Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
Yazımın bu ilk bölümünde evrimsel yaratılışı savunanların
iddialarına kısaca cevap vermeyi hedefledim. İlerideki günlerde kaleme
alacağım devam yazımda ise bu evrim inancının içyüzünü, amacının ne
olduğu konusunu ele alıp, buna karşılık Kuran'a göre canlıların
yaratılışının nasıl olduğunu göstereceğim inşallah. Evrimci
yaratılışçıların bir kısmı Adem'i birey olarak kabul etmeme eğilimi
içindeyken, bir kısmı da Adem'i ilk insan olarak kabul etmeme
eğilimindedir. Gerçekte ise Adem ilk insan ve ilk insan elçidir. Ve de tabiatıyla, bir bireydir de aynı zamanda. Elçi olduğunu hayat hikayesindeki ayrıntılarda görüyoruz zaten(Allah'tan doğrudan aldığı ayetler, özel görevi vs.) Ayrıca şu ayet de bunu tamamlar: Ali İmran Suresi 33 Allah; Adem'i, Nuh'u, İbrahim Ailesi'ni, İmran Ailesi'ni seçerek alemlere üstün kılımıştır; İlk
insan olduğu da yine ayetlerle çeşitli açılardan delilleriyle
belirtilmektedir. Kendi tefsirini kendi yapan Kuran, Adem'in öyküsünü
farklı surelerde ele alıyor. ÖRNEĞİN BAKARA VE HİCR SURELERİNE BAKALIM: BAKARA 30.
Bir zamanlar Rabbin meleklere: "Ben, yeryüzünde bir halife atayacağım."
demişti de onlar şöyle konuşmuşlardı: "Orada bozgunculuk etmekte olan,
kan döken birini mi atayacaksın? Oysa ki bizler, seni hamd ile tespih
ediyoruz; seni kutsatıp yüceltiyoruz."Allah şöyle dedi: "Şu bir gerçek
ki ben, sizin bilmediklerinizi bilmekteyim." 31. Ve
Adem'e isimlerin tümünü öğretti.Sonra onları meleklere göstererek şöyle
buyurdu: "Hadi, haber verin bana şunların isimlerini, eğer doğru
sözlüler iseniz." 32. Dediler ki: "Yücedir şanın
senin.Bize öğretmiş olduğunun dışında bilgimiz yok bizim.Sen, yalnız
sen Alim'sin, herşeyi en iyi şekilde bilirsin;Hakim'sin, herşeyin bütün
hikmetlerine sahipsin." 33. Allah buyurdu: "Ey Adem,
haber ver onlara onların adlarını."Adem onlara onların adlarını haber
verince, Allah şöyle buyurdu: "Dememiş miydim ben size!Ki ben, göklerin
ve yerin gaybını en iyi bilenim.Ve ben, sizin açığa vurduklarınızı da
saklayageldiklerinizi de en iyi biçimde bilmekteyim." 34.
