Şu da emredildi: Yüzünü dine bir Hanif olarak çevir. Sakın müşriklerden olma.
Yunus Suresi 105
Ben bir Hanif olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Müşriklerden değilim ben.
Enam Suresi 79
İbrahim ne bir Yahudi idi, ne de bir Hıristiyan. O sadece hanif bir müslümandı. O müşriklerden değildi.
Ali İmran Suresi 67
Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlıbaşına bir ümmetti; bir Hanif olarak Allah'ın önünde eğiliyordu. Müşriklerden değildi.
Nahl Suresi 123
De ki Allah doğrusunu söylemiştir / vaadinde sadıktır.Haydi artık Hanif olarak İbrahim'in Milleti'ne uyun! Müşriklerden değildi o.
Ali İmran Suresi 95
Allah'a ortak koşmadan, Hanifler olarak... Allah'a ortak koşan kişi, gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgar onu uzak bir yere fırlatıp atıyor gibidir.
Sayın elturki
Bana Tevbe 90, 97, 98, 99, 101 ve 120 de kullanılan isim tamlaması olan arabi ile ilgili bedevi veya çöl sıfat tamlamalarının yerini gösterir misiniz? Göremedim de Eğer gösteremiyorsanız -ki gösteremezsiniz- ne diye yazarsınız bedeviliği? Allah her kavme resul nebi göndermiştir diyorsunuz. Kanıtınız hangi sure hangi ayet. Eğer kanıtınız yoksa -ki yok- ne diye yalan yalnış kulaktan duyma hurafelerden ve gelenekten gelen bunu yazarsınız? Bedevilik hakkında atıp tutuyorsunuz. Bedeviliğin sözlük anlamına hiç baktınız mı? Vikipedia: "Bedeviler (Arapça: bedevi بدوي) çölde yaşayan, geçmişte
göçebe olan ve Sahra Çölü'nün Atlantik kıyısından Batı Çölü, Sina Yarımadası ve Necef Çölü üzerinden Arap Çölü'ne
uzanan bölgede bulunan Arap kabilelerdir. Arap olmayan bazı
kabilelerin, örneğin Kızıl Deniz'in Afrika kıyısındaki Bejalar gibi, Bedevi
olarak anıldıkları olmuştur. Ana geçim kaynakları develer ile ticaret
ve hayvancılıktır; vahalarda bulunan suyu çok dikkatli bir biçimde
kullanarak yaşarlar." Bedeviliğin ne olduğunu biliyorsanız -ki bilmiyorsunuz- konuşun. Bilmiyorsanız ne diye bilmediğiniz konuda yazarsınız ki. Kimmiş bedevi öğrendiniz mi? Resule inanan, Hakk yolunu seçen, Kuran erlerine kim dil uzatmış. Uzatılan o dili sizden önce yerine koymasını da biliriz. Bir tartışmada haksız olanlar gibi konuyu saçma sapan yönlere neden çekiyorsunuz? Sanki birileri İslama dil uzatıyor muamelesi neden gösteriyorsunuz? Servet ile gözü kararan, para ile merhametsizleşen, içine düştüğü bu MAL
ve META vahasından ötekini göremeyen; açın iniltisini, [öksüzün
ağlamasını, yoksulun çığlığını] duyamayan herkes çölde yaşayan bir
Bedevîdir ..
Çöl Arabistan’da değil. içimizdedir, içimizde .."""
Hezeyan ve halüsinasyonlarla dolu hayatınızda üzerinize Allah tan bir pislik yağmaması için bir nebzecik ön korteksinizi kullanmanız dileğiyle Benimkiler vikipedia dışında alıntı değil, özümden...
işte inatta ve inkarda sert,kaba ve anlayışsız olmakdır bedevilik.
katılıyorum değerli kardeşim...bedevilik bir IRK değildir...bir vasıf'tır...bir sıfattır...sadece geçmiş zamana aid - miadı geçmiş...- bir durum değildir dediğin gibi...( zaten Kur'an da miadı geçmiş bir hüküm yoktur...)bugüne de hitap eder...yarına da...kıyamete kadara da...muhabbetle
selam,
" bedevilik ( a'rab) = göçebe hayat tarzı...yerleşik hayat tarzının zıddı...burda kastedilen bir " IRK " değildir...bir sıfattır...olumsuzluk "IRK " ile ilgili değildir, " durum " ile ilgilidir!...bir "ırk veya kavim " kötülenmiyor burda..." bedevi = a'rab " kelimesi üzerinden bir vasıf , yani bir sıfat irdeleniyor... :
tövbe 97 ile ilgili sayın R.İhsan Eliaçık şöyle der :
97 :
bedevilerin kafirliği ve münafıklığı daha beter olur. Allah'ın peygamberine indirdiği hükümlerin sınırlarını bilmeye daha yatkındırlar. oysa Allah bilendir, bilgelik kaynağıdır (35).
