Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
Onu hep birden götürüp kuyunun dibine atmaya karar vermelerinden sonra ona vahyen şunu bildirdik: bilinçsizce yaptıkları bu işi onlara anımsatacaksın.
Bilincinde değillerdi: ve hum lâ yeş'urûn (12:15)
Hani siz bilmiyorken: iz entum cahilûn (12:89)
Benim atıfta bulunduğum ayetler bunlar. Yûsuf, kardeşlerinin kendisini kuyuya atacaklarını ve o yüzden ailesinin başına acı olaylar geleceğini daha önce haber aldığı halde kardeşlerinden bunu kuyuya atılma anında dahi sakladı.
Neden-sonuç ilişkisi, tıpkı "Su insanı boğar ateş yakarmış" gibi, Allah'ın değişmeyen bir yasası.
Neden: ailede iletişim yokluğu
Sonuç: aile bireylerinin bilinçsizce işler yapıp aileyi üzmesi
Şöyle düşünelim. Kalabalık bir aile kendilerine ait tekneye doluşmuş denizde yol almakta. Bir oğul kaptandır ama ötekiler bunu bilmiyor ve kaptan baba hep onu sevdiği için kıskanıyorlar. Çocukça bir tepki, itiş kakış... derken onu denize atıveriyorlar, başka bir tekne alıp götürsün diye.
Özetle, öykünün konusu kardeş çekişmesidir, din kavgası değil. Yoksa o on delikanlı son derece dindardır ve (Yûsuf nebiden değil) Yûsuf kardeşten daha erdemli davranıyorlar.
Sevgi ile,
Hasan Akçay
__________________ hasanakcay.net
allahindini.net
|