Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
UlulElbab Yazdı:
Aslında olay her baktığı şeyi Fil zannedenlerle çok boyutlu bakabilen ve aslına sadık kalanların tartışması.
Liberal düşünceye sahip olduğunu sanan ama aslında kendisine EZBERlettirileni sürekli
Papağan misali tekrar eden ile yeni ve Özgün Fikir ve düşünce üretebilenlerin mücadelesi.
Ben bu memlekette bolca etrafında ki insanları eleştiren,kendi Yurttaş ve Vatandaşlarını küçümseyen ve hatta
onlardan utanan Zilzop tanıyorum ki...
Bağnazlıkla suçladığı bir çevreden çıkmış...iki Evrupa! görmüş,bir Lisans sahibi olmuş sonra dönüp çıktığı
Yumurtayı beğenmeyen bir sürü Şuursuz yaşıyor bu memlekette.
İki kitap okuduktan sonra (bu isterse ikibinde olabilir)Ahkam kesip,Fransız ihtilali, Kapitalizm,Sosyalizm
diye Söze başlarlar...sonra bitmek tükenmek bilmeyen bir Çok bilmişlik,bir Ezber ve Kiralanmış-Ödünç alınmış
Fikirler ile etrafına bir "vay be" dedirtmek hevası ile çabalar dururlar.
Kapalı çarşıda ki Uyanık halı tüccarları gibi Lafı döner-dolaştırır,ezberledikleri konulara bağlarlar...
Öyle ki sonunda karşısında ki Pes eder.Bu Zat-ı Muhteremler de Böbürlenerek etrafa nasıl Ders verdim derler.
Alman Protestanlarına Hayranlığını her fırsatta dile getirir ve keşke Martin Luther gibi bir Peygamberim
olsaydı diye iç geçirirler Etraflarına Almanları örnek gösterir,onları Tembel,işe yaramaz ve zavallı
görürler...
Oysa aynı davranışları ve daha aşağılayıcı tavırları Almanya,İngiltere veya Fransaya gittiklerinde
kendileri de maruz kalırlar.Ama bundan Tuhaf bir zevk alırlar.
Sonrada Psikolojide ki savunma mekanizmalarından Yansıtma prensibi gereği bunun Faturasınıda,kötü imaja neden
olan TÜRKLERE bağlarlar.
Hepsi benim gibi olsa Avrupalıları bizi severdi demeye getirirler.
Güya herkese Dini kolaylaştırarak sevdirmek gibi bir Misyonu olduğunu vehim eden bu Zevat,
"Protestan İslamın" temellerini attığını zannedecek kadar zavallı durumlardadır.
Buradan kim kendine nasıl bir Pay çıkarır ben bilemem.
Ben ancak Özümü bilirim ve ondan asla vazgeçmem ,o binlerce yıldır süregelen ve kendisini Kur'an la
güçlendiren çok şanlı bir özdür...
|
|
|
< http-equiv="Content-" content="text/; charset=utf-8">< name="ProgId" content="Word.">< name="Generator" content="Microsoft Word 11">< name="Originator" content="Microsoft Word 11"><link rel="File-List" href="file:///C:%5CDOCUME%7E1%5Cqqq%5CLOCALS%7E1%5CTemp%5Cms ohtml1%5C01%5Cclip_filelist.xml" target="_blank">< style>
Sevgili Ululelbab,
Eleştirilerinizde beni kastediyorsunuz ama kantarın topuzunu kaçırmışsınız.
Metehan2003 rumuzuyla yazarken hakkımda olumlu konuşurdunuz.
Durum benim açımdan şuna benzedi. Hayatta beni bir kişi anladı o da yanlış
anladı gibi oldu.
Ben kimseyi küçük görmem. Kimseden de komplex duymam.
Liberal düşünceye sahip olduğunu sanan ama aslında kendisine
EZBERlettirileni sürekli
Papağan misali tekrar eden ile yeni ve Özgün Fikir ve düşünce üretebilenlerin
mücadelesi.
