Yazanlarda |
|
Guests Guest Group
Katılma Tarihi: 01 ekim 2003 Gönderilenler: -259
|
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
Merhaba Takva 81! Diyelim ki Arapça değil, siz, dünya ve din kelimelerinin, Muhammed bunları talaffuz etmeden önce, bilinmediği, konuşulmadığı, ilk defa Muhammed'in ağzından muhataplarının duymuş olabileceğini düşünüyor musunuz?
|
Yukarı dön |
|
|
takva81 Uzman Uye
Katılma Tarihi: 13 ocak 2010 Yer: Turkiye Gönderilenler: 288
|
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
selamlar.
ELBETTE DEĞİL. DÜNYADA OLAN BU KELİMELER. BAŞKA DİLERDE MEVCUT.
EVRENSELLİK BAKIMINDAN GEREKLİ. BİR KABİLE PEYGAMBERİ DEĞİL. BİR CİHAN PEYGAMBERİ OLDUĞUNUN NET KANITIDIR.
BU DA KURANIN MUHAMMET TARAFIN DAN DİZAYN EDİLMEDİĞİNİN AÇIK KANITIDIR.
O ZAMAN MEKKEDE. PEYGAMBER OLURDU AMA MEKKE DIŞINDA BUNU BAŞARAMAZDI.
HER MUHATABINA KENDİ ANLAYACAĞI DİLDEN ANLATMIŞTIR.
ZATEN BİZİM ANLAYAMADIĞIMIZDA BU DUR. KURAN YAĞUDİYE KENDİ ANLAYACAĞI BİR ÜSLÜP KULLANARAK. HAKKA ÇAĞIRMIŞ.
HRİSTİYANADA AYNI .
__________________ ben yanlız kendimi kurana adadım.
|
Yukarı dön |
|
|
Yorumcu Uzman Uye
Katılma Tarihi: 08 mart 2010 Gönderilenler: 171
|
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
haktansapmaz Yazdı:
Başka bir örnek:Selat=Sadaka=Zikir=Zekat.Bu kelimelerde,aynı şeyi veya aynı eylemi vurgularlar. Yorumcu.
Sizin bu tespitinzden hareketle, "Allah, Kuran/Kitab'ı koruduğunu söylemiyor..." dedim. Bunu kendi düşüncem olarak söylemedim. Yukarıdaki dördülünüz bunu diyordu.
Benim tesbitime göre,Zikir ve Kitap kelimeleri ,birbiriyle müteşabih bir çift kelimedir.Kelimelerin diğer çiftini henüz tesbit etmiş değilim. Yorumcu.
Şimdi de bunu diyorsunuz; "diğer çiftini henüz tespit etmiş değilim" !!! Bir öncesinde neler dediğinizi unutmaz, bir sönrasında ona göre konuşursanız, iki de bir geriye dönüp bakma zahmetinden kurtarırsın beni.Burda haklısın.İşkembeden atmışım demek.Çok özür dilerim.Ama benim,asıl vurgulamak istediğim şey,Zikrin yazıya geçirilmiş halidir Mushaf.Veya Kur"an yazılı Zikirdir,demek istemiştim.
Peygamberlere bir takım mucizelerin verildiği, başkalarına verilenlere göre çok daha donanımlı verildiklerine inanıyorum. Kimilerinin dediği, "sıradan beşer/insan olduğu"na inananlardan değilim. Ancak bunun, halkın konuştuğu dili unutturacak, nutkunu kesecek, belleklerine bir anda "ben sen o..., bu şu..., ne kim nasıl..., ve veya ama..." dahil onbinlerce kelimeyi, yep yeni bir dili kazıyacak türden bir muciye inanmamı bekleme.
