Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

ebukerem yazdı,

pratikte biz ne yapacağız şeklinde algıladığım sorunuza cevap olarak sadece şahsi düşüncemi örnek verebilirim. EKIMIS SALAT ve ATÜZ ZEKAT olabilmek için yani İSLAMI HAYATIMIZA HAKİM KILMAK ve ARINMIŞLIĞA ULAŞMAK İÇİN Allah'ın verdiği tüm imkanları kullanmalıyız, AKIL-FITRAT-VİCDAN-TECRÜBELER-BİRBİRİMİZ ve tabiki referans VAHİY.

selam,

sorumu gayet güzel anlamışsınız bende  inşaallah sizin şahsi düşüncenizi,tam olarak anladım,

selam ve dua ile

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

evet abdurrahman abi,

aynen o şekilde, sen daha net ve güzel ifade ettin benden, yani onlarla alaka ilgiyi esirgeme..

bir de ayette teharet ile zekat yanyana.. yani önce temizlensinler eski günahlarından, sonra Allah'a yani Rasulüne itaat ederek arınmışlığa ulaşsınlar. hatırlarsan bir başka anlatımıda Hucurat suresindeki A'rabilereydi. "teslim olduk deyin, daha iman kalplerinize girmedi, Ama Allah'a yani Rasulüne itatte devam ederseniz "olacak" o sizin amellerinizden birşey eksiltmez" elh.

a.s. mürselat kardeş,

inşaAllah hayra ulaşırız hep beraber.

selam ile.

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

Amel defterinin buradaki gibi düzeltilemeyeceği o çetin günün azabından, alemlerin Rabbi olan Allah'a sığınırım.

Alim olan Allah EN doğrusunu bilir.

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

hayrullah yazdı.

Ancak yardım etmek, elini taşın altına koymak, Allah ile berbaerliğinin GEREĞİNİ YAPMAK, her türlü imkan ile seferber olmak. HER ŞEYİ İÇERİYOR

selam hayruıllah,

daha önce bir konuda buna benzer sözler yazmıştım,salatın merkezi resul diye ve ona salat elini taşın eltına koymak demiştim ve bana tereciye tere satma karnım tok demiştin,şimdi aynı kavramı sen burda kullanıyorsun,biraz ilginç geldi yada sende beklenen değişim var.

selam

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

selam hayrullah,

valla gerçekten çok cesursun. yukarıdaki yazıda AYETLERDEN getiridiğim onca delile rağmen Allah'ın bu kadar övdüğü ve nihai amaç gösterdiği kavram olan ZEKAT yani ARINMIŞLIĞA bu tutumun açıkçası şaşırttı beni.

neyse hayırlısı inş.

selam ile.

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

Merhabalar

9/103 te Allah Resulu için kullanılan "salli aleyhim" ifadesini değerli Haktansapmaz'ın da dile getirdiği gibi, "onlarla irtibat kur/onlarla bağlantıya geç/onlarla alaka kur" şeklinde algılıyorum. 

Yoksa:

A- "salli" fiilini "dua:çağrı" gibi Kur'an ın müstakil kavramlarından olan "dua" kelimesiyle karşılamıyorum.

B- Yine bu "salli" fiilini bir başka fiil olan "destek:azzer" kelimesiylede karşılamıyorum. "Azzer" fiilinin geçtiği yerler: 5/12; 7/157 ve 48/9. 

C- Yine bahsi geçen bu fiili (salli) "yardım:nasara" kelimesiyle de karşılamıyorum çünkü, bu kavramda Kur'an ın sıkça kullandığı bir kavramdır.

Toparlayacak olursak, belki üç fiilide (çağrı,destek,yardım) içine alan fakat daha da orjinal fiildir "salli". Saydığımız üç fiil değilde özellikle "salli" fiilinin kullanılması bu bakımdan manidardır. Demek ki "salat" kavramının bütünlük içerisinde çokca zikredilmesinin arka planındaki gerçek, çok orjinal bir kavram olduğu gerçeğidir. Özellikle "namaz" denen ritüele indirgemek veya kapı aralamak, bir çok ayet ve 5/58 de geçen "es-salat" ın gerçek tanımına uyum sağlamamaktadır.

Muhabbetle.

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

Amel defterinin buradaki gibi düzeltilemeyeceği o çetin günün azabından, alemlerin Rabbi olan Allah'a sığınırım.

Alim olan Allah EN doğrusunu bilir.

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

sevgili hayrullah dost,

ben ifade edemiyorum galiba,

ben asla LEYL EŞİT DEĞİLDİR GECE demedim demem. leyl gecedir. ve tüm kültürlerde gece güneşin batışı ile başlar. ilk bölümü olan alacakaranlığa tüm kültürler bir isim vermiştir, AKŞAM, İŞA, MESE, EVENING v.b.

