Şu da emredildi: Yüzünü dine bir Hanif olarak çevir. Sakın müşriklerden olma.
Yunus Suresi 105
Ben bir Hanif olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Müşriklerden değilim ben.
Enam Suresi 79
İbrahim ne bir Yahudi idi, ne de bir Hıristiyan. O sadece hanif bir müslümandı. O müşriklerden değildi.
Ali İmran Suresi 67
Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlıbaşına bir ümmetti; bir Hanif olarak Allah'ın önünde eğiliyordu. Müşriklerden değildi.
Nahl Suresi 123
De ki Allah doğrusunu söylemiştir / vaadinde sadıktır.Haydi artık Hanif olarak İbrahim'in Milleti'ne uyun! Müşriklerden değildi o.
Ali İmran Suresi 95
Allah'a ortak koşmadan, Hanifler olarak... Allah'a ortak koşan kişi, gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgar onu uzak bir yere fırlatıp atıyor gibidir.
Katılma Tarihi: 29 mart 2008 Yer: Turkiye Gönderilenler: 115
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
İlk dönemlerde farzlar ikişer rekât kılınırdı
Süleyman Ateş - 03 Nisan 2006 Pazartesi, Vatan
Kuran'da namazın kaç rekât olduğu anlatılmış mıdır? Evet anlatılmıştır. Savaş durumunda, cephede toplu namaz durumunu anlatan Nisa 102. ayette şöyle buyurulmaktadır:
"Sen de içlerinde bulunup onlara namazı başlattığın zaman onlardan bir bölük seninle beraber namaza dursun ve silahlarını da yanlarına alsınlar. (Namazda olanlar), secde edince arkanıza geçsinler, bu kez namaz kılmayan öteki bölük gelsin, seninle beraber namaz kılsınlar, korunma(tedbir)lerini ve silahlarını da alsınlar. İnkâr edenler istediler ki, siz silahlarınızdan ve eşyanızdan gaflet etseniz de birden üzerinize bir baskın yapsalar. Yağmurdan zahmet çekerseniz ya da hasta olursanız, silahlarınızı bırakmanızda size bir günah yoktur. Ama korunma tedbirinizi alın. Allah, kafirlere alçaltıcı bir azap hazırlamıştır."
Bu ayetten, farz namazlann ikişer rekât olduğu anlaşılır. Zaten ilk dönemlerde farzlar ikişer rekât olarak kılınırdı. Ancak hicretten bir müddet sonra Peygamberimizin, öğle, ikindi ve yatsı namazlarına ikişer rekât daha ilaveyle bu namazları dörder rekât kıldırdığı rivayet edilmektedir. Buna göre farz namazların iki rekâtı Kuran'ın emriyle sabittir. Öğle, ikindi ve yatsının farzlarına iki rekât ilaveyle dört rekât olarak kılınması da Peygamberimizin uygulamasıyla sabittir.
Kuran'da namazın kaç rekât olduğu anlatılmış mıdır? Evet anlatılmıştır. Savaş durumunda, cephede toplu namaz durumunu anlatan Nisa 102. ayette şöyle buyurulmaktadır:
"Sen de içlerinde bulunup onlara namazı başlattığın zaman onlardan bir bölük seninle beraber namaza dursun ve silahlarını da yanlarına alsınlar. (Namazda olanlar), secde edince arkanıza geçsinler, bu kez namaz kılmayan öteki bölük gelsin, seninle beraber namaz kılsınlar, korunma(tedbir)lerini ve silahlarını da alsınlar. İnkâr edenler istediler ki, siz silahlarınızdan ve eşyanızdan gaflet etseniz de birden üzerinize bir baskın yapsalar. Yağmurdan zahmet çekerseniz ya da hasta olursanız, silahlarınızı bırakmanızda size bir günah yoktur. Ama korunma tedbirinizi alın. Allah, kafirlere alçaltıcı bir azap hazırlamıştır."
Bu ayetten, farz namazlann ikişer rekât olduğu anlaşılır. Zaten ilk dönemlerde farzlar ikişer rekât olarak kılınırdı. Ancak hicretten bir müddet sonra Peygamberimizin, öğle, ikindi ve yatsı namazlarına ikişer rekât daha ilaveyle bu namazları dörder rekât kıldırdığı rivayet edilmektedir. Buna göre farz namazların iki rekâtı Kuran'ın emriyle sabittir. Öğle, ikindi ve yatsının farzlarına iki rekât ilaveyle dört rekât olarak kılınması da Peygamberimizin uygulamasıyla sabittir.
