Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
RAHMAN VE RAHİM OLAN ALLAH’IN ADIYLA
İ M A N
İmanın esaslarını tekrar edelim mi?
1: Allah’a iman
2: Meleklere iman
3:Kitaplara iman
4:Resullere iman
5:Ahirete iman
6:Hayır ve şerrin Allah’tan geldiğine iman
Korkmayın 6.cı şıkkı fıkıh kitaplarından ayıp olmasın diye aldım.
ALLAH’A İMAN:
Zatının varlığına ve birliğine, ezelde ve ebette var oluşuna, yaratma ve şekillendirmede eşsiz oluşuna, kâinatı yoktan var edişine şek ve şüphe duymadan iman.
2/117 Gökleri ve yeri, güzelliklerle donatarak yaratan Bedi' O'dur.Bir şeyin olmasına karar verdi mi ona sadece "ol" der.Artık o, oluverir.
6/2 Sizi bir balçıktan yaratan O'dur. Sonra hüküm verip bir süre belirlemiştir. Belirlenmiş bir sürede onun katındadır. Bütün bunlardan sonra siz hala kuşkulanıp duruyorsunuz.
13/16 De ki: "Göklerin ve yerin Rabbi kim?" De ki: "Allah." De ki: "O'nun yanında başka dotlar mı/destekçiler mi edindiniz? Bunlar kendilerine bile yarar sağlayıp zarar verme gücünde değiller." De ki: "Körle gören yahut karanlıklarla ışık bir olur mu? Yoksa Allah'a, tıpkı O'nun yarattığı gibi yaratan ortaklar buldular da yaratış/yaratılanlar kendileri için benzeşir hale mi geldi?" De ki: "Allah'tır herşeyi yaratan, O'dur Vahid ve Kahhar olan."
27/60 Yoksa gökleri ve yeri yaratan, gökten size bir su indiren mi hayırlı? Biz o suyla sizin için gözler-gönüller açan bahçeler bitirdik. Sizin, onların bir tek ağacını bitirmeniz mümkün değildi. Allah'ın yanında bir ilah mı var? Hayır! Ama onlar döneklik eden bir topluluktur.
30/27 Yaratmaya ilk başlayan/yaratılanları ilk yaratan O'dur. Sonra onları çevirip yeniden yaratacaktır. Bu O'nun için çok da kolaydır. Göklerde ve yerde en yüce örnekler/en yüce sıfatlar O'nundur. O'dur Aziz, O'dur Hakim...
36/79 De ki:"Onlara hayat verecek olan, onları ilk kez yaratandır.O, bütün yaratılmışları/her türlü yaratmayı çok iyi bilmektedir."
36/81 Gökleri ve yeri yaratan,onların benzerini yaratmaya güç yetiremez mi? Elbette güç yetirir.Herşeyi bilen Alim, sürekli yaratan Hallak O'dur.
51/56 Ben, cinleri ve insanları sadece bana ibadet/kulluk etsinler diye yarattım.
Ayetlerde de görüldüğü gibi yaratılış gayemiz olan, Allah’a kulluk ve ibadete iman. Allah’a iman ettim, varlığına iman ettim demekle iman edilmiş olmuyor. Kuran kursunda İslam’ın şartı, imanın şartı 32 farzı 52 farzı ezberlemek zorundasınız. Hatta daha önceleri evlenen çiftlere nikah kıyarken hoca bunları sorardı.
Çiftte, nikâhtan önce bir gayret ezberledi, hocaya rezil olmamak için. Şuursuzca sadece ezber. Ezberledin mi tamam, işin ibadet kısmının, amel kısmının ne önemi var ki? Rabbim, nasıl ezberledin kısmına bakacakmış gibi,ezberin kuvvetliyse kurtardın paçayı. ezberlemeyenlerin vay haline.Acı ama gerçekler bunlar değilmi?
LA İLAHE İLLALLAH diyen cennete gidecek, diyen insanların acaba, bu kelimeyi söylerken, nelerin altına imza attığının farkında mı?
Elbette hayır.
