HANiFDOSTLAR.NET

 

Kuran Müslümanı
 

(Şahıs odaklı din anlayışından Allah odaklı din anlayışına...)

Ana Sayfa Hanif Mumin  Iste Kuran Kurandaki Din  Kur'an Yolu  Meal Dinle Sohbet Odasi Hanifler E- Kitaplik Kütüb-i Sitte ?  ingilizce Site Kuran islami Aliaksoy Org  Hasanakcay Net Tebyin-ül Kur'an Önerdiğimiz Siteler Bize Ulasin

 

- Konulara Göre Fihrist

- Saçma Hadisler

- Hadislerin-Sünnetin İncelemesi

- Haniflikle İlgili Sorular Cevaplar

- Misakın Elçisi Kim?

- Kuranda Namaz/Salat

- Onaylayan Nebi

- Kuranda Namaz/Salat

- Enbiya 104

- Kuranda Yeminler

- Adem Hakkında Sorular

- Ganimetleri Resulün Eline Nasıl Vereceğiz?

- Allahın ındinde YIL ve DOLUNAYLAR

- Abese ve Tevella

- Hadisçilerce Tahrif Edilen Ayetler

- Mübarek Yer, Mübarek Vakit

- Arkadaş Peygamber

- Kuranın İndirilişinden Günümüze Gelişi

- Bir Türban Sorusu

- Kuran ve Bize Öğretilenlerin Farkı

- Namazın Kılınışı

- Hadislere Göre Namaz

- Kuranda Salat Namaz mıdır?

- Kuran Yetmez Diyen Uydurukçular

- Bizler Hanif Dostlarız

- Sahih Hadis mi İstersiniz?

- Hakkı Yılmaz'ın Tebyin Çalışması

- Kur'anı Anlamada Metodoloji

- Tarikatçıların Çarpıttığı Birkaç Ayet

- Nasıl Kur'an Okuyalım?

- Kur'anı Kerim Nedir?

- Kur'anda Oruç

- Allah'sız Bir Din ve Allah'sız Bir Kur'an İnancı

- Kuransız Bir İslam Anlayışı ve Müşrikleşme

- Meal Çalışmasına Davet

- Allah Şahit Olarak Kafi Değil mi?

- Doğru Hadisleri Ne Yapacağız?

- Kur'andaki Muhammed ve Peygamberlerin Misyonu

- Mahrem, Avret, Ziynet

- Nur Suresi Çeviri-Yorum

- Cilbab

- Resule İtaat Ne Demektir?

- Hadis Kalburcuları ve Kalburları

- Kur'anı Kerim'in İndiriliş Gayesi

- Kur'anda Amellere Karşı Cahili Yaklaşım

- İslamdışı İnanışlara Kur'andan Örnekler

- Biri Şu Haram Üretim Tesislerini Kapatsın

- Tasavvufta İslam Var mı?

- İslamda Delil Sorunu

- Kurban Kesmek

- İlahi Hitabın Serüveni

- Ecel Nedir?

- Şirk, İşrak, Müşrik, Müşareke, Müşterik

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Peygamberlere Karşı Rabbani Yaklaşımlar

- Salat-ı Tefriciye yada Zikri Çarpıtmaya Bir Örnek

- Mucize Nedir?

- Ayrılıkların Nedenleri

- Sıfır Hata veya Kur'an

- Haniflik Nedir?

- Rabıta İle Şeyhlere Tapanlar

- Hadis Zindanının Mezhepçi Mahkumları

- İslam Dininin Öğrenilmesinde Kaynak Sorunu

- Fasık ve Münafıkların Genel Tanımlaması

- Hadisler, Hıristiyanlık ve Selman Rüştü

- Kur'anı kerim'in İndiriliş Gayesi

- Müstekbirlere Karşı Cahili Yaklaşım

- Halis-Hanif İslam

- Kur'anda Şefaat

- Fuhuş Tellalı Tefsirciler

- Hayızlıyken Neden Namaz Kılınmasın?

- Cebrail, Vahiy, Melek

- Dindarlıkta Müşrikleşme Temayülü

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Yaratılış, Adem, Havva

- Kur'an Yerel mi, Evrensel mi?

- Reform Dinde mi, Dindarlıkta mı?

- Ne Mutlu Tağutu Olmayanlara

- Peygambere Saygı(?)

- Hadislere Kanıt Diye Gösterilen Ayetler

- Allah Nazara Karışmadı mı?

