster Allah diye yakarın, ister Rahman diye yakarın. Hangisiyle yakarırsanız yakarın, en güzel isimler/Esmâül Hüsna O'nundur." (17/110)
"Allah" , kötü yahut eksik / zayıf bir isim mi ?
Esenlik dileklerimle...
__________________ "(Onu size indirdik ki) <Kitap, yalnız bizden önceki iki topluluğa indirildi, biz ise onların okumasından habersizdik (o Kitâpları okuyamıyor, dillerini anlayamıyorduk)> demeyesiniz."(En'am,156)
Sayin arkadasim bosuna resul gelecek diye kendinizi ve diger cahilleri bos umitlerle aldatmayin. Allah'in isine karismayin.
teşekkürler Muhliskul Kardeşim. Allah razı olsun.
yahu kardeşler, şimdi bize bugün yeni bir Resul gelse, Kur'an'dan başka bir şey veya daha üstün ( haşa!) bir kitap mı getirecek?
o halde yeni bir Resul, ( yani Allah'ın Resulü...) beklentisi içinde olup, Kur'an'ı dolaylı yoldan gölgelemiş olmaz mıyız? bunu ve vebalini iyice düşünelim arkadaşlar, lütfen...
hem, bir vatandaş için, '' Resul olduğunu söylese inanırım '' demiş galiba bir arkadaş. güzel arkadaşım, bu insan , '' demek ki hâla ben Resulüm dememiş veya diyememiş dediğine göre... ( dediğine göre , senin dediklerini baz alarak yorum yapıyorum...) e peki sizin dediğinize göre bu insan kendisinin Resul olduğunu hâla kendisi bile bilmiyorsa, e peki biz onun Resul olduğunu nereden bileceğiz, öyle değil mi? daha kendisi Resul olduğunu bilmiyor ki?
yok eğer kendisinin Resul olduğunu bilip , Resullük misyonu icabınca biz gafillere tebliğ etmek üzere vahy alıyorsa, o halde hem Resullüğünü bizden gizleyip hem de bize tebliğ etmesi gereken vahyi bize neden tebliğ etmiyor? bizim dalalette kalmamıza , hâla Kur'an ile yolumuza devam etmemize / yeni vahy'lerden habersiz kalmamıza seyirci kalıyor, görevini/ misyonunu yerine getirmiyor?
arkadaşlar, şunu kesin olarak biliniz ki, Allah Resullüğü sevgili son Resul Hz.Muhammed ile son bulmuştur... bir daha Allah Resulü gelmeyecektir... hem niye gelsin ki... elimizde bizimle birlikte yaşayan ama bizim onunla birlikte yaşadığımız çok şüpheli olan hakiki ve korunmuş, kitaplaştırılmış, her türlü misal ile örneklendirilmiş/ fasıllandırılmış bir Resul = Kur'an yok mu? o halde bu arayış ve bu arayış sonunda da bir insanın konuşmalarında yüksek / olağanüstü hikmetler arayıp, arayış sonunda da bulduğunu zannedip, ona Allah Resullüğü kimliğini uygun görebilmek yanılgısına düşülmemesi gerekir...
veddua
Rasih yazdı :
Ortada bir kitap varken Resulün gelmesi Kitaba gölge düşürür diyen arkadaş,Önceki kendisine kitap verilmeyen resuller Kitaplarına gölge mi düşürdüler..
arkadaşım, Hz.Muhammed'in risalet görevi Kur'an vahyi ile başladığında insanlığın elindeki kitaplar muharref durumdaydı... ne şu anda nede kıyamete kadar Kur'an'ın başına böyle bir şey gelmiyeceğine kesin olarak iman ettiğimize göre, bu iki durumun aynı olmadığını / farklı durumlar olduğunu ayan beyan görünmektedir...
