Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
Hans-Deccal-Mehdi
MEHDİLİK VE DECCALİYET
Mehdi kıyamet alametleri içinde en popüler olan, hakkında en çok hadis uydurulan ve en çok istismar edilen karakterdir. Hadisler kullanılarak oluşturulan bu karakterin kıyamete yakın dünyaya ge-leceğine, herkesi yenip dünyaya hakim olacağına, daha sonra gelecek Hz. İsa ile buluşup dünyayı yöneteceğine, bunları gerçekleştirmek için ise Deccal ile savaşacağına inanılır. Hadislere göre Mehdi kadar, Mehdi’nin talebeleri de üstün yeteneklere sahip sıra dışı kişilerdir. Tüm bu yeteneklere sahip olabilmek, kendi şeyhinin, ken-di liderinin Mehdi olduğunu ispat edebilmek için binlerce hadis uydurulmuştur. Bu yüzden Mehdi’nin dış görünüşü hakkında, yapacakları hakkında, çıkacağı yer hakkında birbiriyle çelişen birçok ha-dis vardır. Mesela bir hadise göre Mehdi Şam’dan çıkacakken, di-ğerine göre Kufe’den, bir diğerine göre İstanbul’dan, bir başka hadise göreyse Medine’den çıkacaktır. İlk nesiller kendi şeyh ve liderini Mehdi çıkarmak için o kadar çok hadis uydurmuşlardır ki son-raki nesillerin hadis uydurmasına gerek kalmamıştır. Bu nesiller de kendi liderlerine uyan hadisleri doğru kabul etmiş, diğer hadisleri yorumla saptırmış veya yalanlamışlardır. Örneğin liderleri küçük burunluysa, “Mehdi küçük burunludur” hadisini kabul etmişler, Mehdi’nin gaga burunlu olduğuna dair hadisleri gözardı veya inkar etmişlerdir. Bu yüzden İslam aleminde Mehdi enflasyonu yaşan-mıştır. Şu anda Mehdi sanılan bir dîni grup lideri var mı diye sorulabilir. Buna cevabımız “Acaba hangi grup kendi liderini Mehdi sanmıyor ki!” şeklindedir. ....
ÖLÜ DİRİLTEN DECCAL
Deccal ise Mehdi’nin savaşacağı kişidir. Şeyhini Mehdi ilan edenler şeyhine karşı çıkan veya şeyhin yaşadığı devirde karşı fikirlere sahip bir kişiyi Deccal ilan ediverirler. Böylece Mehdiyete hizmeti ibadet sananlar, Deccaliyetin ordu veya fikir sistemiyle savaşı da ibadet sayarlar. Hadislerde bir Mehdi, bir Deccal tarifi varken binlerce kişinin Mehdi ve onlara karşı binlerce kişinin Deccal ilan edilmesi konunun nasıl zıvanadan çıktığını gösterir. Deccal hakkın-daki hadislerde Deccal’in cenneti ve cehennemi olduğu, ölüleri di-rilttiği, alnında kafir yazdığı, kör olduğu, yeryüzünde gelmiş geçmiş en büyük fitne olduğu anlatılır.