Ben bu memlekette bolca etrafında ki insanları eleştiren,kendi Yurttaş ve
Vatandaşlarını küçümseyen ve hatta
onlardan utanan Zilzop tanıyorum ki...
Önce seni nezakete davet ederim. O zilzop sensin. Orada zilzop yerine kişi veya
kişiler tanıyorum deseydin eleştiri olurdu. Zilzop deyince hakaret oluyor. Ayıp
önce lafını bil.
Bana ezberletilen bir şey yok. Bunlar kendi araştırmalarım.
Ben okuma delisi biriyim. Çok okudum. Okuduklarımı, yaşadıklarımlarımla,
gördüklerimlerimle sentezledim. Ortaya bu çıktı.
Batı bizden ileridir. Nedenleri üzerine kafa yormuşum.
Bunların tarihi, ekonomik, sosyolojik, psikolojik, felsefi, kültürel bir çok
arkaplanı var.
Bunlara dikkat çekmeye çalıştım, odur. Arkadaşlar maalesef bunları ihmal ediyor.
Bunları ihmal edersen olayı anlayamazsın. 30 senedir insanlarda göremediğim bu.
Bir zamanlar sosyalizm gelince herşeyin çözüleceğine inanan arkadaşlar
vardı. Şimdi de kendi anlayışına göre dini bir rejim gelince herşeyin çözüleceğini
sanan arkadaşlar var. Arap çözemedi, İran çözemedi.Öyle söyleyince Türkiyede
başka olacağını söylerler. Abi GODOT bekliyorsunuz. Ne beklediğinizi , ne
istediğinizi de bilmiyorsunuz. Dindar olmak başkadır. Dini sevdirmek başkadır.
Dini rejim başkadır. Uyandın din,evden çıktın din, tuvalete gittin din, yatana
kadar din başkadır. İslamın aslı bu değildir. Ama Emeviden beri uygulanan ve
hala uygulamaya devam eden budur.
Bağnazlıkla suçladığı
bir çevreden çıkmış...iki Evrupa! görmüş,bir Lisans sahibi olmuş sonra dönüp
çıktığı
Yumurtayı beğenmeyen bir sürü Şuursuz yaşıyor bu memlekette.
Kendi halkımı küçük falan görmüyorum. Ama bir Almanla,
İngilizle fark var. Nedir. Genlerde falan mı. Hayır. Sosyolojik olarak tarım
toplumu, endüstri toplumu. Adam kuralları oturtmuş. Herkes uyuyor. Düzen tıkır
tıkır işliyor. Sen ise Kurallara uymuyorsun. Düzeni bozuyorsun. Çünkü sen köy
düzeninden, lümpen gecekondu düzenindensin, adam şehir düzeninde. Ama 1860 larda
falan Almanyaya gitmiş olsa idik. Aynı lümpenlikleri orada da görecektik.
Araplardan , İranlılardan, doğu Avrupadan iyi , Almanlardan, Fransız ve
İngilizlerden ve Amerikalılardan kötüyüz. İtalyan ve İspanyollarla da
idare ederiz. Avrupa benim için İtalya, Avusturya, Almanyadan başlar. Doğu
avrupa benim için Avrupa değildir.
Benim Tarihimde Osmanlı olmasa, örneğin bir Hintli, Pakistanlı olsam, ingilize
değişik bir hayranlığım olurdu. Adamlar hala emret sahip modunda. Ama ben
zamanında Roma imparatorluğu büyüklüğünde bir imparatorluk kurmuşum. Ben sadece
adamların iyi yanlarını görüyorum. Bunların kendi halkımda da olmasını
istiyorum. Olacağına inanıyorum. Bu sosyolojik bir hadise. Genlerle falan
alakalı değil. Kurallara uydunmu Alman, Türk, zenci, hintli, çinli, kızılderili
arasında fark kalmaz.
