Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
Selamlar.
Rastladığım bazı ifadeler ile ilgili
görüşlerimi paylaşmak istiyorum. Bir süre önce hazırlamış olduğum « bilim
ve inanç » başlıklı yazımdan alıntılar yaptım. Affediniz.
Safbilgi Yazdı:
Bılım Allahıda kabul etmıyor
hadi bakalım. |
|
|
Safbilgi Yazdı:
Bence hayır,kusurlu bılım
Allahı kabul etmez,kusursuz olansa sadece Allahtır,O' nun Kelamı
Kurandır.Bilim, ateıstlığinden dolayı ınsanı yaratıcı gucun yarattığına
inanmaz,ara gecış formları için sahtekarlığa gırışır,legen kemiğinden mılyonlarca
yıl öncesıne muneccımlık yapar,oysa yapılan sadece gaybı taslamadır....
|
|
|
Bilim, doğru bilgiye ulaşmada bir yaklaşım
tarzı, yöntemdir . Madde ve olayları matematikle açıklamadır.Bu yöntem
sonucunda ulaşılmış bilimsel bilgiler bütünüdür.
Bilim tabiatla ilgilenir. Tabiat ötesini konu
edinmez.Bilim ile tabiat ötesi bir varlığı ya da kavramı kanıtlamak veya
çürütmek mümkün değildir.
Bilim kullanılarak Allah'ın var olduğu da, var
olmadığı da kanıtlanamaz. Allah,
bilimsel formüllerin, duyuların, deneylerin
ötesinde ise, o halde bilimsel olarak gözlenemez, deney yapılamaz,
matematiksel olarak açıklanamaz.
O halde, yukarıdaki ifadelerin dayanağı
yoktur.
Safbilgi Yazdı:
bılım
dunyasındaki ınanmayan bılımadamı çoğunluğunu |
|
|
Bilimadamları,
makalelerinde inançlarına yer vermezler. Nadiren, seminerlerinde veya ders
kitaplarında imada bulunabilirler. Ancak, görüşlerinin bilim ile ilgili
olmadığını da eklerler. Max Planck,Niels Bohr, Paul Dirac, Albert Einstein,
Charles Darwin, Isaac Newton, Galilei Galileo, Werner Heisenberg gibi dahiler
Yaratıcıya inandıklarını , Steven Weinberg, Richard Feynman gibi dahiler ise
aksine inandıklarını belirtmişlerdir. Stephen Hawking ise % 50 diye cevap
vermiş :)
Bir küçük
alıntı da Bilim ve Teknik dergisinden , Konu : İnsancı ilke
Uzun
yıllar fizikçiler bu tabu sözcüğü ( insancı ilke) yüksek sesle söylemekten
kaçındılar. Andrei Linde ,1980’li yıllarda ülkesi Rusya’da insancı ilkenin ,
fizik dünyasında ancak birkaç gözüpek insan tarafından konuşulduğunu söylüyor.
O zamanlar, bu konu konuşulduğu zaman, gülümserler ve “bu yaşlı budalalar da ne
saçmalıyor böyle” diye içlerinden geçirirlermiş.
1990‘lı
yıların sonunda Linde bir konferansa konuşmacı olarak katılmak üzere ABD’e
davet edilmiş. Linde, konuşması sırasında bu konuya atıfta bulunacağını
söylediğinde, konferansı düzenleyenler “Aman sakın! Biz insancı ilkeden
bahseden herkese yumurta fırlatırdık”
Linde:
“Ben de konuşmamı yaptım ve orta yerinde dedim ki “Pekala, şimdi de biraz
insancı ilkeden bahsedeceğim. Umarım markete gidip yumurta alacak vaktiniz
olmamıştır””
Anlaşılıyor ki
şimdilerde hava başka. 2003 Mart’ında California Üniversitesi’nde yapılan bir
konferansta birçok konuşmacı, tabu
sözcüğü kullanmaktan çekinmemiş. Birkaç
hafta sonra Stanford Üniversitesi’nde yapılan
bir çalıştayda insancı ilke, ana tema olarak ortaya çıkmış. Bugünlerde
bilimsel dergilerin makalelerin başlıklarında da rastlanmaya başladı.
O halde yukarıdaki
ifadenin dayanağı yoktur.
Adalet Yazdı:
Bırakalım
bu bilimsellik ayaklarını da.. |
|
|
Kanaatimce bilimi küçümsemek yaratılışı,
yaratılanları, yaratıcıyı küçümsemek demektir.
Safbilgi Yazdı:
Evrım teorisi ve Darwınızme,insanın maymunsu
bir canlıdan meydana geldığine ,Allahın varlığına ınammayan ateist bılımin,bunu
kanıtlamak içinde ara geçiş forumları üreten hilekar bir kaç bılım adamınca
uygulamasına inanmadan önce Kuranda açıp bakın nıye atamız maymunsu bir
canlı olduğu halde bu yazmıyor?Yoksa Kuran eksık mi?Hasa |
|
|
Safbilgi Yazdı:
Kurandan bu maymunla ınsan karışımı yaratığın
atamız olduğunu daır ayetı bi zahmet sunun
|
|
|
Safbilgi kardeşim de olayın farkında
sanıyorum. Ama inatlaşıyor. Gerek yok kardeşim. Her bilimsel bilginin Kuran’da
yer alması beklenemez. Bilimsel bir verinin doğruluğunu Kuran’a vururuz.
