HANiFDOSTLAR.NET

 

Kuran Müslümanı
 

(Şahıs odaklı din anlayışından Allah odaklı din anlayışına...)

Ana Sayfa Hanif Mumin  Iste Kuran Kurandaki Din  Kur'an Yolu  Meal Dinle Sohbet Odasi Hanifler E- Kitaplik Kütüb-i Sitte ?  ingilizce Site Kuran islami Aliaksoy Org  Hasanakcay Net Tebyin-ül Kur'an Önerdiğimiz Siteler Bize Ulasin

 

- Konulara Göre Fihrist

- Saçma Hadisler

- Hadislerin-Sünnetin İncelemesi

- Haniflikle İlgili Sorular Cevaplar

- Misakın Elçisi Kim?

- Kuranda Namaz/Salat

- Onaylayan Nebi

- Kuranda Namaz/Salat

- Enbiya 104

- Kuranda Yeminler

- Adem Hakkında Sorular

- Ganimetleri Resulün Eline Nasıl Vereceğiz?

- Allahın ındinde YIL ve DOLUNAYLAR

- Abese ve Tevella

- Hadisçilerce Tahrif Edilen Ayetler

- Mübarek Yer, Mübarek Vakit

- Arkadaş Peygamber

- Kuranın İndirilişinden Günümüze Gelişi

- Bir Türban Sorusu

- Kuran ve Bize Öğretilenlerin Farkı

- Namazın Kılınışı

- Hadislere Göre Namaz

- Kuranda Salat Namaz mıdır?

- Kuran Yetmez Diyen Uydurukçular

- Bizler Hanif Dostlarız

- Sahih Hadis mi İstersiniz?

- Hakkı Yılmaz'ın Tebyin Çalışması

- Kur'anı Anlamada Metodoloji

- Tarikatçıların Çarpıttığı Birkaç Ayet

- Nasıl Kur'an Okuyalım?

- Kur'anı Kerim Nedir?

- Kur'anda Oruç

- Allah'sız Bir Din ve Allah'sız Bir Kur'an İnancı

- Kuransız Bir İslam Anlayışı ve Müşrikleşme

- Meal Çalışmasına Davet

- Allah Şahit Olarak Kafi Değil mi?

- Doğru Hadisleri Ne Yapacağız?

- Kur'andaki Muhammed ve Peygamberlerin Misyonu

- Mahrem, Avret, Ziynet

- Nur Suresi Çeviri-Yorum

- Cilbab

- Resule İtaat Ne Demektir?

- Hadis Kalburcuları ve Kalburları

- Kur'anı Kerim'in İndiriliş Gayesi

- Kur'anda Amellere Karşı Cahili Yaklaşım

- İslamdışı İnanışlara Kur'andan Örnekler

- Biri Şu Haram Üretim Tesislerini Kapatsın

- Tasavvufta İslam Var mı?

- İslamda Delil Sorunu

- Kurban Kesmek

- İlahi Hitabın Serüveni

- Ecel Nedir?

- Şirk, İşrak, Müşrik, Müşareke, Müşterik

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Peygamberlere Karşı Rabbani Yaklaşımlar

- Salat-ı Tefriciye yada Zikri Çarpıtmaya Bir Örnek

- Mucize Nedir?

- Ayrılıkların Nedenleri

- Sıfır Hata veya Kur'an

- Haniflik Nedir?

- Rabıta İle Şeyhlere Tapanlar

- Hadis Zindanının Mezhepçi Mahkumları

- İslam Dininin Öğrenilmesinde Kaynak Sorunu

- Fasık ve Münafıkların Genel Tanımlaması

- Hadisler, Hıristiyanlık ve Selman Rüştü

- Kur'anı kerim'in İndiriliş Gayesi

- Müstekbirlere Karşı Cahili Yaklaşım

- Halis-Hanif İslam

- Kur'anda Şefaat

- Fuhuş Tellalı Tefsirciler

- Hayızlıyken Neden Namaz Kılınmasın?

- Cebrail, Vahiy, Melek

- Dindarlıkta Müşrikleşme Temayülü

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Yaratılış, Adem, Havva

- Kur'an Yerel mi, Evrensel mi?

- Reform Dinde mi, Dindarlıkta mı?

- Ne Mutlu Tağutu Olmayanlara

- Peygambere Saygı(?)

- Hadislere Kanıt Diye Gösterilen Ayetler

- Allah Nazara Karışmadı mı?

- Kur'anı Kerimle Amel Etmek Mümkün mü?

- Kur'anda İnkar Edenlerin Vasıfları

- Müminlerin Vasıfları

- Allah'ın Vasıfları

- Kur'anın Vasıfları

- Dine Karşı Cahili Yaklaşımlar

- Kur'an Merkezli Din

- İrin Küpü Patladı; Mevlana

- Hurafe ve Bidatlar

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Hz. İsa'nın Ölümü

- Allah'ın Mesajının Adı: Kelamullah

- Allah'ın Resule Uyarıları

- Kur'ana Göre Tenkit ve Eleştiri Nasıl Olmalı?

- Kur'anda Sevgi

- Sofuların Devlet Desteğiyle Desteklenmesi

- Hans Von Aiberg Aldatmacası

- Kabir Azabı Safsatası

- Kur'an Kıssalarının Önemi; Masal Değiller

- Kur'anda Toplumsal Sünnetler

- Tefsirde İsrailiyyat

- Kardeş Evliliği Olmadan Çoğalma

- Hans Von Aiberg Tutuklandı

- Kur'anda Tevbe Kavramı

- Yaşar Nuri Öztürk'ün Yorumuyla Namaz

- Karadelikler; Bir Büyük Yemin

- Mezhepçilerin Ümmi Açmazı

- Kabe Nedir? Mekkede midir, Kudüste mi?

- Kur'anda Ruh Kavramı

- Kur'anda Nefs Kavramı

- Amin Kavramı ve Putperestlik

- Diyanet İşleri Başkanlığının Sitemize Cevabına Cevaplar

- Resul ve Nebi -1

- Resul ve Nebi -2

- Sapık Bir Fırka: Hansçılar

- Cihad mı, Çapulculuk mu?

- Kur'an Deyip Namazı Yok Sayanlar

- Cennete Sadece Müslümanlar mı Girecek?