Bakın Türkiye G20 ülkesi. Edirneden Doğu Beyazıta, Vana, Diyarbakıra kadar
otoban gibi yollar. Buna karşın şu kurban bayramında trafik kazalarında 79 ölü.
Neden kuralsızlıktan. Sünnetullaha karşı gelmekten. Bize bir şey olmaz abiden.
Bunu Alman, Fransız, Amerikalı yapmıyor . Şİmdi ben benim halkımda yapmasın
deyince batı hayranı mı oluyorum. Veya bundan dolayı insanları eleştirdiğimde
şimdi Türkleri küçük görmüşmü oluyorum. Almanyadan uçakla geliyorum.
Uçakta sigara içmek yasak. Ne yaptı benim canım yurdum insanı , allem etti,
kallem etti gitti uçağın tuvaletinde içti. Şimdi ben bunu eleştirince halkımı
küçük görmüş mü oluyorum.
Ben Anne tarafından da, baba tarafından da TÜRK üm. Yani
başka bir etnik grubum yok. Yani bir kusurlarını bulayım da Türklere bindireyim gibi bir bilinçaltımda yok. Eleştirdiğim şeylerin Türklükten değil, köylülükten
kaynaklandığını düşünüyorum. Ben gri (okumuş, modern, orta halli) Türküm. Kurallara uyarım. Çevremde
yeterince kuralları sallamayan kara Türkler var. Onlarla da hep problemliyim. Tahsil her şeyi
halletmiyor. Doktora yapmış eşşekler de tanıyorum. Benim, Hiçbir grupla da
derdim yok. Kimi eleştirirsem de duygusallıkla eleştirmem. Söylediğim şeyler de
daima insanların itiraz edemeyecekleri gerçekler vardır.
İki kitap okuduktan
sonra (bu isterse ikibinde olabilir)Ahkam kesip,Fransız ihtilali,
Kapitalizm,Sosyalizm
diye Söze başlarlar...sonra bitmek tükenmek bilmeyen bir Çok bilmişlik,bir
Ezber ve Kiralanmış-Ödünç alınmış
Fikirler ile etrafına bir "vay be" dedirtmek hevası ile çabalar
dururlar.
Kapalı çarşıda ki Uyanık halı tüccarları gibi Lafı
döner-dolaştırır,ezberledikleri konulara bağlarlar...
Öyle ki sonunda karşısında ki Pes eder.Bu Zat-ı Muhteremler de Böbürlenerek
etrafa nasıl Ders verdim derler.
Bunlara ne diyeyim. Nazar etme ne olur, oku senin de olur
demekten başka.
Alman Protestanlarına Hayranlığını her fırsatta dile
getirir ve keşke Martin Luther gibi bir Peygamberim
olsaydı diye iç geçirirler Etraflarına Almanları örnek gösterir,onları Tembel,işe yaramaz ve
zavallı
görürler...
Oysa aynı davranışları ve daha aşağılayıcı tavırları Almanya,İngiltere veya
Fransaya gittiklerinde
kendileri de maruz kalırlar.Ama bundan Tuhaf bir zevk alırlar.
OLayın protestanlığa benzeyen tarafı. Protestanlık öncesi
Hristiyanlar İncil okumazlardı. İncil Latinceydi. Sadece kiliselerde bulunurdu.
Milli dinlere çevrilmiş bir tane incil yoktu.
Protestanlıkla incil bütün dillere çevrildi. Herkes kendi dilinde kitabını
okudu.
Ya bizde şurada 1980 lerden önce Meal okuma diye bir şey yoktu. Bugün bu sitede
ıcığına cıcığına Kur'anın bütün ayetlerini tartışıyoruz. Bunlar yoktu.
Yüzyıllardır yoktu.
Biz bugün Kur'an meali okuyorsak, bunun protestanlık sayesinde olduğunu
unutmayalım. Protestanların 1500 lü yıllarda yaptıklarını biz ancak 2000 lerde
yapmaya başladık.
