Şu da emredildi: Yüzünü dine bir Hanif olarak çevir. Sakın müşriklerden olma.
Yunus Suresi 105
Ben bir Hanif olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Müşriklerden değilim ben.
Enam Suresi 79
İbrahim ne bir Yahudi idi, ne de bir Hıristiyan. O sadece hanif bir müslümandı. O müşriklerden değildi.
Ali İmran Suresi 67
Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlıbaşına bir ümmetti; bir Hanif olarak Allah'ın önünde eğiliyordu. Müşriklerden değildi.
Nahl Suresi 123
De ki Allah doğrusunu söylemiştir / vaadinde sadıktır.Haydi artık Hanif olarak İbrahim'in Milleti'ne uyun! Müşriklerden değildi o.
Ali İmran Suresi 95
Allah'a ortak koşmadan, Hanifler olarak... Allah'a ortak koşan kişi, gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgar onu uzak bir yere fırlatıp atıyor gibidir.
Katılma Tarihi: 31 temmuz 2007 Yer: Turkiye Gönderilenler: 736
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
meryem nasıl bir insan... kur an ne diyor:
ali imran, 42.
"VE O ZAMAN melekler “Ey Meryem!” dediler, “Allah seni seçti ve tertemiz kıldı; seni bütün dünya kadınlarının üstünde (bir konuma) çıkardı.
ali imran, 43.
"Ey Meryem! Rabbine huşû ile bağlan, secdeye kapan ve [O'nun önünde] eğilenlerle birlikte eğil.”
ali imran, 45.
"O zaman melekler, “Ey Meryem!” demişlerdi, “Allah, Kendisinden bir söz ile sana, Meryem oğlu İsa Mesih adıyla bilinecek, bu dünyada ve öteki dünyada büyük şeref sahibi ve Allah'ın en yakınlarından olacak [bir oğul] müjdeliyor"
nisa, 171.
"EY İNCİL'in izleyicileri! Dininiz[in temeli olan hakikat]in sınırlarını aşmayın ve Allah hakkında yalnız hakikati söyleyin! Meryem oğlu İsa Mesih sadece Allah'ın Elçisi –O'nun Meryem'e ulaştırdığı vaadi-[nin tahakkuku]– ve O'nun yarattığı bir can idi. O halde Allah'a ve peygamberlerine inanın ve “[Tanrı bir] üçlüdür!” demeyin. Kendi iyiliğiniz için [bu iddiadan] vazgeçin. Allah, Tek İlah'tır; çocuk sahibi olmaktan münezzehtir: göklerde ve yerde olan her şey O'na aittir ve hiç kimse Allah kadar güvene layık değildir"
zuhruf, 57.
"ŞİMDİ, ne zaman Meryem'in oğlu[nun tabiatı] örnek olarak ortaya getirilse, [ey Muhammed,] senin kavmin bu yüzden yaygarayı basar;"
(Meryem onu görünce:) “Senden, O kuşatıcı rahmet ve esirgeme Sahibi'ne sığınırım!” dedi, “Eğer O'na karşı sorumluluk bilinci taşıyorsan [bana yaklaşma]!”
