Şu da emredildi: Yüzünü dine bir Hanif olarak çevir. Sakın müşriklerden olma.
Yunus Suresi 105
Ben bir Hanif olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Müşriklerden değilim ben.
Enam Suresi 79
İbrahim ne bir Yahudi idi, ne de bir Hıristiyan. O sadece hanif bir müslümandı. O müşriklerden değildi.
Ali İmran Suresi 67
Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlıbaşına bir ümmetti; bir Hanif olarak Allah'ın önünde eğiliyordu. Müşriklerden değildi.
Nahl Suresi 123
De ki Allah doğrusunu söylemiştir / vaadinde sadıktır.Haydi artık Hanif olarak İbrahim'in Milleti'ne uyun! Müşriklerden değildi o.
Ali İmran Suresi 95
Allah'a ortak koşmadan, Hanifler olarak... Allah'a ortak koşan kişi, gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgar onu uzak bir yere fırlatıp atıyor gibidir.
Ne acayip adamlarsınız ya,Kabeden bir sinek uçsa gelip kafanıza pislese(belki aklınız başınıza gelir) bunu Efendi Hazretleriyle(İmam İskender Ali MİHR) alakalandırma gayretindesiniz,hiç düşünüyormusunuz neden bir insana bu kadar kin duyuyoruz diye,madem herşeyinizle doğrusunuz Kur'an-ı Kerimin bütününü yaşıyor ve mangalda kül bırakmıyorsunuz,Kur'an buyurmuyor mu?
3/AL-İ İMRAN-119: Hâ entum ulâi tuhıbbûnehum ve lâ yuhıbbûnekum ve tû’minûne bil kitâbi kullih(kullihi), ve izâ lekûkum kâlû âmennâ, ve izâ halev addû aleykumul enâmile minel gayz(gayzi), kul mûtû bi gayzikum, innallâhe alîmun bi zâtis sudûr(sudûri).
(Ey mü’minler)! Siz öyle kimselersiniz ki; onlar, sizi sevmedikleri halde siz, onları seversiniz ve siz Kitab’ın bütününe îmân edersiniz. Onlar, sizinle karşılaştıkları zaman: “Îmân ettik.” derler.Ama tenhada, kendi başlarına kaldıkları zaman size olan öfkelerinden (dolayı), parmak uçlarını ısırırlar. De ki: “Öfkenizden ölün.” Hiç şüphesiz Allah, sinelerde olanı bilir.
41/FUSSİLET-34: Ve lâ testevîl hasenetu ve les seyyieh(seyyietu), idfa’
billetî hiye ahsenu fe izellezî beyneke ve beynehu adâvetun ke ennehu
veliyyun hamîm(hamîmun).
Hasene (iyilik) ve seyyie (kötülük), musavi (eşit) değildir. (Kötülüğü) en
güzel şekilde karşıla. O zaman, seninle arasında düşmanlık olan kişi, samimi
bir dost gibi olur.
41/FUSSİLET-35: Ve mâ yulakkâhâ illellezîne saberû,ve mâ yulakkâhâ
illâ zû hazzın azîm(azîmin).
Ona (kötülüğü iyilikle karşılama hasletine), sabredenlerden ve hazzul azîm
(en büyük haz) sahiplerinden başkası ulaştırılmaz
doğrusu bu değil mi sizce?***************
Selam ;
sana daha öncede cevap vermiştim ;
Kabeden bir sinek uçsa bizim kafamıza pislese , biz kalkıp keramet gösterircesine Bu sinek kabeden geldi demeyiz , Lakin aklı başında kişileriz , bunu yapsa yapsa senin efendi dediğin Çok sayın hazretleri yapar , İşte der x kişinin kafasına pisleyen sinek var ya , O kabeden geldi bizim emrimizle ve Bunların kafasına pisledi , Sizde şakşakçıları olarak yaygarayı basarsınız , Çünkü size Kuran yetmiyor da devamlı başka bir İlahlaştırdığınız kişiden adeta müjdelendiğinizi görmek istercesine , Mucize , keramet ve türlü türlü hakikat örnekleri görmek istiyorsunuz .
