Yazanlarda |
|
Guests Guest Group
Katılma Tarihi: 01 ekim 2003 Gönderilenler: -259
|
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
Merhaba,
Sayın Mermus
konular ile tam olarak bağlantısı olmasa da, daha önce başka bir konu başlığında dile getirdiğim bir sorumu tekrarlamak isterim.
Kütle çekim kanunu?
İki kütle; kütlelerinin çarpımları ile doğru orantılı ve aralarındaki uzaklığın karesi ile ters orantılı olacak kuvvetle birbirini çeker.
İki kuvvetin eşit olduğu durumda denge olur.
F1=F2 = G x (m1xm2) / d2
1. dünyamız güneş çevresinde bir elips yörüngede döndüğüne göre, newton yasası yanlış olmuyor mu? eğer newton yasası doğru ise dünyamız güneşe yaklaşmalı veya uzaklaşmalı değil mi(sürekli olarak?)
2. eğer newton yasası doğru ise ve dünyamız merkez kaç kuvvetinin ve kendi etrafında dönerek sağladığı ikincil kuvvetin de etkisi ile mi aynı yörüngede dengede kalabiliyor, eğer öyle ise,güneşe uzaklağına paralel olarak dönüş hızı mı değişiyor?
3. her şeyden farklı olarak,newton yasası doğru ise, kütle merkezleri ve/veya kütle değerleri mi değişiyor, elips yörüngedeki konumuna göre?
değerli katılım ve bilgilerinizi rica ederim
selamlar
|
Yukarı dön |
|
|
mermus Newbie
Katılma Tarihi: 21 temmuz 2007 Yer: Turkiye Gönderilenler: 30
|
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
Mert8 yazdı;
elimdeki lambadan çıkan ışık demeti, tren sağa doğru hareket ettiğinden, trenin hızına göre, sola doğru belli bir açı ile aynaya yetişecek ve aynı açı ile aynadan yansıyarak benim solumdaki bir yere düşecektir.
Merhaba
Sayın Mehmet Rende , siz ışık demetinin trenin hareketinden bağımsız olarak hareket edeceğini ve trene göre geride kalacağını düşünüyorsunuz, problemde buradan kaynaklanıyor. Ne ışık demeti nede benim verdiğim örnekteki top trenin hareketinden bağımsız hareket etmez .
Selamlar.
|
Yukarı dön |
|
|
mermus Newbie
Katılma Tarihi: 21 temmuz 2007 Yer: Turkiye Gönderilenler: 30
|
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
hayrullahmeral yazdı;
konular ile tam olarak bağlantısı olmasa da, daha önce başka bir konu başlığında dile getirdiğim bir sorumu tekrarlamak isterim.
Kütle çekim kanunu?
İki kütle; kütlelerinin çarpımları ile doğru orantılı ve aralarındaki uzaklığın karesi ile ters orantılı olacak kuvvetle birbirini çeker.
İki kuvvetin eşit olduğu durumda denge olur.
F1=F2 = G x (m1xm2) / d2
1. dünyamız güneş çevresinde bir elips yörüngede döndüğüne göre, newton yasası yanlış olmuyor mu? eğer newton yasası doğru ise dünyamız güneşe yaklaşmalı veya uzaklaşmalı değil mi(sürekli olarak?)
2. eğer newton yasası doğru ise ve dünyamız merkez kaç kuvvetinin ve kendi etrafında dönerek sağladığı ikincil kuvvetin de etkisi ile mi aynı yörüngede dengede kalabiliyor, eğer öyle ise,güneşe uzaklağına paralel olarak dönüş hızı mı değişiyor?
3. her şeyden farklı olarak,newton yasası doğru ise, kütle merkezleri ve/veya kütle değerleri mi değişiyor, elips yörüngedeki konumuna göre?
merhaba sayın hayrullahmeral
1. dünyamız güneş çevresinde bir elips yörüngede döndüğüne göre, newton yasası yanlış olmuyor mu? eğer newton yasası doğru ise dünyamız güneşe yaklaşmalı veya uzaklaşmalı değil mi(sürekli olarak?)
Bilindiği gibi dünyanın güneş etrafında dönerken izlediği yol ( yörünge) elips şeklindedir . Elipsin iki merkezi vardır ve güneş bu merkezlerden birinde bulunur. Bunun sonucu olarak dünya güneş etrafında dönerken güneşe yaklaşır ve uzaklaşır . Güneşe en yakın olduğu dönem 3 ocaktır ve günberi (perihel ) olarak adlandırılır, en uzak olduğu dönem 4 temmuzdur ve günöte (aphel) olarak adlandırılır
2. eğer newton yasası doğru ise ve dünyamız merkez kaç kuvvetinin ve kendi etrafında dönerek sağladığı ikincil kuvvetin de etkisi ile mi aynı yörüngede dengede kalabiliyor, eğer öyle ise,güneşe uzaklağına paralel olarak dönüş hızı mı değişiyor?
Dünyanın yörüngede dengede kalmasını sağlayan , kütle çekim kuvvetiyle merkezkaç kuvvetinin birbirine eşit olmasıdır. Bu iki kuvvetten birinin miktarının artması dengeyi bozar. Kütle çekim kuvveti artarsa dünya güneşe yapışır, merkezkaç kuvveti artarsa dünya güneşin yörüngesinden çıkar.
İpe bağlı bir taşı tepenizde döndürdüğünüzü düşünün .Dönme hızı arttıkça taşın merkezkaç kuvveti artar, dönme hızı yavaşladıkça merkezkaç kuvveti azalır. Bunun sonucu olarak taşı bıraktığınızda merkezkaç kuvvete bağlı olarak taş uzağa veya yakına düşer.Yani dönüş hızı fazla ise merkezkaç kuvveti fazla , dönüş hızı az ise merkezkaç kuvveti azdır.
Dünya güneşin yörüngesinde dönerken günberide dünya güneşe en yakın konumdadır ve güneşin ve dünyanın kütle çekim kuvvetleri maksimumdur. Bununla beraber dünyanın yörüngedeki hızı da artmıştır ve buna bağlı olarak merkezkaç kuvveti de artmıştır.
Dünya günberiden günöteye doğru kaydıkça güneş ve dünya arasındaki mesafe artar ve kütle çekim kuvveti azalır . (aralarındaki uzaklığın karesi ile ters orantılı olduğu için)
Günöte noktasında kütle çekim kuvveti minimuma düşer . Dünya günöteye doğru hareket ederken tedrici olarak güneş etrafındaki dönme hızı da azalır ve buna bağlı olarak merkezkaç kuvveti de azalır.Günöte noktasında merkezkaç kuvveti de minimumdur.
Yani dünyanın güneş etrafındaki dönüş hızı yörüngenin her yerinde sabit değildir . Günberide artar, günöte de azalır.Bunun sonucu olarak kuzey yarımkürede kış mevsiminde dünya güneşe en yakın konumda olduğu ve güneş etrafındaki dönüş hızı arttığı için kışlar yaz mevsimine göre 2 gün daha kısadır ( şubat ayı 2 gün kısadır 28 çeker) Güney yarımkürede de yazlar kışlara nazaran ikigün daha kısadır.
3. her şeyden farklı olarak,newton yasası doğru ise, kütle merkezleri ve/veya kütle değerleri mi değişiyor, elips yörüngedeki konumuna göre?
Kütle maddenin miktarını ifade eder , dünyanın güneşe yakın veya uzak olması kütleyi değiştirmez ama kütle merkezleri arasındaki mesafe değişir .Buna bağlı olarak kütle çekim kuvveti artar ve azalır . Bu artış ve azalış merkezkaç kuvvetinin artması ve azalması ile dengelenir.
selamlar.
|
Yukarı dön |
|
|
Guests Guest Group
Katılma Tarihi: 01 ekim 2003 Gönderilenler: -259
|
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
Merhaba Sayın Mermus,
Uzay boşluğu sürtünmesiz kabul edilir. Dolayısı ile kuvvet bileşkesi hangi yöne doğru ise, o yöne doğru daha kuvvet bileşkesinin yönünü değiştirecek başka bir kuvvet olmadığı müddetçe hareket devam etmeli.
Dünyanın güneş etrafında dönerken (kendi etrafında dönüşünü saymaz isek) yörünge merkezinden dışa doğru merkez kaç kuvveti, güneşin ve dünyanın çekim kuvvetleri var. Bu üç kuvvetin bileşkesinin kuvvet değeri 0. Yani ilk hareketini sonsuza kadar sürdürüyor. (sürtünme yok)
İşte çok basit bir bakış açısı ile newton kütle çekim yasasına göre uzaklık değiştiği anda kuvvet bileşkesinin değeri değişmelidir. (kütleler sabit, sürtünme yok)
Bu noktada denge durumundan güneşe yaklaşma mesafesinde güneşe doğru, güneşten uzaklaşma mesafesinden güneşten ters yönde bir hareket başlamak zorunda.
Bu durumda karşımızda iki seçenek kalıyor:
1. Ya newton kütle çekim kanunu yanlış
2. ya da dünyanın yörüngesi elips değil, tam düzgün bir daire.
umarım ne demek istediğimi anlatabilmişimdir.
NOt: Lisede fizik sınavında, diğer bütün derslerde olduğu gibi formülleri ezberlemiş ve sınava girmiştik. newton kütle çekim formülünde m1*m2 şeklinde devam eden formülü doğru yazmış, fakat işlem yaparken kütle değerlerini toplamıştım. sağolsun hocam sadece 3 puan kırmıştı. sonuçta formülü doğru hatırlıyordum!!!
selamlar
|
Yukarı dön |
|
|
mert8 Uzman Uye
Katılma Tarihi: 23 nisan 2006 Yer: Saudi Arabia Gönderilenler: 111
|
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
aşağıdaki yazımı az önce hocalara yolladım. bakalım sizin yorumunuz ne olacak. . .
ya Allah
Allah ın izni ile
Allah rızası için
yanılmayan bir Allah
yazıya girişe istinaden, //--( http://www.hanifdostlar.net/forum_posts.asp?TID=5280&PN= 1 )--//, Allah ile ilgili fikirlerim bu adrestedir, merak eden ve ilgilenen olursa, buyurup bilgilenebilir. . .
