Şu da emredildi: Yüzünü dine bir Hanif olarak çevir. Sakın müşriklerden olma.
Yunus Suresi 105
Ben bir Hanif olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Müşriklerden değilim ben.
Enam Suresi 79
İbrahim ne bir Yahudi idi, ne de bir Hıristiyan. O sadece hanif bir müslümandı. O müşriklerden değildi.
Ali İmran Suresi 67
Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlıbaşına bir ümmetti; bir Hanif olarak Allah'ın önünde eğiliyordu. Müşriklerden değildi.
Nahl Suresi 123
De ki Allah doğrusunu söylemiştir / vaadinde sadıktır.Haydi artık Hanif olarak İbrahim'in Milleti'ne uyun! Müşriklerden değildi o.
Ali İmran Suresi 95
Allah'a ortak koşmadan, Hanifler olarak... Allah'a ortak koşan kişi, gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgar onu uzak bir yere fırlatıp atıyor gibidir.
İzahlarımda bilimsel bulmadığın yönleri açık açık yaz iman. Ama yaptığım izahların doğruluğunu test edecek ilmi birikime sahip değilsen bu konuda hiç yorum yapma. Bak günlerdir sesleniyorum burdan bilimsel olarak çürütün şunu diye... Ama niye hiç kimse çıkıp "senin yanlışın var burası şöyle şöyle" diye açıklama yapamıyor???
Bay teolog yazdıklarını bir bir okudum. Kural 1: Eğer arapça bilmek, bu dini en iyi anlamanın yegane unsuru olsaydı; Suudlular, emirler, saddamlar, filanca yabancı bankalarda yüklü hesabı olan ve trilyonluk altın klozete sııçan arap şeyhleri kuranı en super anlayanlar olurdu. Sorun kurana ne gözle bakıldığındadır. Sen ve sen gibi düşünen çoğul İçinde, hadisler olmaksızın kuran herşeyi anlatamaz cinsinden atom çekirdeği kadar bile duygu geçiyorsa kuran sana gerçekten birşey vermez. Kurana nasıl yaklaşırsan oda sana öyle yaklaşır. Yoksa hikmetli kitap olduğuna dair gayri ihtiyari şüphenmi var.
Kuranda eksik hiçbir şey yok diyen Allah, Abdesti tam olarak anlatan Allah, Salatı fecr=1, salatı işa=2, salatı vusta=3 ten bahseden Allah, ikindi ve yatsıyı senin zülefa/ sacaklarının yorumunamı bıraktı sanıyorsun. Bu neye benzer biliyormusun abdesti anlatan Allah, yüzlerinizi=1, kollarla birlikte ellerinizi=2 yıkayın derken, baş=3 ve ayakların meshedilmesini=4 saklamış ve kişilerin yorumuna bırakmış gibi saçma/tutarsız bir anlayış olurdu. Hayret değilmi teolog kardeş. Ben 20 yıldır kuranı hakimle meşgulüm ve konumda uzmanım, gelsin bakalım herkes, demenin şeytanın eline vereceği kozu iyi bilirim. İyi bilirimki, lainin işi kefere ve müşriklerle pek olmaz, onun derdini bilirim o beni iyi tanır, kelamullah sayesinde bende onu. Kişini Kuran söylemine rağmen, kurandan nasıl uzaklaştırdığını da. Önden arkadan sağdan soldan yani asla tahin edemiyeceğimiz yönden nasıl aldattığını da. Allah'ın Yemin ederek, iblisin zannında nasıl haklı çıktığını, söylediğini de.
lainin derdi kuran sevdalılarıyladır. Geriye kalan kuru kalabalığın boynuna zaten ipi geçirmiş dilediği yöne sürmekte. Neyse konumuza yani hikmetli zülefa ki üç öğün çıkmış :) a dönelim. Hani dedik ya falanca sene kuranla irtibat içindeyiz. Bu zaman zarfında günün, dikkat gündüzün (nehar) demiyorum Günün (Yewm) karanlıkta kalan kısmı için bana kurandan 3 farklı vakit sayabilirmisin. Ben 20 yıldır bulamadımda. Bildiğin gibi gündüz ve gece allahın ayetlerindendir. Bana gece kısmına ait 3 farklı (kelime)/zaman dilimi/vakit den bahsedermisin.