Biz herşeyimizle dosdoğru olduğumuzu söylemiyoruz , Lakin bizde insanız , iyi yanlarımız olduğu gibi , kötü yanlarımızda var , sadece Kuran'da anlatılan gerçek dini yaşamaya çalışıyoruz , ve bu konuda tüm sanmalarımızı , zanlarımızı ortadan kaldırmak için çaba veriyoruz .
Senin anlamadığın nokta aslında bizler değiliz , Efendin ,, EFENDİNİN GERÇEK YÜZÜNÜ GÖRECEĞİN ZAMAN BELKİ BİZLERİ ANLARSIN , BUNU SENDEN BEKLİYOR DA DEĞİLİZ ... YOLUNUZ MÜBAREK OLSUN
39.45 Allah yalnız başına anıldığında, âhirete inanmayanların kalpleri nefretle ürperir; O'nun berisindeki, ilahlaştırılmış kişilerle birlikte anıldığında ise hemen müjdelenmiş gibi sevinirler.
39/ZUMER-45: Ve izâ zukirallâhu vahdehuşmeezzet kulûbullezîne lâ yu’minûne bil âhıreh(âhıreti), ve izâ zukirellezîne min dûnihi izâ hum yestebşirûn(yestebşirûne).
Ama bu ayetlerin illiyet rabıtası içerisinde olduğu ayetleri değerlendirmeye almadan sırf bu ayetle cuk oturtmak ne kadar doğru bir bakalım...
17/İSRA-45: Ve izâ kara’tel kur’âne cealnâ beyneke ve beynellezîne lâ yu’minûne bil âhıreti hicâben mestûrâ(mestûren).
Sen Kur’ân’ı kıraat ettiğin (okuduğun) zaman, seninle ahirete (ölmeden evvel Allah’a ulaşmaya ve kıyâmet gününe) inanmayanlar arasına hicab-ı mesture kıldık (gözlerinin üzerine, görmelerini engelleyen bir perde koyduk).
17/İSRA-46: Ve cealnâ alâ kulûbihim ekinneten en yefkahûhu ve fî âzânihim vakrâ(vakran), ve izâ zekerte rabbeke fîl kur’âni vahdehu vellev alâ edbârihim nufûrâ(nufûren).
O’nu (Kur’ân’ı), fıkıh (idrak) etmelerine karşı, (fıkıh edemesinler diye) kalplerinin üzerine (idrak etmeyi engellemek için) ekinnet ve onların kulaklarına vakra (işitme engeli) kıldık. Ve sen Kur’ân’da Rabbinin tekliğini zikrettiğin zaman, nefretle arkalarına döndüler.
İsra 45-46 ile birleşince nefret edenlerin sizin gibi Allah dostu bir mürşidi kamilin tebliğine muhatap olan fakat ölmeden önce Ruhunu Allah'a ulaştırma talebine sahip olmayan kişiler oldukları ve bu kişilerin sahip oldukları engeller dolayısıyla tebliğciye karşı nefret besledikleri orataya çıkıyor değil mi nefsinin elinde oyuncak olmuş kardeşlerim...
Sözlerimi Yunus Emrenin(Ksa.) bir dörtlüğüyle bitirmek istiyorum:
İsra 45-46 ile birleşince nefret edenlerin sizin gibi Allah dostu bir mürşidi kamilin tebliğine muhatap olan fakat ölmeden önce Ruhunu Allah'a ulaştırma talebine sahip olmayan kişiler oldukları ve bu kişilerin sahip oldukları engeller dolayısıyla tebliğciye karşı nefret besledikleri orataya çıkıyor değil mi nefsinin elinde oyuncak olmuş kardeşlerim...
