Şu da emredildi: Yüzünü dine bir Hanif olarak çevir. Sakın müşriklerden olma.
Yunus Suresi 105
Ben bir Hanif olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Müşriklerden değilim ben.
Enam Suresi 79
İbrahim ne bir Yahudi idi, ne de bir Hıristiyan. O sadece hanif bir müslümandı. O müşriklerden değildi.
Ali İmran Suresi 67
Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlıbaşına bir ümmetti; bir Hanif olarak Allah'ın önünde eğiliyordu. Müşriklerden değildi.
Nahl Suresi 123
De ki Allah doğrusunu söylemiştir / vaadinde sadıktır.Haydi artık Hanif olarak İbrahim'in Milleti'ne uyun! Müşriklerden değildi o.
Ali İmran Suresi 95
Allah'a ortak koşmadan, Hanifler olarak... Allah'a ortak koşan kişi, gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgar onu uzak bir yere fırlatıp atıyor gibidir.
Yaşanan dine bakın!Her bayram(!)sadece Türkiye de en az 100 ölü 500 yaralı trafik kazalarından,hac döneminde ezilip ölenin sayısı belli değil,oruçtan bünyesini zorlayıp hastanelere akın edenler,çocuklarını sünnet edip sakat bırakanlar,zekatı yanlış yorumlayıp toplumunu el açar hale getirenler...Şimdi hasan akçay bunlara birde denizin üstüne seccade serdirip namaz kıldırmayı ilave etti,sanırım geri kalanlarıda böyle telef edecek..
Merhaba arkadaşlar,
Örneğin Dermanbeg'in yukarıda yazdığı notu alıntılayarak başladım.
Sevgili kardeşim, sigara öldürmez Allah öldürür konulu başlıktaki yaklaşımım ve anlayışım için tebrik etmişti beni, ancak bayamda, hacda yaşanan ölümleri İNSAN hatalarına bağlaması bir TEZAT belirtisi.Çünkü trafik kazası da, hacdaki izdihamlar da ÖLDÜRMEZ, Allah öldürür. Diğerleri bir VESİLEDİR.
Yine bodoslama dalmışsın konuya hayrullah!Sanki ben "hac yada trafik öldürdü" demişim.Neyse sen mevcutla yetinen birisisin buda senın tercihin.Ben sunulanların zehirli olduklarından zerre kadar şüphe duymuyorum ama kendimden başkasına dayatma hakkınada sahip değilim elbette.Selamlar..
Katılma Tarihi: 05 ocak 2007 Yer: Turkiye Gönderilenler: 611
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
dermanbeg yazdı,
"Şu Kuran'da vardır,şu da yoktur" demek kimin tekelinde?
selam dermanbeg,
Ey iman sahipleri! Allah'a itaat edin. Resule ve sizin içinizden olan/sizin seçtiğiniz hüküm ve yetki sahiplerine de itaat edin. Sonra bir şeyde tartışmaya girdiniz mi, eğer Allah'a ve âhiret gününe inanıyorsanız, onu Allah'a ve resule arz edin. Böyle yapmanız hem daha hayırlı hem de sonuç bakımından daha güzeldir.
bu cevap sizi tatmin edermi acaba.
selam
__________________ Nahl.6:Bir güzellik de vardır onlarda sizin için: Sabah saldığınız sırada, akşam topladığınız sırada. Ve lekum fîhâ cemâlun hîne turîhûne ve hîne tesrehûn
Ey iman sahipleri! Allah'a itaat edin. Resule ve sizin içinizden olan/sizin seçtiğiniz hüküm ve yetki sahiplerine de itaat edin. Sonra bir şeyde tartışmaya girdiniz mi, eğer Allah'a ve âhiret gününe inanıyorsanız, onu Allah'a ve resule arz edin. Böyle yapmanız hem daha hayırlı hem de sonuç bakımından daha güzeldir.
bu cevap sizi tatmin edermi acaba.
selam
selam sana da sayın HAK GELENEK,
o cevap beni çook güzel tatmin ediyor elhamdülillah.
ancak size bir soru sormama izin verin lütfen, belki daha iyi anlayabiliriz beraberce.
