HANiFDOSTLAR.NET

 

Kuran Müslümanı
 

(Şahıs odaklı din anlayışından Allah odaklı din anlayışına...)

Ana Sayfa Hanif Mumin  Iste Kuran Kurandaki Din  Kur'an Yolu  Meal Dinle Sohbet Odasi Hanifler E- Kitaplik Kütüb-i Sitte ?  ingilizce Site Kuran islami Aliaksoy Org  Hasanakcay Net Tebyin-ül Kur'an Önerdiğimiz Siteler Bize Ulasin

 

- Konulara Göre Fihrist

- Saçma Hadisler

- Hadislerin-Sünnetin İncelemesi

- Haniflikle İlgili Sorular Cevaplar

- Misakın Elçisi Kim?

- Kuranda Namaz/Salat

- Onaylayan Nebi

- Kuranda Namaz/Salat

- Enbiya 104

- Kuranda Yeminler

- Adem Hakkında Sorular

- Ganimetleri Resulün Eline Nasıl Vereceğiz?

- Allahın ındinde YIL ve DOLUNAYLAR

- Abese ve Tevella

- Hadisçilerce Tahrif Edilen Ayetler

- Mübarek Yer, Mübarek Vakit

- Arkadaş Peygamber

- Kuranın İndirilişinden Günümüze Gelişi

- Bir Türban Sorusu

- Kuran ve Bize Öğretilenlerin Farkı

- Namazın Kılınışı

- Hadislere Göre Namaz

- Kuranda Salat Namaz mıdır?

- Kuran Yetmez Diyen Uydurukçular

- Bizler Hanif Dostlarız

- Sahih Hadis mi İstersiniz?

- Hakkı Yılmaz'ın Tebyin Çalışması

- Kur'anı Anlamada Metodoloji

- Tarikatçıların Çarpıttığı Birkaç Ayet

- Nasıl Kur'an Okuyalım?

- Kur'anı Kerim Nedir?

- Kur'anda Oruç

- Allah'sız Bir Din ve Allah'sız Bir Kur'an İnancı

- Kuransız Bir İslam Anlayışı ve Müşrikleşme

- Meal Çalışmasına Davet

- Allah Şahit Olarak Kafi Değil mi?

- Doğru Hadisleri Ne Yapacağız?

- Kur'andaki Muhammed ve Peygamberlerin Misyonu

- Mahrem, Avret, Ziynet

- Nur Suresi Çeviri-Yorum

- Cilbab

- Resule İtaat Ne Demektir?

- Hadis Kalburcuları ve Kalburları

- Kur'anı Kerim'in İndiriliş Gayesi

- Kur'anda Amellere Karşı Cahili Yaklaşım

- İslamdışı İnanışlara Kur'andan Örnekler

- Biri Şu Haram Üretim Tesislerini Kapatsın

- Tasavvufta İslam Var mı?

- İslamda Delil Sorunu

- Kurban Kesmek

- İlahi Hitabın Serüveni

- Ecel Nedir?

- Şirk, İşrak, Müşrik, Müşareke, Müşterik

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Peygamberlere Karşı Rabbani Yaklaşımlar

- Salat-ı Tefriciye yada Zikri Çarpıtmaya Bir Örnek

- Mucize Nedir?

- Ayrılıkların Nedenleri

- Sıfır Hata veya Kur'an

- Haniflik Nedir?

- Rabıta İle Şeyhlere Tapanlar

- Hadis Zindanının Mezhepçi Mahkumları

- İslam Dininin Öğrenilmesinde Kaynak Sorunu

- Fasık ve Münafıkların Genel Tanımlaması

- Hadisler, Hıristiyanlık ve Selman Rüştü

- Kur'anı kerim'in İndiriliş Gayesi

- Müstekbirlere Karşı Cahili Yaklaşım

- Halis-Hanif İslam

- Kur'anda Şefaat

- Fuhuş Tellalı Tefsirciler

- Hayızlıyken Neden Namaz Kılınmasın?

- Cebrail, Vahiy, Melek

- Dindarlıkta Müşrikleşme Temayülü

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Yaratılış, Adem, Havva

- Kur'an Yerel mi, Evrensel mi?

- Reform Dinde mi, Dindarlıkta mı?

- Ne Mutlu Tağutu Olmayanlara

- Peygambere Saygı(?)

- Hadislere Kanıt Diye Gösterilen Ayetler

- Allah Nazara Karışmadı mı?

- Kur'anı Kerimle Amel Etmek Mümkün mü?

- Kur'anda İnkar Edenlerin Vasıfları

- Müminlerin Vasıfları

- Allah'ın Vasıfları

- Kur'anın Vasıfları

- Dine Karşı Cahili Yaklaşımlar

- Kur'an Merkezli Din

- İrin Küpü Patladı; Mevlana

- Hurafe ve Bidatlar

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Hz. İsa'nın Ölümü

- Allah'ın Mesajının Adı: Kelamullah

- Allah'ın Resule Uyarıları

- Kur'ana Göre Tenkit ve Eleştiri Nasıl Olmalı?