Örneğin Türkiye’deki Nurculuğun kurucusu Said Nursi, kendisini Mehdi’nin öncüsü bir Mehdi olarak göstermektedir. Eserlerinde kendine ve yazdığı kitaplara Mehdiyet vazifesinin en önemli safhasını yükleyen Said Nursi, Deccal olaraksa Atatürk’ü gösterir. Kitabında uydurmalarla dolu hadisleri nasıl Atatürk’e uygun bir şekilde yorumladığına şahitlik edebilirsiniz. Hadiste “Deccal’in alnın-da kafir yazar.” denir. Said Nursi bununla şapka giyilmesini anlar. Hadiste uzun bir eşekten bahsedilir, Nursi bununla treni anlar. Deccal’in Cennet ve Cehenneminden ise Cumhuriyet döneminde tertiplenen eğlenceler ile cennet, muhalefetin hapse atılmasıyla, vb. Cehennem anlaşılır. (Said Nursi, Risale-i Nur Külliyatı, Şualar, 5. Şua) Türkiye’deki en büyük Ehli Sünnet cemaatin lideri böylece Deccal’i bularak kendi Mehdi’liğini iyice tasdik eder. Said Nursi ölünce bölünen Nurcu cemaatlerin başına gelenlerin en önemlileri de bu cemaatlerdeki kimi şahıslarca Mehdi sanılmaktadırlar. Tür-kiye’nin ikinci büyük cemaati Süleymancılık da kurucusu Süleyman Hilmi Tunahan’ı Mehdi kabul eder. Deccal hakkındaki görüşleri ise Nurcular ile aynıdır. Süleyman Hilmi Tunahan’ın mirasçısı da ayrıca Mehdi sanılır. Türkiye’deki en büyük tarikatların kurucuları ve sonraki birçok vekil için de manzara pek farklı değildir. Bu cemaatler değişik Mehdi alternatiflerine karşı Atatürk’ün Deccalli-ğinde neredeyse söz birliği yaparlar. Bunun en önemli sebebi Sun-niliğin en kutsal kurumu olduğuna inandıkları halifeliğin Atatürk tarafından kaldırılmasıdır. Oysa Kuran’da ne halifelik diye bir müessese anlatılır (30. Bölüm’ü okuyunuz), ne şapka giyenin kafir ol-duğu söylenir... Tüm bu Mehdi, Deccal çıkarımları ve bununla ilintili yorumların Kuran ile alakası yoktur.
Kuran’ın Mehdi ve Deccal hakkında ne dediğinin cevabı koca bir hiçtir. Yani Kuran’da tek bir ayette bile geçmeyen bu karakterler yüzünden binlerce Mehdilerin peşine düşülmüş, birçok gele-nekçiliğin düşmanı Deccal diye lanetlenmiştir. Binlerce kişinin kanı dökülmüş, adeta bir İslam mitolojisi oluşturulmaya çalışılmıştır. Her devirde gelecekmiş gibi beklenen Mehdi kişileri tembelliğe itmiş, birçok Mehdi bekleyicisi kendi ürettikleriyle kurtuluşu araya-caklarına, kurtuluşu gelecek Mehdilerden ummuşlardır. Ayrıca mezhepçiler, içinde bulundukları zayıf, hükmedilen,bilimsel olarak geri durumun günahını da kendilerinde arayıp kendilerini düzelteceklerine, uydurma Deccallere suçu yükleyip kurtulmuşlardır.
Simdi Bakalim Kendini Dabbet Ilan eden Aiberg Kurani nasil carpitiyor
1. Agustos 18, 2002 Tarihli chat
Deccal”
Deccal ile ilgili sayısız işaret var. Bu o kadar çok ki, bende bir kitap halinde yazılı duruyor. “Alemlerin Rabb’i” kelimesi bile (Rabbil Alemin) ve Ali İmran Suresi’ndeki "Allah Alemlere zulmetmeyi istemez" derken oradaki ZULÜM kelimesi >>> DECCAL’DİR. Deccal'in paralel evreni zıt-paralel olanıdır yani TERSİNMEKTEDİR, dolayısıyla 2000 yıl sonra çıkmaktadır. Diğer evren ise bize (zıt) olmayan PARALEL evrendir. Eğer Deccal oradan gelseydi, 2000 yıl önce çıkacaktı. Siyerde, "Adem dahil, hiçbir elçi olmasın ki, Deccal'e karşı ümmetini uyarmasın!" yazılıdır. Bu konuda en az onbir veri hatırlıyorum.
Ali İmran 108: Bunlar sana Allah'ın ayetleri. Hak olarak okuyoruz sana onları. Allah, âlemlere zulüm istemiyor.
