ne diyorum ya ! cok guleceksiniz, diyorum, Insan dehasinin ihtisami komediyle bulusunca Neler urettigini gorun !!!! gulmekten karniniz yirtilmassa aha paranizi iade edecegiz, o kadar yani !!!
sevgili yonetici evvela tesekkurler ve saygilar sunuyorum, ve sunu diliyorum ki samimiyetle yapilandirilmis olan site amacina ulasir aydinlanma cizgisinde her isteyene faydali olur...
meseleye hemen girecek olursak; bu konulari degisik ortam durum ve kosullarda degisik zaman dilimlerinde teatilerde bulunmus hatta tartismis biri olarak tekrar belirtmek isterim ki basit yuzeysel hatta capraz mantik kullanan zumre ve muhevvisleri evvela zihni buhranlarinda anaforlar olusturmak vechile zevati sahislarini aldatmakla kalmayip kananlarindakefaletini ustlenmis durumundadirlar..
aristo'nun 2500 yil once ortaya koydugu felsefik gerceklilikte "once inanc sonra mantik gelir" yani mantigin onermeleri kisinin inancina gore sekillemir...
belki felsefeyi birak gerceklere gel diye one cikmak isteyen kimsler de olabilir, o durumda kendileriyle tezat olanlar nasil olurda futursuz bir muhakemenin icinde olduklarini izaha yeltenirler ki ?
basit bir lise muhtasilinin dahi kavrayabilecegi "onermeler mantigi" 3 duz onermeye 1 yamali onerme ekleyince nasil onerme tutarli olursa, sozde akademik bir icerik kazandirilmaya calisilan ustteki makalede oyle bir zihni carpiklik "ATALAR DINI" izahinda kendini aleni teshir etmekte ve bu suur ile yine ayni bulaniklik neticeyi de hukme baglama tevessulundedir....
bunun anlami ben boyumdan buyuk ise kalkiyorum haddim olmadan "sosyoloji ilmine" de el atiyorum demektir ki bu isi yapanlar bilinc duzeyi farkliligindan mutevvellit ve murekkep kitlelerin furkanini bile kavramaktan bigane hukumlerinde de aydinlanma cizgisini tabandan bilime daha otesi ortacag zihniyetinden kalma "skolastik olguya" degin muthis bir yanilgi icerisine dusenlerin ta kendileridir....
basitce "ATALAR DINI" ya da orf adet gelenek gorenek yahut bulunulan cografyanin kulturunden etkilenmek sosyolojik olarak ta psisik olarak ta hele antropolojik olarak gayet normal bir durum iken sozum ona mantigin birincil onermesinde ki "duz onermeye" insanlar bulundugu cografyadan etkilenir ile baslayip oyleyse 2cil ve 3cul onermeleri de ekleyip sonucda hukmu istedigimiz yonde baglayalim nederece anlamli olabilir ?!!!
buraya kadar olan kisim olayin basit bir mantik zincirinin nasil carpitildiginin izahi, herhangibir muhatap bulursak geri kalan kismini da gereken sekilde izaha gayret edecegiz Insallah...
remzi abi bu radyoman sen misin yoksa ?!!!... valla her kimse yazdiklari o kadar gulunc ki !!! arapca bilmedigi kesin.... orada "salatu vusta" geciyor ve acik net "orta namaz" demek olur uc degisik anlamda "salat" vardir ve murdaki manasi "namazdir" diger anlamlarinda dahi (dua, ovgu, esenlik ) asla orta direk anlami icermez, son derece akil ve bilim disi seylerle ugrasip bosu bosuna zaman kaybediyor ustelik hem kendi zihninizi hemde baskalarinkini bulandiriyorsunuz vesselam... \
suphesiz peygamber Allah'in emri disina cikmaz ve fakat bu onun hukmunun veya hadislerinin sizin kast ettiginiz gibi Kur'an disinda oldugunu asla gostermez....