- Kur'anda Sevgi

- Sofuların Devlet Desteğiyle Desteklenmesi

- Hans Von Aiberg Aldatmacası

- Kabir Azabı Safsatası

- Kur'an Kıssalarının Önemi; Masal Değiller

- Kur'anda Toplumsal Sünnetler

- Tefsirde İsrailiyyat

- Kardeş Evliliği Olmadan Çoğalma

- Hans Von Aiberg Tutuklandı

- Kur'anda Tevbe Kavramı

- Yaşar Nuri Öztürk'ün Yorumuyla Namaz

- Karadelikler; Bir Büyük Yemin

- Mezhepçilerin Ümmi Açmazı

- Kabe Nedir? Mekkede midir, Kudüste mi?

- Kur'anda Ruh Kavramı

- Kur'anda Nefs Kavramı

- Amin Kavramı ve Putperestlik

- Diyanet İşleri Başkanlığının Sitemize Cevabına Cevaplar

- Resul ve Nebi -1

- Resul ve Nebi -2

- Sapık Bir Fırka: Hansçılar

- Cihad mı, Çapulculuk mu?

- Kur'an Deyip Namazı Yok Sayanlar

- Cennete Sadece Müslümanlar mı Girecek?

- Kur'anda El Kesme Cezası var mı?

- Nazar veya Göz Değmesi Var mı?

- Şehadet Getir, Münafık(?) Ol

- Kur'anda Eleştiri Metodu

- Hacc Mekkede mi, Bekkede mi?

- İslami Tebliğde Kur'an Metodu

- Saptırılan Kavram: Mekruh

- Kur'anda Cuma Namazı var mı?

- Of Be Kader, Allah mı Suçlu Yoksa Biz mi?

- Kader Açısından Cebir ve İhtiyar

- Baban Peygamber Olsa Ne Yazar

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Vahdet-i Vücud, Şirkin Alası

- Tasavvufi Bilginin Kaynağı Vahiy mi?

- İslam'da Resullük Son Bulmuştur

- Teveffi Kelimesi ve Arap Dili

- Tasavvuf Üzerine Düşünceler

- Nefis Mertebelerinin İç Yüzü

- Allah Rızası Anonim Şirketi; Tarikatlar

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -1

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -2

- Nakşi Şeyhi Allah'ın Avukatı mı?

- Kur'anda "ve+la" Öbeği

- Putlar ve Tapanlar

- Son Peygamberimizin Okuma Yazması

- Mesih ve çarpıtılan Bir Ayet

- Hac İzlenimleri

- "Üzerinde 19 var" da Son Nokta

- Secde Emri

- Kur'andaki Hac

- Aracıların Gaybı Bildiği İnancı

- Tarikatçı - Müşrik Karşılaştırması

- Gazali'nin Kadına Bakışı

- Kur'anda Kadına Verilen Önem

- Başörtüsü Allah'ın Emri Değil

- Başörtüsü Takmak Kur'anda Var mı?

- Kur'anda Kadın Dövmek Var mı?

- Cariye, Köle; Utanmaz Mealciler

- Kadına Yönelik Şiddet

- Sünnet Edilen Kızın Öyküsü

- Erkekçe ve Kadınca Meal Konusu, Nebe 33. Ayet

- Harem - Selamlık Kimin Emri?

- Zina, Evlilik ve Örtünme Adabı

- Cariyeleri Aç, Hür Kadınları Kapat (!)

- Çok Eşliliği Yasaklayan Ayetler

- Kur'ana Göre Evlilik Hukuku

- 2 Kadın = 1 Erkek, Uydurma mı?

- Danimarkalı mı Sapık, Buhari mi?

- Ebu Hanife, Cariyenin Avreti

- Nisa 25, Hür Kadın ve Fahişe İfadesi

- Maymunların Hadisi ve Recm Vahşeti

- Hz. Muhammed'in Tebliği

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Angarya Haline Getirilen İbadet

- Buhari'nin Hadislerini Buhari Yazmamıştır

- Hadis ve Sünnet Gerçeği

- Uydurma Hadisler, İslamın Kara Boyası

- Hadisler Dinin kaynağı Olamaz

- Uydurmaların Sınırı Yok; Şeytan Geyiği

- Beşeri Hükümler Neden Kutsal Oluyor?

- Hadis - Kur'an Çelişkisi

- Kur'anda/Dinde Olanlar ve Olmayanlar

- Cehennem'den Çıkış Yok

- Kur'anda Tağut

- Ebu Hureyre Gerçekte Kimdir?

- Hadis - Mantık Çelişkileri

- Kurban ve Kurban Bayramı Nereden Geliyor?

- Hadislere Göre Kur'an Eksiktir

- Bildiri: İslam Anlayışında Reform

- Arapça mı, Arap Saçı mı?

- Koca mı Üstün, Allah mı?

- Esbab-ı Nüzül Komedi Hadisleri

- İşte Geleneğin Dini

- Ulul Emir İle Kim Kastediliyor?