Evet burada ALEM+LER derken paralel ve zıt-paralel o yönleri olan bir çift takım-alemden söz ediyor. Birincisinde Deccal yok; ikincisinde var. ZULM yaratığı olan Deccal birinde var ötekinde yok. Zıt paralel evrende ilk oluşum su ve tuz üzerineydi, bu tıpkı bizim Dünya’mızın asit ve baz atmosferi gibi o alemde YAŞAMA izin vermiyordu. Öteki alem-dünya tersine gelişirken Nacl ve H2O'dan tuz asidi (HCl) ile asit çıktı. Yani bunlar orada HAYATI başlattı. Deccal'in doğasında bu TERS durum var. Tuz ve Su Deccal'i zehirleyen bir silahtır. Daha önce de yazmıştım.
2. 2001.11.18 Tarihli Chat
Deccal, bir PARALEL EVREN yaratığıdır... Gerçek bir mirror yaratık. Evrenimiz ÇİFT yaratıldı, birinde biz yaşıyoruz, genişliyoruz. Genişleme değme haline gelince (Bir elipsin iki odağındaki ŞİŞME sonucu, iki küre birbirine değince) Ş İ R A kapısından bir teğet değme olacak. Şira'dan İSA ile birlikte BU EVRENE girecekler.
Ondan sonra görülmemiş bilim kurgu gibi bir fenomenler dizisi yaşıyacağız. Gözümüz gerçek bir UZAYLI görecek... Gözümüz Yecüc-Mecüc’leri de görecek, bilim kurgular ve fantastik tüm bildiklerimiz canlanacak... İskoç (Presbiteryen) şövalye, Glaskow locası en büyük ve 33 derecenin adıdır.
Siyonizm 6000 yıllık bir GELENEK ve 350 yıl gelecek içeren çok köklü bir uzantı ve süreçtir. Allah üç şeyi lanetlemiştir. İblis'i... İblis bize EBEDİ düşman olmuştur. İkincisi Yahudileri... Lanetlenen şey daima insanlığa düşman olur ve UZUN bir süreç içerir. 6000 yıllık gelenek derken bunu kastediyorum... Şeytan ise Adem yaratıldığından beri uzun bir süredir düşmanımız.
Üçüncü Lanet ise, Şeceretil Mel'une yani Lanetli ağaç'tır. Nefsimizin 12 kanalından BİRİ. Bunlar bize elzemdi. Çünkü meydanı şimdiye kadar hep "Süfyani TASAVVUFÇU"ya bırakmıştık ve onun tarikatlerine... Süfyani nin SFY'si ile TaSaVvuF'un SVF'si aynı kökten geliyor. Süfyanilik, sofuluk-softalık, Sawwaf, Mutasavvıf, tasavvuf, musavvaf vb. Klasik tasavvuf ile bizim aramızda ortak tek payda var:
3. 2002.02.27 Tarihli Chat
Deccal, paralel evrenden transfer... İnsanlar hep uzaylı görmek isterlerdi. İşte onların muradı olacak... Spirtualistler, siyonistler, süfyanistler, ufocular, alienciler vb., milyarlarca DELİ Deccal'in peşine gönüllü takılacaktır. C kimyasını Si kimyasına çevirecek bir ALIEN'dir Deccal. Silikon bir yaratıktır. Asit-baz ikilisidir. Tuz ve sudan nefret eder. En kötüsü de DNA sarmallarımızı BOŞALTIP, A,G,C,T yerine kendi bileşiklerini (Nişadır) koyar... Tuhaf insanlar peydah olur... Deccal ile el sıkışmak adeta madde ve antimaddenin birbirini yok etmesi gibidir. Asit ve baz kapışır, geriye su ve tuz kalır ama kimse geriye su ve tuz kalsın istemez...
Bundan “nötralize” ederek korunulabilinir. Bu teknoloji İsa'ya öğretildi. İsa'da ORADAN buraya geri dönecek. Paralel evrenin doğasını biliyor. Yahya ona doğuştan MESH ile sıvazladı (Vaftiz diyorlar).
Nişadır=Su, Silisyum=Carbon yerine geçiyor Deccal strüktüründe. Silisyum ve nişadır kimyası üzerine oluşmuştur Deccal. Nükleotik asit ve bazlarımız ondan etkilenmekte... Eğer bu asit-baz savaşı olmasaydı Dünya durulup yeniden tuz+su=Okyanuslar haline geri dönemezdi. Bu da Allah'tan bir şey, doğayı temizleyen bir olgu.
