Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
YAKUB'UN KİTAB'A İLİKLENMİŞ GÖZLERİ...
Zümrüt Sönmez Kitabın ortasına sahibinin sırtından düşmüştü Yusuf’un hakikat lekeli gömleği. Düştüğü omuzların ardından satır satır, hece hece dolaşmıştı, Yolunun geçtiği her eşikte bekleşen güvercinlerin kanatlarında. Bir çift gözdü düğmeleri Yusuf’un gömleğinin; Hakikatin ağırlığıyla kapanmıştı kan kokulu lekenin üstüne. Yakub’un gözleri Yusuf’un gömleğine düğme olmuştu. Yosun rengiydi gözleri gömleğin; yaşından yeşermiş. Akmış akmış içini doldurmuştu yaşı, yaşamış, yaşınca yaşarmış, Yaşlanmış bakışları neden sonra, gelmiş sabır taşına yaslanmış. İçine sakladığı sırtına yük olmuş; Bir acımasız katlin kokusu iliklerindeki kanı kurutmuş. İliklemiş gözlerini; Düğümlenmiş bakışları düğme olmuş Yusuf’unun gömleğine. Bekçisidir düğmeler gömleklerinin; Bir tuhaf yalnızlık nöbetinde. 11 yıldız, güneş ve ay, El pençe divan durmuş; dizilmişler kuyunun etrafına, Kuyu demir parmaklıklı bir zindan olmuş, Zindan tahta dönüşmüş rüyanın en tatlı yerinde. Bir hakikat vuku bulmuş kitabın ortasında Yusuf’u bir rüyanın içinde, O’ysa hakikatin başında sessizce saf tutmuş. Sessizliği şehirlere kapı olmuş, kapılar açılmış Yusuf’una Hakikatleri delen bir rüyayı satır satır yazmışlar zamanların üstüne Eşik’teki güvercin, kanat çırpışlarıyla dağıtmış kan kokusunu, Yusuf’un kokusunu getirmiş uzak diyarlardan. Aralanmış göz kapakları Yakub’un, Çözülmüş düğümleri düğmelerin, ilikleri sökülmüş. Hakikat ayırıvermiş iki yakasını yeryüzünün. Hak ile Batılın iki yakası bir araya gelme(z)miş artık Gömlek sahibine vardığında; Düğmeleri yüreğine iliklenmiş Birlikte yüklenmişler kitabı orta yerinden; Hatme kadar
ALINTIDIR...
__________________ BİLİNÇSİZ BİR ŞEKİLDE ORTAYA ÇIKAN ALIŞKANLIKLARIN BEDELİNİ HİSSİZLEŞEREK ÖDERİZ...
|