Gecenin/karanlığın gündüze yakın (saçaklar) kısmını, tarif edilen akşam vaktinin dışında, nasıl oluyorda karanlıkta kalan 3 vakit olarak algılıyorsun. Bana kurandan gece kısmına ait 3 ayrı vakti delillendirmeni istiyorum. Bilmen lazım, bir ayeti kişinin kendi subjektivist yorumu/yakıştırması değil yine (başka) bir ayet yorumlar. Yani hikmetli kuran kendi kendini tefsir eder. Yorumlanmak istenen kelime varsa tüm kuran taranır aynı kelimenin geçtiği tüm ayetlerde o kelimenin hangi anlamlarda kullanıldığına bakılır. Böylece o kelimenin yorumu kişinin subjektif değerlendirmesinden ziyade yine yaradanın değerlendirilmesine bırakılır/ölçü alınır.
Şimdi kendi meallendirmemizi taraflı bulursun diye sana hali hazırda herkesin bildiği diyanet onaylı mevcut 10 ayrı meali sunuyorum. Dikkatlice bak,
وَزُلَفً 75; مِنَ اللَّيْل 16; gece bölümünün 3 farklı vaktinimi anlatıyor yoksa aşağıdaki tüm meallerde olduğu gibi tek bir (akşam) vaktinin tarifimi yapılıyor? Bir çocuğa bile sorsan aynı cevabı alırsın. Çünkü rabbimizin anlatımı durudur.
[011.114] [DI] Gündüzün iki ucunda ve gecenin gündüze yakın zamanlarında namaz kıl. Doğrusu iyilikler kötülükleri giderir. Bu, öğüt kabul edenlere bir öğüttür.
[011.114] [DV] Gündüzün iki ucunda, gecenin de ilk saatlerinde namaz kıl. Çünkü iyilikler kötülükleri (günahları) giderir. Bu, öğüt almak isteyenlere bir hatırlatmadır.
[011.114] [E0] Hem namaz kıl gündüzün taraflarından ikisinde ve gecenin gündüze yakın saatlerinde, çünkü hasenat, seyyiatı giderir, bu, idrâki olanlara bir öğüddür
[011.114] [E1] Gündüzün iki tarafında ve gecenin gündüze yakın saatlerinde namaz kıl! Çünkü iyilikler, kötülükleri giderir. Bu, algılaması olanlara bir öğüttür.
[011.114] [E2] Gündüzün her iki tarafında ve gecenin saçaklarında (gündüze yakın olan saatlerinde) namaz kıl! Muhakkak ki, iyilik kötülükleri giderir. Bu ise, düşünebilenlere bir öğüttür.
[011.114] [FK] Gündüzün iki ucunda ve gecenin ilk saatlerinde namaz kıl ; iyi ameller kötülükleri giderirler. Bu hatırlatmalar öğüt alacak yetenekte olanlar için birer öğüttür.
[011.114] [IK] Gündüzün iki tarafında ve gecenin de yakın saatlerinde namaz kıl. Çünkü iyilikler kötülükleri giderir. Bu; öğüt kabul edenlere bir öğüttür.
[011.114] [ON] Ve namazı gündüzün iki tarafında ve geceden de gündüze yakın saatlerde dosdoğru kıl. Şüphe yok ki güzellikler, kötülükleri giderir. Bu, güzelce düşünenler için bir iyi öğüttür.
[011.114] [SY] Gündüzün iki tarafında, gecenin gündüze yakın saatlerinde namaz kıl. Zira böyle güzel işler insandan uzak olmayan günahları silip giderir. Bu, düşünen ve ibret alanlara bir nasihattır.