Sayın Ali Hocam
MKÜ_FEF_Fizik_Antakya
iyi bir pazarlamacı olmadığımı, elimdeki malı güzel bir şekilde sunup satamadığımı, yanınıza geldiğim birçok kereler sonucu öğrenmişsinizdir. fakat bu sefer elimde, pazarlama ihtiyacı duymayacağım çok güzel bir ürün var. bu ürünün özelliklerini, siz çok iyi biliyorsunuzdur ve internetten dilediğiniz kadar bilgi alabilirsiniz ama, sizlere kolaylık olabilmesi için ve dilerseniz, ben internetten yerli ve yabancı olmak üzere (verilebilecek, güvenli, inanılır), affınıza sığınarak, birkaç adres veriyorum. fazla vaktinizi almaz, zaten bildiğiniz bir konuyu daha da pekiştireceksiniz, şekilleri incelemeniz yeterli, yarım saatinizi harcayarak. bu sürenin sonunda ise //-- hele bi gelde şu konunun doğrusunu anlat bize de bilgilenelim. --// diyeceğinize inanıyorum.
işin özüne, pazarlayacağım mala gelecek olursak. . . ///--- MEVSİMLERİN OLUŞUMU ---/// satacağım mal bu. dediğim gibi, bildik bir konu. aşağıdaki adreslerde de bilgilerinizi pekiştireceksiniz. ama. . . fakat . . . lakin . . .
http://astrons.sabanciuniv.edu/astroed2/wp-content/uploads/2 009/08/Kinestetik_Astronomi_Drama.pdf
http://books.google.com.tr/books?id=W-jjPk7WEWMC&pg=PA39 &lpg=PA39&dq=mevsimler&source=bl&ots=ufvKzux 6Ez&sig=Ev5jjgrJfWAurlmTZEbfx vGpZWI&hl=tr&ei=cg6xTKrUF4yWswamwIXHDQ&sa=X& oi=book_result&ct=result&resnum=90&ved=0CMcCEOgB MFk49AM#v=onepage&q=mevsimler &f=false (Profesör Dahi nin Kitabı Sf 39)
http://en.wikipedia.org/wiki/Season
http://upload.wikimedia.org/wikipedia/en/e/ec/BlueMarble_mon thlies_animation.gif
http://fens.sabanciuniv.edu/astro/tr/documents/Mevsimler.pdf
http://tr.wikipedia.org/wiki/Mevsim
http://www.astronomy.org/programs/seasons/index.html
http://www.bbc.co.uk/science/space/solarsystem/earth/solstic escience.shtml
http://www.e-cografya.com/images/sayfalar/dersnotu/lise1/06. mevsimler.pdf
http://www.msnbc.msn.com/id/3077384/
http://www.videojug.com/film/why-does-the-earth-have-seasons
http://www.youtube.com/watch?v=DuiQvPLWziQ
http://www.youtube.com/watch?v=taHTA7S_JGk&NR=1
http://www-istp.gsfc.nasa.gov/stargaze/Sseason.htm
http://ti.arc.nasa.gov/m/tech/rse/classroom/amphionEd/SEASON S/images/seasons0002.avi
birkaçında klip anlatımı var, zevkli olacaktır. bazılarında, sonucu yorumlamaya kalkmışlar ama doğruyu bilmedikleri için atıp tutmuşlar. fakat en sonuncu adres yani aşağıdaki adres, doğru tanımı yapıyor, bilgiyi veriyor ama ne işe yaradığını veya nasıl bir yorum yapacağını bilmediğinden, hiç bir şey söyleyemiyor. bu adres o kadar güvenilir ki. . . gerçeği, doğruyu biliyor, hem de en az 25 yıldır. dünyaya bunu nasıl açıklayacağını bilemediğinden susmuş, hiçbir şey söyleyemeden oturmuş. hala da öyle. . . bilemediğinden, konunun yorumunu, yukarıda da görülebileceği gibi, başka adreslerde bildiklerinizi anlatarak dünyaya uymuş. . .
lafı daha fazla uzatmadan numune adresi vereyim, burada dikkat edeceğiniz, yıllık dünyanın dönüş şekli. cevabı hemen bulabileceksiniz, ama yorumu. . .
http://ti.arc.nasa.gov/m/tech/rse/classroom/amphionEd/SEASON S/images/seasons0001.avi
sizden ne mi istiyorum. . . bu konunun doğrusunu, cevabını benden isteyeceksinizdir doğal olarak. cevabı Bir Teorisi nin getirileri ile olduğundan, ilk önce sizlere bu teoriyi anlatmalıyım. anlatmak için de sizden isteklerim mi. . . hikayedeki gibi 40 akıllı ve Devlet Televizyonu. karşılanamayacak şeyler değiller değil mi. . .
hadi kolay gelsin. . .
NOT: lütfen, bu bilgileri diğer öğretmen arkadaşlarınız ve öğrencileriniz ile paylaşınız. insanlar bilgilensinler.
Allah a emanet olun
mehmet rende
. . .
|
Yukarı dön |
|
|
mert8 Uzman Uye
Katılma Tarihi: 23 nisan 2006 Yer: Saudi Arabia Gönderilenler: 111
|
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
ya Allah
Allah ın izni ile
Allah rızası için
yanılmayan bir Allah
başka forumlardan arkadaşlar soruyorlar //-- Ben anlamadım şimdi olay ne? --//
benim de cevabım
//-- arkadaşım yukarıdaki linklerde dünyanın mevsimlerinin oluşması için yıllık dönüşünde dünya hiç durumunu değiştirmiyor. yani eğer yazın kuzey yarım küre sağa yatık ise kışında yıne sağa yatık. sanırım bunu görebileceksiniz.
en sondaki nasa nın klibinde dünyanın gerçek dönüşünü veriyor. dünya tıpkı yavaşlamakta olan bir topaç gibi dönüyor. yani bu ne demek yazın kuzey kutbu sağa yatık yani sağda ise kışın güney kutbu sağa yakın. bu şimdiki bildiğimiz mevsimlerin oluşumu ile ve dünya hareketi ile hiçte uyuşmuyor. dediğim gibi dünya daha değişik dönüyor ama amerikalılar ne anlama geldiğini bilemediklerinden susmuşlar, bu klip hakkında herhangi bir yorum yapmıyorlar. fark bu. .
veya şekil olarak. yukarıdaki adreslerden birinde verilmişti. http://www.astronomy.org/programs/seasons/index.html adresinde 9. (dokuzuncu) resim şimdiki, dünyanın bildiği dünya yıllık dönüş şekli. FLIPPED AXIS, SAME SEASON isimli 16. (onaltıncı) resim ise nasa nın klibindeki, dünyanın yıllık gerçek dönüşü.
bilmem anlatabildim mi. hadi bakalım şimdi bu dönüşe göre mevsimleri oluşturun. . .
kolay gelsin --//
Allah a emanet olun
mehmet rende
. . .
|
Yukarı dön |
|
|
mert8 Uzman Uye
Katılma Tarihi: 23 nisan 2006 Yer: Saudi Arabia Gönderilenler: 111
|
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
Sn Hocam 21.10.2010
11.10.2010 da size e-mail ile yolladığım yazıyı başka yerler ile de paylaşmıştım. bana gelen en iyi yorumu sizlere aktarıyor ve ardından yorumumu veriyorum. . .
----------------------------------------
ODTÜ AAT Forum
seco
Forum Üyesi
Çevrimdışı
Mesaj Sayısı: 66
|
|
Ynt: MEVSİMLERİN OLUŞUMU
« Yanıtla #33 : 16 Ekim 2010 01:41:31 » |
|
Animasyon paylasıldıgında ben de bu animasyonun kaynagını bulmaya calıstım ama bulamamıstım. Kaynagını da verdigin icin tesekur ederim mert8. O kaynakta da daha once dedigim gibi "dünyanın güneşten görülen hali" oldugunu yazıyor. (ilgili resimden sonraki ilk cümle.) Aslında animasyon incelendiğinde de bu anlaşılıyor. Dünya üzerindeki aynı noktaların yerel saate göre "öğlen" zamanında (11:50- 12:10) bize doğru dönük olması güneşin konumunun bizimle aynı olması gerektiğini kanıtlıyor. Sadece animasyondaki bilgiyi kullanarak bu sonuca ulasmak mümkün.
Bu konunun acıklıga kavustuguna inanıyorum. neden eksenin acı degistiriyormus gibi gorundugune gelirsek... Bunu kücük bir deneyle açıklamaya çalışacagım.
Elinize bir kalem alın ve bir odanın ortasında durun. Kalem olan elinizi ileri dogru uzatın ve kalemin ucunu kapıya dogru cevirin. Ama yere tam dik veya paralel olmasın. Mesela kapını üst köşelerinden birini hedef alabilirisniz. (Her odanın en az bir kapısı oldugunu varsayarak boyle dedim. Ama siz keninize herhangi bir belirgin hedef secebilirsiniz ) Kalem, dünyanın dönme eksenini temsil etsin ve siz de güneş olun. Seçtiğiniz nokta da kutup yıldızını temsil etsin. Sonra kendi etrafınızda yavaşça dönün. Bu arada sürekli kalemin doğrultusunun aynı kalmasına dikkat edin. Kalemin ucu sürekli ilk seçtiğiniz noktayı göstersin. Dönme esnasında kapı arkanızda kaldıgında kalemin sizi işaret ettiğini, kapı önünüzdeyken kalemin ileriyi işaret ettiğini, kapı sagınızdayken sağınızı solunuzdayken solunuzu işaret ettiğini göreceksiniz. Tüm dönme hareketi boyunca topaç hareketine benzer bir hareket yapacaktır. Doğrultusu sabit kaldığı halde kalem size yalpalıyor gibi görünecektir.
Animasyondaki yalpalama da bundan kaynaklanmaktadır. Oysa ki kapının pozisyonunda olsaydınız (kutup yıldızı) kalemin sürekli size dönük oldugunu görecektiniz.
Umarım dogru, düzgün ve anlaşılır yazmışımdır. |
--------------------------------------------------
mantıklı ve güzel bir cevap. ancak. . .
