Şu da emredildi: Yüzünü dine bir Hanif olarak çevir. Sakın müşriklerden olma.
Yunus Suresi 105
Ben bir Hanif olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Müşriklerden değilim ben.
Enam Suresi 79
İbrahim ne bir Yahudi idi, ne de bir Hıristiyan. O sadece hanif bir müslümandı. O müşriklerden değildi.
Ali İmran Suresi 67
Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlıbaşına bir ümmetti; bir Hanif olarak Allah'ın önünde eğiliyordu. Müşriklerden değildi.
Nahl Suresi 123
De ki Allah doğrusunu söylemiştir / vaadinde sadıktır.Haydi artık Hanif olarak İbrahim'in Milleti'ne uyun! Müşriklerden değildi o.
Ali İmran Suresi 95
Allah'a ortak koşmadan, Hanifler olarak... Allah'a ortak koşan kişi, gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgar onu uzak bir yere fırlatıp atıyor gibidir.
Naci Çelik'in, tamamen indî, keyfî, fýtrate aykýrý, gayri ciddi ve gayri ahlaki bulduðum yorum ve sapkýn düþüncelerine cevap vermeyi kendime yakýþtýramýyorum. Seviyesiz bulduðum bu düþüncelerini tartýþmaktan, çekiliyorum.
Selam ile.
Selam sevgili haktansapmaz,
Yazdiklarinizin her harfine katildigimi belirtmek isterim.
Copteki bozuk saat dahi, gunde iki kez dogruyu gosterir zira..
__________________ sana iyi görünen bir başkasının kötüsüyse ona "gerçek" değil “düşün” denir. gerçekler değişmez ama düşün değişkendir.
Katılma Tarihi: 08 mart 2010 Yer: Turkiye Gönderilenler: 29
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
haktansapmaz Yazdı:
Naci Çelik'in, tamamen indî, keyfî, fıtrate aykırı, gayri ciddi ve gayri ahlaki bulduğum yorum ve sapkın düşüncelerine cevap vermeyi kendime yakıştıramıyorum. Seviyesiz bulduğum bu düşüncelerini tartışmaktan, çekiliyorum.
Selam ile.
Çekilirsin tabii.Kur"an"a anahtar deliğinden bakarsan çekilirsin,çekilmek zorunda kalırsın.
Naci Çelik'in konu ile ilgili olarak yazdıklarını şimdilik tartışmıyorum.Ve aceleci mantığınıda yanlış buluyorum.Ancak benimde onayladığım yazının bazı bölümleri sanırım biraz fazla sert olmuş.Bu sebeple kendi adıma Naci beyden özür diliyorum.
Katılma Tarihi: 08 mart 2010 Yer: Turkiye Gönderilenler: 29
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
...O halde onlardan yararlanmanıza karşılık, kesilen ücretilerini bir hak olarak onlara verin.Hakkın kesiminden sonra karşılıklı anlaşma(k süretiyle kesilenden az veya çok vermeniz)de üzerinize bir günah yoktur.Allah bilendir,hüküm ve hikmet sahibidir.4/24 Süleyman Ateş Çevirisi.
Sayın Ateş,"in,ayetin bu bölümüne yaptığı anlamlandırmayı aynen verdim.Ateş"in,ayetin bilhassa bu bölümüne yüklediği anlamlar son derece isabetli.Ayetin bu bölümünün verdiği mesaji,aynen yansıtmış.Yani ayetin orijinal anlamlarına en yakın türkçe kelimeleri kullanmış.Süleyman Ateş,bütün çevirilerinde buna çok önem vermektedir.Bundan dolayı,Süleyman Ateşi çok takdir ederim.Bundan dolayı da,bilhassa Kur"an arapçasını bilmeyenlere Ateş"in Kur"an Meali"ni almalarını,okumalarını tavsiye ederim.
Diyanet çevirisi,bu ayetin anlamını adeta ve çok bariz bir şekilde tahrif etmiş.Adamlar sanki,milletin cinsel organlarının bekçisi.