- Kur'anda El Kesme Cezası var mı?

- Nazar veya Göz Değmesi Var mı?

- Şehadet Getir, Münafık(?) Ol

- Kur'anda Eleştiri Metodu

- Hacc Mekkede mi, Bekkede mi?

- İslami Tebliğde Kur'an Metodu

- Saptırılan Kavram: Mekruh

- Kur'anda Cuma Namazı var mı?

- Of Be Kader, Allah mı Suçlu Yoksa Biz mi?

- Kader Açısından Cebir ve İhtiyar

- Baban Peygamber Olsa Ne Yazar

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Vahdet-i Vücud, Şirkin Alası

- Tasavvufi Bilginin Kaynağı Vahiy mi?

- İslam'da Resullük Son Bulmuştur

- Teveffi Kelimesi ve Arap Dili

- Tasavvuf Üzerine Düşünceler

- Nefis Mertebelerinin İç Yüzü

- Allah Rızası Anonim Şirketi; Tarikatlar

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -1

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -2

- Nakşi Şeyhi Allah'ın Avukatı mı?

- Kur'anda "ve+la" Öbeği

- Putlar ve Tapanlar

- Son Peygamberimizin Okuma Yazması

- Mesih ve çarpıtılan Bir Ayet

- Hac İzlenimleri

- "Üzerinde 19 var" da Son Nokta

- Secde Emri

- Kur'andaki Hac

- Aracıların Gaybı Bildiği İnancı

- Tarikatçı - Müşrik Karşılaştırması

- Gazali'nin Kadına Bakışı

- Kur'anda Kadına Verilen Önem

- Başörtüsü Allah'ın Emri Değil

- Başörtüsü Takmak Kur'anda Var mı?

- Kur'anda Kadın Dövmek Var mı?

- Cariye, Köle; Utanmaz Mealciler

- Kadına Yönelik Şiddet

- Sünnet Edilen Kızın Öyküsü

- Erkekçe ve Kadınca Meal Konusu, Nebe 33. Ayet

- Harem - Selamlık Kimin Emri?

- Zina, Evlilik ve Örtünme Adabı

- Cariyeleri Aç, Hür Kadınları Kapat (!)

- Çok Eşliliği Yasaklayan Ayetler

- Kur'ana Göre Evlilik Hukuku

- 2 Kadın = 1 Erkek, Uydurma mı?

- Danimarkalı mı Sapık, Buhari mi?

- Ebu Hanife, Cariyenin Avreti

- Nisa 25, Hür Kadın ve Fahişe İfadesi

- Maymunların Hadisi ve Recm Vahşeti

- Hz. Muhammed'in Tebliği

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Angarya Haline Getirilen İbadet

- Buhari'nin Hadislerini Buhari Yazmamıştır

- Hadis ve Sünnet Gerçeği

- Uydurma Hadisler, İslamın Kara Boyası

- Hadisler Dinin kaynağı Olamaz

- Uydurmaların Sınırı Yok; Şeytan Geyiği

- Beşeri Hükümler Neden Kutsal Oluyor?

- Hadis - Kur'an Çelişkisi

- Kur'anda/Dinde Olanlar ve Olmayanlar

- Cehennem'den Çıkış Yok

- Kur'anda Tağut

- Ebu Hureyre Gerçekte Kimdir?

- Hadis - Mantık Çelişkileri

- Kurban ve Kurban Bayramı Nereden Geliyor?

- Hadislere Göre Kur'an Eksiktir

- Bildiri: İslam Anlayışında Reform

- Arapça mı, Arap Saçı mı?

- Koca mı Üstün, Allah mı?

- Esbab-ı Nüzül Komedi Hadisleri

- İşte Geleneğin Dini

- Ulul Emir İle Kim Kastediliyor?

- Kul Hakkı

- Yezidi Bir Gelenek: Aşure Tatlısı

- Hz. İbrahim'den Asrımıza Dersler

- Taklitçiliğin Boyutları

- Seb-ul Mesani Nedir?

- Kelle Sayılarak Gerçek Bulmak

- Kıyamet - Mahşer Günü ve Sonrası

- Kur'anda Namaz Vakitleri

- Kur'anda Cuma Konusu

- Salih Olmak Yetmez

- Hudeybiye Anlaşması Uydurma mı?

- Kitap Yüklü Eşekler

- Kur'andaki Hac

- Hz. Nuh'un Oğlu Kimdi? İftira mı?

- Ruhun Ağırlığına Başka Bakış

- Hz. İbrahim Yalancı Değildi

- İncil'de Kadına Bakış

- Şirkin Büyüğü Küçüğü Olur mu?

- Kur'andaki Abdest ve Hijyen

- Din de Bir Araçtır

- Kur'an Okumanın Zararları

- Kur'anda Dua Ayetleri

- Kur'anda Tarih Kavramı ve Bilinci

- Şekilsel Secde Kur'anda Yok mu?

- Salat ve salatı İkame

- Kur'andaki Emr Kavramı Üzerine

- Dindar İnsanlar Şirk Koşar

- Alak Suresinin İlk Beş Ayeti

- Men Arefe'nin Çözümü

- Kur'andaki Av Yasağı

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Din Büyüklerini Tanrılaştırma

- Allah'a ve Muhammed'e Değil

- Kur'andaki Örnek Tevekkül

- Şekilsel Rüku Kur'anda Yok mu?

- Hz. İbrahim Kuşları Kesti mi?

- Ehli Sünnet Dininin Anayasası

- İnsan Allah'ın Halifesi mi?

- Kur'an Üzerinde Düşünmek

- Şirkin Kuyusuna Düşenlere Uyarılar

- Kur'an Ölülere Okunmak İçin mi İndirildi?

- Ayda Okunan Kur'an Masalı

- Hz. İbrahim, Safa ve Merve Masal mı?

- "Haç"er-ul Esved (!)

- Mevlana Sahte Bir Peygamber Değil mi?

- Tasavvufun Tanrısı İki Zıttır

- Kur'andaki Tasavvuf: Teveccüh

- Önce Batıl ve Hurafe İle Savaşalım

- Resuller Haram Kılamaz mı?