[011.114] [TK] Gündüzün iki tarafında ve gecenin (gündüze) yakın saatlerinde namazı kıl. Şüphesiz iyilikler, kötülükleri giderir. Bu, öğüt alanlara bir öğüttür.
Dikkat ettiysen senin çoğul algıladığın vakitler yok tam tersine ....şu sıraların şu saatlerinde diye bir vaktin çerçevesi çiziliyor. Yani burada meallerdende çok rahatlıkla gördüğümüz gibi 3 ayrı vakit değil tek bir vaktin tanımı yapılmış. ee tabi geleneğe göre 20 dakikaya sığdırılmış çoğu zaman işten güçten çabucak kaçıralan sığ zaman yerine saatlerle ifade edilen bir akşam tuhaf gelir tabi. Allah ileri zamanları bilmezmi, kimimizin memur kimimizin işçi kimimizin daha ağır görevlerde olduğunu. Gündüzün iki tarafı da aynen böyle geniş yelpazelidir. Sabahtan taki güneş tam tepeye yaklaşana kadar birinci taraf, tepeden duluk olup batıya/batmaya kayıp ortalığı karınlık alıncaya kadar ikinci taraf. Ve birde üzeride tartıştığımız akşam ama güneş batmadan önceki tarafa yani gündüze yakın kısımdaki/saçaklarda karanlık vakit. (sabaha ait gündüz uzak kısmı buraya dikkat)
Şayet sabah namazını gece içinde sayıyorsan, senin hangi yanlışını düzeltelim. Sabah vakti şudur: Gece artık bitmiş ve güneşin doğmasına ise az bir zaman kalmış güneş henüz doğmamasına rağmen ortalığı gri bir aydınlık kaplamıştır. Şayet bu dediğimizin dışında olsaydı, yani sabah namazı dememize rağmen geceye ait bir namaz olsaydı. Neden ben sabahı bekleyeyim? neden gecenin 01:00 inde kılmayayım. Mantıken bunun aksine bir delil var mı? varsa neye göre var? bana kurandan delil ver.
Oysa Allah Fecrin, vustanın adını koymuş Işayı (akşamı) ise bir güzel tarif edip çerçevesini çizmiş. Ama gel görki allahın bu anlattığı yanlarında yedek kitap bulunduranların tarifine pek uymuyor. O halde ne yapmak lazım? ayete rötüş yapalımki sorgulanmamış ata dinine uysun. Arayada millet anlamıyor diye kendi bakış açımızı yansıtan bir kaç arapça kelime serpiştirdikmiiiii oh be yemede yanında yat gari. Buram buram ilim kokar (saftirik olana tabiki)
Sen kabul etmesende tüm bu çabalar, ayeti cebr ile hadise uydurmaktan başkası değildir. Okunan! a tüm putlarını kırarak çıplak elle gel. Bak o zaman kuranda sana öyle gelir ve zülefayı sana gösterir :) Neyse soru sormak işin hep kolay kısmıdır. Senin sorunun ardından soru sırası bana gelir inşallah adım adım gidelim bakalım. Diz boyu tutatrsızlıkla başbaşa kalacaksın buna emin ol. Umarım namaz kılan birinin önünden kara kufuryok ve KADIN geçerse namaz bozulur hadisinin ilmi! açılımını yaparsın. Bizde hep bir ağızdan vayyy beee deriz. Ayrıca Allahın kesininlikle haram etmediği bazı taamları ataların kıyas yaparak haram ettiğini, bu durumda göz göre göre ayete muhalefet edildiği halde nasıl benimsendiğinin ilmi analizide şüphesiz heyecan verici olacaktır.
azılarımı ukalaca bulabilirsiniz. Naapim MEYDANIBOŞ gördüm. Bir çelebide ben olayım dedim.
43/44 Dogrusu o Kur'an, senin için de, kavmin için de bir ögüttür ve siz ondan sorguya çekileceksiniz. Aaaa gördünmü bak siz demiş Allah çoğul kullanmış yani, ( wâ sevfe suâlun) peygamberde sorulacak yani... Bu kuran varya hayret bir kitap yav.
