Şu da emredildi: Yüzünü dine bir Hanif olarak çevir. Sakın müşriklerden olma.
Yunus Suresi 105
Ben bir Hanif olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Müşriklerden değilim ben.
Enam Suresi 79
İbrahim ne bir Yahudi idi, ne de bir Hıristiyan. O sadece hanif bir müslümandı. O müşriklerden değildi.
Ali İmran Suresi 67
Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlıbaşına bir ümmetti; bir Hanif olarak Allah'ın önünde eğiliyordu. Müşriklerden değildi.
Nahl Suresi 123
De ki Allah doğrusunu söylemiştir / vaadinde sadıktır.Haydi artık Hanif olarak İbrahim'in Milleti'ne uyun! Müşriklerden değildi o.
Ali İmran Suresi 95
Allah'a ortak koşmadan, Hanifler olarak... Allah'a ortak koşan kişi, gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgar onu uzak bir yere fırlatıp atıyor gibidir.
Kur'anda vurgulanan salatin dogru ve devamli uygulanmasidir.Salat i uygulamak eylemdir.
Ornegin Kur'ani okumak salatin bir parcasidir onu okumakla/dusunmekle/uygulamakla eylemdesin,salati uyguladikatan sonra arinmaya gecebiliyorsun eger sen salati devreye sokmadan arinma gosteremezsin,bu olusamaz .Tema buydu yani salat ve zekat bir butun birbirinden ayrilamaz butunluk.
Bir etki yapacasin ki tepkisi sana gerekirse cevrene ulassin. Aktifligine gore sonuc aliyorsun ama sonuc salatina bagli eger salati dogru uygulayamazsan doru arinmada gosteremzsin .
Kur'anda vurgulanan salatin dogru ve devamli uygulanmasidir.Salat i uygulamak eylemdir.
Ornegin Kur'ani okumak salatin bir parcasidir onu okumakla eylemdesin,salati uyguladikatan sonra arinmaya
gecebiliyorsun eger sen salati devreye sokmadan arinma gosteremezsin,bu olusamaz .Tema buydu yani salat ve zekat bir
butun birbirinden ayrilamaz butunluk.
Bir etki yapacasin ki tepkisi sana gerekirse cevrene ulassin. Aktifligine gore sonuc aliyorsun ama sonuc salatina
bagli eger salati dogru uygulayamazsan doru arinmada gosteremzsin .
Selametle
selam,
Yanlış anlaşılma yok değerli Mektep,aynı şeyleri söylüyoruz ancak benim hatam sana haksızlık edip,
senin üzerinden GENELE Hitap etmemdi...Yani teşbihte hata olmayacağını bilsem ,Kızım/Gelinim atasözü diyeceğim :)
ama demeyeyim en iyisi...Hoşgörüye daha ne kadar sığınabiliriz ki?
namazcılar kızıyor sonra.
Sen Lütfen hakkını helal et.
__________________ Demek ki,gerçekten zorlukla beraber kolaylık da vardır,ŞERH-5
nisa/103 kitabem mevkuta. ayakta uygulayanlardan Ahkaf/30
Ahkaf/30.Onlar, "Ey halkımız!" diye seslendiler, "(Tevrat'tan) geriye hakikat adına ne kalmışsa hepsini teyid (ve tasdik) eden, Musa(nınkin)den sonra indirilmiş olan bir vahyi dinleyip geldik. (Ve anladık ki) bu (vahiy) hakikate ve dosdoğru yola götürmektedir". (m.esad)
vahyi/kitabi dinleyip eylem oturarak yapilmis ve Ey halkimiz.! diye seslendiler ayakta olan eylem
Ayakta teblig edersin veya aciklarsin Oturarak dinlersin gerekirse yazilini not alirsin Yanlara Yatarak dusunursun bazen sorgularsin.
Katılma Tarihi: 07 ekim 2008 Yer: Turkiye Gönderilenler: 672
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
sayın Ululelbab,
Senin iletilerinin birinde bir link gördüm. O linki bütünüyle okudum.
www.gercek-islam.com diye bir siteyi gösteriyordu.
İyiniyetlerinden, islam içinde olduklarından şüphe etmediğim bir site. Neredeyse tamamını okudum. İbrahim Yılmaz isimli bir arkadaşın tüm yazılarını bitirdim. Hatta dün gecemi ona ayırdım diyebilirim.