- Kur'anı Kerimle Amel Etmek Mümkün mü?

- Kur'anda İnkar Edenlerin Vasıfları

- Müminlerin Vasıfları

- Allah'ın Vasıfları

- Kur'anın Vasıfları

- Dine Karşı Cahili Yaklaşımlar

- Kur'an Merkezli Din

- İrin Küpü Patladı; Mevlana

- Hurafe ve Bidatlar

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Hz. İsa'nın Ölümü

- Allah'ın Mesajının Adı: Kelamullah

- Allah'ın Resule Uyarıları

- Kur'ana Göre Tenkit ve Eleştiri Nasıl Olmalı?

- Kur'anda Sevgi

- Sofuların Devlet Desteğiyle Desteklenmesi

- Hans Von Aiberg Aldatmacası

- Kabir Azabı Safsatası

- Kur'an Kıssalarının Önemi; Masal Değiller

- Kur'anda Toplumsal Sünnetler

- Tefsirde İsrailiyyat

- Kardeş Evliliği Olmadan Çoğalma

- Hans Von Aiberg Tutuklandı

- Kur'anda Tevbe Kavramı

- Yaşar Nuri Öztürk'ün Yorumuyla Namaz

- Karadelikler; Bir Büyük Yemin

- Mezhepçilerin Ümmi Açmazı

- Kabe Nedir? Mekkede midir, Kudüste mi?

- Kur'anda Ruh Kavramı

- Kur'anda Nefs Kavramı

- Amin Kavramı ve Putperestlik

- Diyanet İşleri Başkanlığının Sitemize Cevabına Cevaplar

- Resul ve Nebi -1

- Resul ve Nebi -2

- Sapık Bir Fırka: Hansçılar

- Cihad mı, Çapulculuk mu?

- Kur'an Deyip Namazı Yok Sayanlar

- Cennete Sadece Müslümanlar mı Girecek?

- Kur'anda El Kesme Cezası var mı?

- Nazar veya Göz Değmesi Var mı?

- Şehadet Getir, Münafık(?) Ol

- Kur'anda Eleştiri Metodu

- Hacc Mekkede mi, Bekkede mi?

- İslami Tebliğde Kur'an Metodu

- Saptırılan Kavram: Mekruh

- Kur'anda Cuma Namazı var mı?

- Of Be Kader, Allah mı Suçlu Yoksa Biz mi?

- Kader Açısından Cebir ve İhtiyar

- Baban Peygamber Olsa Ne Yazar

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Vahdet-i Vücud, Şirkin Alası

- Tasavvufi Bilginin Kaynağı Vahiy mi?

- İslam'da Resullük Son Bulmuştur

- Teveffi Kelimesi ve Arap Dili

- Tasavvuf Üzerine Düşünceler

- Nefis Mertebelerinin İç Yüzü

- Allah Rızası Anonim Şirketi; Tarikatlar

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -1

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -2

- Nakşi Şeyhi Allah'ın Avukatı mı?

- Kur'anda "ve+la" Öbeği

- Putlar ve Tapanlar

- Son Peygamberimizin Okuma Yazması

- Mesih ve çarpıtılan Bir Ayet

- Hac İzlenimleri

- "Üzerinde 19 var" da Son Nokta

- Secde Emri

- Kur'andaki Hac

- Aracıların Gaybı Bildiği İnancı

- Tarikatçı - Müşrik Karşılaştırması

- Gazali'nin Kadına Bakışı

- Kur'anda Kadına Verilen Önem

- Başörtüsü Allah'ın Emri Değil

- Başörtüsü Takmak Kur'anda Var mı?

- Kur'anda Kadın Dövmek Var mı?

- Cariye, Köle; Utanmaz Mealciler

- Kadına Yönelik Şiddet

- Sünnet Edilen Kızın Öyküsü

- Erkekçe ve Kadınca Meal Konusu, Nebe 33. Ayet

- Harem - Selamlık Kimin Emri?

- Zina, Evlilik ve Örtünme Adabı

- Cariyeleri Aç, Hür Kadınları Kapat (!)

- Çok Eşliliği Yasaklayan Ayetler

- Kur'ana Göre Evlilik Hukuku

- 2 Kadın = 1 Erkek, Uydurma mı?

- Danimarkalı mı Sapık, Buhari mi?