O vakit biz meleklere, "Adem'e secde edin" demiştik de İblis dışında
tümü secde etmişti.İblis yan çizmiş, kibre sapmış ve nankörlerden
olmuştu. ************* ŞİMDİ BU ADEM'İN İLK İNSAN OLDUĞUNU KESİN OLARAK BELİRTEN VE AYNI ÖYKÜYÜ DEĞİŞİK AÇIDAN ANLATAN HİCR SURESİNE BAKALIM: HİCR 26 Yemin olsun, biz insanı; kuru çamurdan, değişken-cıvık bir balçıktan yarattık. 27 Cini/İblis'i de daha önce kavurucu ateşten yaratmıştık. 28 Hatırla o zamanı ki Rabbin meleklere, "Ben, kupkuru bir çamurdan, değişken, cıvık balçıktan bir insan yaratacağım." demişti. 29 "Onu, amaçlanan düzgünlüğe ulaştırıp öz ruhumdan içine üflediğim zaman, önünde hemen secdeye kapanın." 30 Meleklerin tümü, toplu halde secde ettiler. 31 İblis müstesna. O, secde edenlerle beraber olmaya karşı çıktı. 32 Allah dedi: "Ey İblis! Sana ne oluyor da secde edenlerle beraber olmuyorsun?" 33 Dedi: "Kuru bir çamurdan, değişken-cıvık bir balçıktan yarattığın bir insana secde etmek için var olmadım." Ayet
cımbızlamaya çalışan evrimciler, ilk insan olan Adem'in yaratılış
öyküsünü anlatan Bakara Suresini ele alıp, buna karşılık aynı olayı
anlatan Hicr Suresini görmezlikten gelmeye çalışıyorlar. Böylece Bakara
Suresindeki "atamak" ifadesini alıp "orada yaratmaktan değil atamakdan
bahsediyor" diyorlar. Ama gerçekte ise Hicr Suresinde yaratmaktan da
bahsediliyor. Ayetleri cımbızlamadan bütünlük içinde bakınca gerçek tablo ortaya kolayca çıkıyor. HİCR 26 Yemin olsun, biz insanı; kuru çamurdan, değişken-cıvık bir balçıktan yarattık. 27 Cini/İblis'i de daha önce kavurucu ateşten yaratmıştık. 28 Hatırla o zamanı ki Rabbin meleklere, "Ben, kupkuru bir çamurdan, değişken, cıvık balçıktan bir insan yaratacağım." demişti. Yani ayetin birini görüp diğerini görmezlikten gelmeyeceğiz. Ve de ayetlere sembolik anlamlar yüklemeyeceğiz. Kuran apaçık ayetler içerdiğini defalarca vurgulamaktadır: Maide
Suresi 15 Ey Ehlikitap! Resulümüz size geldi. Kitap`tan saklamış
olduklarınızın çoğunu size ayan-beyan açıklıyor; çoğundan da geçiyor.
Şu bir gerçek ki, size Allah`tan bir ışık ve apaçık bir Kitap gelmiştir. Yusuf Suresi 1 Elif, Lâm, Râ. O apaçık, apaydınlık Kitap`ın ayetleridir bunlar. Şuara Suresi 2 İşte sana gerçeği apaçık gösteren Kitap`ın ayetleri... Kuran
bir sırlar-semboller kitabı değil, herkesin anlayabileceği ve bire bir
gerçek bilgiler içeren net bir kitaptır. Zaten ayetlere sembolik
anlamlar yükleyerek ve/veya ayet cımbızlayarak aklınıza gelebilecek her
öğretiyi kitaba onaylatmaya kalkabilirsiniz. Kitabı bütünlük içinde ve
apaçık birinci anlamında ele alacağız. **************** Önce ateşten cinler, sonra da topraktan ilk insan Adem yaratılıyor. Ayetlere
sembolik anlamlar yükleyerek, ayet cımbızlayarak pagan evrim
inançlarını kitaba yamamaya çalışanlar, çaresizliklerinden bir de şurda
cımbızlama ve çarpıtma işlemi yapıyorlar: 2/213 "İnsanlar tek bir topluluktu. Daha sonra Allah onlara müjdeleyici ve uyarıcı peygamberler gönderdi." Yine
ayet cımbızlama ve hatta bununla da yetinmeyip anlamı eğip bükme işlemi
yapanlar, bu ayette sanki insanlar tek bir ümmetken hiç elçi yoktu gibi
bir anlam yüklemeye kalkıyorlar. Halbuki orada ilk elçiden
bahsedilmiyor, sonra yapılan işlemden bahsediliyor. Benzer bir örnek şurada da var eğer kitaba bütünlük içinde bakılsa: HADİD 26
Yemin olsun, Nûh'u ve İbrahim'i de resul olarak gönderdik.
Peygamberliği ve Kitap'ı bunların soyları arasına koyduk. O soylardan
bir kısmı hidayete ermiştir. Ama onlardan çoğu, yoldan çıkmış
olanlardır. 27 Sonra onların eserleri üzere,
resullerimizi art arda gönderdik. Meryem'in oğlu İsa'yı da onların
ardınca gönderdik. Ona İncil'i verdik; ona uyanların gönüllerine şefkat
ve merhamet koyduk. Bir bid'at olarak ortaya çıkardıkları ruhbaniyeti,
onlar üzerine biz yazmamıştık. Allah'ın rızasını kazanmak için ortaya
çıkardılar. Ama ona gerektiği şekilde saygılı olmadılar. Onların, iman
edenlerine ödüllerini verdik. Onlardan çoğu yoldan çıkmış olanlardır. 27.
ayette yine "sonra resullerimizi art arda gönderdik" şeklinde ifade
var. Ama neden sonra? Nuh ve İbrahim'den sonraki bozulmadan sonra...