- Kul Hakkı

- Yezidi Bir Gelenek: Aşure Tatlısı

- Hz. İbrahim'den Asrımıza Dersler

- Taklitçiliğin Boyutları

- Seb-ul Mesani Nedir?

- Kelle Sayılarak Gerçek Bulmak

- Kıyamet - Mahşer Günü ve Sonrası

- Kur'anda Namaz Vakitleri

- Kur'anda Cuma Konusu

- Salih Olmak Yetmez

- Hudeybiye Anlaşması Uydurma mı?

- Kitap Yüklü Eşekler

- Kur'andaki Hac

- Hz. Nuh'un Oğlu Kimdi? İftira mı?

- Ruhun Ağırlığına Başka Bakış

- Hz. İbrahim Yalancı Değildi

- İncil'de Kadına Bakış

- Şirkin Büyüğü Küçüğü Olur mu?

- Kur'andaki Abdest ve Hijyen

- Din de Bir Araçtır

- Kur'an Okumanın Zararları

- Kur'anda Dua Ayetleri

- Kur'anda Tarih Kavramı ve Bilinci

- Şekilsel Secde Kur'anda Yok mu?

- Salat ve salatı İkame

- Kur'andaki Emr Kavramı Üzerine

- Dindar İnsanlar Şirk Koşar

- Alak Suresinin İlk Beş Ayeti

- Men Arefe'nin Çözümü

- Kur'andaki Av Yasağı

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Din Büyüklerini Tanrılaştırma

- Allah'a ve Muhammed'e Değil

- Kur'andaki Örnek Tevekkül

- Şekilsel Rüku Kur'anda Yok mu?

- Hz. İbrahim Kuşları Kesti mi?

- Ehli Sünnet Dininin Anayasası

- İnsan Allah'ın Halifesi mi?

- Kur'an Üzerinde Düşünmek

- Şirkin Kuyusuna Düşenlere Uyarılar

- Kur'an Ölülere Okunmak İçin mi İndirildi?

- Ayda Okunan Kur'an Masalı

- Hz. İbrahim, Safa ve Merve Masal mı?

- "Haç"er-ul Esved (!)

- Mevlana Sahte Bir Peygamber Değil mi?

- Tasavvufun Tanrısı İki Zıttır

- Kur'andaki Tasavvuf: Teveccüh

- Önce Batıl ve Hurafe İle Savaşalım

- Resuller Haram Kılamaz mı?

- Elçi Muhammed ile İnsan Muhammed'in Farkı

- Tarikatlarda Aracılar Rezaleti

- Nur Suresi 31. Ayet Nasıl Çarpıtılıyor?

- Sırat Kıldan İnce, Kılıçtan Keskin mi?

- Kur'anda Zalimler

- Bütün Mehdileri Çöpe Atıyoruz

- Kur'ana Göre Ramazan Ayı ve Haram Aylar

- Tasavvufçuların İlahı; Varlık ve Yokluk

- Tasavvufçuların Küçük Putları

- Sünnet Etmek yaratılışı Değiştirmedir

- Son Peygamberimizin Mektupları

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Mescid-i Aksa Nerede?

- Büyük Kandırmaca: Hadis

- Kur'an Neden Arapça Olarak İndirilmiştir?

- Kimin dini? Kimin Kitabı? Kimin Meali?

- Evliya Kelimesinin geçtiği Ayetler

- Şimdiye Kadar Yaşanan İslam

- Ayın Yarılması Diye Bir Mucize Yoktur

- Kabe Dikili Taş Değil mi?


Up | Down | Top | Bottom
 
Şu da emredildi: Yüzünü dine bir Hanif olarak çevir. Sakın müşriklerden olma.

Yunus Suresi 105

Ben bir Hanif olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Müşriklerden değilim ben.

Enam Suresi 79

İbrahim ne bir Yahudi idi, ne de bir Hıristiyan. O sadece hanif bir müslümandı. O müşriklerden değildi.

Ali İmran Suresi 67

Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlıbaşına bir ümmetti; bir Hanif olarak Allah'ın önünde eğiliyordu. Müşriklerden değildi.

Nahl Suresi 123

De ki Allah doğrusunu söylemiştir / vaadinde sadıktır.Haydi artık Hanif olarak İbrahim'in Milleti'ne uyun! Müşriklerden değildi o.

Ali İmran Suresi 95

Allah'a ortak koşmadan, Hanifler olarak... Allah'a ortak koşan kişi, gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgar onu uzak bir yere fırlatıp atıyor gibidir.

Hacc Suresi 31


Up | Down | Top | Bottom

HABERLER

 

 








 

 

  Hanif Islam

 

Genel Tartışma
 Hanif Dostlar Ana Sayfa -> Genel Tartışma
Konu Konu: Evlilik ve Bosanmayla Ilgili Bir soru Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazanlarda
Gönderi << Önceki Konu | Sonraki Konu >>
admin
Admin Group
Admin Group
Simge

Katılma Tarihi: 01 ekim 2003
Gönderilenler: 128
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı admin

Selam Dostlar

Zaman zaman forumu takip eden arkadaslar forum admine bazi konularda soru soruyorlar. Bu soru ilginc geldi sadece kendi fikrimi soylemek yerine bu arkadasin sorusunu forumda tartismaya acmak  daha iyi olur diye dusundum. Ismini yazmadan sorulan soru su ?