- Elçi Muhammed ile İnsan Muhammed'in Farkı

- Tarikatlarda Aracılar Rezaleti

- Nur Suresi 31. Ayet Nasıl Çarpıtılıyor?

- Sırat Kıldan İnce, Kılıçtan Keskin mi?

- Kur'anda Zalimler

- Bütün Mehdileri Çöpe Atıyoruz

- Kur'ana Göre Ramazan Ayı ve Haram Aylar

- Tasavvufçuların İlahı; Varlık ve Yokluk

- Tasavvufçuların Küçük Putları

- Sünnet Etmek yaratılışı Değiştirmedir

- Son Peygamberimizin Mektupları

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Mescid-i Aksa Nerede?

- Büyük Kandırmaca: Hadis

- Kur'an Neden Arapça Olarak İndirilmiştir?

- Kimin dini? Kimin Kitabı? Kimin Meali?

- Evliya Kelimesinin geçtiği Ayetler

- Şimdiye Kadar Yaşanan İslam

- Ayın Yarılması Diye Bir Mucize Yoktur

- Kabe Dikili Taş Değil mi?


Up | Down | Top | Bottom
 
Şu da emredildi: Yüzünü dine bir Hanif olarak çevir. Sakın müşriklerden olma.

Yunus Suresi 105

Ben bir Hanif olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Müşriklerden değilim ben.

Enam Suresi 79

İbrahim ne bir Yahudi idi, ne de bir Hıristiyan. O sadece hanif bir müslümandı. O müşriklerden değildi.

Ali İmran Suresi 67

Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlıbaşına bir ümmetti; bir Hanif olarak Allah'ın önünde eğiliyordu. Müşriklerden değildi.

Nahl Suresi 123

De ki Allah doğrusunu söylemiştir / vaadinde sadıktır.Haydi artık Hanif olarak İbrahim'in Milleti'ne uyun! Müşriklerden değildi o.

Ali İmran Suresi 95

Allah'a ortak koşmadan, Hanifler olarak... Allah'a ortak koşan kişi, gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgar onu uzak bir yere fırlatıp atıyor gibidir.

Hacc Suresi 31


Up | Down | Top | Bottom

HABERLER

 

 








 

 

  Hanif Islam

 

Kur'an'da İnanç Konuları
 Hanif Dostlar Ana Sayfa -> Kur'an'da İnanç Konuları
Konu Konu: KURAN’DA NAMAZ/SALAT Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazanlarda
Gönderi << Önceki Konu | Sonraki Konu >>
kadıoğlu
Yeni Uye
Yeni Uye


Katılma Tarihi: 17 mart 2009
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 10
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı kadıoğlu

sayın haktansapmaz,sizin yazılarınızı ilgi ile okudum.birçok konuda sizden istifade ettim.sizinle namaz ve salat konularında,hemenhemen aynı görüşteyim.şekilsellik olmadığını düşünüyorum.ancak,Kuranda adı geçen günler (Cuma-Cumartesi-Arafa) olarak zikrediliyor olması,bir gerçektir.zamanın değişkenlik göstermesi günlerin kayması,değişmesi sözkonusu olmaz diye düşünüyorum.insanlık tarihi kadar eski olan,geçmiş şeriatlardada,gelmiş geçmiş kavimlerdede,budizm,vs.gibi inanışlarda,yılların,ayların ve günlerin bir ismi olduğunu biliyoruz.peygamberimiz öncesi devirlerden gelen,o günkü toplumun bildiğinden hareketle, yıl,ay,gün gibi adların olduğunu ve geçmişten devamla geldiğinden olsa gerek ki kuranda tek tek geçmemiş olabilir diyorum.Yevm'us-sebt de istirahat, tatil (balık avının yasak olduğu)demişşiniz doğrudur.kuvvetli delilli cumartesidir.salat'ul-cum'a diye bir ta'bir yoktur.diyorsunuz.tabiiki yoktur.aynen katılırım.şekilselliğe karşıyım ama dünya islam toplumunda sosyolojik bir vakaa,kim koymuşsa,nezaman nasıl koymuşsa, bir hakikat olmuş durumu,(tasavvuf inancı ve tarikatlerde buna dahil)tersine çeviremeye gücümüz yetmediğine göre,cumanın anlam kazanmasını,toplanmış insanların,islam toplumunun bilinçlendirilmesini,gerçek islamın tebliğinin,meşveretin yapılmasının toplu olarakda bir liderin imametinde topluca 2 rekat (şekildede olsa)namaz kılınmasında bence beis yoktur.selamlarımla....



__________________
GÜNEŞ HERGÜN YENİDEN DOĞAR.
Yukarı dön Göster kadıoğlu's Profil Diğer Mesajlarını Ara: kadıoğlu
 
baybora
Ayrıldı
Ayrıldı
Simge

Katılma Tarihi: 06 eylul 2007
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 547
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı baybora

selam,

Bir katkı yapayım;  "şabat" ibranice "sebt" Arabca, Ş'nin S'ye dönüşmesi iki dildeki kelimelerde sık rastlanan bir durum

78:9'da "ve cealnê nevme-kum subêtên" uykunuzu dinlenme/istirahat kıldık şeklinde çevirlebilir.

Ş/Subêten bizim aylardan "şubatta" bildiğim kadarıyla bu anlamda.

selam ve dua ile,

rıdvan

 

  

 



__________________
Tanrı'ya inanan adam olmak kolay, ve fakat Tanrı'nın inanacağı adam olmak zor!
Yukarı dön Göster baybora's Profil Diğer Mesajlarını Ara: baybora
 