Hem, Kuran'ın kullanmış olduğu kelimeler Arapça'nın kaçta kaçını teşkil ediyor ki? Çok azıdır Kuran'ın kullandığı kelime. Örneğin; naqa, ibil=deve'nin adlarından ikisini Araplara Allah Muhammed'e ettiği vahiy ile öğretmiş! Arabın deve için kullandığı daha bir sürü isim var Arapça'da, bunları nasıl icat ettiler, kimden öğrendiler? Bir ara benim yanımda,ya Özbekistanlı,ya da Kazakistanlı,şimdi tam hatırlamıyorum, bir Türk çalışmıştı.Kadının konuştuğu dili hiç anlamıyorduk.Ama kadına sizin dilizide,Çay,ne demek,su ne demek,ekmek ne demek diye sorduğumda,çay,çay demek,su,su demek,diyordu.Yani kadında,bizde Türkçe konuşuyorduk,ama birbirimizin dilini anlamıyorduk.Kadın,zaman içinde bizim konuştuklarımızı anladı,ama biz onu hiç anlayamadık.
Sonra bir televizyon proğramında,Prf.Sabahattin Zaim"i dinledim.Zaim,orta asya daki türklerin,konuştuğu dillerin tamamen Türkçe olduğunu,ancak bunun önce farkedilmediğini,ama onların içinde ,bir iki ay yaşayınca,onların bütün konuşmalarının anlaşıldığını söyledi.
Demem o ki,Kur"an lisanı,Muhammed"in muhataplarının konuştuğu yerel dilin,çok fevkinde ve kelimelerini muhataplarının hiç bilmediği,bir dil olamaz mı? Nitekim,bir çok kelimenin Arapçaya Kur"an vasıtasıyla girdiği rivayetlerde de vardır.
Ben ise,Kur"an"daki bütün kelime veya isimlerin,Arapçaya ilk defa Kur"an vasıtasıyla girdiğini düşünüyorum,söylüyorum.Bana göre,Muhammedin muhataplarının konuştuğu dil veya herhangi bir başka dilde,Ahmet,Muhammet,İsmail,Yusuf veya İbrahim.v.s.gibi bir isim veya kelime yoktu.
Ben bu sonuca nerden vardım veya böyle bir iddia"yı,neden ortaya attım.Ben Kur"an"dan,bütün peygamberlerin,belli mucizelerle gönderilmesinin,bir Sünnetullah olduğu kanaatine vardım.Ve her peygamberin,kendine özgü mücizelerle desteklendiğini düşünüyorum.Ve bu mucizelerin,inanan,inanmayan tüm insanlara açık olduğunu düşünüyorum.
Bu anlamda,Yusufun yakışıklılığı,Musa"nın Asası,İsa"nın çocukken konuşması veya ölüleri diriltmesi,bu peygamberlere verilen temel mucizelerdir,diye düşünüyorum.Aynı Şekilde,Kur"an"da adı geçen tüm peygamberlere de bu bu veya buna benzer şekillerde mucizeler verildiğini de düşünüyorum.
Ancak yukarda söz konusu ettiğim peygamberlerin dışında kalan peygamberlere verilen mucizelerin,neler olduğunu göremiyoruz.Zannediyorum,bazı peygamberlere verilen mucizelere Kur"an hiç değinmiyor.Bazı peygamberlere verdiği mucizelere,satır aralarında değiniyor,fakat biz,o satır arası bilgileri alamıyor veya algılayamıyoruz,diye düşünüyorum.
Örneğin:Ateşe atıldıktan veya babasının içinde yaşadığı kavminden ayrıldıktan sonra,İbrahimin içinde bulunduğu insanlara önder olduğu ve o insanlar tarafından hiç bir mukavemetle karşılaşmadığını görüyoruz.Yani içinde yaşadığı toplumun,İbrahimin imamlığına hiç bir itirazda bulunmadığını görüyoruz.Aynı şey,Zekeriya içinde söz konusu.Nasıl oldu da,başka bir bölgeden kaçıp gelen İbrahime,geldiği yerin insanları biat etti.Hani peygamberlere muhalefet etmek de insanlığın adetinden idi.
Ben,kendilerine verilen mucizeler Kur"an"da çok açık olmayan,bazı peygamberlere verilen mucizeleri tesbit ettiğime inanıyorum.Yani ben,Kur"an"ı,bu açıdanda bir hayli inceledim.
