Şu da emredildi: Yüzünü dine bir Hanif olarak çevir. Sakın müşriklerden olma.
Yunus Suresi 105
Ben bir Hanif olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Müşriklerden değilim ben.
Enam Suresi 79
İbrahim ne bir Yahudi idi, ne de bir Hıristiyan. O sadece hanif bir müslümandı. O müşriklerden değildi.
Ali İmran Suresi 67
Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlıbaşına bir ümmetti; bir Hanif olarak Allah'ın önünde eğiliyordu. Müşriklerden değildi.
Nahl Suresi 123
De ki Allah doğrusunu söylemiştir / vaadinde sadıktır.Haydi artık Hanif olarak İbrahim'in Milleti'ne uyun! Müşriklerden değildi o.
Ali İmran Suresi 95
Allah'a ortak koşmadan, Hanifler olarak... Allah'a ortak koşan kişi, gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgar onu uzak bir yere fırlatıp atıyor gibidir.
1) Cuma namazı ile ilgili, teravih ile ilgili vb. bilgilerin doğruluğunu ve yanlışlığını sen nasıl ki muhaddislerin eserlerinden, tarihçilerden vs. öğrendinsen aynen böyle namazın 3'ten 5' vakte çıkarıldığı hakkında kaynaklardan olumlu veya olumsuz delil göstermen gerekiyo.
2) İşin sonunda namaz konusunda sizin yaptığınız yorumlarda aynen mezhep imamlarının yaptığı gibi bir içtihad olacaktır. bu içtihadlar doğru veya yanlış olma ihtimalini barındırırlar.
3) Allah ameli konulardaki eksikliklerimizi örteceğini söylüyor. Bunun için Akıl ile doğruluğuna vakıf olamayacağımız namaz gibi konuda isteyen hanefi, isteyen sizin gibi amel eder. Bu konuda taasupçu olmak doğru değildir.
4) Bu konuda yaşayan sünnetide göz önünde bulundurursak namazların 5 vakit olduğu içtihadı doğruya daha yakın gelmektedir.
Bir de şu açıdan bakın. Kuran'da 3 vakit asgari olarak farz kılınmış, ikindiye erdiğinizde de tespih onadır ayetine dayanarak Peygamberimiz Allah'ı tespihi, namazla gerçekleştirmiş olabilir ama bu ikindi namazı kılmayı farz yapmaz ve bu tespihi oturduğumuz yerde Sübhanallah diyerek gerçekleştirmeyede yasak konamaz. Neticede Peygamberimiz, sorumlulukları ve Allah'ın büyük ayetlerinden bir kısmını görmüş olması durumuyla bizden farklı bir konumda bulunuyor. Bu konumu nedeniyle tespihatı namaz gibi şekilsel bir ibadetle gerçekleştirmeyi uygun bulmuş olabilir.
bu site neye hizmet ediyor.açık birşekilde ortada.
bak kur'an elbetteki tek kaynakdır.ama şunuda beynine yerleştir ki:sahih hadislerde bu kaynağın en doğru izahı açılımıdır.
eğer peygamber sallahu aleyhi vesellem bir konuda bir görüş ortaya koymuşsa senin görüşünün hiçbir önemi ve dayanağı yokdur.
efendim bende kur'an dan böyle anlıyorum deyip görüşünün kur'ana dayandığını idda edmen sapla samanı bir birine karıştırmandır.senden ne sap olur ne saman.
eğer bir konu hakkında peygamber sallahu aleyhi vesellemden bir sahih görüş yoksa.o zaman görüşünün bir değeri olabilir.
peygamber sallahu aleyhi vesellem bir konuda görüş beyan etmişse iman edenlere düşen o görüşü içlerine hiçbir sıkıntı doğmadan şartsız kayıtsız kabul etmekdir.çünki peygambere itaat ALLAHA itaat etmenin bir yoludur.
belki bazı insanların bu şekilde davranmak güçlerine gidebilir.israioğullarının düştüğü hataya düşüp peygamberi kıskanabilkirler.biz ondan daha zekiyiz.biz daha bilgiliyiz.öyleyse biz daha iyi biliriz.bizim görüşümüz doğrudur.diyebilirler.bu israioğullarını nasıl dinden çıkardıysa bu yolda giden diğer insanlarıda dinden çıkarır.
bu site neye hizmet ediyor.açık birşekilde ortada.
Neye hizmet ediyoruz?
(BEYYİNE suresi 5. ayet) Oysa onlar, dini yalnızca O'na halis kılan hanifler (Allah'ı birleyenler) olarak sadece Allah'a kulluk etmek, namazı dosdoğru kılmak ve zekatı vermekten başkasıyla emrolunmadılar. İşte en doğru (dimdik ve sapasağlam) din budur.
bak kur'an elbetteki tek kaynakdır.ama şunuda beynine yerleştir ki:sahih hadislerde bu kaynağın en doğru izahı açılımıdır.