Kutup Yıldızı (Demirkazık, Şimal Yıldızı,Kuzey Yıldızı, Polaris (Ursa Minor)) ın dünyadan uzaklığı 431 ışık yılıdır (Vikipedi). konumuz dahilinde, dünyanın yörüngesinin büyük çapını kabaca da olsa 20 ışık dakikası desek. bu iki değer birbirleri ile kıyaslanamayacak bir büyüklüktedirler. kutup yıldızıda, dünya ister yaz vakti, ister ise kış vaktinde olsun, her şartta kuzey yarım kürenin neresinden bakarsanız bakın, her zaman için kuzeydedir. ikisini hayali bir çizgi ile birleştirdiğimizi farz edersek, bir yıl boyunca, kutup yıldızının bulunduğu konum ile dünyanın ekseninin üstüste gelmesi yani bu hayali çizgide birleşmesi gibi bir zorunluluk yoktur. zaten de olamaz, değişik zamanlarda onu izlerken veya teleskop ile incelerken, kutup yıldızının bulunduğu konum yani nokta bazen ufuk çizgisine yakın yerlerde bazen de gökyüzünde yukarılarda bir yerlerde olmaktadır. bu da dünya ekseninin doğrultusunun kutup yıldızı ile aynı olmadığını hatta dünyanın ekseninin değiştiğinin, yön değiştirdiğinin bir kanıtı olmuyor mu. . .
ayrıca, ayrıca. . . nasa nın ikinci animasyonunun (( http://ti.arc.nasa.gov/m/tech/rse/classroom/amphionEd/SEASON S/images/seasons0001.avi adresinin bağlantı yeri http://ti.arc.nasa.gov/tech/rse/classroom/seasons/ )) dünyanın gerçek yıllık hareketi olduğunun ispatına, konunun nasıl olduğunun anlaşılabilmesine ve ayrıca sizleri iddiama inandırabilmem için şimdi dünyanın uydusu olan ay ın dünya etrafındaki hareketini ele alıp sonra dünya ile kıyaslıyacağım. . .
her ne kadar birçok yerde //--- Donme Periyodu: kendi etrafında 27.32 Dunya gunu (( sayfa 3 http://www.mmf.selcuk.edu.tr/personel/yeren/yasareren/dersle r/jeoloji/4-jmg-ay.ppt veya
http://www.mmf.selcuk.edu.tr/personel/yeren/yasareren/pdfdos y/jeomuh_giris/Microsoft%20PowerPoint%20-%204-jmg-ay.pdf )) ---// densede, aslında ay hiç kendi ekseni etrafında dönmemekte ve bize her zaman aynı yüzünü göstermektedir. (( http://tr.wikipedia.org/wiki/Ay adresinde ayın bir aylık evresi klip olarak gösterilmiş ve ayın görüntüleri ayın görünen yüzü ve ayın diğer yüzü denilerek sunulmuştur. ayrıca mozaik olması bakımından, http://rasathane.ankara.edu.tr/populer/pak/DAY2009_Anlami.pd f adresi sayfa 9 da Galileo nun 1610 lu yıllarda çizdiği ayın resmi, tesadüf ki yine aynı yüz çizilmiş.))
gelelim şimdi işin özüne, yani konumuza. ay nasıl ki dünyanın etrafında döner iken bir yüzü sürekli dünyaya bakıyor, ki o oraya öyle koyulmuş öyle gidiyor felsefesini yapmadan fiziksel olarak ay ın kendi yörüngesinde özel bir konumda / durumda (( bir yüzü sürekli dünyaya bakıyor ))
arka yüz görünen yüz görünen yüz arka yüz
Ay Dünya Ay
dönmesinin fiziksel sebebi ne ise, dünya da aynı fiziksel sebepten ötürü, dünya ekseni 23.5 derece açıda iken, dünyanın şu anda doğru olarak bildiği, yörüngesinde yıllık dönüş şekli
/ /
DünyaEkseni/Yaz Güneş DünyaEkseni/Kış
gibi olarak değil de, gerçekte / doğrusu ve, yorum veya teori olarak Bir Teorisi nin getirisinin sonucu olan
/ \
DünyaEkseni/Yaz Güneş DünyaEkseni/Kış
şekline / durumuna ulaşılır ki burada dünya kendi etrafında günlük kendi ekseni etrafındaki dönüşünü sürdürmektedir ama yıllık dönüşünde, yazın kuzey yarım küre güneşe, güney yarım küreden daha yakınsa, kışın da daha yakındır.
eee şimdi dünya bu konumda yıllık çevrimini gerçekleştiriyorsa bildiğimiz ve yaşadığımız mevsimler nasıl oluşacak. . . merak etti iseniz, yukarıda da belirttiğim gibi bu Bir Teorisi nin getirisinin sonucu. Önce Bir Teorisi ni dinlemelisiniz. . .
((( /// --- antiparantez --- ayrıca, gökatlası nı biliyorsunuzdur, yüzyıllardır gemiciler kullandılar hatta yaklaşık 1360 (bin üç yüz atmış) yıldır (( Dunhuang Yıldız Atlası, http://www.bulutsu.org/ggg/?gun=090619 )) biliniyor. ne kadar ilginç değil mi. milyarlarca yıldır çok büyük bir hız ile genişleyen evrenimizin, bu atlasta görünen kısmında pek bir değişiklik, demeyeceğim, 1360 yıldır hiçbir değişiklik yok. . . gibi. . . kıyaslayın (( http://www.istanbul.edu.tr/fen/astronomy/images/2009subat_go katlasi.jpg )) --- /// )))
iyi çalışmalar
mehmet rende
. . .
__________________ 16cdgaabçcg
|
Yukarı dön |
|
|
mert8 Uzman Uye
Katılma Tarihi: 23 nisan 2006 Yer: Saudi Arabia Gönderilenler: 111
|
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
Sayın Hocam
05.11.2010
aşağıda, bilimsel bir konuda yapılan tartışma ODTÜ AAT Forum adresindedir. konu, mevsimlerin oluşumudur. . .
1) Sedat CANLI ( Ynt: Kutup Yıldızı « Yanıtla #1 : 23 Nisan 2007 01:20:52 » ) http://forum.gokyuzu.org/index.php
//--- Büyükayı takımyıldızı gökyüzünde tanımlanması en kolay takımyıldızdır. Büyükkepçeyi her zaman gökyüzünden görebiliriz. Kutupyıldızı ise bilindiğinin aksine parlak olmayan bir yıldızdır. Kutupyıldızını bulmak için büyükkepçenin son iki yıldızını kullanırız. Şöyle ki son iki yıldızdan kepçenin içine doğru 5 kat gidersek kutup yıldızına ulaşırız. ---//
2) Gökhan ( Ynt: Ay'dan bakınca dünyanın döndüğü görüldü mü? « Yanıtla #2 : 11 Eylül 2009 01:17:51 » )
//--- Ay'a giden astronotlar, orada yüzeyde bulundukları sürece Dünya'yı her zaman görmüşlerdir. Hepsi Dünya'yı yarım olarak görmüşlerdir.Yani Ay'daki astronotlara göre Dünya bir iç gezegen gibidir. Nasılki biz bizden daha içerideki iki gezegeni Venüs ve Merkür'ü hep evrelerinde görürüz, yani hiçbir zaman tam bir disk gibi göremeyiz. Astronotlarda Dünya'yı tam bir yuvarlak halinde göremezler.
Ay'a giden astronotların hepsi Dünya'nın fırıl fırıl döndüğünü göremediler.....göremezlerde..... hatta bir tam tur attığını dahi göremediler. Ama onlar oradayken Dünya belli bir miktar döndü. Şöyleki ; eğer bir astronot Ay modülünden indiği zaman Dünya'ya baksaydı ve farzedelimki Amerika kıtasının bir kenarı görünüyor olsaydı, Daha sonra Astronotun görevi bitip tekrar modüle bineceği zaman tekrar Dünya'ya doğru baksaydı bu sefer Amerika kıtasının tamamını görebiliyor olacaktı. Yani Dünya onlara sadece Amerika kıtasını gösterecek kadar dönmüş oldu. Bunun sebeplerinden biride astronotların yüzeyde kalmak için çok vakitleri yoktu, orada en fazla kalanlar 4-5 saat kaldılar. ---//
3) İlker Doğan ( Ynt: ay yüzeyi neden aynı gözükür « Yanıtla #5 : 02 Ocak 2010 19:59:27 » )
//--- Bunu şu şekilde deneyebilirsiniz. Ortada duran bir arkadaşınızın etrafında yüzünüzü hep ona dönük olacak şekilde hareket edin. Başladığınız noktaya geldiğinizde hem onun çevresinde hem de kendi etrafınızda bir tur atmış olursunuz. Ayın da dünya etrafında yaptığı hareket buna benzer bir harekettir. Aslında tamamen eş zamanlı bir dönüş değildir, ayın görünen kısmında çok ufak değişiklikler olur ama bu çok dikkate değer bir değişim olmadığından hep aynı kesitini görüyoruz diyebiliriz. ---//
seco ( Ynt: MEVSİMLERİN OLUŞUMU « Yanıtla #38 : 22 Ekim 2010 02:15:16 » ) //---
4) 1. Kutup yıldızı günün her saati yılın her mevsimi kuzey ufkundan belirli bir açıda yükselmiş olarak durur. Gündüzleri gözleyemesek de pozisyonu gece-gündüz, yaz kış aynıdır. Ufka veya tepeye yaklaşmaz. Daha batıya veya doguya gitmez. Kazık çakmış gibi durur. "Demir kazık" denmesinin sebebi de budur sanırım. Deneyini yapmak 1 yıl kadar uzun bir zaman alacagından forumda çokca bahsedilen "Stalerium" programında "Polaris"'i seçip kuzey ufkunun da göründüğü bir kadrajla zamanı hızlandırmak anlamaya yardımcı olacatır. Ama "illede deneyini yapacam" diyene bol sabır diliyorum
5) 2. Ay'ın hareketiyle Dünya'nın hareketi birbiriyle kıyaslanamaz. Birçok açıdan farklılıkları vardır.