Guests
Guest Group
Guest Group


Katılma Tarihi: 01 ekim 2003
Gönderilenler: -259
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Guests

kadıoğlu Yazdı:
sayın haktansapmaz,sizin yazılarınızı ilgi ile okudum.birçok konuda sizden istifade ettim.sizinle namaz ve salat konularında,hemenhemen aynı görüşteyim.şekilsellik olmadığını düşünüyorum.ancak,Kuranda adı geçen günler (Cuma-Cumartesi-Arafa) olarak zikrediliyor olması,bir gerçektir.zamanın değişkenlik göstermesi günlerin kayması,değişmesi sözkonusu olmaz diye düşünüyorum.insanlık tarihi kadar eski olan,geçmiş şeriatlardada,gelmiş geçmiş kavimlerdede,budizm,vs.gibi inanışlarda,yılların,ayların ve günlerin bir ismi olduğunu biliyoruz.peygamberimiz öncesi devirlerden gelen,o günkü toplumun bildiğinden hareketle, yıl,ay,gün gibi adların olduğunu ve geçmişten devamla geldiğinden olsa gerek ki kuranda tek tek geçmemiş olabilir diyorum.Yevm'us-sebt de istirahat, tatil (balık avının yasak olduğu)demişşiniz doğrudur.kuvvetli delilli cumartesidir.salat'ul-cum'a diye bir ta'bir yoktur.diyorsunuz.tabiiki yoktur.aynen katılırım.şekilselliğe karşıyım ama dünya islam toplumunda sosyolojik bir vakaa,kim koymuşsa,nezaman nasıl koymuşsa, bir hakikat olmuş durumu,(tasavvuf inancı ve tarikatlerde buna dahil)tersine çeviremeye gücümüz yetmediğine göre,cumanın anlam kazanmasını,toplanmış insanların,islam toplumunun bilinçlendirilmesini,gerçek islamın tebliğinin,meşveretin yapılmasının toplu olarakda bir liderin imametinde topluca 2 rekat (şekildede olsa)namaz kılınmasında bence beis yoktur.selamlarımla....

Kadıoğlu merhaba!

Kuran’da  gün (yevm) kelimesi tamlanan (muzaf) olarak yüzlerce defa yer alıyor. İster bir isme ister bir cümleye muzaf (ilintili) olsun hiç birinde bildiğimiz 24 saatlik bir günün kast edildiğini göremiyoruz. Hep uzun yada kısa bir zaman dilimini işaret ettiğini görüyoruz. Yani devamlı bir eylemin bizce belirsiz zamanını ifade ediyor. Örnek: Yevmul’âxir: Son gün… saatın kopacağı gün… alış verişin olmayacağı gün… yüzlerin kararacağı, yüzlerin parlayacağı gün… öleceğim gün… dirileceğim gün… vs yüzlerce örnek var.

Gelelim “Kuranda adı geçen günler (Cuma-Cumartesi-Arafe) olarak zikrediliyor olması,bir gerçektir  iddianızdaki gerçekliğe:

Ben Kuran’da ne “arefe günü” nede “arefe” kelimesini bulamadım.

Cumartesi gününe gelince; ilginçtir Kuran’da cumartesi günü (yevm-üs-sebt) tamlaması yer almıyor. Cumartesi günü olarak çevirdikleri kelime “es-sebt” kelimesidir. (Bak: 2/65, 4/48,154, 7/163) 

7/163: Ves’elhum anil’qaryetilleti kénetilhâdiratul’bahri iz ya’dûne fi s-sebti iz te’tîhim hîténuhum yevme sebtihim şurraan ve yevme lé yesbitune lé te’tîhim…

Koyu siyah yazdıklarıma dikkat edin! İlki  essebt ikincisi yevme sebtihim, üçüncüsü yevme lé yesbitûne. (ilkinde sebt mastar ve tek başına, ikincisinde önüne yevm sonuna da him zamiri gelmiş ve zincirleme isim tamlaması; üçüncüsünde ise fiil olarak lé yesbitûne ve öncesine yevm ile tamlama halinde)

Seb: tatil, dinlenme, zaman, asil at, mahir adam, cesur çocuk…

Yevme sebtihim: Kendi sebt günlerinde...

Yevme lé yesbitûne: Sebt yapmadıkları gün (zaman).

Bir mealden, örneğin Y. N. Öztürk’ün mealinden bu ayetin çevirisine bakalım:

“Sor onlara o deniz kıyısındaki kentin durumunu. Cumartesi günü (Es-Sebt) azıp sınır tanımazlık ediyorlardı. Sebt yaptıkları gün (yevme sebtihim) balıkları akın akın gelirdi; sebt yapmadıklarında (yevme lé yesbitune) ise onlara gelmezdi…”

Çeviri düzgün bir çeviri olmamakla beraber görüp kıyaslayabilmek üzere örnek olarak buraya aldım.

Sizce balıklar her Cumartesi günü akın akın gelir de haftanın diğer günleri gemlemezlik edebilirler mi? Böyle bir yasa varmı? Balıklar haftanın günlerini bile bilir mi? Buna inanmak ne derece mantıklı olabilir? Her halde Balıklar yumurtlama zamanı sahile /sığ sulara akın ediyorlardır.

Allah Kuran’da ne bir ayın nede bir günün özel adını anmamıştır. Allah Yahudilerin Cumartesisini, Müslümanların Cumasını anar da Hiristiyanların Pazarını ne diye anmasın?

Değerli kardeşim, hem şekilsel namazın olmadığına inanıyorsun hem de iki rekat toplu namazdan söz ediyorsun! Peki iki rekat namazda beis yoktur derken bunu Kuran’a dayanarak mı söylüyorsun? Sizce 2 rekat namazın kılınmasında bir beis yoksa, peki sizce 42, 52… rekat namazın kılınmasında bir beis var mıdır?

Selam ve sevgiler.

Yukarı dön Göster Guests's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Guests
 
Temmuz
Yeni Uye
Yeni Uye
Simge

Katılma Tarihi: 29 kasim 2008
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 11
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Temmuz

Saffet Metin Yazdı:
Ben bu, bilinçli bilinçsiz, gerçek gerçek dışı namazdan hiçbir şey anlamıyorum ve bu ayırımı da oldukça saçma buluyorum. Bilinçli veya bilinçsiz, gerçek yada gerçek dışı namazları nasıl ayırt edebiliyorsunuz? Her kes ben bilinçli kılıyorum diyorsa!

Namaz , adamın iş ahlakını düzeltmiyorsa. Evde karısına , çocuğuna karşı tavrını düzeltmiyorsa. O kıldığı namaz hikaye. Tabi takdirini allah yapsın.

İş yaptırdığım ustalar var. Gel derim gelmez. Beklerim haber vermez. Beni atlatır. Sinirlerimi oynatır, para veririm benim işimi yapmaz başka işe gider.  Ama beş vaktindedir. Tamam Allahı ansın. Ama Allahı anan  adamın, iş ahlakı düzgün olsun.