(Uslubunuza dikkat edin lütfen)
"Kuran elbetteki tek kaynak" diyorsunuz, ancak genellikle konuyu somutlaştırdığımızda böyle olmadığı görülüyor
(FURKÂN suresi 33. ayet) Onların sana getirdikleri hiç bir örnek yoktur ki, biz (ona karşı) sana hakkı ve en güzel açıklama tarzını getirmiş olmayalım.
(YÛSUF suresi 111. ayet) Andolsun, onların kıssalarında temiz akıl sahipleri için ibretler vardır. (Bu Kur'an) düzüp uydurulacak bir söz değildir, ancak kendinden öncekilerin doğrulayıcısı, her şeyin 'çeşitli biçimlerde açıklaması' ve iman edecek bir topluluk için bir hidayet ve rahmettir.
eğer peygamber sallahu aleyhi vesellem bir konuda bir görüş ortaya koymuşsa senin görüşünün hiçbir önemi ve dayanağı yokdur.
Peygambere ait olup olmadını kanıtlanamayan, Kuranda karşılığını bulmayan ifadelerin, Peygamberimize yapılmış iftiralar olduğunun/olabileceğinin henüz farkına varmış değilsiniz belli ki.
efendim bende kur'an dan böyle anlıyorum deyip görüşünün kur'ana dayandığını idda edmen sapla samanı bir birine karıştırmandır.senden ne sap olur ne saman.
(niyetiniz konuşmak mı, saldırmak mı...)
Beşeri yorumları Kurana dayandırma Allah'a iftiradır. Kişinin kendi kişisel çıkarımlarını Allah'a maal etmeleri, ortaklıktır.
...
__________________ Artık kim tağutu tanımayıp Allah'a inanırsa, o, sapasağlam bir kulpa yapışmıştır; bunun kopması yoktur.
"bu site neye hizmet ediyor.açık birşekilde ortada"
Allah sizin için önemli olsa önce kıtaba bakarsın Muhamed Rasulde vahyın dışında bir şey konuşmamıştır.
53/3-O, hevadan (kendi istek, düşünce ve tutkularına göre) konuşmaz
53/4-O (söyledikleri), yalnızca vahyolunmakta olan bir vahiydir.
6/50-De ki: "Size Allah'ın hazineleri yanımdadır demiyorum, gaybı da bilmiyorum ve ben size bir meleğim de demiyorum. Ben, bana vahyedilenden başkasına uymam." De ki: "Kör olanla, gören bir olur mu? Yine de düşünmeyecek misiniz
Bu ayetlere ne diyorlar acaba aklı selim olanlar bunu düşünür.
Bakınız bu kıtap Muhamed Rasule neden inmiş.
39/2-Biz bu Kitabı sana hak ile indirdik; sen dini yalnız Allâh'a halis kılarak O'na kulluk et.
39/3-Dikkat et, hâlis din yalnız Allah'ındır. O'nu bırakıp kendilerine bir takım dostlar edinenler: Onlara, bizi sadece Allah'a yaklaştırsınlar diye kulluk ediyoruz, derler. Doğrusu Allah, ayrılığa düştükleri şeylerde aralarında hüküm verecektir. Şüphesiz Allah, yalancı ve inkârcı kimseyi doğru yola iletmez.
6/19-De ki: “Şahitlik bakımından hangi şey daha büyüktür?” De ki: “Allah benimle sizin aranızda şahittir. İşte bu Kur’an bana, onunla sizi ve eriştiği herkesi uyarayım diye vahyolundu. Gerçekten siz mi Allah ile beraber başka ilâhlar olduğuna şahitlik ediyorsunuz?” De ki: “Ben şahitlik etmem.” De ki: “O, ancak tek bir ilâhtır ve şüphesiz ben sizin Allah’a ortak koştuğunuz şeylerden uzağım
Katılma Tarihi: 15 ocak 2007 Yer: Turkiye Gönderilenler: 106
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
peki şöle bir şey diyebilirim atatürk dil devrimi yaptığında türklerin konuştuğu dil arapçaydı varmı şimdi arapça konuşan türk ?nasıl olabilirde herkes kabul etmiş kaldı ki bu din ve milletimiz bu Allahın dinidir denilince amenna sadekna demiyorlarmı mesela çoğu insan der ki gece tırnak kesilmez bende inadına gece keserim insanlar din hususunda bir şeyleirn gerçekliğine bakarken saf olurlarsa çok şeyler değişir atatürk zamanında nasıl ingilizler atatürk ve çevresinde toplanan vatanseverlerinin ölümüne caiz dir demesi gibi
ha bir de şöle bir soru sorarım herkesin ortak kabul ettiği bir şey sendemi kabul etmek zorundasın ? herkes önden Allah deyip döndüğünde haydi ya Allah diyorsa buna sendemi katılıcan eeeeeeeee nede olsa çoğunluğa uymak sanki dindir yaaa neyse selametle arkadaşlar
Atatürk, dil devrimi yaptığında konuşulan dil Türkçe; yani Osmanlıcaydı. Atatürk, harf devrimi yaptı, dil devrimi değil; yani alfabeyi değiştirdi. Bizim dilimiz hiçbir zaman arapça olmadıki, kullandığımız alfabe arap alfabesiydi sadece. Bu hep karıştırılıyor. Aynı İranlılar gibi; onlar da arap alfabesi kullanır, ama Farsça konuşur. Fakat herkes onların da arapça konuştuğunu zanneder.