__________________ 21/10-Andolsun ki, size öyle bir kitap indirdik ki. bütün şanınız ondadır; hala akıllanmayacak mısınız?
Meydanbosh ben Bakara 238. ayetten bahsediyorum sen bana 11-114'ü açıklıyosun. Ben diyorum ki Bakara 238'de Allah "Hâfizû ales-salavâti ve salâtil vustâ" demiştir. Buradaki "hâfizû" ifadesi müfaale babından emirdir dolayısıyla farziyet ifade eder. Neden farziyet içerir çünkü Allah emretmiştir. Eğer farz olan namaz sayısı üç olsaydı bu durumda Allah bunu "salavati" şeklinde değil "salateyni" şeklinde ifade ederdi. Çünkü bundan sonra gelen "salati'l vusta" ifadesi bu ifadeye atıf vavıyla bağlanmıştır. Dolayısıyla atfedilmiştir. Ve arapçada atıf matufun aleyhden ayrıdır. Aynı cinsten olan bir şey diğerine atfedilemez ve matufunaleyh (kendisine atfedilen) atıfı içermez. Yani burada atıf ilavedir. Dolayısıyla Burada Allah salavat ifadesine salatil vustayı eklemiştir. Biz de bu ifadeden anlarız ki Allah bizden en az dört tane namaz kılmamızı istiyor. Neden?? Çünkü burada salavat cemi formda gelmiştir. Ve en az üç ifade eder. Salatil vusta ise buna atfedilmiştir ve tekildir.Üç bir daha dört eder meydanbosh bunu sen bile bilebilirsin. Benim bu tespitimi çürütün derken bunu kastediyorum. Arkadaşlar Salatil vusta aslında şu demek gibi yorumlar yapıyorlar, burada size ayetteki ifadenin çözümünü yaptım. Ama sen ve senin gibi düşünen arkadaşlar getirirler delillerini derler ki bu vav aslında atıf vavı değildir ya da aslında salavat ikil formdur falan derler ben de gülerim burdan birar eğleniriz. Tekrar söylüyorum bana ayetin çözümünde bir yanlışım varsa onu söyleyin ben de öğreneyim. Arapçayı bilmek Kur'an'ı anlamaya yeter mi hayır yetmez. İşte peygamber de bu yüzden gelmiştir. Onu açıklamak için bkz. önceki yorum.(li-tübeyyine-Nahl/44)
__________________ De ki: Allah'a itaat edin. Peygambere de itaat edin. Eğer ona itaat ederseniz doğru yolu bulmuş olursunuz.(Nur-54)
"Oysa Allah Fecrin, vustanın adını koymuş Işayı (akşamı) ise bir güzel tarif edip çerçevesini çizmiş. Ama gel görki Allahın bu anlattığı yanlarında yedek kitap bulunduranların tarifine pek uymuyor. O halde ne yapmak lazım? ayete rötüş yapalımki sorgulanmamış ata dinine uysun. Arayada millet anlamıyor diye kendi bakış açımızı yansıtan bir kaç arapça kelime serpiştirdikmiiiii oh be yemede yanında yat gari. Buram buram ilim kokar (saftirik olana tabiki)
Selam arkadaş,sen bir geldin,pir geldin.Maşallahın var yani.Hoşgeldin diyor ve ilminden bize dolu dolu feyz aldırmadan burayı terkedersen,ahirette iki elimi yakanda bil diyorum.