Ve [Musa'yı nasıl onurlandırdıysak] Meryem oğlunu ve anasını da [rahmetimiz için] bir sembol 25 kıldık: Ve o'nların her ikisini de ebedî esenliğin, berrak çeşmelerin bulunduğu yüce bir makama eriştirdik. 26
VE BİR ZAMAN Biz bütün peygamberlerden sağlam taahhütler almıştık: 11 Senden, [ey Muhammed,] ve Nûh'dan, İbrahim'den, Musa'dan ve Meryem oğlu İsa'dan: Onların [hepsinden] güçlü, sağlam bir taahhüt aldık,
Ve sonra onların ardından öteki elçilerimizi gönderdik; ve [zaman içinde] arkalarından kendisine İncil verdiğimiz 46 Meryem oğlu İsa'yı gönderdik; o'na [sadık bir şekilde] uyanların kalplerine şefkat ve merhamet yerleştirdik. Ruhbanca riyazete gelince, 47 Biz onlara bunu emretmedik: Allah'ın rızasını kazanmak arzusuyla onu kendileri uydurdu. 48 Ama sonra ona, [her zaman,] gerektiği gibi 49 uymadılar: böylece Biz, [gerçekten] iman etmiş olanlara karşılığını verdik, ama onların çoğu yoldan çıkmışlardı. 50
Ve vaktiyle Meryem oğlu İsa: “Ey İsrailoğulları! Şüphesiz, ben, Tevrat'tan geriye kalmış 5 hakikat adına ne varsa hepsini doğrulamak ve benden sonra gelecek olan Ahmed adındaki bir elçiyi müjdelemek 6 için size gönderilmiş olan Allah'ın elçisiyim” dedi[ğinde de aynı şey geçerliydi.] Ama, [gelişini İsa'nın önceden haber verdiği] elçi hakikatin bütün kanıtlarıyla onlara 7 geldiğinde: “Bu [doğruluğunu iddia ettiğin mesaj], göz boyayan bir büyü[den başka bir şey değil]!” 8 demişlerdi.
Ve İmrân'ın kızı 24 Meryem[in kıssasını Allah'a karşı sorumluluk bilinci taşıyanların diğer bir örneği yaptık]: O iffetini korumuştu, bunun üzerine Biz onun [rahmindeki]ne 25 ruhumuzdan üflemiştik, ve Meryem Rabbinin sözlerinin ve [böylece,] vahyettiklerinin 26 doğruluğunu kabul etmiş ve samimiyetle bağlananlardan biri olmuştu.
evet... bu ayetleri yeniden düşünmeniz ve değerlendirmeniz dileğiyle....
selametle......
__________________ Rabbim! ilmimi ve anlayisimi artir!
"VE O ZAMAN melekler �Ey Meryem!� dediler, �Allah seni seçti ve tertemiz kıldı; seni bütün dünya kadınlarının üstünde (bir konuma) çıkardı.
ali imran, 43.
"Ey Meryem! Rabbine huşû ile bağlan, secdeye kapan ve [O'nun önünde] eğilenlerle birlikte eğil.�
ali imran, 45.
"O zaman melekler, �Ey Meryem!� demişlerdi, �Allah, Kendisinden bir söz ile sana, Meryem oğlu İsa Mesih adıyla bilinecek, bu dünyada ve öteki dünyada büyük şeref sahibi ve Allah'ın en yakınlarından olacak [bir oğul] müjdeliyor"
nisa, 171.
"EY İNCİL'in izleyicileri! Dininiz[in temeli olan hakikat]in sınırlarını aşmayın ve Allah hakkında yalnız hakikati söyleyin! Meryem oğlu İsa Mesih sadece Allah'ın Elçisi �O'nun Meryem'e ulaştırdığı vaadi-[nin tahakkuku]� ve O'nun yarattığı bir can idi. O halde Allah'a ve peygamberlerine inanın ve �[Tanrı bir] üçlüdür!� demeyin. Kendi iyiliğiniz için [bu iddiadan] vazgeçin. Allah, Tek İlah'tır; çocuk sahibi olmaktan münezzehtir: göklerde ve yerde olan her şey O'na aittir ve hiç kimse Allah kadar güvene layık değildir"
zuhruf, 57.