goruldugu gibi Resulu direk olarak rehber kilmaktadir..
asil konuya donersek: bu yazilan ayetlerde ozel yani sirf karsi yada iddiayi suretucu aciklanacak bir sey yok, daha evvelki yazimda da belirttigim uzre basit hemde cok basit mantik kullanilmaktadir... ustelik oylesine mutaviz bir hezeyan ki Hz Ibrahim dusturunu Aristo'yla karsi karsiya getirmekle kalinmiyor, sozum ona tavsiyenin ziddi yine Aristo olcutunden bakiliyor !!!!
burada "icsel ve kapali uclu" soru mantigi kullanilarak daha evvel defaatle belirttigim uzre muihakemet karara vardiriliyor....
oyle bir duruma getiriliyor ki sanki ehl-i sunnet itikadinda ki kimseler Kur'an karsiti gibiler ve 1400 yildir bu ayetleri, degil kelime kelime, harf harf incelememisler de, bir zumre "Amerikayi Yeni" kesfediyor !!!
"peygamber" Farsca'dan gecme olsa n'olur yunanca'dan gecse n'olur ?!
yine daha evvel dedigim vechile. suur furkaninin ki ol mumtaz ulema dahi muttefikin aleyhle tesbitte mazbut iken, bu bilincin mertebesini elestirmenin yolu bu olmamali.....
insanlara en cazip gelen seylerin basinda "yenilik" gelir ancak o kadar muttelif tesahhud ki, bu bunyan bundan 1000 yil evvel varid olmus ta farkinda degiller....!
peygamber=pey (pi ve ye harfleri) ve gamber (gayin, mim, be ve ra) murekkep birlesik bir kelime olup Pey=pes gamber giden, goturen lider manalarini ihtiva eder ki manasi "pesine gidilen kimse" olur.. istilahta lider ve ulukisi olup din terminolojisinde bildigimiz anlami yani Allah resulu demektir
resul ise mesajci anlamina gelir birebir cevirmek isterseniz, zaten "cagri" filminin orjinal ismi de buna kinaye yani "the massege" dir... istilahda ise "elci" ve din terminolojisinde "Allah'dan aldigi vahyi insanlara aktaran kimse anlamindadir...
burda yapilmak istenen demegoji o kadar basit ve komik ki suphesiz normalin ustunde olduguna inandigimiz ki inanmak zorundayiz cunku o insan ki sizinde makbulunuz olan Kur'an'da Allah ile birebir hele de Miraca cikma hadisesi vaki iken hangi "mukessif olculerle" basite indirgeyebiliyorsunuz ?!!!
bircok ayette Resule itaat emredilirken....
bir kere sosyolojik olarak dahi sizin soyleminiz hele tarihsel olarak...
yahu felsefesi bile koskaca Aldatmaca...
hani oyle muftehir edayla cengaverlige yeltenen "Cervantes"i kiskandiracak sekilde lanse varda ona binaen, buyurun bu isin akademisini de gorelim diye basliklar attim....
ama durum vechile; yerinde parmak hesabi, yerinde Inanc ote tarafta mikrobiyolojik calismalarla basta oz zihnini bulandirmaya calisirsaniz o Olmaz iste!!!
din, rasyonel degil idealdirle mi basliyalim yoksa "pavlovun denekleri" emsali "sartli refleks" mi verelim ?
siz once buna karar verin...