6) 3.Ay kendi etrafındaki dönüşünü dünya etrefındaki dönüşüyle aynı sürede tamamlar. Dolayısı ile dünyadan baktıgımızda hep aynı yüzünü görürüz. Ancak Dünya dışından bakıldıgında ayın kendi etrafındaki dönüşü görülür.
7) 4. Biz gökyüzündeki cisimlerin sadece açısal yerdegistirmelerini algılayabiliriz . Açısal yerdegistirme = Zaman X Acısal Hız dır. Açısal hız ise cismin dogrusal hızı ile orantılı ve cismin uzaklıgı ile ters orantılıdır. Daha dogrusu:
Acısal Hız ~= Çizgisel Hız / Uzaklık
"Astronomik" hızlarların daha da "astronomik" uzaklıklara bölünmesi sonucunda elde edilen açısal hız cok küçük oldugu için bu cisimlerin acısal hareketlerini gözlemlememiz pek mümkün degildir. Açısal yerdegistirmenin farkedilebilir olması için bu küçük açısal hızların "astronomik" zamanlarla çarpılması gerekir. Belki bin degil ama yüzbin yıl sonra gökatlaslarını degistirmek gerekebilir
8) Bu temel bilgileri gecersek...
9) Anlayamadıgım bir konu var. Bilinen gercegin aksini söyleyen bir teori mi var? Bu teorinin adı "Bir" teorisi mi? Böyle bir teori varsa gerçekten merak ettim. Bir linki verilirse sevinirim. Gündüzlerin süresinin degisimini nasıl açıklıyor acaba. ---//
10) Nükleer Kedi ( Ynt: MEVSİMLERİN OLUŞUMU « Yanıtla #39 : Dün 01:45:37 » )
//--- Aslında Kutup Yıldızı da pek sabit sayılmaz. 1/3 derece kadar eksenin dışarısında bulunuyor. Bu da yaklaşık 5,5 saatlik pozda rahatça görülebiliyor. ---//
11) Eksen Eğikliği ile İlgili Bazı Temel Bilgiler, D. Doğu ATEŞ, Ankara Lisesi Coğrafya Öğretmeni http://www.cografya.biz/index.php?ind=reviews&op=entry_v iew&iden=267
//--- Öyleyse Güneşin de çabasına rağmen neden Dünyanın ekseni eğik? Bu konuda ortaya atılan iki temel görüş vardır.
1. İlk görüşe göre Dünya oluşumu sırasında asli konumunu bu şekilde kazanmıştır.Yani büyük patlamayla birlikte uzay boşluğuna savrulan Dünya, savrulma şekli, çekim etkenleri, kütlesi ve kimyasal bileşimi nedeniyle eğik durmakta ve bu duruşunda ısrarcı olmaktadır.
2. İkinci görüşe göre Dünyanın oluşum evresinde öncelikle Güneş çevresindeki gazlar yoğunlaşarak gezegenleri oluşturmuştur. 4 milyar yıl önce gezegenler küçük gaz parçalarının bir araya gelerek yoğunlaşmasıyla oluşmaya başlamış, bu parçalar giderek yörüngelerindeki bütün diğer küçük parçaları da bünyelerine katmışlardır. Ancak giderek büyüyen ve çekim gücü artan bu ilksel kütleler, yörüngelerindeki diğer unsurları (planetesimal) kendilerine çekmişler, birleşmeler ise büyük çarpışmalar şeklinde gerçekleşmiştir. Günümüzde de gezegenlerin yüzeyinde gözlenen dev kraterler bu birleşmelerin sonucunda ortaya çıkmıştır. Atmosfer, yağmur, rüzgar gibi dış kuvvetleri olmayan gezegenlerde bu kraterler hala bol miktarda görülmektedir. “Gezegenleri meydana getiren unsurlar (planetesimaller) farklı boyutlardaydı. Bu nedenle birleşmeler sırasında yaşanan çarpışmalar hem yörünge de hem de dönüş ekseninde bozulmalara yol açmıştır. İste bu nedenle her gezegenin dönme ekseninin eğimi farklı farklıdır. Özellikle Uranüs ve Pluto'nun dönme eksenleri yörünge düzlemlerinin içinde kalır, yani 90 derece civarlarındadır. Venüs daha da ilginçtir, diğer gezegenlere göre ekseni etrafında ters döner. Bunu açıklamak için gökbilimciler Venüs’ün oluşurken çok büyük bir cisimle çarpıştığını ileri sürerek modelleyebilirler, çünkü başka bir açıklama yoktur. (Altı çizili bölümler Prof. Dr. Ethem DERMAN’a ( derman@ankara.edu.tr ) aittir. Bu kuram ise Wyoming üniversitesi öğretim üyesi Scott J. Badham’a aittir.)” ---//
----------------------------------------------------------
----------------------------------------------------------
(8)) için. . . bilgilendirme ve sabrınız için teşekkürler. bilgileniyorum. ama, sanırım her şey karşılıklı, yani ben de sizi bilgilendireceğim, inşallah. . .
(1)), (4)), (7)) ve (10)) a istinaden. . . yine affınıza sığınarak, her inceleme veya kullanımda kutup yıldızı baz alındığından,,, Ursa Major'ün yani Büyükayı takımyıldızı nın en parlak yıldızları Dubhe ve Merak'tır (Vikipedi). Ölçümlemelerde baz olarak Polaris yerine Dubhe kullanılsa daha iyi ve kolay olmaz mı. hem karış veya 5 kat hesabı da yapmazsınız. . .
(2)), (3)), (5)), (6)) için. . . doğru, dünya hem, güneş etrafında döner iken kendi etrafında bir tur atmış oluyor, hem de bu arada kendi ekseni etrafında dönüyor. ay ise hem dünya etrafında döner iken bir tur atmış oluyor, hem dünya ile beraber güneş etrafında döner iken değişik bir tur daha atmış oluyor, bunlar tabii ki dünya ile aynı değil, hem dünya hem de ay ın olayları bildiğimiz gravitasyon kuvvetiyle oluşuyor ama gelin görün ki ay kendi ekseni etrafında dönmüyor. . .
şimdi bana diyeceksiniz ki, . . //--- bu söylediğini biz zaten biliyorduk ---// tamam ben de itiraz etmiyorum zaten biliyorsunuzdur ama arada fark var. sizin bu bildiğinizi, ilk önce ben söylüyorum - söyledim. . .
//--- AY KENDİ EKSENİ ETRAFINDA DÖNMÜYOR ---// ben bu cümleyi hiçbir yerde ne gördüm ne de duydum. halbuki gerçek budur ve ortadadır. --ay kendi etrafında dönmüyor- bu cümleyi telaffuz etmek o kadar korkunç mu. . . yoksa getirisinden mi korkulmakta. yani nedeni veya sonucu sorulursa cevap verilememekten mi korkuluyor. . . dönmeme nedenini yani cevabı az ileride anlatacağım, tabii ki Bir Teorisi getirileri sonucu ile, sabır. . .
şimdi gelelim işin özüne, yani konumuza. . . inşallah ne demek istediğimi anlatabilirim.
ay, dünyanın gravitasyon kuvveti ile çekilmektedir ve dünyanın etrafında dönmektedir. diyelim ki bir ay ayının başındayız, yani ay ayının 1 i ve diyelim ki ay dünyaya bakan yüzü ile dünyanın sağında. şimdi zaman geçti ve ay ayının yarısı geçti ve ay yine dünyaya bakan yüzü ile bu sefer dünyanın solunda, dünyanın neresinden bakarsanız bakın, ay bize ne zaman görünür ise, hep aynı yüzü ile gözükmektedir. . .. (umarım tanımlamada bir sorun yoktur) benim tanımlamak istediğim, ele almak istediğim ay ın bu dolanım süresince ki duruş şekli. tamam ay dünya tarafından gravtasyon ile çekilmekte ama ayın dolanımı süresince sürekli olarak bir tarafının dünyaya bakma sebebi ne. . . benim şu anki ilgim bu sorunun cevabını vermek değil, sadece bu sonucu kullanmak.
ay, dünya etrafında dolanımı süresince, fiziksel bir sebepten ötürü kendi ekseni etrafında dönmemekte, bir yüzü hep dünyaya bakmaktadır. . .
(11)) için. . . //--- 1. İlk görüşe göre Dünya oluşumu sırasında asli konumunu bu şekilde kazanmıştır. Yani büyük patlamayla birlikte uzay boşluğuna savrulan (tanım yanlış. . . mehmet rende) Dünya, savrulma şekli, çekim etkenleri, kütlesi ve kimyasal bileşimi nedeniyle eğik durmakta ve bu duruşunda ısrarcı olmaktadır. ---// dünya-gravitasyon-ay ilişkisinde nasıl ki //--- ay fiziksel bir sebepten ötürü dolanımı süresince bir yüzü hep dünyaya bakmaktadır. . . ---// oluyor ise, aynı fiziksel sebepten ötürü, güneş- gravitasyon-dünya ilişkisindede //--- Dünya, . . ., nedeniyle eğik durmakta ve bu duruşunda ısrarcı olmaktadır. ---//
sonuçta. . . nasıl ki ay, kendi ay başında sağ tarafta dünyaya bir yüzü ile bakıyor ise ve ay ortasında da dünyanın sol tarafında, arkasını veya başka bir yüzünü dönmeyerek yine aynı yüzünü dünyaya göstermekte ve bunu belirli bir fiziksel nedenden ötürü yapıyor ise. . . dünya da aynı fiziksel nedenden ötürü
/ /
DünyaEkseni/Yaz Güneş DünyaEkseni/Kış
gibi olarak değil de, gerçekte - doğrusu ve, yorum veya teori olarak Bir Teorisi nin getirisinin sonucu olan
/ \ DünyaEkseni/Yaz Güneş DünyaEkseni/Kış
elde edilmektedir. sonucu yorumlarsam. . . yazın dünyanın kuzey yarım küresi güneşe güney yarım küreden daha yakın iken/oluyorsa kışın da kuzey yarım küre güney yarım küreden daha yakındır/olur.
değişik bir yorum. . . dünya, bilinen, yaklaşık olarak 25765 yıllık presesyon hareketini, gerçeğe ve Bir Teorisine göre, bir yılda tamamlar ve her sene tekrarlar.
http://ti.arc.nasa.gov/m/tech/rse/classroom/amphionEd/SEASON S/images/seasons0001.avi animasyonu, gerçekteki ve Bir Teorisinin getirisinin sonucu olan, dünyanın yıllık hareketinin bir gösterimidir.
bilmem meramımı anlatabildim mi. . . cevap evet ise, ne ala. . . eee şimdi mevsimlerin oluşumunu nasıl anlatıp izah edebileceğiz. . . peki, mevsimlerden önce, dünya hangi fiziksel sebepten ötürü bu duruşunda ısrarcı olmaktadır. . . az sonra, inşaallah. . .