"ŞİMDİ, ne zaman Meryem'in oğlu[nun tabiatı] örnek olarak ortaya getirilse, [ey Muhammed,] senin kavmin bu yüzden yaygarayı basar;"
(Meryem onu görünce:) �Senden, O kuşatıcı rahmet ve esirgeme Sahibi'ne sığınırım!� dedi, �Eğer O'na karşı sorumluluk bilinci taşıyorsan [bana yaklaşma]!�
Ve [Musa'yı nasıl onurlandırdıysak] Meryem oğlunu ve anasını da [rahmetimiz için] bir sembol 25 kıldık: Ve o'nların her ikisini de ebedî esenliğin, berrak çeşmelerin bulunduğu yüce bir makama eriştirdik. 26
VE BİR ZAMAN Biz bütün peygamberlerden sağlam taahhütler almıştık: 11 Senden, [ey Muhammed,] ve Nûh'dan, İbrahim'den, Musa'dan ve Meryem oğlu İsa'dan: Onların [hepsinden] güçlü, sağlam bir taahhüt aldık,
Ve sonra onların ardından öteki elçilerimizi gönderdik; ve [zaman içinde] arkalarından kendisine İncil verdiğimiz 46 Meryem oğlu İsa'yı gönderdik; o'na [sadık bir şekilde] uyanların kalplerine şefkat ve merhamet yerleştirdik. Ruhbanca riyazete gelince, 47 Biz onlara bunu emretmedik: Allah'ın rızasını kazanmak arzusuyla onu kendileri uydurdu. 48 Ama sonra ona, [her zaman,] gerektiği gibi 49 uymadılar: böylece Biz, [gerçekten] iman etmiş olanlara karşılığını verdik, ama onların çoğu yoldan çıkmışlardı. 50
Ve vaktiyle Meryem oğlu İsa: �Ey İsrailoğulları! Şüphesiz, ben, Tevrat'tan geriye kalmış 5 hakikat adına ne varsa hepsini doğrulamak ve benden sonra gelecek olan Ahmed adındaki bir elçiyi müjdelemek 6 için size gönderilmiş olan Allah'ın elçisiyim� dedi[ğinde de aynı şey geçerliydi.] Ama, [gelişini İsa'nın önceden haber verdiği] elçi hakikatin bütün kanıtlarıyla onlara 7 geldiğinde: �Bu [doğruluğunu iddia ettiğin mesaj], göz boyayan bir büyü[den başka bir şey değil]!� 8 demişlerdi.
Ve İmrân'ın kızı 24 Meryem[in kıssasını Allah'a karşı sorumluluk bilinci taşıyanların diğer bir örneği yaptık]: O iffetini korumuştu, bunun üzerine Biz onun [rahmindeki]ne 25 ruhumuzdan üflemiştik, ve Meryem Rabbinin sözlerinin ve [böylece,] vahyettiklerinin 26 doğruluğunu kabul etmiş ve samimiyetle bağlananlardan biri olmuştu.
evet... bu ayetleri yeniden düşünmeniz ve değerlendirmeniz dileğiyle....
selametle......
selam bembeyaz bey bu konuda size katılıyor ve destekliyorum muhliskul kardeş sizin bu konuda biraz daha detaylı düşünmeye davet ediyorum. Melekler şöyle demişti; 'Ey Meryem, Allah seni seçti,
arındırdı ve alemin kadınlarına üstün kıldı :Al-i imran-3/42
"Ben katiyetle klasik anlayisin sandigi gibi, Meryemin sozluk anlamiyla bakireligi devam ederek hamile kalmasini kabul etmiyorum. Burdaki asil konu bir kimsenin nasil hamile kalmasi degildir. Kuran mevcut anlayisi zikrederek bir saptama yapmistir. Allah'in oglu olamaz. Isa sanildigi gibi Allah'in oglu degildir, O Meryem'in ogludur. Bu yuzden onu Allah'a ortak kosmayin. Bu hayat kurtarma operasyonudur. Sirke karsi verilen bu merkezi saldirida, Meryem'in kocasi (yahudi orflerine gore henuz sure dolmadigi icin nisanlisi) olan kimseden, bir bakire( kendini kutsal manastir hizmetine adamis bir kiz) iken hamile kalmasi detaydir. Kuran en onemli konuyu birakip mesajin kisir bir donguye sokulmasina izin vermez. En can alici-kurtarici konuda yogunlasir, detaylari sadece bu merkeze hizmet icin gundeme alir."