Sözlerimi Yunus Emrenin(Ksa.) bir dörtlüğüyle bitirmek istiyorum:
Kadılar müftüler cümle geldiler
Kitaplarını dörtbiryere serdiler
Sen bu ilmi kimden aldın dediler
Bir KAMİL MÜRŞİDE VARMAZSAN olmaz
Selam Kulhaydar
Bir süreliğine İskender’in değil de Allah’ın kulu ol ve İsra Suresindeki ayetleri mürit vasfıyla değil Allah’ın Kulu vasfıyla oku. Aklını ve zihnini İskenderin hegemonyasından bir süreliğine çıkar ve oku bakalım bu ayetlerde mürşidi kamilin (Tabiki İskender(!)) tebliğine uymayıp ruhunu Tanrıya teslim etmeyenlerin durumundan bahsediliyor mu?
İsra Suresi
45. Kur'an okuduğunda, seninle, âhirete inanmayanlar arasına gizli bir perde çekeriz.
Bu forumda Kur’ana karşıt olanlar mı var? Burada Ahirete inanmayanlar mı var?
46. Kalpleri üzerine, onu anlamamaları için kabuklar geçiririz, kulaklarına da bir ağırlık koyarız. Rabbini yalnız Kur'an'da andığın zaman, nefretle geriye dönüp kaçarlar.
Burada parantezlerle yozlaştırılmamış Kur’an ayetleriyle seslenildiğinde nefretle dönüp kaçan mı var? 47. Onların seni dinlerken, neye kulak verdiklerini biz daha iyi biliriz. Aralarında fısıldaşırlarken de şöyle konuşur o zalimler: "Büyülenmiş bir adamdan başkasının ardısıra gitmiyorsunuz!"
Bu forumda Allah’ın ayetlerinden bahsedilirken bu ayetlere kulak vermeyen mi var? Burada Kur’anı tebliğ eden Hz. Muhammed’in arkasından zalimlik yapıp laf söyleyen mi var?
48. Bak nasıl örnekler verdiler sana, nasıl sapıttılar. Artık hiçbir yola varamazlar.
49. Dediler ki: "Biz bir yığın kemik olduğumuz, un-ufak hale geldiğimiz zaman mı, gerçekten biz o zaman mı yeni bir yaratılışla diriltileceğiz."
50. De ki: "İster taş olun ister demir!"
Bu forumda öldükten sonra dirilmeye inanmayanlar mı var? Böyle kafirce örnekler vererek sapıtanlar mı var?
51. "İsterseniz gönlünüzde büyüyen herhangi bir yaratık olun." Diyecekler ki: "Peki bizi yeniden kim yaratacak?" De ki: "Sizi ilk kez yaratan kimse, o." Bunun üzerine başlarını sana doğru alaylı bir biçimde sallayarak şöyle konuşacaklar: "Ne zaman o?" De ki: "Çok yakın olabilir!"
Bu forumda Allah’ın ayetlerini (İskenderin ayet diye verdiği yoz cümleleri değil) alaya alan mı var? Allah’ın ayetlerini hafife alıp “bizi yeniden kim yaratacakmış” diyen mi var? 52. Sizi çağıracağı gün onu hamd ederek çağrısına derhal uyacaksınız. Ve sadece az bir süre kaldığınızı düşüneceksiniz.
53. Kullarıma de ki: En güzel olan neyse onu söylesinler. Çünkü şeytan, aralarına yamukluk sokar. Şeytan, insan için apaçık bir düşmandır.
54. Rabbiniz sizi daha iyi bilir. Dilerse size rahmet eder, dilerse size azap eder. Biz seni onlar üzerine vekil göndermedik.
Neden ayetleri böyle cahilce ve ahmakça bir şekilde bizlere silah doğrultur tarzda yazıyorsunuz?
Neden bu kadar kör ve çapsızsınız siz?
Yahu Kırın şu kölelik zincirlerinizi, çıkın şu bağnazlık kozanızdan, bozun şu süfyani büyüyü. Din anlayışınızın odağından çıkarın şu İskender’i. Kendiniz olun kendiniz.
