Şu da emredildi: Yüzünü dine bir Hanif olarak çevir. Sakın müşriklerden olma.
Yunus Suresi 105
Ben bir Hanif olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Müşriklerden değilim ben.
Enam Suresi 79
İbrahim ne bir Yahudi idi, ne de bir Hıristiyan. O sadece hanif bir müslümandı. O müşriklerden değildi.
Ali İmran Suresi 67
Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlıbaşına bir ümmetti; bir Hanif olarak Allah'ın önünde eğiliyordu. Müşriklerden değildi.
Nahl Suresi 123
De ki Allah doğrusunu söylemiştir / vaadinde sadıktır.Haydi artık Hanif olarak İbrahim'in Milleti'ne uyun! Müşriklerden değildi o.
Ali İmran Suresi 95
Allah'a ortak koşmadan, Hanifler olarak... Allah'a ortak koşan kişi, gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgar onu uzak bir yere fırlatıp atıyor gibidir.
696- Bisr Ibnu Mahcen babasindan anlattigina göre, babasi (Mahcen) Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm)’in meclisinde idi. O sirada namaz için ezan okundu. Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) kalkti, namaz kildi ve döndü. Mahcen hâla yerindeydi. “Herkesle beraber namaz kilmana mâni olan sey nedir, sen Müslüman degil misin? Diye sordu. Mahcen: “Elbette müslümanim, ancak ben âilemle namazimi kilmistim!” dedi. Efendimiz: “Mescide geldigin zaman namaza kalkilirsa kilmis bile olsan cemaatle birlikte sen de kil!”(K.S. 2840 C.9 S.168 Akçag, alintilari: Muvatta, Salâtu’l-Cemâ’a 8,(1,132); Nesâi, Imâmet 53, (2,112). )
siz şu adamın hadisi şerif olarak yazdığı ve eleştirdiği olaya bakınız.
hem sahabei kiram meclisteyken, namaz için ezan okunuyor, hemde evde kıldım diyor. burada peygamberimizin bir hatası varmı (haşa)
bizim yakışıklı yazar yine kopyala yapıştır yöntemi ile peygamber düşmanı hocalarının aklına uymuş sanırım.
Katılma Tarihi: 07 haziran 2007 Yer: Turkiye Gönderilenler: 450
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
SELAM ARKADAŞLAR. BEN HADİSLERE GÖRE NAMAZ KILMAYA KALKSAM NAMAZ FAKÜLTESİNE GİDİP 4YIL OKUMAM ARTI MASTER YAPMAM GEREKİR HADİ BUNU BEN YAPABİLİRİM DE MİLYONLARCA İNSANIN BU ŞANSI BU KAPASİTESİ VARMI? RADYOMAN BU HADİSLERİ SIRALAMIŞ DURMUS YANİ DÖRTTE BİRİNİ OKUDUM SIKINTI BASTI EMEĞİNE SAĞLIK SIKILMADAN UĞRAŞMISSIN... SAYGILARIMLA.
Katılma Tarihi: 11 ocak 2007 Yer: Turkiye Gönderilenler: 77
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
Şu namazın nasılını konuşmak yerine niçinini ve en önemlisi namazın yerine Salatı konuşup tartışsak daha isabetli oluruz.kanaatimce Kuran, bizleri bilinen anlamda namaza değil salata çağırmaktadır.şekli ve şemaliyle tüm örnekliğiyle.
Bunu yapmadığın sürecede çıkıp ortalarda konuşma.Ben sizin ciğerinizi bilirim.Eskiden bende o güruhtandım!Sizin gibiler o alimlere laf atar. Sonrada utanmadan onların verdiği fetvalara göre namaz kılar oruç tutar fıtır sadakası verir.Hatta islam tarihini anlatır.Evladım söyle bakalım hadis tarihi olmadan nasıl bileceksin Bediri uhudu?
Selam!
