Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

150. Nereden yola çıkarsan çık yüzünü aklını kullanmaya doğru çevir. Nerede olursanız olunuz, yüzünüzü o yana çevirin ki, aralarından haksızlık edenler  müstesna, insanların aleyhinizde  bir delili bulunmasın. Sakın onlardan korkmayın! Yalnız benden korkun. Böylece size olan nimetimi tamamlayayım da doğru yolu bulasınız.

mescidül aksa=hedeflenen hayat ..yani akılla,düşünerek tefekkür ederek şekillendirilmiş hayat

rabbim inşaallah bizi en doğruya eriştirsin...

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

kuran bir ayette mescidi haramı yeriyor tevbe 19_7_hac25_fetih25 fetih25 de resul ve inananlar aklınını nasıl kullanacak  böyle bir engelleme söz konusu olabilirmi

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

Merhaba Feridun!

Fantezi çıkarımlardan biri...

İlgili tüm ayetleri düşündünüz de mi bu fanteziye ulaştınız? mesela 2/196: "... ehli/ailesi mescid-i haramda hazır olmayan/gelmemiş olanlar...", 2/217'de ".. ehlinin/halkının mescid-i haramdan çıkarılması"ndan ne anladığınızı ve (örnek olarak) 5/2'yi, 9/28'i nasıl anladığınızı ve nasıl çevirdiğinizi merak ediyorum.

Bir de bakara 191: "... Sizi çıkardıkları yerden onları çıkarın! (Fitne öldürmekten beterdir.) onlar orada ( mescid-i haramda) sizinle savaşmadıkça Mescid-i haramda onlarla savaşmayın, sizinle savaşırlarsa onları öldürün!..." ?!

Selam ve sevgiler. 

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

Sevgili haktansapmaz.Mescidi haram,Mescidi Aksa,Beyti Mamur,Beyti haram gibi yer veya kavramların birbiriyle müteşabih yer veya kavramlar olduğundan eminim.Ancak bu yer veya kavramları,henüz tam olarak okuyamadım.Bunlara bağlı olarak,Mekke,Bekke,Babil,Mısır gibi yer veya kavramları da birlikte düşünmeliyiz diye düşünüyorum.Bu kavramların geçtiği ayetleri veya Kur"an"ın bu kavramlarla dikkat çektiği yer veya şeyleri tam olarak okuyabilsem,kendimi Kur"an"da çok önemli bir köşeyi dönmüş olarak sayacağım.

Bu ayet veya kavramlardan anladıklarımla ilgili onlarca sayfa yazabilirim.Bu ayetleri bir hayli anladığımı düşünüyorum.Ama bu ayet veya kavramlar,gene de düşüncemde berraklaşmış değil.

5/2.ayetin dikkat çektiği Beyti Haramın,öncelikle,üzerinde bulunduğumuz yer küre olduğundan eminim.Bu ayet,öncelikle,yeryüzüne gelmekte veya doğmakta olan tüm hayvanların avlanmasını veya öldürülmesini yasaklıyor.

Günümüz tabirleriyle söylersek,bu ayet,av yasağı getirilen hayvanların avlanmasını yasakliyor.Bu ayeti,ayni surenin,95.ayetiyle birlikte düşünmeliyiz.Her iki ayette,değişik açılardan,ama aynı şeyi anlatıyor.

Dikkat edersen,5/95.ayetin sözünü ettiği ihram,5/2.ayetin sözünü ettiği "haram"dır.Yani "ihram=Haram.Yani ihramlılık hali,hayvanlar için geçerlidir,hacılar için değil.5/95.ayetin dikkat çektiği kabe den maksatta,toplumun en alt tabakasıdır.Yani av yasağı olan bir hayvanı öldürenler,o hayvanın dengi bir kurbanı veya bedeli,fak,fuk,fona verecek.v.s.v.s.

Mescidi haram ve bu konularla ilgili,tam oluşmuş bir yorumun varsa,öğrenmeyi çok isterim.Ferudun kardeşimizin yaptığı yorumlar,bana göre de ayetlerden çok uzak yorumlar.

Selam ile.

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

Sevgili Yorumcu, bir çok konuda ve Mescid-i Haram konusunda da sizinle aynı kanaatte olmayışımızın bir kaç nedeni var. Bunlardan ikisi; siz bir çok kelime veya kavramı dörtlü bir sisteme bağlıyorsunuz, ikincisi de her konuya evrensel bakıyorsunuz. Bu tespitlerinize ben katılamıyorum. Kuran'da kimi kelime/kavramın değil dörtlü bazen ikilisini dahi bulamıyorsunuz. Bazen de dört değil sekiz de eş/benzer anlamlı kelime ve kavramları bağdaştıra bilirsiniz.

Benim kesin kabulüm olan tespit(im)e göre Mescid-i Haram, Resul ile ilk inananların çıkarıldıkları/uzaklaştırıldıkları Mekke'dir. Muhammed'en çok önceden beri saygın, dokunulmaz, yasak, harem bölge anlamına Mekke'ye isim/sıfat lmuştur. Ticaret alanı, panayırların kurulduğu bir yerleşim merkezidir. Onun için burada savaşmamada bir konsensüs sağlanmış öteden beri. Dört haram ay da bununla alakalı olduğu düşüncesindeyim. Aynı zamanda av yasağı da. Dolayısıyla ben bu ayetleri ve içerdiği hükümleri/yaptırımları evrensel görmüyorum. Hayvanlarla ilgili avlama, öldürme yasağını, benim anlayaşıma göre, bölgeseldir. Bakın bu insanlara aynı zamanda balık avı yasağı getirilmemiş. Bunu Allah-Muhammed getirmiş olsaydı ve de evrel olsaydı bu yasak balıkları da kapsayacaktı. Kuran olaylarla, Muhammed'le birlikte yürüyor, konuşuyordu. Bir çok olayın yapılan savaşın/savaşların evrenselliğini ben şahsen Kuran'da göremiyorum.

5/95'teki "sizler yasaklı iken/size yasak iken" tabirinin bilinen ihram giysisi ile hiç bir alakası yoktur, bunda size katılıyorum. Buradaki "ka'be" sözcüğünün de bilinen meşhur Ka'be ile bir alakası yoktur. Mesâkîne yedirilmek üzere yetkili kişilerin yaban hayvanını avlayan/öldürenden ceza olarak tazmin edecekleri evcil hayvanın özelliği ile alakalıdır. "Bâliğ-ul-ka'b" olgun, olgunluğa varmış, dolgunluğa ulaşmış hayvan anlamınadır.

Selam ve sevgi ile.