Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
Selam Cengiz
Sailamasr'ın da dediği gibi konu yorumlara kaldıysa yandık. Herkes kafasına göre biryerlere çeker ayetleri. Uyku ve uyanma ayrıdır, ölümden sonraki diriliş ayrı. Bunu teveffi kavramını irdelersek görürüz.
Şimdi şunu sorabilirsin: Benim ki yorum da sizinki ne? Bizim ki kuyuya atılan taşı çıkarma gayreti. Biz diyoruz ki eğer böyle insanoğlunu ve yaşamını kökünden etkileyecek bir durum olacaksa Rabbimizin bundan hem de apaçık bir şekilde bahsetmemiş olması düşünülemez. Sütanne ve sütkardeş konusunda bile açık açık konuşan Allah Hz. İsa'nın Nüzülü(!) hakkında neden üstü örtülü konuşsun? hangi konu daha mühim?
Hz. İsâ'nın yeniden geleceği Kur'an ayetlerinde var mı? Yok. Olsa işte bu ayet denilir, çıkılır işin içinden. Tartışmaya bile gerek kalmaz. Pekala elde ne var? Hadisler eşliğinde yapılan ayet yorumları var. Yani konuya Kur'an tarafından değil Hadisler tarafından bakılıyor. Bazı ayetler hadislere uyarlanıyor. Halbuki tam tersi olması gerekmez miydi? Hatta bu ayetlerin hadisler altında ezilmesi daha da açık yapılmaktadır. Nasıl mı? Örneğin veraset hususunda ayetin hadisle diskalifiye edilmesi gibi.
Seni, beni ve hepimizi sadece Kur'an bağlar. Allah apaçık bir şekilde Hz. İsa'nın geri geleceğini bildirmişse iman ederiz. Bildirmemişse birilerinin yorumlarına dayanarak konuyu iman meselesi saymayız.
Şu başlık altındaki tartışmaları da okumanı isterim: http://63.231.71.139/forum_posts.asp?TID=141
Diğer konu hakkında da Hidayetçinin sadece Allah olduğunu belirtmek isterim. Allah'dan gayrı ne bir Hidayetçi, ne bir şefaatçi, ne de bir Mürşid vardır. Bu konuda yapmış olduğum bir çalışma mevcut. Dilersen sana ayetleri verebilirim ama konuyu uzatmama adına birkaç sadece ayet vermek ve kısa bir açıklama yapmak istiyorum.
Yegane Hidayetçi, Mehdi Allah'tır. Allah dışında başka bir varlığın hidayete erdirme yetkisi yoktur. Yegane Mürşid (doğru yola eriştirici) de Allah'tır. (Ayet Meallerindeki kılavuz ve kılavuzlanmak kavramları Hidayet ve Hidayetlenmek kavramlarının karşılığı olarak verilmiştir)
Kehf 17 “Kimi Allah hidâyete erdirirse o hidayete erer. Kimi de dalâlette bırakırsa, artık onu irşad edecek bir mürşid bulamazsın.”
Hz. Muhammed(ss) dahil hiçbir Peygamber sevdiğini, seçtiğini yada kendisine başvuranı doğru yola eriştirme hakkına sahip değildir.
Kasas 56. Şu bir gerçek ki, sen istediğin kişiyi doğru yola iletemezsin. Ama Allah, dilediğine kılavuzluk eder. hidayete erecekleri O daha iyi bilir.
Allah'ın dininde Hidayetin kaynağı ve irşadın menşei Allah'ın sözüdür. Ancak Allah'ın sözü dosdoğru yola kılavuzlar.
Maide 16. Allah, rızasına uyanları o Kitap'la esenlik ve barış yollarına iletir ve onları kendi izniyle karanlıklardan aydınlığa çıkarıp şaşmayan ve sapmayan dosdoğru yola kılavuzlar.
Allah'ın dininde yalnız Allah'a sarılmak vardır. Allah böylece kuluna Rahmet Ve Lütuf İhsan eder.Ve ancak böylece Kuluna Mürşid olur ve Hidayete erdirir.
Nisa 175. Allah'a inanıp O'na sarılanları O, kendisinden bir rahmetin ve lütfun içine sokacak ve onları kendisine ulaşan dosdoğru bir yola kılavuzlayacaktır
Allah'ın dininde tek kurtuluş yolu dini yalnız Allah'a özgülemektir. Kul odaklı değil Allah odaklı din anlayışını benimsemek tek kurtuluş yoludur.
__________________ Yunus 105. Şu da emredildi: "Yüzünü dine bir hanîf olarak çevir. Sakın müşriklerden olma!"
|