dolayısıyla gelen son Resul'ün önceki kitapların bu MUHARREF HALİNE bir de gölge düşürmesi söz konusu değilki zaten... olan olmuş ve Kur'an'dan önceki kitaplar tahrif edilmiş. ardlarından gelen Sevgili son Resul, kendisine verilen Kur'an ile niye muharref kitaplara gölge etmiş olsun ki? o kitaplar o haliyle Yüce Allah'ın gönderdiği kitaplar durumunda değil ki...
selam ile
__________________ Andolsun, size öyle bir kitap indirdik ki sizin bütün şeref ve şanınız ondadır. Hâlâ aklınızı kullanmayacak mısınız? ENBİYA 10
Katılma Tarihi: 04 ocak 2007 Yer: Turkiye Gönderilenler: 128
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
Selam
hasan öktem kardeş defalarca söylememize rağmen resulün kendisinden önce gelecek kitapla hükmedeceğini ve daha önce kendisine kitap verilmeyen resullerin yaptığı gibi kendisinden önce gelen kitapla hükmetiğini ayetlerle anlatmamıza rağmen sanki yeni bir kitap gelecekmiş gibi veya biz öyle söylemişiz gibi bir tavır sergilendiğini görüyorum.Resuller geldiği dönemde hepsi yeni bir kitap mı getirmiştir.O resuller geldikleri topluma kendilerinden önceki nebiye verilen kitapla, insanlara ne anlatmışlardır.Ortada zaten bir kitap varken Allah ne diye Aynı kitapla hükmeden yeni resul göndermiştir.Kendisinden önce gelen kitapla hükmeden resullerle benim geleceğine inandığım resul arasında ne fark var.Son kitap inmiştir ve kimsenin yeni bir kitap aradığı yoktur...Allah daha önce bu şekilde resul göndermişken şimdi Kuranla hükmeden bir resulün geleceğine inanılması sizi niye bu kadar şaşırtıyor..
selam ederim
__________________ (Bu) Kitab'ın indirilmesi, aziz ve hakim olan Allahtandır.Şüphesiz, sana bu Kitab'ı hak ile indirdik; öyleyse sen de dini yalnızca O'na(KİTABA) halis kılarak Allah'a kulluk et.zümer-1-2
Muhterem bembeyaz bu tartışmalar sana kuran bize yeter derdirtti bu çok güzelbir başlangıç
ikincisi 'Hz.resulden sonra bir elçi gelmeyecek 'diyorsunya istersen bunu mensubu olduğun ehli sünnete yeniden bi soruver.çünkü onlara göre Hz.İsa yeniden zuhur edecek.
Sevgiler..
Selam;
İbrahimi bir yaklaşım. Tebrik ederim.
Çelişkiler insanı bitirir, tüketir.
Esenlik dileklerimle...
__________________ "(Onu size indirdik ki) <Kitap, yalnız bizden önceki iki topluluğa indirildi, biz ise onların okumasından habersizdik (o Kitâpları okuyamıyor, dillerini anlayamıyorduk)> demeyesiniz."(En'am,156)
Siz diyorsunuz ki, Resul sadece kendisinden önceki kitabı tasdik eder, onunla hükmeder.
Ve sen sanırım geçen sene Muhliskul kardeşim ile yaptığın bir tartışma sırasında Kuran'da "Nebi" olarak anılmayan iki resul ismi zikretmiştin.
Bu isimleri tekrarlamakla birlikte, bu resullerin Allah'tan vahiy alıp almadığını, eğer Allah'tan vahiy almamışlar ise, Allah'ın SEÇTİĞİ RASUL olduklarını ne şekilde ortaya koyduklarını, önceki kitabı HANGİ BİLGİ İLE ANLAYIP HÜKMETTİKLERİNİ;
Eğer vahiy almışlar ise, bunu insanlarla paylaşıp paylaşmadıklarını ve Kuran'da "nebi" sıfatı ile anılıp kendilerine herhangi bir KİTAP referansı yapılmayan kişilerle ne gibi bir farklarının olduğunu izah eder misin...