BU sitede çok katıldığım görüş var. Bir kere Kur'anı çok incelemişler. Çok kafa yormuşlar. Saygı duyuyorum. Faydalandığım , aydınlandığım çok şey var. Tümünü okudum. Esasen Hanifdostlar sitesinde de çeşitli başlıklar altında onların fikirlerinin çoğunu parça, parça okumuştum. Şimdi bütününü okudum. Ama katılmadığım ve aşırı bulduğum görüşleri de var. Kimse eleştirmiyor diye kendilerini yüzdeyüz doğru falan sanmasınlar.
Örneğin Kabeyi put olarak görüyorlar. Namaz kılmayı da o puta dönerek tapınmak olarak görüyorlar.
Kusura bakmayın da Kabe put falan değildir. Ben onun maddi yanına bakmıyorum. O bir ikon. Temsil ettiği, Hz. İbrahim, Hz. Muhammed ve İslam. Hani Windows masaüstünde bana tıklayacağım programı gösteren sembol gibi, bir kısayol gibi. Esas olan o program, örneğin Delphi, Ms Visual Studio , Oracle , Excell , Word gibi. Yani ikon esasın yanında hiç bir kıymeti harbiyesi olmayan bir şeydir.
Ben ona dönmekle asla ve asla Kabenin kutsallığını falan düşünmüyorum. Yahudi ve Hristiyan mabedleri hepsi Kudüs'e dönükmüş, benim mabedlerim ve gönlüm de Mekkeden neşet eden, Yüce Allahın vahyettiği , Hz. peygamberin tebliğ ettiği o dine dönük. Mekkeye dönmenin, benim için başka bir anlamı yok, bir çok arkadaşım için de bunu rahatlıkla söylebilirim.
Hani nasıl bir televizyon yayınının bir dalgaboyu var. Sen o kanalı o dalgaya ayarlamadan o kanal çıkmıyor. Buna benzer bir şey. Senin amacın o kanal. Onun dalga boyunu, teknik ayrıntısını bilmez hatırlamazsın bile. Örneğim yanlış olmasın. Kabeye, Kur'an dedi diye dönüyorum. Nerede olursan ol yüzünü Mescidi Harama çevir dediği için.
Tabii mescidi Haram bahsine bir sürü yorum katmışlar. o da ayrı bir tartışma konusu.
Sayın Hasan Akçay'ın sorduğu bir soru vardı. Ben sizin Salatla ilgili yorumlarınızı kabul ediyorum da siz neden namazla ilgili direniyorsunuz ? Bu arkadaşların namaza özellikle karşı çıkmasının sebebi , Allah karşısında eğilip secde etmek değil ama Kabeye döndükleri zaman kendilerini adeta putperest veya bir başka deyişle suçlu, günahkar hissetmeleridir. Çünkü Kabeye bir Arap putu olarak bakmaktalar. Araplar bizi kandırdı. Kendi putlarına döndürüp taptırdı düşüncesi hakim.
Olaya hiç o tarafından bakmamıştım. Benim ne öyle bir düşüncem var. Ne bir şeyi kutsar, kutsallaştırırım. Kutsal kavramı da zaten Hristiyani bir kavramdır.
Aslında geleneksel müslümanların , o da ne bileyim böyle gönülleri , ruhları gayrete getirmek için böyle manevi şeyleri adeta şirke düşecek ölçüde önemsediklerini görüyorum. (Oruç baba, Telli baba, cümle evliyalar, yatırlar, Eyüp sultan gibi. ) Bu bir bilgi ve bilinç sorunu. Ama onlar bile namaz için kıbleye döndüğünde kabenin kutsallığını falan düşünmez. (ömrüm boyunca düşünmedim, bu bilgiye sahip olduktan sonra dahi düşünmedim, düşünmüyorum , ben ve kıbleye dönen hiç bir müslüman arkadaşım yanlış bir şey yapmıyor. )
Hiçbir ikon ve kısayol benim için programın aslını tutmaz.
Lütfen bazı şeyleri karıştırmayalım.
Herkese selamlar,
__________________ Allah Aklını kullanmayanların üzerine pislik yağdırır.
Bakara 171:
"Hakikati inkara şartlanmış olanların durumu, çobanın haykırışını işiten ama
onu yalnız
bir ses ve çağrı şeklinde algılayan sürünün durumuna benzer. Onlar sağırdırlar, dilsizdirler,
kördürler; zira
akıllarını kullanmazlar." Muahmmed Esed
Ayetin Arapça metni:
Ve meselu-llezîne keferû ke meseli-llezî yen'iqu bimé lé yesme'u illé du'âen ve nidéen.
Summun bukmun
'umyun fehum lé yarci'ûn.