SELAM
1-Nisa -102 deki salat acaba namaz mıdır
2- Nisa -102 de ruku yok (iki rekat sa rukusuz mu)
3-Nisa -102 de mu'minler secde ediyor peygamberin secdesinden söz edilmiyor
4-Nisa -103 te meale göre namazdan sonra ayakta, otururken, ve yanlarınız üzere ALLAH'ı zikredin peki namaz zikr değil mi ,ALLAH'tan başkasımı zikr ediliyor namaz da ki, namaz dan sonraya ALLAH zikr ediliyor yoksa salat başka bir şey mi,acaba salattan sonra salat ta öğrenilenlermi uygulamaya konuluyor. aydınlatırsanız memnun olurum.
sanırım bunlar la beraber üzerinde durursak daha doğru bir sonuca varırız
Katılma Tarihi: 06 ekim 2008 Yer: Turkiye Gönderilenler: 148
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
".........Uydurduklari RUHBANLIĞA gelince, onu biz yazmadik. Fakat kendileri Allah rizasini kazanmak için yaptilar. Ama buna da geregi gibi uymadilar. Biz de onlardan iman edenlere mükâfatlarini verdik. Içlerinden çogu da yoldan çikmislardir. "Hadid süresi 27
Kuran' da geçen salat'ın, şuanda uygulanan namaz gibi şekilsel bir ritüeli olmadığını savunanlar, yukarıda alıntılamış olduğum ayetin "ruhbanlığa" ifadesinden yola çıkarak bu kısmı; Uydurdukları salata (kıyamlı, rükulu, secdeli şekilsel ritüele sahip olan) gelince,onu biz yazmadık. Fakat kendileri ALLAH RIZASINI KAZANMAK için yaptılar.....diyerek düşünürsek "Kuran'da insanlara şekilsel namazı emretmememize rağmen onlar bunu yaptılar" nasıl bir sonuç çıkar diye düşünüyorum?
Art niyet aramadan, tatlı bir dil ile vereceğiniz cevaplardan dolayı teşekkür ederim!
Sonra bunların peşinden ardarda elçilerimizi gönderdik. Meryem oğlu Îsâ'yı da onların ardına kattık; ona İncil'i verdik ve ona uyanların kalblerine şefkat ve merhamet koyduk. İcâdettikleri ruhbanlığı, biz onlara yazmamıştık, yalnız Allâh'ın rızâsını kazanmak için kendiliklerinden uyguladılar ama ona gereği gibi uymadılar. Biz de onlardan imân edenlere mükâfâtlarını verdik. Fakat onlardan birçoğu da yoldan çıkmıştır.
".........Uydurduklari RUHBANLIĞA gelince, onu biz yazmadik. Fakat kendileri Allah rizasini kazanmak için yaptilar. Ama buna da geregi gibi uymadilar. Biz de onlardan iman edenlere mükâfatlarini verdik. Içlerinden çogu da yoldan çikmislardir. "Hadid süresi 27
Kuran' da geçen salat'ın, şuanda uygulanan namaz gibi şekilsel bir ritüeli olmadığını savunanlar, yukarıda alıntılamış olduğum ayetin "ruhbanlığa" ifadesinden yola çıkarak bu kısmı; Uydurdukları salata (kıyamlı, rükulu, secdeli şekilsel ritüele sahip olan) gelince,onu biz yazmadık. Fakat kendileri ALLAH RIZASINI KAZANMAK için yaptılar.....diyerek düşünürsek "Kuran'da insanlara şekilsel namazı emretmememize rağmen onlar bunu yaptılar" nasıl bir sonuç çıkar diye düşünüyorum?
Art niyet aramadan, tatlı bir dil ile vereceğiniz cevaplardan dolayı teşekkür ederim!
Güzel bir sorgulama.Ben bu ayetin,şekilsel selatta dahil,din adına uydurulan tüm ritüel veya adetleri kastettiğini düşünüyorum.