Sorularınıza yanıt vermeyi düşünüyordum, bu yazınızı görene kadar. Kendinizi, bizim üstümüzde konumlandırıp, bir hor görüşle ciğerimizi bildiğini yazmışsın. Kimbilir, belki horgördükleriniz sizden daha hayırlıdır! Kalplerin özünü ancak Allah bilir. Bunun adı nedir biliyor musun? Kibirdir. Kibir ancak Allah'a yakışır, kulun üzerinde ise nefret uyandıran bir elbisedir. Din, sidik yarıştırılacak bir alan değil, içten arayışların buluşması gereken bir alan olmalıdır. İşte bu yüzden buradaki arkadaşların hiçbirinin size yanıt yazmaması gerekir. Çünkü kibirle mühürlenmiş bir kalp eğitilemez, taki hatasını anlayıp geri dönene kadar. Sorduğunuz soruların hepsinin yanıtı var, karşımda galip gelmek amacıyla değil de hangi anlayışın daha tutarlı, mantıklı ve bütünlükçü bir anlayış olduğunu anlama, bulma çabası içinde birini görürsem, sabırla aynı soruları tekrar yanıtlamaya hazırım. İnşallah sizi de bu şekilde bulup konuşma olanağına kavuşuruz.
İslama ve Türk milletine saldıranlar var galiba kontrul edilmiyor,her yazı yazılmamalıydı mesela bu (radyoman) adamı,mesela bu ( bombadil) yazanı.Çokları var.Yazılar kontrul edilmeden yazılırsa kuru bir tartışmadan öteye gidilmez.kaynaksız mesnetsiz söz,boş lafazanlık olur değilmi?.Bir işe yaramadığı gibi,emek vermekte bir işe yaramaz.Zarar gören islam olur.
Katılma Tarihi: 06 ekim 2008 Yer: Turkiye Gönderilenler: 17
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
Hadise karşı savaş açanların ileri sürdükleri bir gerekçe de aynı konuda farklı rivayetlerin olmasıdır. Evet, aynı konuda farklı hadisler vardır. Ancak bu durum kesinlikle bir inkar gerekçesi olamaz. Çünkü samimî bir yaklaşımla bu farklı rivayetler bir araya getirildiğinde, meselenin arasını bulmak mümkündür. Zaten Mezhep imamları bu Hadis-i Şerif'leri kıyas yoluyla birleştirip açıklamışlardır ve 1400 yıldır namaz aynı mezhep mensuplarınca tek şekilde kılınmaktadır.
Diğer taraftan eğer aynı konuda farklı rivayetlerin bulunması, bir hadisi inkarı gerektirirse, işin ucu Kur'ân'a kadar uzanır. Çünkü aynı durum Kur'ân için de söz konusudur. Meselâ Kur'ân'da insanın yaratılışı ile ilgili çeşitli âyetler vardır. "Topraktan", "çamurdan", "çamurun özünden", "kerpiç gibi kuru çamurdan", “şekillenmiş bir balçıktan", “sudan”, "insanların bildikleri şeyden", “yapışkan çamurdan" gibi 16 farklı lafız mevcuttur. (18/ 37,7/12, 37/11; 55/14; 15/26, 28, 33, 23/12, 25/54; 70/39, 56/61; 86/6,16/4; 76/2,92/2; 30/54; 90/4; 4/1.)
Şimdi -hâşâ- "farklı ifâdeler" diyerek, bütün bu âyetleri Kur'ân'dan çıkaracak mıyız?
Manen rivayet sonucu bâzı farklı lafızları ihtiva eden hadislerin bütün varyantları bir araya getirildiğinde, bunların telafi ve tevhidi mümkün iken, bu lafız farklılıkları hadislerin reddi için gerekçe görülür ve bu düşünce genelleşerek ilke haline gelirse, korkarım sıra Kur'ân'a da gelecektir.İslâm düşmanı ve kötü niyetli kimseler tarafından Kur'ân'daki lafız farklılığının da tutarsızlık olduğu iddia edilebilecek ve belki de Kitab-ı Mukaddese (Tevrat ve İncil'e) Müslümanlarca yöneltilen eleştirilerin rövanşı gerçekleşebilecektir."