Muta nikahının caiz olmadığına inanan bu kesim din adamı veya ilahiyatcılar,ayetin bu ifadelerle söz konusu ettiği ücretin,boşanan erkeklerin ayrıldıkları eşlerine verdikleri veya vermek zorunda oldukları ücret olduğunu söylemiş,iddia etmiş ve iddia etmektedirler.
Halbu ki,aşağıda vereceğim ayetten açıkca anlaşılıyor ki,bu ücretin,boşanan eşlere verilen bir ücret değil.
Bir eşin yerine başka bir eş almak istediğiniz takdirde,onlardan birine(evvelki eşinize)kantarlarca mal vermiş olsanız dahi,verdiğinizden hiç bir şeyi geri almayın...4/20 S.Ateş Çevirisi.
Şimdi anladınız mı,Haktansapmaz"ın tartışmadan neden sıvıştığını.
Sevgili Haktansapmaz.Gerçekten üzüldüm.Çünkü ben konuyla ilgili
görüşlerimi,objektif bir bakış açısıyla,sizinle yeniden gözden geçirmeyi
düşünüyordum.N.Celik Yazmış.
Toplumsal öğretinin dinleştiği ve kutsal kitapların içeriğide o insaniliğe uyduruduğu zaman,ortaya getirilen ancak kafaların şartlanmışlığına uymayan her ne Kurani görüş olursa olsun,bir refleksle red edilebilir.Zaten genel mevcut dini anlayış ve yorumlayış insanidir Kurani değildir..ki siz hali hazırda bunun mücadelesini veriyorsunuz.Şimdi bu mücadele içinde olupta zaaf taşımayan elbet yok gibidir. Sayın Haktan Sapmaz,N.Celikin bu önerisine göz yummamanızı, bu mücadeleniz adına değerli görürüm.İlgi ve öğrenme merakı içinde takip edenlerdeniz.
Çünkü ters ilişkinin caiz olup,olmadığıda Kur"an"da açık değildir.Konuyla ilgili tartışmalar,2/222 ve 223.ayetler çerçevesinde yapılmaktadır.Ayetler,gerçekten de yoruma son derece açık.Bundan dolayı bazı alimler ters ilişkinin caiz olabileceğine,caiz olduğuna hükmetmişlerdir.
Bana göre de söz konusu ayetlerden böyle bir sonuca rahatlıkla varılabilir.
Buraya kadar yazdıklarımı asayım .eletrikler falan kesilebilir.diğer sayfadan devam edeyim.
Katılma Tarihi: 08 mart 2010 Yer: Turkiye Gönderilenler: 15
Gönderen: 10 mart 2010 Saat 16:32 | Kayıtlı IP
Çünkü dediğim gibi ayetler yoruma son derece açıktır.Yani bu konuda muta nikahı gibi son derece grift bir konu.
Bu konular neden böyle griftir? Allah isteseydi,bu konuları herkesin kolaylıkla anlayabileceği bir açıklıkta anlatamazmıydı? Elbette anlatırdı.Ama anlatmadı.
Bana göre bu konuların grift bırakılmasının hikmeti şudur:
1.Dinde kolaylık sağlamak.Dinini kolaylaştırmak.Kullarının yaşadığı zaman veya yörelere göre bazı çıkış yolları bırakmak.Yani yeni içtihad veya yeni yorumlara yol açmak.
2.Bu veya buna benzer,insanların çok özelini ilgilendiren ve de çok gizlilik gerektiren konular olması.
3.Hakkında açık hüküm bulunan bir emri veya bir yasağı kulllarının çiğnemek gibi,büyük bir günaha girmemesi.Çünkü,mahkeme i Kübra"da bilmemek mazerettir.