Kuran’da aykırı bir durum yoksa o verinin doğru olabileceğine hükmederiz. Hepsi
bu. Aksini düşünür müsünüz ?
Sanal parçacıkların karadeliklerin etkisiyle
gerçek parçacıklara dönüşümü Kuran’da yer almadığına göre bu tez uydurmadır
diyebilir miyiz ? Lütfen.
Safbilgi Yazdı:
EVRİM TEORİSİ DAHA CANLI YAŞAMIN NASIL
BAŞLADIĞINA MANTIKLI SAVLAR SUREMEYIP BAŞTAN KOKTUKTAN SONRA GERISINE
INANMAMIZI KİMSE BEKLEMESİN... |
|
|
Sevgili kardeşim. Her kuram eksiktir. Zaten
kuramların herşeyi açıklayamayacağı
Gödel’in Eksiklik Kuramıyla gösterilir. Newton’un kütleçekim kuramı da
eksiktir. Ama bu onu değersiz yapmaz.
Ebuzer Yazdı:
ve ayrıca Darvinin evrim teorisi diye bişey yok.Evrim teorisi İBNİ
SİNAYA AİTTİR.Darvin bir hırsızdır. |
|
|
Sevgili kardeşim, her bilimadamı önceki
çalışmalardan yararlanır, ilham alır. Hiçbir kuram, bir kişi tarafından
sıfırdan oluşturulmamıştır. Sizin bakış açınız ile yaklaşır isek İbn-i
Sina da hırsızdır. Çünkü o meşşaiydi.
Eren84 Yazdı:
Bilim camiãsı Evrim'i bir
GERÇEK olarak kabul etmektedir. Teori olan ise Evrim'in mekanizmalarıdır. Teori
olması da, bu mekanizmaların bir gün çürütülebileceği anlamına gelmemektedir.
İzâfiyet ya da Kuantum teoremleri ne kadar doğru ise Evrim'in teori olan
mekanizmaları da o kadar doğrudur. Doğruluklarından şüphe yoktur. Teori,
gözlemlerle kendisini sürekli olarak doğrulatabilen, desteklenebilen
açıklamalardır. |
|
|
Sevgili kardeşim, evrim kuramını
« gerçek », evrim mekanizmalarını ise kuram olarak tanımlamanız uygun
olmamış. Bilimin yönteminde « gerçek » tanımı yoktur. Bilim, varlığın
kısıtlı bir kısmını tarif edebilir.
Tanım
gereği, her kuram, doğrulandığı sürece kuram olarak kalır. Hiçbir zaman
« gerçek » mertebesine ulaşamaz. Evrim kuramı da bir kuramdır.
Doğruluğundan şüphe yoktur gibi tespitler yanlıştır. Bilimin ruhu şüphedir.
Elli yıl sonra, mevcut evrim kuramından başka
bir kuram ortaya konur ise « gerçek » değişmiş mi olacaktır ?
Newton’un fiziğinden şüphe duyulmasa idi, Einstein olmazdı. Aristoteles’den
şüphe duyulmasa idi Galileo, Kepler, Kopernik olmazdı. Zamanla mevcut evrim
kuramının yerine daha iyisi gelecektir. Ama varlığın özü değişmeyecektir.
Evrim kuramının bir « kuram » olarak
tanımlanmasında eksiklikler vardır. Mevcut bilim yöntemine göre Karl Popper’ın
yanlışlanabilirlik özelliğine sahip olup olmadığı tartışmalıdır. Evrim
Kuramı’nın yanlışlanabilmesi için bir Yaratıcının canlıları bir anda
yarattığını labaratuvarda gözlemlemeniz gerekmektedir. Bu ise bilim-dışı bir
konudur.
Eren84 Yazdı:
Bilim, doğada bulunan türlerin "şıp diye yoktan yaratılıp"
yeryüzüne bırakılmasını kabul edemeyeceği için bu canlıların birbirlerinden
evrildiğini, yâni Evrim'in bir GERÇEK olduğunu söyler. Ki artık evrim bugün
laboratuvarlarda dâhi gözlemlenebilir seviyeye gelmiştir. |
|
|
Labaratuvarda gözlemlenen evrim değil,
mutasyonlar, seçilim ve adaptasyondur.. Milyonlarca yıla dayanan türlerin
evrimi bir insan ömrüne sığmayacağı için evrim mekanizmaları üzerinde deneyler
yapılır.
Kimseyi kırdıysam özür dilerim.
Saygılar,sevgiler.
__________________ Dinin bakış açısına göre,tüm bu fantastik harikulade evren,tüm bu karmakarışık şeyler, ancak, Tanrı’nın, insanların iyi ve kötü için çabasını gözlediği bir sahnedir.. Bu sahne,bu oyun için çok büyük!
|