Sayın Muhliskul, sayın bembeyaz'ın söylediklerine bir kaç ilave de ben yapayım:
Siz Meryem'in bir kocasının olduğunu ve kocasından, onunla girdiği ilişki sonucu hamile kaldığını, İsa'nın bir meşru babasının olduğunu söylüyorsunuz. Yanılıyor muyum? Siz bunu söylerken ilgili ayetleri bütünüyle inceleyip, detaylı olarak düşündünüz de mi bu yargıya vardınız?
Meleklerin Meryem'e, Allah sana kendisinin kelimesi/kararı olan, dünya ve ahirette itibarı oldukça yüksek ve Allah'a dost olan adı/özelliği mesih Tertemiz Meryem oğlu İsa'yı müjdeliyor (3/45) demesine; Meryem'in, bana bir beşer dokunmadığı ve ben bir fahişe de olmadığım halde benim çocuğum nasıl/nerden olabilir, demesine; Allah İsa'nın annesini hep gündeme getirdiği halde neden babasından da bir kere bile sözetmiyor olmasına; İsa da annesine (Çocukken) dürüst olacağını söylüyor da niçin babasından da söz etmediğine; (19/32) Buna karşılık, İsa ile bir çok benzerliği olan Yahya, anne ve babasına doğru davranacağını söylemine ne dersiniz?
Özellikle allah'ın, " ve Meryem'in oğlu ile annesini bir ayet yaptık.." sözünden ne anladığınızı merak ediyorum!
sayın muhliskulun bu konuda yanıldığını bende düşünüyorum...ama...yine de onun esas anlamak ve anlatmak istediği şeyden uzaklaşıldığı düşüncesindeyim... yani şu değindiğimiz konu ve ademin çocuklarının çoğalması meselesi gibi...yani kuran bizi bunlara yöneltmiyor...bunlar değil esas yoğunlaşmamızı istediği şey...biz yine esas konudan uzaklaşacak bir şeyler bulup onunbaşında tartışıp duruyoruz... yani ademin çocukları öyle çogalmış böylre çogalmış yada meryemin çocuğu şöyle olmuş yada böyle olmuş bunlar bunu bu gün neden ilgilendirir... yada bu konuda oyle veya böyle düşünmem beni daha iyi bir insan yapar mı... insanlığa daha yararlı bir şey mi yapmış olurum ...bir yerde bir zulmu önlemiş yada bir açın karnı mı doyar bu konudaki görüşümle... yani beni daha iyi daha dürüst daha cömert daha salih yapacak bir şey midir bunlar... kuran beni işte daha düzgün bir adam yapacak şeye yoğunlaşmamı ister... meleğin kanadı üç olmuş beş olmuş ademin cocukları şöyle evlenmiş ne dir yani... ver diğim örneklerde hata yapmış olabilirim ama parmağaa değil parmağın gösterdiği yöne bakmak lazım değil mi arkadaşlar...
__________________ O halde yüzünü, Allah'ı bir tanıyarak dine, Allah'ın insanları üzerine yaratmış olduğu fıtratına doğrult. Allah'ın yaratışında değişiklik bulunmaz. Dosdoğru din budur. Fakat insanların çoğu bilmezler.
Merhabalar. Meryem'in Hz.İsa'ya hamile kalmasıyla örneğin,Hz.Musa'nın denizi yarmasının aynı kulvarda olmadığını düşünüyorum. Ne de olsa birçok sürüngen,balık,memeli türlerinde görülen parthenogenesis/partenogenez diye bir olay var.
