Şu da emredildi: Yüzünü dine bir Hanif olarak çevir. Sakın müşriklerden olma.
Yunus Suresi 105
Ben bir Hanif olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Müşriklerden değilim ben.
Enam Suresi 79
İbrahim ne bir Yahudi idi, ne de bir Hıristiyan. O sadece hanif bir müslümandı. O müşriklerden değildi.
Ali İmran Suresi 67
Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlıbaşına bir ümmetti; bir Hanif olarak Allah'ın önünde eğiliyordu. Müşriklerden değildi.
Nahl Suresi 123
De ki Allah doğrusunu söylemiştir / vaadinde sadıktır.Haydi artık Hanif olarak İbrahim'in Milleti'ne uyun! Müşriklerden değildi o.
Ali İmran Suresi 95
Allah'a ortak koşmadan, Hanifler olarak... Allah'a ortak koşan kişi, gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgar onu uzak bir yere fırlatıp atıyor gibidir.
Katılma Tarihi: 01 haziran 2010 Gönderilenler: 197
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
Sayin mustacanta
Bazi konularda sizinle ayni fikirde olmasam da bu konuda bildiklerim
ve vicdanim sozlerinizin yanindadir tabi bir sartla bu cumleyi
alinti
yapip altina tesekkurler yazmazsaniz eger :)
Her birey baskalarinin yerine kendini koyarak nasil adaleti tesis
ederim
i dusunmeli ve kendi icinde muhasebesini sanki ilk dogdugu gun
bugunmuscesine onyargi ve kabullerden uzak bir sekilde yapmalidir
Vicdan cok onemlidir sayin mustacanta Adina ister vicdan ister
superego ister ruh ister cibril in en alt tondan uyarisi deyin ne
derseniz
deyin O sizi elbet dogruya kilavuzlayacaktir Tum dinlerin ortak
amaci
bunu ayaga kaldirmaktir harekete gecirmektir
Sizinle benim aramdaki fark benim yanlis bir yola girmemek icin
vicdanimla birlikte mushafi kullaniyor olmamdir Aslinda sizde kendi
kabullerinizi imar ederken mushaftan faydalandiniz ancak simdi neden
sadece vicdanla devam etme isteginiz var anlayamiyorum dogrusu
Kuranda konusan goklerde ikamet eden sinirlenen ofkelenen ve biz
diyen bir Allah yok
Elcileri ile buyuran heryer ve zamanda yer ve zaman olgusundan uzak
ucan kusta dusen tohumda anne diye seslenen yavruda zenginde de
fakirde de olan O, tevvab gafur rahman ve rahim olan O. Ne garip
degil mi dost kadin ureme organinin da adi rahim.
Selametle
__________________ Ancak bir cehennem öğretebilir insana
Kırık ayaklarla cennete girilemeyeceğini...
Katılma Tarihi: 13 ocak 2010 Yer: Turkiye Gönderilenler: 288
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
selamlar...
sayın mustafa bey sizler benim ne demek isteğimi anlasanız zaten mesele açığa çıkmış olacak. zincirleriniz. size büyük geliyor.
size hz ibrahimden bir kesit sundum. onuda ateşe attılar. dedim. bu gün bizi ateşe attıkları gibi. ama iman eden için allah ateşi serin kılar. önce insan neye iman ettiğini bilecek. allaha iman eden asla umutsuz olmaz. arada kuran dan ayetler sunuyorum zihniniz açılsın diye. dar bir bakıştan evrensel bir bakışa doğru gidersiniz diye.
bize öğretilen kuran bu güne kadar hep afyon dini idi. allah nasıl kuranın ilk ayetlerinde. hz nebinin zihninde oluşan sorulara. kella hayır. dedi ise. bu gün bizlerde. hayır diyoruz. o da bir çıkmaz içinde idi. ama işin aslını allah ona bir bir öğretti. eğer bu gün kuran olmasa kimse doğruyu bulamaz. ama meallendirmedeki hatalar yüzünden. insanlar. yine bir şey anlamıyor. anlayanlarda. sosyalizim yada komunizm yanlısı oluyor. dağa düne kadar kominizm. din düşmanı iken bu gün dinin yanında oluverdi. aslında sakladıkları. şey kuranın 1400 senedir söyleye geldiği. kuranın amacını bir ateist(marks) söyledi diye hiçe sayılıp heba edildi. dinini ters öğrenenler. sandılarki. kominizim. din düşmanı. mal biriktirenler. islamın ön gördüğü. o zaman allah boşuna hz nebiyi ozamanın zengin çete başlarına hasım yapmış .. yada alak kalem sürelerini koministler yazmış. mesela karl marks gibi. şimdi aynı muhammed kalem süresini okusa azılı bir kominist olurdu.