Yada artık seviyesizlik ve yüzsüzlük yaparak forumu kirletmeyin ve insanları rahatsız ederek bulaşık bir tavır sergilemeyin.
İskender’i sevmiyoruz, sevmeyeceğiz. Ona ve benzeri şeytan evliyalarına düşmanız, düşman kalacağız. Siz İskenderci olarak kaldığınız müddetçe de aramızda kardeşlik olmaz, olmayacak. Boşu boşuna çaba sarfedip durmayın. Gidin kendi çöplüğünüzde propaganda yapın. Burada efendinize mürit olabilecek düzeyde çapsız mahluklar yok…
__________________ Yunus 105. Şu da emredildi: "Yüzünü dine bir hanîf olarak çevir. Sakın müşriklerden olma!"
39/ZUMER-45: Ve izâ zukirallâhu vahdehuşmeezzet kulûbullezîne lâ yu’minûne bil âhıreh(âhıreti), ve izâ zukirellezîne min dûnihi izâ hum yestebşirûn(yestebşirûne).
Ama bu ayetlerin illiyet rabıtası içerisinde olduğu ayetleri değerlendirmeye almadan sırf bu ayetle cuk oturtmak ne kadar doğru bir bakalım...
17/İSRA-45: Ve izâ kara’tel kur’âne cealnâ beyneke ve beynellezîne lâ yu’minûne bil âhıreti hicâben mestûrâ(mestûren).
Sen Kur’ân’ı kıraat ettiğin (okuduğun) zaman, seninle ahirete (ölmeden evvel Allah’a ulaşmaya ve kıyâmet gününe) inanmayanlar arasına hicab-ı mesture kıldık (gözlerinin üzerine, görmelerini engelleyen bir perde koyduk).
17/İSRA-46: Ve cealnâ alâ kulûbihim ekinneten en yefkahûhu ve fî âzânihim vakrâ(vakran), ve izâ zekerte rabbeke fîl kur’âni vahdehu vellev alâ edbârihim nufûrâ(nufûren).
O’nu (Kur’ân’ı), fıkıh (idrak) etmelerine karşı, (fıkıh edemesinler diye) kalplerinin üzerine (idrak etmeyi engellemek için) ekinnet ve onların kulaklarına vakra (işitme engeli) kıldık. Ve sen Kur’ân’da Rabbinin tekliğini zikrettiğin zaman, nefretle arkalarına döndüler.
İsra 45-46 ile birleşince nefret edenlerin sizin gibi Allah dostu bir mürşidi kamilin tebliğine muhatap olan fakat ölmeden önce Ruhunu Allah'a ulaştırma talebine sahip olmayan kişiler oldukları ve bu kişilerin sahip oldukları engeller dolayısıyla tebliğciye karşı nefret besledikleri orataya çıkıyor değil mi nefsinin elinde oyuncak olmuş kardeşlerim...
Sözlerimi Yunus Emrenin(Ksa.) bir dörtlüğüyle bitirmek istiyorum:
Kadılar müftüler cümle geldiler
Kitaplarını dörtbiryere serdiler
Sen bu ilmi kimden aldın dediler
Bir KAMİL MÜRŞİDE VARMAZSAN olmaz
Selam ;
Siz tam bir ayetlerin manalarını deforme etme makinaları olmuşsunuz , nerde bir ayet görseniz , hemen parantez ekleyip , kendinize uydurmaya çalışıyorsunuz , ve sanıyorsunuz ki , başka bir ayetin muhatabı olmuyacağız , halbu ki aldanıştan başka bir şey değil bu zannınız ;
3.78 Onlardan bir zümre vardır, aslında Kitap'tan olmayan birşeyi siz Kitap'tan sanasınız diye, dillerini Kitap'la eğip bükerler. O, Allah katında olmadığı halde, "Bu, Allah katındandır." derler. Bilip durdukları halde, Allah hakkında yalan söylerler.