Ve bu incelemelerin sonucunda,Muhammet peygambere verilen veya Muhammed"in muhataplarına sunduğu mucizenin,ne olduğunu da inceledim ve böyle bir sonuca vardım.
Sizde takdir edersiniz ki,Allah,yüzlerce yerde Kur"an"a veya onun sözlerine atıfta bulunarak,muhataplarının başına kalkıyor ve siz,bu apaçık sözü mü inkar ediyorsunuz,diyerek kızıyor.Halbu ki Kur"an,hiçte açık bir kitap değil.
Ve aen önemlisi,cinlerin ve insanlarin hepsi bir araya gelse,onun benzeri,bir sure dahi getiremezsiniz,diyor.Ama hepimiz biliyoruz ki,Kunut duaları ve daha pek çok dua muhteşemdir.Hatta bu anlamda,Mehmet Akifin,İstiklal marşı ve Çnakkale şiiri ve bunlar gibi pek çok şiir,Kur"an"ın bazı surelerine benzetilebilir.
Demek ki,cinlere ve insanlara meydan okuyan ayette,bambaşka bir mesaj var.İşte ben,o mesajin sözünü ettiğim şey olduğunu düşünüyorum.
Cinler ve insanlar bir araya toplansa,benim söznü ettiğim anlamda,değil kısacık bir sure,bir cumle bile kuramazlar.
Ben,bir cumle kurayım,bakalım ne dediğimi anlıyormusun.
OÖO LLL XWV I UUSSKKAİZEN
Anladım mı? Anlamadın tabii."SEN ÇOK İLGİNÇ BİR MÜSLÜMANSIN" dedim.
Anlayışınıza göre; yazıyı, harfleri insan dışı varlıklar/melekler icat etmiş ve insanlar da bunları yazılı olarak bulmuşlar ve de okuyabilmişler! Bu düşüncelerinizi anlayacak, kabul edebilecek kadar makro -mikro düzeyde bir akla sahip değilim.
Bana göre, siz hayallerinizin ürünü saplantıları kesin bilgi ve kesin inanç edinmiş, sunuyorsunuz. Böyle olunca da sizinle konuları müzakere etmek, müzakereye devam etdebilmek oldukça zor. Sorulan sorulara veremeyeceğin cevap yok;.Yok,Elhamdulillah.Ama en çok sevdiğim cevap,"ben bilmiyorum"dur. hemen makro mikro deyip başlıyorsun. Aslında, anlayışınızdan yola çıkarak, bu mikro dünyaya peygamberlerin, kitapların/Kitab'ın gönderilmesine de bir anlam veremiyorum.Zaten Kur"an,bu dünya"ya teğet değiniyor. Bir önceki dünya hayatında inanan inanmış, küfreden kafir olmuş...! Kitab'ı da arif olanlar anlar. Arif ariftir, çalışmakla da arif olunmaz...! Kime ne söylemeye çalışıyoruz...! Aynen böyle söylüyorum.Bu dünya bir ceza yurdudur.Yaşam yurdu değil.Bu dünya ya gelenler,şimdilik kaybedenlerdir.Allah"ın bu dünya"ya gene de bir kitap göndermesinin hikmeti,Onun büyük merhametindendir.Cezaya çarptırılmış müslümanlar,onunla moral bulsun,motive olsun,mutmain olsun.Günahlarından arınmak, temizlenmek isteyen müslümanlar,ona el sürsün,onunla tekrar Mele İ Alaya dönsün diye.Sen,ye iç gözün aydın olsun.İlkin inandığın için.
Selam ile.
Muhabbetlerimle. |
|
|
|
Yukarı dön |
|
|
Saffet Metin Uzman Uye
Katılma Tarihi: 07 ekim 2008 Yer: Turkiye Gönderilenler: 672
|
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
Sayın Naci Çelik,
Genel olarak ilahiyat hocalarının makalelerini okuduğumda, hep şöyle bir metodla karşılaştım. Adam konuyu veriyor. Sonra onunla ilgili ayetleri veriyor. O ayetlerden bir çıkarım yaparken hep şöyle diyor. Şu ayet bundan önce inmiştir, öbür ayet bundan sonra inmiştir. O halde Allah şunu demiştir. gibi. Halbuki geleneksel sıralı Kur'anda önce inmiştir denen ayetler en sonda, sonra inmiştir denen ayetler en başta.
