Şu da emredildi: Yüzünü dine bir Hanif olarak çevir. Sakın müşriklerden olma.
Yunus Suresi 105
Ben bir Hanif olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Müşriklerden değilim ben.
Enam Suresi 79
İbrahim ne bir Yahudi idi, ne de bir Hıristiyan. O sadece hanif bir müslümandı. O müşriklerden değildi.
Ali İmran Suresi 67
Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlıbaşına bir ümmetti; bir Hanif olarak Allah'ın önünde eğiliyordu. Müşriklerden değildi.
Nahl Suresi 123
De ki Allah doğrusunu söylemiştir / vaadinde sadıktır.Haydi artık Hanif olarak İbrahim'in Milleti'ne uyun! Müşriklerden değildi o.
Ali İmran Suresi 95
Allah'a ortak koşmadan, Hanifler olarak... Allah'a ortak koşan kişi, gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgar onu uzak bir yere fırlatıp atıyor gibidir.
Öyle bir piyango çekilişi yapılsın ki,her bilet 1 trilyon(1000000000000) rakamdan oluşsun.
Tabii böyle anormal rakamlara sahip biletlerin olabilmesi için çok
korkunç sayıda da biletin(sonsuz denilebilecek sayıda) basılması ve
satılması gerekir. Ama hayal bu ya yapıldığını farzedelim.Ve tüm
biletlerin de tükendiğini varsayalım.
Yani bir kişiye çıkacak piyango başka çaresi yok.
Ama bu nasıl olacak? Bir trilyon kez sizin biletinizdeki rakamlar kuradan çıkabilir mi?
Birinci top tamam tuttu, ikinci top tamam bu da tuttu diyelim .Ama bunun
böyle bir trilyon kez tekrarlanması imkansız gözüküyor. Fakat buna
karşılık bu olay gerçekleşecek başka yolu yok.
Bu sayıyı ne kadar çoğaltırsak çoğaltalım, yine piyango bir bilete çıkmak zorunda.
BU OLAYIN BANA DÜŞÜNDÜRDÜĞÜ BAŞKA BİRŞEY DE..........
Rastgele,tesadüfü gibi gözüken şeylerin bile aslında böyle olamayacağı...
Evet burada piyango bir bilete çıkmak zorunda ve çıkacak da...
Ama bir biletin bir trilyon rakamının sırayla kuradan çıkması, yani bir
trilyon kez o biletin rakamlarının kazanması kendiliğinden rastgele
olması imkansız bir durum.
Düşünün bir kere, bir şeyin rastgele olmadığını ispatlamak için deney ve
gözlemlere başvururuz. Eğer o olay defalarca tekrarlanıyorsa bu
tesadüfü bir olay değil, bir düzendir deriz. Bu olay şansa olmuyor
deriz. Binlerce kez aynı olay tekrarlanıyorsa, artık bunun tesadüfle
alakasız bir şey olduğunu kabul ederiz.
Buna karşılık burada bu olay tam bir trilyon kez tekrarlanıyor. Hiç bir
deney veya gözlem bu kadar çok tekrara sahip olmadığı halde sonuç kabul
ediliyorsa, bu olayın da şansa olamıyacağı düşünülmelidir.
Dediğim gibi biletlerin rakam sayısını bir trilyondan, katrilyona, hatta
katrilyon kere katrilyona da çıkarabiliriz. Ama yine birşey
farketmeyecek bir bilet kazanmak zorunda olacaktır.
Yani sonsuz rakama doğru çoğaltılsa biletin üzerindeki rakam sayısı,
şanslı bilet yine sekmeden kazanacaktır, numaraları torbadan sırayla
çıkacaktır. Bunun şansa olması imkansızdır.
***
Bu söylediğimi "bir trilyon adet biletle falan" karıştıran arkadaşlar oluyor. Onun için bu noktada tekrarlıyorum:
Şu anda piyasadaki biletler 6 rakamdan falan oluşuyor. Yani her bir
biletin üzerinde 6 rakam var. Çekiliş yapılınca, yani torbadan 6 top
seçilince bu biletlerden biri mutlaka kazanıyor. Çünkü altılı tüm
kombinasyonları içeren biletler basılmış durumda.
Benim piyango örneğimde de bu biletlerin her birinin üzerinde tam bir trilyon rakam var.
Yine bir trilyon rakamın oluşturacağı tüm kombinasyonları kapsayan biletler basılmış durumda.
Yani kura makinasından bir trilyon top düşüp, sonuç açıklanınca, yine bir bilet kazanmış olacak.
Evet bir bilet kazanacak.
Ama kazanabilmesi için tam bir trilyon kez sırayla rakamlarının kuradan çıkması gerek o şanslı biletin.
Yani birinci top makinadan düştü diyelim ki 5 rakamı. Tamam tutttu.