Ve Allah böyle bir şey için bakın nasıl uyarıda bulunmuş !!!
69.44 Eğer bazı lafları bizim sözlerimiz diye ortaya sürseydi,
69.45 Yemin olsun, ondan sağ elini koparırdık. 69.46 Sonra ondan can damarını mutlaka keserdik.
17.43 O hep tespih edilen, onların söylediklerinden çok uzak ve çok yüksek; hem de ölçüye sığmayacak kadar yüksek...
Özür dilerim buranın sizin çöplüğünüz,sizin ise çöp olduğunuzu düşünmemiştim,Alperen burasının sizin çöplüğünüz olduğunu ima etti.Allah razı olsun bize doğruyu hatırlattı,dedi ki; biz çirkef insanlarız,düşmanlıktan başka birşey bilmeyiz,herkese ve herşeye çamur atarız başka birşey bilmeyiz.Çünkü nefsimizi bilmeyiz ki nerde kaldı Rabbimizi bilelim!!!. Kafirun süreside tam sizler için inmiş,anlıyorum ki bu yobazlığınız hep süre gidecek ve kendinize yazık edeceksiniz ve diyeceksiniz ki;
25/FURKAN-27: Ve yevme yeadduz zâlimu alâ yedeyhi yekûlu yâ leytenîttehaztu mear resûli sebîlâ(sebîlen).
Ve o gün, zalim ellerini ısırır: “Keşke resûlle beraber (Allah’a giden) bir yol ittihaz etseydim.” der.
Yazıklar olsun, keşke ben filânı (o kişiyi) dost edinmeseydim.
25/FURKAN-29: Lekad edallenî aniz zikri ba’de iz câenî, ve kâneş şeytânu lil insâni hazûlâ(hazûlen).
Andolsun ki, bana zikir (Kur’ân’daki ilim) geldikten sonra beni zikirden saptırdı. Ve şeytan, insana yardımı engelleyendir.
25/FURKAN-30: Ve kâler resûlu yâ rabbi inne kavmîttehazû hâzel kur’âne mehcûrâ(mehcûran).
Ve resûl: “Ey Rabbim! Muhakkak ki benim kavmim, bu Kur’ân’dan ayrıldı (Kur’ân’ı terketti).”dedi.
Ki sahabe kitabın bütününe tabiydi:
3/AL-İ İMRAN-119: Hâ entum ulâi tuhıbbûnehum ve lâ yuhıbbûnekum ve tû’minûne bil kitâbi kullih(kullihi), ve izâ lekûkum kâlû âmennâ, ve izâ halev addû aleykumul enâmile minel gayz(gayzi), kul mûtû bi gayzikum, innallâhe alîmun bi zâtis sudûr(sudûri).
(Ey mü’minler)! Siz öyle kimselersiniz ki; onlar, sizi sevmedikleri halde siz, onları seversiniz ve siz Kitab’ın bütününe îmân edersiniz. Onlar, sizinle karşılaştıkları zaman: “Îmân ettik.” derler.Ama tenhada, kendi başlarına kaldıkları zaman size olan öfkelerinden (dolayı), parmak uçlarını ısırırlar. De ki: “Öfkenizden ölün.” Hiç şüphesiz Allah, sinelerde olanı bilir.
eee kitab bir resul zamanında terkedilmiş vaziyette ve insanlar sadece zanna tabi,sizce o Resul kim olabilir ki?
/BAKARA-78: Ve minhum ummiyyûne lâ ya’lemunel kitâbe illâ emâniyye ve in hum illâ yezunnûn(yezunnûne).
Onlardan bir kısmı ümmîlerdir. Onlar (Allah’ın) Kitab’ını bilmezler, sadece emaniyyeyi (kişilerin el yazması kitaplarını) bilirler. Onlar sadece zan (ve kuruntu) içindedirler.