35 =
demek ki Kur'an'ın bedevilik (a'rab) olarak tanımladığı göçebe hayat tarzı ,yerleşik hayat tarzına nazaran olumsuz bir durum olarak tavsif ediliyor. bedevilerin kafirliğinin ve münafıklığının dahA beter olacağının söylenmesi, iklim ve coğrafyanın insan karakteri üzerindeki üzerinde ısrarla duran İbn Haldun'un , bedevi-hadari ayrımına dayalı analizini çağrıştırır. ancak arada şöyle bir fark var : İbn Haldun, bedevilerin , şehir hayatına alışınca bozulacaklarını, saflıklarını kaybedeceklerini söyler. çünkü şehre gelen bedevi, bir taraftan incelirken, diğer taraftan " işin inceliklerini " öğrenecektir. bu ise onun entrika ve dolap çevirme yeteneğinin de giderek artmasını beraberinde getirecektir. Kur'an ise incelmenin , işin inceliklerini bilmenin , eğer Allah'a ve ahiret gününe iman, sevgi ve merhamet ile desteklenirse muazzam sonuçlar vereceğini, Allah'ın peygamberine indirdiği hükümlerin inceliklerinin kavranmasında çok işe yarayacağını söylüyor. ( bedevi ( a'rab ) konusu bundan ibarettir...IRK ile alakalı değildir, bir vasıf'dır, bir sıfattır yani...hasanoktem). öte yandan, Kur'an 'da birçok yerde yalın olarak geçen " bedevi " kelimesinin hep olumsuz manada kullanılması da dikkat çekicidir.
muhabbetle
__________________ Andolsun, size öyle bir kitap indirdik ki sizin bütün şeref ve şanınız ondadır. Hâlâ aklınızı kullanmayacak mısınız? ENBİYA 10
Bedevi kelimesinin sözlük anlamını gördük. Tevbe 90, 97, 98, 99, 101
ve 120 deki arabi kelimesinin kullanımını gördük. Sizin tevbe 90, 97,
98, 99, 101 ve 120 deki arabi için anlamlandırmanızın bedevi!!!
olduğunu gördük. Arabiyi isim olmaktan çıkarıp bedevi ile sıfat yaptığınızı da gördük. Bir de hep sizin düşüncelerinize karşı
çıkanların altına hemen forum ilkelerini yapıştırmanızı da gördük. Sizinle aynı düşünenlere nedense toleranslı olduğunuzu da. Aykırı olmak, sabit olmaktan iyidir. Bir dostun sözünü hatırladım şimdi Kuranın akan bir su bir nehir olduğunu anlatan. Ey forum.
Yargı ve karar senin... Seni sen yapan katılımdır. Eğer katılım olmazsa eğer fikir telakkisi olmazsa herkes hep aynı şeyleri söyler durursa bu site forum olmaktan çıkar. Böyle olduğunda -ki olacak- adını forum olmaktan çıkarın bence. Yandaş hanifler sitesi uygun bir isim olabilir. Kalın sağlıcakla
arap,a'rab,a'rabi kelimelerini incele.
medine sakinlerinden bahseder.sonra medinenin etfarındakilerden bahseder.peki neden her ikisinede a'rabi demezde ayrı ayrı zikreder?
a'rabi:hangi kavim sorusunun cevabı olamaz.olsa olsa hangi arap ın cevabı olabilir.bir kavmi değil.o kavim içindeki bir parçanın belirlenmesi için kullanılabilir.kur'anın genel akışını iyi incele.e.yükselin ardından gideceğine.peygamber arap, ALLAH arap dan görev verdiği peygambere arapları aşağılayıcı bir şey diyecek.eğer peygamber arap olmasaydı ozaman ,derdi bak araplar işte şöyledir,böyledir....ozaman a'rabi kelimesini kavim olarak anlayabilirdin oda belki.