Bu makalelerden şunu anladım ki, ben hangi ayetin önce indiği bilgisini bilmezsem Kur'anı doğru anlayamam. Peki bu iniş sırası bilgisi kimde var. Fıkıh profesörlerinde. Bunu halka açmamışlar.
Daha sonra bir kitapçıda iniş sıralı mealler görünce, işte aradığım şey. En kısa zamanda alacağım ve bundan okuyacağım dedim. Öyle de yaptım.
İniş sırasına göre bir meal okuduktan sonra Kur'anla ilgili düşüncem değişti. Kur'an aynen Allahın dediği gibi çok kolay bir kitap, ama mevcut geleneksel sıralamayla değil, iniş sırası sıralamasıyla.
Ondan sonra bir daha geleneksel sırayla okumadım. Kendi çocuğuma da iniş sıralı meal okuttum. Kur'anı gerçekten anlamak isteyene de bunu tavsiye ediyorum.
Bence bu geleneksel sıra bir Emevi oyunu. Mushaflaştırırken yapılmış olan bir olay. Hafızlar karşı çıkmadı, çünkü ayetler eksik değildi. Doğru suredeydi. Ama sureler doğru sırada değildi. Bu şekliyle Kur'andan bir şey anlaman mümkün değil. Zaten kim okuduysa hiçbir şey anlamadığını söylemiştir bana. Metehan arkadaşımızın, Kur'an meali okuyan ateist oluyor şeklindeki ifadesi de bu durumdan kaynaklanmakta.
Bu geleneksel sıra olayını da muhtemelen Emevi halifesi Mervan bin hakem yaptı. Mervanın Peygamberin eşi hz. Hafsanın Kur'anını yaktığı söylenir. Muhtemeldir ki, Mervan iniş sıralı Kur'anı ve Kur'anları yaktırdı. Bence bu durum İslam tarihinde bazı Kur'an derlemelerinin neden yakıldığınının açık sebebi.
selamlar,
__________________ Allah Aklını kullanmayanların üzerine pislik yağdırır.
|
Yukarı dön |
|
|
Guests Guest Group
Katılma Tarihi: 01 ekim 2003 Gönderilenler: -259
|
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
merhaba saffetmetin, kuran sırasından önce içeriğini de incelemek gerekir bir önceki mesajlarımda dikkat çektiğim hususlar hakkında da düşünmenizi isterim.
|
Yukarı dön |
|
|
Saffet Metin Uzman Uye
Katılma Tarihi: 07 ekim 2008 Yer: Turkiye Gönderilenler: 672
|
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
sayın sorguç,
Benimde anlatmak istediğim sıralı okumazsan hiç bir şey anlamazsın.
Bir matematik kitabı düşün. İlk bölüm türev integral, son bölüm toplama çıkarma. Böyle bir şey olur mu.
Bir roman düşünün sonu başta , başı sonda. Bu romandaki olayı nasıl çözersiniz. Bir zevki olur mu.
Bir ders kitabı düşünün başlangıç konuları sonda, en ağır konular başta.
Şİmdi bu kitaplardan faydalanmak için onu doğru sırasında okumanız gerekir. Okuma şansınız yoksa sıkıntı çekersiniz, en kolay ders bile sizi çok zorlar.
Klasik sıralı Kur'an meallerinin okuyucuya yarattığı sıkıntı budur.
İçeriğe gelince , Örneğin bazı konular hadislerle açıklanıyor ki ben hadislere güvenmiyorum. O hadislerin bazıları var ki , normal bir müslüman buna nasıl inanır anlamış değilim. Bu hadislerde Hz. Hamza içince sapıtan, milletin devesinin hörgüçlerini kesen, peygambere utanç kaynağı olan bir kimse olarak tanıtılır. Hz. Ali , çok içip namaz kıldırırken ayetleri yanlış olarak okuyan biri olarak tanıtılır. Peygamber 9 yaşında kızla evlendirilir. Peygamber 9 erkek gücündedir. Aynı günde 9 karısıyla da ilişki kurar.