Nizam ul-mulk'e gidip Hassan sabbah'in kaprisini yahut hasedine de variriz, gonlunuzu hos tutun ...
simdilik vaktim bu kadar, devam ederim Insallah
zaten amacimda budur ki, burda agdali diyebilecegim bir dil kullanarak hele de "turkce'nin yetersizliginden " dem vuranlara bir cevap ve de kendi dilini anlamaktan aciz bicarelere bir nevi ders muradidir...
kur'an'i anlamaya calisanlarin futursuzlugu 1400 yillik emege mutecaviz hilkatleri basit bir manayi kavrama kudretinde sinifta kaliyor ve de yine tekerurle muennidlik yapiyorsa, yineliyorum ki "OLMAZ"...
bu is bu kadar ucuz mu ?...
ama gonul elvermiyor ve izahi yineliyorum:
1) inanca mantik uygulamak insanin pisisik tabi halidir (YANI BU NORMAL BIR DAVRANISTIR ) ancak "sartli refleks ya da onyargiyla mutevvellit tutumlar kimi zaman gercegi koreltir, bu da insan tabiyatidir ama YANLISTIR...
2) sozde bilimin ustunlugune dem vurulmakta, mezhep imamlarina dil uzatmakla kalinmayip 15 asirlik akademiyi sifirlamakla kalinmayip mevcut medeniyet mertebesindeki bilimler dahi cuhulden murid tam tezatin gobeginde bulunulmaktadir...
3) bu zihni anaforda kaybolan zumre, tipki turk tv'lerinde boy gosteren ucubeler ve "birey" vasfina ulasamamis "lumpenler" gibi munevverlikten beri "65 milyon bizi seyrediyor " seklinde tepkileri vechile ayni noktada bilinc altinda sozde "azizlere veya Hz.Isa'nin havarilerine" kotu gozle bakiliyormus yargisina ulasiyorlar...
yapmayin be kardesim ! bu kadar kendinizi kandirdiginiz yetmez gibi yineliyorum basit mantik oyunlariyla baskalarini da etkilemeye yelteniyorsunuz......
cahil, kendi yolunu cizmekten aciz insanlari cumle islama mal edemezsiniz... hic bir mezhep havarileri kotulemez dahasi hurmet gosterir... kendi cehaletinizi topluma mal etmek sizi rencide etmiyor mu?
4) hele de bakin ! kendi suurunda ki ceraheti oylesine ortaya koymakta ki Hiristiyan azizlere ovguler yagdirirken, islamin mumtaz sahislarina karsi gosterdigi "hos goru" insanin gozlerini yasartiyor..
islam dininde soyle bir hukum vardir : bir isi bilen eger ki bildigi halde yanlis bir karara, hukme varsa "bir sevap alir", yok dogru karara varsa, o vakit sevabi 2 olur... diger taraftan bir cahilin hukmu dogru kararda dahi "1 gunah" hele ki "yanlis karari' 2 gunah olur..
diger ahlaki deger ise "EMEGE SAYGI"... insanlar hayatini hatta bu ugurda canini vermis (IMAM EBU HANIFE (Numan Bin Sabit) ) kimseleri bu kadar ucuza satmak ancak cehalet ve ucuz kafalarin sig dusunce yapisindan kaynaklanmaktadir...
5) yahu yalanin bu kadari olur !!! hele de bu kadar celisik anlayis !!! sozum ona "SIILER 3 VAKIT NAMAZ KILIYORMUS" el insaf kardesim yahu, ruyanda mi goruyorsun nerden uyduruyorsun bunlari.. siilerin en yogun oldugu hatta yonetimde soz sahibi olunan iran'da bes vakit ezan okunur ve 5 vakit camiye NAMAZA gidilir.. boyle bir mantik muhatap bile alinmaz ama ne care ki masum korpe beyinlere yazigimiz var...
6) hele "SIA'ya dem vuranlar, bir kere sia islam anlayisinda "IMAM MASUMIYETI" ve de "AYETULLAH " gibi bir nevi "RUHBANLIK" vardir...
imamin sozu hasa ALLAH'in EMRI gibidir.... Hz. Peygamberin , Hz. Ali'nin soyundan "Ruhi olarak nesilden nesile ve de IMAMDAN IMAMA" gecdigine iman var... Peygamberin Hadisine yahut ulviyetine tehammul edemeyenler nasil olur da (inadiktan sonra mantik koyma ilkesi geregi olur ) yerine yani isine yani kendi fikrini desteklemek gayretiyle "SIA'ya " siginir yahu !!!
hayatinda imam maturidi ya da esariyi bilmeyen degil duymamis kimseler, kalkipta "Ahkam keserse" .....
daha ayetlere, tarihi gerceklere yahut diger ilimlere gelecez... kimse merak edipte "felsefeyi birak sadede gel" sersenisi yapmasin , cunku once fikrin mantiksal cokuntusunu ortaya koyuyorum...