2/BAKARA-79: Fe veylun lillezîne yektubûnel kitâbe bi eydîhim summe yekûlûne hâzâ min indillâhi li yeşterû bihî semenen kalîlâ(kalîlen), fe veylun lehum mimmâ ketebet eydîhim ve veylun lehum mimmâ yeksibûn(yeksibûne).
Yazıklar olsun onlara ki; elleriyle kitap yazıp, sonra da (emaniyye bilgiler içeren) bu yazdıklarını az bir bedel (para) karşılığında satmak için: “Bu, Allah’ın indindendir.” derler. Yazıklar olsun onlara, elleriyle (böyle şeyler) yazdıklarından dolayı... Yazıklar olsun onlara, kazandıkları şeylerden dolayı…
Arif olana bunlar fazla bile,sizden ricam artık Efendimize dil uzatmayın,biz sizin çöplüğünüze meraklı değiliz...
Özür dilerim buranın sizin çöplüğünüz,sizin ise çöp olduğunuzu düşünmemiştim,Alperen burasının sizin çöplüğünüz olduğunu ima etti.Allah razı olsun bize doğruyu hatırlattı,dedi ki; biz çirkef insanlarız,düşmanlıktan başka birşey bilmeyiz,herkese ve herşeye çamur atarız başka birşey bilmeyiz.Çünkü nefsimizi bilmeyiz ki nerde kaldı Rabbimizi bilelim!!!. Kafirun süreside tam sizler için inmiş,anlıyorum ki bu yobazlığınız hep süre gidecek ve kendinize yazık edeceksiniz ve diyeceksiniz ki;
25/FURKAN-27: Ve yevme yeadduz zâlimu alâ yedeyhi yekûlu yâ leytenîttehaztu mear resûli sebîlâ(sebîlen).
Ve o gün, zalim ellerini ısırır: “Keşke resûlle beraber (Allah’a giden) bir yol ittihaz etseydim.” der.
Yazıklar olsun, keşke ben filânı (o kişiyi) dost edinmeseydim.
25/FURKAN-29: Lekad edallenî aniz zikri ba’de iz câenî, ve kâneş şeytânu lil insâni hazûlâ(hazûlen).
Andolsun ki, bana zikir (Kur’ân’daki ilim) geldikten sonra beni zikirden saptırdı. Ve şeytan, insana yardımı engelleyendir.
25/FURKAN-30: Ve kâler resûlu yâ rabbi inne kavmîttehazû hâzel kur’âne mehcûrâ(mehcûran).
Ve resûl: “Ey Rabbim! Muhakkak ki benim kavmim, bu Kur’ân’dan ayrıldı (Kur’ân’ı terketti).”dedi.
Ki sahabe kitabın bütününe tabiydi:
3/AL-İ İMRAN-119: Hâ entum ulâi tuhıbbûnehum ve lâ yuhıbbûnekum ve tû’minûne bil kitâbi kullih(kullihi), ve izâ lekûkum kâlû âmennâ, ve izâ halev addû aleykumul enâmile minel gayz(gayzi), kul mûtû bi gayzikum, innallâhe alîmun bi zâtis sudûr(sudûri).
(Ey mü’minler)! Siz öyle kimselersiniz ki; onlar, sizi sevmedikleri halde siz, onları seversiniz ve siz Kitab’ın bütününe îmân edersiniz. Onlar, sizinle karşılaştıkları zaman: “Îmân ettik.” derler.Ama tenhada, kendi başlarına kaldıkları zaman size olan öfkelerinden (dolayı), parmak uçlarını ısırırlar. De ki: “Öfkenizden ölün.” Hiç şüphesiz Allah, sinelerde olanı bilir.
eee kitab bir resul zamanında terkedilmiş vaziyette ve insanlar sadece zanna tabi,sizce o Resul kim olabilir ki?
/BAKARA-78: Ve minhum ummiyyûne lâ ya’lemunel kitâbe illâ emâniyye ve in hum illâ yezunnûn(yezunnûne).