Ama konu, Sayın Muhliskul'un bu konudaki görüşünün yanlış veya doğruluğu değil. Söylediği şunlara bakalım:
"Burdaki asil konu bir kimsenin nasil hamile kalmasi degildir. Kuran
mevcut anlayisi zikrederek bir saptama yapmistir. Allah'in oglu
olamaz. Isa sanildigi gibi Allah'in oglu degildir, O Meryem'in
ogludur. Bu yuzden onu Allah'a ortak kosmayin. Bu hayat kurtarma
operasyonudur. ...Kuran en onemli konuyu birakip
mesajin kisir bir donguye sokulmasina izin vermez. En can
alici-kurtarici konuda yogunlasir, detaylari sadece bu merkeze hizmet
icin gundeme alir."
Sayın Asım'dan alıntı yapıyorum:
"yani kuran bizi bunlara yöneltmiyor...bunlar değil esas yoğunlaşmamızı
istediği şey...biz yine esas konudan uzaklaşacak bir şeyler bulup
onunbaşında tartışıp duruyoruz...
yada bu konuda oyle veya böyle düşünmem beni daha iyi bir insan yapar mı...
insanlığa
daha yararlı bir şey mi yapmış olurum ...bir yerde bir zulmu önlemiş
yada bir açın karnı mı doyar bu konudaki görüşümle... yani beni daha
iyi daha dürüst daha cömert daha salih yapacak bir şey midir bunlar.."
__________________ Dinin bakış açısına göre,tüm bu fantastik harikulade evren,tüm bu karmakarışık şeyler, ancak, Tanrı’nın, insanların iyi ve kötü için çabasını gözlediği bir sahnedir.. Bu sahne,bu oyun için çok büyük!
Parmağa değil de, onun işaret ettiğine bakmak gerekir demişsiniz.Bu yazdığınıza tüm kalbimle katılıyorum ancak, Bu söylediğinizi gerçekleştirmek için ayetlere sıkı sıkı sarılmak gerek. Ayet ne diyor: Adem ile eşi-Biz ne diyoruz: Adem ile Havva.
Kardeşim, Adem ile Havva demeyin. Bu bize bozulmuş Tevrat'tan kalmadır dediğimizde, bize diyorlar ki:Ayrıntılara takılmayın...
Ha Adem ile eşi, ha Adem ile Havva, ha Adem ile Ayşe ha Adem ile Gülizar. Bunlar arasında ne fark var? Bunlara takılıp klmak, İŞİN ÖZÜNÜ KAYBETMEK DEMEKTİR. Diyorlar bazı muhteremler.
Siz de 'parmak' örneğini böyle düşünenlere desteklemek için mi verdiniz?
Katılma Tarihi: 26 nisan 2007 Yer: Australia Gönderilenler: 854
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
Merhaba,
Kuran'in kissa anlatim yontemini ve ayni zamanda muhataplarin bilgilerini kullanarak mesaj verme yontemini kavrayamamis olmaktan kaynaklanan itirazlari anlayisla karsiliyorum.
Sayin bembeyaz bey, sizin Isa hakkinda ve onun yasadigi donem hakkinda fazla bir bilgi sahibi olmadiginiz cok acik bir sekilde belli oluyor. Bu konuda yapilmis calismalari okumanizi size tavsiye ederim. Ben duzinelercesini tetkik ettim.
Benim yazdiginiz ayetlerden tabiki haberim var. Bu ayetlerdeki ifadeleri inkar etmem soz konusu degildir. Yazdiklarim bu ifadelerin Kuran'da nicin bu sekilde belirtilmis olduguna dair kisa izahlari icermektedir.