Bak sen !!!! mantiga bak neyi nerden getirip neye dayandiriyor ?
guzel kardesim bu yazilanlarin alasi benim gibi basit bir "ehl-i sunnet" itikadina sahip kimsede bile var...
ustelik yine normal iman duzeyinde ki bir insan dahi hic itirazsiz kabul eder hatta iki cift lafta kendi ekler
ve fakat hukum kismina gelince, bilincli bir yonlendirme yapilarak sanki mezhep imamlari dusunmus tasinmis "yahu bu boyle olmayacak hazir su col sicaginda yapilacak birseyde yok ustelik canimda SIKILIYOR bari bir "mezhep kurayim " hemde oyle olsun ki boyle benim basimi da yesin insanlari da birbirine dusursun" demisler....
valla benim hayal dunyam bu kadarina yetiyor belki baskalari bunun otesinde bir masalda uydurabilir !!!!
bilinc duzeyini kemalata erdirme gayretinde ki her birey dolayisiyla islam ulemasi "cahil (sizler gibi) halktan" beri olarak sizin ucuz felsefeniz bir tarafa alemin en ince deruni sirlarini kesfe cikmaktan ne cekinmis ne utanmis ne de korkmuslar hatta bu ugurda olumu goze almislardir... ama cok iyi biliyorum ki bu yazdiklarimi dahi ilk defa okuyor ve ogreniyorsunuz....
o ustadlar ki cahil ve vahsi avamin siddetinden elbetteki suursuzlugundan almancasi lumpenliginden endiseyle "kimi konulari" halka indirmekten dahi ar etmislerdir... cunku onlarin seviyesi bunlari kavriyacak duzeyde degildi....
goruldugu gibi henus mantik cokuntusunu asamadik ki diger taraflarini cozumleyelim...
ve "yenilik" bir insani harekete geciren, istaha getirip ceken, "mal bulmus magribi" gibi ustune atlamasina sebep olan unsurun basinda gelir.... Ancak o denli cehalet var ki bu fikirler ortaya atilali 1000 yil olmustur...
neyse iste... dedigim gibi akli basinda fikirlerle gelin lutfen,,
ALLAH hepimizi islah etsin
Sevgili Remzi bey, yazdiklarinizi, yazilanlari belki yanlis anlarim diye ve dahi o ayetleri hayatim boyunca defaatle okudum, bu isin cilesini cekmis insanlar benden ote ve fakat acizane benim sozlerim dahi fusuldur....
gorunen o ki kendi yazdiklarini "mutlakiyete ulastiranlar, berikeleri tenezzul etmiyorlar"...
yazdiklarima her hangi bir cevap alamadim, bir usulde fikir muhatabinin sorgulamasina acik ve cevaba yukumludur, olayi saldiri mahiyetine donustururseniz buna "ZORBALIK" hafif soylemle "fasizim" denir...
sizden lutfen benim yazdiklarimi da kaale alin ve degerlendirin demeyecegim !! cunku perspektifsel nazara haiz olmayan kimselere soylem yine hafif ifadeyle aci verir...
yine de ayetlere acikligi soyle getireyim ki:
sizin demek istediginiz anlamda ayetler "bizim gibi aldatilan mezheplerin kiskacinda ve ATALAR DININE donusturlen kimselerin " inanciyla, hasa din disi davranilmakta ve kur'an'a cagri yapilmakta !