__________________________________________________

From:..................

To: hanifdost@hanifdostlar.com

aşırı kızgınlıkla söylenen 3 defa üstüste 'boş ol 'dan sonra bir geri dönüş yolu yok mudur?
 
__________________________________________________
 
Selam ve dua ile
admin


 

Yukarı dön Göster admin's Profil Diğer Mesajlarını Ara: admin
 
Alperen
Admin Group
Admin Group
Simge

Katılma Tarihi: 09 nisan 2005
Gönderilenler: 2974
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Alperen

Selam Dostlar

 

Soru: aşırı kızgınlıkla söylenen 3 defa üstüste 'boş ol 'dan sonra bir geri dönüş yolu yok mudur?

 

Nikah sözleşmedir. İmani/itikadi bir konu değildir. Bu yüzden Kur’anda nikah konusunda söylenenler bir "öneri emir"dir. Yani nikah mutlak konulardan değil mukayyet konulardandır. Aslolan sözleşmedir, sözleşmenin sıhhatidir.

 

Allah Kur’anda bu konuda en temel kriterleri belirtmiştir. Bu temel kriterlere sadık kalınarak sözleşmenin içeriği değiştirilebilir,geliştirilebilir. Örf,adet ve geleneklere göre farklılaştırılabilir. Örneğin evlenirken verilen mehir boşanma olasılığına binaen konulmuş kadını ekonomik anlamda koruma amaçlı bir önlemdir/tedbirdir. Eğer boşanma durumunda kadının aç/açıkta kalmaması değişik kanunlarla temin edilmişse mehir konusuna gerek kalmayabilir yani en başta mehir belirlenip verilmeyebilir. Çünkü zaten mehirin amacı neyse kanunla da o sağlanmıştır. Hem de erkeklerin inisiyatifine gerek kalmadan.

 

Nikah konusunda bazı genelgeçer/evrensel kriterler vardır. Nikah denilen şey en başta duyurudur. İki kişinin hayatlarını birleştireceğini herkese duyurmanın adıdır nikah. Nikah sözleşmesi için üç temel şart vardır.

-Evlenecek çiftlerin kendi özgür iradeleriyle birbirlerini talep etmeleri.

-Tanıkların şehadeti

-Kamu otoritesinin nezareti ve tarafların haklarını koruma altına alması. Bu hakları koruma altına alma işlemi evlilik esnasında ve boşanma durumunda geçerli olmak üzere iki ayrı başlık altında olmalıdır.

 

Şimdi nikah için böyle genelgeçer kriterler varken boşanırken nasıl ve neden tek bir ölçüt var olsun? Neden sadece erkeğin ağzından çıkacak bir sözle boşanma mümkün olabilsin? Daha doğrusu nasıl bir tek sözle/kelamla boşanma mümkün olabilsin?

 

Nikahta nasıl üç temel kriter varsa boşanmada da üç temel kriter vardır. Nasıl bir sözleşmeyle evlenilmişse aynı o sözleşmeyle de boşanılır.

 

Boşanma sözleşmenin feshidir. Boşanma için de aynı temel/evrensel/genelgeçer kriterler geçerlidir.

 

-Boşanacak çiftlerin bu kararı karşılıklı özgür iradeleriyle almış olmaları şarttır.

-Boşanacak bu çiftlerin boşanma işlemi ilan edilmelidir/duyurulmalıdır yani tanıkların bu boşanma olayına şehadeti şarttır. Nikahtaki tanıkların ve diğer tanıdıkların bu insanların artık boşanmış olduğunu bilmeleri şarttır.

-Bu boşanma işlemini kamu otoritesinin yapması/tamamlaması şarttır. Kamu otoritesinin zaten en başta kanunla belirlenmiş olan haklarını taraflara vermesiyle boşanma işlemi neticelenmiş olur.

 

Şimdi en baştaki soruyu cevaplayabiliriz. Erkeğin kızgınlıkla “boş ol” demesinin hiçbir ehemmiyeti yoktur. Değil üç defa üçbin defa bile söylese boştur. Böyle bir keyfilik, böyle bir rezillik, böyle bir ilkellik olamaz. Erkek keyfi olarak “boş ol” diyecek ve boşanma tamamlanmış olacak hani kadın bu olayın neresinde? Kadın insan değil mi? Hani onun görüşü?

 

Birileri cahiliyye dönemindeki müşrik Arapların kadına bakışını dinleştirmiştir. O müşrik Arapların ilkel nikah anlayışını da dinlerinin bir gereği saymışlardır. İstediğin zaman boşa istediğin zaman nikahlan. Bu şehvetin tanrılaştırılmasıdır. Bu erkek-egemen anlayışın dinleştirilmesidir. Bu sapıklıktan başka bir şey değildir.

