Şu da emredildi: Yüzünü dine bir Hanif olarak çevir. Sakın müşriklerden olma.
Yunus Suresi 105
Ben bir Hanif olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Müşriklerden değilim ben.
Enam Suresi 79
İbrahim ne bir Yahudi idi, ne de bir Hıristiyan. O sadece hanif bir müslümandı. O müşriklerden değildi.
Ali İmran Suresi 67
Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlıbaşına bir ümmetti; bir Hanif olarak Allah'ın önünde eğiliyordu. Müşriklerden değildi.
Nahl Suresi 123
De ki Allah doğrusunu söylemiştir / vaadinde sadıktır.Haydi artık Hanif olarak İbrahim'in Milleti'ne uyun! Müşriklerden değildi o.
Ali İmran Suresi 95
Allah'a ortak koşmadan, Hanifler olarak... Allah'a ortak koşan kişi, gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgar onu uzak bir yere fırlatıp atıyor gibidir.
Katılma Tarihi: 15 ocak 2007 Yer: Turkiye Gönderilenler: 106
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
selam olsun bütün hanif islam dinine inananlara
mübarek lafzı geçen bütün ayetleri aşağıya yazmak istiyorum
İşte bu (Kur'ân) da indirdiğimiz mübârek Kitaptır. O'na uyun ve korunun ki size rahmet edilsin! (EN'ÂM suresi 155. ayet)
İşte bu (Kur’an) da bizim indirdiğimiz mübarek bir öğüttür. Şimdi siz bunu mu inkâr ediyorsunuz?
Ve de ki: "Rabbim, beni mübârek bir inişle indir; sen konuklayanların en hayırlısısın." COLOR>
Allâh, göklerin ve yerin nurudur. O'nun nuru, içinde lamba bulunan bir kandile benzer. Lamba cam içerisindedir. Cam, sanki inciden bir yıldız. Ne doğuya ve ne batıya mensub olmayan mübârek bir zeytin ağacı(nın yağı)ndan yakılır. (Öyle mübârek bir ağaç) Ki, neredeyse ateş değmese de yağı ışık verir. Işığı parıl, parıldır. Allâh, dilediği kimseyi nuruna iletir. Allâh insanlara misaller verir. Allâh her şeyi bilir.
Sana (bu) mübârek Kitabı indirdik ki âyetlerini düşünsünler ve sâğduyu sâhipleri öğüt alsınlar.
ayetleri anlama konusunu fazla zorlamamak lazım bence.Kutslın anlamı bellidir.bu anlam aylerin anlaşılmsıylada çelişmiyor.kuranda mübarek zamanda zeminde vardır diyoruum.selamlar
Müminlerdendir o erler ki Allah'a verdikleri ahde sadakat gösterdiler. Kimi adağını ödedi (canını verdi), kimi de beklemektedir. Onlar, ahidlerini hiç değiştirmediler.
devenin çökmesi... arapcadaki neredeyse bütün kelimelerin deveyle bir ilişkisi var gibi... bereket kelimesine lugatten -el mevaridden- baktım... be-re-ke kökü devenin çökmesi için kullanılıyormuş... yani bizim kullandığımız manayla ilgisini kurmakta baya zorlandım... yani bolluk artış verimlilik gibi bir mana içeren bir şey bekliyordum... deve çökünce benimde hayallerim çöktü... neyse... yine de zorlama bir bağlantı yakalamaya çalışayım... nerede hareket orada bereket... bir yerde hareket varsa oraya verimlilik bolluk devenin çökmesi gibi çöküyor... bir işe besmele ile başlamak o işe bereket verir... yani bir işe sevgi merhamet ile yaklaşılır o işi yaparken sevgiyi ve merhameti hep önde tutar isek o iş verimli olur sonucu faydalı olur... sevgi merhamet kalkarsa verim ve fayda da devenin çöktüğü yerden kalkıp gitmesi gibi çeker gider...
Selam Asım Kardeşim,
arapça'da, yaşayan canlı ve pratik hayattan, canlılardan, cansızlardan, her türlü kevniyyattan, bunların toplumun görebildiği/ hissedebildiği hâl ve hareketlerinden yola çıkılarak türetilmiş / tam yerinde kazandırılmış çok sayıda kelime vardır.
bahsettiğiniz be-re-ke ye dönersek :
pratik arapça'da kullanılan " ibreyke " kelimesi, yerden çıkan kaynak su bölgesi/ mahalli " demektir. yani böyle bir bölge varsa işte oraya " ibreyke " ( daha büyüklerine ve çok daha yeşillikli olanlarına ise cennet )denir. tahminim, insanların gidip ordan su çektikleri, deve ve diğer hayvanların da orada kendileri için hazırlanan kısımlardaki küçük ve alçak havuzcuklardan çöküp su içtikleri , çökmüş vaziyette dinlendikleri bir yer anlamındadır. etrafındaki ağaçlar bile bu su ile sulanabilecek, nemlenebilecektir, etrafında bolluk oluşacaktır. işte bu kaynak su etrafına bereket olacaktır. işte misalen " ibreyke " kelimesi de böyle bir anlam taşıyor olabilir. böyle bir görüntünün ürünü olarak dağarcığımıza kazandırılmış olabilir.
Muhabbetle
__________________ Andolsun, size öyle bir kitap indirdik ki sizin bütün şeref ve şanınız ondadır. Hâlâ aklınızı kullanmayacak mısınız? ENBİYA 10
Sevgili Efrayim, elbette mübarek bir yerdir. Her gün 24 saat dolup taşıyor olduğuna göre! Sultan Eyyüpb'ün Türbesi de sünnilerce mübarektir. Irakta'ki Hz. Zeyneb'in Türbesi de Şiilerce mübarektir. Bunlar sadece iki örnek. Daha dünyada binlerce mübarek yerler var her din ve mezhebin saliklerine göre.
Mübarek yer, mübarek zaman yoktur. Bir sebebe binaen verimli olan yer ve zamanlar vardır. Yer yüzünde, istisnasız mamur olan her yer Allah'a kulluk ortamıdır, aralarında hiç bir fark yoktur. Allah'a veya başka bir ilaha kulluk için tahsis edilmiş her mekan, her mabet insan uydurmasıdır, insan yapısıdır.
hayatımızın en verimli dönemleri doğru davrandığımız iyilikler ettiğimiz dönemleridir...
en verimsiz ve uğursuz zamanlarımız ve mekanlarımız kötülük ettiğimiz yer ve zamanlardır...
iyilikle geçirilen yer ve zamanlar bizim için mubarek kötülükle geçirilen yer ve zamanlar da bizim için mubarek değildir...
__________________ O halde yüzünü, Allah'ı bir tanıyarak dine, Allah'ın insanları üzerine yaratmış olduğu fıtratına doğrult. Allah'ın yaratışında değişiklik bulunmaz. Dosdoğru din budur. Fakat insanların çoğu bilmezler.
Sizin yetkiniz yok foruma yeni mesaj ekleme Sizin yetkiniz yok forumdaki mesajlara cevap verme Sizin yetkiniz yok forumda konu silme Sizin yetkiniz yok forumda konu düzenleme Sizin yetkiniz yok forumda anket açma Sizin yetkiniz yok forumda ankete cevap yazma