Şi'ra yani 40'lar Meclisi, iki kürenin birbiriyle kaynaştığı osmotik basınç ile birbirine TAKAS ettiği tek kapı. İsa gelecek ve bu açık kapıdan Deccal de gelecek (kapı kapanacak ve diğer Deccal ırkı geride kalacak). Paranormallerden söz ediyoruz. Kitap böyle dostlar... Deccal Hızır'ı (Almighty) öldürecek....
4.2003.08.10 Tarihli Chat
Deccal”
Deccal/Deggalo. Paralel evrenimizin yaratığı. Ama tesadüfen KÖTÜ (iyi bir cins de olabilirdi) SEMADAN giriyor. ONU DEŞİFRE EDEN tek paralel yaratık ise DABBET. Deccal-Dabbet ikilisi... Biri negatif semadan öteki pozitif yerden geliyor (Tek Dabbet BEN değilim, ben BİRİSİYİM)... Önce İsa POZİTİF SEMADAN, DECCAL NEGATİF SEMADAN, farka dikkat.
Düşünce hızı ışık hızından hızlı bir takyon hologramı olduğuna göre, DECCAL'in geçmişe mesaj gönderebilmesi her zaman mümkün. Ama illa ki üç zaman diliminin ortasında: Önde HIZIR, ortada Deccal, en arkada onu yok etmek için izleyen İSA (Messiah) (Peygamber değil-emekli peygamber-yeni MESİH İsa). Hızır kaçar gibi yaparak, GERİ döner (zaman durur); onu öldürmek için Deccal de durur. Deccal Hızır'ı öldürürken, durduğu için İSA da yetişir ve Deccal'i öldürür. Yani TELEPATİ yeteneği bu üç zaman diliminde oluveriyor.
İsa'nın geleceğinde Deccal/onun geleceğinde HIZIR var. Hızır ÖLDÜRTEREK kendini, hiç bir zaman ona yetişemeyecek olan İsa'nın da onu öldürmesi için feda ediyor. DECCAL ile Hızır'ın kendini feda edip şehid etmesi dışında hiçbir kuvvet (Allah'tan başka hiç bir kuvvet) ETKİ edemez. Negatif evren ile aramızda mikro saniyelik ZAMAN FAZI KAYMASI var!
Dilerse HIZIR kanadını indirmeyip YAHYA peygamber YERİNE GEÇERDİ. Kendi elindeydi kanat indirmek. Ve kendini feda etti (Edecek >>> HA/VET!).
Kanat indirmek şudur: Hızır doğal bir Zülkarneyn'dir. İki değil sonsuz zaman ucu vardır. İsteseydi TARIK semasında kalırdı. AMA KALMIYOR, DABBET olmayı yeğliyor. Bu onun fedakarlığı ve feragatı hayatıdır. Zaten buna karşı çıksa bile Deccal onu parça parça ederdi. Önce elinin başparmağını almıştı, sonra karnını, sonra mesela kalbini falan diye devam edecekti.
5. 2001.12.02 Tarihli Chat
Deccal - Hızır"
Armageddon savaşları... Deccal paralel evrenden bir yaratık demiştim. İki evren aynı anda (Biri olmazsa diğeri de olmaz) ilkesince birlikte yaratılırlar. İki evren iki ayrı odaktan genişlerler, iki evren en geniş noktaya ulaştıklarında, iki şişen balonun birbirine DEĞMESİ gibi, değme BİR TEK NOKTADAN olur. Örneğin bir bilya cam yüzeye BİR TEK noktadan (NUN) değer işte o ilk temas bir tuhaftır.