Valla dil biliyor, diş biliyorsan, görüntün düzgün ise
kimsenin kimseye aşalayıcı tavrı falan yok. Ben zaten bunu vurguluyorum. Ey
Türk halkı , dil öğrenin. İçe kapanık kalmayın. Yaban ellerde kendinizi
ezdirmeyin. Sen dil bilmediğinden Ehrenfeld ten Neumarkt a gidemiyorsan (ki
1960 larda nesil böyleymiş.) Aksaraydan
Eminönüne gidememmek gibi, sen kendini ezdirirsin. Sen dil öğrenmezsen geri zekalı muamelesi görür,
Almanlar tarafından, Çeklerin Romanlara yaptığı gibi muamelelere uğrarsın.
Anlatmak istediğim bu.
Türklerde hala bu içe kapanıklığı görüyorum ve buna isyan
ediyorum.
Ben bir şey tekrarlamıyorum. Kİmseyi küçük görmüyorum. Burada herkesle nezaketi
bozmadan tartıştım. Kimseye saldırgan tavır iiçinde olmadım.Ayrıca böyle
sataşmalarla itidalimi de bozmam.
Sonrada Psikolojide
ki savunma mekanizmalarından Yansıtma prensibi gereği bunun Faturasınıda,kötü
imaja neden
olan TÜRKLERE bağlarlar.
Hepsi benim gibi olsa Avrupalıları bizi severdi demeye getirirler.
Avrupalıların bizi sevip sevmemesi değil derdim. Alman
Rusları da sevmiyor. Polaklara, Çeklere de gıcık. Biz içe kapanık olmazsak, dil
diş bilirsek, adam sevmese de saygı duyar. Adam tanımadığından sevmiyor. Bir de
yanlış örnekler görünce hepten gıcık.
Problem Türklük değil. Köylülük. Köylü öğrenmez dil.
Eğitimli insan öğrenir. Lise tahsilli adam öğrenir, ama ilkokul tahsilli adam
öğrenmiyor. Benim gözlemlediğim bu. Tabii istisnalar kaideyi bozmuyor.
Güya herkese Dini
kolaylaştırarak sevdirmek gibi bir Misyonu olduğunu vehim eden bu Zevat,
"Protestan İslamın" temellerini attığını zannedecek kadar zavallı
durumlardadır.
Buradan kim kendine nasıl bir Pay çıkarır ben bilemem.
Bizim toplumumuz, İslamın şekli yönleri
ile çok ilgilidir. Türkiyede ve İslam ülkelerinde din deyince
hemen anlaşılan namaz, oruç, hac, takke, tesbih, türban. Zekat mı haa duyamadım
haa evet öyle bir şey vardı. Emaneti ehline vermek mi. o ne yahu.İsterse işi
bilmesin, kendi adamım olsun. Güzel ahlak falan. Yok abi güzele bakmak
sevaptır, sanki Allah Kur'anda kadına yiyecekmiş gibi bak demiş. Ayrıca ahlak
başka, ticaret başka. Ticarette herşey pazarlığa tabi. İnsan ticarette uyanık
olacak. Aldanmışsa o onun sorumluluğu. Ben maksimum fiyatı çekerim abi. Gidip
piyasayı araştırsaydı. Ben adamı parasıyla rezil ederim abi.Haa galiba ezan
okunuyor. Abi bi müsaade namazımı eda edeyim.
Bir kere müslümanım diyen bir ülke halkı, güvenilir olsa,
dürüst olsa, hadi kendi karını kapattın, elin karısının namusuna da saygılı
olsa. Niye bunları uygulamıyoruz. Yoksa Kur'anda böyle yazmıyor mu. Yat kalk
yeter mi diyor.
İşte bunlar bütün İslam ülkelerinde böyle. Bunların şu veya bu rejimle
düzeleceğini sanmak GODOT beklemektir. Bundan dolayı da hiçbir şey olmuyor. Sen
kendini düzeltmeyince Allahta seni düzeltmiyor.