ancak bizim de cevabimiz, asil sizlerin baktigi nokta da gercekler sadece bulandirildigi gibi islami ilimlerden "Tefsir ilmi" usulunde bu ayetlerin muhatabi gayri muslimler olup zaten bir muslumana yakistirilamaz, gelgelelim genis kapsamli dahi baksak olaya, ayetlere kimse itiraz etmiyor ve de acik bir delille karsi bir durumda degil...
sizin acik temelden peygamberi yoksayma ya da hadisleri bertarafla ortaya koydugunuz celiskili mantik duzenegiyle olaya bakmaniz dahi olayin aslini ve de gercegi degistir miyor...
ve hep diyorum ki kendi paranoyanizdan mutessekil kurgularinizi baskalarina mal ederk bir mucadaleye girismek sizleri "kasif " degil ancak "Cervantes" in yeni kahramanlari olurlar
remzi abi bu radyoman sen misin yoksa ?!!!... valla her kimse yazdiklari o kadar gulunc ki !!! arapca bilmedigi kesin.... orada "salatu vusta" geciyor ve acik net "orta namaz" demek olur uc degisik anlamda "salat" vardir ve murdaki manasi "namazdir" diger anlamlarinda dahi (dua, ovgu, esenlik ) asla orta direk anlami icermez, son derece akil ve bilim disi seylerle ugrasip bosu bosuna zaman kaybediyor ustelik hem kendi zihninizi hemde baskalarinkini bulandiriyorsunuz vesselam... \
degisik ayetlerden peygambere yonelten iki ayet
Nisa 59. Ayette ; " Bir şey hakkında çekişirseniz , onu Allah'a ve Resulüne döndürün (hükmü onlardan isteyin) . eğer Allah'a ve ahiret gününe inanıyorsanız."
Şura 52-53. Ayetlerde " Şüphesiz ki, sen herhalde doğru bir yolun rehberliğini yapıyorsun (ki o yol Allah'ın yoludur) "
suphesiz peygamber Allah'in emri disina cikmaz ve fakat bu onun hukmunun veya hadislerinin sizin kast ettiginiz gibi Kur'an disinda oldugunu asla gostermez....
goruldugu gibi Resulu direk olarak rehber kilmaktadir..
ve buda remzi abiye ozel NESH ayeti:
“Biz daha iyisini veyâ benzerini getirmedikçe bir ayeti(n
hükmünü) yürürlükten kaldırmaz veya onu unutturmayız.
Allâh’ın her şeye gücü yeter olduğunu bilmedin mi?”
(Bakara 2:106)
bunlar da diger ayetler:
“Allâh, dilediğini siler, (dilediğini) bırakır. (Bütün)
kitâb(ların) anası, O’nun yanındadır.” (Ra’d 13:39)
“Biz bir âyetin yerine başka bir âyet getirdiğimiz zaman -
Allâh ne indirdiğini bilirken - “Sen (Allâh’a) iftirâ
ediyorsun (bu sözleri kendin uydurup Allâh’a atıyorsun)”
derler. Hayır (ama) çokları bilmiyorlar.” (Nahl 16:101)
“Andolsun, biz dilesek, sana vahyettiğimiz (âyetler)i
tamâmen gideririz; sonra onun (geri alınması) için bize
karşı (sana yardım eden) bir vekil bulamazsın.”
(İsrâ 17:86)
sevgili adanali kardesim, abim, buyugum kucugum, yasdasim, hemsehrim... herneyse...
adananin sicagi basina vurdu galiba !!
hayal dunyani baya baya gelistirmis...
oh ne ala !!! gece ustu acik yatip sabah masallarla uyanan herkimseye bir din verelim olsun bitsin !!!
zaten bizim ucuk kaciklar harici, herkes kendi derdin de ya, hani ezkaza bu masallara temayyul ya da tevesuul cihetinden endise hasil !
ha bu ustekine girizgah derler, hani sizin nasallarin basinda yaptiginizin "hucvu" oluyor biraz daha EDEBiyat katayim dedim...