(9)) için. . . //--- Bilinen gercegin aksini söyleyen bir teori mi var? Bu teorinin adı "Bir" teorisi mi? ---// çok güzel tanımlanmış. . . evet bilinen gerçeğin aksini söyleyen bir teori var. bu teorinin adı Bir Teorisi.
· madem ki, 28 Ekim 2010 perşembe günü [AAT] Gezegenler Tarihi Semineri niz var (ben Antakya dayım, yerim uzak), sizlere Bir Teorisi nin getirilerinin sonuçlarından ilgilendiğiniz ve ilgileneceğiniz kısımlardan biraz bilgi aktarayım. arkadaşlarınız ve hocalarınız ile paylaşırsanız sevinirim. gerçi bu yazıyı hocanız Prof. Dr. Ethem DERMAN’a ve benim memleketten hocalarıma ileteceğim, ama. . . (tüh, seminer iptal edilmiş. . . ama olsun benim için daha iyi, çünkü yazıyı yetiştiremeyeceğim. . .) gerçi başka konulardan da ufak tefek kırıntılar var, ama idare edin. . .
anlatacaklarım - yorumlarım, Bir Teorisi getirisi ve sonuçlarına göredir. . .
a) Bir Teorisine göre - - - kendi ekseni etrafında dönmeyen yıldız, gezegen veya uyduların çekirdekleri yoktur - - -
önce Dünya uydusu olan Ay ı ele alıyorum. yukarıdaki tartışmalar sonucunda ---ay kendi ekseni etrafında dönmüyor--- sonucu çıkarttım, sizin ile hemfikir isek devam edelim. . .
evet, ay kendi ekseni etrafında dönmüyor ve Bir Teorisine göre de çekirdeği yok. peki, ayın dünya etrafındaki dönüşü sırasında sürekli olarak dünyaya bakma sebebi ne. . . cevap. . .
uydumuz ay, dünyanın uydusu olmadan önce veya olduktan sonra, demir cevheri ve titanyum ile zengin meteorlar ile çarpışarak bombalanmıştır. genelde ayın belli bir kısmında olan bu çarpışmalar sonucu ay, sanki başınızın üzerinde bir ipe bağlı olarak çevirdiğiniz, bir tarafı/yüzü hep size bakmakta olan, bir taşa benzer. meteorlarda işte bize bakan bu yüze ve arka yüzünün güney yarım küresinin alt kısmına çarpmışlardır. dünyanın gravitasyonuda, kütlesel yoğunluk olarak daha fazla olan ayın bu yüzünü çekmektedir. ayın kütle merkezinin tam ortada değilde dünyaya daha yakın bir yerde olma sebebi budur. ayın dünyaya bakan yüzünde ay çekiminin arka yüzünden daha fazla olma sebebi de budur.
|
Yukarı dön |
|
|
mert8 Uzman Uye
Katılma Tarihi: 23 nisan 2006 Yer: Saudi Arabia Gönderilenler: 111
|
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
b) Bir Teorisine göre - - - kendi eksenleri etrafında dönen yıldız, gezegen veya uyduların 2 çekirdekleri (istisnalar hariç) vardır - - -
ve ayrıca aşağıdaki yazıya sırtımı dayıyorum. . .
------------------------------------------------------------ -----------------
Dünya’nın Bir Değil İki Çekirdeği Var
ABD’nin Kentucy eyaletindeki Murray State Üniversitesi öğretim üyeleri Prof. Haluk Çetin ve Fügen Özkırım, Dünya’nın tek değil, çift çekirdekli olabileceğini öne sürdü. ABD basınına göre, yeni kuram, gezegenimizin nasıl sıcak kaldığını ve tektonik plakaların hareketini daha iyi açıklayabilir. ABD’nin Kentucy eyaletindeki Murray State Universitesi’nde görev yapan iki Türk bilim insanı Prof. Haluk Çetin ve Fügen Özkırım, Dünya’ya 4.45 milyar yıl önce çarptığı ve kalkan tozla Ay’ın da oluşumuna neden olduğu kabul edilen Mars büyüklüğündeki gök cisminden yola çıktı. Kuramlarını San Francisco’da geçen ay yapılan Amerikan Jeoloji Birliği toplantısında sunan Türk uzmanlara göre, bu gök cisminin çekirdeği, çarpışma sırasında kaybolmayıp Dünya’nın merkezine gömüldü. Şimdi iki çekirdek, ya yapışık olarak ya da birbirlerine çok yakın bir pozisyonda Dünya’nın merkezinde yer alıyor. Çekirdekler, birbirine zıt yönlerde dönüyorlar. Discovery News’a konuşan Prof. Çetin, "Elimizde henüz somut bir kanıt yok. İkinci çekirdeğin varlığından yüzde yüz emin olduğumuzu söylemiyoruz" dedi. Buna karşın, yeni varsayım, depremleri yaratan tektonik plakalardaki hareketleri ve gezegenin hesaplanandan daha yavaş soğumasını açıklıyor. Geçen yıl yayınlanan bir araştırma da, sismik dalgaların demir çekirdek üstündeki yayılımına göre çekirdeğin iki farklı bölgeden oluştuğunu kanıtlamıştı. Prof. Çetin, "Varsayımımız doğruysa, bildiğimiz tüm Dünya modelleri değişecek" dedi. Diğer bilim insanları, elde yeterince delil olmadığını belirterek, "çift çekirdek" fikrine mesafeli yaklaşıyorlar. Dünya çekirdeği üzerinde deneysel araştırmalar yapmak fiziksel nedenlerle çok zor olduğu için, kimin haklı olduğunu delillerle ispatlamak zaman alacak.
http://www.hurriyet.com.tr/_np/3772/7103772.jpg" rel="no follow"> Ocak 2009
------------------------------------------------------------ -----------------
içi su dolu bir lavabo veya herhangi bir kap ın içerisindeki su alttan bir delikten boşaltılmaya başladığı zaman su belirli bir tarafa, sağa dönmeye başlayarak aşağı doğru akmaya başlar. bu işi güney yarım kürede yaparsanız su ters tarafa dönerek boşalır. bu işlemi belki hergün evinizde görüyor, yapıyorsunuzdur, belki tv de de izlemişsinizdir, ekvator bölgesinde, hemen çizginin üzerinde, sağında ve solunda veya önünde ve arkasında,,, boşalan bir suyun nasıl hareket ettiğini. . . nedenini merak etmişsinizdir hep. . . fiziksel nedenini. . . fiziksel nedenini gözünüzün önünde canlandıramıyordunuz. . . şimdi öğrenmiş oldunuz işte. . .
yukarıda da belirtildiği gibi ve ek olarak, iki çekirdek birbirlerine sıfır mesafede, merkezde ve birbirlerine zıt yönlerde dönüyorlar. . .
değişik veya yeni birşey belirtmedim mi. . . geliyor. . . bilgiler bölük pörçük olacak ama idare ediverin lütfen. . .
güneş sistemimizi ele alalım. . .
yine, (11)) //--- Eksen Eğikliği ile İlgili Bazı Temel Bilgiler ---// den
//--- Diğer Gezegenlerde Eksen Eğikliği Var Mıdır? Evet vardır. Örneğin ayın eksen eğikliği 6º dir. Gezegen Eksen Eğikliği(°) Merkür 0,1 Venus 177,36 (Ters dönüş) Dünya 23.439 Mars 25.19 Jupiter 3.13 Satürn 26.73 Uranüs 97.77 (ters dönüş) Neptun 28.32 Pluton 119.61 ---//
görülebileceği gibi, bütün gezegenlerin eksen eğikliği var, ve bu değerler 3 aşağı 5 yukarı, şu anda bildiğimiz değerlerdir. artı,,, bildiğimiz kadarı ile bütün gezegenler eksenleri etrafında dönüyorlar. (bence, Merkür ve Venüs gezegenleri kendi eksenleri etrafında dönmemektedir ve aynı dünya uydusu ay konumundadırlar. bunun için yapacağım yorumlara Merkür ve Venüs gezegenleri dahil değildir. . . ) ve Bir Teorisine göre, hepsinin iki çekirdeği var.
bu arada belirtmeyi unuttum. . .güneş te bir yıldızdır ve oda kendi ekseni etrafında dönmektedir, ve yine Bir Teorisine göre, demek ki, güneşin de iki çekirdeği vardır. . .
yine yukarıda da tanımladığım üzere bu çekirdekler bulundukları kütlenin ortasında yer alırlar ve ikiside birbirine sıfır mesafede ve birbirlerine zıt yönlerde dönerler. . .
ayrıca şunu da belirtmek istiyorum. . . bu çekirdeklerin oluştuğu madde hepsinde aynıdır, ama bu madde ne demir ne bakır ne de gümüştür. . . bu madde, maddenin dördüncü hali olarak bildiğimiz PLAZMA dır. . . plazma nedir. . . elektron, proton, müon, foton, nötron, nükleon, mezon, lepton, kuark, gulon, bozon, graviton, baryon, higgs, . . ., kuantum dan bildiğiniz parçacıkların birleşmiş daha doğrusu biraraya toplanmış halidir . . ., bakın burada atom ve çekirdekten veya yörüngeden bahsetmedim, çünkü bunlar plazmada olamazalar. bu nedenle plazma elektriği ve ısıyı iletmez. . . ve ayrıca bu nedenden ötürü plazma bir parçacık yığınıdır, sürekli hareket halindedirler ve asla ama asla plazma bir gaz olamaz ve ve ve ve ısıyı iletmediği için asla ve asla milyon veya milyar dereceler değil (http://www.yildiz.edu.tr/~okincay/dersnotu/gun-bir.pdf sf 8), 0 K derece bile bir ısısı olamaz, çünkü orada sıcaklık veya ısı kavramı yoktur. . . (bütün gezegenler, güneşler ve yıldızların çekirdeklerine atıfta bulunuyorum. . .)
yani demek istiyorum ki, güneşimizin merkezindeki,,, değilde, çekirdekten hemen sonraki bölgede sıcaklık, benim evimdeki buzdolabının buzluğundan kat be kat daha soğuktur. . . müsaadeniz olur ise bu konuyu da, en sonda, biraz irdelemek istiyorum. gezegenler ile işimiz bittikten sonra. . .
durun ya, hemen dellenmeyin. . . işin doğrusu bu. . . Bir Teorisi getirileride bunun büyle olacağını söylüyor. . . inanmasanız bile silip atmayın, aklınızın bir köşesinde kalsın. zamanı gelince //--- Allah Allah ben bunu bir yerde okumuştum ---// dersiniz. . .