Bir başka husus ta şudur ki; 1400 yıldır İslam ahlakını en latif bir hal ile yaşamış, ömürleri ilimle geçmiş, eserleri incelendiğinde insan aklının alamayacağı kadar büyük ilimlere sahip oldukları anlaşılan milyonlarca İslam alimi 14 asır dalalette kalmış ta, daha dün ortaya çıkan ve Arapçayı, hatta (bir bölümü) Kur'an okumayı bile bilmeyenler çıkıp Ayet-i Kerime'lere kendi akıllarına göre mana verip hüküm çıkarmakla İslam'ı Allah'ın kitabını en iyi anlayanlar ve tek doğru itikadı yaşayanlar olmuşlar? Kes-yapıştır ile hata bulmak (bulduğunu zannetmek) kolay.
Eğer; fırka-i naciyyenin tek temsilcisi ve tek doğru yolu olan Ehl-i Sünnet Vel Cemaat itikadında gedikler bulmak, müslümanlarla mücadele ve münazara etmek ile harcadığınız zamanı ve gücü "Allah'a iyi bir kul olmak için" harcasaydınız hepiniz Allah'ın en sevgili kulları olurdunuz.
İçinizde daha tuvalet adabını bilmeyenleriniz var iken şu hal-i acaib' inize bakmadan insanlığın şeref tablolarını tekfir ediyorsunuz.
Yazılan milyonlala cild kitaplar boşuna yazılmış, milyonlarla alim boşa kürek sallamış, Allah'ın rızasını kazanamamış ta; daha dün ortaya çıkan ve bir kaç bin kişiden oluşan sizler mi bunu tek yapanlarsınız?
Allah-ü Zül Celal Hazretleri bu dini sadece bir kaç kişi için yaratmış öyle mi? En son ve en mükemmel din olan İslam'ı; 1400 sene boş işlerle uğraşan (haşa) müşrikler topluluğu buralara getirmişler de sizler gibi bir kaç kişi mi doğru bilenler, hakiki kurtuluşa erenlerdir?
Namazı kabul etme, edenleriniz 3 vakit kabul etsin, onu da farklı farklı kılsın, bir kısmınız namaz sadece duadan ibarettir desin, her kafadan ayrı bir ses çıksın!!! Kaldı ki bu sadece namaz için, ya Kur'an'da emredilen diğer ibadetlerdeki farklı farklı sapkın ve bozuk yorumlarınız?? Sizlerin şu durumuna göre her kişi ayrı bir DİN, ayrı bir İSLAM, ayrı bir MÜ'MİN, ayrı bir ÜMMET (pardon siz Allah'ın ümmeti idiniz), her biriniz ayrı bir PEYGAMBER!!! Ne güzel, ne mantıklı bir anlayış, ne doğru tespit.
Konuyu açan radyoadam (İslam'ı ve Kur'an'ı en iyi anladığını iddia edenin kendine yakıştırdığı isme bakın) arkadaşımız da diyorlar ki; "benim fikrime göre şöyle, bana göre böyle" ....Allah aşkına bu nasıl bir akıl, bu nasıl bir iz'an, sizler dininizi değil kendinizi kaybetmişsiniz, adeta aklınız gözünüze inmiş. Rabbim şifalar versin.
Kişi islamdan bahsederken benim fikrim,benim anlamam,benim düşüncem diye yorumlar yapılıyor.Belki açıklamadaki anlamakdan dolayı olabilir ama.
Benim görüşüm diye Allahu telaya karşı fikir üretmek açıkça sapıklık olur.sen kimsinki.Ayeti tenkit ederek benim fikrim diyebilesin.
islam Teslimiyettir,Ya teslim olursun veya çekip gidersin,hepsi okadar basittir.
Peygambere ve ulemwyw kwrşı fikir üretmek,tenkit etmek,islam ahlakıyla bağdaşmaz.Bu bir nevi sapıklık olur.Mana ve yorum yapabilmek için çoook mürekkep yalamak lazım.ama yinede Ayetlere karşı zıt bir fikir üretilemez.Sadece açıklanır,insanlara takdim edilir.İsteyen inanır teslim olur.inanmıyan çeker gider.süfli hayatını yaşar.
