Şu da emredildi: Yüzünü dine bir Hanif olarak çevir. Sakın müşriklerden olma.
Yunus Suresi 105
Ben bir Hanif olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Müşriklerden değilim ben.
Enam Suresi 79
İbrahim ne bir Yahudi idi, ne de bir Hıristiyan. O sadece hanif bir müslümandı. O müşriklerden değildi.
Ali İmran Suresi 67
Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlıbaşına bir ümmetti; bir Hanif olarak Allah'ın önünde eğiliyordu. Müşriklerden değildi.
Nahl Suresi 123
De ki Allah doğrusunu söylemiştir / vaadinde sadıktır.Haydi artık Hanif olarak İbrahim'in Milleti'ne uyun! Müşriklerden değildi o.
Ali İmran Suresi 95
Allah'a ortak koşmadan, Hanifler olarak... Allah'a ortak koşan kişi, gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgar onu uzak bir yere fırlatıp atıyor gibidir.
Kendi serüvenimi anlatma ihtiyacı duydum,umarım faydası olur..
14 sene önce İslamla 5 sene öncede Kuranla tanıştım,son iki senemin 1 senesini de deist (Allah vardır ama kitap ve peygamber yollamamıştır ve insana hiç bir müdahaleside yoktur) olarak geçirdim ve çevremdeki tepkilerden gördüğüm kadarıylada gidişatım ateizme doğruydu....
Fakat 14 sene boyunca bende değer yargısı,bakış açısı,acı,tasa,kaygı,korkularım olarak hiç bir şey değişmemişti...yani aynı şeylerden kaygı duyuyor,öfkeleniyor,acı çekiyor,ve aynı şeylere değer veriyor yada vermiyordum,kısaca hayatımda söylemler ve bilgiler sürekli değişiyor ama aslımda hiç birşey değişmiyordu..
Bunun üzerinde çok düşündüm ve sonunda nerede hata yaptığımı-zı-buldum hamdolsun....ben-biz-KURANI KENDİMİZDEN MEMNUN OLUP (MÜSTAĞNİ),CEHENNEMDE YAŞADIĞIMIZI KABUL ETMEYİP,ARINMAK GAYESİYLE OKUMADIM-MADIK-.....ve sonuçtada Kuranda dendiği üzere bizim sapkınlığımızı artırdı...
sonuç : Derin yaralar almama rağmen,en sonunda ne kadar boktan ve iki yüzlü riyakar olduğumu anladım ve bu cehennemden kurtulmak için musanın firavuna sorduğu soruya "EVET" dedim.... "ARINMAYA GÖNLÜN VAR MI?" (naziat 18)
mümin münafık kafir deist ateist gibi duraklardan geçen...
kendimi bunların hiç birisine şimdilik ait göremiyorum...
araştırıcı ve anlamaya çalışanım ben...
yani yolcuyum...
her durak ta biraz orayı tanımak için durup sonra yoluna devam eden...
sorgulamak yolculuğun ta kendisidir...
sorgulamayı bıraktığınızda nerde kaldıysanız artık oralı olursunuz...
yolculuğun verdiği zevk hiç bir durakta yok gibi sanki...
belkide bizden istenen durmadan yolculuğumuza devam etmektir...
ama herkes yolculuğa hazır ve meraklıda değildir...
yolllarımız bazen müminken kesişir bazen kafirken bazen münafıkken...
umarım yolumuzun sonu yada ilerisi hayırlı olur...
__________________ O halde yüzünü, Allah'ı bir tanıyarak dine, Allah'ın insanları üzerine yaratmış olduğu fıtratına doğrult. Allah'ın yaratışında değişiklik bulunmaz. Dosdoğru din budur. Fakat insanların çoğu bilmezler.
Deizm... Şimdi sizlere iki sorum var, cevaplarsanız memnun olurum.
1- Bir yahudi veya hristiyanın deist olması hakkında düşünceleriniz nelerdir? 2- Bir budist, şintoist.... vb. diğer inançların içinde bulunurken, deist olması konusuna nasıl bakıyorsunuz?