Kuran ın bir metodu var ve tutarlı, Kuran da İLEL LEYL varsa ve İLA ĞASAKİL LEYL varsa bu böyledir. tersi haşa olmaz. bu putlaştırma falan değil, apaçık konularda da bu kavram kargaşasına düşülürse o kitap hiç bir işe yaramaz. ha başka kavram ve konular henüz netleşmemiştir kafamızda değişik müteşabihlerdeyiz hala muhkeme ulaşamamışızdır, konuşur tartışırız o ayrı.

ikincisi bu gün yaşanan ve adına sünni şii vahhabi müslümanlık denilen ve benim dinimden türetildiği halde asla o olmayan dinciklerdeki tahrif edilmiş anlamlar var diye İSLAM ın "budur" dediği bir kavramı yok sayamam.

ilk yazımda da detaylı verdiğim gibi Kuran ın SADAKA dediği ( hatta hadis külliyatının orjinal metinlerinde bile SADAKA geçtiği halde ) o yasal verginin adı ZEKAT yapılmış ve indirgenmişse bu Kuran ın suçu değil. zaten biz de bunları ayıklamak ve herşeyi yerli yerine oturtmanın imtihanını veriyoruz.

Senin bahsettiğin maddi manevi her türlü yardım için zaten Kuran ın iki dev kavramı var SADAKA ve İNFAK. ve bunlar cimrilik bencillik gibi kötülüklerden arınmışlığı sağlıyor. ZEKAT zaten bunlarsız tam olmaz ki. o üst kavram ve hepsini içinde CEM ediyor.

ayrıca açıkça yazdım ZEKAT yani ARINMIŞLIK bir ideal bir hedef Kuran daki onlarca ayette belirttiği gibi. YANİ tüm günahları haramları şirkleri küfürleri ricsleri terk etmiş bir yaşam haline ulaşmak. bundan daha muhteşem bir kavram olur mu. elin hristiyanı sünnisi şiisi yahudisi hindusu bunu tahrif ettiyse bana ne. indirgediyse bana ne. ben Kuran a bakarım ve o nasıl tanımladıysa onu yaparım.

yani ekımıs salat ve atüz zekat öyle basit bir iş değil, tam tersi İSLAMI hayatın tam ortasında yaşamak. bir yazı asmıştım bu foruma geçen gün NE YAPMAMALI NE YAPMALI diye orada daha geniş bir açılımı var zaten ekimis salat atüz zekatın. bir bak istersen, orada göreceksin ki ARINMIŞLIĞA ULAŞMAK zaten İSLAMIN tamamını karakter haline getirmek, canlı diri hayatın tam ortasında ( şatrahu ).

pireye kızıp yorgan yakmak iyi bir iş değil.

selam ve saygılarımla..

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

Amel defterinin buradaki gibi düzeltilemeyeceği o çetin günün azabından, alemlerin Rabbi olan Allah'a sığınırım.

Alim olan Allah EN doğrusunu bilir.

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

aynen hayrullahcım,

isra 78 de GECENİN yani LEYL in akşam denen bölümünün yani GÜNEŞİN BATTIĞI AN İLE KARANLIĞIN BASMA ANI arası tarif edilmiş. hud 114 de de bunun diğer ismi verilmiş. TARAFEYİN NEHAR VE ZÜLEFEN MİNEL LEYL =  GÜNDÜZÜN İKİ TARAFI yani GECEDEN SARKANLARI ( öbürü de dedğin gibi öbür alacakaranlık olan FECR )

aslında meseleye ben de senin gibi bakıyorum yani kolunda saat ve takvimi olmayan insanları da kapsadığına göre bu din demek ki öyle üç-beş dakika ile kayıtlı işler değil.

Kuran ın bir özelliğinin de ayetlerdeki tanımlamaları sadece o ayetin bağlamı ile ilgili olmadığını, bir çok yerde geçen o kavramın türlü şekillerde açıklanması içinde yeri gelşmişken detayının verildiğini düşünüyorum.

mesela bu ayette FECR kavramının tam ne zaman başladığını gösteren bir detay tanımlaması verilmiş bu bütün Kuran daki FECR ler için bir detaylı tarif, bir başka ayette mesela LEYL ve NEHARIN veilmiştir.

NEHAR yani gündüz için onun alameti GÜNEŞ tir der Kuran ve biz anlarız ki iki ufuk çizgisinin üstünde olduğu an NEHARDIR yani GÜNDÜZDÜR, iki ufuk çizgisinin altında olduğu da tersinden GECE dir. vesselam.

Her şeyin en doğrusunu Allah bilir..

selam ile..