O değilen kapı Şİ'RA'dır. Orayı kırklar meclisi, GELECEĞİN WATCHERLERİ bekliyor. Bu evren C atomu Tuz ve Su. Öteki evren ise bunun tersi, tuz asidi ve Sudkostik. İkisi tepkimeye girerse ortaya NaCl ve H20 çıkar... C yerine Si(lisyum) H2O yerine Nişadır... Bunlara değinmiştik... Bizdeki SU o Deccal'lere ASİT etkisi yapıyor ve TUZ ise ölümcül oluyor. O temas kapısından bir yaratık DECCAL giriyor. Orada Şi'ra (Aynı kapıdan İsa'yı da bekleyen Allahlaw/Walhalla Armada'sı (Donanması) var. O ilk temasta Armada GAD savaşını yapıyor ve Şi’ra’lılar vahşice öldürülüyor...
Armageddon savaşında yeniliyor DÜNYA... Yaratık dünyaya geliyor... Geldiği paralel evrede zaman bize oranla Asenkronize. Şimdi bu asenkronizasyonu anlatmalıyım.
Everenin ilk patlamasında şiddetli etkinliklerde ve ilk salisenin milyonda birinde madde ve antimadde BİTİŞİK olarak vardı. Yani daha iki adet % 50 olarak bölünmemişlerdi. Bir süre sonraki soğumayla birlikte MADDE ve ANTİMADDE birlikte yaratıldı (Biri olmadan diğeri olmaz ilkesini unutmayalım). Yani bir salise kadar ZAMANDA İ L E R İ giderek yaratıldılar. Ancak Antimadde bizim tersimize zamanda İLERİ değil GERİ giden bir doğaya sahip... Yani enbaşta yaratılsalardı eşit ve senkronize (eşanlı) birlikte İKİ ZIT YÖNDE genişleyeceklerdi. Ama BİR SÜRE SONRA zaman İLERİ iken yaratıldılar. Madde (Biz) zamanda ileri giderken, Antimadde evreni ise KÜÇÜK BİR A S E N K R O N İ Z E farkla geri gitti. Bu evren-antievren ikilemesidir. Aynı anda iki ayrı odaktan "Biri bizim pozitif diğeri Negatif" olan BİR ÇİFT evren daha doğdu bunların da birer madde ve antimadde eşleniği vardı...
Aynı anda "Paralel evren çifti" ve aynı anda "Antiparalel evren çifti ve bunların negatif-pozitif ve madde-antimadde çiftinçiftleri de oluştu. Bunların tümü bir süper uzayda (Aşağı misal aleminde) oluşmaktadır... Biz halen o evrenler kentinin içinde bir ODA'yız... Ama küresel bir oda... İki odaktan iki küre oda genişliyor ve eninde sonunda birbirine değiyor. Fakat bir ASİMETRİ (Asenkronizasyon farkıyla). Deccal'in bu zaman AVANTAJI var... Herkese her an yetişiyor ve sahte Cennet gösteriyor. Nişadır SU ikram ediyor. Kırklar meclisinin başkanı Dedem Santa Korkut işbaşında... Devreye giriyor ve Deccal'in "Asenkronizasyonunu negatif farkla (Sanal zaman saniyesiyle) önüne geçiyor... Herkese ulaşıyor... "Birazdan arkanızdan gelecek olan Deccal'dir. Size sahte Cennet ve sahte sulak ikram edecektir, inanmayın. Mecbur kalırsanız onun Cehennemine girin orada BUZ gibi sular içeceksiniz. O bir Hollowgramdır, Halloweengramdır... Onun suyu NİŞADIR'dır. Vücudunuzdaki tüm TUZ çekip alacaktır, yanılmayın..." Deccal bu işe çok bozulacaktır: Herkesi bir asenkronizasyon farkıyla yakalayan Deccal, iki adım önündeki (Zamanda iki saniye gibi) Hızır'ı yakalayamamaktadır. Kişileri BİR saniye geri alabilmekte olan Deccal, istidraclar göstermektedir... Öldürüp (Balığın canlanmasını anımsayınız, Musa öyküsünde...) yeniden diriltmektedir. Hızır'ın uyaracağı hiç kimse, ya da DEHR denen zaman enerjisi BİTİNCE. Deccal onu yakalayacaktır. Hızır'ı da her ölümlü gibi öldürecektir. "Külli nefsin zaikatül mewt" çünkü...