Yukarıdaki soruları sormamdaki amaç deizmi konuşmak değil. Zaten deizmi normal görmüyorum. Ancak ''din,
inanç temelinde getirilen yönlendirim ve yaptırımlara itaat etmek,
boyun egmek, teslim olmak v.s. temelli bu inançların yerini getirildigi
imandır'' tanımının da gerçekçilikten uzak olduğunu düşünüyorum ve en doğru tanımın, ''Din;
vicdanın (fıtri özün), hatırlatılmasından başka bir şey değildir.
Karganın dini, karga olmaktır ve ağacın dini, ağaç olmaktır. İnsanın
dini ise vicdanıi bir bilinçle var olmaktır.Din, bir tercih ve taraf sorunudur. Tarafınız ve tercihiniz neyse ona muhatap olursunuz.'' olduğuna kanaat getiriyorum. Burada geçen taraftarlığı, takım tutar gibi bir tarafgirlik olarak almayın, feridunun bahsettiği noktanın ta kendisidir bu. İslamın imanlılarca bu derece yozlaştırılmasını ve yozlaştırmanın getirdiği baskıyla yaşanan sürecin, ortaya bir nevi emevi inancını hortlattığını düşünüyorum.
Bu baskılar önemli mi? Elbette, kişilerin şimdiki yaşamını 14 qasır öncesine göre tayin ve taktir etme çabası, onlarda bir uyum sorununu ortaya çıkarıyor ve haliyle kimse uyum gösteremediği gibi, en halis müslümanlardan olma rütbesini de kimseye kaptırmıyorlar. İki yüzlü ve bu karakterinden cayamayan bireylerin, Allah dendiğinde önce akıllarına akıl, vicdan değilde yorumu aslıyla asla bir olmayan kutsal kitaplar geliyor. Yahudilerin hezeyanlarını sıralayan aynı adamlar, sıra kendi hezeyanlarına geldiklerinde ansızın köroğlu kesilebiliyorlar. Üstte sorduğum sorular, yüzleşme amacından başka ne anlama gelir ki?
kendi serüvenimi anlatma ihtiyacı duydum,umarım faydası olur.. feridun 45 anlaşılan hala rahat değilsin 14 sene önce islamla 5 sene öncede kuranla tanıştım,son iki senemin 1 seneside deist (allah vardır ama kitap ve peygamber yollamamıştır ve hiç bir müdahaleside yoktur)olarak geçirdim ve çevremdekilerden gördüğüm kadarıylada gidişatım ateizme doğruydu....kendini tek düşünceyle sınırlandırdığın sürece bu açmazlardan kurtulamzsın.asım beyin yazdıklarını dikkatli oku.
fakat 14 sene boyunca bende değer yargısı,bakış açısı,acı,tasa,kaygı,korkularım olarak hiç bir şey değişmemişti...yani aynı şeylerden kaygı duyuyor,öfkeleniyor,acı çekiyor,ve aynı şeylere değer veriyor yada vermiyordum,kısaca hayatımda söylemler ve bilgiler sürekli değişiyor ama aslımda hiç birşey değişmiyordu..bunlar senin kuruntuların.sen hiçbir zaman dinin tasallutundan kurtulamamışsın.
bunun üzerinde çok düşündüm ve sonunda nerede hata yaptığımı-zı buldum hamdolsun....ben-biz KURANI KENDİMİZDEN MEMNUN OLUP (MÜSTAĞNİ),CEHENNEMDE YAŞADIĞIMIZI KABUL ETMEYİP,ARINMAK GAYESİYLE OKUMADIM-DIK.....ve sonuçtada kuranda dendiği üzere bizim sapkınlığımızı artırdı...arınmak sadece bir dinin buyruklarına sığınmakla olmaz.bu sadece sendeki bağnazlığı artırır.dine takılmayıp akıllı,doğru dürüst hayat yaşayan milyonlarca insan mevcuttur.elbette dininde fayda sağlayacağı birçok ilkesi mevcuttur.
sonuç : derin yaralar almama rağmen,en sonunda ne kadar boktan ve iki yüzlü riyaKar olduğumu anladım ve bu cehennemden kurtulmak için musanın firavuna sorduğu soruya EVET dedim....ARINMAYA GÖLÜN VARMI (naziat 18)düşünsel yolculuğu yara almak olarak kabul ediyorsun ki bu tam bir saçmalıktır.dostum çok yavan şeyler söylüyorsun.bence kendini rahat bırak iyi edersin.