şimdi konumuza geri dönelim, yani sizi bilgilendirmeye devam. . . eksen eğikliğinin nedenini vereceğim. . .
merkezde ve en büyük olduğu için güneşten başlayalım, doğrusu, güneşi baz alalım, diğerlerini buna benzeteceğiz. . .
güneş kendi etrafında dönmekte ve teorimiz Bir Teorisi gereği, iki çekirdeği bulunmakta ve bu çekirdekler merkezde, birbirlerine sıfır mesafade ve zıt yönlerde dönmekteler. şimdi, bu iki çekirdekten herhangi birisi diğerinden büyüktür ve bu büyük olan çekirdek hangi tarafa dönüyorsa güneş te genel olarak yani kütlesel olarak o yönde dönmektedir. . . bütün gezegenlerde de durum aynıdır. . .
şimdi, diyelim ki güneşin çekirdekleri altlı üstlü olsun, yani çekirdeklerden biri güneyde ve diğeride kuzeyde olsun ve diyelim ki güney çekirdeği daha büyük ve sağa doğru dönmekte. . . tabii, bunun normal sonucu olarakta güneş bir bütün olarak sağa dönmektedir. (gerçekte, şu an hangi tarafa dönmektedir, bilmiyorum. beynim sulandı. inşallah doğrudur, değilse bile --- diyelim ki --- ler ile uğraştığımızdan, sonra düzeltilir. . .) aynı kural bütün gezegenler için de aynıdır. yani hangi çekirdek daha büyük ise ve hangi tarafa dönüyorsa gezegen o tarafa dönüyor demektir. . .
şimdi, sıra geldi güneş ile dünyayı baz almaya. . . yukarılarda, mevsim davasını işler iken, dünyanın eksen yönünü vermiştim, (tabii bu da diyelim ki davası, doğrusunu sizler bileceksiniz) bunun için güneşin çekirdek yönlerinde ayarlama gerekebilir. . . devam edelim. . .
( şekiller yollayacağım e-mail veya yazılarda çıkmamaktadır, başka türlüsü nü bilmediğim ve aklıma gelmediğinden şekilleri hemen altındaki adreslerinden indirebilirsiniz. . . )
Güneş
( http://www.facebook.com/#!/photo.php?fbid=459783549642&s et=a.459783544642.254449.594984642&pid=5392317&id=59 4984642 )
evet, ayarlama yapmak gerekti. şekilde-çizimde, sağa bakan alttaki büyük ok güneşin güney çekirdeği, diğer sola bakan üstteki küçük ok ta kuzey çekirdeği olsun. ayarlama sonucu, güneşin güney çekirdeği büyük olmalıydı, yaptım ve çekirdek sağa dönüyor. şimdi sıra dünyaya geldi ki, bunu anlatmadan önce bildiğimiz bazı bilimsel gerçekleri hatırlatmalıyım. . . burada güney çekirdeği daha büyük ve sağa dönmekte ve dolayısı ile güneş sağa dönmektedir. . .
bildiğiniz gibi, güneşin veya dünyanın magnetik alanları çizilir-resmedilir iken hep mıknatıs usülü kullanılır. yani alanlar kuzey kutuptan geçer, güney kutuptan çıkar. doğrusu ve gerçeğide budur, manyetizma böyle çalışır, giriş ve çıkışlar vardır, aynı kutuplar birbirini iter, zıt kutuplarda birbirini çeker. bildiğiniz şeyler.
Bir Teorisi de diyor ki gravitasyonda aynı sistemle çalışır, daha doğrusu gravitasyon da manyetizma ile çalışır. manyetik kuvveti oluşturan parçacık ne ise gravite kuvvetini yapanda aynı parçacıktır. durun hemen itiraz etmeyin. sonucu görün de öyle konuşun. . . hem sizin gravitasyonu veya eksen eğriliğini veya veya ayın kendi ekseni etrafında dönmeyip te niçin her zaman için bize bir yüzü ile baktığını anlatabileceğiniz herhangi bir teziniz varsa, buyrun dinliyorum. . . eğer yoksa, lütfen emeğe saygı. . .
devam ediyorum. . . güneşin etrafında dönen bir gezegenin hızı, tabii kütlesi de işin içinde, ne güneşin çekim gücüne yenilip güneşe düşecek kadar yavaş (V1), nede güneşin çekim gücünü yenip uzaya savrulacak kadar büyük (V2) olmamalıdır. bu ikisi yani V1 ve V2 arasındaki fark bu gezegenin yörüngesindeki durumunu-farklılığı-oynamayı verir, yörüngesinin elips olmasını ve büyüklüğünü sağlar. . .
şimdi, dünyayı da hesaba katalım ve yorumlayalım. . .
Dünya Ekseni
Güneş Dünya
( http://www.facebook.com/#!/photo.php?fbid=459783744642&s et=a.459783544642.254449.594984642&pid=5392323&id=59 4984642 )
burada, mevsim tezimdeki dünya ile uyuşabilmek için güneş ve dünya çekirdekleri ayarlandı ve hemen yukarıdaki sonuç çıktı. . . dünyanın kuzey çekirdeği büyük ve sağa dönmekte dolayısı ile dünyada sağa dönmekte. . . okların büyüklüğü yani uzunlukları güney ve kuzey çekirdeklerinin birbirlerine göre büyüklüklerini vermektedir. . .
eksen eğikliği için. . .nasıl ki aynı kutuplar birbirini iter farklılar birbirini çeker, kuralı burada da işliyor. . . burada güneş ve dünyanın çekirdek konumları böyle olmalı, yoksa güneş dünyayı iterdi, çekmezdi. . . güneşin sola dönen kuzey çekirdeği dünyanın sağa dönen kuzey çekirdeğini çekmekte. aynı şekilde, güneşin sağa dönen güney çekirdeği, dünyanın sola dönen güney çekirdeğini çekmektedir. fakat dünya, uzaydaki, ne güneşe düşecek kadar yavaş olmayan ve ne de güneşten kaçacak kadar çok olmayan hızından dolayı dünya güneşin etrafında döner, ama, lakin, fakat dünyanın kuzey çekirdeği güneydekinden daha büyük olduğundan, kuzey kısım güneyden, güneş tarafından daha çok çekilecektir, işte bu neden ile dünyanın kuzey kısmı, kuzey yarım küresi, kuzey kutbu güneşe doğru biraz kayar ve dünya bu kayma sonucu ile bir eksen eğikliğine sahip olarak milyarlarca yıl güneşin etrafında döner. kuzey ve güney çekirdeklerinin konumu (istisnalar harici) zırt pırt değişmeyeceği ve hep sabit kalacağı için yazın kuzey kutbu güneşe eğik, daha yakın ise kışın da kuzey kutbu güneşe daha yakın olacaktır ve bu hep böyle sürecektir. . .
eee, peki mevsimler nasıl oluşuyor ve günlerin uzayıp kısalması. . . o da başka bir yazımda. . . inşallah. . .
şimdi, güneş ve dünya için sonucu alalım. . .
YAZ KIŞ
Dünya Güneş Dünya
( http://www.facebook.com/#!/photo.php?fbid=459783834642&s et=a.459783544642.254449.594984642 )
bu arada, eksen eğikliği sırf çekirdeklerin büyüklüğünün kıyaslamasına bağlı değildir. uzayda bulunan bir kütle, bildiğiniz gibi, sadece çekirdekten oluşmaz, mağması vardır, madenleri, taşı, toprağı, sıvıları ve gazlarıda vardır. burada çekirdekten ayrı, yukarıda da ayın sürekli olarak dünyaya bakma nedeninde olduğu gibi, kütlede bulunan yoğunluğu çok olan maddenin-malzemenin nerede veya hangi kısımda bulunduğunada bağlıdır. bu da eksen eğikliğini etkiler. fakat asıl önemli olan çekirdektir ve konumuz budur. . . merkür, venüs ve ay daki eksen eğikliği buradan çözümlenir. ancak, ay daki meteor bombardımanı aynı bölgeye olmuş, merkür ve venüs de, gezegenlerin değişik bölgelerine olmuştur. bunun içindir ki bu iki gezegen, meteorların çarpması sonucu, gezegenler kendi eksenleri etrafında dönmek için, bir biçimde, hareket almış ve, kendi yıllarında ve kendi eksenleri etrafında sadece, neredeyse-yaklaşık, bir tur atmaktadırlar.
şimdi, sıra geldi, diğer gezegenlerin eksen eğikliklerinin oluşturulasına. . .
Gezegen Eksen Eğikliği(°) Merkür 0,1 Venus 177,36 (Ters dönüş) Dünya 23.439 Mars 25.19 Jupiter 3.13 Satürn 26.73 Uranüs 97.77 (ters dönüş) Neptun 28.32 Pluton 119.61
yukarılarda ihtiyaç hissetmediğim için belirtmemiştim, ama şimdi gerekli. . . Merkür ve Venüs kendi eksenleri etrafında dönmedikleri için ve Bir Teorisi getirisi gereği çekirdeğe sahip değildirler. . . ayrıca, 2006’da ayında Plüto gezegen sıfatını kaybetti, benim için sorun yok genede eksenel eğikliğini gösterelim. . .
