HANiFDOSTLAR.NET

 

Kuran Müslümanı
 

(Şahıs odaklı din anlayışından Allah odaklı din anlayışına...)

Ana Sayfa Hanif Mumin  Iste Kuran Kurandaki Din  Kur'an Yolu  Meal Dinle Sohbet Odasi Hanifler E- Kitaplik Kütüb-i Sitte ?  ingilizce Site Kuran islami Aliaksoy Org  Hasanakcay Net Tebyin-ül Kur'an Önerdiğimiz Siteler Bize Ulasin

 

- Konulara Göre Fihrist

- Saçma Hadisler

- Hadislerin-Sünnetin İncelemesi

- Haniflikle İlgili Sorular Cevaplar

- Misakın Elçisi Kim?

- Kuranda Namaz/Salat

- Onaylayan Nebi

- Kuranda Namaz/Salat

- Enbiya 104

- Kuranda Yeminler

- Adem Hakkında Sorular

- Ganimetleri Resulün Eline Nasıl Vereceğiz?

- Allahın ındinde YIL ve DOLUNAYLAR

- Abese ve Tevella

- Hadisçilerce Tahrif Edilen Ayetler

- Mübarek Yer, Mübarek Vakit

- Arkadaş Peygamber

- Kuranın İndirilişinden Günümüze Gelişi

- Bir Türban Sorusu

- Kuran ve Bize Öğretilenlerin Farkı

- Namazın Kılınışı

- Hadislere Göre Namaz

- Kuranda Salat Namaz mıdır?

- Kuran Yetmez Diyen Uydurukçular

- Bizler Hanif Dostlarız

- Sahih Hadis mi İstersiniz?

- Hakkı Yılmaz'ın Tebyin Çalışması

- Kur'anı Anlamada Metodoloji

- Tarikatçıların Çarpıttığı Birkaç Ayet

- Nasıl Kur'an Okuyalım?

- Kur'anı Kerim Nedir?

- Kur'anda Oruç

- Allah'sız Bir Din ve Allah'sız Bir Kur'an İnancı

- Kuransız Bir İslam Anlayışı ve Müşrikleşme

- Meal Çalışmasına Davet

- Allah Şahit Olarak Kafi Değil mi?

- Doğru Hadisleri Ne Yapacağız?

- Kur'andaki Muhammed ve Peygamberlerin Misyonu

- Mahrem, Avret, Ziynet

- Nur Suresi Çeviri-Yorum

- Cilbab

- Resule İtaat Ne Demektir?

- Hadis Kalburcuları ve Kalburları

- Kur'anı Kerim'in İndiriliş Gayesi

- Kur'anda Amellere Karşı Cahili Yaklaşım

- İslamdışı İnanışlara Kur'andan Örnekler

- Biri Şu Haram Üretim Tesislerini Kapatsın

- Tasavvufta İslam Var mı?

- İslamda Delil Sorunu

- Kurban Kesmek

- İlahi Hitabın Serüveni

- Ecel Nedir?

- Şirk, İşrak, Müşrik, Müşareke, Müşterik

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Peygamberlere Karşı Rabbani Yaklaşımlar

- Salat-ı Tefriciye yada Zikri Çarpıtmaya Bir Örnek

- Mucize Nedir?

- Ayrılıkların Nedenleri

- Sıfır Hata veya Kur'an

- Haniflik Nedir?

- Rabıta İle Şeyhlere Tapanlar

- Hadis Zindanının Mezhepçi Mahkumları

- İslam Dininin Öğrenilmesinde Kaynak Sorunu

- Fasık ve Münafıkların Genel Tanımlaması

- Hadisler, Hıristiyanlık ve Selman Rüştü

- Kur'anı kerim'in İndiriliş Gayesi

- Müstekbirlere Karşı Cahili Yaklaşım

- Halis-Hanif İslam

- Kur'anda Şefaat

- Fuhuş Tellalı Tefsirciler

- Hayızlıyken Neden Namaz Kılınmasın?

- Cebrail, Vahiy, Melek

- Dindarlıkta Müşrikleşme Temayülü

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Yaratılış, Adem, Havva

- Kur'an Yerel mi, Evrensel mi?

- Reform Dinde mi, Dindarlıkta mı?

