Şu da emredildi: Yüzünü dine bir Hanif olarak çevir. Sakın müşriklerden olma.
Yunus Suresi 105
Ben bir Hanif olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Müşriklerden değilim ben.
Enam Suresi 79
İbrahim ne bir Yahudi idi, ne de bir Hıristiyan. O sadece hanif bir müslümandı. O müşriklerden değildi.
Ali İmran Suresi 67
Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlıbaşına bir ümmetti; bir Hanif olarak Allah'ın önünde eğiliyordu. Müşriklerden değildi.
Nahl Suresi 123
De ki Allah doğrusunu söylemiştir / vaadinde sadıktır.Haydi artık Hanif olarak İbrahim'in Milleti'ne uyun! Müşriklerden değildi o.
Ali İmran Suresi 95
Allah'a ortak koşmadan, Hanifler olarak... Allah'a ortak koşan kişi, gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgar onu uzak bir yere fırlatıp atıyor gibidir.
Katılma Tarihi: 28 haziran 2006 Yer: Turkiye Gönderilenler: 538
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
Selamun Aleykum! Değerli Kardeşlerim!
Ramazanınız kutlu olsun. Kalplerimiz Kur'an ile dolsun.
“ الصّومSavm” kelimesi, “ ترك الآكل والشّرب والكلام والنّكاح[yemeyi, içmeyi, konuşmayı ve cinsel ilişkiyi bırakmak]” demektir. (Lisanü’l-Arab; c:5, s:434)
Meryem26. ayetin açık ifadesinden de anlaşıldığı gibi, Lisanü’l-Arab’ın yukarıdaki ifadesi doğru olup “savm” sözcüğü “konuşmamayı” da kapsamaktadır.
Bakara suresinin 183–187. ayetlerinde Müslümanlar için zorunlu bir görev olarak belirlenmiş “savm”, yememeyi, içmemeyi, cinsel ilişkide bulunmamayı ve konuşmamayı gerektirmektedir.
Fakat birçok lügat ve ilmihal kitaplarında “es-Savmu fi’ş-Şer’i [Şeriatte Oruç]” diye başlıklar atılmış ve “konuşmayı terk” maddesi ihmal edilmek suretiyle “savm”ın “yeme, içme ve cinsel ilişkiyi bırakma” olduğu yazılmıştır.
Yapılan bu ihmali sadece sözcüğünün esas anlamını bozan bir hata olarak değerlendirmek doğru değildir. Çünkü bize göre bu ihmal dine karşı yapılmış büyük bir iftiradır.
Eğer şeraitte “savm”ın kapsamından “terk-i kelam” çıkarılacaksa, bunun Kur’an’da yer alması, yani bizzat Allah tarafından çıkarılması gerekmektedir.
Nitekim Rabbimiz Bakara suresinin 185. ayetinde
“… sizden kim o aya [ramazana] tanık olursa o ayı oruçlu geçirsin …”
talimatıyla getirdiği yeme, içme ve cinsel ilişki şeklindeki yasaklara
187. ayette “orucun gecesi… size helâl kılındı …”
sözleri ile istisna getirmiş ve ramazan ayı gecelerini kapsam dışı bırakmıştır.
Dinde belirleme işte böyle olur. Kur’an’da “terk-i kelam”ın “savm”ın kapsamından çıkarıldığına dair herhangi bir veri olmadığına göre, bizim kanaatimiz, oruç tutarken konuşmanın da terk edilmesi gerektiği yönündedir.
Kişiyi takva sahibi yapacak olan orucun kimseyi takva sahibi yapmayıp aksine savurgan ve riyakâr biri yapmasının arkasındaki sebep, orucun İslam’daki gerçek anlamından farklı olarak uygulanmasından olsa gerektir.
Kaynak:İşte Kur'an(Hakkı Yılmaz)
Rabbimiz, cümlemizi de bu ayda Kur'an Kampına girenlerden eylesin.
Rabbimiz, kulluklarımızla ilgili her türlü fitnede, aklını vahyin denetiminde işletenlerden eylesin.
Şems;8,9,10:
Feelhemeha fucureha ve takvaha; Sonra da ona(nefse) hem fucuru’nu ve hem de takvasını ilham edene ki.
Kad efleha men zekkâha; Onu (nefsi) tezkiye eden gerçekten kurtulmuştur.
Ve kad habe men dessaha; Onu (nefsi) gömüp gizleyen ise gerçekten kaybetmiştir.
Merhaba. Sn.Dost 1, Oruç tutarken konuşmanın da terki, yemek ve içmeyi terk gibi, tümüyle midir? Eğer tümüyle değil ise bunun ölçüsü nedir?