Bunları uyduran emevilerdir. Emevilerin bu kişilere olan kini bilindiğinde bunların ne büyük iftiralar olduğu ortaya çıkar. Bunlar peygamber dahil düşmanı olduğu kişileri karalamak için elinden geleni yapmıştır. Hadis kitapları bunların örnekleri ile doludur.
Onun için rivayetlere göre Kur'an tefsirleri yanlış sonuçlara yol açmaktadır.
Kur'anı sırasına göre okumuş olsaydınız, ki ben 20 den fazla okudum. Hala da günde en az beş sayfa Kur'an meali okurum, içeriğinde bana ters gelen bir şey yok.
Kur'an öyle bir şeydir ki, bazen bir ayeti üzerine üç dört cilt kitap yazılır.
Arkadaşlar Kur'anı iniş sıralı okumadığı için orada vahyedenin Yüce Allah olduğunu düşünmemeleri normal. İniş sıralı okuyun bakalım ifadeler nasıl birinci ağızdan Allahın hitabı olduğunu görürsünüz.
Bugünlerde yoğun işlerim olduğundan uzun yazamıyorum. Ya kısa mesajlar yazıyorum, yada sadece okumakla yetiniyorum.
Bu başlığı bir daha okuyup , bu konudaki fikirlerimi ileteceğim. Ancak şunu da bilmelisiniz ki, Kur'anı iniş sıralı okumazsanız bu kitabı anlayabildiğinizi düşünmüyorum. Anlarınm diyenin sözüne de itibar etmiyorum.
Selamlar,
__________________ Allah Aklını kullanmayanların üzerine pislik yağdırır.
|
Yukarı dön |
|
|
Yorumcu Uzman Uye
Katılma Tarihi: 08 mart 2010 Gönderilenler: 171
|
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
Sayın Naci Çelik,
Genel olarak ilahiyat hocalarının makalelerini okuduğumda, hep şöyle bir metodla karşılaştım. Adam konuyu veriyor. Sonra onunla ilgili ayetleri veriyor. O ayetlerden bir çıkarım yaparken hep şöyle diyor. Şu ayet bundan önce inmiştir, öbür ayet bundan sonra inmiştir. O halde Allah şunu demiştir. gibi. Bu bilgiler çevirilerdeki Sure başlarında da verilmektedir.Bana göre bu bilgilerin,asla aslı astarı yoktur.Ama müslümanların kafalarını karıştırmak için,zalim siyasi otoriteler tarafından uydurulmuştur diye düşünüyorum.Ayrica,bir çok tefsir veya rivayetlerle söylene gelen nuzul sebebi,nuzul sebebleri diye de bir şey yoktur.Bunlar,Kur"an karşıtları tarafından,ayetlere şartlı bakılmasını temin etmek için,ya da Kur"an"ın doğru anlaşılmasını önlemek için,Kur"an karşıtları veya siyasi otoriteler tarafından vaktiyle uydurulmuştur. Ne yazık kı,sonraki kuşak din adamı veya ilahiyatcılar,bu uydurmaları yutmuştur. Halbuki geleneksel sıralı Kur'anda önce inmiştir denen ayetler en sonda, sonra inmiştir denen ayetler en başta.Bana göre bunun nasıl olduğunu,ne siz,ne ben,hatta ne peygamber bile bilmez,bilemez.Kur"an"ın tasnifi de bana göre tamamen ilahidir.
Bu makalelerden şunu anladım ki, ben hangi ayetin önce indiği bilgisini bilmezsem Kur'anı doğru anlayamam. Peki bu iniş sırası bilgisi kimde var. Fıkıh profesörlerinde. Bunu halka açmamışlar.Bana göre tamamen yanılıyorsunuz.