- Ne Mutlu Tağutu Olmayanlara

- Peygambere Saygı(?)

- Hadislere Kanıt Diye Gösterilen Ayetler

- Allah Nazara Karışmadı mı?

- Kur'anı Kerimle Amel Etmek Mümkün mü?

- Kur'anda İnkar Edenlerin Vasıfları

- Müminlerin Vasıfları

- Allah'ın Vasıfları

- Kur'anın Vasıfları

- Dine Karşı Cahili Yaklaşımlar

- Kur'an Merkezli Din

- İrin Küpü Patladı; Mevlana

- Hurafe ve Bidatlar

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Hz. İsa'nın Ölümü

- Allah'ın Mesajının Adı: Kelamullah

- Allah'ın Resule Uyarıları

- Kur'ana Göre Tenkit ve Eleştiri Nasıl Olmalı?

- Kur'anda Sevgi

- Sofuların Devlet Desteğiyle Desteklenmesi

- Hans Von Aiberg Aldatmacası

- Kabir Azabı Safsatası

- Kur'an Kıssalarının Önemi; Masal Değiller

- Kur'anda Toplumsal Sünnetler

- Tefsirde İsrailiyyat

- Kardeş Evliliği Olmadan Çoğalma

- Hans Von Aiberg Tutuklandı

- Kur'anda Tevbe Kavramı

- Yaşar Nuri Öztürk'ün Yorumuyla Namaz

- Karadelikler; Bir Büyük Yemin

- Mezhepçilerin Ümmi Açmazı

- Kabe Nedir? Mekkede midir, Kudüste mi?

- Kur'anda Ruh Kavramı

- Kur'anda Nefs Kavramı

- Amin Kavramı ve Putperestlik

- Diyanet İşleri Başkanlığının Sitemize Cevabına Cevaplar

- Resul ve Nebi -1

- Resul ve Nebi -2

- Sapık Bir Fırka: Hansçılar

- Cihad mı, Çapulculuk mu?

- Kur'an Deyip Namazı Yok Sayanlar

- Cennete Sadece Müslümanlar mı Girecek?

- Kur'anda El Kesme Cezası var mı?

- Nazar veya Göz Değmesi Var mı?

- Şehadet Getir, Münafık(?) Ol

- Kur'anda Eleştiri Metodu

- Hacc Mekkede mi, Bekkede mi?

- İslami Tebliğde Kur'an Metodu

- Saptırılan Kavram: Mekruh

- Kur'anda Cuma Namazı var mı?

- Of Be Kader, Allah mı Suçlu Yoksa Biz mi?

- Kader Açısından Cebir ve İhtiyar

- Baban Peygamber Olsa Ne Yazar

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Vahdet-i Vücud, Şirkin Alası

- Tasavvufi Bilginin Kaynağı Vahiy mi?

- İslam'da Resullük Son Bulmuştur

- Teveffi Kelimesi ve Arap Dili

- Tasavvuf Üzerine Düşünceler

- Nefis Mertebelerinin İç Yüzü

- Allah Rızası Anonim Şirketi; Tarikatlar

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -1

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -2

- Nakşi Şeyhi Allah'ın Avukatı mı?

- Kur'anda "ve+la" Öbeği

- Putlar ve Tapanlar

- Son Peygamberimizin Okuma Yazması

- Mesih ve çarpıtılan Bir Ayet

- Hac İzlenimleri

- "Üzerinde 19 var" da Son Nokta

- Secde Emri

- Kur'andaki Hac

- Aracıların Gaybı Bildiği İnancı

- Tarikatçı - Müşrik Karşılaştırması

- Gazali'nin Kadına Bakışı

- Kur'anda Kadına Verilen Önem

- Başörtüsü Allah'ın Emri Değil

- Başörtüsü Takmak Kur'anda Var mı?

- Kur'anda Kadın Dövmek Var mı?

- Cariye, Köle; Utanmaz Mealciler

- Kadına Yönelik Şiddet

- Sünnet Edilen Kızın Öyküsü

- Erkekçe ve Kadınca Meal Konusu, Nebe 33. Ayet

- Harem - Selamlık Kimin Emri?

- Zina, Evlilik ve Örtünme Adabı

- Cariyeleri Aç, Hür Kadınları Kapat (!)