Katılma Tarihi: 23 nisan 2006 Yer: Saudi Arabia Gönderilenler: 111
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
aleykümisselam
arkadaşlar
ister Kur'an cı olun ister hadisçi. okuduğınu anlamayıp yanlış yorum yaptıktan sonra hiçbir şey farketmez. hangi tarafı tutarsan tut yanlıştasındır.
herkesin fikrine saygım vardır. çünkü herkesin aklı bir değildir, çeşitli fikirler üretilebilir. bunun için susup izlemeyi tercih ederim. ama bir yere kadar. insanın sabrının bir sınırı var. bu konuda sadece bu sayfayı okudum tansiyonum fırladı. arkadaş ben benim bildiklerim ile benim aklıma gelenler ile bu sayfadakileri yorumlayacağım. benim yanlışım olursa sizde beni karalayın.
yukarıda etkacan arkadaş yazmış (aynı sayfada onun için tekrar etmeyeceğim) Kur'an-ı Kerim deki 16 farklı ifadeyi yorumlamaya kalkmış. ya arkadaş okuduğunu anlamıyormusun. bu 16 ifadenin hepsi sonuçta aynı anlamı vermiyormu. senin aklın ne anlıyor bunlardan. kendince Kur'anı ve ayetleri kolluyor. maşallah sana. ayrıca, o kadar çeşitli hadis varki mesela biri beyaza beyaz diyor, diğeri siyah diyor, başkası gri diyor... ben sana hadisleri reddet demiyorum. elinde muazzam kitap var, e maşallah arapçanda iyiymiş. aç orjinal kitabı yorumla bakalım doğruyu. hangi hadis ak hangisi kara öğren.
ayrıca milyonlarca İslam alimi 14 asır dalalette kalmış ta diyorsun. gerçektende bu çok iyi bir tespit. tebrik ederim. sen Hadislerde Namaz Sacmaliklari konusunu bu forumda tartışıyorsan, hanifdostlar sitesinde kaç adet din ile ilgili forum buluyorsan ve memleketimizde bilmem kaçtane daha forum sitesi vardır bilmiyorsan çok iyi bir tespit yapmışsın diyeceğim sana. bu milyonlarca islam alimi (istisnalar kaideyi bozmaz) işlerini "DOĞRU" biçimde yapmış olsalardı, bu kadar çok, belkide hiç forum bulamazdın. yorum senin.
yine bu sayfada, msp1955 yazdı (hemen yukarıda):
arkadaşım benim burada yazdıklarımın hepsi benim fikrimdir, aklıma gelen ile ve benim vicdanımın kabul ettiğine göre yani işime nasıl gelirse öyle yorumluyorum. Allah bana akıl fikir vermiş. ilgimi çeken herşeyi kendimce yorumlarım. sonuçta 'bence böyle böyledir' derim.
İslamiyet teslimiyet demek değildir...
dün (05 ekim) bu sitede bir yorum yaptım. Bu yazımda türkçeye çevrilmiş olan Allah ın kitabı Kur'an-ı Kerim deki bir ayeti yeniden yorumladım. size göre bu ne demek: Allah a karşı fikir üretmek. sizin fikrinize göre ben bunu dün yaptım. bana göre ise bana verilen aklı ve fikri kullanarak türkçe yorumu yapılmış olan o ayetin yanlışını bulup doğrusunu benim fikrimce ürettim. ve başarılı olduğuma inandığım için bugün (06 ekim) yazımı e-mail ile diyanet işleri başkanlığına ve çeşitli gazetelere yolladım.
burada işin özü ne biliyormusunuz veya anlatmak istediğim şey ne? şu: kutsal kitabımız Kur'an-ı Kerim in orjinal kitaplarından yeniden ve sağlıklı bir şekilde türkçe dilinde yorumlanıp açıklanması.
sizleri fazla merakta bırakmayayım. yazım aşağıda.
bakara 238 türkçeye yanlış tercüme edilmiştir...