- Ebu Hanife, Cariyenin Avreti

- Nisa 25, Hür Kadın ve Fahişe İfadesi

- Maymunların Hadisi ve Recm Vahşeti

- Hz. Muhammed'in Tebliği

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Angarya Haline Getirilen İbadet

- Buhari'nin Hadislerini Buhari Yazmamıştır

- Hadis ve Sünnet Gerçeği

- Uydurma Hadisler, İslamın Kara Boyası

- Hadisler Dinin kaynağı Olamaz

- Uydurmaların Sınırı Yok; Şeytan Geyiği

- Beşeri Hükümler Neden Kutsal Oluyor?

- Hadis - Kur'an Çelişkisi

- Kur'anda/Dinde Olanlar ve Olmayanlar

- Cehennem'den Çıkış Yok

- Kur'anda Tağut

- Ebu Hureyre Gerçekte Kimdir?

- Hadis - Mantık Çelişkileri

- Kurban ve Kurban Bayramı Nereden Geliyor?

- Hadislere Göre Kur'an Eksiktir

- Bildiri: İslam Anlayışında Reform

- Arapça mı, Arap Saçı mı?

- Koca mı Üstün, Allah mı?

- Esbab-ı Nüzül Komedi Hadisleri

- İşte Geleneğin Dini

- Ulul Emir İle Kim Kastediliyor?

- Kul Hakkı

- Yezidi Bir Gelenek: Aşure Tatlısı

- Hz. İbrahim'den Asrımıza Dersler

- Taklitçiliğin Boyutları

- Seb-ul Mesani Nedir?

- Kelle Sayılarak Gerçek Bulmak

- Kıyamet - Mahşer Günü ve Sonrası

- Kur'anda Namaz Vakitleri

- Kur'anda Cuma Konusu

- Salih Olmak Yetmez

- Hudeybiye Anlaşması Uydurma mı?

- Kitap Yüklü Eşekler

- Kur'andaki Hac

- Hz. Nuh'un Oğlu Kimdi? İftira mı?

- Ruhun Ağırlığına Başka Bakış

- Hz. İbrahim Yalancı Değildi

- İncil'de Kadına Bakış

- Şirkin Büyüğü Küçüğü Olur mu?

- Kur'andaki Abdest ve Hijyen

- Din de Bir Araçtır

- Kur'an Okumanın Zararları

- Kur'anda Dua Ayetleri

- Kur'anda Tarih Kavramı ve Bilinci

- Şekilsel Secde Kur'anda Yok mu?

- Salat ve salatı İkame

- Kur'andaki Emr Kavramı Üzerine

- Dindar İnsanlar Şirk Koşar

- Alak Suresinin İlk Beş Ayeti

- Men Arefe'nin Çözümü

- Kur'andaki Av Yasağı

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Din Büyüklerini Tanrılaştırma

- Allah'a ve Muhammed'e Değil

- Kur'andaki Örnek Tevekkül

- Şekilsel Rüku Kur'anda Yok mu?

- Hz. İbrahim Kuşları Kesti mi?

- Ehli Sünnet Dininin Anayasası

- İnsan Allah'ın Halifesi mi?

- Kur'an Üzerinde Düşünmek

- Şirkin Kuyusuna Düşenlere Uyarılar

- Kur'an Ölülere Okunmak İçin mi İndirildi?

- Ayda Okunan Kur'an Masalı

- Hz. İbrahim, Safa ve Merve Masal mı?

- "Haç"er-ul Esved (!)

- Mevlana Sahte Bir Peygamber Değil mi?

- Tasavvufun Tanrısı İki Zıttır

- Kur'andaki Tasavvuf: Teveccüh

- Önce Batıl ve Hurafe İle Savaşalım

- Resuller Haram Kılamaz mı?

- Elçi Muhammed ile İnsan Muhammed'in Farkı

- Tarikatlarda Aracılar Rezaleti

- Nur Suresi 31. Ayet Nasıl Çarpıtılıyor?

- Sırat Kıldan İnce, Kılıçtan Keskin mi?

- Kur'anda Zalimler

- Bütün Mehdileri Çöpe Atıyoruz

- Kur'ana Göre Ramazan Ayı ve Haram Aylar

- Tasavvufçuların İlahı; Varlık ve Yokluk

- Tasavvufçuların Küçük Putları

- Sünnet Etmek yaratılışı Değiştirmedir

- Son Peygamberimizin Mektupları

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Mescid-i Aksa Nerede?