İkinci top kura makinasından çekildi bu sefer mesela 8 numara, tamam bu
da tuttu....Böyle böyle tam bir trilyon kez kazanacak olan biletin
rakamları sırayla kuradan çıkacak.
Bu şansa kendiliğinden olması imkansız birşeydir.
Yani başka bir deyişle, bir yazı tura olayı bile şansa kendiliğinden
olamaz. Ama yazı ve turada bir kerede olay sonuçlandığından mucizeyi
kolay fark edemeyebilirsiniz. Buna karşılık böyle bir trilyon rakamlı
bir bilette olayın şansa olmadığını kavrayabilirsiniz.
Hatta bu bileti bir katrilyon, ya da seksilyon rakamlı da yapabiliriz.
Yine bir bilet kazanacak. Ve bu sefer şanslı biletin rakamları bir
seksilyon kez kuradan çıkacak.
Hiçbir deney bir trilyon kez tekrarlanmadığı halde oradaki düzen kabul edilir.
Bu bilette tam bir trilyon kez, sırayla numaraları kazanmış durumda.
Onu bırakın, bir makinayı bile bir trilyon kez çalıştırmaya kalksanız, birinde makina çalışmaz veya değişik bir tepki verebilir.
Ama burada aynı bilet, hiç sekmeden bir trilyon kez üstüste kazanıyor.
Her bir topun çekilişi bir saniye bile sürse, tüm topların(1 trilyon
adet) çekilişi asırlarca sürecektir ve "şanslı" bilet bu süre zarfında
sürekli kazanmak durumunda olacaktır.
Evet, kainatta şans diye birşey yoktur, şans dediğimiz şeyler bile aslında kaderin kendisidir.
Sevgili Emre, şans; ihtimalin olumlu yönde gerçekleşmesidir, biletine ikramiye çıkan kişi şanslıdır çünkü bu ikramiye ondaki sayılara çıkmıştır. Şans, hiçbir emek gerektirmez. Bu uğurda gece gündüz çalışarak tonlarca istatistik dosyaları oluştursanız bile, bu emekleriniz emekten sayılmaz... Bu aslında açık hilenin ta kendisidir, kaçak güreşmektir. Kaçak güreşen, rakibinin bir anlık dengesizliğinden faydalanır, onun dengesini bozan kendi değil aksine rakibin kendi kendisidir. Bununla alakalı kısa bir yazımı asayım...
''Sesleri dinleyerek ilerledim. Benimle beraber olanlarda ilerledi. Tek sıra halinde iki kapının tam ortasında dizildik. Zarlar atılmaya başladı. Tek mi çift mi? Umduğunu yakalayanları bir görmeliydin çünkü biraz öndekilerin, ‘‘aman efendim olur mu öyle şey? Biz hakkımız neyse onu isteriz’’ diyenlere destek verirken bir yandan da akıbetlerini merak edişlerini. Bu adamlar, diğerlerinin hak ve yine hak dediklerini artık duymadı, destekte vermediler ve hatta o konuda tek söz bile etmediler. İsyanlar ayyuka çıktı ve söz yayıldı, ‘’Tanrı zar attırır mı?’’ Tanrı zar atmaz ve hatta attırmaz ama siz bu zanna yapışmış olarak yaşamadınız mı? Yanıldım sanırım ve bu en büyük yanılgım olsa gerek çünkü siz altın tartarken, en ufak zerreyi bile gözden kaçırmazdınız ve kendinizden yana asla haksızlığa sapmadınız!.. Şimdi bu kapıları bırakın ve geriye bakın.
Yükseğe atılanın kendi ekseninde çıkardığı çınlamayı zevkle dinliyorsunuz ve o dönerek yükseliyor, ışığı her yakaladığında yansıtıyor ama bir taraftan da hızı azalıyor. Nihayet ulaşabileceği son yüksekliğe ulaştığında, bu sefer daha yavaş dönerek avuç içindeki kapana yakalanıyor. Şimdi zaman... Ona bakma zamanı, ondan karar çıkarma, hükmetme, can alma, can verme, affetme, affetmeme, kazanç, kaybetme, umut, şüphe, beklenti, heves, tokluk, açlık... Herşey. Adil değilsiniz. ''Aman haksızlık geçmesin'' diyerek yüzünü gözlediğiniz alt tarafı bir metal ama bu oyununuz, kendinize yine pay çıkarma çabasından başka nedir? Bu sizin kazancınız... Ya bundan mahrum edilenler? Hilenizi çok kimse görmese de kaçamazsınız çünkü gören bir değil bunu keşke iyice anlasaydınız.''
Sizin yetkiniz yok foruma yeni mesaj ekleme Sizin yetkiniz yok forumdaki mesajlara cevap verme Sizin yetkiniz yok forumda konu silme Sizin yetkiniz yok forumda konu düzenleme Sizin yetkiniz yok forumda anket açma Sizin yetkiniz yok forumda ankete cevap yazma