Bu temsilde iki şahıs söz kunusudur: Kafirler ve bir de bağırıp çığıran (bir takım anlamsız sesler
çıkaran) fakat
sesini dahi duymayan sağır ve dilsiz olan kişi. Bu temsilde kafirler, bir takım anlamsız sesler çıkaran
ancak ağzından
çıkanı kulağı duymayan bu sağır ve dilsiz kişiye benzetilmiş. Durum bundan ibarettir. Ayette çoban ve sürü
anlamına
gelecek bir ifade/ibare bulunmamaktadır. Bunu çağrıştıracak bir ifade de yoktur.
Muhabbetle.
Değerli Haktansapmaz,
Neredeyse herkesin farklı anlamlar yüklediği bir ayete dikkat çekmişsin?
1.---------ve meselu ----------------: ve örneği, misali, durumu, hali
2.--------elle zîne------------------: o kimseler, onlar
3.--------kefe rû --------------------: inkâr ettiler, kâfir oldular---------kafirler/örtenler
4.--------ke -------------------------: gibi
5.--------mese li -------- --------: örneği, misali, durumu, hali
6. -------elle zî -------- --------: o kimse, ki o -----------------------kim?
7. -------yen' ıku -------- : bağırır, haykırır -------- -------- kim?
8.--------bi mâ ---------------------: bu yüzden, bu sebeple
9.--------lâ yesmeû------------------: işitmez
10.-------ill â------------------: den başka
11.-------duâen ve nidâen--------: çağırarak ve bağırarak
12.-------sum mun----------------: sağır---------------------------kafirler/örtenler
13.-------bukmun ----------------: dilsiz--------------------------kafirler/örtenler
14.-------umy un-----------------: âmâ, kör------------------------kafirler/örtenler
15.-------fe------------ ------ ---: artık, bu yüzden
16.-------hum----------- ------ ---: onlar ------------------- -----[COLOR=RED]kafirler/örtenler
17.-------lâ ya'kılûne-----------: akıl etmezler
ve gerçektende ortada ne çoban var nede çağrıştıracak bir ima.
Ancak kimler summun/bukmun/umyun? inkâr ettiler, kâfir oldular
Ellezi yen'iku farklı birkimse!bağıran,haykıran summun/bukmun/umyun olanları Hakka çağıran
iyiler tarafında...iyi bir kimse .Akıl etmeyenleri çağıran ama kendisini
ifade edemeyen/duyuramayan.Duyuramamayı kabullenemeyen...belki bir RESUL.
belki de bir NEBİ
Değerli Haktansapmaz...
Resul o kadar İYİ Kalbliydi ki BİR Noktayı KABULLENMEKTE ZORLANIYORDU.O YÜCE ZAT istiyordu ki HERKES KURTULSUN...
Kendisine Eziyet edenlerin dahi bir saniye yanmasına razı değildi.
Oysa Rabbimiz defalarca "Hidayetin kendi katında"olduğunu,
bu konuda kimseyi yetkili kılmadığını,vekalet vermediğini belirtmiştir.
Görev tanımlaması TEBLİĞ ile sınırlıdır...Kimseyi kendi hilafına rağmen Müsliman yapamayız.
Resule toz kondurmak kimse istemez.O DEVRİMCİ ve İNATCI,Güçlü bir Has Şahsiyet.
Ancak Kur'an da defalarca uyarılmış ve Misallerle aydınlatılmıştır.Sen Resule Toz kondurmama hassasiyeti
ile kabul etmiyorsun bilyorum ama Gerçek bu.Resulleri HUDA esması bağlar.Elini kolunu bağlar...
Resulluğün Doğası gereği öyle.
Rahman Resulleri açıktan uyarmasının bir diğer hikmetide onlarında Çok ama Çok Saygıdeğer olsalar DAHİ
İnkarcıların örneği, bağırdığını çığırdığını duymayanın örneğidir. Hem sağır hem lal hem de körler; onlar anlamazlar.
Ayetten, benzetilen kişinin sağır ve dilsiz olduğunu anlıyoruz. Yen'iqu fiili bağırarak bir takım anlamsız sesler çıkarmayı ifade ediyor. Ayrıca ayette o kişinin duymayan (lé yesme') biri olduğu (sağırlık sıfatı) zikrediliyor. Yen'iqu fiili karganın vs bir takım hayvanların çıkardıkları bağırtılar için kullanılır. Ancak bu hayvanlar seslerini duymuyor değiller ve bağırışlarının (ötüşleri vs) onlar açısından bir anlamı vardır. Onun için bu kişiyi bir çobana hele hele Resul'e benzetmek şurda dursun sözünü ettiğim kargaya da benzetmek yanlıştır, kargaya büyük hakarettir. Bu kişi sağırdır, çıkardığı sesleri duymuyor, dilsizdir, anlamlı sesler çıkarmıyor. Düşünün kişi anadan doğma sağır ve dilsiz, çıkaracağı sesler anlamlı kelimelerden oluşabilir mi? Ha va va, va va va, ava avava.. vs.