Onlardan bir kısmı ümmîlerdir. Onlar (Allah’ın) Kitab’ını bilmezler, sadece emaniyyeyi (kişilerin el yazması kitaplarını) bilirler. Onlar sadece zan (ve kuruntu) içindedirler.
2/BAKARA-79: Fe veylun lillezîne yektubûnel kitâbe bi eydîhim summe yekûlûne hâzâ min indillâhi li yeşterû bihî semenen kalîlâ(kalîlen), fe veylun lehum mimmâ ketebet eydîhim ve veylun lehum mimmâ yeksibûn(yeksibûne).
Yazıklar olsun onlara ki; elleriyle kitap yazıp, sonra da (emaniyye bilgiler içeren) bu yazdıklarını az bir bedel (para) karşılığında satmak için: “Bu, Allah’ın indindendir.” derler. Yazıklar olsun onlara, elleriyle (böyle şeyler) yazdıklarından dolayı... Yazıklar olsun onlara, kazandıkları şeylerden dolayı…
Arif olana bunlar fazla bile,sizden ricam artık Efendimize dil uzatmayın,biz sizin çöplüğünüze meraklı değiliz...
Selam ;
109.1 De ki: "Ey nankör kâfirler! 109.2 Kulluk etmem sizin kulluk ettiğinize.(Kulluk etmeyiz İnsanlardan oluşan putlara )
109.3 Siz de ibadet etmezsiniz benim ibadet ettiğime. (SİZİN ibadetiniz onlara , bizim ibadetimiz dini has kıldığımız ALLAH 'a )
109.4 Kul değilim sizin taptığınıza, (Sizin şeyhinizin Kulu , kölesi değiliz , inanmıyoruz yalancı resulluğune , mehdiliğine , şifalı çoraplarına vs vs )
109.5 Ve ibadet edenler değilsiniz benim ibadet ettiğime. (sizde bizim inancımız doğrultusunda ibadet edenler değilsiniz )
109.6 Sizin dininiz size, benim dinim bana!" (İskenderin dini , kitabı kendisine , bizim dinimiz de bize )
Bunun yanında ayetler yazmışsın , yine traji komik olan , yazdığın ayetlerin sizi betimliyor olması ; ama nasıl oluyorda döndürülüyorsunuz
Madem bize kafirun suresini layık gördün , bende aynen karşılığı ile cevap verdim , Artık uzun lafın kısası :
Allah aramızda ihtilaf ettiklerimizden ötürü DİN gününde hükmünü verecektir,
ZATEN İNANMANIZ SORUN DEĞİL HALA KAFANIZ ALMIYOR HERHAL.EFENDİMİZE DİL UZATMA HAKKINIZ YOK.BİZİM SİZİNLE ALIP VEREMEDİĞİMİZ SADECE BU YOKSA İSTER ATEİST OLUN,İSTER PUTPEREST,O SİZİ BAĞLAR.AMA ALLAH VE RESULÜNE SAVAŞ AÇMA BEDBAHTLIĞINA DÜŞMÜŞ SİZ ZAVALLILARIN BİLMESİ LAZIM GELEN BU TEN BU CANDA DURDUKÇA,SİZ İSTEMESENİZDE HİDAYET GÜNEŞİ DOĞMUŞ VE ARTIK SİZİN ÇANINIZA OT TIKANMIŞTIR...ARTIK ÇİRKEFLİĞİ BIRAKIN,BİZDE SİZİN ÇÖPLÜĞÜNÜZÜ TERKEDELİM!!!
Sizin yetkiniz yok foruma yeni mesaj ekleme Sizin yetkiniz yok forumdaki mesajlara cevap verme Sizin yetkiniz yok forumda konu silme Sizin yetkiniz yok forumda konu düzenleme Sizin yetkiniz yok forumda anket açma Sizin yetkiniz yok forumda ankete cevap yazma