Esenlik dileklerimle...
__________________ "(Onu size indirdik ki) <Kitap, yalnız bizden önceki iki topluluğa indirildi, biz ise onların okumasından habersizdik (o Kitâpları okuyamıyor, dillerini anlayamıyorduk)> demeyesiniz."(En'am,156)
yanlış olan;topluluğun örnek aldığı kişiye kutsal paye vermeleridir..
bir insan şu keşmekeşin içinden kaçıp bir nevi inzivaya çekilmiş ve
kurandan beslenerek hayatını devam ettire gelirken,diğerlerinin o
kişiden faydalanmaya ve örnek almaya çalışmasından daha doğal ne
olabilir..onun gibi olmak, güçte yardımda imkanda birlik sağlamak..
Bağlılıarı olmak zaten başta hata,bağlısı olmak koyun olmakla
eşdeğerdir,bağlısı değil, kendisinin beğendiği örneği olmaya gayret
gerek,yalnız aklederek,akletme olmazsa kopyası olsun fark etmez,o tarz
fayda vermez..gerek ki diğerinin varsa içedoğuşları,o ondan daha
ötesine gidebilsin,sorgulayabilsin..saygı duyun değer verin ama
kutsamayın dediğim bu idi...bu zamanda bir insanın Allah yolunda
kapanıp kalmışlardan olması kolay değil..her zan gelip tepesine elbet
çöker,örnek alınan kişi bunu diğerlerine anlatacak,bizi güt değil bize
bak diyeceksiniz diyecek..bunu yaparken Allahın vermediği payeyi ne
kendine nede başkasına vermeyecek,aksi halde yapılanlar boşa,zanlar ise
gerçeğe yol alır..
bu yazdıklarınıza aynen katılıyorum...
bence bu şeytanın bir hilesi...
doğru yolda gidenleri yoldan çıkaracağim diye and içmişti ya...
adam günahtan uzaklaşmak dürüst bir hayat yaşamak istiyor...
şeytan boş durur mu...
onu günaha sokmanın kırk türlü yolunu deniyor...
olmadı hala direniyor mu...
bu sefer sen çok iyi birisin güvenilirsin peygamber gibi adamsın diye fısıldıyor...
git başımdan diyor kovuyor onu adam...
bu sefer onun yanındaki arkadaşlara musallat oluyor şeytan ...
bu adam var ya bu bulunmaz bu devir de böylesi...
peygamber mi acaba...
belki de öyledir...
söylemiyor ama...
reddediyor ama ...ya öyleyse...
işte kardeşler bu sürecin içindesiniz benim gördüğüm kadarıyla...
şeytanın oyununu bozunuz...
euzübillahimineşşeytanirraciim deyip...
şu değerli kişyi ve kendinizi bir çuval inciri berbat edecek şu iddialardan vazgeçiniz...
sıradan düz bir mümin ve müslüman olarak ve hz muhammed peygamberin ümmetinden biri olarak hayatınıza devam ediniz...
o kadar iyi okadar akıllı arkadaşlar var aranızda...
şeytan sizi aldatıp cümle aleme rezil etmek ve karşınıza geçip gülmek istiyor...
onu güldürmeyiniz...
__________________ O halde yüzünü, Allah'ı bir tanıyarak dine, Allah'ın insanları üzerine yaratmış olduğu fıtratına doğrult. Allah'ın yaratışında değişiklik bulunmaz. Dosdoğru din budur. Fakat insanların çoğu bilmezler.
yahu kardeşler, şimdi bize bugün yeni bir Resul gelse, Kur'an'dan başka bir şey veya daha üstün ( haşa!) bir kitap mı getirecek?
Selam Hasan Öktem kardeşim,
Sen basiret sahibi bir insansın. Yukarıdaki cümlenin "hata" eseri dikkatinden kaçmış, aceleye gelmiş bir cümle olduğunu düşünüyorum.