Allah verdigi mesaji bilinenler uzerine insa etmektedir. Isanin hayatina dair Kuran'i izahlar bu mahalde-cevrede bilindigi uzere yapilmistir. Bilinenler malzeme olarak kullanarak temel inanc sapmasina itiraz edilmistir. Bu yuzden Kuran'in kendisini referans olarak kullandigi bu bilgileri arastirarak bazi saptamalar yapmamizin hic bir mahsuru yoktur. Ozellikle sizin gibi nakli esas alan birinin bunlara hic itiraz etmemesi gerekir. Sizin izlerini takip ettiginiz atalariniz bu bilgileri peygamberler tarihi olarak almakta hic bir abes gormemisler, her turlu uydurmayi tarih olarak benimsemislerdir. Taberinin peygamberler tarihini Kuran'dan yazmadigi asikardir. Benim yaptigim onlar gibi bu doneme ait olan uydurma bilgileri mukaddes olarak gormek degildir. Bu nakillerin benim icin hic bir degeri yoktur.
Ben Isa'nin yasadigi doneme ait olan malzemeleri tahlil eden bilimsel arastirmalarin genelinden ve Kuran mesajinin butunlugunden yola cikarak bir saptama yaptim. Evet ben klasik anlamdaki mucize anlayisina karsiyim. Buna karsilik Kuran'daki anlatilan olagan ustu olaylara iliskin ifadeleri, anlatim olarak inkar etmiyorum ve bu zaten soz konusu olamaz. Bircoklarinin yapmaya calistigi gibi bu anlatimlari akli gostermek icin tevil etmeyede calismiyorum. Ornegin denizin yarilmasini tam musa'nin oraya geldiginde dogal bir tabiat olayinin gerceklesmesi gibi yapilan sacma aciklamalari.
Evet Kuran Meryem'e bir erkek dokunmamis oldugu halde cocugunun olacagini,onun besikte konusacagini ve daha nice mucizeleri sergileyecegini nakletmistir. Nuh'a, Ibrahim'e Musa'ya v.b yonelik bilinen mucizelerden bahsetmistir. Benim soyledigim bunlarin kuran'da olmadigi degildir. Kuran'in bu bilinenleri kissa olarak anlatarak baska mesajlar verdigini soyluyorum. Kuran bunlari bilmeyen topluma ,yeni kissalar anlatmiyordu. Bilakis bunlari cok iyi bilenlere bildiklerini tekrar ediyordu. Oyle tekrar ediyordu ki, onlari yoldan cikaran bilgiler panzehir niteligi tasimaktaydi. Iste butun mesele bu inceligi kavramakta.
Kuran'i keloglan hikayesi anlatan bir kitap haline getiren zihniyetin rahatsizligini hic yadirgamiyorum.
selamlar.... sayın efrayim... kanaatimce.... herhangi bir söz söylem öğüt vaaz öneri önerme kanun kural yaklaşım düşünce muhatabını daha dürüst daha erdemli daha cömert daha saygılı merhametli düşünceli efendi yardımsever mert dikkatli şefkatli onurlu sabırlı iyiliksever haddini bilir zalime karşı mazluma yoldaş kötülüğe düşman iyilğin askeri olmasına yaklaştırıyorsa ... yani kuranın amacına hizmet ediyorsa... kişiyi allaha daha iyi kul ve tüm yaratıklara daha yararlı bir duruma doğru gitmesine yardımcı oluyorsa .... ister tevratta yazsın ister incilde isterse bir kayanın üstünde .... islamii dir değerlidir .... böyle bir amaca yardım etmiyorsa uğraşmaya değmez...
__________________ O halde yüzünü, Allah'ı bir tanıyarak dine, Allah'ın insanları üzerine yaratmış olduğu fıtratına doğrult. Allah'ın yaratışında değişiklik bulunmaz. Dosdoğru din budur. Fakat insanların çoğu bilmezler.
Sizin yetkiniz yok foruma yeni mesaj ekleme Sizin yetkiniz yok forumdaki mesajlara cevap verme Sizin yetkiniz yok forumda konu silme Sizin yetkiniz yok forumda konu düzenleme Sizin yetkiniz yok forumda anket açma Sizin yetkiniz yok forumda ankete cevap yazma