Ali,sahabe nickiyle yeniden siteye gelmiş ve yaşadığı olumsuzluklardan,çelişkilerden kurtulup yeniden hakka ve doğruya dönmek,arınmak isteyen Feridun kardeş gibilere kendince telkinlerde bulunuyorsun.
Sen önce hâlâ atalar dininden olan eşini ve kafası karışık çocuklarını kendi yoluna çekte sonra başkalarıyla uğraş.Hem senin de tekrar buralara gelme ihtiyacı hissettiğine göre kafası karışıklardan olmadığın ne malum??
__________________ "Bir kavme olan kininiz sizi adaletten ayırmasın.."
Adalet ve Feridun kardeşlere teşekkürler.Feridun kardeş açık ve samimi bir gönülle deizm bataklığından kurtuluş hikayesini anlatmış. bu kör kuyudan kurtaran ve o yolun yolcusu olanları da o kör kuyulardan kurtarabilecek tek şey "iman "dır...Feridun kardeşin söylediği gibi Ayette sözü edilen" arınma isteği "dir...Şeytanın ırgatlığı ise çok kolaydır ve her azdıran şey gibi nefse hoş da gelebilir..esasen bu bir misyondur, bir görevdir de...şeytan'ın yanlış yol üzerinde değil de sırat-ı müstakim'in tam da üzerinde oturup insanlara sağlarından sollarından, önlerinden arkalarından yaklaşacağını , insanlara değişik yüzlerle hitap edip Yüce Allah'a karşı gelmeyi emredeceğini açıkça biliyoruz Kur'an'dan...deizm ve ateizm, bir hastalıktır...Ata'lar dini/ gelenek dini( ki Kur'an ile alakası yoktur...)ne saldırıyorum bahanesiyle " deizm propogandası " yapanları gördük burada...Oysaki Kur'an kendisiyle çatışmaya giren ana babaların gelenek dinini açıkça red eder.deizm ve ateizmin kör kuyusuna batmış olanlar diğer insanlarıda kendi bataklıklarına çekmeye çalışırlar... biz aciz kullarını dahi DİL'li yaratan Yüce Allah'ın kendisinin DİL'siz olduğunu zannetmek veya öyle tasavvur etmek ne büyük bir gaflettir...Sözün özü, insanlık alemi için Kur'an'dan başka kurtuluş reçetesi yoktur...Vahyin lokomotifliğinde yürüyen Kainat kitabı + insan kitabı +hadisat kitabıdır bize gereken...yaradılışta bize yüklenen fıtrat-vijdan programının çocuğu olduğumuz çağın bize hediye ettiği bilgi, bilinç, birikim, donanım ve deneyimlerine OKUtturulup, ÇAĞ'a şahidliğin yapılmasıdır aslolan...
Muhabbetle
__________________ Andolsun, size öyle bir kitap indirdik ki sizin bütün şeref ve şanınız ondadır. Hâlâ aklınızı kullanmayacak mısınız? ENBİYA 10
Sizin yetkiniz yok foruma yeni mesaj ekleme Sizin yetkiniz yok forumdaki mesajlara cevap verme Sizin yetkiniz yok forumda konu silme Sizin yetkiniz yok forumda konu düzenleme Sizin yetkiniz yok forumda anket açma Sizin yetkiniz yok forumda ankete cevap yazma
HABERLER
Etkin Konular
Kullanıcı Listesi
Yardım
Kayıt
Giriş
Hanif Dostlar Ana Sayfa -> Genel Tartışma
Konu: niye SAPTIK-SAPITTIK