BUnlar çağdaş uygarlıkla, artan refah ve eğitimle ve bilinçli dini inançla , düzelecektir. Ne
demiş ingiliz.
İf everyone would see his own reformation,
How very easily you might reform a nation.
Eğer herkes kendi kendini düzeltebilseydi, bir milleti ne kadar kolay
düzeltebilirdin. Demiş.
Ben yine de tekbaşına insanların vicdanına, inancına güvenmiyorum.
Vertrauen ist Gut aber Kontrol ist am besten.
(Güvenmek iyidir,
ama kontrol en iyisidir. )
diyorum. Trafik kurallarına uymak iyidir, ama
kamera, radar daha iyidir.
Güya herkese Dini kolaylaştırarak sevdirmek gibi bir Misyonu olduğunu vehim
eden bu Zevat.
Zevat deyip çoğul yapıyorsun ama aslında beni kastediyorsun.
Ben ne bir şey vehmediyorum.
Ne bir şeyin temellerini atıyorum.
Ben sadece fikirlerimi ve kendi pratiğimi anlatıyorum. Alırsan Kar etmem, almazsan zarar etmem. Karşı çıkarsan da ebi veter abi, hiç aldırmam.
Toplumumuzda Din deyince namaz anlaşılıyor. İnsanlar namaz kıldığı zaman
kendilerini dinin içinde görüyor. Allahla bir diyalog içinde görüyor. Kılmadımı görmüyor, kendini günahkar
hissediyor. Ben bunu kendimden ve çevremden biliyorum. Günde beş vakit
olması ve farzın yanında çok sünneti olması nedeniyle kimse kılmıyor. Kılanlar
yaşlılar, emekliler. Nice kılmak isteyen var. Geleneksel hocalar bin dört yüz senelik ezberlerini bozmadığından,
Kur'andan değil de sünnetten konuştuğundan cevaz vermiyor. İnsanlarda dinden
kaçıyor. Kur'an iki vakit demiş. Ben bunu insanlara hatırlatıyorum. Ayrıca
desteğim Süleyman Ateş.
Biz neden sorumluyuz. Kur'andan. Zuhruf 44. Ben peygamberin sünnetinden,
din diye dayatılan arap geleneklerinden sorumlumuyum. ? Hayır. Kur'anın
dediğini dinde uyguluyoruz.
Sen ne yapıyorsun. Salat var namaz yok diyorsun. O zaman seni dine yönelen
insanlar kuşkuyla karşılıyor. Adam diyor
ki, ya dediklerinde akla yatan şeyler
var, kuru kuruya yat kalkla olmuyor tamam buna ben de katılıyorum. Ama insanın
yaradanıyla diyolog kurmasını sağlayan o ibadeti ben ve bir çok arkadaşım
Kur'anda buluyoruz. Buna yok diyemeyiz. İnsanları buna çekmeye
çalışıyoruz. Geleneksellerden farkımız, emeviler işine geldiği zaman bazı
sünnetleri de farzlaştırmış. Bu açıkça çıkıyor ortaya.
Bu sitede şekilsel namaz yoktur diyen arkadaşlar bazı insanların tepkisine
neden oldular. Hatta öyle aşırıları vardı ki namaz kılanları putperestlikle
falan itham ediyorlardı. Hayrullah41 arkadaşımız tepki gösterdi ve namazıma geri dönüyorum başlığı açtı. . Bizim
dini anlayışımızda namaz var. Günümüze namazla başlar, namazla bitiririz.
Gelenekseller gibi bunu milletin gözüne sokmayız. Farkımız bu. İki vakitten fazla kılana da karışmayız.
Sadece farziyeti yoktur, sünnet namazı da istediğin kadar, istediğin vakit
kılabilirsin deriz.