Hızır ölecektir, yani kendini feda edecektir... Çünkü Şi'ra kapısından başlayan istilaya TIKAÇ biri geliyor... O Şira'dan öteki evrene alınan ve "Ödeme dengeleme" gereği Deccal'e karşılık İADE edilen Ruhullah İsa'dır (Artık adı İsa değil Mesih/Messiah'dır). Hızır dahil hiç bir kimsenin öldüremediği DECCAL'i AYNI EVRENDEN aynı doğa yasalarıyla geldiği için birebir öldürme yeteneğine sahiptir... Ve de öldürür...
6. 2003.07.27 Tarihli Chat
Deccal bir denklemin öteki ucudur. İsa'nın göğe alınıp orada kaldığına inanırsak, DECCAL zaten olmaz! Ama İsa gelecekse, o zaman "İki paralel evren arasında MUTLAKA hemzemin EPR/Serp geçitleri vardır. İsa gelmeyecekse zaten DECCAL yok! İsa gelecekse, ödeme-dengeleme geçidi (Compansating Hole) size bir A ihtimalinin karşısında mutlaka B ihtimalini de verecektir. Böylece iki evrenin (iki kefe'nin) sistemi dengede kalmaktadır. Eğer İsa gelmeyecekse, o zaman ZATEN Deccal'e gerek yok!
Meryem 15: Selam olsun ona, doğduğu gün, öleceği gün ve diri olarak kaldırılacağı gün.
Bu ayete göre iki şık var: a) İsa Mahşerde dirilecek! Dünya’ya gelmeyecek! b) İsa AYRICA Dünya’da da YENİDEN (ölmemişti, çağ atlayarak) GERİ GELECEK! Burada HANGİ YORUMA inandığına bakacaksınız. Meryem 15'de İsa var mı yok mu?
AYET ÖLECEĞİ GÜN DİYOR, ÖLDÜĞÜ GÜN DEMİYOR. Bu SIR çok önemliydi. Gerçekten ayet gelecek zaman olarak yazılı... Ve İsa'ya ne olduğunu anlamak için İDRİS'e bakınız! Bunun yanıtı İDRİS'de... İdris ile ilgili tüm ayetleri yazalım:
Meryem 56: Kitap'ta İdris'i de an. Çünkü o, özü-sözü tam uyuşan bir kişiydi, bir peygamberdi. Meryem 57: Onu yüce bir mekana yükselttik.
Dikkat ediniz şimdi: “Onu yüce bir mekana yükselttik”. Bu mekan SİZCE nedir? Şöyle Cennet’te baş köşe falan mı? Pekiyi burası sizce neresi?
Kur'an'da hiç bir şey eksik bırakılmadığına göre ve ALLAH misallerini sadece alimler anladığına göre, burası nasıl bir mekan olmalı sizce? TANIMLAMAK ZORUNDAYIZ. Kur'an'da hiçbir şey eksik bırakılmadı. Pekiyi O MEKAN nedir? Ali (yüce mekan)? Tamam, mekan mekandır, ama bunun BİLİMSEL bir açıklaması için biraz fikir jimnastiği yapmalısınız. Elbette AYET AYETİ AÇIKLIYOR! Sır burda zaten!
Allah İDRİS'in "ÖLDÜĞÜNÜ" hiç söylemiyor. İbrahim için, Resulullah için "Öldü" diyor! İdris için ÖLDÜ denmiyor. Ayete bir daha bakınız: ÖLÜM YOK orada! BİR MEKAN değişmiş! Öteki dünya değil orası! O yüce makan için ayet ayeti açıkladığına göre, İSA için de AYNI yeri söyleyebilir miyiz? YUKARI'da bir yere GEÇİCİ alınma sürecidir bu! YUKARI'nın tersi ise AŞAĞIDIR! Yani İlliyyin varsa Siccin de vardır (Çift yaratılma zorunluluğu). Ali mekan varsa süfli mekan da vardır.