Farkında olsa LA yoktur İLAH : Yani sığınılacak, tapınılacak, ibadet edilecek, otorite koyacak, emir verecek, hüküm koyacak yoktur. İLLALLAH: Allah’tan başka. Dedikten sonra, Allah’a kul olmak yerine şeytana kul olurmu insan. Bu kelimeyi söylemekle değil, kelimeyi tevhit inancına göre yaşamakla olduğuna inanır.
Yani inandığı gibi yaşamak, evet inanmak tüm hücreleriyle, tepeden tırnağa inanmak ve inandığını hayata aktarmak. Budur ancak mümince yaşamak.
6/46 De ki: "Düşünün bakalım. Allah, işitme gücünüzü, gözlerinizi alsa, kalpleriniz üzerine mühür bassa, Allah'tan başka hangi ilah onları size geri vercek?" Bak nasıl türlü türlü açıklıyoruz ayetleri, yine de yüz çeviriyorlar!
Allah’a eşler koşmadan iman etmek, hem Allah’a iman ettiğinizi söyleyeceksiniz, hemde Allah’tan başka mercilerden yardım isteyeceksiniz.
Kusura bakmayın böyle iman olmaz. İnandığınız İLAH öyle bir merci ki sığınmasını ve iman etmesini bilirseniz sizi her türlü kötülükten, nazardan musibetten korumaya gücü yeter.
Yeter ki siz imanınızda muhkem yani sağlam olun. Siz Allah’a ya Rabbi sana sığındım, sana inandım diyeceksiniz. Daha sonrada acaba Allah beni koruyabilir mi diye şüphe duyacaksınız ve bunun adına da iman diyeceksiniz bu katıksız iman değil. Şüpheli iman olur.
2:186 EĞER kullarım sana Benim hakkımda sorular sorarsa -(bilsinler ki) Ben çok yakınım; dua edenin yakarışlarına her zaman karşılık veririm; öyleyse onlar da Bana karşılık versinler ve Bana inansınlar ki doğru yolu bulabilsinler.
2/22 O Rab ki, yeri sizin için bir döşek, göğü de bir bina yaptı.Ve gökten bir su indirdi de onunla sizin için meyvelerden/ürünlerden bir rızık çıkardı.Artık bilip durduğunuz halde Allah'a ortaklar koşmayın.
Evet; Rabbimize kulluğu da beceremiyoruz, yakarmayı da, “bana inansınlar ki doğruyu bulabilsinler” diyor Rabbim.
O ki yoktan var eden, olmazları olduran, yediren, içiren, her türlü nimeti veren yüce Allah, akıl gibi en güzel nimeti vermiş.
Vermişte biz kullar bu nimetin farkında bile değiliz.
Ayeti kerimede bu kitabı, akleden bir topluma indirdik diyor. Aklımızı kullansak yüceler yücesi Mevla ya iman etmesini biliriz.
Evet iman, katıksız saf duru, şirke, isyana bulaşmamış yürekten iman, böylesi bir imana karşılık olarak dünyada da ahirette de güzellikler verir Rahman.
2/201 Onlardan kimi de şöyle yakarır: "Ey Rabbimiz, bize dünyada da güzellik ver, ahirette de güzellik ver.Ve bizi ateş azabından koru."
MELEKLERE İMAN:
Allah’ın alemlerde işleyen yasalarına yani meleklere iman. Allah’ın yasalarına, kurallarına uyulduğu müddetçe hiçbir problemin olmayacağı ve bu mükemmel sistemin işleyişine inanmanın da meleklere iman oluşuna inanmak.
Kısaca Allah’ın biz kullara koyduğu yasalar ve kurallar vardır. Bunlara uyup yasaların ve kuralların dışına çıkmazsak, hayırlarda ve iyiliklerde yarışırsak Allah’ta bize her koldan yardımını yani meleklerini gönderecektir inşallah.
KİTAPLARA İMAN:
2. Zalikel kitabü la raybe fıh* hüdel lil müttekıyn
2/2 İşte sana o Kitap! Kuşku,çelişme,tutarsızlık yok onda.Bir kılavuzdur o,korunup sakınanlar için.
Bir kılavuzdur yol göstericidir o, sakınan ve korunanalar için. Yani Kuran’a inanacak ve onun yol gösteren bir kitap olduğuna iman edeceksiniz.
Bu da kitabı okuyup, anlamaya anladığımız gibi de yaşamaya çalışarak olacaktır.
