Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
Selam
Adalet arkadaşın ricası üzerine;
uzunca zaman önce sorduğum soruma kurandaki haram ve helaller yanınına emir ve hükümleride ilave ederek sorumu tekrar soruyorum.
Kurandaki haram,helal,emir ve hükümleri karşı tutacağımız yol nasıl olmalıdır?
Benim anladığım kadarıyla durum şu;
haram helal emir ve hükümleri insanların çoğu sorgusuz sualsiz okuduk iman ettik ve uyduk demiyor.
Her emre harama helale ve hükme mutlaka bir neden bulup o nedene göre iman ediyorlar.
Allah'ın kuranda açıklamadığı ve sebebini bildirmediği bir çok emir ve hüküm konusunda insanlar nedenler bulmuşlar , bu nedenleri ;hadisler uydurup ,bunlar Allahın muradıdır peygambere öyle açıklamıştır diye insanlara yutturmuşlardır.
Bununlada yetinmeyip buldukları nedenlere göre envaye çeşit haram helal emir ve hüküm piyasaya sürmüşlerdir ve yine hadisler yoluyla bunlarada ilahi kılıf giydirmişlerdir.
Tutulan yolun en muteberi en çok taraftarı olanı bu yoldur.
Bir diğer yol ise hadisleri yok sayıp kuranı kuranla anlamak.Kurana bağlı kalmaktır.
Bu yolda ortaya çıkan ve sıkça yaşanan sorun ayetlere yaklaşımda izlenecek yöntemin nasıl olacağıdır.
Bu sitede benim edindiğim izlenimlere göre
kimileri kurandaki ayetlerde anlatılan kıstasları alıp bunlardan bir takım hükümlere varıyorlar ve bu hükümlere ilahi hükümdür diyorlar.
Bunu yapmayada kuranı hayatımıza sokma ona uygun yaşamak diyorlar.
Tamam bizler kurana uygun yaşayacağız elbette ancak bunu yaparken kurana uygun olmayan en aykırı en yasak en affı olmayan günahı işlemek neden?
Kurandan edindiğim izlenime göre benim için en uygun olan sosyal yaşam şekli bu olmalıdır demekle
benim edindiğim izlenim Allahın emridir bunun aksini yapmak haramdır yasaktır demek arasındaki farkın ayırdına varabiliyormuyuz?
Bir diğer konu ise kurandaki kıstaslarda anlatılanlara göre hükümlere varmak ve bu hükümlerin ilahi hüküm olduğunu söylemek.
İslamın tebliğ edildiği tüm uluslarda tevhid inancı hep aynı olmasına rağmen sosyal ve kültrel yaşamlarına göre düzenlenmiş ilahi hükümlerin farklılıklar gösterdiğini kurandan öğreniyoruz.Örneğin kuran bizlere yahudilere yazılan cumartesi av yasağından ve yahudilerin bu yasağa uymamasından bahseder.Bu kıstastan yola çıkarak müslümanlara da cumartesileri avlanmak yasaktır diyebilirmiyiz?
Diyemeyiz.O halde yusuf kıstasından yola çıkıp yusuf ve kavmine yazılmış hırzsızlığa kesilen ceza müslümanlarada farzdır diyemeyiz.
Çünkü kuranda bu suçun cezası belirlidir.
Yine yusuf kıstasından yola çıkıp zina suçuyla yargılanan kimsenin cezası zindana atılıp orada yıllarca tutsak edilmesidir de diyemeyiz çünkü zina suçu sabit olan kimsenin cezasıda kuranda belirlidir.
yapılın isuçun misli kadar ceza veren hükmüne gelince;
hırısza verilecek ceza yaptığı suçun misli ilkesine ters düşüyor diye itiraz var.
Ve bu itiraz hırısızlık ve buna verilecek cezayı anlatan hüküm içren ayete rağmen var.
madem iş böyle o halde biride çıkar derki;
zina eden eşe ceza olan 100 celde sopa onun suçunun misli ilkesine terstir\karşılığı olmaz ,o halde işlediği suçun benzeriyle cezalandrılmalı der. eşide onu başka biriyle zina ederek aldatabilir hükmüne varılabilir
__________________ O, yaratıp şekillendiren, âhenk veren ve düzene koyandır
|