- Çok Eşliliği Yasaklayan Ayetler

- Kur'ana Göre Evlilik Hukuku

- 2 Kadın = 1 Erkek, Uydurma mı?

- Danimarkalı mı Sapık, Buhari mi?

- Ebu Hanife, Cariyenin Avreti

- Nisa 25, Hür Kadın ve Fahişe İfadesi

- Maymunların Hadisi ve Recm Vahşeti

- Hz. Muhammed'in Tebliği

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Angarya Haline Getirilen İbadet

- Buhari'nin Hadislerini Buhari Yazmamıştır

- Hadis ve Sünnet Gerçeği

- Uydurma Hadisler, İslamın Kara Boyası

- Hadisler Dinin kaynağı Olamaz

- Uydurmaların Sınırı Yok; Şeytan Geyiği

- Beşeri Hükümler Neden Kutsal Oluyor?

- Hadis - Kur'an Çelişkisi

- Kur'anda/Dinde Olanlar ve Olmayanlar

- Cehennem'den Çıkış Yok

- Kur'anda Tağut

- Ebu Hureyre Gerçekte Kimdir?

- Hadis - Mantık Çelişkileri

- Kurban ve Kurban Bayramı Nereden Geliyor?

- Hadislere Göre Kur'an Eksiktir

- Bildiri: İslam Anlayışında Reform

- Arapça mı, Arap Saçı mı?

- Koca mı Üstün, Allah mı?

- Esbab-ı Nüzül Komedi Hadisleri

- İşte Geleneğin Dini

- Ulul Emir İle Kim Kastediliyor?

- Kul Hakkı

- Yezidi Bir Gelenek: Aşure Tatlısı

- Hz. İbrahim'den Asrımıza Dersler

- Taklitçiliğin Boyutları

- Seb-ul Mesani Nedir?

- Kelle Sayılarak Gerçek Bulmak

- Kıyamet - Mahşer Günü ve Sonrası

- Kur'anda Namaz Vakitleri

- Kur'anda Cuma Konusu

- Salih Olmak Yetmez

- Hudeybiye Anlaşması Uydurma mı?

- Kitap Yüklü Eşekler

- Kur'andaki Hac

- Hz. Nuh'un Oğlu Kimdi? İftira mı?

- Ruhun Ağırlığına Başka Bakış

- Hz. İbrahim Yalancı Değildi

- İncil'de Kadına Bakış

- Şirkin Büyüğü Küçüğü Olur mu?

- Kur'andaki Abdest ve Hijyen

- Din de Bir Araçtır

- Kur'an Okumanın Zararları

- Kur'anda Dua Ayetleri

- Kur'anda Tarih Kavramı ve Bilinci

- Şekilsel Secde Kur'anda Yok mu?

- Salat ve salatı İkame

- Kur'andaki Emr Kavramı Üzerine

- Dindar İnsanlar Şirk Koşar

- Alak Suresinin İlk Beş Ayeti

- Men Arefe'nin Çözümü

- Kur'andaki Av Yasağı

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Din Büyüklerini Tanrılaştırma

- Allah'a ve Muhammed'e Değil

- Kur'andaki Örnek Tevekkül

- Şekilsel Rüku Kur'anda Yok mu?

- Hz. İbrahim Kuşları Kesti mi?

- Ehli Sünnet Dininin Anayasası

- İnsan Allah'ın Halifesi mi?

- Kur'an Üzerinde Düşünmek

- Şirkin Kuyusuna Düşenlere Uyarılar

- Kur'an Ölülere Okunmak İçin mi İndirildi?

- Ayda Okunan Kur'an Masalı

- Hz. İbrahim, Safa ve Merve Masal mı?

- "Haç"er-ul Esved (!)

- Mevlana Sahte Bir Peygamber Değil mi?

- Tasavvufun Tanrısı İki Zıttır

- Kur'andaki Tasavvuf: Teveccüh

- Önce Batıl ve Hurafe İle Savaşalım

- Resuller Haram Kılamaz mı?

- Elçi Muhammed ile İnsan Muhammed'in Farkı

- Tarikatlarda Aracılar Rezaleti

- Nur Suresi 31. Ayet Nasıl Çarpıtılıyor?

- Sırat Kıldan İnce, Kılıçtan Keskin mi?