Rehberin görevi gittiğiniz bir yolda ona kılavuz olmaktır. Bu kitabın kılavuz olması içinde anladığımız dilde okumamız gerekir. Sadece orijinalini yani Arapçasını okumak değil. Son zamanlarda camilerde bir gayrettir gidiyor. Yediden yetmişe herkes kuran öğrenme çabası içinde, çok güzel bu gayretleri gerçekten takdire değer fakat rabbimin bizden istediği bu değil ki anlamadığınız bir dilde okuduğunuz bu kitap size nasıl yol gösterir.
Bir harfine yetmiş sevap vaat ederek insanları Allah’ın koymadığı bir kuralla
Gerçek hedefinden saptırıp, hayal dünyasında gezdirmekten başka hiçbir sevabı olmayan, asıl sevabın okuyarak değil, içindeki emirleri yerine getirmek olduğunu vurgulamadan sadece Arapçasını okutmak.
Kitaba iman : yani içindeki yasalara emirlere iman.
3:3 (Geçmişte vahyedilenlerden) bugüne ulaşan doğru haberleri tasdik eden bu ilahî kelâmı sana safha safha indiren O'dur. Tevrat'ı ve İncil'i de O indirmişti; geçmişte insanlığa yol gösterici olarak; yine O indirmişti, doğruyla eğriyi birbirinden ayırd etmeye yarayan gerçeklik bilgisini...
RESULLERE İMAN:
2/151 Nitekim size aranızdan bir resul göndermişiz; size ayetlerimizi okuyor, sizi temizleyip arıtıyor, size Kitap'ı ve hikmeti öğretiyor, size, daha önce bilmediklerinizi belletiyor.
2/285 Resul, Rabbinden kendisine indirilene inanmıştır; müminler de.Hepsi; Allah'a, onun meleklerine, kitaplarına, resullerine inanmışlardır.Allah'ın resullerinden hiçbirini ötekinden ayırmayız.Şöyle demişlerdir: "Dinledik, boyun eğdik.Affet bizi, ey Rabbimiz.Dönüş yalnız sanadır."
3/32 Şunu da söyle: "Allah'a ve resule itaat edin."Eğer yüz çevirirlerse, Allah küfre sapanları sevmez.
3/53 "Ey Rabbimiz!Senin indirdiğini iman ettik, resule uyduk; artık bizi gerçeğin tanıklarıyla beraber yaz."
3/86 İmanlarından, resulün hak olduğuna tanıklık ettikten ve kendilerine ayan-beyan deliler geldikten sonra küfre sapmış bir topluluğa Allah nasıl kılavuzluk eder?Allah, zalimler topluluğuna yol göstermez.
3/132 Allah'a ve resule itaat edin ki, merhamet görebilesiniz.
3/144 Muhammed bir resulden başkası değildir.Ondan önce de resuller gelip geçmiştir.Şimdi o ölse yahut öldürülse ökçelerinizin üzerine gerisin geri mi döneceksiniz!İki ökçesi üzerine geri dönen, Allah'a hiçbir şekilde zarar veremez.Allah, şükredenleri ödüllendirecektir.
Evet Muhammet as bir resulden başkası değildir. Ondan öncede resuller geldi geçti. Hiç birini birinden ayırt etmemeliyiz. Yani ne yerecek nede aşırı yüceltecek. ALLAH’IN hakkını ALLAH’A Resulün hakkını resule vermek.
AHİRETE İMAN:
Bir gün bu hayat bitecek ve ahiret dediğimiz hayat başlayacak. Bu bilince sahip olan insanlarda o gün hesap vereceğini bildiği için o güne hazır olacak.
14/41 "Rabbimiz, hesabın ortaya geleceği gün; beni, anne-babamı ve inananları affet."
3:106 bazı yüzlerin (mutluluktan) parladığı ve bazı yüzlerin (acıyla) karardığı o (Hesap) Günü'nde yüzleri kararanlara: "İmana erdikten sonra hakikati inkar mı ettiniz? O halde hakikati inkar ettiğiniz için tadın bu azabı!" (denilecek).
6:15 De ki: "Bakın, (bu şekilde) Rabbime isyan etseydim, o çetin (Hesap) Gün(ün)de (başıma gelecek olan) azaptan korkardım".