Kuran, İncil yahut Tevrat'tan daha üstün bir kitap mıdır ?
Allah'ın Resulleri arasındaki ayrımcılığı reddettik ama Kitapları yarıştırmak gibi atalarımızdan devraldığımız bir arkaplan var.
Bundan da arınmak durumundayız.
Çünkü Kuran inanırları şunu söylemeliler:
"Bize indirilene de bizden önce indirilene de inandık"
Esenlik dileklerimle...
Aleyküm Selam Ali Aksoy kardeşim,
teveccüh'ün için teşekkür ederim, Allah razı olsun.
bir yanlış anlaşılmanın varlığından eminim...
ben, ne Peygamberler ve nede Allah'ın kitapları arasında üstünlük farkı olmadığını sürekli savunanlardan biriyim. '' Kur'an'da Muhammed ve Peygamberlerin Misyonu '' adlı çalışmamda da, sitedeki diğer yazılarımdan da bu rahatlıkla görülebilir.
ben, yeni Resul '' Kur'an'dan daha üstün bir kitap mı getirecek? '' diye sorarken Kur'an dışındaki diğer kitapların muharref olduğu ve artık onların Allah kitabı olma vasfını yitirdiği düşüncesinden hareketle bunu söyledim... ki bu durumda Kur'an diğerlerinden şu halleriyle elbetteki daha üstündür değerli kardeşim...çünkü, Kur'an orijinali ile hala korunmuş vaziyette / mahfuz bir biçimde elimizde '' Allah Kitabı '' olarak bulunurken, diğer kitapların ise tahrif edilmiş olduklarını ve bu halleriyle artık '' Allah kitabı '' olma vasıflarını kaybettiklerini görmekteyiz... işte bu nedenle Kur'an'dan daha üstün kitap olamıyacağını söyledim.
"Bize indirilene de bizden önce indirilene de inandık"
bu Ayetin bize muharref kitapları şimdiki muharref haliyle kabul etmemizi / tahrifli bölümlerini de dahil olmak üzere tümünü onaylamamız gerektiğini emretmediğini / emretmeyeceğini düşünüyorum. böyle bir şey, Kur'an'a zıt ve aykırı bilgileri de kabul edin anlamına gelecektir...böyle bir şey siz de takdir edersiniz ki olacak şey değildir...
eğer, bu konuda bu söylediklerimden farklı bir düşünceniz varsa, paylaşımda bulunmanızı ,bu durumda ancak sizin ferasetinizden yararlanmış olacağımı bilmenizi isterim.
veddua
Muhabbetle
__________________ Andolsun, size öyle bir kitap indirdik ki sizin bütün şeref ve şanınız ondadır. Hâlâ aklınızı kullanmayacak mısınız? ENBİYA 10
Katılma Tarihi: 04 ocak 2007 Yer: Turkiye Gönderilenler: 128
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
aliaksoy Yazdı:
Selam Rasih;
Seninle şu hususu müzakere etmek istiyorum.
Siz diyorsunuz ki, Resul sadece kendisinden önceki kitabı tasdik eder, onunla hükmeder.
Ve sen sanırım geçen sene Muhliskul kardeşim ile yaptığın bir tartışma sırasında Kuran'da "Nebi" olarak anılmayan iki resul ismi zikretmiştin.
Bu isimleri tekrarlamakla birlikte, bu resullerin Allah'tan vahiy alıp almadığını, eğer Allah'tan vahiy almamışlar ise, Allah'ın SEÇTİĞİ RASUL olduklarını ne şekilde ortaya koyduklarını, önceki kitabı HANGİ BİLGİ İLE ANLAYIP HÜKMETTİKLERİNİ;
Eğer vahiy almışlar ise, bunu insanlarla paylaşıp paylaşmadıklarını ve Kuran'da "nebi" sıfatı ile anılıp kendilerine herhangi bir KİTAP referansı yapılmayan kişilerle ne gibi bir farklarının olduğunu izah eder misin...
