Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
Allah (c. c) şöyle buyuruyor:"Gece ile gündüz, güneş ile ay Allah'ın varlığının belgelerindendir. Güneşe ve aya secde etmeyin.Eğer yalnız Allah'a kulluk etmek istiyorsanız yalnız bunları yaratana secde edin."(Fussilet: 37) Allah (c.c) yalnız kendisine ibadet edilmesini emretti. Gece, gündüz, güneş, ay ve diğer yarlıkları hiçbir şeye ihtiyaç duymadan kendisi yarattı. İbadet edilmeye de yalnızca bütün bu varlıkları yoktan var eden Allah layıktır. Ve Ö, hiçbir şeyin kendisine ortak koşulmasına asla razı olmaz. Allah (c.c) şöyle buyuruyor; "Rabbiniz gökleri ve yeri altı günde yaratan ve sonra arşa istiva eden, gündüzü durmadan kovalayan gece ile bürüyen, güneşi, ayı, yıldızları hepsini buyruğuna baş eğdirerek yaratan Allah'tır. Bilin ki yaratma da emir de O'nun hakkıdır. Alemlerin Rabbi olan Allah yücedir."(A'raf: 54) Allah (c.c) bütün mahlukatı yalnızca kendisi yarattı. Emir verme (hüküm verme) de yalnız O'nun hakkıdır. Yaratma işinde nasıl O'nun ortağı yoksa hüküm vermede de O'nun ortağı yoktur. Allah hüküm vermede kendisine ortak koşulmasından asla razı olmaz. Allah (c.c) şöyle buyuruyor: "Ey insanlar! Size ve sizden öncekileri yaratan Rabbînize kulluk ediniz ki O'na karşı gelmekten sakınmış olabilesiniz. O, yeryüzünü size bir döşek ve göğü de bir bina kıldı. Gökten su indirip onunla size rızık olmak üzere ürünler meydana getirdi. Artık Allah'a bile bile eş koşmayın."(Bakara: 21-22) Müfessir İbn-i Kesir: "Yalnızca bu mevcudatı yoktan var eden kimseye ibadet edilmesi gerekir" dedi. Ayet-i Kerimedeki "bile bile Allah'a eş koşmayın" ise Allah (c.c)'nun bu varlıkları tek başına yarattığını, gökten su indirdiğini, yeryüzünü insanlar için bir döşek, göğü ise bir bina kıldığını, O'ndan başka bir rızık veren olmadığını bildiğiniz halde O'na ibadette bile bile eş koşuyorsunuz, demektir. İbadetin kelime olarak anlamı: Boyun eğmek, itaat etmek, küçüklüğünü kabul etmek demektir. Şer'i manası ise; Allah'ın sevdiği, kabul ettiği, razı olduğu ve emrettiği bütün gizli ve açık ameller ve sözlerdir. Onlardan bazıları; iman, İslam, İhsan, Dua, Korkmak, Umut Etmek, Tevekkül Etmek, Ummak, Gönülden Saygı Duymak, Yönelmek, Yardım İstemek, Sığınmak, Yardımına Çağırmak, Kurban Kesmek, Hükmünü Kabul Etmek ve Adak Adamak'tır. Bunlar ve diğer ibadetler yalnız Allah'a yapılır. Ne Allah'a yakın bir melek, ne bir resul, ne de bunlardan başka bir şeye ibadet yapılır. İbadet türlerinden birini mahluk için yapan bir kimseden daha sapık, daha zalim kim olabilir? İbadet çeşitlerinden herhangi birisini Allah'tan başkasına yapmak (yani; ölülerden veya salih kimselerden yardım istemek, onlardan korkmak, onların kendisine herhangi bir zarar veya fayda sağlayabileceğine inanmak veya bir felaket anında ölü bir kimseyi yardımına çağırmak) büyük şirklerdendir. İnsanı İslam milletinden çıkaran büyük küfürdür. Allah (c.c) şöyle buyuruyor: "Allah'la beraber delili olmadığı halde Allah'a eş koşanların hesabını Rabbi görecektir. Allah kafirleri kurtuluşa erdirmez." (Mü'minun: 117) Allah (c.c) şöyle buyuruyor: "Mescidler şüphesiz ki Allah'ındır. Öyleyse oralarda Allah'tan başka hiçbir şeye ibadet etmeyin."(Cîn: 18) Mescidlerde, Allah'ın emrettiği şeylerden başkasına insanları davet eden kimse Allah'a şirk koşmuş olur.
Allah (c.c) şöyle buyuruyor:"Eğer bana inanmışsanız onlardan korkmayın benden korkun." (Al-i İmran: 175) "Onlardan korkmayın benden korkun."(Maide: 3) Bu ayetler gösteriyor ki; korkmak bir ibadettir. Burada bahsedilen mahlukattan korkmak, Allah istemediği halde bir kötülük gelebileceğine inanmak veya zannetmek demektir. Yalnız Allah'ın elinde olan şeyler için Allah'tan başkasından korkmak büyük şirklerdendir. Allah (c.c) şöyle buyuruyor: "Rabbine kavuşmayı uman kimse yararlı iş işlesin ve Rabbine ibadette hiç ortak koşmasın."(Kehf: 110)
__________________ slm
|