- Büyük Kandırmaca: Hadis

- Kur'an Neden Arapça Olarak İndirilmiştir?

- Kimin dini? Kimin Kitabı? Kimin Meali?

- Evliya Kelimesinin geçtiği Ayetler

- Şimdiye Kadar Yaşanan İslam

- Ayın Yarılması Diye Bir Mucize Yoktur

- Kabe Dikili Taş Değil mi?


Up | Down | Top | Bottom
 
Şu da emredildi: Yüzünü dine bir Hanif olarak çevir. Sakın müşriklerden olma.

Yunus Suresi 105

Ben bir Hanif olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Müşriklerden değilim ben.

Enam Suresi 79

İbrahim ne bir Yahudi idi, ne de bir Hıristiyan. O sadece hanif bir müslümandı. O müşriklerden değildi.

Ali İmran Suresi 67

Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlıbaşına bir ümmetti; bir Hanif olarak Allah'ın önünde eğiliyordu. Müşriklerden değildi.

Nahl Suresi 123

De ki Allah doğrusunu söylemiştir / vaadinde sadıktır.Haydi artık Hanif olarak İbrahim'in Milleti'ne uyun! Müşriklerden değildi o.

Ali İmran Suresi 95

Allah'a ortak koşmadan, Hanifler olarak... Allah'a ortak koşan kişi, gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgar onu uzak bir yere fırlatıp atıyor gibidir.

Hacc Suresi 31


Up | Down | Top | Bottom

HABERLER

 

 








 

 

  Hanif Islam

 

Genel Tartışma
 Hanif Dostlar Ana Sayfa -> Genel Tartışma
Konu Konu: Şehitlik-Bölücülük Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazanlarda
Gönderi << Önceki Konu | Sonraki Konu >>
efrayim58
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 13 subat 2007
Gönderilenler: 1098
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı efrayim58

 

          Efrayim

          Teröre 1983 den beri şehit vermeğe devam ediyoruz...

           o zamandan bugüne kadar:

           Hangi valinin çocuğu şehit oldu?

            Hangi işdamının çocuğu şehit oldu?

           Hangi paşanın çocuğu şehit oldu?

           Hangi bürokratın çocuğu şehit oldu?

           Hangi gazetecilerin ve gazete sahiplerinin çocukları şehit oldu?  

           Hangi televizyon ,internet ve radyo sahiplerinin ve    çalışanlarının çocukları şehit oldu?

           Hangi sanatçının çocuğu şehit oldu?

           Hangi aşiret reisinin çocuğu şehit oldu?

            Hangi şeyhin çocuğu şehit oldu?

           Hangi milletvekilinin çocuğu şehit oldu?

           Cumhurbaşkanı,meclis başkanı,başbakan,bakanlar ve parti başkanları arasında çocuğunu şehit veren var mı ?

          Bu saydıklarıma eskiden görev yapanlar da dahildir.

          Unuttuklarım varsa siz de ilave edin lütfen...

          Bunları dile getirmek bölücülük yapmakmıdır?

          ÖYLE DİYENLER VARDA ONUN İÇİN...

          Sevgi ile,

          

Yukarı dön Göster efrayim58's Profil Diğer Mesajlarını Ara: efrayim58
 
Guests
Guest Group
Guest Group


Katılma Tarihi: 01 ekim 2003
Gönderilenler: -259
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Guests

bu gibi işlerde olanlar hep mazlumlara olur, köydeki memet ağam, dağa çıkan oğlu ile yanıda duran çavuş arasında kalır, biri ona yanaşma diğer o birine yanaşma der, silah sanayi işler, kaso'un vurguncuları güler ama ne konyadan ayşe teyze ne diyarbakırdan zilan teyze gülemez, her dinin bir şahidi vardır, ortada allah'ın dininin şahitleri, şehitleri yok, ama kullanılan duygular, sönen ocaklar, öylece bekliyor, bir kere imanınıza şirk kattınız mı kaosun önünü asla alamazsınız,

 

selam ve dua ile

Yukarı dön Göster Guests's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Guests
 
efrayim58
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 13 subat 2007
Gönderilenler: 1098
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı efrayim58

 

      Efrayim

      Teşekkür ederim malik bin nebi

       Sevgi ile,

Yukarı dön Göster efrayim58's Profil Diğer Mesajlarını Ara: efrayim58
 
Guests
Guest Group
Guest Group


Katılma Tarihi: 01 ekim 2003
Gönderilenler: -259
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Guests

.