Yani bir alman usta, bir alman teknisyen böyle çalışmıyor.

Benim sinir olduğum bu. Boş bulduğum bu. Tabi ben şunu diyemem. Arkadaş sen kusurlusun. Ahlak , dürüstlük tın tın. Senin namazın olmuyor. Bunu Allah takdir etsin.

Ama bir batılıya mı güvenirsin, bir müslümana mı (Türk, arap, iranlı vb) . Anında batılı derim kardeşim. İstersen kırk vakit kıl. Ahlak olmayınca.  Bu yargılar toplumun genelinde yaygın .

Tabi adam kulluk borcu taksidi yatırıyor. Anlayış bu. Elektrik parası yatırır gibi. Bilinçli bir ibadet değilki.

 Namaz senin Kulluk borcundur. HAYIR, HAYIR, HAYIR. Namaz senin Allahı bilme ve anma ödevindir. EVET, EVET, EVET.

Allahı anma nın manası üzerine bir bilinci olsa, bir ilişki kursa , namazından gafil omasa bunlar olmayacak.

Herkes ben bilinçli kılıyorum diyebilir. Sen iş yaptığın kişiyi mutsuz edersen ve o adam sana gerçekten haklı olarak sayıp sövüyorsa, sen bilinçli kılmıyorsun kardeşim. GEÇİNİZ.

Herkese Selamlar.

Selam sizlere,

Bu tür yazıları görünce nasıl mesud oluyorum içim içime sığmıyor anlatamam. Yazdıkların ne kadar ince ayrıntılar Allah ilmini arttırsın inşallah.. Namazı sevap kutusu görüp bol bol *5 vakit namazla bozuk para gibi biriktirmelerine de anlam veremiyorum gerçekten en basit yaşamdan bir örnek :

"-Namazı niyazında adam.." derler

Nasıl adam? Namazı niyazında. (Süper! namazı niyazında olan adamlar iyi, gece yakara yakara camilerde kur'ani namaz kılınmadığını düşünüp gizli/saklı namazını icra edenler kötü!? Hakkımızda hiç bir bilgileri yokken zanna tabi olup..) Ne diyelim Şeytan görevini yapıyor..

 

Selametle.



__________________
Şu iğreti dünya hayatı, bir eğlence ve oyundan başka şey değil. Âhiret yurduna gelince, asıl hayat işte odur. Ah, bilebilselerdi!
( Ankebut 64 )
Yukarı dön Göster Temmuz's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Temmuz
 
baybora
Ayrıldı
Ayrıldı
Simge

Katılma Tarihi: 06 eylul 2007
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 547
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı baybora

selam abdurrahman bey,

iletinizde;

"hiç birinde bildiğimiz 24 saatlik bir günün kast edildiğini göremiyoruz."

"ziynet günü (20:59) bu genellemenize dahil midir?"

selam ve dua ile,

rıdvan



__________________
Tanrı'ya inanan adam olmak kolay, ve fakat Tanrı'nın inanacağı adam olmak zor!
Yukarı dön Göster baybora's Profil Diğer Mesajlarını Ara: baybora
 
Guests
Guest Group
Guest Group


Katılma Tarihi: 01 ekim 2003
Gönderilenler: -259
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Guests

Teşekkür ederim Rıdvan Bey, yerinde bir tesbitle pek de nezaketle sormuşsunuz soruyu.

58.ayetteki "bizimle senin aranda eşit bir randevu yeri belirle" ifadesi sizin gözünüzden kaçmış olamaz. Gösteri yeri olarak "Yevmuzzineh" belirleniyor. Yani burası bu adla anılan bir yer olsa gerek. Belki de önemli gösterilerin yapıldığı, veya bayram kutlamalarının yapıldığı gün dolayısıyla bu ismi almış olabilir. Yani burada ki ziynet günü, bir günün adından çok bir yerin adı olduğu düşüncesindeyim.

En doğrusunu elbette Allah biliyor. 

Muhabbetle.

Yukarı dön Göster Guests's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Guests
 
baybora
Ayrıldı
Ayrıldı
Simge

Katılma Tarihi: 06 eylul 2007
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 547
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı baybora

selam abdurrahman bey,

Cevabi yazınız içinde ben aynı şeyleri düşünüyorum, hürmetler karşılıklıdır,

Bir ifadeye daha dikkatinizi çekmek isterim "20:59". ayet-i kerimenin sonundaki "DuHên" kelimesine "Duhê" "Kusluk vakti" şeklinde çevriliyor. Yani günün bir bölümünü ifade ediyor. Bu bizim "Bayram günü öğleden önce" dememiz gibidir.

Cuma günü içinde;

"haftanın beşinci günü"ne verilen isimdir diye düşünüyorum. Rutin beşinci gün yapılan toplantı, "Toplantı/toplanma günü" yani "Cuma günü" ismini almış.

selam ve dua ile,

rıdvan

 



__________________
Tanrı'ya inanan adam olmak kolay, ve fakat Tanrı'nın inanacağı adam olmak zor!
Yukarı dön Göster baybora's Profil Diğer Mesajlarını Ara: baybora
 
Guests
Guest Group
Guest Group


Katılma Tarihi: 01 ekim 2003
Gönderilenler: -259
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Guests

Aleykesselam Rıdvan Kardeşim,

Kanaatımca duha, kuşluk vaktinden ziyade aydınlığı, parlaklığı, ayan beyan durumu anlatıyor. Muhabbetle tekrar teşekkürlerimi iletiyorum.