625 yılında Medine'de yaşayor olalım ikimiz ya da şu an burada Anadolu'da fark etmez. şimdi ikimiz arasında bir konuda ihtilaf çıktı nasıl sunacağız bunu Allah'a mı Rasulune mi? diyelim Allah'ı tercih ettik sunmak için, nerede ve nasıl sunacağız ve nasıl cevap alacağız? bir görüşme yolu biliyor musunuz?
İman edenler Allah ile direkt görüşemezler, O'nun bir konudaki hükmünü öğrenmek için GÖNDERDİĞİ RASULÜNE yani ELÇİSİNE giderler ( dikkat lütfen ALLAH'IN NE HÜKÜM VERDİĞİNİ ÖĞRENMEK İÇİN ).
Tüm " Allah'a ve Elçisine itaat edin" şeklindeki ayetler "Allah'a YANİ Elçisine itaat edin" demektir. ELÇİ-NEBİ-RASUL zaten bu iş için vardır. Kim Allah'ın elçisinin cevabına hükmüne itaat ediyorsa bilsin ki O HÜKÜM Allah'ındır ve Elçisi aracılığı ile İNSANLIĞA iletmiştir.
Allah ve Rasul diye iki ilah-iki rab-iki hüküm mercii yok, haşa.
"Allah'a itaat ayetlere itaattır, Rasule itaat hadislere itaattır" diyenler bilsinler ki Allah'ın TEVHİD dini İslam'ı parçalamaktadırlar. DİN TEKTİR, HÜKÜM ANCAK ALLAH'ındır. Rasuller sadece ve sadece bunu eksiksiz iletenler ve görmek isteyenlere O DİNE O VAHYE NASIL UYGUN YAŞANACAĞINI yani TESLİM OLUNMUŞ BİR HAYATI ete kemiğe büründüren ÖRNEKLERDİR.
Allah ve Rasullerinin arasını ayıranlar, Allah'ın birleştirilmesini emrettiği şeyi koparanlar olmamak lazım, Allah korusun, Allah muttakileri korur elhamdülillah.
selam ve muhabbetle.
__________________ yalnız Allah'a teslim ol ve şahitliği dosdoğru yap...
"625 yılında Medine'de yaşayor olalım ikimiz ya da şu an burada Anadolu'da fark etmez. şimdi ikimiz arasında bir konuda ihtilaf çıktı nasıl sunacağız bunu Allah'a mı Rasulune mi? diyelim Allah'ı tercih ettik sunmak için, nerede ve nasıl sunacağız ve nasıl cevap alacağız? bir görüşme yolu biliyor musunuz?"
Sevgili Ebukerem,625 yılında medinede yaşıyor olsaydık işimiz kolaydı elbette.(en azından bana göre)şimdi ne olacak sen oraya gel?