neymis efendim "boyuk boyuk sahabeler hadis nekletmemis MIS mis MIS.." yahu cahil bir dostun olacagina... diye basliyan atasozunden mi gireyim yoksa sabaha mi birakayim ? bilemedim..
basit bir hadisin analizi veya "RAVI" zincirine bakarsan hepsi senin hayalini kurdugun masalin aksine o "BOYUK BASLARA" DAYANIR...
he dersen ki ben TURKCE Konusmayi, Yazmayi BIL MI YORUM ve aslinda demek istedim ki: " o buyuk baslar HADISLERI tutanaklastirmadi, telif etmedi !"
o vakit de deriz ki simdi ki sorumsuz ve suursuzca yapilan dansozun, soytarinin, anlayanin anlamayanin, akillinin delinin yazarlga soyundugu gibi bir durum heralde o donem icin sizin bile o muthis hayal dunyaniza (WONDERLAND) sigmaz...
Peygamberin yine "HADIS" kaynakli "HADISLERI YASAKLAMASI " cunku "KUR"AN ile karisma ihtimalinin bertarafi" elbette serri anasirdir...
ya valla yazacak hele bu sacmalklara, destanlar var da, neyleyim bizden gecti ki "Cocuk Eglencelerini" birakali heyhat YILLAR oldu...
simdi kaybolan yillarimi geri verseler...
bir avuc avuntu
bir tutam umut...
16 Nahl Suresi 101
Bu ayete ve devamına dikkat edersek Peygamber’i, düşmanlarının iftira edici olarak nitelemesinin sebebi, Kuran’da ayetlerin kendi içinde birbirini nesh etmesi değildir. Peygamber’in iftiracı olarak nitelenmesinin sebebi, Kuran’ın Allah tarafından gönderildiğini söylemesi ve Kuran’daki ayetlerin (belgelerin, delillerin, işaretlerin) unutulan veya hükmü kalkan ayetlerin (delil, belge,işaretlerin) yerini almasıdır. Nitekim aynı konuyu anlatmaya devam eden Nahl Suresi’nde iki ayet sonra 103. ayette Peygamber’e, Kuran’ın bir insan tarafından öğretildiği iftirasının yapıldığını görüyoruz. Bakara Suresi 106. ayeti yeniden incelersek yeni “ayetin”, nesh edilen “ayetin” ve “unutulan” ayetin yerine geldiğini görüyoruz. Ayette neshin yanı sıra unutma fiili de geçer. Bu nedenle bu ayete dayanarak Kuran’da nesihmensuh olduğunu savunanlar, Kuran’da unutulmuş ayetler olabileceğini de iddia etmiş olurlar. Oysa bu iddia Kuran’ın korunduğunu söyleyen aşağıdaki ayetler ve Kuran’ın değişmediğini ispat eden matematiksel mucizeler ile çelişir. (Kuran’daki bu matematiksel mucizeleri “Kuran Hiç Tükenmeyen Mucize” kitabımızda gösterdik.)
101- Biz bir âyeti değiştirip yerine başka bir âyet getirdiğimiz zaman Allah ne indirdiğini pek iyi bilmiş iken kâfirler Peygambere: "Sen, ancak bir iftiracısın" dediler. Hayır öyle değil; onların çoğu bilmezler
101- Bir âyetin yerine diğer bir âyetin, getirilmesi nesihtir. Önceki âyet mensuh (neshedilmiş), sonraki âyet ise nasih (nesheden)dir. Kâfirler, nesih meselesini Hz. Muhammed'in peygamberliği hakkında bir şüphe gibi ileri sürmek istemişlerdi ki, zamanımızda da hâlâ bunu takip eden kâfirler çoktur. Bu âyet, onlara cevaptır. Yani bir âyeti neshedip (hükümsüz kılıp) yerine diğer bir âyeti bedel olarak getirdiğimiz vakit ki Allah, ne indirdiğini, ne indireceğini daha iyi bilir. Onun neshi ve değiştirilmesi haşa bilgisizlikten değil, ilim ve hikmetindendir. Önceki âyet de sonraki âyet de ilâhî hikmet ve kulların menfaatleri gereğince iner. Bir zaman için faydalı olan, diğer bir zaman için zararlı olabilir. Bunun tam tersi de vardır. Çünkü dünyadaki durumlar, değişiktir. Şeriatler ise dünya ve ahirette Allah'ın kullarının faydaları ile uyumludur. Halbuki yüce Allah, Hz. Muhammed'in şeriatını kıyamete kadar değişik asırların yararlarına hakim olması için indirmiştir.