aşağı kutudaki yazımı internette bir forumda yazmıştım. az öncede diyanet işleri başkanlığı nın tüm birimlerine (yazının özünü)e-mail geçtim. sizler ilede paylaşmak istedim.
gönderen: 05 ekim 2008 20:57|Kayıtlı IP ____________________________________________________________ ____________________________________________________________ _____________________________
aleykümisselam
şu insanoğluna hayret ediyorum yahu... gerçi Allah ın müsaadesi kadar her şey gelişir ve ilerler. neyse...
ilk önce kısa ve öz bir giriş yapacağım ve sonra, umarım, bu salat-ı vusta konunuza bir nokta koyacağım. lütfen okuyun:
Allah, insanoğlundan, günün belirli zamanlarında kendisine ibadet edilmesini istemektedir. uyku(nun en tatlı kısmın)dan feragat edip gece ibadet etmeni, öğlen vakti dinlenme faslından feragat edip ibadet etmeni, akşam vakti de gezme ve eğlenme veya zamanını boşa harcama durumlarından feragat edip ibadet etmeni istemektedir. geri kalan vakitlerde ihtiyacın olan uykuyu karşılar ve geçimin için çalışırsın.
şimdi gelelim konumuza, salat-ı vusta nın anlamına. inanırmısınız daha bir saat öncesine kadar salat-ı vustadan haberim yoktu. (artık namaz ile niyaz ile ne kadar ilgiliyim anlarsınız...) internetten yaşar nuri öztürkün mealinden kendimce bir sonuç çıkarttım. (bakara 238, 239) {[(bence bu iki ayetin yeri burası değil. daha aşağıda veya daha yukarıdamı veya veya başka bir suredemi onu bilmem. ama arapçadan türkçeye çeviri ve yorum bir facia. bu benim fikrim. neyse konuya gelelim...)]}
salat-ı vustanın tam anlamı: herhangi bir seyahat sırasında veya gezmede veya alışverişte yani belirli bir amaç için hareket halinde isen ve ibadet vakti denk geldi ise dur, mola ver, alışverişe ara ver ve ibadetini yap. seyahat halin gece olabilir, gündüz olabilir veya akşam vakti olabilir. bu seyahat halinde herhangi bir tehlike veya korku görmediğinde mola verip ibadet et.
fakat herhangi bir risk varsa
bakara 239. Fe in hıftüm fe ricalen ev rukbana* fe iza emintüm fezkürullahe ke ma allemeküm ma lem tekunu ta'lemun
kuran bize yeter diyen kardesler kuranda namaz konusunda ayetlerde, kiyam rüku ve secde geciyor! peki simdi bizim kildigimiz namaz kurandaki istenilen namazin kendisimi yoksa yanlismi kiliyoruz?
bizim
kildigimiz namazda tekbir getirmek var, fatiha ve zammi sure okumak
var, rükuya gidip "subhane rabbiyelazim" var, rükudan direk secdeye
degilde tekrar kiyama kalkiyoruz ve "semiallahulimen hamide / rabbena
lekel hamd" diyoruz, sonra secdeye gidip "subhane rabbiyel ala"
diyoruz, basimizi secdeden kaldiririz, otururuz ve tekrar secdeye
gideriz ve her iki rekatta tahiyyata oturup "etthiyyatuyu ve son
oturusta salli-barik vs." okuruz. saga sola selam verirken " esselamu
aleyküm ve rahmetullah" deriz!
ama kiyam, rüku ve secde haric geriye yaptigimiz hareketlerin ve ne okuyacagimiza dair hicbiri kuranda gecmiyor?!
onun icin soruyorum gercekten Allahin istedigi gibimi namaz kiliyoruz yoksa yanlismi yapiyoruz?! aydinlatirsaniz gercekten sevinirim
Sizin yetkiniz yok foruma yeni mesaj ekleme Sizin yetkiniz yok forumdaki mesajlara cevap verme Sizin yetkiniz yok forumda konu silme Sizin yetkiniz yok forumda konu düzenleme Sizin yetkiniz yok forumda anket açma Sizin yetkiniz yok forumda ankete cevap yazma