__________________ ''Eğer biz bu Kur'anı bir dağın üzerine indirseydik,kesinlikle onun,Allah korkusuyla baş eğerek parça parça olduğunu görürdün..''Haşr:21
Sayın Mircan sorunun muhataplarından biri olduğumu düşünerek yazıyorum. Bu konuyu istediğiniz kadar izah ederim. Salât kelimesinin ikil formu "salâteni" şeklindedir. Cemi formu ise "salavat" şeklinde gelir. Eğer Bakara 238. ayetin başına bakarsak "hafeza" fiilinin müfâale babından emr-i hazır şeklinde geldiğini görürüz. Emr-i hazır arapçada karşıdaki kişiye emir için kullanılan kalıptır. Yani EMİR'dir. Üstelik O da cemi formda gelmiştir. Yani Allah burada sadece peygamberi değil -ki sadece peygamberimize emredilen bazı ibadetler de var-bütün mü'minleri muhatap almıştır. Dolayısıyla bu emir bütün mü'minleredir. "Hâfizû" "alâ" harf-i ceri ile birlikte kullanıldığında devam etmek anlamı taşır. Yani "devam edin" demektedir Allah burada, peki neye? Namazlara, hangi namazlara? İşte asıl önemli nokta budur. Allah burada Namazlar derken "salavât" ifadesini kullanmıştır. Evet namazlar burada cemi formda gelmiştir. Salat'il vusta ise buna atfedilmiştir. Arapça'nın güzelliği buradadır işte. Atıf her zaman matufun aleyhden ayrıdır. Dolayısıyla buradaki namazlar kesinlikle en az dört tanedir. Bunu Arapça bilen herkes bilir. Türkçede olsa namazlar ifadesi ikil form olarak da kabul edilebilirdi. Çünkü türkçede çoğullar ikiden başlar. Ama arapçada tekil ikil ve çoğul olmak üzere üç farklı form vardır. Eğer Allah'ın farz kıldığı namazlar üç olsaydı burada Allah "salateyni" ifadesine "salatil vusta"yı eklerdi. "salateyni" ifadesi "salateni" ifadesinin meksur halidir kafalar karışmasın. Bakın size daha ilginç bir şey söyleyeyim. Bu "salatil vusta" ifadesinin atıf olduğunun da delilidir aynı zamanda. "alâ" harf-i cerdir. Kendisinden sonra gelen kelimeyi mecrur kılar yani bu kelimenin sonu kesreli okunur. kesreli okuma kelimenin sonunun -ı, -i sesiyle bitmesidir. İkillerin kesreli hali -eyni şeklindedir. Çoğulların ise -ati şeklindedir. Burada salavat ifadesi "salavati" şeklinde gelmiştir. Atıf ile matufun aleyhin irabı yani son harflerinin okunuşları her zaman aynıdır. Atfedilen ifadenin aslı "salatü'l-vusta" şeklindedir. Ama Kur'an'da "salati'l vusta" şeklinde geçmiştir. Yani mecrur okunmuştur. Bal gibi atıfdır. Allah "salavat"a "salatil vusta"yı eklemiştir. Çevrenizde Arapça bilen herkese sorun farklı bir açıklama gelirse değerlendirmeye hazırım.
__________________ De ki: Allah'a itaat edin. Peygambere de itaat edin. Eğer ona itaat ederseniz doğru yolu bulmuş olursunuz.(Nur-54)
theolog kardeş hala anlamak istemiyorsun dimi ? meydanbosh sana öyle bir cevap vermişki sen hala neden bahsediyorsun.
elini başının arasına al ve bir düşün o kadar arapça bilgim var diyorsum fakat hala kuranı tek rehber edinmiyorsun gerçekten sana şaşırıyorum.
ben bu düşünceyi benimseyeli daha yeni oldu(kuranın tek rehber edinme fikri) bilgisayar yardımıyla birçok meali bir arada karşılaştıra biliyorum.ve benim bu kısa sürede öğrendiğim en önemli şey arapça bilmek şart ama özünü Hakka verdinmi gerçeği göre biliyorsun.
mu26rat kerdeş, ben tezimi ortaya attım ve bekliyorum. Bu konuda söyleyeceklerim daha bitmiş değil. Meydanboshun izah ettiği ayetle benimki farklı. Zaten ben tekrar değerlendirmeye hazır olduğumu söyledim. Arkadaşlardan cevap bekliyorum. Eğer başka bir izahları varsa söylesinler tartışalım. Ama inan bana bu ayeti başka türlü anlamak mümkün değil. Bak burda arapça bilgisi iyi düzeyde olan bir sürü arkadaş var ama hiç biri bu konuda farklı bir şey söyleyemiyor. Çünkü ayetteki ifade çok açık.
