Şu da emredildi: Yüzünü dine bir Hanif olarak çevir. Sakın müşriklerden olma.
Yunus Suresi 105
Ben bir Hanif olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Müşriklerden değilim ben.
Enam Suresi 79
İbrahim ne bir Yahudi idi, ne de bir Hıristiyan. O sadece hanif bir müslümandı. O müşriklerden değildi.
Ali İmran Suresi 67
Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlıbaşına bir ümmetti; bir Hanif olarak Allah'ın önünde eğiliyordu. Müşriklerden değildi.
Nahl Suresi 123
De ki Allah doğrusunu söylemiştir / vaadinde sadıktır.Haydi artık Hanif olarak İbrahim'in Milleti'ne uyun! Müşriklerden değildi o.
Ali İmran Suresi 95
Allah'a ortak koşmadan, Hanifler olarak... Allah'a ortak koşan kişi, gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgar onu uzak bir yere fırlatıp atıyor gibidir.
Katılma Tarihi: 13 nisan 2010 Yer: Thailand Gönderilenler: 6
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
Selamlar sevgili Hayrullah kardeşim,
Söyledikleriniz aslında benim söylediklerimi tamamlıyorgibi.Zira biz secde etmeyi el açıp dua etmeyi Hz.Muhammed'den öğrenmedik.Bunlar Adem'den gelen bilgilerde olabilir..
Tabiki Zan beni bağlayacaktır..Ancak işin içinde yazılı hiçbir delil olmadan Hz.Muhammed'in sözüdür yaptıklarıdır diyenlerdebir ZAN altında olabilir.
Ben sadece başka bir açıdan bakıyorumolaylara..Kronolojık olarak dünya yaşamında Adem'e öğretilenler uygulatınlar devam etmektedir..Bizler de kullanmaktayız elbet..Peki Dua Secdeye varmak bunlar ondan beridir süregelen bir ugulama değilmidir..
Yani Kuranı okuyan insan Tanrı-Allah olgusuna ibadetini kitabın verdiği deliller ile Ateşin etrafında dönerek yapabilir mi?
Bakın siz diyorsunuz ki insanlar iletişim halindedir.Herkese ulaşır..Yıl 571 de amerika kıtası daha bulunmadan önce orada yaşayan yerlilere kim götürmüş bu kitabı..? Alaskadaki adama kim götürmüş..Japonya da yaşayana kim götürmüş..?
Halihazırdabile isa'dan ne Musa dan ne Muhammed'den haberi olmayan kabileler vardır Afrika'da..
Benim yaptığım söylediğim şeyler epmati kurmakla ilgili..Sizler bizler elimizdeki tarih hadis v.sekkaynaklarla olayları inceleyip bunlardan kurandansonuçlarçıkarıyorken..
Bunlara vakıf olmayan bir adamın sadece Kuran'ı baz alarak yine aynı hareketleri aynı çıkarımları yapabileceğini söylüyorum..Bizimgibi şekli işlere girmesine gerek yoktur diyorum..
Şekli tekrar vardır..Ben namazımı kılarken elbette günümüzdeki şekli neyse ona göre kılmaya özen gösteriyorum..Ancak bunun sebebi..İlk başladığı günden bu yana tüm toplumca kabul görmüş hadisler yazılmadan öncesine kadarda herkesin buşekle riayet etmesi dolayısyla böyle kılıyorum..Hani inancım bu hareketlerin sözlerle tahrip edilemeyeceğiyönünde..
Ama bu şeklin günde 5 defa 300 sünnette eklenerekkılınması emrine hadisine inanmamı beklemenizi düşünmüyüroum..
Sayıya da inanmam..Neden inanmam..Önünde laptobu olmadan birçalışma düzeninde olmayaninsanların yapacağı tek iş bolca ibadet etmektir..
Yani 200 yıl içerisinde birileri demişolabilirki hem peygamberimiziçin sünnet kılalım..Hemyapacağımız işyok daha çok sevap kazanalım 30 rekat kılalım namazları..Günde neden 3 vakit kılıyoruz 5 olsun her daim analım demiş olabilir insanlar..