Katılma Tarihi: 11 ocak 2009 Yer: Micronesia Gönderilenler: 474
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
ebukerem Yazdı:
HAKgelenek Yazdı:
[]
[]Ey iman sahipleri! Allah'a itaat edin. Resule ve sizin
içinizden olan/sizin seçtiğiniz hüküm ve yetki sahiplerine de itaat edin. Sonra bir şeyde tartışmaya girdiniz mi, eğer
Allah'a ve âhiret gününe inanıyorsanız, onu Allah'a ve resule arz edin. Böyle
yapmanız hem daha hayırlı hem de sonuç bakımından daha güzeldir. []
[]bu cevap sizi tatmin edermi acaba.[]
[]selam[]
[]
[]
[]selam sana da sayın HAK GELENEK,[]
[]o cevap beni çook güzel tatmin ediyor elhamdülillah.[]
[]ancak size bir soru sormama izin verin lütfen, belki daha iyi anlayabiliriz beraberce.[]
[]625 yılında Medine'de yaşayor olalım ikimiz ya da şu an burada Anadolu'da fark etmez. şimdi ikimiz arasında bir konuda
ihtilaf çıktı nasıl sunacağız bunu Allah'a mı Rasulune mi? diyelim Allah'ı tercih ettik sunmak için, nerede ve nasıl
sunacağız ve nasıl cevap alacağız? bir görüşme yolu biliyor musunuz?[]
[]İman edenler Allah ile direkt görüşemezler, O'nun bir konudaki hükmünü öğrenmek için GÖNDERDİĞİ RASULÜNE yani ELÇİSİNE
giderler ( dikkat lütfen ALLAH'IN NE HÜKÜM VERDİĞİNİ ÖĞRENMEK İÇİN ).[]
[]Tüm " Allah'a ve Elçisine itaat edin" şeklindeki ayetler "Allah'a YANİ Elçisine itaat edin" demektir. ELÇİ-NEBİ-RASUL
zaten bu iş için vardır. Kim Allah'ın elçisinin cevabına hükmüne itaat ediyorsa bilsin ki O HÜKÜM Allah'ındır ve Elçisi
aracılığı ile İNSANLIĞA iletmiştir.[]
[]Allah ve Rasul diye iki ilah-iki rab-iki hüküm mercii yok, haşa.[]
[]"Allah'a itaat ayetlere itaattır, Rasule itaat hadislere itaattır" diyenler bilsinler ki Allah'ın TEVHİD dini İslam'ı
parçalamaktadırlar. DİN TEKTİR, HÜKÜM ANCAK ALLAH'ındır. Rasuller sadece ve sadece bunu eksiksiz iletenler ve görmek
isteyenlere O DİNE O VAHYE NASIL UYGUN YAŞANACAĞINI yani TESLİM OLUNMUŞ BİR HAYATI ete kemiğe büründüren ÖRNEKLERDİR.
[]Allah ve Rasullerinin arasını ayıranlar, Allah'ın birleştirilmesini emrettiği şeyi koparanlar olmamak lazım, Allah
korusun, Allah muttakileri korur elhamdülillah.
[]selam ve muhabbetle.[]
Selam,
ebukerem çok önemli bir noktaya parmak basmışsın.
Ehli Sünnetin anlamadığı veya anlamak istemediği tam bu noktadır.
Allaha, dolaysı ile de Resulune itaat edin. Onlar Allaha ayrı Resule ayrı bir itaat icad ettiler.
Bunu yaparken Hadis adı altında yeni Ayetler icad ettiler.Bu perde arkasında haşa Allah mış gibi konuşmak değil de ne?
Şimdi asıl meseleye gelelim...Eğer 625 yılında yaşayan iki Müslüman ihtilafa düşerse Muhammede a.s. müracat ederlerdi.
O da varsa mevcut vahiyden hüküm verirdi yada yeni Ayetler gelirdi...
Buna itiraz edilemezdi.Edilse bile,İtiraz ve gerekceleri Resul tarafından
değerlendirilir ve Muhatabının AKLINA yatana kadar tekrar anlatılır,izah edilirdi.
Yinede kabul etmiyorsa zaten kalbine iman yerleşmemiştir. O hiçbir kimseyi kaybetmek istemez aksine kazanmak isterdi.
O kadar ki kendini paralar ve ilahi uyarıya muhatab kalırdı.
Çünkü bazılarının iman etmesini ALLAH DİLEMEMİŞTİ.
Şimdi Resul aramızda olmadığına göre bir ihtilaf nasıl çözülecek?Kur'an da ki ayetlerde mutabık kalamadık ..Mesele bu!
Bana kalırsa bunun cevabı ortak AKIL dır.
Akl-ı Selim veya Sağ duyu ne derseniz deyin.Issız bir Adada yaşayanda ,Dağ başında kalan da bu Akla sahib ve bir TEk
kişinin Aklı insanları nasıl felakete sürüklüyorsa,Ortak Akılda Felaha erdirebilir diye düşünüyorum.
