Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
VEDA HUTBESİ BİLE ÇELİŞKİLİ
Ne yazık ki uydurma din en çok dinsizlerin işine
yaramakta ve kaos olarak sunulan din yüzünden kitleler dinden uzaklaşmaktadırlar.
Bu kitabı yazışımızın bir sebebi de işte bu dinden soğutulan kitlelere Kuran’ın
İslam’ı ile uydurulan İslam’ın farkını göstermektir. Kuran’ın dışında ikinci bir
kaynak türetmek isteyenler sünnet adıyla kutsala fatura ettikleri bu kaynağın
gerekliliği için de hadisler uydurmuşlardır. Bu hadislerin en meşhuru
Peygamberimiz’in veda hutbesinde söylediği hadistir. Fakat aynı hadisin üç ayrı
şekilde nakledilmesi en doğru hadis olması beklenen veda hutbesine bile ne kadar
güvenilebileceğini göstermektedir. Söylenenlere göre yüz bin kişinin dinlediği
bir hutbede hadisler bu kadar değişiyorsa bir tek kişiden o da insan zinciriyle
(4. Bölüm’de gördük) gelen diğer hadisleri siz düşünün.
1- Size bir emanet bırakıyorum: Allah’ın kitabı ki
Allah’ın gökten yere uzanmış ipidir. Ona yapıştığınız taktirde asla sapmazsınız.
2- Size iki emanet bırakıyorum: Allah’ın kitabı ve
sünnetim.
3- Size iki emanet bırakıyorum: Allah’ın kitabı ve
Ehli-beyt’im.(Ev ahalim)
Bu üç hadisten en az ikisinin yanlış olduğu zaten
bellidir. Ehli sünnet mezheplerin 2.’yi, Şii, mezheplerin 3.’yü kabul ettiği
hadislerin üç formu böyledir. Bizse, en doğru olması gereken, en çok kişinin
şahit olduğu, sözlü sünnet olan veda hutbesinde bile böyle bir hata yapıldığını
gördükten sonra, mana olarak 1. hadisin manasının doğru olduğunu anlıyoruz.
Kuran’ın kendisinin açık, detaylı her şeyi açıklayan olduğunu hatırlayarak bu
tabloyu Kuran’la yetinemeyenlere bir ibret vesikası olarak sunuyoruz.
Daha evvel de söylediğimiz gibi dinin tek kaynağı
Kuran’dır. Hadis, sünnet tipi kaynaklar ne kadar mütevatir (Birçok ayrı hadisle,
birçok hadis zinciriyle ulaşan) olurlarsa olsunlar dinin en ufak bir kısmı bile
olamazlar. En mütevatir (kalabalık bir topluluğun naklettiği hadis) olan veda
hutbesinin hali yukarıdaki örnekten bellidir. Hiç kimse yüzbin kişinin dinlediği
veda hutbesinden daha mütevatiri olduğunu lütfen iddia etmesin. Kafamızdaki dini
Kuran’da aramayalım. Kuran’ı açıp dinin ne olduğunu öğrenip, arta kalanları
kafamızdan temizleyelim. İllaki falanca şeyi dinde bulacağız diye
çırpınmayalım. Kuran dinin hepsidir.
Allah isteseydi o kafalardaki falanca
şeyleri de din yapardı. Allah’ın din yapmadığını dinde bulmak için bu telaş
niye? Dinin tek yapıcısı Allah dinini Ku-ran’da açıklamıştır. Örfümüzün,
saplantılarımızın dinini istemek yerine, Allah’ın bize indirdiğini anlayalım.
Şeyhperestlikten, mürşidperestlikten, ancak falancalar Kuran’ı anlar ben de
falancaları dinlerim diyen falancaperestlikten kurtulup Allah’ın insanlara
indirip, korunmasını vaad ettiği, mantıksız ve çelişkili izahları olmayan
Kuran’a yapışalım. Kuran’ın önüne yüzlerce cilt eser koyup, Kuran’ı yüzlerce
dini kaynaktan biri yapıp, sonra Kuran’a uyduğumuzu sanmayalım.
http://www.kurandakidin.net/bolumler/16sunnetkavrami.htm
__________________ Yunus 105. Şu da emredildi: "Yüzünü dine bir hanîf olarak çevir. Sakın müşriklerden olma!"
|