Eğer gerçekten sadece Kur'an'daki dini yaşamak istiyorsan sana tavsiyem arapçayı en kısa zamanda öğrenmen. Bakalım o zaman sadece Kur'an yeter diyebilecek misin?? Arap edebiyatı tarihinde ilk sözlük çalışmasını başlatan kişi İbn Abbas'dır(m.687). Çalışmasını ismi Garibu'l Kur'an'dır. "Garip" arapçada anlamı herkesce bilinmeyen yabancı kelimeler için kullanılır. Peygamberimizin vefatından yarım asır sonra arapları böyle bir çalışma yapmaya iten şey neydi sence??
Sadece şunu anlatmak istiyorum, Arap diline yeterince vakıf olan biri bana Kur'an yeter diyemez. Araplar da Kur'an'ı anlamak için peygamberimizin açıklamasına muhtaçtırlar. Allah cc. peygamberimizi Kur'an'ı açıklaması için gönderdiğini ayette bize bildirir:
İnsanlara kendilerine indirileni açıklaman ve düşünüp anlasınlar diye sana da bu Kur'an'ı indirdik. (en-Nahl 44)
Eğer birileri Kur'an'ı anlamak için hadis, tefsir vs. ihtiyaç yok derse buna saygı duyarım. Kimsenin samimiyetini sorgulama pozisyonunda değilim. Ama eğer ortada bir yanlış anlama varsa bunu düzeltmek benim görevim. Hepimiz doğru olduğunu bildiğimiz şeyleri başkalarına anlatmaktan sorumluyuz diye düşünüyorum. Bunun için burda defalarca izah ettim bu konuyu. Anlamak isteyen, aklını açan kişi anlar diye düşünüyorum vesselam...
__________________ De ki: Allah'a itaat edin. Peygambere de itaat edin. Eğer ona itaat ederseniz doğru yolu bulmuş olursunuz.(Nur-54)
theolog kardeş kuran dini yaşamak için yeterli deyilse haşa kuran bu noktada bir eksiklik söz sonusu deyilmi.fakat okudugum kadar Allah ben kuranı eksiksiz ve tam olarak indirdim diyor.Peygamberimize ve bize sadece kurana tabi olun diyor.RAD/30 Sana vahyettiğimizi okuman için, seni de onlardan önce nice ümmetlerin gelip geçtiği bir ümmete gönderdik; o ümmet merhametli olan Allah'ı inkar eder; de ki: «O benim Rabbim'dir, O'ndan başka Tanrı yoktur, yalnız O'na güvenirim, dönüşüm de O'nadır.»
Burda peygamberimize vahedileni okuması söylenmiyormu.peygamberimiz kendisinden birşey katma yetkisi yokki.
Keyf/18 De ki: «Onların ne kadar kaldıklarını en iyi Allah bilir. Göklerin ve yerin gaybı O'na aittir. O, ne mükemmel görendir! O ne mükemmel işitendir! İnsanların O'ndan başka dostu yoktur. O, hiç kimseyi hükümranlığa ortak kılmaz.»