- Kur'anda Zalimler

- Bütün Mehdileri Çöpe Atıyoruz

- Kur'ana Göre Ramazan Ayı ve Haram Aylar

- Tasavvufçuların İlahı; Varlık ve Yokluk

- Tasavvufçuların Küçük Putları

- Sünnet Etmek yaratılışı Değiştirmedir

- Son Peygamberimizin Mektupları

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Mescid-i Aksa Nerede?

- Büyük Kandırmaca: Hadis

- Kur'an Neden Arapça Olarak İndirilmiştir?

- Kimin dini? Kimin Kitabı? Kimin Meali?

- Evliya Kelimesinin geçtiği Ayetler

- Şimdiye Kadar Yaşanan İslam

- Ayın Yarılması Diye Bir Mucize Yoktur

- Kabe Dikili Taş Değil mi?


Up | Down | Top | Bottom
 
Şu da emredildi: Yüzünü dine bir Hanif olarak çevir. Sakın müşriklerden olma.

Yunus Suresi 105

Ben bir Hanif olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Müşriklerden değilim ben.

Enam Suresi 79

İbrahim ne bir Yahudi idi, ne de bir Hıristiyan. O sadece hanif bir müslümandı. O müşriklerden değildi.

Ali İmran Suresi 67

Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlıbaşına bir ümmetti; bir Hanif olarak Allah'ın önünde eğiliyordu. Müşriklerden değildi.

Nahl Suresi 123

De ki Allah doğrusunu söylemiştir / vaadinde sadıktır.Haydi artık Hanif olarak İbrahim'in Milleti'ne uyun! Müşriklerden değildi o.

Ali İmran Suresi 95

Allah'a ortak koşmadan, Hanifler olarak... Allah'a ortak koşan kişi, gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgar onu uzak bir yere fırlatıp atıyor gibidir.

Hacc Suresi 31


Up | Down | Top | Bottom

HABERLER

 

 








 

 

  Hanif Islam

 

Kur'an Çalışmaları
 Hanif Dostlar Ana Sayfa -> Kur'an Çalışmaları
Konu Konu: İzafiyet Teorisi Yanlıştır. Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazanlarda
Gönderi << Önceki Konu | Sonraki Konu >>
Yorumcu
Uzman Uye
Uzman Uye
Simge

Katılma Tarihi: 08 mart 2010
Gönderilenler: 171
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Yorumcu

 

Bir de senden acele azap istiyorlar. Halbuki Allah asla va'dinden caymaz. Şüphesiz Rabbinin nezdinde bir gün, sizin saydığınız bin yıl gibidir. 22/47

Allah zaman ve mekan üstüdür deyimi,yanlış bir deyim olsa gerek.Bu ve benzeri ayetler bize somut bir ölçü vermektedir diye düşünüyorum.Allah içinde bir zaman söz konusudur.Aksini düşünmek,Allah"ı dışlamak gibi bir şey oluyor sanki.

Bu düşünce,"hiç bir şey yoktu,sadece Allah vardı"gibi bir dünce galiba.Bana göre bu düşüncede yanlıştır.Eğer,bir zamanlar,hiç bir şey yok idiyse,Allah"ta yoktu demek olur.

Çünkü bir Allah"ın varlığı,birşeylerin varlığını da zorunlu kılar.Ve o bir şey veya şeylerde ezeli ve ebedi olur,olmalı.Zaman mefhumu da böyle bir şey olsa gerek.Ne dersiniz?

Selam ile.

Yukarı dön Göster Yorumcu's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Yorumcu
 
Turisina
Groupie
Groupie


Katılma Tarihi: 05 ekim 2006
Gönderilenler: 62
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Turisina

 

Selam Yorumcu,

Yazılarınızı zevkle okuyor ve sizi takip ediyorum, bu foruma da bu yüzden tekrar yazıyorum, ufuk açıcı tefekkür paylaşımlarınız için çok teşekkür ederim.

Anlayışıma göre "ŞEY" Kelimesi Kuranda "Allahtan ve ona özel olan kavramlardan" başka, yaratılan her kavramı, olayı ve olguyu kapsar, içine alır.

ancak Allah ve onun evrene sığmayan sıfatları hariç. 

özelliklede Yaratıcının kendisini kapsamaz.

yani her şeyi içine alır fakat yaratanın kendisi müstesna.

böyle olunca Allah vardı ondan başka bir şey yoktu ifadesi doğru anlamına kavuşur.