 

Sözün özü dini nikah ve boşanma hukuku adı altında ortaya konulan birtakım hususlar dine/Kur’ana aykırıdır. Medeni Nikah/Resmi Nikah/Devlet Nikahı dine/Kur’ana uygundur. Nikah ve boşanma hususunda bazı dincilerin/dindar geçinenlerin anlayışları batıldır, geçersizdir.

 

Boşanma sonrasında geri dönüş konusu ise ayrı bir konudur. Boşanmayı önleyici bir tedbir olarak Allah Hulle gibi bir konuyu ortaya koymaktadır. Buna göre boşandığın eşin başkasıyla evlenip birlikte olmadan bir daha evlenemezsin. Neden böyle? Çünkü nikah/evlilik bir oyun/oyuncak değildir. Öyle keyfi olarak boşanamazsın. Haydi bir defa boşandın geriye dönüş mümkündür, iki defa boşandın yine geriye dönüş mümkündür ama üç defa boşanırsan artık senin bu evlilik işini ciddiye almadığın ispatlanmış olur. Ve senin bir daha eşinin onuruyla gururuyla oynama hakkın yoktur. Eşin artık onuruyla gururuyla yaşama hakkını başkasıyla deneme hakkına sahiptir. Eşin senin kölen, senin tahakkümün altında olan bir kişi değildir. Tamamen boşandığın kişinin üzerinde hiçbir otoriten/yetkin yoktur. Kimle isterse onunla evlenebilir. Eğer ondan da kendi özgür iradesiyle boşanırsa işte o zaman ancak onunla evlenebilme hakkına sahip olursun. Nikah/Boşanma konusu işte böyle çok ciddi bir konudur. Keyfi davranarak insan onuruyla oynamak asla müsamahayla karşılanamaz.

 

Hullecilik adı altında eşini yaşlı/iktidarsız birisiyle sözde evlendirenler sonra boşatıp eşiyle tekrardan evlenenler sözde Allah’ı kandırmaya çalışanlardır. Detaylı Bilgi için: HULLE-HULLECI

 

Bu konuda Hanif Dostumuzun çok güzel bir çalışması var. KURANA GÖRE EVLİLİK HUKUKU

 

Yine aynı konuda yazmış olduğum yazı için: http://63.231.71.139/forum_posts.asp?TID=191&PN=1&TP N=5

 

 

 

 

Not: Kur’andaki bazı emirler ÖNERİ EMİR, bazıları GELİŞTİRİLMEYE AÇIK EMİR, bazıları YÜRÜRLÜĞÜ DURDURULMUŞ EMİR, bazıları da MUTLAK EMİRdir. Her emir bir/aynı değildir.Örneğin Peygamberimizin eşlerine ait birtakım özel emirler o döneme ait, o kişilere ait emirlerdir. Yürürlükte değildir, olamaz da. Öneri Emirlere örnek hırsıza ve zinacıya verilecek cezaları belirten ayetlerdir. Geliştirilmeye açık emirlere örnek ise insan hakları(kölecilik vd.) ve kadın hakları konularındaki ayetlerdir. Sözkonusu olan şey hukuk ve cezalar ise dondurulmuş hükümler ortaya konamaz. Temel mantık/amaç çevresinde her devir her millet kendi hukuk kurallarını, suçlara verilecek cezaları belirler. Tek şart Kur’anın ortaya koymuş olduğu kriterlere/genel çerçeveye uygunluktur. Bu konuda üstteki linkteki ikinci yazımı okuyunuz. http://63.231.71.139/forum_posts.asp?TID=191&PN=1&TP N=5

 

Şahsi görüşümdür, eleştiriye açıktır.

 

Saygılar

 



__________________
Yunus 105. Şu da emredildi: "Yüzünü dine bir hanîf olarak çevir. Sakın müşriklerden olma!"
Yukarı dön Göster Alperen's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Alperen
 
hanif
Yasaklı
Yasaklı


Katılma Tarihi: 31 mart 2005
Yer: Germany
Gönderilenler: 380
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı hanif

Selam Alperen kardeş

Geleneksel fıkıhtaki hükümlere göre nice insanların yuvaları dağıldı bilmem acaba haberiniz varmı??

Geçenlerde palde benim odada yine bu konu gündemde idi.Zira biri yukarıdaki sorunun aynısını sormuştu.Bende;erkek bin kerede boş ol dese hiç bir şey gerekmediğini evliliğin devam ettiğini, evliliğin sona ermesi için iki tarafında karar verip bu kararı mahkemenin tasdik etmesi gerektiğini söyledim.

Bunun üzerine samimi kardeşlerden biri miki alarak hayretler içerisinde şunları söyledi;

Ben şu anda ikinci bir kadınla evliyim.İlk eşimden ayrılmamın sebebi bu kızgınlıkla üç kere boş ol kelimesini kullandığım içindir.Yoksa birbirimizi seviyor ve iyi geçiniyorduk.BU konuda diyanete baş vurdum, onlarda bana geri dönüşünüz yok diye fetva verdiler bende bunun üzerine sadrettin yüksel hocaya gittim oda aynı fetvayi verdi dedi. 