Yani bu ifadeyle anlatılan bu gönderilenlerin ilk peygamber oldukları
değil, yine peygamberlerin gönderilmiş olduğu bilgisidir. Aynı şekilde 2/213 de de anlatılan ilk elçiler değil, yapılan işlemdir. "Bundan sonra şu sebepten dolayı elçiler gönderildi vs." Evrimsel yaratılışı savunanların yine ayetlerin bir kısmını cımbızlayıp, diğer kısmını görmezden gelmeye çalıştığını görüyoruz. Adem'in eşi: 35
Ve Âdem'e şöyle buyurmuştuk: "Ey Âdem, sen ve eşin cennete yerleşin ve
orada dilediğiniz yerde, bol bol yiyin. Ama şu ağaca yaklaşmayın, yoksa
zulme sapanlardan olursunuz." Nisa Suresi 1
Ey insanlar! Sizi bir tek canlıdan yaratan, ondan eşini vücuda getiren
ve o ikisinden birçok erkekler ve kadınlar üreten Rabbinize karşı
gelmekten sakının. Adını anarak birbirinizden dilekler dilediğiniz
Allah'tan korkun. Rahimlerin haklarına saygısızlıktan da sakının. Şu
bir gerçek ki Allah, Rakîb'dir, sizin üzerinizde sürekli ve titiz bir
gözetleyicidir. A'raf Suresi 19 "Ey
Adem! Sen ve eşin cennette oturun, dilediğiniz yerden yiyin ama şu
ağaca yaklaşmayın. Yoksa ikiniz de zalimlerden olursunuz." Adem'i
ve eşini birer birey kabul etmeyip onlara sembolik anlamlar yüklemeye
kalkan evrimciler yine bu apaçık ayetlerin bir kısmını görmezden
gelmeye çalışırlar. Örneğin sadece NisaSuresi 1. ayeti göstererek,
Adem'in eşinden bahseden diğer 2 ayeti görmezden gelmeye çalışırlar ve
aslında onun şahıs olmadığını iddia ederler. Zaten öğretilerini ayakta
tutmalarının başka yolu da yok. Ya ayet cımbızlayacaklar ya da ayetlere
temsili anlamlar yükleyecekler... Fakat kitaba bütünlük içinde
baktığımızda Adem bir birey olduğu gibi, açıkça eşinden de defalarca
bahsedilmektedir. Adem'den sonra yaratılan
insanlar olduğuna ve Adem'den önce de cinler olduğuna göre tabii ki
adem yaratıldıktan sonra yalnız başına değildir ve ilk yaratılan insan,
ilk "insan elçidir.". Adem'in birey olduğuna dair deliller vermeye devam edelim: Ali
İmran Suresi 59 Allah katında İsa�nın durumu, Adem�in
durumu gibidir.Onu topraktan yarattı, sonra ona �ol� dedi.Artık o,
olur. (burada topraktan yarattı denilen Adem'dir). İsa da
tıpkı Adem gibi cinsellik olmadan yaratılmıştır, birinde baba yoktur,
diğerinde ise hem anne hem de baba yoktur, durumları benzerdir. Yani
klasik "anne+baba(seks)=doğum" şeklinde dünyaya geliş değil de,
cinsellik aracı edilmeden sıradışı yaratılmaları söz konusudur. Ayrıca
İsa ve Adem'in isimleri Kuran'da 25'er kez geçmektedir. Bu da ikisinin
yaratılışı arasındaki benzerliğe bir başka işarettir aynı zamanda. İkisi arasındaki diğer bir parelellik de içlerine doğrudan ruh üflenmesi yani temel vahyin işlenmesidir: Secde 7. O, odur ki, yarattığı her şeyi güzel yarattı. Ve insanın yaratılışına çamurdan başladı. 8. Sonra onun neslini bir üsareden, hor görülen bir sudan oluşturdu. 9.