Selamlar.Sevgiler.
__________________ Dinin bakış açısına göre,tüm bu fantastik harikulade evren,tüm bu karmakarışık şeyler, ancak, Tanrı’nın, insanların iyi ve kötü için çabasını gözlediği bir sahnedir.. Bu sahne,bu oyun için çok büyük!
Katılma Tarihi: 30 nisan 2006 Yer: Turkiye Gönderilenler: 1235
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
Selam
Bu konuda Sayın hakkı yılmaza katılmıyorum.
savm kelimesinin anlamı sözlüklerde yeme içmeyi cinsel ilişkiyi ve konuşmayı terk olarak geçebilir.Ancak bu kelimenin en doğru anlamı savm ile ilgili ayetlerden anlayabiliriz.Savm ile ilgili ayetlerde savm edilirken yapılmamaı gerekenler bizlere anlatılmış anlatılan konular içinde yememekk içmemekk ve cinsel ilişkide bulunmamak olduğuna göre savm kelimesinin kurana göre anlamı budur.Aksi halde ilgili ayetlerde bizlere güneşin batışından doğuşuna kadar olan sürede yemek içmek ve cinsel ilişki serbest derken konuşmayıda eklerdi.
__________________ O, yaratıp şekillendiren, âhenk veren ve düzene koyandır
İnsanın içinde bulunduğu koşullar gereği, yaptığı görevle ilgili konuşmaları olabilir. Aksi durum görevinin yapılmaması demektir.
Bunların dışında boş konuşma yapılmamalı diye düşünüyorum.
Bakara 185 de:
Şehru Ramadanelleziy ünzile fiyhil Kur’ânu hüden linNasi ve beyyinatin minel hüda velFurkan* femen şehide minkümüş şehre felyesumhu, ve men kâne merıydan ev alâ seferin feıddetün min eyyamin uhar* yuriydullahu bikümül yüsra ve la yuriydu bi kümül usr* ve li tükmilül ıddete ve li tükebbirullahe alâ ma hedaküm ve lealleküm teşkürun
Tüm bunlar, gereksiz boş konuşmaların terkedilmesiyle, tüm enerjinin Kur'an ve tefekkürüne yönelinmesiyle olabilir diye düşünüyorum.
Kusursuzluk sadece Allah'a mahsusdur.
Doğrusunu en iyi bilen Allah'tır.
Sevgi,saygı ve muhabbetle.
Allah'a emanet olunuz.
ramazan=Kur'an= Huda(dosdoğru yol gostergesi,rehber)= beyyinat(apaçık deliller)=Furkan(Hakkı batıldan ayırt eden tek gercek!)=Allahı buyuklemek= kulluk bileşkesini bahseder!
Katılma Tarihi: 28 haziran 2006 Yer: Turkiye Gönderilenler: 538
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
Aleykum Selam! Değerli Savana Kardeşim!
savana Yazdı:
Selam
Bu konuda Sayın hakkı yılmaza katılmıyorum.
savm kelimesinin anlamı sözlüklerde yeme içmeyi cinsel ilişkiyi ve konuşmayı terk olarak geçebilir.Ancak bu kelimenin en doğru anlamı savm ile ilgili ayetlerden anlayabiliriz.Savm ile ilgili ayetlerde savm edilirken yapılmamaı gerekenler bizlere anlatılmış anlatılan konular içinde yememekk içmemekk ve cinsel ilişkide bulunmamak olduğuna göre savm kelimesinin kurana göre anlamı budur.Aksi halde ilgili ayetlerde bizlere güneşin batışından doğuşuna kadar olan sürede yemek içmek ve cinsel ilişki serbest derken konuşmayıda eklerdi.
Allah Razı olsun. Düşüncelerinizi bizlerle paylaşıyorsunuz.
Oruç ile ilgili ayetlere birlikte bakalım.
Ya eyyühelleziyne amenu kütibe aleykümusSıyamu kema kütibe alelleziyne min kabliküm lealleküm tettekun; Ey iman edenler, sıyam sizden öncekilerin üzerine yazıldığı gibi sizin üzerinize de yazıldı. Umulur ki korunursunuz.
Sıyam herkesce bilinen bir olay. Önünde belirlilik takısı var. Bu ayet tebliğ edildiğinde "Sıyam nedir?" diye bir soru ile karşılaşılmamış.