Kafir (azılı inkarcı), gözlerini ve kulaklarını hakikate kapatmış, görmüyor ve duymuyor.. Ama hakikat düşmanlığı yapıyor, inatla karşı koyuyor; bağırıp çığırıyor, ne dediğini de duymuyor, anlamıyor..
Selam Metehan kardeşim!
Bakara 171:
İnkarcıların örneği, bağırdığını çığırdığını duymayanın örneğidir. Hem sağır hem lal hem de körler; onlar anlamazlar.
Ayetten, benzetilen kişinin sağır ve dilsiz olduğunu anlıyoruz. Yen'iqu fiili bağırarak bir takım anlamsız sesler çıkarmayı
ifade ediyor. Ayrıca ayette o kişinin duymayan (lé yesme') biri olduğu (sağırlık sıfatı) zikrediliyor. Yen'iqu fiili
karganın
vs bir takım hayvanların çıkardıkları bağırtılar için kullanılır. Ancak bu hayvanlar seslerini duymuyor
değiller ve bağırışlarının (ötüşleri vs) onlar açısından bir anlamı vardır. Onun için bu kişiyi bir çobana hele hele Resul'e
benzetmek şurda dursun sözünü ettiğim kargaya da benzetmek yanlıştır, kargaya büyük hakarettir. Bu kişi sağırdır, çıkardığı
sesleri duymuyor, dilsizdir, anlamlı sesler çıkarmıyor. Düşünün kişi anadan doğma sağır ve dilsiz, çıkaracağı seslerin
anlamlı
kelimelerden oluşabilir mi? Ha va va, va va va, ava avava.. vs.
Kafir (azılı inkarcı), gözlerini ve kulaklarını hakikate kapatmış, görmüyor ve duymuyor.. Ama hakikat düşmanlığı yapıyor,
inatla karşı koyuyor; bağırıp çığırıyor, ne dediğini de duymuyor, anlamıyor..
Muhabbetle.
Değerli Haktansapmaz,
Öncelikle çok teşekkür ederim.Ben sabit fikirlilerden beriyim.Alinin fikrindeyim.Bana birşey öğretene karşı nankör
olamam.Benim Arabcam "Yen'iqu" fiilinin bir Haykırma/Bağırma oldunu anlatır bana ama Açıkladığın şekilde bir "böğürme"
yada "anırma"olduğu çıkarımı yapamazdım.Her kelimenin Etimolojisine girmekte mümkün olmuyor çoğu zaman.
Tekrar Teşekkür ederim.
Bu durumda hemen fikir değiştiriyorum bunu duyurmak nefsime zor gelmiyor:
Ancak Resuller ve Hidayette ısrara kaçma ince cizgisi üzerine Şerh koymak kaydı şartı ile.Bu başka Ayetlerin konusu.
Bu durumda 2/171 de tarif edilenler Reusulu dinlememek ve duymamak için anlamsızca Gürültü yapacak kadar aciz duruma düşen
ve o Tebliğ yaparken kulaklarını tıkayan (fiilen) ve uzaklaşan zavallıları tarif ediyor.
Onların durumunu tarif eden bir ayet hatırlıyorsamda şuan hemen Ayet no bulma fırsatım olmadı.
Burada en önemlisi sayende bir yanlış anlamadan dönmüş olmam ve AYDILANMAM.
Rabbim ilmini artıtsın ve ecrini misliyle versin.
Sevgiler
__________________ Demek ki,gerçekten zorlukla beraber kolaylık da vardır,ŞERH-5
Sizin yetkiniz yok foruma yeni mesaj ekleme Sizin yetkiniz yok forumdaki mesajlara cevap verme Sizin yetkiniz yok forumda konu silme Sizin yetkiniz yok forumda konu düzenleme Sizin yetkiniz yok forumda anket açma Sizin yetkiniz yok forumda ankete cevap yazma
HABERLER
Etkin Konular
Kullanıcı Listesi
Yardım
Kayıt
Giriş
Hanif Dostlar Ana Sayfa -> Genel Tartışma
Konu: Namazım