Güneş Dünya Mars Jüpiter Satürn
Uranus Neptün Plüton
( http://www.facebook.com/#!/photo.php?fbid=459783924642&s et=a.459783544642.254449.594984642&pid=5392328&id=59 4984642 )
bilmiyorum, manyetizma ile gravitasyon birbirine uyabildi mi. . .
------------------------------------------------------------ --
|
Yukarı dön |
|
|
mert8 Uzman Uye
Katılma Tarihi: 23 nisan 2006 Yer: Saudi Arabia Gönderilenler: 111
|
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
------------------------------------------------------------ --
şimdi gelelim, güneşin içinin neden buzluğumdan da daha soğuk olması konusuna. . .
bilim yuvalarından ve özel sektörden yazılar ile. . . burada - - - sözüm meclisten dışarı - - - dır, ile hiç bir kuruluş veya şahsı hedef almadığımı, bilimin genelinde böyle olduğunu düşündüğümü belirtmek isterim. . .
Bir Teorisi getirileri diyor ki. . . basınç ve enerji, soğuk (rengi mavi) ile doğru orantılı ve sıcak (rengi kırmızı) ile ters orantılıdır. . .
1) Radyasyonun Biyofiziksel Özellikleri Sf 33 http://www.ctf.edu.tr/anabilimdallari/pdf/97/Radyasyon.ppt
Elektromanyetik spektrum içindeki ışımalar: Type of Radiation
(elektromagnetik sperktrum ve çeşitli özellikleri. . . mehmet rende)
2) Siyah Cisim Işıması (TÜBİTAK - Bilim ve Teknik Dergisi - Vural Altın)
1800 yılında İngiliz astronomu William Herschel, siyaha boyalı bir termometreyi, güneş ışınlarını prizmadan geçirerek elde ettiği tayf üzerinde gezdirdi. Termometredeki ısınma, görülebilir ışığın sınırını oluşturan kırmızıya doğru ilerledikçe artıyordu. Bu beklemediği durum karşısında şaşırmıştı. Termometreyi kırmızının da ötesindeki karanlık bölgeye götürdüğünde, gösterdiği sıcaklık artmaya devam etmişti. Hatta en yüksek sıcaklık, kırmızının bir hayli ötesinde, ‘kırmızı altı’ denilen bölgedeydi. Demek ki güneş, en yoğun ışımasını kırmızı altı bölgede yapıyordu. . .
( ( ( - - - hayır, efendim hayır. . . --- güneş, en yoğun ışımasını kırmızı altı bölgede yapıyordu --- cümlesi doğru değil. . . bu bilimadamının ölçebildiği, uzaydaki etkilerden, atmosferin geçirgenliğinden, havadaki atomların etkilerinden arta kalmış güneş ışınlarının laboratuar ortamında ölçebildiği değeridir. . . güneş 5000 - 6000 derece K lik yüzey sıcaklığı ile her türlü ışımayı yapmaktadır. . . --- güneş, bize yetişebilen, en yoğun ışımasını kırmızı altı bölgede yapıyordu --- denilebilirdi. . . mehmet rende - - - ) ) )
3) Uzaktan Algılama Sf 5-6-7 http://jeodezi.karaelmas.edu.tr/linkler/akademik/marangoz/ma rangoz_files/DersNotlari/UZALG/UZAL_02B.pdf
Sf 5 -- 1800’lü yıllarda ingiliz astronom William Herschel bir prizma kullanarak güneş ışığının çeşitli renklere ayrıştığını, karartılmış bir termometreyi renk spektrumuna tuttuğunda her spektrumda ısının değiştiğini gözlemiştir. Aynı zamanda Herschel maksimum ısınmanın kızıl ötesi olarak adlandırılan bölgede yani kırmızıda olduğunu bulmuştur. *
Güneş uzaktan algılamada temel elektromanyetik ışınım kaynağıdır. Mutlak sıfırın (oK=-273 oC) üzerindeki her cisim az yada çok elektromanyetik dalga yayınlar
*http://www.electro-optical.com/bb_rad/bb_rad.htm
Sf 6 -- Elektromagnetik Spektrum resmi/şekli
Sf 7 -- Bir kara cisim tarafından yayınlanan maksimum radyasyon kara cisim ışıması olarak adlandırılır. Kara cisim ideal bir objedir (ışıma=1). Bu objenin radyasyonu ışıma ve soğurma özelliği idealdir. Kara cismin ışıması Planck yasası ile ifade edilir.*.
Sıcak bir cisim enerjiyi dalga boyunun yoğunluğunun değişimine bağlı olarak yayar. Işıma aralığı dalga boyunun tepe noktası kaynak ısı ile ilişkilidir. Bir cisim ısınmaya başladıkça dalga boyu kısalmaya başlar ve içerilen tüm enerji dışarıya verilir.
*http://www.electro-optical.com/bb_rad/bb_rad.htm
( ( ( - - - Sf 5 te - burada, ışıma ile ısınmadan ve bunun, maksimim ısınmanın uzun dalga boylarında olacağından bahsedilmiştir.
Sf 7 de - burada cismin ısınmasından bahsedilmiştir. fakat --- Bir cisim ısınmaya başladıkça dalga boyu kısalmaya başlar --- denmiştir, dalga boyu kısalan cismin enerjisi artar. . . buna karşılık Sf 5 te --- ısınma arttıkça dalga boyunun artacağı --- gibi denilerek,,, cismin enerjisinin azalması gerektiği yorumunu çıkarıyorum. . . bu ne garip çelişki. . . şimdi, bir cisim ısıtıldığında, enerjisi artar mı, azalır mı. . . daha bunu bilmiyoruz. . . mehmet rende - - - ) ) )
4) Kızıl Ötesi Isıtma Sf 1-2-3 http://www.ardo.com.tr/ardo_isitma_teknigi.pdf
Kızıl Ötesi Isı Işınımı: Giriş
Latincede” infra” ön eki “altında” anlamına gelmektedir. Dolayısıyla “infrared” sözcüğü görülebilir ışık spektrumunun kırmızı ucunun altında/ötesinde olan Gözümüzün görmediği bölgeye karşılık gelir.
1939’da İngiliz astronomi bilgini Sir William Hershel, görülebilir ışık spektrumunun ötesindeki kızıl ötesi ışınım enerjisinin varlığını keşfetmiştir. Вu bölgedeki ışık çıplak gözle görünmez.
Deneyler sırasında, Hershell güneş ışığının ısıtıcı etkileri üzerinde çalışmaya karar vermiştir. Bir spektrum oluşturmak amacıyla, güneş ışığını bir cam prizmadan geçirmiştir. Bir cam termometreyi spektrumun içinden geçirerek hareket ettirirken, mavi renkten başlayıp kırmızı ucuna doğru ve spektrumun ötesine ilerlemek suretiyle, çeşitli renklerin ısıtıcı etkisini ölçebilmiştir.
Henshell termometreyi, spektrumun kırmızı ucunun ötesine, yani hiçbir ışığın görünmediği yere doğru hareket ettirdiği zaman ısıtma etkisinin artmaya devam ettiğini saptamıştır, bu elektromanyetik spektrumun” kızıl ötesi” adı verilen yeni bir bölgesinin keşfedilmesine yol açmıştır. (yani, kırmızı ve yukarısı, sıcak ve yukarısı na karşılık gelmektedir. . .mehmet rende)
Kızıl Ötesi IŞIMA Nedir?
Kızıl ötesi ışıma 0,75 –1000 μm arası uzunluktaki elektromanyetik dalgalardan oluşmaktadır. Spektrumun bu kısmına görünür ışın ve mor ötesi ışınlar yerleştirilmiştir. Kızıl ötesi ışıma, bunların sahip olduklarından daha uzun olan bir dalga uzunluğuna sahiptir. Kızıl ötesi çoğunlukla görünür ışık alanınının ötesindedir. (Bakınız, Şekil, 1,1).
Dalga boyu ne kadar kısa olursa, ışıma o kadar yoğunlaşmış enerjiye sahip olur. Bu, mor ötesi ışımanın kızıl ötesi ışımadan daha yoğun enerji içerdiği anlamına gelir. (ve elektromanyetik spektruma bakarsanız bu, mor ötesi, yüksek enerjiye ve, genel renk olarak dersek, maviye ve soğuk a karşılık gelir. . . mehmet rende) Planck enerji düzeyinin frekansla doğru orantılı, dalga boyuyla ters orantılı olduğunu açıklamıştır. Bu açıklamayı şu şekilde formüle edebiliriz: E = h*f = h*c/λ
Burada: E : Enerji H : Planck sabiti F : Frekans C : Işık hızı
Mor ötesi : 0,01 – 0,38 Mμ
Görünür ışın : 0,38 – 0,75 Mμ
Kızıl ötesine yakın : 0,75 – 1,5 Mμ
Kızıl ötesi : 1,5 – 10 Mμ
En kızıl ötesi : 10 – 1000 Mμ
Belli sıcaklıktaki bir cisim titreşen atomlardan oluşmuştur. Titreşimin derecesi cismin sıcaklığı ile bağlantılıdır.
Cismi oluşturan atomlar, titreşim enerjisini transfer etmek suretiyle birbirleriyle ve çevreleriyle etkileşirler. Bu proseste atom enerjiyi absorbe eder (soğurur) ve onu titreşimde bir artışa dönüştürür veya alternatif olarak vibrasyonda azalmaya yol açacak şekilde o enerjiyi bırakır.