İdris ve İsa'nın farkını anlatayım: İdris ÖLMEDİ ama geri de gelmeyecek. Ve ölmeyecek. Gelmeyecek de... İsa için "GERİ GELECEK" deniyor ayette! Geri gelecek, fark burada!
Ama doğa sistemleri GİZLİ DEĞİŞKENLERİN birbirini ödemesi üzerine kuruludur. (İleri bilgi için “hidden variables”ı arayabilirsiniz) Biri önce, diğeri sonra oluşmaz, ikisi aynı anda oluşur. Biri ötekinin takipçisi değildir. Madde ve antimadde aynı anda yaratılır. Birbirlerine sıra vermezler. Biri yoksa öteki de yoktur. Madde ve antimadde birbirini yokettiğinde ortaya bir çift foton çıkar. Bunlardan birini POLARİZLERSENİZ yönünü şaşırtır. Polarizlenmemiş olan diğeri de sanki polarizasyon aynası konmuş da şaşırtılmış gibi PARALEL hareketi yapar. Yani fotonun birini şaşırtırsanız, şaşırtmadığınız öteki de AYNI ŞAŞKIN hareketi yapar! Bunlara gizli değişkenlerin hareketleri denmektedir. PARALEL EVREN dediğimiz de bunun EVREN çifti olanıdır. Eğer bu evrenden BAŞKA MEKANA İsa/İdris gidiyorsa ve bunlardan biri (İsa) geri dönüyorsa, bunun ÖDEME-DENGELENMESİ için gizli değişken "Öteki/Else" devreye girer. Bu evrenden dışarı İSA gidip tekrar içeri GELİRSE, polarizlenen öteki (zıt Mesih) de BU EVRENE GİRMEK ZORUNDADIR. Tıpkı Cennet’teki "Dikensiz Kiraz Ağcı"nın ya da "Sündüz" denen derimizin tanımı olmadığı gibi. Ama bilimin görevi tanımlamaktır. Her yöne akan nehirlerden söz ediliyorsa, biliniz ki GRAVİTASYON yoktur yani anti gravitation (levitation) vardır.
Cehennem anlatılırken, “düşmekten”, “Sırat’tan aşağı Ğayya kuyusuna veya Sekar yokuşundan aşağı düşmekten” söz ediliyorsa, artık bilimin görevi orada MÜTHİŞ BİR ÇEKİM olduğunu söylemektir. Bunun için ayrıca "ayet" beklemek beyhudedir. Zaten o misaller içinde bunlar vardır. Cennet çukurlarından söz edilmez. Ama Cehennem çukurlarından söz ediliyorsa, o zaman Cehennem’de Dünya’daki gibi (daha da kötüsü karadeliklerdeki gibi) bir çekim OLDUĞU yazılmıştır oraya. Bunun için ayrıca ayet beklemeyiz.
Deccal için üç kitap "Kötülük Mesihi” demektedir. İncil ve Kur'an ise ayrıca İsa için "İyilik Mesihi/Messiah" demektedir. Bunlar POLARİZLENMİŞLERDİR. Yani birinin diğeriyle ZIT görevleri vardır. İsa gelecekse, Deccal de gelecektir. İsa'nın ve İdris'in ismi vardır: Çünkü bu evrenden DIŞARI gitmişlerdir, bizim dünyamızdandılar. Ama Deccal'e isim koyamayız: Çünkü o öteki evrenden "İsimsiz" biri... Deccal'i Tevrat-Zebur-İncil üçü de bildirir ve benimser! Kur'an'da da örtülü (çok sayıda misal ayetiyle) olarak Deccal zikredilir. Deccal yok dersen, otomatikman Hızır da yoktur! Çünkü Deccal Hızır'ı öldürecektir. İsa gitti, dönmez diyorsak, bu da mümkün değil! Çünkü o zaman İdris de "Ala bir makama" gitmemiştir. Polarizleme yasaları, sadece kuantlar için değil; daha dev kuantlar olan, paralel, negatif, anti-evren çiftleri için de geçerlidir.