 

Yine aynı şekilde yaşadığım almanyanın ludwigshafen şehrinde de böyle bir olay meydana geldi iki sene önce.Bende bunu üzerine ''kuranda evlilik hukuku'' adlı araştırma yapma gereği duydum.Olayı bana iki sene sonra halamın oğlu anlattı 

Onun anlattığına göre adamın biri yine kızgınlıkla üç kere karısına boş ol der.Ancak bir müddet sonra pişman olur ve karısına dönmek ister.Fetva için almanyadaki bir çok alim müsveddelerinin yanına gitmişler, hepside aynı fetvayi vemiş

Sen üç kere boşanma hakkını kullmışsın artık geri dönüş yok.Bunun üzerine zavallı kadıncağız pılını pırtısını tolayarak göz yaşları içinde türkiyeye babasının yanına gitmiş ve böylece yuva dağılmış

Tabiki bunlar benin şahid olduğum olaylar.Haberimizin olmadığı tarihte kimbilir daha nice yuvalar yıkılmıştır bu geleneksel din anlayışı yüzünden

Burdaki hanif dostlara bir davetim var.Her akşam pal odasında almanya saati ile 22 00 da gelenekçilerle mücadele ediyoruz.Sizleride yanımızda görmekten ve desteklerinizi almaktan büyük mutluluk duyarım.

odanın adı @@@kuran okulu@@@

Yukarı dön Göster hanif's Profil Diğer Mesajlarını Ara: hanif
 
Nisa-103
Uzman Uye
Uzman Uye
Simge

Katılma Tarihi: 08 haziran 2005
Gönderilenler: 31
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Nisa-103

bos ol denmisse, ama bu kizginlik ile, yada sarhosken, yada bilincsiz soylenmisse, nikah bozulmuyor. Gonulden , kalben soylenmis ise, yeniden bir imam nikahi gerekiyor..
Yukarı dön Göster Nisa-103's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Nisa-103 Ziyaret Nisa-103's Ana Sayfa
 
Alperen
Admin Group
Admin Group
Simge

Katılma Tarihi: 09 nisan 2005
Gönderilenler: 2974
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Alperen

Selam Nisa

Bildiğimiz anlamda İmam Nikahı diye birşey YOK. İmam Nikahının sadece sembolik bir anlamı var. Sadece İmam Nikahı yaptıranlar çok büyük bir yanlışın içindedirler.

Aslında İmam Önder demek. Toplumdaki önderin yada kamu otoritesinin temsilcisinin adıdır İmam. Resmi Nikahı kıyan kişi İmamdır/önderdir yada onun temsilcisidir. İmam Nikahı Resmi nikah demektir aslında. Örneğin senin şehrinin imamı kimdir? Belediye başkanındır. Nikahı o kıyacak o olmazsa onun temsilcisi kıyacak.

İmam camide namaz kıldıran kişi değildir. Zira herkes namaz kıldırabilir. ama herkes imam yani önder, lider değildir.

Hz. Muhammed ve dört halifeyi gözönüne alırsak onlar aslında toplum önderiydi, liderdi bundan dolayı imamdılar. Cemaate de imam olduklarından dolayı namaz kıldırıyorlardı. Namaz kıldırdıklarından dolayı imam değildiler.

Sözün özü Nikahı İmam kıyar. Ama İmam Camide namaz kıldıran kişi değildir, Devletinin senin bölgende yetkili kıldığı kişidir İmam.

Nikahı İmam/kamu otoritesinin temsilcisi kıydığı gibi boşanmayı da İmam/kamu otoritesinin temsilcisi yapar. Burada kişilerin keyfine bırakılan bir husus yoktur.

Erkek kızgınlıkla yada gönülden, şarhoş yada ayık kafayla her nasıl söylerse söylesin. "Boş ol" demekle boşanma OLMAZ. Boşanmanın erkeğin ağzından çıkacak iki kelimenin üç sefer tekrarıyla olabileceğini iddia etmek sapıklıktır, sapkınlıktır. Bayan olarak bunu en başta senin bilmen, söylemen, kabullenmen gerekir.

Erkeğin kadının Tanrısı olduğu dinde "boş ol" lafzı vardır. Yine bu dinde "eğer Allah'tan başkasına secde edilmesine izin verilseydi kadının kocasına secdesini emrederdim" uydurması vardır. Ve yine aynı dinde burada yazmayı uygun görmediğim nice sapkın hususlar vardır.

Bir de nikah tazeleme duası var. Şapşallığın sınırı mı var ki. Adam camide cemaatine iman ve nikah tazeleme duası yaptırıyor. Nikah tazelenir mi kardeşim? Tazelense bile bunu sadece erkek mi yapar? Sadece erkek yapsa bile bunu camide cemaatle hep bir ağızdan mı yapar? Bu kepazeliği dinimize kim soktu?

Evet Nisa kardeşim. İşte işin en acı kısmı bu. Bazı bayanlar bile bu rezillikleri kabullenmiş bulunuyor. Hem de din adına... Yazık çok yazık.