Yüce Allah, ne indirdiğini ve indireceğini bilip dururken bir âyeti başka bir âyetle değiştirdiği zaman sen, peygamber değil, bir iftiracısın dediler. Bu Kur'ân'ı kendin uyduruyorsun da Allah'a iftira ediyorsun. Bu Allah sözü olsaydı değiştirilir miydi? demeğe kalkıştılar. Rivayet edildiğine göre, önce şiddetli bir âyet, sonra da ondan yumuşak bir âyet indi mi, Kureyş kâfirleri şöyle derlerdi: "Muhammed ashabı ile eğleniyor. Bugün birşey emrediyor, yarın da onu yasaklıyor. Mutlaka onları, o kendiliğinden uyduruyor da Allah'a iftira ediyor" Hayır onların çoğu bilmez. İçlerinde bilen ve bildiği halde, inat ve kibir edenler bile varsa da çoğunun bu yaptıkları bilgiye yakışmaz. Kur'ân'ın hakikatini, nesih ve değiştirilmesinin fayda ve hikmetlerini bilmezler.
evet sevgili Remzi abi ve herkim dikkate aliyorsa !
nesih ayetleri istedin yazdim, sende "Hazirlikli olarak" Ezberden gondermissin ki acikcasi beni basit "MANTIK OYUNUNA" dusurdun...
ancak ya sen bu yazilanlari okumadan sadece basliklara bakim gonderiyorsun ya da "INANMISLIGIN, SECAATIN" heyecani ile korukorune "mantik" dehlizlerinde ve hep dedigim gibi "SANA (KENDIMCE) YAKISTIRAMADIGIM" bir taasubun icine dusmussun, bir nevi "yagmurdan kacip, doluya tutulmus" dalmissin, acizane kanaatim...
konuya donersek; yine yine yine YINE yineliyorum.....: basit mantik ve demegojiden baska hicbir HALT yok, "OLUMU GOSTERIP, SITMAYA RAZI EDERCESINE" bak diyo eger nasuhu mensuhu kabul edersen Unutmuslugu DA Kabul edersin heeee seni seni sonra Din min de kalmaz ona gore ayagini denk AL, iyisimi gel sen "YA YARDAN, YA SERDEN GEC"
kendi basit dunyasinda kurkuladigi ahlak dunyasini ALLAH'a iftira edene "Lanet mi yoksa Islah mi ?" gerekir bilmem ama Israiliyatdan geldigini dusundugum bir hikayede Hz. Ibrahim'e atfen soyle anlatilir..
"ol vakit Ibrahim uyandi, gordu ki surusu kurtlar tarafinda telef edilmis, isbu sebeb vechile ellerini semaya kaldirip Allah'dan kurtlarin ISLAHINI niyaz etti, ertesi sabah ise tersine kurtlarin telefini gorunce bildi ki Allah duasina icabet etmis, mahzun oldu ellerini yine Yaradan'a yoneltip, "Rabbim, muradim Telef degil, Islahdi" dedi, Hak Teala buyurdu ki; "Ey Ibrahim KURTLARIN ISLAHI BOYLE OLUR" "...
Artik Sizi Allah'a Havale ediyorum.....