kuranın ayetleri gerçek anlamda bir gün açığa çıkacaktı.. çünkü. kuran da bu var. asabı keyf,
ve bunu engellemek. için. kuranın öngörüsüne benzeyen. bir akım olan kominizim. peydağladılar. önce din düşmanı yaptılar. sonra dinin yanında oldu.. hangisi doğru hangisi yanlış insanların aklı iyiden iyiye karıştı. bir tarafda islam adı altında. malcı mülkçü putçu bir din. diğer tarafda ise. islamın düşmanı kominizm.
__________________ ben yanlız kendimi kurana adadım.
Sayin mustacanta
Bazi konularda sizinle ayni fikirde olmasam da bu konuda
bildiklerim
ve vicdanim sozlerinizin yanindadir tabi bir sartla bu
cumleyi alinti
yapip altina tesekkurler yazmazsaniz eger :)
Her birey baskalarinin yerine kendini koyarak nasil
adaleti tesis ederim
i dusunmeli ve kendi icinde muhasebesini sanki ilk
dogdugu gun
bugunmuscesine onyargi ve kabullerden uzak bir sekilde
yapmalidir
Vicdan cok onemlidir sayin mustacanta Adina ister vicdan
ister
superego ister ruh ister cibril in en akt tondan uyarisi
deyin ne derseniz
deyin O sizi elbet dogruya kilavuzlayacaktir Tum dinlerin
ortak amaci
bunu ayaga kaldirmaktir harekete gecirmektir
Sizinle benim aramdaki fark benim yanlis bir yola
girmemek icin
vicdanimla birlikte mushafi kullaniyor olmamdir Aslinda
sizde kendi
kabullerinizi imar ederken mushaftan faydalandiniz ancak
simdi neden
sadece vicdanla devam etme isteginiz var anlayamiyorum
dogrusu
Kuranda konusan goklerde ikamet eden sinirlenen ofkelenen
ve biz
diyen bir Allah yok
Elcileri ile buyuran heryer ve zamanda yer ve zaman
olgusundan uzak
ucan kusta dusen tohumda anne diye seslenen yavruda
zenginde de
fakirde de olan O, tevvab gafur rahman ve rahim olan O.
Ne garip
degil mi dost kadin ureme organinin da adi Rahim.
Selametle
Etme demişin ama ben yine de edeyim:)
Ayrıca vicdanın yanına mushafı koymak\koymamak gibi bir
fark olamaz insanda kardeşim.. İnsandaki fark sahip
olduklarına karşı duyduğu BİLİNÇTE gizlidir..
"Vahy"in ontolojik mahiyeti konusunda farklı düşünüyoruz
hepsi bu, yoksa benim bir şeyleri toptan kabul ya da
toptan red gibi saplantım yok..
Doğru varsa bu hepimizindir. Bir şey mushafta yazdığı ya
da şu kişi tarafından söylendiği\söyletildiğine göre
doğruluğu değişmez..
Yalnız doğrular kendi coğrafyasının ve kendi döneminin
GERÇEKLERİNE göre değişir.. PEygamber zamanını ahlaki
sosyal ve ekonomik şartları değişmiştir..
Değişmeyen ve gelişen insan ve tabiat okumalarıdır.
İşte bu yüzden doğruya ulaştım demek yerine sürekli yolda
olmak gerekir diyorum..
İnsan bilinçlenmek için akledecek, böylelikle de VİCDANI
keskinleşecek..
Takva kardeş, öncelikle ZAN ve TAKVA arasında ayrıma
dikkat çekerek mesajına -bildiklerimle- cevap vereyim..
Öncelikle maalesef kısır bir döngü içerisinde olunduğunun
bilinmesi gerekiyor.. Düşücelerimi
http://www.hanifdostlar.net/forum_posts.asp?