Ve bana göre,din adına uydurulan bu veya bunlara benzer ritüel veya uygulamaları,Allah"ın emrettiğine inanarak,iyi niyetle,yerine getiren,yerine getirmeye çalışan herkese,Allah",sanki kendisi emretmiş gibi ecrini verecek,verir.Ancak bu kapsama sadece şekilsel namaz kılanlar değil,ömür boyu evlenmeyen rahibeler,ruhbanlar,budistler.v.s.de girer.
Yani bir insan atalarından edindiği dine uyarakta cennete gider,gidebilir.Yani "ameller niyete göredir."Ben,bu hadisin Kur"an ile ötürtüğüne inanıyorum.Bu söz,ister hadis olsun,ister olmasın,Kur"an"a uygundur diye düşünüyor,iddia ediyorum.
Bundan dolayı,İslam dünyasında,ideal müslümanlığın değil,ruhbanlığın,yani iptidai müslümanlığın hakim olduğunu farkeden arkadaşların,yani bizlerin,bu ibadetleri yapanlara karşı,çok saygılı ve çok anlayışlı olmamız lazım.Bu insanlar,atalar dininin gereklerini yapıyor diye,onları karşımıza alır veya onları eleştirirsek,çok yanlış yaparız diye düşünüyorum.
Sizi anlamiyorum yorumcu atalara veryansin ediyorsun ki senin yaninda acizler,onlar kopuk,sonra diyorsun;Yani bir insan atalarından edindiği dine uyarakta cennete gider,gidebilir. Allah ''Aralarinda hukmu ben verecegim''Demesine ragmen o hukmun Cennete son bulacagini nerden biliyorsun ?Neye dayanarak bunlari soyleyebiliyorsun ?
Kur'anda atalar,liderler,veli edinenlere soylenenler acik ve net.
Sonra bunların peşinden ardarda elçilerimizi gönderdik. Meryem oğlu Îsâ'yı da onların ardına kattık; ona İncil'i verdik ve ona uyanların kalblerine şefkat ve merhamet koyduk. İcâdettikleri ruhbanlığı, biz onlara yazmamıştık, yalnız Allâh'ın rızâsını kazanmak için kendiliklerinden uyguladılar ama ona gereği gibi uymadılar. Biz de onlardan imân edenlere mükâfâtlarını verdik. Fakat onlardan birçoğu da yoldan çıkmıştır.
Ayetin tamamı başka bir konudan bahsetmiyor mu?
Selam
Bu çeviri, istisnanın " munkatı' istisna" olduğu görüşüne göredir. İstisnayı muttasıl bilenlere göre mana daha farklıdır. Buna göre:
"... Uydurdukları manastır hayatı ile onları biz yükümlü tutmadık, ancak biz onları Allah'ın Rızası'nı talip olmakla yükümlü tuttuk. Ama onlar onu gereği gibi gözetmediler. Biz iman edenlerine ecirlerini verdik. Amma onların çoğunluğu fasıklardır (Allah Rızası'nın/Dini'nin haricinde bir hayatı tercih etmişler)."
Bu çeviri, istisnanın " munkatı' istisna" olduğu görüşüne göredir. İstisnayı muttasıl bilenlere göre mana daha farklıdır. Buna göre:
"... Uydurdukları manastır hayatı ile onları biz yükümlü tutmadık, ancak biz onları Allah'ın Rızası'nı talip olmakla yükümlü tuttuk. Ama onlar onu gereği gibi gözetmediler. Biz iman edenlerine ecirlerini verdik. Amma onların çoğunluğu fasıklardır (Allah Rızası'nın/Dini'nin haricinde bir hayatı tercih etmişler)."
[quote/]
Bu ayette gereği gözetilmeyen nedir?Allah'ın rızasına talip olmak mı yoksa uydurulan manastır hayatı mı?Allah,uydurdukları manastır hayatına kızmıyor da manastır hayatının gereklerini yerine getirmedikleri için mi kızıyor yoksa Allah'ın rızasına talip olma yükümlülüklerini yerine getirecekleri yerde manastır hayatı uydurarak bu yükümlülüğü yerine getirmektenten uzaklaşmalarına mı kızıyor?
Sizin yetkiniz yok foruma yeni mesaj ekleme Sizin yetkiniz yok forumdaki mesajlara cevap verme Sizin yetkiniz yok forumda konu silme Sizin yetkiniz yok forumda konu düzenleme Sizin yetkiniz yok forumda anket açma Sizin yetkiniz yok forumda ankete cevap yazma