Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
not: Yazımı tekrar okuyunca başörtüsü hakkında ki düşüncelerimin samimi olarak var ya da yoktur diyemememden hala netlik kazanmadığını, fark ettim. Kafa karıştırdımsa özür diler, konuyu tekrar incelemeye devam ederim.
Nasıl ki müşriklerin Kabe etrafında namaz ibadetini ıslık ve el çırparak sapık bir şekilde de olsa da gerçekleştirmesi Namaz’ ın İslam öncesi toplumlarda da olduğunun Kur’an a göre bir kanıtı ise Başörtüsü de Forumda gösterildiği üzere KİTABI Mukaddes ve İncil de yoruma açık bırakmayacak şekilde belirtilmiştir.
Alperen Yazdı:
"Çünkü böyle bir kadın, saçları kökünden kazınmış bir kadının ta kendisidir. bir kadın başını örtmüyorsa, saçını kestirsin. Ama saçını kısa kestirmek veya kazıtmak, bir kadın için aynı şekilde utanç verici bir şeydir. Kadın başını da örtmelidir. Erkek tanrının kopyası ve onun yansımış ışığı olduğu için, başını örtmez. Ama kadın örtünmeli, çünkü o erkeğin yansımış ışığıdır. Başlangıçta erkek kadından yaratılmadı, tersine kadın erkekten yaratıldı. Kadın, erkek için yaratıldı. Ama, erkek kadın için yaratılmadı. Kadın bu sebepten de başının üzerine bir şeyler örtmelidir. Meleklerden ötürü, onlara karşı koruyucu bir güç olarak ve şimdi siz kendinizi yargılayın, kadının örtünmeden tanrıya ibadeti yakışır mı? (İncil, Korintoslulara Mektuplar : 393) |
|
|
Deli_Veli Yazdı:
Yahudilikte ise Kötü kadınların örtündüğünü anlıyoruz.
Yahudilikte ise “peçe” şekline dönüşmüş bir örtünme söz konusudur. Ama Yahudilikteki uygulama mahiyet itibariyle Sümer ve Asur’dan gelip Araplar arasında devam eden örtünmeden önemli bir farklılık arz eder. O zamanın örfüne, törelerine göre, toplum içindeki kötü kadınların, fahişelerin örtündükleri anlaşılmaktadır:
Tekvin 38. Bab’dan:
“.........Ve işte, kaynatan sürüsünü kırkmak için Timnat’a çıkıyor, diye Tamar’a bildirildi. Ve üzerinden dulluk esvabını çıkardı, peçesiyle örtündü, ve Timnat yolu üzerinde olan Enaim kapısında sarınıp oturdu; çünkü Şelanın büyüyüp kendisinin ona karı olarak verilmediğini gördü. Ve Yahuda onu görünce, kendisini kötü kadın sandı; çünkü yüzünü kapatmıştı. Ve yolda onun yanına inip dedi. Rica ederim, gel senin yanına gireyim. Çünkü onun kendi gelini olduğunu bilmedi. Ve dedi: Yanına girmek için bana ne verirsin? ....”
Tekvin 24. Bab, 65. cümle:
“Ve köleye dedi: bizi karşılamak için tarlada yürüyen bu adam kimdir? Ve köle: Efendimdir, dedi. Ve Rebeka peçesini alıp örtündü.” ) |
|
|
KİTABI Mukaddesde ve İncilde ondan önce diğer toplumlarda başörtüsünün olması İslam toplumana başörtüsünün diğer inanış ve topluluk davranışlarından geçtiğinin delil olamaz. Örtü nün Kur’an da geçmesi ile Bunun Kur’ ansal inançla bütünleştiği ve Kur’an’ın bir emri olduğu Şahsi kanaatimce açıktır.
Arapça bilgimin sıfır (0) olduğunu hatırlatarak;
BİR çok kaynakta takip ederek oturtmaya çalıştığım “Humur” kelimesinin “Himar” kelimesi ile aynı (çoğulu) olduğunu gördüm ki zaten meallerin hemen hepsinde bu nedenle Başörtüsü şeklinde tercüme edilmektedir.
Herkesin anlaştığı nokta bunun ÖRTÜ olduğudur.
Kur’an dan anlayabildiğim ve İncelediğim makale ve forumda ki yazılara göre görüşüm Kur’anda başörtüsü ifadesinin geçmesi ile Kur’ an (Allah Teala)’ ın emri olduğunun , Başörtüsü Kur’ an da yok demeninse tehlikeli bir durum oluşturduğunun göstergesidir.
Ancak ilgili ayetler de önemli bir noktanın işaret edildiğini görmezden gelmemiz bu konuda bizi yanlış bir anlayışa ve davranışa sokabilir.
Özgür kadınlara başörtüsü emredilirken nasıl oluyor da cariyelere göbekten yukarısını, göğüs, baş açabilme ruhsatı verilebiliyor?
Şöyle ki ÖRTÜ açıkca Özgür kadınların (başlarının da örtülmesi) Cariyelerden (göbekle diz kapağı arasının örtülmesi) ayırmak misyonunun olduğu görevini ve böylece İnanan özgür kadınların bir nevi kendi istekleri dışında ahlaklarının dolayısıyla iffetlerinin negatif yönde itham edilerek taciz vs. lerden korumak olduğu gerçeğini.
Kur’ an da İnanların eşit olduğunu ve Allah önünde farklılığımızı belirtecek tek ölçütün takva olduğunda da hepimiz hemfikir isek;
Başörtüsü her durumda süreklilik arz eden kati bir emir olsa idi Cariyelere de Özgür kadınlarla aynı örtü ölçütü emri gerekmez miydi?
Ortada tehlike ve yanlış anlaşılmalara yol açacak bir durum yoksa ki günümüz Türkiyesin de (Tarikat vb. bazı gruplara katılanların örtünmesi şart çünkü örtünmeyenler onlara göre en iyi yaklaşımla zayıf inançlı!) böyle bir durumdan söz etmek abes olacağından başı örtmenin bir anlamı olmamaktadır.
Tüm bunlardan sonra Başörtüsü takmak isteyenlerin baş örtüsü takmasına engel olmak yerine Kur’anın Muhkem ayetlerine dayanarak, dinimizi sabır ile doğrudan ayrılmadan, merhamet sahibinin büyüklüğünü, nimetlerini anlatmak anlatmak.. Bunu idrak edebilirsek/ettirebilirsek varmak istediğimiz Allah’ ın dosdoğru yolunda şeytan engeli dahi kalmaz.
__________________ Anlatan da aciz dinleyen de aciz, Hamd O Allahüssamed'e ki İlahi Kelam ile seslendi
|