Örneğin ben,ters ilşkinin caiz olup,olmadığını açıkca anlatan,başka bir ayeti farkettim.Yani bu konuda bende oluşmuş,açık bir bilgi var.Ama ben bunu açıklamam.Bunu açıklayıp,insanları sorumluluk altına sokmam,sokmak istemem.Sokarsan yanlış yapmış olabilirim.Allah"ın açık etmediği bir şeyi,benim açık etme hakkım olamaz.Ama farkettiğim bu ayet,artık benim için kesin bağlayıcıdır.Yani sadece beni bağlar.
Selam,
Değerli Prangasiz hoş geldiniz.
Haklısınız, ama bakın, yanlış anladıysam Naci Çelik düzeltsin, Naci Çelik, 2/222-223 içiz; "Ayetler gerçekten de son derece yoruma açık..." diyor ve yanılmıyorsam bu ayetlerden ve de adını vermediği/veremediği, tespit ettiği başka bir ayetten, ters ilişkinin caiz olduğunu söylüyor.
Halbu ki, 222 ve 223 ayetler son derece açık ve de yoruma hiç de muhtaç değiller. 222'de "Fe'tûhunne min haysu emerakumullah" ifadesi, "Allah'ın size emrettiği yerden onlara yaklaşın" diyor. İfade yorum götürmeyecek kadar açık. Allah'ın emrettiği yer, bildiğimiz anlamda bütün hayvanlar Allah'ın emrettiği yerden başka bir yerden dişilerine yanaşmadıkları bilinen bir gerçek. 223'te "Niséukum harsun lekum fe'tû harsekum enné şi'tum": "Karılarınız sizin ekim torağınızdır; ekim tarlanıza dilediğiniz gibi yanaşın". Bu ifade de akıl sahipleri için yoruma açık değil. Tarla ekim alanıdır. Kadın ekim alanı derken kadının ekilecek kısmı bellidir. Tohum her yerde yeşermez, kimse tohumunu yalçın bir kayalığa yada bir bataklığa serpme budalalığında bulunmaz. Şayet yoruma açık dediği ayetin bu ifadesi ise ve dübür de anlaşıla biliyorsa bundan, kadının başka delikleri de anlaşılıyordur. Mesela burun delikleri de. Hayvanlar tarlalarına hep doğru yoldan gelmesini biliyorlar, sapık değiller, onların sapık düşünme ve yorum yetenekleri yoktur.
"kadınlara bildiğiniz yoldan yaklaşın" ayeti sınırı çizmiştir.
"kadınlar tarlanız gibidir" tohum nereye ekilir? sınır yine çizilmiştir.
Bunun dışında karı-koca münasebeti ile ilgili de şekilsel bir anlatım kuranda yoktur.
Zina ile ilgili kuranın şekilsel bir anlatıma ihtiyacı yoktur. İnsan fıtratı neyin nasıl olacağını gayet iyi bilmektedir.
Ayrıca kalp ile birşeyler hissetmek ve beslemek ile ilgili olarak "gizli veya açık, evlenme isteğinizi söylemekte (gizli-yani bir insana duyulan sevgi) bir günah yoktur, çünkü Allah bilir ki siz onları mutlaka anacaksınız. yalnız gizli bir buluşma teklif etmeyiniz."
Bu ayetler yeterince açık değil midir?
__________________ Karanlıkta Dile Getirmekten Çekindiğiniz Hakikat Bir Gün Aydınlıkta İşitilecek, Ve Gizli Mekanlarda Öğrendiğiniz İnancı Bir Gün Çatılardan Haykıracaksınız. ...
Yaa ben kalben seviyorum ama elini bile tutmadım, zina yapmış oldum mu?
Bizler zinanın ne olduğunu çok iyi biliyoruz.
İllede şekil üzerinden yasak ve günah olması ile ilgili bilgi edinmek isteyen varsa, Yusuf kıssasını okusun ve düşünsün.
Yusuf'un gömleği neden yırtıldı?
Yusuf'un gömleği nereden yırtıldı?
Yusuf'un gömleği neden arkadan yırtıldı?
Yusuf'un gömleğinin arkadan yırtılmasının anlamı nedir?