TID=5465&TPN=50
başlığında paylaştım.. Aklı-selim bir şekilde okunursa
faydalı şeyler olduğunu düşünüyorum..
Her neyse konuyu saptırmayalım...
Değerli dostlar mushafın\peygameberin söylemlerinin
yeşerdiği ortam bugunden farklı değildi..
Onun mücadelesi statüko dinine ve sahte ilah\rab
anlayışının insanın AHLAKİ ve SOSYAL gelişiminin önünde
durmasına idi..
O ne bugunki anlamıyla sosyalist ne de kapitalist vs
idi.. O İNSANLIĞIN derdinde idi.. ama sadece hümanist de
değildi..
Gözlemleriyle mevcut yapının üfürüklüğünü HAYATIN TEK
GERÇEKLİĞİ ile gidermeye çalıştı..
Şura\istişare ile en doğrusunu aradı..
Adaleti sağlamak için mücadeleden yılmadı..
Bireyden insana gidecek yolun TAKVA üzerinden geçeceğini
haykırdı..
Katılma Tarihi: 13 ocak 2010 Yer: Turkiye Gönderilenler: 288
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
selamlar.
''Demem o ki mushafın fakirin,ezilenlerin yanında olması kadar DOĞAL bir durum yoktur.. Mushaf ADALET ister, adaletin zıddı ise zulumdur.
İşte insan hem kendi hemde toplumu için gücü yettiğince zulumle "adalet" için mücadele edecek başka yolu yok..
Sosyalist islam olaya dar bir pencereden bakmaktadır. ''
sayın mustafa bey işte mesele bu kuran bu gibi söylemleri söyledimi. sosyalizm kominizim. oluyor. hayır. diyoruz. kuran bunlardan önce yazıldı. kuranın ayetlerini. kominist sosyalisit. yapmak. kafirliktir. örtmektir. bir kılıf sunmaktır. sosyalizim ve kominizm kurandan sonra çıkmış görüş akımlarıdır.
benzerlik gösterdi diye ayetleri sosyo kominist.. çerçevede ele almak. kafirliktir. örtmektir.
__________________ ben yanlız kendimi kurana adadım.
Kıymetli yorumcu arkadaşlar,selamlar. Bir zamanlar (camiye gittiğim dönemlerdeydi)bir cuma vaktinde Vaiz efendi bir rivayet anlatmıştı,rivayetlere pek itibar etmem ancak.ne söylendiğine önem veririm.şöyle bir hikaye anlatmıştı,tabiki ne derece doğrudur,ne derece yanlıştır bilmiyorum.Ama Hz Ömer adaletiyle ün saldığına göre doğruluk ihtimalide büyük olabilir diyorum ve sizlere bu hikayeyi arz ediyorum.Vaiz efendi şöyle anlatmıştı. Hz.Ömer'in islam orduları Kudüs'ü fethetmiştir.Oradaki ahalinin durumunu öğrenmek amacıyla azıklarını da yanlarına alarak Hz.Ömer bir devesi bir kölesi ile birlikte Kudüse doğru çöllerde yollara düşüyorlar.Yolun ortasına kadar Ömer devede kölesi devenin yularından tutarak bu şekilde yolu yarılıyorlar.Yolun ortasına gelip mola verilince moladan sonra Hz.Ömer kölesine diyorki,artık bundan sonra deveye sen bineceksin ve bende yaya olarak deveyi yularından tutup götüreceğim>>deyince kölesi şaşırıyor.<<ama nasıl olur efendim,siz koskoca bir Halifesiniz,ben ise aciz bir köleyim,bu nasıl olur>>diye itirazvari bir şekilde cevap verirsede <<ey köle,sen Allah'ın insanları eşit yarattığını>> bilmiyor musun?diyor ve o şekilde,kölesini deveye bindirip Kudüs'e kadar geliyorlar.Kudüs'te devedekini Halife zannediyorlar. Hoşgeldiniz,şeref verdiniz diye köleye iltifatlar yağdırılınca Köle diyorki,ben aciz bir köleyim,Halife diye temenna ettiğiniz şahıs bu deveyi yularından çekip yolun ortasından beri bizi buraya getiren işte şu şahıstır Halife diyor>>ve tüm ahali bu adalet ve erdemlik karşısında şaşırıp pek çok yahudi ve Hristiyan müslüman oluyor.Vaiz efendinin anlattıkları buna yakın bir hikayeydi.Bu vaazı taa 70li yıllarda dinlemiştimki o zaman<<aklıma şunlar gelmişti.aceba komünisterdemi Hz.