Yukarı dön Göster Guests's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Guests
 
ilon
Katilimci Uye
Katilimci Uye


Katılma Tarihi: 01 subat 2008
Gönderilenler: 64
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı ilon

Sana katılıyorum mht.

eğer türkiye diğer dillerin öğrenim hakkına sahip çıksaydı pkk oluşmazdı.ortada iki müslümanın savaşı var.yazık!zaten gayrimüslümlerin isteği de bu değil mi? türkiye kuzeyıraka girmek yerine oralar birzamanlar bizim topraklarımızdı deseydi daha iyi olurdu.orayı geri isteseydi ne iyi olurdu ama elindeki sınırları korumak çabasında.aslında sınırlarını geçmişte çok kaybetti de farkında değil!elini uzatıp kardeşini tutsaydı savaşmak yerine ne kürtler kin duyar ne de dışmihraklar sevinirdi.

Yukarı dön Göster ilon's Profil Diğer Mesajlarını Ara: ilon
 
Guests
Guest Group
Guest Group


Katılma Tarihi: 01 ekim 2003
Gönderilenler: -259
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Guests

.

Yukarı dön Göster Guests's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Guests
 
Öznur
Newbie
Newbie
Simge

Katılma Tarihi: 06 mart 2008
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 1
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Öznur

şehitlik nedemek kimlere şehit denir
Yukarı dön Göster Öznur's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Öznur Ziyaret Öznur's Ana Sayfa
 
savasen
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 24 eylul 2005
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 331
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı savasen

Öznur Yazdı:
şehitlik nedemek kimlere şehit denir

Selam

Fikir vermesi açısından aşağıdaki yazıyı alıntılıyorum:

“ŞEHÂDET” KAVRAMI ÜZERİNE

Hikmet Zeyveli

 Kurân’da geçen “şehâdet” kelimesi, günümüzde, “Allah yolunda katlolunanlar” anlamına mahkûm edilmiştir. Oysa iyi bir tahlille, bu kelimenin daha kapsamlı bir mânâya delalet ettiği ortaya çıkmaktadır.

Bu hususu, meşhur müfessir Fahru’d-dîn Râzî (v. 606 H)’nin tefsirinden iki alıntı yaparak işlemeğe çalışacağız.

Râzî, Nisâ sûresinin:

“Kim Allah’a ve Resûl’e itaat ederse, işte onlar, Allâh’ın ni‘met verdiği peygamberler, sıddîklar, şehîdler ve sâlihlerle beraberdir. Onlar da ne güzel arkadaştır! (51)

 âyetinin tefsirinde şöyle der:

“Şehâdet” kelimesinin “kâfirler tarafından katledilmiş kişi”ye hasredilmesi caiz değildir. Bunun birkaç sebebi var:

1.      Bu âyet “şehâdet” mertebesinin dinde yüce bir mertebe olduğunu ifade ediyor. Halbuki (mücerred) bir insanın kâfirler tarafından öldürülmesi şeref arttırıcı bir durum olamaz. Çünkü böyle bir öldürülme, bir fâsık veya Allah katında değeri olmayan bir kimse için de sözkonusu olabilir.

2.      Mü’minler “Yâ Rabbi, bize şehadet nasib et!” diye dua ediyorlardı. Eğer “şehâdet” bir kâfirin kendisini katletmesi şeklinde anlaşılırsa, bunlar Allah’tan, kâfirlerin kendilerini öldürmelerini taleb etmiş olurlardı -ki bu câiz değildir. Zira, bir kâfirin kendisini öldürmesini talep etmek küfürdür. Allah’tan, “küfür” olacak bir şeyi talep etmek nasıl caiz görülebilir?

3.      Hz. Peygamber’in “Karın sancısından ölen de, suda boğulan da şehiddir” buyurmuş olduğu bilindiğine göre, “şehâdet”in sadece (düşman silahıyla) öldürülmekten ibaret olmadığı anlaşılır.