Yusuf neden red cevabı verdi ve kapıya koştu?
Allah Yusuf'u neden uyardı?
Yusuf neden az daha kadını kendisi de arzulayacaktı?
Yusuf kadını arzulamış olsaydı ve kaçmasaydı gömleğin durumu ne olurdu?
__________________ Karanlıkta Dile Getirmekten Çekindiğiniz Hakikat Bir Gün Aydınlıkta İşitilecek, Ve Gizli Mekanlarda Öğrendiğiniz İnancı Bir Gün Çatılardan Haykıracaksınız. ...
Kur'an da fiziksel zina ile birlikte fikirsel zinanında yasak olduğu kesin 24/31 deki yeğdudne min ebsarihinne ( basiretinizi ğadda edin,boğun,kısın fikirsel fahişelikten kaçının)
Bir kisim insanlar, bahsettiginiz ayet ve Muminun/6 ayetinin iceriginde bulunan (esleri ile iliskilerinden dolayi kinanmazlar, ayiplanmazlar) ifadesini baz alarak, ters iliskinin kitapta acikca belirtildigini ileri suruyorlar.
Halbuki muallak gibi gelen bir konu sozkonusu ise ve okundugunda anlasilan dogrulanmak isteniyorsa, Kuran'in ilgili baska ayetleri ile saglamasi yapilir. Bunu kitabi okuyan herkes bilir.
Sizin bahsettiginiz ayet icerigin en onemli yegane ozelligi sudur, bence;
Kadinlar tarlanizdir, bahsinde bahsettiginiz ekim alani aciklamasi son derece dogru olmakla beraber, yanisira;
bu tarladan alinacak saglam veya ozurlu her turlu urun, ARAF/172 geregi, Allah'in varligina, gucune ve tek olusuna dair en temel ve kesintisiz acik ispattir, tanikliktir.
Yani mahkeme-i kubra'da "bilmiyordum, anlamadim, muallakti" demek mazaret degildir.(tartismada ileri surulmustu zira ters iliski adina)
Bu sebeple Allah, Araf/172 ayetinde bunu da acik acik "bilmiyorum demeyesiniz" diye alti cizili belirtmistir.
Cunku Allah'in yaratimi elan devam etmektedir. Sonlanmis veya kesilmis degildir. Kisaca dunya durdukca, bu taniklik ve bu ispat (inansin/inanmasin) her seferinde kendini yenileyecektir.
Inanmayan bir insan dahi, dogan cocugunun, esinin rahim yolu veya cok ozel tibbi durumlarda karin bolgesi disinda baska bir yerden dogdugunu ASLA iddia edemez.
Kaldi ki Bakara iceriginde gecen, "ama kendiniz icin ileriye donuk seyler yapin" benzeri ifadeden, ben, ruhunuzu arindirin, Allah'in hosuna gitmeyecek ve yasak kildigi seyler akliniza gelse de(cunku insan nefs sahibi) kendinizi bundan sakinin seklinde anliyorum.
Salat ve Allah inanci bir butunse sayet, bu, hayatin cinsellik de dahil her alaninda gecerlidir.
(yorum bazinda yaniliyorsam, lutfen duzeltin)
__________________ sana iyi görünen bir başkasının kötüsüyse ona "gerçek" değil “düşün” denir. gerçekler değişmez ama düşün değişkendir.
Sizin yetkiniz yok foruma yeni mesaj ekleme Sizin yetkiniz yok forumdaki mesajlara cevap verme Sizin yetkiniz yok forumda konu silme Sizin yetkiniz yok forumda konu düzenleme Sizin yetkiniz yok forumda anket açma Sizin yetkiniz yok forumda ankete cevap yazma
HABERLER
Etkin Konular
Kullanıcı Listesi
Yardım
Kayıt
Giriş
Hanif Dostlar Ana Sayfa -> Kur'an'da İnanç Konuları
Konu: Şekilsel Zina Varmıdır ?