Selam Öncelikle "Yaşayan sünnet" nedir ne değildir anlayamadım. Madem elçinin (Selam O'nun üzerine olsun) sünnetleri yaşıyorsa; neden o kadar mezhep türedi. Sünnet tek olur. Bir yerde farklı, diğer yerde farklı namaz kılınmaz. Elçi ne yapmışsa dünyanın her yerinde standart olur.
Demek ki hadisler gibi sünnetler de günümüze kadar şüpheyle gelmiştir.
Bir yanda "Yalnız Kur'an" diyeceğiz; diğer yandan da "Hadisler" ve "Yaşayan sünnet" diyeceğiz. Kardeşlerim; ne hadisler, ne de sünnetler yaşıyor.
Yaşayan kıyamete kadar Rabbulalemin'in koruması altında olan Kur'an'dır. Siz Kur'an'dan ne çıkarıyorsanız onu çıkarırsınız. Başka yerlerden ancak tarih bilgisi edinebilirsiniz. Şimdiye kadar hangi tarih doğru yazılmıştır ki. Ancak kendi tarihinizi, o da kişisel ajandanıza doğru kaydedersiniz. Onda bile hislerinizin etkisi olabilir. Ben şekilsel namaz ritüeline inanmasam da namaz kılanlara saygı duyarım. Rabbim bana ne emrettiyse onu yaparım. Neyi yasakladıysa da ondan kaçınırım. Kur'an'ın içinde bulmaca çözmeye kalkmam. Çünkü bilirim ki, rabbim bana/bize ne emrettiyse onu dolaylı yollardan emretmez. Direkt bana/bize hitap eder. Issız bir adada elimde sadece Kur'an olsa; Kur'an'dan ne anladıysam onu uygularım. Eski zamanlarda zaten bilindiği iddia edilen şeyler Kur'an'ın evrelliğine uymaz. Ancak bölgesel olur.
Namazı,rekati,vakitleri tartışmak ancak kafa karıştırmak olur. Bu yönde savunmalara girenleri de, lütfen kimse üzerine alınmasın (herhangi birisini itham etmiyorum) ve de yanlış anlamasın; mezhepçi,gelenekçi,hadis savunucusu ve Kur'an dışlayıcısı birisini haniflerin içine girmiş truva atı olarak anlarım. Yanlış anlamayın amacım kimseyi kırmak değil. Sadece hiçbir yere varmayan tartışmaların sona erdirilmesi amacıyla yazdım. Sonuçta herkes bilgi edinmek değil sen ben davası güderek tartışma yapıyor. Amaç fikir teatisi değil anlayacağınız. Saygılarımla
Allah razı olsun Efrayim kardeşim İnanın ki, hiçbir ard niyet taşımadan bunları yazdım.
Bir mesele üzerine açılmış bir konuya bakmak istiyorum (özellikle namaz ilgi alanıma giriyor. Olur ya belki namaz hakkında zanna kapılmış olabilirim diye). İlgili konu 200-300 küsür sayfa sürüp gitmiş. %90' ı da birşeyler öğrenmek ya da bilmediğimiz,gözümüzden kaçan bir meseleyi öğretmek değil; sen haksızsın,ben haklıyım, o haklı,bu haksız tartışmaları üzerine yoğunlaşmış. Gerçekten doğruyu öğretecek yazılara baksanız o yüzlerce sayfadan sadece 3-5 sayfası...
Bu siteye ben bilmediklerimi öğrenmek, Kur'an ayetlerinde benim bakış açımdan kaçmış güzel ayrıntıları belki bir kardeşim yakalamış mı diye görmek, belki bir ayet dahi olsa hafızama kazımak amacıyla giriyorum ve yazılanları ilgiyle okuyorum.
İnanın yüzlerce insan bu amaçlarla ya da meraktan siteyi ziyaret ediyorlar. Kısır çekişmeler yerine bir insan kazanabilir miyiz diye çalışsak daha güzel olmaz mı?
Sizin yetkiniz yok foruma yeni mesaj ekleme Sizin yetkiniz yok forumdaki mesajlara cevap verme Sizin yetkiniz yok forumda konu silme Sizin yetkiniz yok forumda konu düzenleme Sizin yetkiniz yok forumda anket açma Sizin yetkiniz yok forumda ankete cevap yazma