Esenlik dileklerimle...
selam ali aksoy
Kendilerine kitap verilmeyen Resullerin Kitabı tasdik edeceğini ayette söylüyor.
Ali imran-81.Ve unutma ki Allah, nebilerden misaklarını almış, şöyle demişti: “Size Kitap’tan ve hikmetten nasip verdim.Sonra size elinizdekini doğrulayıcı bir resul geldiğinde, ona mutlaka inanacak ve ona muhakkak yardım edeceksiniz.Bunu ikrar ettiniz ve bu ağır yükümü aldınız mı? «İkrar ettik» demişlerdi“O halde şahit olun, sizinle beraber ben de şahit olanlardanım.” dedi.
BAKARA-87.Yemin olsun ki, Musa'ya Kitap'ı verdik.Ve arkasından da resuller gönderdik.Meryem oğlu İsa'ya da açık-seçik deliller verdik ve kendisini Ruhulkudüs'le güçlendirdik.....
Kuranda kendisinden nebi olarak bahsedilmeyen resuller Salih Hud ve Şuayb'dır.Bunların dışında ismi zikredilmeyen resullerin gönderildiğini Ayettte bildiriyor.
Kendilerine kitap verilmeyen resuller kendilerinden önce gelen Kitapla ilgili anlama ve kavrama ve uygulama noktasında vahiy almışlardır ve bunları elbette paylaşmışlardır paylaşmasalar risalet görevlerini yerine getirmiş olmazlar.
Son olarak Nebi sıfatı ile anılıp kendisine kitap referansı yapılmayan demişsin ; nebi sıfatı ile anılıp kendisine kitap referansı yapılmayan nebi yoktur;
EN'AM 83.İşte bunlar, kavmine karşı İbrahim'e verdiğimiz kanıtlardır. Dilediklerimizi derece derece yükseltiriz. Senin Rabbin Hakim'dir, Alim'dir. EN'AM 84.Biz ona İshak'ı ve Yakub'u hediye ettik. Hepsini doğruya ve güzele kılavuzladık. Daha önce Nuh'a ve onun soyundan olan Davud'a, Süleyman'a, Eyyüb'e, Yusuf'a, Musa'ya, Harun'a da kılavuzluk etmiştik. Güzel düşünüp güzel davranaları böyle ödüllendiririz biz. EN'AM 85.Zekeriyya, Yahya, İsa ve İlyas... Hepsi iyilik ve barış için çalışanlardandı. EN'AM 86.İsmail, Elyesa, Yunus ve Lut... Hepsini alemlere üstün kıldık. EN'AM 87.Atalarından, soylarından, kardeşlerinden bir kısmını da... Onları seçtik ve onları dosdoğru bir yola kılavuzladık. EN'AM 88.Allah'ın yol göstermesidir bu. Kullarından dilediğini bunula iletir iyiye ve güzele. Eğer onlar şirke bulaşsalardı yapıp ettikleri kendilerine yararsız hale gelirdi. EN'AM 89.İşte bunlardır kendilerine kitap, hükmetme gücü ve NÜBÜVVET verdiklerimiz. Şimdi şu insanlar bütün bunları inkar ederlerse biz, bunları inkar etmeyecek bir topluluğu onlara vekil ederiz.
Görüldüğü gibi kendilerine verilen Kitabın özel ismi zikredilmesede Kitap verildiğini açıkça gösteriyor.İbrahime verilen suhuflardan bahsederken özel ismini zikretmediği gibi.
Bu açıdan görev açısından kendilerine Kitap verilen nebi resuller ile aralarında kendilerine Yeni kitap verilmemesi dışında bir fark yoktur.