Sonra ona bir biçim verdi ve onun içine kendi ruhundan üfledi. Sizin
için, işitme gücü, gözler ve gönüller vücuda getirdi. Ne kadar da az
şükredersiniz! Tahrim Suresi 12.Ve Allah, ırzını bir kale gibi koruyan İmran kızı Meryem'i de örnek verdi. Biz onun içine ruhumuzdan üfledik. Ve o, Rabbinin kelimelerini ve kitaplarını tasdikledi de içten bağlananlardan oldu. Kuran'da "ruh" kelimesi 2 anlamda kullanıyor: ruh=vahiy(ilahi bilgi) Ruh=vahiy meleği Bu
ruh yani vahiy ilk insana yüklendikten sonra, diğerlerine anne ve
babadan aktarım yoluyla geçiyor. Ve İsa da babasız yani cinsellik
olmadan dünyaya geldiği için(tıpkı Adem gibi) ona da bir kez daha özel
olarak vahiy yani ruh işlenmesi söz konusu oldu: Enbiya; 91: Ve o, ırzını titizlikle koruyan kadın. Ona ruhumuzdan üfledik de onu ve oğlunu âlemler için bir mucize yaptık. Yine bu açıdan da Adem ile İsa'nın yaratılışı arasında bir parelellik vardır. YARATILIŞIN SÜRESİ Bu
ol demenin vücuda gelmesi bizim açımızdan,yani zaman boyutumuzda
trilyonlarca yıl da olabilir, bir salise de olabilir, fark etmez. Adem'in anne babasız direkt topraktan türediğini açıkça ve detaylı bir şekilde ayetler veriyor. Adem'i
oluşturan toprak su ile bir araya gelip, isterse milyonlarca veya
milyarlarca yılda son şekle gelmiş olsun fark etmez. Şekli tamamlanıp
canlılık kazanınca Adem ilk insan Adem oluyor. Yani
buradaki vurgu bizim açımızdan kısa veya uzun sürede oluşmuş olması
değil, arada başka bir canlı türünün ve hatta anne ve babanın bile
olmamasıdır. Yoktan yaratılış sadece Big Bang
de(hatta belki ondan da öncesinde)... Ondan sonra eldeki malzemeler
kullanılarak aşama aşama yaratma var. Ve geçen süreler var , devirler
var. Ama bunu evrimle karıştırmamak için öncelikle evrimin ne olduğunun, derinliğiyle bilinmesi gerekiyor. Evrime
göre tüm canlılar birbirinden türemek durumundadır ve sonsuza dek de
sürekli değişmek zorundadır. Ve sürekli daha üst seviyeye doğru ,
mükemmele dolu yol almalıdır(tanrılaşmak). Bu
bağlamda evren bile yoktan var olmaz evrime göre, malzemesi en başından
beri vardı ve sonsuza dek tanrılaşma yolunda da ilerleyip duracaktır
değişim. Bu inanç 19. yüzyıla kadar sadece ruhçu olarak hakimken, bu 19.
asırdan itibaren de ustaca bilim ve materyalizm dünyasına
sokuşturulmuştur(bir iki uyarlama-değişiklik ile tabii). Ayrıca
komünizm de böyle evrim gibi ruhçuluktan gelme pagan bir inançdır. İşte Kuran'daki yaratılışın farkları burada kendini gösteriyor: 1- Madde sonsuzdan beri yoktur, yoktan yaratılmıştır.Allah'tan da ayrıdır. Hiçbirşeyden türememiştir. 2-
Evrenin doğması, büyümesi ve yaşlanması bir tekamül evrim değildir.