Zaman ve Mekan konusunda benim düşüncelerim şöyle,

Mekan, yaratılan her şeyin içinde olduğu meydandır, yaratılan her şey bu meydana-mekana gelir. ve Allahın mutlak sonsuz vücudundan, yaratılanlar için açtığı alandır. Arştır - Uzaydır, ve Yaratılmamıştır, açılmıştır.

Zaman ise Allahın Kıdem ve Beka sıfatlarından; aynen mekan gibi, ondan izole edilerek - ayrılarak var edilmiştir. (onun sonsuzluğundan perdelenerek var edilmiştir.

bu durumda Allahın kendisi, zaman ve mekan üstü olmakla birlikte,

zamanı ve mekanı açan mutlak varlıktır ve bu kavramlara da "dayanaktır".

diğer bir deyişle, Allahın mutlak sonsuz vücudu, mekanın mekanıdır.

Allahın kıdem ve beka sıfatı, zamanın zeminidir. derim.

Sizin dediğiniz Allah ile birlikte başka "şeylerde" olmalı idi düşüncesini şöyle anlıyorum:

Allah ile birlikte ancak, yaratılışla ortaya çıkan ve aslen onun kendisine ait sıfatları vardı, bu kavramları da "şey" kelimesinin kapsamına alırsak o zaman dediğiniz tamamdır.

yani "tanımlanabilir" her kavram  "şey" kelimesi kapsamına girerse o zaman sizin demek istediğiniz zihnimde yerine oturuyor.

sevgi ve selam ile.

Turgut Sak

 

Yukarı dön Göster Turisina's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Turisina
 
isimsiz
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 02 haziran 2010
Gönderilenler: 137
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı isimsiz

Sayın Turisina,

Anlayışıma göre "ŞEY" Kelimesi Kuranda "Allahtan ve ona özel olan kavramlardan" başka, yaratılan her kavramı, olayı ve olguyu kapsar, içine alır.

ancak Allah ve onun evrene sığmayan sıfatları hariç. 

özelliklede Yaratıcının kendisini kapsamaz.

yani her şeyi içine alır fakat yaratanın kendisi müstesna. demişsiniz. Bu noktada birkaç ayeti belirtmekte yarar görüyorum.

 

[Leyl/1-3]: Ant olsun, kapladığında geceye. Ve tecelli ettiğinde gündüze. Erkeği ve dişiyi yaratana (Ve ma halakaezzekere vel'unsa).

[Şems/5-7]: {Ant olsun}, Semaya ve onu bina edene (Vessemai ve ma benaha). Yere ve onu yayıp döşeyene (Vel'ardı ve ma tahaha). Nefse ve onu düzenleyene (Ve nefsin ve ma sevvaha).

Kalın harflerle vurguladığım "ma" edatı "şey" anlamındadır ve Allah için kullanılmıştır.

Selam

Yukarı dön Göster isimsiz's Profil Diğer Mesajlarını Ara: isimsiz
 
Turisina
Groupie
Groupie


Katılma Tarihi: 05 ekim 2006
Gönderilenler: 62
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Turisina

 

Sevgili İsimsiz Kardeşim,

Verdiğin örnek ayetlerdeki "Ma" işaret zamiri olarak kullanılmıştır. ona "şey" demek zorlama olur, şöyleki:

semaya ve onu "bina edene" derken, onu bina eden "şeye" demiyor veya

erkek ve dişiyi "yaratana" derken erkek ve dişiyi yaratan "şeye" demiyor ancak onu "işaret" ediyor.

buraya şey kelimesini koymak, gereksiz ve açıkça zorlama olarak duruyor.

dil kuralları bir tarafa, akıl ve izan olarakta;

şey kelimesinin çoğulu "eşya" dır ve Allah için asla kullanılamaz.

şey kelimesi her kavramı içine alabilir fakat Allahı alamaz, hem zaten Allah kavranamaz.

Selam ve sevgiyle.

 

Yukarı dön Göster Turisina's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Turisina
 
Guests
Guest Group
Guest Group


Katılma Tarihi: 01 ekim 2003
Gönderilenler: -259
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Guests

[Leyl/1-3]: Ant olsun, kapladığında geceye. Ve tecelli ettiğinde gündüze. Erkeği ve dişiyi yaratana (Ve ma halakaezzekere vel'unsa).