Allahın hükmüne ortak yoksa peygamberimizde kendisine vahy olanı anlatıyorsa neden kuran tek başına yetersiz olsun
Elif,Lam,Ra.Bu ayetleri sağlamlaştırılmış,sonra daHakim ve Habir olan Allah tarafından geniş genişaçıklanmış birkitabdır.11/1
(Bu Kur’an) uydurukucak bir hadis degildir,fakat kendisinden önce olanları dogrulayıcı,her şeyin detaylı açıklaması,inanan bir toplum için bir kılavuz, ve rahmettir.12/111
Allah size Kitap’ı detaylandırılmış bir halde indirmişken,Allah’ın dışında bir hakemi aryayım ? 6/114
Bak Murat kardeş, bu bir bakış açısı sorunu. Ben İmam Hatip lisesi ve ilahiyatla birlikte toplam on yıldan fazla bir süredir arapça eğitimi alıyorum. Şu anda Arap dilinden master yapıyorum ve semantik çalışıyorum. Bütün bu birikimin neticesinde diyorum ki Kur'an elimize alıp okuduğumuzda bir çırpıda anlayabileceğimiz roman ya da hikaye türü bir kitap değildir. Sen anlayabileceğini düşünüyorsan buna bir itirazım yok. Ama ben diyorum ki ben anlayamıyorum. Kur'an'ı okuduğunda anlayabileceğini zanneden arkadaşlarla burda namaz vakitlerini tartışıyoruz, son kez bi defa da sana izah ediyorum. Bakara 238. ayette Allah cc. "Namazlara devam edin" şeklinde emrediyor. Buradaki ifade "Hâfizû ala's-salavati ve salati'l-vusta" şeklinde geçiyor. Buradaki "hafizu" ifadesi emir kalıbında geliyor dolayısıyla Allah burada mü'minlere namazlara devam etmelerini emrediyor. "Hafizu" "ala" harf-i ceriyle birlikte kullanıldığında "devam etmek" anlamını verir. Buradaki emrin muhatabı bütün mü'minlerdir. Çünkü fiil çoğul çekimli gelmiştir. "salavat" kelimesi "salat" kelimesinin çoğuludur burda "es-salavat" şeklinde çoğul olarak gelmiştir. Ardından gelen "Salati'il-vusta" ifadesi ise bu ifadeye atıf vavıyla atfedilmiştir. Arapçada atıf matufun aleyhden farklı olmak zorundadır. Bir başka deyişle matufun aleyh atfı içeremez. Arapçada cemiler üçden başlar. Eğer ifadeye türkçe bakarsak "namazlara ve orta namaza devam edin" şeklindeki ifadeden ilk kelimenin iki ve daha fazla namazı ifade ettiğini çıkarabiliriz. Ama arapçada bu ifadeden "üç ve daha fazla namaza" "orta namaz"ın ilave edildiğini anlarız. Dolayısıyla bu ayette devam edilmesi emredilen namaz sayısı dört veya daha fazladır. Bazı arkadaşlar buna burdaki ifadenin herhangi tahdid içermediğini, devam edilmesi gereken namazların mü'minlerin nafile olarak kıldığı namazlar olabileceğini söyleyerek itiraz ettiler. Ama ayetteki "salat" ifadesi elif lam takısıyla birlikte belirtili olarak gelmiş "the prays" gibi. Buradan ayette geçen namazların mü'minler tarafından bilinen namazlar olduğunu anlıyoruz. Dolayısıyla benim kanaatim o ki bu namazlar Allah'ın mü'minlere farz kıldığı namazlardır ve bunların sayısı üç değil dört veya daha fazladır. Ama Kur'anı Türkçe mealinden okuyan birinin bunları anlaması imkansız. Namaz gibi önemli bir ibadet üzerinde bu şekilde ileri geri tartışmak hoşuma gitmiyor. Eğer gerçekten buna vereceğiniz ilmi bir cevabınız varsa ben burdayım, değerlendirmeye hazırım.
__________________ De ki: Allah'a itaat edin. Peygambere de itaat edin. Eğer ona itaat ederseniz doğru yolu bulmuş olursunuz.(Nur-54)
Sizin yetkiniz yok foruma yeni mesaj ekleme Sizin yetkiniz yok forumdaki mesajlara cevap verme Sizin yetkiniz yok forumda konu silme Sizin yetkiniz yok forumda konu düzenleme Sizin yetkiniz yok forumda anket açma Sizin yetkiniz yok forumda ankete cevap yazma