Sadece kendi içindeki evrelerdir. Zaten yaşlanması ve içine çöküp
kapanması kıyamettir, yok oluştur. Tıpkı insanın doğması, büyümesi ve
yaşlanması gibidir yani. Veya bir insanın anne karnında geçirdiği
aşamaları anlatan ayetler evrimi değil, aynı canlının kendi içindeki
evrelerini anlatmaktadır. 3- Hiçbir canlı başkasından
türemek zorunda değildir. Allah evreni nasıl yoktan yaratıysa, Adem'i
de hem de anne ve babasız yaratmıştır. Yani biyolojik big bang ler de
vardır. Ve burada yaratılma süresi isterse milyonlarca yıl olsun fark
etmez, atasız yaratılma var. 4- Evrime göre herşey
sonsuza dek değişmek ve farklı bir yaratığa dönüşmek zorundadır.
Kuran'a göre ise tam tersine Allah'ın yarattığı canlılar bir emir
gelmedikçe sabittir. Hele ki ahiret evreninde(Rabbin Katı) o kadar
sabittir ki, cennette yaşlanma bile yoktur sonsuza dek. Ve
bu insanlardan evvel ateşten yaratılmış cinler var ayetlere göre.
Melekler de böyle cinler gibi şuurlu ve imtihan içindeki varlıkların
nasıl bozgunculuk yaptıklarını bildiklerinden, insanın ilk
yaratılışında karşı çıkmaya kalkıyorlar(bakara). Bu geçmişteki olanlara
bakıp bir yanlış tahmin yürütmedir sadece meleklerce. Adem'in
de tıpkı İsa gibi cinsellik olmadan yaratılmasından tutun da,
ahiretteki yaratılışın da ilk yaratılış gibi doğrudan topraktan
olacağını söyleyen ayetler, ayrıca İsa'nın topraktan şekiller yapıp
Allah'ın izni ile üfleyip yaratmaya vesile olması vs. hep paralel
ifadelerdir. Adem'in bırakın atalarının olmasını, anne ve babası bile
yoktu. Aynı şekilde, ilk yaratılış gibi olacağı belirtilen ahiretteki
yaratılışın da doğrudan topraktan ve atasız bir şekilde gerçekleşeceği
anlatılmaktadır ayetlerde. Bu yönde sayısız delil var Kuran'da. NUH SURESİ 17. Ve ALLAH sizi topraktan bir bitki olarak bitirdi. 18. Sonra sizi ona döndürecek ve sizi tekrar çıkaracaktır. Görüldüğü
üzere bir bitki gibi ilk insan(veya insanlar) doğrudan topraktan
yaratılıyor ve ahiret yaşamı için olan ikinci yaratılışta da yine
atasız, bir bitki gibi doğrudan topraktan insanlar yaratılıyor. Ama
işin ilginci, yine ayet cımbızlamaya kalkan evrimciler bu bitki gibi
yerden bitirmekten bahseden ayeti tek başına ele alıp evrime delil gibi
sunmaya çalışıyorlar. Ama görüldüğü üzere tam tersine, bu ayet evrim
inancını bitirmektedir. Şimdi evrimcilerin aynı şekilde
kendi görüşlerine delil gibi sunmaya çalıştıkları ama aslında yine tam
tersine, evrimsel yaratılışın olmadığını kanıtlayan diğer ayet
örneklerine bakalım: 29:19 ALLAH�ın yaratılışı nasıl başlatıp, nasıl tekrarladığını görmediler mi? Bu, elbette ALLAH için kolaydır. 29:20
De ki, �Yeryüzünü dolaşın ve yaratılışın nasıl başladığını görün.�
Sonra, yine ALLAH (ahiretteki) son yaratılışı başlatacaktır. ALLAH�ın
her şeye gücü yeter. 29:19 ayetinde ilk
insanın(ya da insanların) doğrudan topraktan(ve de sudan) yaratılışıyla
işlemin başladığı, daha sonra ise doğum yoluyla sürekli olarak bu
işlemin tekrarlandığına vurgu var.Ve tamamlayıcı olarak hemen ardından
gelen 29:20 ayetinde de "ilk insanın yaratılışı ile ahiret evrenindeki