Daha sonra bir kitapçıda iniş sıralı mealler görünce, işte aradığım şey. En kısa zamanda alacağım ve bundan okuyacağım dedim. Öyle de yaptım.
İniş sırasına göre bir meal okuduktan sonra Kur'anla ilgili düşüncem değişti. Kur'an aynen Allahın dediği gibi çok kolay bir kitap, ama mevcut geleneksel sıralamayla değil, iniş sırası sıralamasıyla.Bu söylediğini çok iyi anladım.Ben,1987 yılında,Kur"an"ı incelemeye karar verince,Seyit Kutup"un tefsirinde daha önce okudum bir ifadeyi hatırladım.O tefsirde Seyit Kutup,Nuzul sırasını veriyor ve Kur"an"ı okuyacaklara,nuzul sırasına göre okumayı tavsiye ediyordu.Bende öyle yaptım.Ve sizin gözlemlediğiniz veya tecrube ettiğiniz şeyi,kesinlikle bende gözlemledim.Ve Kur"an"i ilk defa okuyacaklara,sondan başa doğru okumalarını,özellikle tavsiye ediyorum.
Ama ben,bir şeyi daha çok açık bir şekilde gözlemledim.
Şöyle ki:Kur"an"ı orijinalinden okumak veya öğrenmek veya ezberlemek,elimizdeki sıraya göre,kesinlikle çok daha kolay olmaktadır.Kur"an"ı orijinalinden yeni okumayı öğrenenler,diziliş sırasına göre okuduklarında,surelerin okumak,git gide zorlaşmaktadır.
Benim bu tesbitimi,Kur"an"ın orijinalini okumayı bilenler,kesinlikle doğrulayacaktır.Bilhassa hafızlar,bunu çok iyi bilirler.
Benim iddiam o ki,Kur"an"ı orijinalinden okumak veya ezberlemek isteyenler için,diziliş sırasına göre okumak veya ezberlemek,çok daha kolay olmaktadır.
Ama Kur"an"ın verdiği mesajları anlamak isteyenler için,Kur"an"ı baştan sona doğru okumak,Kur"an ı anlamayı,çok daha kolaylaştırmaktadır.
Bana göre,Kur"an"ın korunması için,Kur"an"ın orijinalini okuyup ezberlemek,Kur"an"ın verdiği mesajları anlamaktan,daha çok önem arz etmektedir.Çünkü Kur"an,metin olarak korunmadığı,korunamadığı takdirde,mesaj olarak korunmuş olmaz,korunamaz.
Ondan sonra bir daha geleneksel sırayla okumadım. Kendi çocuğuma da iniş sıralı meal okuttum. Kur'anı gerçekten anlamak isteyene de bunu tavsiye ediyorum.Bende Kur"an"ı orijinalinden öğrenmek veya okumak isteyenlere,Kur"an"ı,kesinlikle diziliş sırasına göre okuyun derim,diyorum.Zannederim.Kur"an"ın bu şekilde tasnif edilmiş bulunamasının,çok önemli hikmetlerinden birini,böylece öğrendik,öğrenmiş olduk.Var mı,itiraz eden,edebilen.
Bence bu geleneksel sıra bir Emevi oyunu.Dostum.Kusura bakma ama ben böyle komik iddialara itibar etmem.Senin o sözünü ettiğin Emevilerin,Mervanların,Haccac"ların.v.s.Ellerinden gelseydi,değil Kur"an"ın dizilişini değiştirmek,Kur"an"ı ortadan kaldırırlardı.Ama bu mümkün değildi.Çünkü,dünyanın her tarafına dağılmış,onbinlerce hafız vardı ve hala da var.Sizce,Bütün Türkleri ortadan kaldırmadan,Türklere rağmen,İstiklal marşını değiştirmek mümkün mü? Mushaflaştırırken yapılmış olan bir olay. Hafızlar karşı çıkmadı, çünkü ayetler eksik değildi. Doğru suredeydi. Ama sureler doğru sırada değildi. Bu şekliyle Kur'andan bir şey anlaman mümkün değil. Zaten kim okuduysa hiçbir şey anlamadığını söylemiştir bana. Metehan arkadaşımızın, Kur'an meali okuyan ateist oluyor şeklindeki ifadesi de bu durumdan kaynaklanmakta.Bana göre bunun,bu durumla hiç ilgisi yok.