ömerin ideolojisindendi>>diye aklıma gelmişti.nedense artık şimdi böyle vaazları duyamaz olduk Şayet gerçekten böyle bir olay yaşanmışsa demekki Hz.Ömer Kur'anın eşitlik ve adalet prensibini içine sindirmiş birisi oluyor.Pekala ondan sonraki Halifeler aynı adalet ve eşitlik prensiplerine riayet etmişler midir?edenler de olmuştur,ancak çoğu bunlara riayet etmemiş.güç ve ihtiraslarının peşinde koşmuşlardır.iktidarı ele geçirince kendilerini halkın tepesinde demoklesin kılıcı gibi olmuşlar,onların emeklerini çalarak mal üstüne mal,servet üstüne servet katmışlardır.aha Tunus'un Bin Ali'sinin gizli hazineleri de bulundu.Mısır'ın Mübareksizinin 57 milyar doları olduğu söyleniyor.Halk açlıktan sürünürken bunlar servet üstüne servet yığıyorlar.Onlara bu imkanı veren şey Kapitalst hırsız sistemden başkası olamaz. islam ekonomi sistemi nedir?Bence olay çok basittir.her şeye ortaksan(halk ve devlet ayrımı yapmadan)kurallarda basit olur.devlet sadece bu ortaklığı organize eder.ev hanımı da çocuklarına ve ev hizmetlerine bakarak hizmet üreterek ortaklığını sürdürür,bir çiftçi de traktörüyle tarlaları sürerek ekip biçerek bu ortaklığa dahil olur.bir işçide kürek sallayarak bu ortaklığa dahil olur.tüm gelirler ortak bir havuzda toplanır.herkese normal standart hayat ihtiyaçları tahsis edilir.Arta kalanları (karları da)ülül emr uygun ve gerekli yerlere harcar.örneğin ülkenin savunması için silah mı gerekiyor,sahpsiz ve bakımsız kimselerin bakımına vs.harcar.şimdi bu durumda şöyle bir soru akla geliyor. örneğin özel gayretler ve özel teşebbüsler ödüllendirilmeli midir?mesela bir tarlanın başına on kişi tohum ekmek üzere görevlendirildi.bu on kişiden 7si o tarladaki kendi alanlarını 3 saatte tamamlarken kalan 3 kişi 5 saatte tamamlayabildi.Bunun sebebi lak lak yapıp işten kaytarma tutumları olmuş olsun.şimdi eşitlik olacak diye bu laklak yapanlarla yapmayanları eşit tutmalı mıyız?eşit tutarsak bu sefer diğer düzgün çalışanlarda <<madem o laklak yapanlar da aynı duruma maruz kalıyorlar,o halde biz enayimiyiz ki,hızlı çalışalım?o halde bizde lak lak yaparız>>diye söylenmeye ve şikayet etmeye başlarlar.Buda iktisadi gelişmeye zarar verici bir durumdur.<<Hiç bilenlerle bilmeyenler bir olur mu>> diyen Rabbimin bu sözünden bilmek fiiline çalışmayıda dahil edersek zannediyorumki doğru bir iş yapmış oluruz.yüce Rabbim,herhalde eşitlik arasında biraz mesafe olmasını bu durumları bildiği içinde istemiştir. Bu durumda şöyle bir soru akla geliyor.Çalışmak insanlar için mecburi midir?<<Böyle bir sistemde bir insan ben çalışmak istemiyorum>>dese bunu kim zorunlu tutabilir.çalışmıyorsan açlıktan öleceksin demek insanlığa sığar mı?bence sığmaz,çalışmayan insana da geçim standartlarında maaş olmalıdır.örneğin bu gün avrupada işsizlik maaşı denen bir olay vardırki gerçekten güzel birşey.gerçi bunu ararşiye,teröre,hırsızlığa bulaşmasın diye devlet bu maaşı veriyor denilsede gerçekten insani bir davranıştır. Bence Kur'anın sistemi,komünizmin de,kapitalizminde iyi özelliklerini içinde barındıran,fakat kötü özeliklerini içinde barındırmayan bir sistemdir.Yani komünizmin çalışan ve çalışmayan arasına mesafe koymayan,kapitalizminde şahısları firavunlaştırıp zenginleştirip halkları köleleştiren özelliklerini içinde barındırmayan adaletçi eşitlikçi bir sistemdir. selamlar,sevgiler.
