Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
selam selam apom
mekkelilerin doğru dürüst dinden habersiz olduklarını düşündüğümüz kanısına nerden vardın bilmiyorum.
ama kuranın geldiği döneme baktığında arapların mekkeyi bugünkü kudüs durumuna getirebilmek için dinler üstü bir yönetim peşinde koştuklarını görürsün.
din üzerinden para kazanma dönemini kimlerin başlattığını umarım hatırlıyorsundur. ancak burada müşrik arapları zırcahil gören bir kişi olduğu kanaatinde değilim. sebeplerine gelince ;
bir kere bu işin ticaretini yapıyorlar
yahudilere ve hıristiyanlara göre ataları ibrahim/abraham tarafından yapılmış bir yapı var.
nabati,necran gibi bir çokdeğişik yorumlanmış tek tanrılı dinleri de davetten çekinmiyorlar.
unutmayalım ki kuran ayetlerinin vahiy olup olmadığını ölçmeye cesaret edecek bir matematik formülleri dahi oluşturmuşlar.
peygamberimizden önce Mekke Taif ve Medine'de putperestlikle tatmin olmayan bir takım insanlar belli araştırmalara girmisti,Tevrat ve Incil'i de inceleyen bu kisiler kendilerine Hanif demekteydi.Bunlar özellikle atalari ve Kabe'nin kurucusu gördükleri Ibrahim'in dinini arastiriyorlardi.
En meshur Hanifler,Varaka bin nevfel (Hz Hatice'nin amcasinin oglu) Osman Bin Huveyris (Bu da aynen) Ubeydullah Bin Cahs (peygamberimizin hala oglu,Zeynep'in agabeyi,ve yine peygamberimizin karisi olan Ümmü Habibe'nin ilk kocasi) Zeyd bin amr bin nevfel.)
tabi sadece bu kadar değil. önceki yazılarına baktım. cumartesiyi bizlerinde tatil saymasından bahsetmişsin ama arada bir farkı unutmuşsun ve bu da şuan israilde olmandan kaynaklanıyor olabilir; türkler haftada iki günü tatil yapıyorlar ve çalışacaklarsa da cumartesi günü çalışmayı tercih etmekteler. şimdi senin mantığını bize uygularsak atalarımız acaba tanrının 5 gün çalışıp cumartesiyi de istemeyerek çalışılan bir gün ilan ettiği ve 2 gün dinlendiğini mi söylemeliyiz :)
tabi bu esprili bir yaklaşım oluyor. ama cahiliyye dönemi araplar bu kadarla kalmıyor. bazı tekerlemelerde bedevi arapları tüm araplarla kıyaslayan yorumların bana gülünç geldiğini söyleyeyim.
bahriye üçok un bir araştırmasını temel alan yorumu olduğu gibi pasteliyorum :
Araplarda hakim olan putperestlik dini idi.Diger dinler komsular vasitasi ile belli bölgelerde etkilerini gösterseler de,Mekke ve Hicaz da bu dinlerin hiç biri yerlesememisti.Kabe o zaman da Ibrahim'in tapinagi olarak biliniyordu ve kutsaldi.Savasa gidenler,baslarini kazitarak Kabe'yi ziyaret ederdi.Yarimada'nin çesitli yerlerinde Kabe'ye benzer yüz kadar daha tapinak vardi,onlarin da etrafi tavaf edilir ve kurbanlar kesilirdi.Kureyslilerin Mekke disinda Kabe ye ek olarak Batn-i NAHLE'de,Uzza tapinagi vardi ve bakimi Süleym kabilesine aitti.
Araplar o dönemde cinlerin varligina da inanir ve onlari Allah'in kizlari sayarlardi.Lat Uzza ve Menat ta birer cin bulunur ve bunlarin konustuguna inanilirdi.Diger monoteist dinler kulaktan kulaga yayildikça Araplar da artik bu put olaylarina eskisi kadar ragbet etmiyorlardi ve genis kudretli bir Tanri fikrini daha mantikli buluyorlardi.
Tanrilara,yani putlara olan baglarin zayiflamasi Arap toplumunun zayifladigini akla getirmemeli,çünkü Araplar da baglar ve birlik din degil kan yolu ile kurulmustu,yani akrabalik seklinde.
Artik yazilan siir ve kitabelerden anladigimiz kadari ile Araplar Tanrilar'in üzerinde olan bir Allah fikrini benimsemeye basladilar ve hatta Allah üzerine yemin etmeye ve Allah içeren isimler almaya basladilar.
Bu baglamda Kuran daki 'Biz putlara ancak bizi Tanri'ya yaklastirsinlar diye tapiyoruz' ayeti de bu durumu teyit etmektedir.
Araplar da daha önce Tanri'nin özel bir adi yoktu,her kabile kendi Tanrisini kastederek Rabbimiz yani efendimiz veya Ilahimiz derdi.Farklar putlardan geliyordu, mesela Sakiflerin Rabbinin müennesi el-lat ti,baska kabileninki farkli oldugu için Rab'den kasit da farkliydi.Allah kelimesine geçilmesi ile bir anlam bütünlügü, isaretlenmis ve özel bir Tanri ,Tek Tanri kavrami ortaya çikti ve gelisti.
Islamiyetten hemen önce Araplar kainati kuran ve düzenleyen tek bir Tanri'ya hükmetmislerdi fakat bu yetmiyordu,onunla bir bag kuramamislardi ve bir din olusturamamislardi.Isa ve Musa dinleri vardi ama Araplar onlara pek yanasmiyordu, çünkü Musa dini milli bir dindi,yahudi dini idi ve Isa dini ise zulum altinda olan fakir Araplara diger yanaklarini çevirme veya sabir ve tahammül tavsiye ettiginden,milli akidelere ters düsüyordu.
Ayni zamanda Araplar diger dinlere karsi oldukça lakayt idiler,ayni kabile içinde farkli dini inançlar huzursuzluga yol açmadigi gibi,Kabe'nin bile direkleri üzerinde Meryem ve oglu Isa'nin resimleri bulunmasina kimse ses çikarmiyordu.Iste bu sebeble mekkeliler Muhammed'e de ilk zamanlarda ses çikarmadilar ancak putlara hucum baslayinca,Mekke'nin artik iktisadi merkez olmayacagini düsünen Mekkeliler Islamiyete cephe aldilar.
Arabistan'a sizmis olan dinler arasinda Mandeenler ve Harran Sabiileri olarak ikiye ayrilmis olan Sabiiler vardi.Mecusilik yani Zerdüst dini Iran dan sizmistir,daha çok Oman Bahreyn ve Yemen de etkisi vardi.Musevilik münferit yerlerde egemenlik kurmustu bunlar Hayber,Teyma,Yesrip ve Fedek vahalaridir.Hristiyanlik ise hristiyan esirler ve Habesistan,Suriye'ye gidip gelen sarap tüccarlari sayesinde sizmistir.Yarimadada hristiyanlik en büyük zaferini Necran da kaydetti.
umarım yeterince açıklayıcı olmuştur. bu şekilde inşallah başka verimli forum başlıkları da açılabilir.
rabbi zıdni ilmi
|