Eğer bunları yadsırsak, sonuç şu olur: Tek bu evren yaratılmıştır, başka evren falan da yoktur, o zaman “Bunun antisi-ikizi-paraleli de yoktur, negatifi de yoktur” deriz kurtuluruz. Ama bunların arasında TÜNELİN ta kendisi olan karadelik kapıları zaten tüm evrenleri birbirine bağlıyor. O halde evren tek değildir. Tek olsaydı, "En baştan beri karadelik-akdelik" olayı olmazdı. Karadeliklerin görevi bir evreni ikiziyle bir arada tutmaktır. Karadelik varsa, ARKADA başka bir evren daha vardır. Başka bir evrende BAŞKA canlılar da vardır. Karadelik tünelleri varsa, yol varsa, YOLCU da vardır. Kaç yolcu bu evrenden çıkmışsa, o kadar da gizli değişkeni/polarize çiftinin de BU EVRENE girmesi zorunludur. Bu enerjinin sakınımı yasasına göre böyledir, ve daha sayılmayacak kadar çok kozmoloji yasasına göre böyledir.
Evren (Big Bang) tek bir noktada başladı. O nokta çok yoğun ve çook küçüktü. Enerji hareketleri ve ısı, henüz maddeleşmeye imkan vermiyordu. Evrenin maddeleşmesi için "Ani şişme" (GUT teoremlerine bakınız) gerçekleşti, evren bir pinpon topu kadar olmak üzere aniden şişti, o zaman birbiriyle çarpışan fotonlar bir hacim buldular. Ve evren soğumaya yani maddeleşmeye aday oldu. İşte o anda ve kritik sıcaklıkta bir çift ortaya çıktı. Bu çiftin birine maddi parçacıklar; diğerine antiparçacıklar diyoruz. Örneğin elektron ve pozitron gibi... Proton ve antiproton gibi, bu ikisinden oluşmuş Hidrojen ve Anti hidrojen gibi... Bu ikisinden oluşmuş Evren ve ANTİ EVREN gibi,... Bu ikisi birbirine temas halindeyken kuşkusuz birbirini yok ediyorlardı ve bir çift fotona dönüşüyorlardı. Fotonlar YANSIZDIR, yani anti foton yoktur. Dolayısıyla bu foton rüzgarı MADDE ve Antimadde evren çekirdeğini İTMEYE başladı. Antimadde, nötrino bırakır, İzotropik spininin üçüncü bileşeni terstir. Yani ZAMANDA GERİYE gider. Zamanı ters akar. Bizim için yarın Pazartesidir. Anti evrendeki "ben" için YARIN PAZARDIR. İki gün sonra da CUMARTESİ'dir. Bugün Pazar ise, ve aynı gün maddi Hans ile antimaddi Hans randevulaşırsa, maddi Hans'ın zamanı ileri aktığından YARIN >>> PAZARTESİ iken; anti Hans'ın yarını CUMARTESİ'dir.
Mekan olarak diyelim ki Eiffel kulesini seçtik. MEKAN DOĞRU, fakat zamanın tersinmesi bu mekanda AYRI ZAMANDA buluşma paradoksu yaratır. Ben Pazartesi; anti-Hans da Cumartesi kulenin önünde bekleriz.. Ve birbirimiz için "Kandırdı gelmedi!" diye zan üretiriz.
Bunlar, ANTİ-EVRENLER arası ödeme-dengelemesi için bir GİRİŞ önbilgisiydi. Bundan başka Paralel/antiparalel Negatif evrenler ÇİFTİ İÇİN de gizli değişkenlerin mekanizmasını açıklayacağız ve böylece niçin ikizlerimizi (polarize ikizlerimizi aynı anda, bazen aynı mekanda GÖREMEdiğimizi de daha iyi anlamış olacağız.
celebi
__________________ Dabbetciler icin buraya: Bu Allah'in Dabbeti: www.hansvonaiberg.org
Iskenderciciler icin buraya: Buda Allah'in Mehdisiymis! www.iskenderalimihr.com bakabilirsiniz
|