Yukarı dön Göster Guests's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Guests
 
kadıoğlu
Yeni Uye
Yeni Uye


Katılma Tarihi: 17 mart 2009
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 10
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı kadıoğlu

sayın hakdan sapmaz ,bana soruyorsunuz.hem şekilsel namazın olmadığına inanıyorsun hem de iki rekat toplu namazdan söz ediyorsun! Peki iki rekat namazda beis yoktur derken bunu Kuran’a dayanarak mı söylüyorsun? Sizce 2 rekat namazın kılınmasında bir beis yoksa, peki sizce 42, 52… rekat namazın kılınmasında bir beis var mıdır? bence hiçbir beis yoktur.kurani değildir.isteyen istediği kadar kılsın.ancak islam toplumunun tamamının,bugüne kadar uyguladığı vakitli ve şekilsel bir namaz olduğu bir gerçektir.sosyolojik bir durumdur.asırlardır tüm islam islam toplumu uyguluyor.kim nezaman,nasıl sokmuş ben bilmiyorum.bilenler söylesin öğrenelim.akşamdan sabaha bunu değiştiremeyiz.cem olmuş topluma cuma günü imametliği uygun birinin 2 rekat namaz kılmasında ne beis olabilir.reddiyeci mantıkla davranılır ise tebliğde sıkıntı çıkar.şairin dediği gibi "ne içindeyim zamanın,nede büsbütün dışında"içinde olunursa iyi olur kanaatindeyim.herşeye salt kurani yaklaşırsak,benimde seninde,herkezin işi zor olur.siyasi,içtimai,sosyal,ekonomik hayat içinde kuranilik ararsak hepimiz sınıfda kalırız.asırların getirdiği,doğru sanılanarak uygulanan yanlışları söküp atmak için,1.cisi içinde olacaksınız.2.cisi zaman içinde tebliğ ve mücadele edeceksiniz.zaman en iyi ilaç olacaktır inşaallah.selamlarımla....



__________________
GÜNEŞ HERGÜN YENİDEN DOĞAR.
Yukarı dön Göster kadıoğlu's Profil Diğer Mesajlarını Ara: kadıoğlu
 
kadıoğlu
Yeni Uye
Yeni Uye


Katılma Tarihi: 17 mart 2009
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 10
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı kadıoğlu

değerli dostlarım.bir araştırmayı dikkatlerinize sunmak istiyorum.Kur'ân'da Geçen Zaman Dilimleri hk.yazılmış yazı


Kur'ân, gece ve gündüzün sürelerini düzenleyenin Allah olduğunu bildirerek zamanın asıl sahibine dikkat çeker. [61] Zamanın sahibi olarak Allah Tealayı kabullenmek ise, zamanı, O'nun ölçüleri doğrultusunda kullanmakla mümkün olur. Zamanlar, Allah'ın ölçüleri doğrultusunda gcçirilmezse sahibine karşı nankörlük ve ihanet edilmiş olur.

Kur'an-ı Kerim, pekçok ayetinde değişik kavramlar kullanarak zamana ve zamanın dilimlerine dikkat çekmiştir.

Tıpkı mekana ve bazı mekanlara; insana ve bazı insanlara; peygamberlere ve bazı peygamberlere özellikle dikkat çektiği gibi. Ama Kur'an'da, Türkçede daha çok kullanılan ve Arapça bir kelime olan "zaman" kelimesi geçmez. Bu kelime hadislerde çokça kullanılmıştır. Kur'an'da zaman ve zaman dilimlerinin karşılığı olarak kullanılan kelimelerin başlıcaları ise şunlardır:

Zaman anlamına dehr'den bahseder genel olarak Kur'an. [62]

Asırlar anlamına kurûn'dan bahseder. [63]

Ardından çağa asra yemin eder. [64]

Belirlenmiş vakit diyerek kıyamete dikkat çeker. [65]

Yine kıyamet için, bir an anlamına saat kelimesi geçer Kur'an'da. [66]

Yıl anlamına sene [67] ve yine aynı anlamda âm [68] kelimeleri geçer.

Ay anlamına şehr kelimesine yer verilir: Bu meyanda ayların sayısının on iki olduğu ve bunlardan dördünün haram aylar (el-eşhürü'1-hurum) olduğu bildirilir. [69] Yine bilinen hac aylarına (eşhürü'm-ma'lûmât) dikkat çekilir.[70]

Yüzlerce ayette gün karşılığı olarak yevm kelimesi kullanılır. [71]

Pek çok ayette günün dilimleri olan, gündüz(nehar) fecr, sabah, kuşluk(duha) öğle(zuhr), ikindi(asr), akşam(mağrib), yatsı(ışa) ve gece(leyl)ye dikkat çekilmiştir.

Ve an'dan bahseder Kur'an. [72]

Kur'an zaman ve zamanın dilimleri için seçtiği bu değişik kavramlara dikkat çekerken genel olarak zamanın önemini vurgulamak ister. Ama o, bir tarih ve coğrafya kitabı olmadığından zaman konusunda ayrıntılı tarihlere girmez. Çünkü onun adeti hemen her konuda genel prensipler koymaktır.

Öte yandan bazı zaman dilimleri, onlarda meydana gelmiş çok önemli olaylar sebebiyle yahut onlarda işlenen güzellikler nedeniyle Kur'an'da özellikle anılma şerefini haketmişlir. Nitekim Kur'an'da şöyle buyurulmuştur: "..Onlara Allah'ın günleri ile öğüt ver." [73]

Ayette insanlık tarihinin çok önemli olaylarla geçen günlerini hatırlatarak öğüt verilmesi özellikle istenmiştir. [74] Sözgelimi, yer ve göklerin yaratıldığı gün [75] Hz. Musa ile Firavn'un sihirbazlarının buluşma günü olan zinet (bayram) günü [76], Firavn'nun sonrakilere ders olması için bedeninin kurtarıldığı gün [77]. Hz. Yahya'nın doğduğu

öldüğü ve dirileceği gün [78], yine Hz. İsa'nın doğduğu-öldüğü ve dirileceği gün [79], Takva mescidinin yapıldığı ilk gün [80], iki ordunun karşılaştığı (Bedir) günü [81], dinin tamamlandığı gün [82], tayyıbatın helal kılındığı gün [83], büyük hac günü [84], Huneyn günü [85], Cuma günü [86], ahiret günü hesap günü, diriliş günü [87] gibi günlere Kur'an'da işaret edilmiştir. Aynı şekilde gecelerden Hz. Musa'ya vadedilen kırk gece, "Kadir Gecesi" [88]. "İsra gecesi" [89] "Mübarek bir gece" [90] özellikle anılmıştır.