Selam
__________________ (Bu) Kitab'ın indirilmesi, aziz ve hakim olan Allahtandır.Şüphesiz, sana bu Kitab'ı hak ile indirdik; öyleyse sen de dini yalnızca O'na(KİTABA) halis kılarak Allah'a kulluk et.zümer-1-2
Sevgili Asım bu tanımlamana katılmıyorum şahsen ben cennetin en iyi bölgesine talibim bu yüzden sıradan olmayı kabullenemem.bu düşünce bedel ödemekten korkanların düşüncesidir istersen sen yeniden düşün bu konuyu
Katılma Tarihi: 26 nisan 2007 Yer: Australia Gönderilenler: 854
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
Merhaba
Uzun bir sure once yaptigimiz tartismayi detaylara indirme arzum olmamisti. Cunku bana bu konu faraziye gelmekteydi. Simdi ise bunun boyle olmadigini gormekteyim. Birileri acikca soylemesede bir resul adayinin sahneye cikmasina hazirlik yapilmaktadir.
Benim kaygilarim kuran okuyan bir kesimin, cok uzun sureler sonra haddi asarak uydurma bir sekilde resulluk iddia etmesiydi. Cok sonralari ortaya cikabilecek bir sorun uzerine fazla kafa yormanin anlamsiz oldugunu dusunmustum.Oysa cok yanilmisim. Bu kimseler bu ise uygun olduguna inandiklari bir kimseyi coktan bu is icin aday olarak belirlemislerdi.
Bu konunun uzerinde gerekli analizlerin yapilmasi artik kacinilmaz olmustur. Cok yogun is ortamimin el verdigi kadariyla katkida bulunmaya calisacagim.
Oncelikle bu konuya dair delil olarak sunulan Ali imran 81 den baslayalim.
Bu ayetteki konu ondan onceki ayetlerle baglantiya gecirilmeden ele alinmamalidir Kitap ehlinin saplantilarini ele alan ayetler onlarin ana referanslarini gundeme getirerek bir saptama yapmaktadir. rasih ve benzerlerinin vardigi sonuc, tamamen ayeti anlayamamaktan ve on yargili davranmaktan kaynaklanmaktadir. Bu arkadaslarin kendilerine delil aradiklarindan oturu yanli bir anlayisa sapmalari dogaldir.
Sayin arkadaslar bu ayette ifade edilenlerin rasihin anladigi gibi anlasilmasi sonucu dogacak celiskileri rahatca gorebilirsiniz.
Simdi soyle bir dusunun,ayetteki ifadeleri onlar gibi anlarsak ortaya nasil bir anlam cikiyor;
Allah bir nebi seciyor ona kitaptan ve hikmetten veriliyor bu nebi Isa olsun. Ona kitaptan ve hikmetten verileni dogrulayici Muhammed geliyor. Isanin gorevi ona inanmak ve ona yardim etmek . Bu hususta Allah ve Isa arasinda koyu bir kavillesme seremonisiyle ayet bitiyor.
Yukaridaki manzara boyle anlasilirsa ne kadar komik degilmi?
Isanin bu kavillesmeye riayet edebilmesi icin Muhammed'in veya baska bir resulun ona hayattayken gonderilmesi gerekmektedir. Bu anlayis cok sacma bir anlayistir. Ayrica kendisine kitaptan ve hikmetten verilen Nebi-Resule destek vermek zorunda oldugu, kitabsiz bir resul nicin gonderiliyor ?
Dogru anlayis sudur;
Nebilerin basligi altinda bu vahye varis kilinanlara hitap edilmektedir. Kitaba varis kilinanlara deniliyor ki, eger Eger Isa veya Musa orda bulunsalardi hic beklemeden yeni Nebi-resulu Muhammed'i destekliyeceklerdi , o halde sizde onlarin ahdine sadik davranin denilmektedir. Ozellikle 79 ve 80 de dikkatlice incelenirse konu cok daha iyi anlasilacaktir. Bu izahlardan sonra anlasilmaktadir ki 81 deki resul kitabsiz ve hikmetsiz bir resul degildir. Yani Bu yeni resul illaki kitabsiz gelecek diye bir kaide yoktur. Bilmekteyiz ki Muhammed resul onlara gonderilen vahyi tasdik etmistir. Bu dogrulamayi yapan bizatihi onun aldigi vahiy Kurandir.