“Şehîd” ism-i faildir ve “şâhid” anlamına gelir. Bu anlamda “şehîd”, Allah’ın dininin doğruluğuna şehadet eden kimsedir: Bu bazan sözle, tebliğle; bazan da kılıçla, mızrakla olur. O halde “şuhedâ”, adaletle ayakta duranlardır (adaletle hükmedenlerdir). Bunlar, Allah Taalâ’nın Âl-i İmran: 18 âyetiyle işaret ettiği “El-qâimine bi’l-qist”olanlardır:

 Allâh, kendisinden başka tanrı olmadığına şâhiddir. Melekler ve ilim sâhipleri de adâletle şâhiddir (ki O’ndan başka tanrı yoktur).

Allah yolunda katlolunanlara da; Allah’ın dininin hak olduğuna, onun dışındaki her yolun batıl olduğuna tanıklık için canını feda ettiği cihetle “şehîd” denmiştir.”[1]

Râzî, “Allah yolunda katlolunanlar”i öven iki âyetten[2] biri olan:

Allâh yolunda öldürülenlere (katl kelimesiyle), “ölüler”(emvât kelimesiyle) demeyin; hayır, onlar diridirler, ama siz anlamıyorsunuz. (Bakara:154)

âyeti münasebetiyle de şunları söyler:

Müşrikler diyorlardı ki: “Muhammed’in ashabı, O’nun uğrunda kendilerini öldürüyorlar, kendilerini feda ederek bu dünyadan bir fayda temin edemeden hayatlarını boşu boşuna yitiriyorlar” (...) Allah Taalâ:

“Sizler de kâfirlerin dediği gibi “Onlar artık ‘emvât’ (yani “hiçler”), (bir daha) dirilmeyecekler ve dünyada katlandıkları bu fedakârlıklarının karşılığını görmeyecekler” demeyin. Biliniz ki onlar diridirler -yani dirilecekler; (dünyadaki
bu fedakârlıklarının) karşılığını görerek ni’metlere erişecekler.”

buyurmaktadır.

Râzî, burada “diridirler” (ahyâun) ifadesinin “dirilecekler” anlamında kullanıldığının, benzeri âyetlerden[3] kolayca çıkarılabileceğini ifade eder.  Ve bu yorumun El-Kâ’bî ve Ebu Muslim el-Isbehânî’nin tercihi olduğunu hatırlatır.

Aynı yorum tarzının, Ebu’l-Qâsım Abdurrahmân b. İshaq ez-Zeccâcî (v. 340 h.)’nin “İştiqâqu Esmâi’llâh” isimli eserinde de tercih edildiğini görüyoruz. Ez-Zeccâcî; esmâu’l-husnâ’dan “Eş-Şehîd” maddesini işlerken, aynı âyet (2:154) münasebetiyle şöyle yazar:

Müşrikler “Muhammed’in ashabı O’nun uğrunda bu savaşta[4] kendilerini öldürüyorlar; heba olup gidiyorlar. (Yazık!)” diyorlardı. Allah, böyle diyenlere, o öldürülenlerin gerçekte yok olmadıklarını, kendi hükmünde hayatta olduklarını ve gelecekte diriltilerek cennetinde ebedi kalacaklarını bildirmektedir.[5]

Biraz Tefekkür:

Râzî ve Zeccâcî’den yaptığımız nakillerden aşağıdaki hususları elde edebiliyoruz:

·  Şehîd” sıfatı, sadece, “kâfirler tarafından katledilmiş kişi”lere hasredilemez. Allah yolunda hayatını vakfetmiş, hayatı ile dinine şahitlik (tanıklık) etmiş her mü’min-müslim kişi için kullanılabilir. Kur’ân’da mutlak olarak ifade edilen ve Râzî’nin yukarıda tartışma konusu ettiği Nisâ:51 âyetindeki “şuhedâ” kelimesinin dışındaki bütün “şehîd” ve “şuhedâ” kelimelerinde “şahid” mânâsına geldiği açıkça görülmektedir.

·  Allah’dan düşmanın silahıyla ölmesini dilemek caiz değildir. Ancak, genel anlamı içerisinde “şehîdlik” dilemek meşru ve caizdir.

·  Asli mânâsıyla peygamberlerin hepsine ve hayatları müslümanların hüsn-ü şehâdetine mazhar olmuş her müslümana (Hz. Ebu Bekr gibi) –normal bir ölümle de ölmüş olsalar- “şehîd” demek câizdir. Bu hükmümüzle, Allah yolunda katlolunmuş müslümanların “şehîd” olduklarını inkâr etmiş olmuyoruz. Elbette onlar, o uğurda hayatlarını noktalayan inananlar olarak daha üstün bir “şehîdlik” örneği vermişlerdir. Fakat en yüce şehîd elbette Hz. Peygamber’dir.