Bu proses, sadece enerji uygun bir biçimde verildiği zaman meydana gelebilir. Atomlar genellikle, enerjiyi diğer atomlar tarafından kolaylıkla alınabilecek şekilde (belli dalga boyunda) verirler. Isı transferi söz konusu olduğunda ışımanın dalga boyu bölgesi kızıl ötesi bölgedir (0,75 – 1000 μm). Bu, diğer dalga boylarında, örneğin mor ötesi ışıma ve-ya çok daha uç bir durum olan X – ışınları ve gama ışınımında, bir cismin niçin ısınmadığını veya en azından çok fazla ısınmadığını açıklar. (veya yüksek enerjinin neden soğuk olması gerektiğini açıklar. . . mehmet rende)
Kızıl ötesi ışınlar, bir yüzeyle temas ettiği zaman, enerji ısı biçiminde açığa çıkar. Bu enerji insanlar için zararlı değildir. Kızıl ötesinden farklı olarak diğer ışıma türleri (örneğin mor ötesi) , bir molekülü dönüştürebilen (kimyasal reaksiyon) enerji açığa çıkarabilirler.
( ( ( - - - ışıma türleri, parçacıklar, nasıl farklılaşırlar. . . 1/dalgaboyu (1), hızı (2), kütlesi (3), ve 1/genliği (4) ile. . . ( A - az, Ç - Çok ). . .
1-2-3-4 --Ç ise -gama ışını- ,,,
bu değerleri biraz azaltın (kombinasyon olabilir) ise -beta ışını- ,,,
biraz daha azaltın (kombinasyonları olabilir) ise -alfa ışını-, -X ışını ,,,
1-2-4 --Ç, 3 --çokA ise -kırmızı ışık- ,,,
1-(mesela, 2x, yani iki katı)2-4 --Ç, 3 --çokA ise -sarı ışık- ,,,
1-(3x)2-4 --Ç, 3 --çokA ise -mavi ışık- ,,,
1-2-4 --A, 3 --Ç ise -elektron-,,,
1-2-4 --çokA, 3 --çokÇ ise -çekirdek-,,, ,,,
değerler ile istediğiniz gibi oynayarak, istediğiniz parçacığı oluşturabilirsiniz. . . //--- hop hop hop, orada dur bakalım, bu parçacıkların hiçbiri aynı değil ki, sen nasıl olurda böyle birbirinden türetiyorsun - üretiyorsun. . . ---// diyebilirsiniz. . . ben de diyorum ki //--- evet, bunların hepsi aynı, hepsinin özü aynı, yani hepsi aynı maddeden yapılmışlardır, tek fark kütle, yani bu öz maddeden ne kadar, kaç tane olduğudur, hız genlik ve dalgaboyu, şu anda bu konu için, teferruat dır. . . sizler her yerde ve her zaman E = m.c2 yi kullanmıyormusunuz. burada kullandığınız değerler, birimler birbirlerine çevrilmiyorlar mı. . . birbirlerinden türetilmiyorlar mı. . . sorun nedir. . . bu formülde tek değişken kütleniz değil mi. . . bunun ile enerjiyi türetmiyormusunuz, bulmuyormusunuz. . . hem sizin fizik evreninizin hepsi, aynı fizik kurallarını kullanmıyor mu. . . maddeleriniz, aynı cins atomdan (laboratuarlarda üretilenler ile kaç çeşit atomunuz var ise. . .) oluşmuyorlar mı. . . bu çok çeşitli atomlarınız, aynı cins çekirdek ve elektronlarınızdan oluşmuyorlar mı. . . bu çekirdek ve elektronlarınız da aynı cins, daha küçük parçacıklardan oluşmuyorlar mı. . . bunlar da aynı cins daha küçük parçacıklardan oluşmuyorlar mı. . . daha devam edeyim mi. . . daha daha daha daha küçük, çok çok çok çok küçük parçacıkları da unutmadım. . . sizler, cern de ne yapıyorsunuz. . . tanrının parçacığını arıyorsunuz. . . bu parçacığı bulabilmek, elde edebilmek için ne veya neleri kullanıyorsunuz. . . hemen yukarıda tarifini yaptığım maddelerin, özel çeşitlerinin, yani işinize yarıyabileceklerin atomlarına veya parçacıklarına, başka çeşit maddenin parçacıkları ile, bunları özel mekanizmalarda hızlandırarak, çarpıştırıyor ve tanrı parçacığı higgs i bulmaya çalışıyorsunuz. . . . . . eee beyler nereye geldik. . . tabii ki benim söylediğime. . . bilim ne yaptığını bilmiyor. . . lütfen uyanın artık. . . mehmet rende - - - ) ) )
Dalga boyu, bize ışımanın türü hakkında veya enerjinin oluşma biçimi hakkında bir şeyler söyler. Öte yandan, ışımanın şiddeti zaman boyunca toplam enerji miktarı (Toplam watt miktarı) hakkında bir şeyler söyler.
Prensip olarak, mutlak sıfır noktasının üzerinde bir sıcaklığı olan her cisim bir miktar ısı ışınımı yayar (Bakınız, Şekil 1.2). Atomların titreşimi cismin sıcaklığı ile orantılıdır. Cisim içindeki atomların titreşimi arttıkça, ışımanın şiddeti artar.
( ( ( / / - - - belli sıcaklıktaki bir cisim titreşen atomlardan oluşmuştur. titreşimin derecesi cismin sıcaklığı ile bağıntılıdır. atomlardaki bu titreşim, çekirdeklerin, atom kütle merkezi etrafındaki dönmesi ve elektronlarının gerek eliptik veya gerekse dairesel yörüngelerinde dönmelerinden dolayı olmaktadır. . . herhangi tür bir ışın bu cismin yüzeyi ile temas ettiği zaman, enerji aktarımı olur. (((((((( enerji nedir. . . ışınımın veya parçacığın, 1/dalgaboyu, hızı, kütlesi, ve 1/genliği dir )))))))) evrende, herşey, etki - tepki ile sebep - sonuç ilişkisi ile, ---vardan yok yoktan var olmaz--- kuralı ile, enerjinin korunması ile olur. etkileyen veya etkilenen, hangisinin enerjisi çok ise, kütle hariç, çok olan az olana aktarım yapar. . . en yukarıda verdiğim tanımı burada da kullanıyorum (Bir Teorisi getirileri diyor ki. . . basınç ve enerji soğuk (rengi mavi) ile doğru orantılı ve sıcak (rengi kırmızı) ile ters orantılıdır. . . ) bu aktarım, vakit var ise, sistem enerji veya ısı bakımından dengeye gelinceye kadardır, olay anlık ise anlıktır. . . bu aktarım nasıl olur. . .
gelen ışınımın enerjisi (1/dalgaboyu, hızı, kütlesi, ve 1/genliği nin, biri, ikisi, üçü, veya hepsi bakımından), cisiminkinden yüksek ise yani, sonuçta, cisimden daha soğuk ise,,, cisimin atomlarının elektronları (yani etki ve tepkinin olacağı yer, işin yapılacağı yer) ile kıyaslar isek. . . momentumu daha büyük, genliği ve dalga boyu daha küçüktür (biri, ikisi, üçü, veya hepsi bakımından). . . (((((((( ısının derecesi genlik ile bağıntılıdır. genlik ne kadar küçük ise ısı o kadar düşük, genlik ne kadar büyük ise ısı o kadar yüksektir. . .)))))))) gelen ışınım geldi ve sıcak cisimin yüzeyindeki atomlardan birinin elektronuna çarptı. . . elektronun enerjisi daha az olduğundan (bu andaki kabulümüz bu. . .) (biri, ikisi, üçü, veya hepsi bakımından), ((( bu tür çarpışmalarda kütle aktarımı olamayacağından. . . ))) gelen yüksek enerjili ışınımın, dalga boyundan, hızından ve genliğinden, çarpışmaya göre, çarpışma açışına göre, alacak ve dalgaboyu azalacak, hızı artacak ve genliği azalacaktır, yani soğuyacaktır. . . buna karşılık gelen ışınımda enerjisinin bir kısmını elektrona aktardığından, dalgaboyu artacak, hızı azalacak ve genliği artacaktır, yani biraz ısınacaktır. . . gelen yüksek enerjili ve soğuk ışınım, çarpışmadan sonra, çarpışma cinsine göre, biraz ısınmış ve enerjisi azalmış olarak, aynı kütle ile ama daha çok dalga boylu ve genlikli ve daha az hızlı olarak savrulur gider. . .
keza, cisimin enerjisi, gelen ışınımdan çok ise, yani cisim ışınımdan daha soğuk ise, hemen yukarıdaki işlemler bu sefer, şimdiki kabul için yapılacaktır. . .
sonuçta,,, etki - tepki, veya, sebep - sonuç ile sıcak soğuğa veya soğuk sıcağa enerjisini aktarmış ve enerji korunmuş olur. . . mehmet rende - - - / / ) ) )
Doğada Kızıl Ötesi
Doğada kızıl ötesi ışıma önemli bir ısı transferi biçimidir.
Güneş buna çarpıcı bir örnektir. Nükleer füzyonla güneş çok fazla miktarda enerji üretir. Güneş bu enerjiyi farklı dalga boylarında yayar. Diğer şeylerin arasında, mor ötesi ışınlar, görünür ışık ve kızıl ötesi ışınlar bu spektruma aittir. Uzayda 1.080.000.000 km/h hızda yaklaşık 8 dakika süren bir yolculuktan sonra, güneş ışınları yer yüzeyine ulaşır. Gündüz yeryüzü, güneş ışını demetlerinin kızıl ötesi katkısıyla da ısınır. Geceleyin yeryüzü, ısıyı kızıl ötesi ışıma biçiminde salarak soğur.
Kızıl ötesi ışınlar bir yüzeyle temas ettiği zaman, ışıma enerjisi, hava sıcaklığından bağımsız bir şekilde yüzeydeki atomlar tarafından absorbe edilir. Bu durum, kış sporları tatilindeki insanların oldukça düşük sıcaklıklarda niçin güneş banyosu yapabildiklerinin ve halâ kendilerini sağlıklı hissedebilmelerinin nedenini açıklar.
Isıtma Prensibi - Genel
Termodinamiğin birinci kanununa göre, ısı düşük sıcaklıktan yüksek sıcaklığa doğru akar. Bu ısı transferi, kondüksiyon, konveksiyon ve ışıma ile olabilir. İtici güç sıcaklık farkıdır. . .
|
Yukarı dön |
|
|
|
|