 



__________________
Yunus 105. Şu da emredildi: "Yüzünü dine bir hanîf olarak çevir. Sakın müşriklerden olma!"
Yukarı dön Göster Alperen's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Alperen
 
Alperen
Admin Group
Admin Group
Simge

Katılma Tarihi: 09 nisan 2005
Gönderilenler: 2974
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Alperen

Nisa Kardeşim senin yazdıklarını doğru kabul edersek;

Nikah kıyılırken imam şart oluyor da boşanma hususunda neden imam şart olmuyor?

Üç kere "boş ol" dendiğinde boşanma daha doğrusu boşama geçerli oluyorsa o zaman nikah da sadece erkeğin "seni karım olarak belirledim" lafını üç sefer söylemesiyle mümkün olmalı. Ne gerek var şahitlere ne gerek var imama???

Tabiki bu durumda kadının bir insan olarak görülmediği ortada.



__________________
Yunus 105. Şu da emredildi: "Yüzünü dine bir hanîf olarak çevir. Sakın müşriklerden olma!"
Yukarı dön Göster Alperen's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Alperen
 
Nisa-103
Uzman Uye
Uzman Uye
Simge

Katılma Tarihi: 08 haziran 2005
Gönderilenler: 31
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Nisa-103

Evet guzel bir soru, hakli bir soru. Cevabini bilmiyorum. Arastiracagim. Bu konu benim cok ilgimi cekti simdi. Arastirip, geri donecegim ins..
Yukarı dön Göster Nisa-103's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Nisa-103 Ziyaret Nisa-103's Ana Sayfa
 
Alperen
Admin Group
Admin Group
Simge

Katılma Tarihi: 09 nisan 2005
Gönderilenler: 2974
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Alperen

Selam Dostlar

 

Enfal 60. Onlara karşı, gücünüz yettiğince kuvvet hazırlayın. Ordugâhlarda atlar besleyin. Böylece hem Allah'ın düşmanını hem kendi düşmanınızı hem de bunlardan başkalarını korkutabilirsiniz. Siz onları bilmezsiniz ama Allah hepsini bilir. Allah yolunda harcadığınız herşey size tam olarak ödenir; hiçbir haksızlığa uğratılmazsınız.

 

Şimdi bu ayet uyarınca savaş için at beslemek şart mı? Neden bizler şimdi Rabbimizin bu emrini uygulamayalım? Rabbimizin bu ayetteki emrine uymak her müslümana farz değil mi? Emir açık(!)

 

Şimdi bu ayeti okuyunca herkes “olur mu canım şimdi nükleer, kimyasal, biyolojik silahlar var at beslenir mi hiç” diyecektir. Evet bunu demekte herkes haklıdır. Zira ayetteki “at besleme” emri o dönemin gerçeklerine göredir bizler bu emri bu dönemin gerçeklerine göre anlamak ve uygulamak zorundayız.

 

Ayette aslında emir “at beslemek” değil düşmana ve saldırısına karşı hazırlıklı ve caydırıcı olmaktır.

 

İşte bunun gibi insan hakları konusunda, köle/cariye mevzularında, veraset ve kadının şahitliği mevzularında ve özellikle nikah ve boşanma konusunda o dönemin şartları göz önünde bulundurularak Kur’anda bir takım değişken hükümler önerilmiştir. Allah’ın bu önerileri o dönem için emirdir.  Bu dönem için ise çıkış noktasıdır.

 

Bu değişken hükümler belli sabitelere bağlıdır. Bu hükümler temel dayanak noktaları göz önünde bulundurularak zaman ve şartlara göre yeniden anlaşılmalı ve uygulamaya böylece konulmalıdır. Sözün özü bazı konular mutlak değil mukayyettir. Sabit değil (sabitelere bağlı) değişkendir. Bu değişkenlik sayesinde Kur’an kıyamete kadar her çağın kitabıdır.

 

Nikah konusunda aslolan yapılan sözleşmenin sıhhatidir. Aslolan tarafların haklarının koruma altına alınmasıdır. Boşanmada da aslolan taraflardan birinin mağdur olmamasıdır. O dönem için bu yüzden boşanmada da iki şahit şartı koşulmuştur(Talak Suresi 2)

 

Günümüzde enfal 60’a göre at beslemeye burun kıvıranlar neden diğer (belli sabitelere bağlı) değişkenler hususunda aynı tavrı göstermiyorlar? “1400 yıl öncesinin koşullarında at vardı onun için böyle” diyenler neden o döneme ait çözümler bütünü olan hukuk, cezalar, müeyyideler, temel hak ve hürriyetler konularını aynen uygulama peşine düşüyorlar. At besleme konusu nasıl o döneme ait bir konuysa veraset, şahitlik, nikah, boşanma vd. bazı konular da o dönemin sosyal, siyasi, ekonomik yapısına ait ortaya konulan konulardır. Nasıl at besleme konusunda anlayışımızı update ediyorsak diğer mukayyet/değişken konularda da anlayışımızı update etmeliyiz.