Gerçekten de her insanın hayatında unutamadığı çok önemli günler vardır. Bu günler acı tatlı hatıralarıyla hep yadedilir, diğer günlerin önüne çıkartılır. Örneğin bir doğum günü, bir düğün günü, bir ölüm günü, bir kuruluş yahut tarihten siliniş günü. Hatta bu çok önemli günler adına tarih bile düşülmüş ve sonuçta bu özel günler tarihe ve insanlığa mal olmuştur. Sözgelimi bir Nuh Tufanı, Hz. İsa'nın doğum günü. Fil vakası, Hicret günü, İstanbul'un fetih günü gibi insana inen Kur'an da insanın bu eyilim ve özelliklerini gözeterek inmiş olup bazı günleri diğer bazılarının önüne çıkararak anmıştır. Elbette bir kısım günlerin öne çıkarılması diğer anların önemsiz görüldüğü anlamına gelmez.

Bu cümleden olarak Kur'an cahiliyye insanının erkek çocuğun doğum gününde sevindiği, kız çocuğun doğum gününde ise üzüntüye garkolmasını kınayarak erkek olsun kız olsun doğum günlerinde sevinmenin [91] insan psikolojisinin tabi bir gereği olduğunu vurgulamıştır. Yanışım aileleri ve toplumları için çok önemli günler olan Hz. Yahya ve Hz. İsa'nın doğum günlerini özellikle anmıştır. Yine Kur'an'da Hz. İsmail [92] Hz. İshak [93], ve Hz. Yahya'nın [94] doğum müjdeleri üzerinde durulur, Yakub [95] ve Süleyman peygamberlerin ölüm anları [96] anlatılır.

Kendisine neden özellikle Pazartesi günü nafile oruç tutulduğu sorulunca Peygamberimiz (a.s.)

"Çünkü ben o gün doğdum ve bana Kur'an o günde inmeye başladı." [97] buyurarak doğum gününün ve kendisine vahyin ilk geldiği günün hayatındaki önemini vurgular.

Aynı şekilde Medine'de muhacirlerin ilk çocuğu Abdullah b. Zübeyr dünyaya gelince, Medine sokaklarında Müslümanlar sesli tekbirler getirerek doğumu adeta kutlamışlardır. [98] Sünnette çocuğun ilk doğum günlerinde (doğumun 7. veya 14. veya 21. günlerinde) kesilmesi tavsiye edilen akîka kurbanı da bir çeşit doğum gününün İslamî kutlamasıdır. [99]

Öte yandan, Kur'an-ı Kerimde ayların sayısının on iki olduğu ve onlardan dört tanesinin haram ay olduğu, ayların isimleri zikredilmeden bildirilir. [100] O aylardan sadece bir tanesinin adı açıkça Kur'an'da geçer. O da Ramazan Ayıdır.

"O Ramazan ayı ki, insanlara hidayet rehberi olan, doğru yola götüren, hakkı batıldan ayıran parlak delillerle dolu Kur'an onda indi.." [101]

Şimdi bu on iki ayın içerisinden özellikle Ramazan ayının seçilip anılmasının hikmetlerini anlamaya çalışalım:

Ramazan, yakma anlamına Rameza kelimesinin mastarıdır. Aylara isim verildiği sırada bu ay sıcak günlere denk geldiği için bu isim verilmiştir. Oruç ibadetinin bu ayda farz kılındığı düşünülerek orucun açlık ve susuzluk sebebiyle insanı yaktığı veya oruçlunun günahlarını yaktığı için bu ismin verildiği de söylenmiştir. [102]

Aslında bu ayın özellikle Kur'anda anılış sebebini ayet açıklamaktadır. Şöyleki, Kur'an o ayda inmiştir. Buna göre, bu ayın Kur'anda anılması ve oruç ibadetinin özellikle o ayda farz kılınması Kur'an'ın o ayda inmiş olmasındandır. [103]

Kur'an'ın o ayda inmesi, Kur'an'ın Ramazan ayında toptan dünya semasına inmesi veya bu ayda inmeye başlaması olarak anlaşılmıştır. Kaynaklarımız Kur'an'ın dışındaki diğer kutsal suhuf ve kitabların da bu ayda indiğinden bahsederler. [104]

Kur'an, Allah'a rağmen değil, Allah'a göre yaşayan, O'nun emirlerini tutup yasaklarından kaçınan müttakîler için hidayet rehbiridir. [105] Kur'an öncesi dönemdeki tevhid ehline de farz kılınması sebebiyle evrensel bir ibadet olan oruç ibadetinin nihai gayesi de takvaya ulaşmaktır.

"Ey iman edenler! Takvaya eresiniz diye, sizden öncekilere farz kılındığı gibi size de oruç farz kılındı." [106] Demekki oruç ibadetinin hedefi ile Kur'an'ın iniş hedefi örtüşmektedir. İşle oruç ve Kur'an, oruç ve Kur'an ayı olan Ramazan ayını Kur'anda anılmaya değer kılmıştır.

Kısaca söylemek gerekirse, Kur'ân genel olarak zamana ve daha geniş anlamda zamanın tüm dilimlerine dikkat çekmiş ve onların önemini vurgulamıştır. Öte yandan insanlık tarihinin dönüm noktaları olan kimi zamanlara ve her insanın hayatında ayrı bir yeri olan zamanlara yer verilmiştir. Yine önemli ibadet zamanları belirlenirken, Kur'ân'da zaman mefhumu işlenmiştir.
……………………
[61] Müzzemmil: 73/20.

[62] Bkz. Casiye: 45/24; İnsan: 76/1.

[63] Bkz. Tahâ: 20/51, Kasas: 28/43. Kur'ân'a göre Hz. Adem'den Firav'un helakına kadar olan dönem Kurûnü'1-Ûlâ (İlk Asırlar), Firavn'ıın helakından yahut Tevrat'ın nüzulünden Hz. Muhammed'in peygamber olarak gelişine yahut Hicret edişine kadar ki dönem Kurunü’1-Vüsta (Orta Asırlar), bundan kıyamete kadarki dönem de 'Kurûnü'1-Uhrâ' (Son Asırlar) diye nitelendirilmiştir. Bkz. Elmalılı, Hak Dini, V, 3739.

[64] Asr: 103/

[65] Araf: 7/187; Hicr: 15/38; Sad: 38/81.