Din güzel ahlaktır. İnsanların Kur'ana yönelmesi onları
güzel ahlaka götürmüyorsa , bunun bir faydası yoktur. Protestanlıkta insanların
incili okuması onları güzel ahlaka götürmüştü. Almanda, Amerikalıda, hayranlık
uyandıran bir dürüstlük , iyi iş ahlakı görüyorsan o protestanlıktandır. Bunu
diğer Hristiyan mezheplerde bariz göremezsin. Tabii Aydınlanma ile
protestanların bu bariz özelliği biraz kayboldu. Dünyaya yön vermiş ülkeler
İngiltere, Almanya, Amerika bunlar hep protestan ülkelerdir. Bunlar boşuna
değil. (protestanlar da pir ü pak değil, ama insanlığa çok şey katmışlardır. Bunu görmezden gelemeyiz.)
Bunlar aşırı çalışkan ülkeler. Çalışmış ve çalıştırmış. Ya sen ne yapıyorsun.
Tabii bizim batımız özellikle İstanbul çok çalışkan. Ama senin memleketinin
çoğu (kırsal kesim) yemek gördün giriş, iş gördün sıvış. Zihniyetinde.
Beşten şaşma, altıyı aşma. Standartları vasat tut. Ama kalite ölçümlerinde 90 la kalınca şaş.
Buradan kim kendine
nasıl bir Pay çıkarır ben bilemem.
Ben ancak Özümü bilirim ve ondan asla vazgeçmem ,o binlerce yıldır süregelen ve
kendisini Kur'an la
güçlendiren çok şanlı bir özdür...
Özümden bir şikayetim yok. Kimsenin özüyle de derdim yok. Bir
şeyden vazgeçmiş değilim. İlim çinde bile olsa alıyorum. Çok şey aldım. Bunca
direnmeye karşın vermeye çalışıyorum.
Binlerce yıldır gelen şanlı bir öz olduğuna hiç itirazım
yok. Kur'anla güçlenmeye gelince , yüzyıllar boyunca duvardan inmemiş,
anlaşılmamış, anlaşılmak istemememiş, sadece hocaefendilerin sözel kültürü ile
eğitilmiş bir kültürden silkinmeye çalışıyoruz. O Protestanların
1500 lerde yaptığını yapmaya çalışıyoruz. Kutsal kitabımızı kendi dilimizle
okuyup anlamaya, akıl yürütmeye. Allah bizden bunu istemedimi. Biz bu işi 1500 lerde yapabilseydik, dediğin
gibi kendini Kur'anla güçlendiren bir öz
olmuş olurdu, onu anca şimdi yapmaya çalışıyoruz.
İnsanların yabancı dil bilmesi özünden kopması değildir.
Bunu kim söylüyorsa yanlış söylüyor. Bunlar köylü zihniyetidir. Tam tersine
özünü güçlendirmesidir. Bütün İsveçliler, Finliler çok güzel İngilizce biliyor.
Özünden kopmuş mu oluyor. Dünyada bunca iki dilli toplumlar var. Bunlar özünden mi kopmuş oluyor. Laf olsun.
Mürettabatı sürekli doğuya koşan, ama son hızla batıya yol
alan bir gemide gidiyorsun. Bunun farkında olun. O geminin başka bir yöne gitme
şansı yok. Dümenine kim geçerse geçsin. Hedefe kitlenmiş gidiyor. Dünyada ilk
60 lardaydın, şimdi ilk onyedisin. Turizm ve tarım dışında hiçbir doğal
kaynağın olmamasına rağmen. Yani yolun yüzde yetmişini geçmişsin. Bu sana bir
şey anlatmıyor mu. Aslında halkın da bunu istiyor. Ama
namazından, türbanından vazgeçmeyerek. Hikaye bu.
Senin de ihtiyacın İngiliz sistemi, Amerikan metodu, Alman
disiplini,İtalyan zevki. Halk ta bunun
farkında. Sadece kendi kaynaklarınla kalkınamazsın, yabancı sermaye de gerekli.
Herkese selamlar
__________________ Allah Aklını kullanmayanların üzerine pislik yağdırır.
|