kur'an da kavimler aşağılanmamışdır.helak edilirken bile içlerinden iyilerkurtarılmışdır.ama sana bakki sen a'rabi kelimesini kavim olarak çevirerek bir kavmi iyileriye beraber helak ediyorsun.aşağılıyorsun.helak edilen kavimlerin helak olmalarının sebebi:kötü ve çirkin şeyleri din edinmeleridir.batırılanda-yerilende o kötü ve çirkin şeylerdir.salt olarak kavim değildir.neyse sen biraz daha incele.
"İçinde peygamber olmayan hiç bir millet yoktur."(Fâtır, 35/24)
Celâlim hakkı için biz her millete allah'a kullukda bulunun ve putlara ibadetden kaçının- diye bir peygamber gönderdik. "(Nahl, 16/36
"Her milletin bir Resûlü vardır ve Resûlleri geldiği vakit aralarında adaletle hüküm verilir ve hiçbirine zulmedilmez."(Yunus, 10/47)
"Biz peygamber göndermedikten sonra azab edicilerden değiliz."(İsrâ, 17/15).
__________________ De ki: «Ey ehl-i kitap! Tevrat'ı ve İncil'i ve size Rabbiniz tarafından indirilmiş olanı ikame edinceye kadar hiçbir şey üzerinde değilsinizdir.» ALLAH HERŞEYİN EN DOĞRUSUNU BİLİR.
Bedevi kelimesinin sözlük anlamını gördük.Tevbe 90, 97, 98, 99, 101
ve 120 deki arabi kelimesinin kullanımını gördük.Sizin tevbe 90, 97,
98, 99, 101 ve 120 deki arabi için anlamlandırmanızın bedevi!!!
olduğunu gördük. Arabiyi isim olmaktan çıkarıp bedevi ile sıfat yaptığınızı da gördük.Bir de hep sizin düşüncelerinize karşı
çıkanların altına hemen forum ilkelerini yapıştırmanızı da gördük.Sizinle aynı düşünenlere nedense toleranslı olduğunuzu da.Aykırı olmak, sabit olmaktan iyidir.Bir dostun sözünü hatırladım şimdi Kuranın akan bir su bir nehir olduğunu anlatan.Ey forum.
Yargı ve karar senin...Seni sen yapan katılımdır. Eğer katılım olmazsa eğer fikir telakkisi olmazsa herkes hep aynı şeyleri söyler durursa bu site forum olmaktan çıkar. Böyle olduğunda -ki olacak- adını forum olmaktan çıkarın bence.Yandaş hanifler sitesi uygun bir isim olabilir.Kalın sağlıcakla
bu forumdaki hiçbir insanı tanımam.yine çok ama çok büyük bir kısmıyla uyuşmayan fikirlere sahibim.herkesin de kendine göre bir uslubu vardır.kimileri uslup farklılıklarından dolayı kızabilir.eğer buna dayanamayacaksan hiç yazmayacaksın.
sen birşey söyleyeceksin.başkaları başka birşey.herkes seninle aynı görüşte olacak diye birşey yok.sana karşı gelindiğinde de bana ne ben oynamıyorum demek yok.bu yakışık alan bir tarz olmaz.uyarıldığımız zaman işte niye uyardın demiyelim.adam uyarır uyarır.bunda gocunacak ne olabilir?sen beni nasıl uyarırsın mı diyecem?bu bana yakışmaz.o öyle görmüşdür.belkide kasıtlı yapmışdır.o onun meselesidir.önemli olan aynı disiplin içerisinde birşeyler söyleyebilmek.
eğer uğramışsan ilk defa haksızlığa uğramamışsındır.haksızlığa uğradığına inanıyorsanda isbat yoluna giderek,karşındakini düşünmeye teşvikde edebilirsin....
__________________ De ki: «Ey ehl-i kitap! Tevrat'ı ve İncil'i ve size Rabbiniz tarafından indirilmiş olanı ikame edinceye kadar hiçbir şey üzerinde değilsinizdir.» ALLAH HERŞEYİN EN DOĞRUSUNU BİLİR.