[66] Bu anlamda onlarca ayet vardır. Bkz. M. Fuad Abdülbakî, el-Mu'cem.

[67] Yedi ayette 'sene' kelimesi, on iki ayette ise bu kelimenin çoğulu olan 'sinîn' kelimesi geçer. Bkz. M. Fuad Abdülbakî, el-Mu'cem.

[68] Bu kelime Kur'ânda dokuz ayette geçer. Bkz. M. Fuad Abdülbakî, el-Mu'cem.

[69] Tevbe: 9/36. Pek çok ayette haram aylara dikkat çekilerek barış dini İslam, insanları bu aylarda savaş yapmamaya yani barışa hazırlar. Bkz. Bakara: 2/194, 217; Maide: 5/297; Tevbe: 9/2, 5.

[70] "Hac bilinen (Şevval, Zilkade, Zilhicce) aylardadır." Bakara: 2/197.

[71] Bkz. M. Fuad Abdülbakî, el-Mu'cem.

[72] Bu kelime, sekiz ayette geçer. Bkz. M. Fuad Abdülbakî, el-Mu'cem.

[73] İbrahim: 14/5.

[74] Bkz.Mevdûdî, Tefhimü'l-Kur'ân, II. 537; Elmalılı, Hak Dini Kur'ân Dili,V, 30I5.

[75] Tevbe: 9/36.

[76] Taha: 20/59.

[77] Yunus: 10/92.

[78] Meryem: 19/15.

[79] Meryem: 19/33.

[80] Tevbe: 9/108.

[81] Al-i İmran: 3/155,166; Enfal: 8/41,48.

[82] Maide: 5/3.

[83] Maide: 5/5.

[84] Tevbe: 9/3.

[85] Tevbe: 9/25.

[86] Cuma: 62/9.

[87] Bu konudaki yüzlerce ayet için bkz. M. Fuad Abdülbakî. el-Mucem.

[88] Kadir: 97/1-3.

[89] İsra: 17/1.

[90] Duhan: 44/3

[91] Nahl: 16/58; Zuhruf: 43/17.

[92] Saffat: 37/101.

[93] Hûd: 11/71; Hicr: 15/55; Saffa: 37/112; Zariyat: 51/28..

[94] Al-i İmran: 3/39; Meryem: 19/7.

[95] Bakara: 2/133.

[96] Sebe: 34/14.

[97] Müslim, Siyam 197; Ahmed, V, 299.

[98] Yahudiler, Mekke'den Medine'ye göç eden muhacirlere "size büyü yaptık, artık sizin çocuğunuz olmayacak" diye sataşmaktaydılar. Kop­arılan bu yaygara, Medine havasına alışamadıklarından ilk sene hiç çocukları olmayan muhacirlerden bazısını etkilemişti. Bu yüzden muhacirlerin Medine'de dünyaya gelen ilk çocuğu Abdullah dünyaya gelince, Müslümanlar bunu tekbirlerle kutlamışlardır. Bkz. Koksal Asım, İslam Tarihi, VIII, 311. Bütün bu açıklamalardan doğum gününe önem vermenin meşruluğunu çıkarmamız mümkündür. Nekl bu önem verme bugünkü cahiliyye kutlamalarına benzememelidir. Peygam­berimizin kendi doğum gününü oruçla, Müslümanların çocuklarının doğum gününü tekbirle yadettikleri düşünülürse; Müslümanlar da kendilerinin ve çocuklarının doğum günlerini Allah'a şükür ve ibadet fırsatı olarak değerlendirebilirler. Hz. Peygamber'in doğum gecesi olan 'Mevlid Gecesi' de bu çerçevede değerlendirilebilir kanaatindeyiz. Zira tamamen insanî eğilimlerden kaynaklanan bu günlere, yapılan yanlış uygulamaları bahane ederek "İslamda bunun yeri yok" diyerek tama­men karşı çıkmak kanaatimizce pek tutarlı bir tavır değildir.

[99] Bkz. Canan İbrahim, Hz. Peygamberin Sünnetinde Terbiye, s, 85-88.

[100] "Doğrusu Allah katında ayların sayısı on ikidir. Gökleri ve yeri yarat­tığı günkü Allah'ın yazısında bunlardan dördü haram aylardır..." Tevbe: 9/36.

[101] Bakara: 2/185.

[102] Zemahşerî, Keşşaf, 1, 336

[103] Ayet "Kur'an o ayda indi" diye anlaşıldığı gibi "o ay hakkında, oruçla ilgili Kur'an ayeti indi" diye de anlaşılmıştır. Bkz. Zemahşerî, Keşşaf, I, 336; Beyzavî, Envaru't-Tenzîl, 1,259-260.

[104] Ramazan'ın ilk gecesi Suhut'-u İbrahim, altıncı gece Tevrat, 23. gece İncil, 17 veya 27. gece de Kur'an inmiştir. Bkz. Râzî, Mefatthu't-Ğayb, V. 84; Kurtubî. el-Cami'. II. 298; Beyzavi, Envaru't-Tenzîl. I, 260; Hamidullah Muhammed, İslam Peygamberi, II, 853: Keskioğlu Os­man, K. Kerim Bilgileri, 31-32.

[105] Bakara: 2/2.


__________________
GÜNEŞ HERGÜN YENİDEN DOĞAR.
Yukarı dön Göster kadıoğlu's Profil Diğer Mesajlarını Ara: kadıoğlu
 

<< Önceki Sayfa 128 Sonraki >>
  Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazıcı Sürümü Yazıcı Sürümü

Forum Atla
Sizin yetkiniz yok foruma yeni mesaj ekleme
Sizin yetkiniz yok forumdaki mesajlara cevap verme
Sizin yetkiniz yok forumda konu silme
Sizin yetkiniz yok forumda konu düzenleme
Sizin yetkiniz yok forumda anket açma
Sizin yetkiniz yok forumda ankete cevap yazma

Powered by Web Wiz Forums version 7.92
Copyright ©2001-2004 Web Wiz Guide
hanif islam

Real-Time Stats and Visitor Reports Sitemizin Gunluk, Haftalik, aylik Ziyaretci  Detaylari Real-Time Stats and Visitor Reports

     Sayfam.de  

blog stats