Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

selam selam

bu konuda bir iki açıklama yapmak istiyorum.

telepati uygulamalarına bakış açınızın ne olduğunu yada tanımlamaların kısıtlayıcılığını bir tarafa bırakın. vereceğim örneği düşünün;

güzel güneşli bir günde, sahil kenarında yürüyorsunuz. BİRDEN hüzünlendiniz.

peki bunu nasıl açıklarsınız?

bir açıklama .....bilinçaltına itilen algıların su yüzüne çıkması

bir açıklama...... etraftaki birisinin depresyonunu hissettiniz

bir açıklama ..... sevdiğiniz birisi hastalandı yada vefat etti.

sebep sonuç ilişkisine göre sonucu biliyoruz : HÜZÜN

peki sebep nedir?

psikolojik olarak id/ego/süperego nun bitmeyen savaşı mı?

yoksa dünyadaki sizinle aynı frekansta olanlarla duygu mu paylaştınız?

yada kalbiniz çok temiz "ABDAL a malum oldu" mu?

konuya yaklaşımınızı ancak böyle sınıflandırırsınız. en başta söylediğim gibi.

nazar büyü telepati spitizm muska rukye.......

bu konular yaşantımızda tanımlamalara ne kadar takılıp kaldığımızı gösterir yada tanımlamaların ne kadar doğru olabileceğini bize anlatabilir.

tanımlama bir kelimedir ve uzun hemde upuzun hisleri bir kelimeye hapsetmek demektir.

şovenizm egoizm idealizm hümanizm demokratlık vatanseverlik

bütün bu tanımlamalar MÜMİN ve MÜSLÜMAN kelimeleri dışında uydurduğumuz ve adını koymaya çalıştığımız hayat felsefeleridir. kelimelerle hayat görüşlerimizi hapsetmeye çalışmak ancak tanımların gölgesinde fikir hapishanelerinde KURAN ile firar etmekle kurtulunacak bir tuzaktır.

bakış açılarımızı birilerinin yorumlarına yada tanım çerçevelerine uydurmaya uğraşmayalım.

olay ortadadır ve tanımlamalar yanlış olabilir

bu saatte anca bu kadar anlatabildim. umarım bende kelimelere sıkışıp kalmamışımdır

rabbi zıdni ilmi

selam selam,

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

Selam Dostlar,

İlginç bir başlık açılmış. Ben de bir iki kelimeyle yorum yapayım istedim.

Sorguladığımız konu, bir insanın zihninde olup bitenlerin, düşüncelerin, arada beş duyumuzla kavrayabileceğimiz bir iletişim ortamı olmadan bir başkası tarafından algılanıp algılanamayacağı ya da Duyular Dışı Algılama mümkünmüdür ?

O zaman sorulacak ilk sorular şunlar olmalı diye düşünüyorum. Düşüncenin karakteri, özelliği nedir ? İnsan beyni ve düşünce arasındaki ilgi nedir, nasıldır ? Ben kimim, evrenle ilişkim nedir, nasıldır ? Düşünce, evrende (alemlerde), karşı tarafça algılanabilecek bir iz bırakıyor mu ? Beyin bir quantum makinesi mi ? Öyleyse nasıl çalışıyor ? Sorguladığım düşüncenin insanı koşullaması değil, zihin, düşünce, madde, evren arasındaki "teknik" ilişki.

Evren dedik, yeni bir soru sorulması gerekiyor. Evren nedir, mahiyeti nedir ? Quantum fiziği bulgularını maddenin ufukları olarak düşünür isek, bu ufuklarda ve daha ötesinde, daha neler var ? Kuran'daki en alt katı kandillerle süslenmiş, yedi kat gökler neyi anlatıyor?

Bu konularda bilim henüz emekleme (acaba çok mu ileri gittim...) evresinde.

Bu sorulara açık cevaplar bulunmadan, ancak olasılıklar ve deneysel sonuçlar üzerinde konuşabiliriz.

Çeşitli kaynaklarda bu konuda yapılan deneylerden bahsedildiği oluyor. Olasılık değerininin üstündeki tekrarlanabilen sonuçlar telepatinin varlığına kanıt olarak gösteriliyor. Olayı biraz daha genişletirsek, olan olayları rüyalarında gören kişiler de bir çeşit bilgi iletişimi olmasına kanıt olarak gösterilebilir.

Bu yeteneğe ne derece hakim olabiliriz sorusunun cevabı ise bence tamamen bireysel. Her insanın beyni farklı oluşuyor ve her an değişiyor. Bu konuda bilgi aktaranlar sadece kendileri ile ilgili deneyimleri aktarmakta.

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

selam...

evdeyim yüzümü yıkadım kurulanacağım...havlu oldukça nemli....içimden offf neden değiştirmedin şunu..

diğer taraftan bizim ki efendim söyle tam anlayamadım ne demiştin diyerek yanıma gelmesi...

yada bir iş esnasında boşta duran kişi hakkında içten içe yav duracağına tutsana şunun ucundan..

diğeri yav ben boş duracağıma size yardımm edeyim bari...

akşama şöyle şöyle nefis bir bir yemek olsa...

akşam bak ne yaptım...seversin diye..

yada uzak mesafede ki birinin sana baktığını anlamadan gayri ihtiyari o tarafa dönüp o şahışla göz göze gelmek...

içimde bugün bir sıkıntı var ne yaptıysam atamadım bir türlü..

hişşşt az bi gelsene patron senle konuşacakmış..

...biraz sonra ..

ne oldu..

-hiiç patron işten attı  sıkıntı falan kalmadı bayağı rahatladım..

işten atıldın diye mi..

:))yok yav sıkıntı üzerimden kalktıda ondan...

belkide duyu sayısında bir kategori yada sayı hatası var...kim bilir Allahtan başka..