Katılma Tarihi: 13 ocak 2010 Yer: Turkiye Gönderilenler: 288
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
selamlar.
sayın medeni abim. olayı bende duydum. anlatırlar. buralarda. içini açıp bakmadığımızda. olay bir insanlık dersi. verecek şekilde. adaletin misali. hz ömer için fevkalade. olumlu izlenimler. veriyor. ama ... anlatımdaki olaydan nice nasiplenenler var. ...
hz ömerin yanına bir köle koyarak. hz ömerin köleci biri olduğunu ima ediyorlar. yani islam halifesinin kölesi var diyerek. köle sınıfını meşruu hale getiriyorlar. insan vicdanın sorgulayacak bir olaya biraz. nostalji katarak. güya iyi sunuyorlar.
işte bize öğretilen islam. öyle bir sızıyorlarki. çok ince bir çizgiden kendi emellerini. aşılıyorlar.
hz muhammmed. insan onurunu şerefini kurtarmak için gelmiş. bir allahın nebisidir. kimse kimseye çalışmak zorunda değil. her fert. kendisi çalışıp kazana bilir. allahın mülkü her doğan insana yeter de artar bile. yeterki parsellemeyelim.
hani nahl 71 ayeti yorumladık. ve önceki ayetlerde. allah bal arısını referans veriyor.
nahl.68.
Rabbın bal arısına da şöyle vahyetti: dağlardan ve ağaçlardan ve kuracakları köşklerden göz göz evler edin
nahl.69.
Sonra meyvaların hepsinden ye de rabbının müyesser kıldığı yollara koy, içlerinden renkleri muhtelif bir içecek peydâ olur ki onda insanlara bir şifa vardır, her halde bunda tefekkür edecek bir kavm için elbet bir âyet var
evet sözün özü bu.. kendine yetecek kadarı senin. gerisini ver. bal arısına vahy eden allah. insana vahy etmedimi. ...
__________________ ben yanlız kendimi kurana adadım.
Selamlar,Kıymetli Hanif dostlarım. Kafama şu takıldı,böyle bir sistemde para kullanılmayacak mı?sanki paraya hacet kalmıyor gibime geliyor.Niye mi?hani herşeye ortaksan paraya nasıl ihtiyacın olsunki, örneğin evden işe çıktın,bir otobüs seni işyerine getirmek için bekliyor olacak.ona para vermeyeceksin.çünkü o otobüsün aynı zamanda ortağısın.işte çalışırken hastalandın,hemen ambulans seni hastaneye götürüyor,hiç para ödemeden tedavini oluyorsun.para ödemiyorsun çünkü aynı zamanda o hastanenin ortağısın.sonra iş çıkışı diyelimki evin ihtiyaçları için çarşıya alışverişe gittin bir markette alışveriş yaptın.evin ihtiyaçları olan 3 kilo pirinç 3 kilo patates,3 kilo domates aldın ve bunlara hiç para ödemeden otobüsüne binip evine gidiyorsun,para ödemiyorsun çünkü marketede otobüsede ortaksın.evinde bedava oturuyorsun,çünkü o evi sana yaptıran müteahhidin şirketinede ortaksın. böyle bir hayat ütopya mıdır?(hayal midir?)gerçek olamaz mı?gerçekleşirse ekonomi iyi mi olur,kötü mü?bu konuda fikirlerinizi bilgilerinizi almak istiyorum. selamlar,sevgiler.
Sizin yetkiniz yok foruma yeni mesaj ekleme Sizin yetkiniz yok forumdaki mesajlara cevap verme Sizin yetkiniz yok forumda konu silme Sizin yetkiniz yok forumda konu düzenleme Sizin yetkiniz yok forumda anket açma Sizin yetkiniz yok forumda ankete cevap yazma