__________________ "Allah dilemedikçe siz bir şey dileyemezsiniz"
Sevgili Ebukerem,625 yılında medinede yaşıyor olsaydık işimiz kolaydı elbette.(en azından bana göre)şimdi ne olacak sen oraya gel?
Dedim ya dostum, fark etmez, orada da olsak burada da aynı Allah'ın aynı hükmüne yani VAHYE yani Kuran'daki muhkeme uyacağız. değişen bir şey yok yani. O gün Rasule direkt gidenlerde bunu duyuyorlardı HÜKÜM hakkında. Allah'ın imtihanı adildir, koordinatlara göre dezavantaj ya da avantaj yoktur ki. değil mi?
sevgili Metehan,
ben bir konuda ( hikmet ve mizan yönünde ) insanlar arasında anlaşmazlığa düşülüp de Vahyin cevap vermediği bir şey göremiyorum. bakara 213 ve bir çok ayette Kitab'ın Hikmet yani hüküm konusundaki indiriliş illetinin bu olduğu açıkça belirtilmiş.
Zaten senin dediğin de AKIL-FITRAT-VİCDAN da ÜMMÜL KİTAB'tan oldukları için aynı sonuca varacaklardır. yeter ki ÖRTÜLMESİN, HEVA ve HEVESLERE KURBAN EDİLMESİNLER.
selam ve muhabbetle.
__________________ yalnız Allah'a teslim ol ve şahitliği dosdoğru yap...
"Dedim ya dostum, fark etmez, orada da olsak burada da aynı Allah'ın aynı hükmüne yani VAHYE yani Kuran'daki muhkeme uyacağız. değişen bir şey yok yani. O gün Rasule direkt gidenlerde bunu duyuyorlardı HÜKÜM hakkında. Allah'ın imtihanı adildir, koordinatlara göre dezavantaj ya da avantaj yoktur ki. değil mi?"
Selam,direkt bunu duyuyorlarsa o zaman resul çıksın aradan, bassın ayetleri ceylan derisine durma dağıtsın.Nasılsa sana göre değişen bir şey yok değil mi?Bu arada muhkem olmayanlara kim uyacak?
O dönemde AKILLARINI, HEVA ve HEVESLERİNİ ilah edinmiş olanlar, RESULU tanımış ve Allah'ı VEKİL edinerek vermiş oldukları HÜKÜMLERE itaat etselerdi, zaten KONU ayete gerek kalmazdı.
Bu dönemde, YAŞAYAN RESUL SÜNNETLERİ göz ardı EDİLDİKÇE, bu tartışmalar SÜRER GİDER.
Muhammed .as. Allah'ın kulu ve ELÇİSİDİR:
Hala da öyledir. Kabeyi MERKEZ olmaktan uzaklaştırırsak, Herkes YENİ KABE İCAD eder.
ancak Kabe'nin temelleri İbrahim a.s. zamanında atılmıştır.
MERKEZE son DAVET de, Muhammed A.s. zamanında yapılmıştır, onun sünnetini (Kurana) göre izlersek zaten Allah ve resulune danışmış oluruz.
Bu sitede yorum yazanların BİR ÇOĞU Muhammed a.s.'ın YAŞAYAN sünnetlerini GÖZ ARDI ettiği için, İHTİLAFLAR çözülememektedir.
Örneğin basit bir NAMAZ, ORUÇ ve HAC meselesinde bile.
* Bir taş yapıya doğru dua mı edeceğiz? * O taş yapının etrafında üzerimize bir havlu alıp hiç akıl etmeden tur mu atacağız? * Vulva şeklinde açılmış taşı mı öpeceğiz?
Sizin yetkiniz yok foruma yeni mesaj ekleme Sizin yetkiniz yok forumdaki mesajlara cevap verme Sizin yetkiniz yok forumda konu silme Sizin yetkiniz yok forumda konu düzenleme Sizin yetkiniz yok forumda anket açma Sizin yetkiniz yok forumda ankete cevap yazma