Bu birazyörenin tarihi vesosyolojisyle alakalı..Ancak şeklini değiştirip 4 takla atalım diyemezsiniz 200 yılda..Şekil itibariyle peygamber efendimizin kıldığı gibi olduğuna inanırım..
Anlatmak istediğim bu hadis ıvır zıvır tarihsel süreçlerden haberi olmayan bir kişi içinde eksiksiz yazılmış ve onun ihityaçşlarını karşılayaak düzeydedir kuran..
Sevgiler..
__________________ `Insanlar cabuk yukselenlere deger verirler..Hicbirsey toz ve tuy kadar cabuk yukselemez`
''Anlatmak istediğim bu hadis ıvır zıvır tarihsel süreçlerden haberi olmayan bir kişi içinde eksiksiz yazılmış ve onun ihityaçlarını karşılayacak düzeydedir kuran..''
Efenim zaten aksi, Kuranı inkar.
Yani Kuranı okuyan insan, Tanrı-Allah olgusuna ibadetini kitabın verdiği deliller ile Ateşin etrafında dönerek yapabilir mi?
Taş duvarlar etrafında yapıyorlar ama..?Problem ne biliyormusunuz?
Suyun yolunu bulamaması,...buldurmuyorlar bir türlü,UYARIYI,bir afrika kabilesine bile indirseniz yine şekilseli bulacaktır anlatımı, tam olarak suyun yoluna engel koymaktır.Filim kaçacak işte buyur SANA secde 3,5 deyip ahretide sağlamlaştırmış olmak nede keyifli.. Birileride yav burda anılan, Allaha dikkat kesilen kulaklar,olmasın demişler tabi bu cümleyi kuranlar,elçi dostlarından başkaları değil.Sizlerin 3,5 olsun ama sonuçta Allahı anmak olarak hoş gördüğünüz gidişatlar neticesinde ümmetil islamız diyenler samirinin halkı haline gelmişler ama hala fark eden yok,ayı ile dost hikayesi.
kabe etrafında dönmek için dönmek kabeyi putlaştırmaktır, ateş etrafında dönmek için dönmek gibi.
ateş etrafında bir araya gelip, eşit şartlar altında, salih ameller peşinde olmak ile, kabe etrafında birleşip salih ameller peşinde olmak ve kötülüklere karşı savaşmak arasında da fark yoktur ve insandan beklenen budur. araçı amaçlaştırmamak. saplantı haline getirmemek.
ateş güzel bir araçtır, kabe de güzel bir araçtır. putlaştırmak ise insana has bir özelliktir.
secde meselesine gelince aşağıdaki ayetler üzerinde düşünelim biraz :
ademe öğretilen esma içinde secde gerçeği olmalı ki, en zayıf anlarında insan İSTER-İSTEMEZ eğilip, yere kapanır. medet ummanın beden dilidir, itaatin göstergesidir.
Kuran'da secdenin itaat anlamının yanı sıra, fiziksel anlamda yere kapanmak olarak kullanıldığının bir delilidir yukarıdaki ayetler. nitekim, afrika kabilesinde de görürsünüz bu hareketleri, kore de de, çinde de...
yukarıdaki ayetlerdeki secdenin anlamı sadece ittat olsa idi, allah'ın artık o çetin günde itaate çağırdığı insan oğlunun İSTER-İSTEMEZ secde ediyor olması gerekirdi. GÜÇ yetirememe gibi bir durum olmazdı.
"Atı alan Üsküdar'ı geçti", Geçti Borun pazarı sür eşşeği Niğde'ye"
Yukarıdaki özdeyişleri aynı lafızlarla bir başka dile çeviremezsiniz. Çevirirseniz, atla Üsküdar ve Born, Niğde ile eşşek gerçek olur çıkar. Halbu ki, anlatılmak istenen; geç kalındığıdır. "Yevme yukşefu 'an sâq" da bir özdeyiş. Aynı lafızların Türkçe karşılıkları ile çevirirseniz söylenmek istenenden çok uzak düşersiniz.