[Şems/5-7]: {Ant olsun}, Semaya ve onu bina edene (Vessemai ve ma benaha). Yere ve onu yayıp döşeyene (Vel'ardı ve ma tahaha). Nefse ve onu düzenleyene (Ve nefsin ve ma sevvaha).

Kalın harflerle vurguladığım "ma" edatı "şey" anlamındadır ve Allah için kullanılmıştır.

Sevgili İsimsiz, bu bir görüşe göre. Bu görüş "mé"yi ismi mevsul olarak düşünenlerin. Bir de "mé"yi, mastariyye olarak alanlar var. Bu durumda mana değişiyor ve sanırım daha isabetli anlam kazanıyor.

Yukarı dön Göster Guests's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Guests
 
Yorumcu
Uzman Uye
Uzman Uye
Simge

Katılma Tarihi: 08 mart 2010
Gönderilenler: 171
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Yorumcu

Turisina Yazdı:

 

Selam Yorumcu,

Yazılarınızı zevkle okuyor ve sizi takip ediyorum, bu foruma da bu yüzden tekrar yazıyorum, ufuk açıcı tefekkür paylaşımlarınız için çok teşekkür ederim.

Anlayışıma göre "ŞEY" Kelimesi Kuranda "Allahtan ve ona özel olan kavramlardan" başka, yaratılan her kavramı, olayı ve olguyu kapsar, içine alır.

ancak Allah ve onun evrene sığmayan sıfatları hariç. 

özelliklede Yaratıcının kendisini kapsamaz.

yani her şeyi içine alır fakat yaratanın kendisi müstesna.

böyle olunca Allah vardı ondan başka bir şey yoktu ifadesi doğru anlamına kavuşur.

Zaman ve Mekan konusunda benim düşüncelerim şöyle,

Mekan, yaratılan her şeyin içinde olduğu meydandır, yaratılan her şey bu meydana-mekana gelir. ve Allahın mutlak sonsuz vücudundan, yaratılanlar için açtığı alandır. Arştır - Uzaydır, ve Yaratılmamıştır, açılmıştır.

Zaman ise Allahın Kıdem ve Beka sıfatlarından; aynen mekan gibi, ondan izole edilerek - ayrılarak var edilmiştir. (onun sonsuzluğundan perdelenerek var edilmiştir.

bu durumda Allahın kendisi, zaman ve mekan üstü olmakla birlikte,

zamanı ve mekanı açan mutlak varlıktır ve bu kavramlara da "dayanaktır".

diğer bir deyişle, Allahın mutlak sonsuz vücudu, mekanın mekanıdır.

Allahın kıdem ve beka sıfatı, zamanın zeminidir. derim.

Sizin dediğiniz Allah ile birlikte başka "şeylerde" olmalı idi düşüncesini şöyle anlıyorum:

Allah ile birlikte ancak, yaratılışla ortaya çıkan ve aslen onun kendisine ait sıfatları vardı, bu kavramları da "şey" kelimesinin kapsamına alırsak o zaman dediğiniz tamamdır.Evet,ben bunu söylemek istedim.Bildiğimiz veya bilebileceğimiz,bütün varlıklardan farklı bir şeylerin olması gerektiği.Yani sonradan yaratılmamış veya sonradan ortaya çıkartılmamış.Sen ise,hiç bir şey yoktu ama Allah ve sıfatları vardi diyorsun.

Bu durumda şunu düşünmeliyiz.Allah"ı sıfatlarından ayrı düşünebilirmiyiz,düşünmelimiyiz? Bana göre Allah"ın sıfatlarının,Allah"tan ayri olduğunu düşünemeyiz,düşünmemeliyiz.Ancak Allah"ın herhangi bir varlığa ihiyaç duyduğunu da düşünmemeliyiz.Bu durumda benim tesbitim de boşa çıkmış olur,oluyor.

Gözler O"nu görmüyor,O gözleri görüyor.Batın da O,zahirde O.Yani içteki de O,dıştaki de O.Bu durumda Allah madde ötesi veya madde ve zaman ötesi veya üstü bir Kudret.Herşey Ondan türemiş ama O hiç bir şeyden türememiştir. Veya Allah her şeyin kaynağıdır ama hiç bir şey Onun kaynağı değil,olamaz diyebilir"miyiz?