Sözlük anlamı yanında terim anlamı da olan "medeniyet" kelimesi, özellikle Tanzîmat'tan sonra birçok fikir adamımız tarafından tartışılmıştır. Bugün de tartışılan bu kavrama Tanzimat'tan itibaren yapılmış belli başlı sözlüklerimizde şu anlamlar verilmiştir. Lügat-ı Nâcî: "Medenîlik, şehirlilik, bedevîliğin zıddı. Terakkiyât-ı hâzıraya muvafık surette maîşet ve ictima" (Muallim Nâcî, 1995); Kâmûs-î Türkî: "İlim, teknik, sanayi ve ticâretin nimetlerinden gerçek anlamda yararlanarak, bolluk, rahatlık ve güvenlik içinde yaşayış, hazariyet, terakkî. (Şemseddin Sâmî, 1989); Mükemmel Osmanlıca Lügat: "Bedeviyetin zıddı. Medenîlik, şehirlilik, terakkîyât-ı hazıraya muvafık surette maîşet ve ictima" (Ali Nâzimâ, 1318); Osmanlıca-Türkçe Sözlük: "Şehirlilik, hayattan tam faydalanmak, iyi ve rahat yaşama. (Özön, 1997); Osmanlıca-Türkçe Ansiklopedik Lügat: "Medenîlik, şehirlilik, uygarlık" (Devellioğlu, 1993); Türkçe Sözlük: "Uygarlık" (Türk Dil Kurumu, 1988); Osmanlıca-Türkçe Lügat: "Medenilik, şehirlilik uygarlık, bir topluluğun hayat tarzı, bilgi seviyesi, sanat gücü, maddi ve manevi varlığı ile ilgili vasıfların tamamı. İlim teknik sanayi ve ticaretin nimetlerinden gerçek anlamda yararlanarak bolluk güvenlik ve rahatlık içinde yaşayış.
..............................
Ahmet Dursun
selam,
Ahmet Dursun'un da söylediği gibi : medeniyet, bedeviyetin zıddıdır...
Kur'an, alemşumul, zamanşumül, mekanşumüldür...
kullandığı kavramların hiçbiri sadece o döneme, o mekana, o zaman dilimine aid değildir zaten.
öyle olsaydı, o durumda ilahi kelam olan Kur'an'ı OKUmamızın bir esprisi de kalmamış olurdu...
tüm zamanları, mekanları, alemleri kapsayan bir Rahmetenlil alemin'dir o...
"bedeviyet( a'rab) kelimesinin zıddı olan " medeniyet " kelimesi de bugün dahi kullanageldiğimiz bir kelime olduğu görülmektedir zaten.
muhabbetle
__________________ Andolsun, size öyle bir kitap indirdik ki sizin bütün şeref ve şanınız ondadır. Hâlâ aklınızı kullanmayacak mısınız? ENBİYA 10
sorguç adlı üyeye ne oldu özgürlükten bahsediyoruz arkadaşın ismi guests olmuş sorun ne ben ateistlerin sitesinden birkaç kez kovuldum. onlar ateist ama bizler farklıyız bizim daha anlayışlı insanlara yardımcı olmamız lazım. biz farklı olmalıyız yoksa bizlerde aynımıyız?
NOT : Sayın Mindar, neler oluyor?. demeyin isterseniz!...neler olduğunu siz hepimizden iyi biliyorsunuz çünkü... lütfen 2 farklı isimle yazmayınız!...söylemek istediklerinizi tek isim altında söyleyiniz!...mükerrer nick kullanmayınız!...ve lütfen dürüst olunuz!...
__________________ Andolsun, size öyle bir kitap indirdik ki sizin bütün şeref ve şanınız ondadır. Hâlâ aklınızı kullanmayacak mısınız? ENBİYA 10
Sizin yetkiniz yok foruma yeni mesaj ekleme Sizin yetkiniz yok forumdaki mesajlara cevap verme Sizin yetkiniz yok forumda konu silme Sizin yetkiniz yok forumda konu düzenleme Sizin yetkiniz yok forumda anket açma Sizin yetkiniz yok forumda ankete cevap yazma
HABERLER
Etkin Konular
Kullanıcı Listesi
Yardım
Kayıt
Giriş
Hanif Dostlar Ana Sayfa -> Genel Tartışma
Konu: Kur’anda çelişkili ayetler var mı?