·  Şehidlerden bahsedildiği kabul edilen 2:154, 3:169 âyetlerinden hareketle, onların, kelimenin tam anlamıyla ölmemiş olduklarını, diri olup aramızda dolaştıklarını söylemek doğru değildir. Buradaki “dirilik” ancak mecaz, ya da “ba’s” olarak kabul edilebilir. Dikkat edilirse, her iki âyette de “şehîd” kelimesi geçmez. Âyetlerde “katlolunma” kabul edilmekte, ancak bu katlolunmanın, (ba’se inanmayanların sandıkları gibi) bir “yok” oluş veya “hebâ” oluş şeklinde anlaşılmaması gereği vurgulanır. Bu nüansla “yuqtelu” ve “emvât” kelimeleri kullanılmıştır. Bunun idrâkinde olan eski tarihçiler de –hiçbir saygısızlık kaygısı duymadan- “(Hz.) Osman’ın Katledilmesi” şeklinde başlıklar atabilmişlerdir.

·  Bu anlamıyla başka ideolojilerin de “şehîd”lerinden sözetmek mümkündür. Ancak ideolojilerin “bâtıl” olduğu söylenebilir.

 

[1] Râzî, Tefsir, 4:51 âyetinin tefsirinde.

[2] 2:154, 3:169.

[3] 82:13’deki “le-fî na’îm ve le-fî cahîm”; 18:29’daki “ehâte”; 7:38’deki “fî’d-derki’l-esfeli” ve 22:56’daki “fî cennâtin” ifadelerinin hep gelecek zaman siğasıyla karşılandıklarını örnek olarak verir.

[4] Burada kasdedilen Bedir Savaşı’dır. Bu savaşta Ansar’dan bazı gençlerin ölmesi üzerine münafıklar yukarıdaki ifadelerle Medine’lileri tahrik ediyorlardı.

[5] A.g.e. s.133

NOT: Belki söylemeye gerek yok ama beşer ürünü olan herşey eleştiriye açıktır.



__________________
En uzak mesafe iki kafa arasındaki mesafedir.
Birbirini anlamayan...
Can Yücel
Yukarı dön Göster savasen's Profil Diğer Mesajlarını Ara: savasen
 
aydınlıkdogru
Newbie
Newbie


Katılma Tarihi: 20 kasim 2007
Gönderilenler: 9
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı aydınlıkdogru

selam

3.      Hz. Peygamber’in “Karın sancısından ölen de, suda boğulan da şehiddir” buyurmuş olduğu bilindiğine göre, “şehâdet”in sadece (düşman silahıyla) öldürülmekten ibaret olmadığı anlaşılır.

 

demişsiniz kanıtınız nedir ?hangi ayete dayanır?

 

Bu anlamda “şehîd”, Allah’ın dininin doğruluğuna şehadet eden kimsedir:

 

yani bu durumda karın ağrısından ölen veya suda boğuyan herkes Allah ın dininin doğruluğuna  şehadet etmiş(gönülden inanmış ,kuşkusuz iman etmiş) mi oluyor?

 

sizce mümkün mü

yada peygamberimize Allah bunu nasıl ,hangi ayetlerle bildirmiş?

 

selamlar...

Yukarı dön Göster aydınlıkdogru's Profil Diğer Mesajlarını Ara: aydınlıkdogru
 

Eğer Bu Konuya Cevap Yazmak İstiyorsanız İlk Önce giriş
Eğer Kayıtlı Bir Kullanıcı Değilseniz İlk Önce Kayıt Olmalısınız

  Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazıcı Sürümü Yazıcı Sürümü

Forum Atla
Sizin yetkiniz yok foruma yeni mesaj ekleme
Sizin yetkiniz yok forumdaki mesajlara cevap verme
Sizin yetkiniz yok forumda konu silme
Sizin yetkiniz yok forumda konu düzenleme
Sizin yetkiniz yok forumda anket açma
Sizin yetkiniz yok forumda ankete cevap yazma

Powered by Web Wiz Forums version 7.92
Copyright ©2001-2004 Web Wiz Guide
hanif islam

Real-Time Stats and Visitor Reports Sitemizin Gunluk, Haftalik, aylik Ziyaretci  Detaylari Real-Time Stats and Visitor Reports

     Sayfam.de  

blog stats