Bu geleneksel sıra olayını da muhtemelen Emevi halifesi Mervan bin hakem yaptı. Mervanın Peygamberin eşi hz. Hafsanın Kur'anını yaktığı söylenir. Muhtemeldir ki, Mervan iniş sıralı Kur'anı ve Kur'anları yaktırdı. Bence bu durum İslam tarihinde bazı Kur'an derlemelerinin neden yakıldığınının açık sebebi. Dostum.Gene kusura bakma ama,ben ,bu ve buna benzer martavallara inanmam.Çünkü,benim Kur"an"ım"ı,Allah"tan başka hiç kimse,değiştiremez,diziliş sırasını bozamaz.v.s.v.s.
Selam ile.
selamlar,
|
Yukarı dön |
|
|
Guests Guest Group
Katılma Tarihi: 01 ekim 2003 Gönderilenler: -259
|
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
sayın yorumcu diyorsunki kimse değiştiremez sırayı felan bozamaz.. peki öncelikle bu kitabı bizlere o insanların yani sahabelerin ve sonrakilerin miras olarak bıraktığı vakadır ve bunu bırakan insanlar peygamberden sonra birbirilerini yemişlerdir. kuranın bazı nüshalarının yakıldığı vakadır. kuranın sağdan soldan hafızalardan toplandığı vakadır. harekelendirme yapıldığı bir vakadır. hatta bazı sürelerde anlam bakımından ayetlerin yeri bile değişmiş gibidir. bu kadar ince zayıf delillerle bezenmiş bir kuran için en azından dizilişi ayetlerin yerleri ve direk peygamberin söylemediği şekli ile olduğu hakkında bizleri düşünmeye sevketmesi gerekir.
|
Yukarı dön |
|
|
Mektep Uzman Uye
Katılma Tarihi: 31 agustos 2009 Yer: Scotland Gönderilenler: 105
|
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
Siz anlamiyorum Kur'an ucgenmidir ?dortgenmidir? geriyemi sarar,ilerimi tartismasindan vazgecin artik icine girin farzedelim sari cizmeli memet yazidi ne olacak simdi.Kur'anin icindeki ogutle zikirle ilgilensek bence daha cok yol katederiz. Kur'anin icindekileri sorgulanmali ve alaka gosterilmelidir.
Takildik kaldik kim konusuyor kuranda kim yazdi baski tarihi ne hangi kitap evinde .Asmali bunlari, farz edelim bir agac kavugunda bulduk bu kitabi bi bak ne demeye calisiyor? derdi ne ?
Adamlar misir piramitlerindeki arka dilbilgisi destegi olmayan cibiris yazilarini cozuyor kavramaya calisiyorlar,buluyorlarda.Biz sorunun cevabini bulabilmek icin collere dusmus dervise donduk.
Elimizdeki Kur'an bu ,ister ortadan oku ister bastan ister sondan her ayeti anlam mana yuklu bunu farkedebilene ANLAYANA ne mutlu.Kili kirk yarmaninda bi adabi vardir.
Salat ,hac,zekat ve digerleri gibi obur analsilma sikintisi ve bozuklugu cekilen ve uygulalan kelimeler, ayetler hakkinda konusulsa sorgulansa dusunulse bu daha guzel ve yol asilacak.
Kur'anda Sana konusuluyor ,kulak ver; konusulanlari anlarsan konusanin kim oldugunu ,zaten.! goruceksinde.
Muhabbetle
|
Yukarı dön |
|
|
ibrahim-40 Newbie
Katılma Tarihi: 04 haziran 2010 Yer: Almanya Gönderilenler: 20
|
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
Kur'anda Sana konusuluyor ,kulak ver; konusulanlari
anlarsan konusanin kim oldugunu.......
manidar bir cümle oldu..... tsk Mektep...
|
Yukarı dön |
|
|
|
|