Hani ayetin birinde Allah, Muhammed'i sâcidler arasında dolaşırken görüyordu ya! İşte o sâcidler o gün inananlardı. Secde ve ruku baş eğmektir. Tersi de küfürdür, şirktir, tekziptir; baş kaldırmaktır.
Secde/iman/baş eğip kabul ve teslimiyetin yeri ve zamanı dünya hayatıydı. Ahiret azabı gelip çatmışken mücrimler/müşrikler artık secde/iman edemezler, boyun eğip teslim olamazlardı. Ateş her tarafı sarmışken iman mı olur! Mücrimler imana/baş eğmeye davet edilmişlerdi, onlar ise inkar ettiler/baş kakaldırdılardı... 44. ayeti bağlantıyı koparmadan bir düşünsen! "Bu hadise /kuran'a (secde/iman edeceğine) yalan deyip baş kaldıranla beni baş başa bırak!" Ayette secde etmeme, yalanlama ile eş anlamlı.
sanki yine bir kısır tartışmaya giriliyor izlenimi vermek istemem. öncelikle tüm samimiyetiniz ile, doğru bildiğinizi anlatma gayretinize şahsım adına teşekkür ederim, rahman'ın da mükafatını vermesini ve bizleri dosdoğru yola iletmesini dilerim.
42.ayetin en başındaki özdeyiş çeviriniz harika olmuş. özdeyişler, kendi dillerinde anlamlıdırlar. çeviri de bu nedenle zordur. çevirmenin okuduğu yazıyı ön yargısız bir şekilde anlaması ve anladığını çevirdiği dilin sembolik ve doğru kelimeleri ile anlamlandırması, gerçekten zordur.
secde meselesinde, bir de benim dediğim şekilde düşünmeye çalışsanız. şöyleki, 42. ayette ateş bacayı sardığında, önceden bildirilenler gerçekleştiğinde, mizan gelip çattığında bir SECDEYE çağrılma var ve inanmayanların bu secdeye güç yetirememeleri. halbuki, biliyoruz ki, o gün geldiğinde herkes SECDE edecek, istisnasız.
tam ben de onu diyorum. insanlar zorla mahkemeye getiriliyor. elleriyle yazdıkları kendilerine okunacak. ve secdeye çağrılıyorlar ancak GÜÇ yetiremiyorlar. halbuki, kuranda bir çok yerde kullanıldığı manada yani itaat manasında anlamaya çalışsak, bu O GÜN yapılan bu SECDE DAVETİNE itaatsizlik SÖZ KONUSU olamaz. ancak secde etmeyen alınlar, dünyada yaşadıkları gibi GÜÇ YETİREMEZLER / YETİTTİRİLMEZLER o gün.
bu bakış açımı anlamanızı ve ona göre değerlendirip, cevap vermenizi rica ederim.
"güç yetirememesi" mahkemeye çıkmama noktasındadır.Yani dünya hayatındayken bundan kaçındın/kaçınabildin ama artık mahkemeye çıkmamaya güç yetiremezsin,ilahi iradenin sana yansımasına/okunmasına engel olamazsın..Selamlar..
söylediğiniz şekilde bir mana çıkarılabilir. fakat o zaman kendi içinde bir çelişki olur. ayette secdeye davet ediliyorlar ve o gün gelmiş çatmış. bu durumda neden tekrar gelememek gibi bir güçlerinin olmadığı söylensin ve ayrıca bir sonraki ayette dünyada iken ve SAĞLAMLARKEN yapmadıkları vurgulansın.
Sizin yetkiniz yok foruma yeni mesaj ekleme Sizin yetkiniz yok forumdaki mesajlara cevap verme Sizin yetkiniz yok forumda konu silme Sizin yetkiniz yok forumda konu düzenleme Sizin yetkiniz yok forumda anket açma Sizin yetkiniz yok forumda ankete cevap yazma