yaratılış arasında benzerlik olduğu" vurgulanmaktadır. Peki ahiretteki
yaratılış nasıl olmaktadır? Doğrudan topraktan, atasız bir yaratılış
şeklinde olmaktadır ayetlerde açıkça belirtildiği üzere. Yani sonsuz
yaşam için olan ikinci yaratılışta; anne+baba(seks)=doğum şeklinde
değil de birbirinden bağımsız olarak, ayrı ayrı bireylerin birden,
topraktan doğrudan yaratılması söz konusudur. İşte ilk insan veya
insanların yaratılışının da bu şekilde olduğu vurgulanmaktadır bu
ayette. 29:20 De ki, �Yeryüzünü dolaşın ve yaratılışın nasıl
başladığını görün.� Sonra, yine ALLAH (ahiretteki) son yaratılışı
başlatacaktır. ALLAH�ın her şeye gücü yeter. Zaten Adem
ile İsa'nın benzer olduğunu vurgulayan ayet de bunu anlatmaktadır. İlk
insanın yaratılışında cinsellik aracı olarak kullanılmamıştır. Tıpkı
İsa'da da olduğu gibi: Ali İmran Suresi 59
Allah katında İsa�nın durumu, Adem�in durumu gibidir.Onu topraktan
yarattı, sonra ona �ol� dedi.Artık o, olur. Ve de tıpkı ahiret evreninde de olduğu gibi: NUH SURESİ 17. Ve ALLAH sizi topraktan bir bitki olarak bitirdi. 18. Sonra sizi ona döndürecek ve sizi tekrar çıkaracaktır. Adem,
İsa ve ahiret evrenindeki insanların yaratılışı atasız yani
anne+baba(seks) olayı olmadan doğrudan olmaktadır.Ve de olmuştur dedik. Yine cinsellik olmadan doğrudan topraktan yaratılışa bir başka örnek de, İsa'nın vesile olduğu canlı yaratma olaylarıdır: Ali
İmran Suresi 49 Onu, Beniisrail�e şöyle konuşan bir resul
yapacak: �Şu bir gerçek ki, ben size Rabbinizden bir mucize getirdim:
Ben, çamurdan, kuş görünümünde birşey yapar, ona üflerim de Allah�ın
izniyle kuş oluverir.Ben, körü ve abraşı iyileştirir, ölüleri Allah�ın
izniyle diriltirim.Evlerinizde yemekte ve biriktirmekte olduklarınızı
size haber veririm.Eğer inananlarsanız, bunda sizin için tam bir mucize
vardır.� Maide Suresi 110 Hani, Allah şöyle
demişti: "Ey Meryem'in oğlu İsa! Senin ve annenin üzerindeki nimetimi
hatırla. Seni Ruhulkudüs'le desteklemiştim, beşikte iken ve erginlik
çağında insanlarla konuşuyordun. Sana Kitap'ı, hikmeti, Tevrat'ı,
İncil'i öğretmiştim. Benim iznimle çamurdan kuş görünümünde bir şey
yaratıyor, içine üflüyordun da o benim iznimle kuş oluyordu. Doğuştan
körü, abraşı benim iznimle iyileştiriyordun. Benim iznimle ölüleri
çıkarıyordun. İsrailoğullarını senden uzak tutmuştum. Hani, sen onlara
açık-seçik ayetleri getirdiğinde, küfre sapanları şöyle deyivermişti:
"Açık bir büyüden başka bir şey değil bu." Görüldüğü
üzere yine tıpkı Adem, İsa ve ahiretteki insanların yaratılışında
olduğu gibi, bu ayetlerde anlatılan İsa Peygamberin mucizelerinde kuş
ve benzeri canlıların yaratılması da doğrudan topraktandır. Başka bir
canlıdan türetilme söz konusu olmadığı gibi, anne ve baba, yani
cinsellik bile yoktur bu özel yaratışlarda. Ahiretteki yaratılışın da
aynı bu şekilde olmakta olduğu da defalarca vurgulanmaktadır yine
Kuran'da. (Birinci bölümün sonu)
__________________ Bloğum:
http://emre1974tr.blogspot.com/
e-kitabım:
http://www.scribd.com/doc/99945687/f2dgkz4q-Book
Twitter adresim:
https://twitter.com/emre_1974tr
|