 

Nikah ve boşanma konusunda Kur’anda olmayan safsataları (“boş ol” kelamı ile talakın mümkün olduğu gibi) hemen derhal terk etmeliyiz. Bunun yanında bu konuda Kur’anda varolan konuları da günümüze göre değerlendirmeli, anlamalı ve uygulamalıyız. 1400 yıl öncesini yaşamanın hiçbir anlamı ve gereği yok.

 

Saygılar

 



__________________
Yunus 105. Şu da emredildi: "Yüzünü dine bir hanîf olarak çevir. Sakın müşriklerden olma!"
Yukarı dön Göster Alperen's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Alperen
 
Nisa-103
Uzman Uye
Uzman Uye
Simge

Katılma Tarihi: 08 haziran 2005
Gönderilenler: 31
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Nisa-103

Allah’ın bu önerileri o dönem için emirdir.  Bu dönem için ise çıkış noktasıdır.

 Demissin ya, evet kariliyorum. Ornegin o donemlerden birden fazla eslilik de olabiliyordu. Bunun sebebi ise (ayeti tam hatirlayamiyorum su an, ama kendi yorumum degil bu, okumus oldugum ayet te idi) diyordu ki; savasta sehit dusen eslerin, hanimlari tek kalirsa, onlari himayesi altina almak caizdi. Bu demek degil ki o hanimlari kole olarak kullanmak, onlara bakmalari, ve cok iyi davranmalari gerekiyordu.. neyse konunun disina cikmayayim.

Imam nikahi ve bos ol uzerine henuz bir arastirma yapamadim, yapacagim insaalah. Sanirim bunun haremlik, selamlik ile alakasi var. Buna bagli olarak imam nikahi , yani oncelik ile Rabbimizin indinde evlilik, daha sonra da hukuki evlilik sart .. Sonra 3 kere bos ol dendimi, bosanmis olunuyormus ama bunun karsilikli riza ile olmasi gerekiyormus. Buna dair arastirma yapmak istiyorum ins, ve sizlerle paylasacagim.

Yukarı dön Göster Nisa-103's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Nisa-103 Ziyaret Nisa-103's Ana Sayfa
 
nuri72
Uzman Uye
Uzman Uye
Simge

Katılma Tarihi: 21 nisan 2005
Yer: ABD
Gönderilenler: 311
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı nuri72

Nisa-103 Yazdı:
Allah’ın bu önerileri o dönem için emirdir.  Bu dönem için ise çıkış noktasıdır.

 Demissin ya, evet kariliyorum. Ornegin o donemlerden birden fazla eslilik de olabiliyordu. Bunun sebebi ise (ayeti tam hatirlayamiyorum su an, ama kendi yorumum degil bu, okumus oldugum ayet te idi) diyordu ki; savasta sehit dusen eslerin, hanimlari tek kalirsa, onlari himayesi altina almak caizdi. Bu demek degil ki o hanimlari kole olarak kullanmak, onlara bakmalari, ve cok iyi davranmalari gerekiyordu.. neyse konunun disina cikmayayim.

Imam nikahi ve bos ol uzerine henuz bir arastirma yapamadim, yapacagim insaalah. Sanirim bunun haremlik, selamlik ile alakasi var. Buna bagli olarak imam nikahi , yani oncelik ile Rabbimizin indinde evlilik, daha sonra da hukuki evlilik sart .. Sonra 3 kere bos ol dendimi, bosanmis olunuyormus ama bunun karsilikli riza ile olmasi gerekiyormus. Buna dair arastirma yapmak istiyorum ins, ve sizlerle paylasacagim.

Selam Nisa

Allah razi olsun, insallah hep beraber arastiralim. Zaten bu forumdaki amac da bu, dogrulari yanlislari arastirip birbirmizin yanlislarini duzelterek yada birbirimizden ogrenerek, Allahin dinini dogru anlamak..

Arastirmalarinizin sonucunu bizimle paylasacaginiz icin simdiden Allah razi olsun. Eminmki bir cok diger arkadaslar da benim gibi ayni konuya bakiyordur. Bunlari hep beraber paylasiriz.

nuri

Yukarı dön Göster nuri72's Profil Diğer Mesajlarını Ara: nuri72
 

Sayfa Sonraki >>
  Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazıcı Sürümü Yazıcı Sürümü

Forum Atla
Sizin yetkiniz yok foruma yeni mesaj ekleme
Sizin yetkiniz yok forumdaki mesajlara cevap verme
Sizin yetkiniz yok forumda konu silme
Sizin yetkiniz yok forumda konu düzenleme
Sizin yetkiniz yok forumda anket açma
Sizin yetkiniz yok forumda ankete cevap yazma

Powered by Web Wiz Forums version 7.92
Copyright ©2001-2004 Web Wiz Guide
hanif islam

Real-Time Stats and Visitor Reports Sitemizin Gunluk, Haftalik, aylik Ziyaretci  Detaylari Real-Time Stats and Visitor Reports

     Sayfam.de  

blog stats