İkinci Sorum.Bu aralar biriyle tartışıyorum.Adam,Allah"ın kullarını imtihan ettiğini ve kullarının yapacağı işlerin veya eylemlerin hepsini bilmiyor,bundan dolayı insanları imtihan ediyor diyor.Ve Allah"ın kullarının sergileyeceği bazı şeyleri önceden bilmemesi,Allah" için bir eksiklik,bir noksanlık değildir,olamaz diyor.

Adam "bela" kelimesini bizim türkçedeki,imtihan kelimesinin tıpa tıp karşıtıdır diyor.

Bana göre ise,ne bela,ne müsibet,ne fitne,ne de fesad kelimeleri,bizim anladığımız anlamdaki,imtihan anlamına gelmez,gelmiyor.

Hoca öğrencilerinden hangisinin çalışıp çalışmadığını veya hangisinin bilip bilmediğini bilmez.Bundan dolayı öğrencilerini imtihan eder,etmek zorunda kalır.Ama Allah" için böyle bir şey söz konusu olamaz,olmamalıdır diye düşünüyorum.

Ayrica,"özgür irade var mı?" başlıklı sayfadan,Emre_1974"ün,özgür irade ile ilgili yorumuna ne diyorsun? Bu konulara katılırsan sevinirim.Çünkü senin bu konularla ilgili bir hayli düşüncelerin olduğunu biliyorum.

Selam ile.

yani "tanımlanabilir" her kavram  "şey" kelimesi kapsamına girerse o zaman sizin demek istediğiniz zihnimde yerine oturuyor.

sevgi ve selam ile.

Turgut Sak

 

Yukarı dön Göster Yorumcu's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Yorumcu
 
isimsiz
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 02 haziran 2010
Gönderilenler: 137
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı isimsiz

Şu ayetlerden ne anladığınızı merak ediyorum doğrusu.

 

[Fecr/21-22]: Hayır… Hayır… Yer üst üste sarsılıp düzlendiği, Rabbinin geldiği ve meleklerin saf saf olduğu zaman…

 

[Kıyamet/22-23]: O gün yüzler vardır, ışıl ışıl. Rablerine bakan.

 

[Bakara/210]: Onlar, Allah’ın ve meleklerin, buluttan gölgeler içinde kendilerine gelmesini ve işin/emrin yerine getirilmesini mi gözlüyorlar/bekliyorlar? Oysa bütün işler Allah’a döner.

 

[Hud/7]: Arşı su üzerinde iken, amel bakımından hanginizin daha iyi/güzel olduğunu denemek için, gökleri ve yeri altı günde (yevmde) yaratandır. Ve onlara: “Şüphesiz ölümünüzün ardından diriltileceksiniz.” desen, o inkâr edenler mutlaka: “Bu ancak apaçık bir sihirdir.” derler.

Selam

Yukarı dön Göster isimsiz's Profil Diğer Mesajlarını Ara: isimsiz
 
Turisina
Groupie
Groupie


Katılma Tarihi: 05 ekim 2006
Gönderilenler: 62
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Turisina

 

Sevgili Yorumcu Ağabeyim,

Özgür irade ve ne kadar olduğu konusunu kanımca Leyl suresi en güzel şekilde ve özetle açıklıyor

Kimki verir, takva eder ve güzeli tasdiklerSE onu kolaya kolaylarız

kimki vermez müstağni olur güzeli yalanlarSA onu zora kolaylarız.

sure, devamında da bu yönde bilgiler verir

ve sure sonlarında mealen derki : kimsenin karşılık verilecek bir nimeti yoktur "ancak Rabbine Rağbeti" vardır.

buradan anlıyorumki bizim yaptığımız hiç bir amel değil "ancak Rabbimize yönelimimiz" önemlidir.

ve özgür irademizin en önemli etkisi ve yetkisi bu kadardır :  Rabbe (DOĞRU YÖNE) "YÖNELİM"

Sınav - imtihan konusu ise bu imtihan bizim anladığımız imtihan gibi değil zaten

bu başka bir şey, insan yönelim ve kritik konulardaki seçimleri ile kendi geleceğini, yukarıda verdiğim ayetlerde bildirildiği gibi "kendi belirliyor"

Yüce Yaratan öyle bir ortam yaratmış ki adeta diyorki "durum bu kendini - kendi geleceğini, kendi yönelim ve seçimlerinle "kendin belirle!"

tam bir gerçek yaratılış, tam bir adalet.