13:21 ve onlar ki, Allah'ın sıkı tutulmasını buyurduğu (bağları) sıkı tutarlar; Rablerine karşı son derece saygılı ve duyarlı davranır, (O'nun çağrısına sağır kalanları bekleyen) o pek kötü hesaptan korkarlar;
Yazımın başında belirtmiştim. hayır ve şerrin Allah’tan geldiğine iman.
Ne kadar yanlış bir kelime. hayrı Allah verir fakat şerri asla Allah vermez.
Şer Allah’tandır diyemeyiz.
2/269 O, hikmeti dilediğine verir.Ve kendisine hikmet verilmiş olana çok büyük bir hayır verilmiş demektir.Gönlünü ve aklını çalıştıranlardan başkası düşünüp anlayamaz.
3/115 Yapmakta oldukları/yapacakları hiçbir hayır, nankörlükle karşılanmayacak/karşılıksız bırakılmayacaktır.Allah, takva sahiplerini çok iyi bilmektedir.
10/107 Allah sana bir zarar dokundurursa, onu kaldıracak olan başkası değil, yine O'dur. O sana bir hayır dilerse, O'nun lütfunu reddedecek yoktur. Kullarından dilediğini lütfuyla nasiplendirir. Gafur'dur O, Rahim'dir.
Ayetlerden de anlaşıldığı üzere,gönlünü ve aklını çalıştıranlardan başkası düşünemez diyor. Yani insan aklını işletip doğruyu bulduğu müddetçe,Allah’ta ona elbette hayrı nasip edecektir.
16/30 Korunup sakınanlara, "Rabbiniz ne indirdi" dendiğinde şöyle dediler: "Hayır indirdi." Bu dünyada güzel düşünüp güzel davrananlara güzellik vardır. Sonsuzluk yurdu elbette ki daha hayırlıdır. Gerçekten ne güzelmiş takva sahiplerinin yurdu!
Hayrı bu ayetten daha güzel nasıl anlatabiliriz ki. İnsanın yaşam biçimine göre Allah hayırları nasip eder. Ve yine bunun tam tersi olan şerde yine insanın kendi yaşam tarzıyla, Allah onada şerri verir. Fakat burada Allah şerri verir sözü yanlış olur.
3/180 Allah'ınlütfundan kendilerine verdiği şeyde cimrilik edenler, bunun kendileri için hayırlı olduğunu sanmasınlar.Tam aksine bu onlar için bir şerdir.O cimrilik konusu yaptıkları şey, kıyamet günü bir tasma gibi boyunlarına dolandırılacaktır.Göklerin ve yerin mirası Allah'ındır.Allah, yapmakta olduklarınızdan haberdardır.
21/35 Her canlı, ölümü tadacaktır. Biz bir imtihan olarak sizi şer ile de hayır ile de deniyoruz. Sonunda bize döndürüleceksiniz.
99/8 Ve kim bir zerre miktarı şer üretmişse onu görür.
Allah insana akıl gibi büyük bir nimet vermiş. Ve bu aklı sayesinde, eğriyi ve doğruyu görecek basiret de vermiş, o halde dileyen aklını kullanıp doğru yolu seçer yani hayrı, dileyende eğriyi, yanlışı yani şerri seçer. Allah’ta bu seçiminde insanı bulunduğu noktada sabit kılar.
Demek ki şerri ALLAH vermiyor insan hür iradesiyle kendi seçiyor.
4/79 İyilik ve güzellikten ne ererse Allah'tandır. Kötülük ve çirkinlikten sana ulaşan şeyse kendi nefsindendir. Biz seni insanlara bir resul olarak gönderdik. Tanık olarak Allah yeter.
Kendi anladığım şekilde imanın esaslarını anlatmaya çalıştım.
Hata ve kusur ettiysem Rabbimden af, siz değerli kardeşlerimden özür dilerim.
Hepinizi yüceler yücesi Allah’a Merhametliler merhametlisi Rahman ve de Rahim’e Emanet ediyor, hayırlarda yarışıp şerlerden uzak olmanızı yüce Allah’tan diliyorum.
__________________ "De ki: "İbadetiniz olmasa Rabbim size ne diye değer versin?"
|