Baska bir hususta Salih ve Hud arap cografyasina ait olan kimselerdir ve onlar ehli kitabin nebiler listesinde yer almamaktadirlar. Suayb eski ahidin muhtevasinda yer alsada kendisinden bir Nebi vasfiyla bahsedilmemistir diye biliyorum.
Nebi ismi ile ehli kitap iliskisini daha onceki yazilarimda belirtmistim. Kuran'in mevcut isimlendirmeye uygun davranarak bu sekilde hitap etmesi gayet makuldur. Burdan resul ve nebi ayristirmalari cikarmak mumkun degildir.
Benim surekli tekrar ettigim sudur. Hic bir kimse bana kuran'dan delil gostererek Muhammed'den sonra mutlaka resuller gelecegini ispatlayamaz. Boyle bir ibare Kuran'da yoktur olamaz,mantiksizdir ve Kuran mesajina ters dusmektedir. Muhammed kendinden sonraki bir resulu mujdelemek icin degil insanlari her an gerceklesme ihtimali olan bir kiyamete karsi uyarmistir. Eger Kuran mesajindan Muhammed ve cagdaslari daha sonralari gelecek bir resul anlayisi cikarsalardi Kuran mesajinin cogunlugu havada kalirdi,etkisini yitirirdi.
Kuran'a gore muhatap en son sansini kulanmaktadir ve her an dunya yasami sona erebilir.
Bulundugumuz yerden baktigimizda ise farkli kanaatler tasiyabiliriz. Yuce Allah gerekli gorur ve arzu ederse Resul-Nebi gonderir. Buna karar vermede kimse ona etkide bulunamaz. Bizim bu hususta spekulasyon yapmamiz dogru degildir. Allah boyle bir karar verip Nebi-resul gonderene kadar bizim bu konuya dair fikir sahibi olmamiz mumkun degildir.
Yok eger Allah bunu diledi ve Yeni bir nebi -Resul aramizda ise cik ortaya bize delilini goster diyoruz.
Benim sahsi tercihim Kuran ifadelerinin anlasilmasi icin yeni bir vahye gerek olmadigidir. Kuran'in insanliga malolmus hali bize yeterince bilgi sunmaktadir. Gokten yagacak bir sozluk degil yerde bulunan arsivler incelenirse karmasik gibi gorunen bir cok konu aydinliga ulasir. Kuran gunumuz ortamina hidayet etme potansiyeline sahiptir. Bunu da bize kendi uzerimizdeki ornekleriyle gostermistir.
Kitap getirmeyecek olan bu yeni resul'un vahiy alarak Kuran'i bize aciklayacagini soyleyen kimseler, vahiy adi altindaki uydurmalari en nihayet kitaba ilave ederek Tarih boyunca hic gerceklesmemis bir tahrif planini ortaya atmaktadirlar. Muaviyeler,yezidler kuran'a ilave ve eksiltmeler yapamamisken bu zihniyet teorik olarak bunu tasarlamaktadir. Bunu bilmeden yapiyorlarsa insallah tevbe eder ve hallerini duzeltirler, yok bilerek yapiyorlarsa her kuran okuru bu kimselere karsi net bir tavir belirlemek zorundadir.
Sizin yetkiniz yok foruma yeni mesaj ekleme Sizin yetkiniz yok forumdaki mesajlara cevap verme Sizin yetkiniz yok forumda konu silme Sizin yetkiniz yok forumda konu düzenleme Sizin yetkiniz yok forumda anket açma Sizin yetkiniz yok forumda ankete cevap yazma