 

 

Yukarı dön Göster Turisina's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Turisina
 
Turisina
Groupie
Groupie


Katılma Tarihi: 05 ekim 2006
Gönderilenler: 62
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Turisina

 

Rabbimizin geleceği ve yapacağımız işleri hatta yönelim ve seçimlerimizi de bildiğine inanıyorum.

diğer taraftan bizim yönelimimizle geleceğimizi belirlediğimize de inanıyorum

bu durum bizim dar bakış açımızdan çelişki gibi görünse de

Allahın kudretini takdir edemeyeceğimiz için bize böyle görünüyor.

aslında her iki durumda doğrudur.

Bence Allah, hem zamanın her noktasında mevcut, hemde zamanı yaratan ve zaman üstüdür. Evrenin her noktasında ilmiyle kudret ve sıfatları ile mevcut, hemde Evren üstü mutlak sonsuz bulunduğu gibi...

Evren ve içindekiler için doğum ve ölüm, başlangıç ve son söz konusudur. Böyle olunca bu süreçlerin "hızına" bağlı olarak zaman mefhumu ortaya çıkar, eğer bu süreçleri kaldırı yani örneğin ölümü kaldırırsak zaman etkisini ve önemini kaybeder, adeta silikleşir ve sadece bir referans gerekiyorsa sadece bir hesap unsuru olarak kalır.(ahirette olacağı gibi)

Evrene Dışarıdan (Ahiretten) bakabilseydik, (tabiri caizse Allahın tarafından bakabilseydik) zamanın bu evren için önemini ve hakimiyetini, bu evren içindeki her şeyi adeta bir kafes gibi sardığını görürdük. Hatta başlangıç ve sonunu, kimlerin neye yöneldiğini neyi seçtiğini kendisi geleceğini nasıl belirlediğini görürdük ve inşallah kaçınılmaz olarak göreceğiz.

bizler geleceğe arkamız dönük olarak gidiyoruz, çünkü geleceği göremiyoruz ve gelecekten bu tarafa bir ışık bir bilgi gelmiyor büyük kuran olan evren ve özeti satırlanmış kuran hariç.

Allah bizi göremeyeceğimiz yerden - arkamızdan kuşatmıştır. O bizi ve gideceğimiz yeri görür bilir biz onu görmez bilmeyiz.

sevgi ve selam ile.

 

 

Yukarı dön Göster Turisina's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Turisina
 
takva81
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 13 ocak 2010
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 288
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı takva81

selamlar...

    bir sınav var .   neyle sınanıyoruz.

   zayıf irade. şeytanı racimle sınanıyoruz.

    hani derler ya iki cami arası kör münafık. işte insana  bu söz tam oturmuş..

    insan o kadar .. allahın merhameti ve her an yaratmasının rahatlığındaki .. resmen batıyor insana .. 

    evet bence en büyük sınav nimetten ... yoktan var edilişten ..

birde sabırdan ..sabırsızlık   alt ilahların kalbte putlaşmasına neden olmasından.

      



__________________
ben yanlız kendimi kurana adadım.
Yukarı dön Göster takva81's Profil Diğer Mesajlarını Ara: takva81
 

Sayfa Sonraki >>
  Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazıcı Sürümü Yazıcı Sürümü

Forum Atla
Sizin yetkiniz yok foruma yeni mesaj ekleme
Sizin yetkiniz yok forumdaki mesajlara cevap verme
Sizin yetkiniz yok forumda konu silme
Sizin yetkiniz yok forumda konu düzenleme
Sizin yetkiniz yok forumda anket açma
Sizin yetkiniz yok forumda ankete cevap yazma

Powered by Web Wiz Forums version 7.92
Copyright ©2001-2004 Web Wiz Guide
hanif islam

Real-Time Stats and Visitor Reports Sitemizin Gunluk, Haftalik, aylik Ziyaretci  Detaylari Real-Time Stats and Visitor Reports

     Sayfam.de  

blog stats