Eyyamen ma'dudat* femen kâne minküm merıydan ev alâ seferin feıddetün min eyyamin ühar* ve alelleziyne yutıykunehu fidyetün taamu miskiyn* femen tetavvaa hayran fehuve hayrun lehu, ve en tesumu hayrun leküm in küntüm ta'lemun;
Sayılı günlerdir. Sizden kim hasta olur veya yolculuk halinde bulunursa tutamadığı gün sayısınca başka günlerde tutar. Ona zorlukla dayananlar üzerine düşen, fidye olarak bir yoksulu doyurmaktır. Kim bir mecburiyeti olmaksızın içinden gelerek iyilik yaparsa bu onun için daha hayırlı olur. Ve oruç tutmanız, eğer bilirseniz, sizin için daha hayırlıdır.
Şehru Ramadanelleziy ünzile fiyhil Kur’ânu hüden linNasi ve beyyinatin minel hüda velFurkan* femen şehide minkümüş şehre felyesumhu, ve men kâne merıydan ev alâ seferin feıddetün min eyyamin uhar* yuriydullahu bikümül yüsra ve la yuriydu bi kümül usr* ve li tükmilül ıddete ve li tükebbirullahe alâ ma hedaküm ve lealleküm teşkürun
Ramazan o aydır ki; insanlara kılavuz olan, iyi-kötü ayrımıyla hidayetten kanıtlar getiren Kur'an, onda indirilmiştir. O halde bu aya ulaşanınız onu oruçlu geçirsin. Hasta olan veya yolculuk halinde bulunan, tutamadığı gün sayısınca başka günlerde tutsun. Allah sizin için kolaylık ister; O sizin için zorluk istemez. Tutulmamış olan günleri tamamlamanızı, sizi doğru yola kılavuzladığı için Allah'ı yüceltmenizi ister. Ve sizin şükretmeniz umulmaktadır.
Ve iza seeleke ıbadiy anniy feinniy kariyb* uciybu da'vetedda’ı iza deani, felyesteciybu liy vel yu'minu biy leallehüm yerşudun;
Kullarım sana benden sorarlarsa ben Karîb'im, gerçekten çok yakınım. Dua edenin çağrısına, bana çağırıp yakardığı anda cevap veririm. Hadi onlar da bana karşılık versinler, bana inansınlar ki doğruyu ve iyiyi bulabilsinler.
Ühılle leküm leyletesSıyamirrefesü ila nisaiküm* hünne libasun leküm ve entüm libasun lehünne, alimAllahu enneküm küntüm tahtanune enfüseküm fetabe aleyküm ve afa anküm* fel’ ane başiruhünne vebteğu ma ketebAllahu leküm* ve külu veşrebu hatta yetebeyyene lekümül haytul’ ebyedu minel haytıl’esvedi minel fecr* sümme etimmusSıyame ilelleyl* ve la tübaşiruhünne ve entüm akifune fiyl mesacid* tilke hududullahi fela takrebuha* kezâlike yübeyyinullahu ayatihi linNasi leallehüm yettekun
Oruç gecesi kadınlarınıza yaklaşmak size helal kılınmıştır. Onlar sizin için giysidir, siz de onlar için giysisiniz. Allah sizin öz benliklerinize yazık etmekte olduğunuzu bilmiş, tövbelerinizi kabul edip sizi affetmiştir. Artık şimdi onlara yaklaşın ve Allah'ın sizin için yazdığı şeyi arayın. Tan yerinin beyaz ipliği siyah ipliğinden sizce seçilinceye kadar yiyin için; sonra da orucu gece oluncaya değin tamamlayın. Mescitlerde itikâfta bulunduğunuz sırada zevcelerinizle cinsel temas kurmayın. İşte bunlar Allah'ın yasaklarıdır, bunlara yaklaşmayın. Allah, ayetlerini insanlara işte böyle açıklar ki korunabilsinler.
Sıyam biliniyor ve bundan istisna edilenler de net olarak belirtilmiş.
Zorunluluklar dışında konuşmamak, boş sözler etmemek ve Allah'ın ayetleri üzerinde derinlemesine düşünerek Kur'an ile haşır neşir olmak.
şeklinde olacağını düşünüyorum.
Yalnız Ramazan ayına özgü ve yalnız oruca mahsus olmamak üzere, her zaman sahip olmamız gereken davranışlar. Saygılar,sevgiler,saygıdeğer Dost1.
__________________ Dinin bakış açısına göre,tüm bu fantastik harikulade evren,tüm bu karmakarışık şeyler, ancak, Tanrı’nın, insanların iyi ve kötü için çabasını gözlediği bir sahnedir.. Bu sahne,bu oyun için çok büyük!
İbadetlerin fiziksel uygulamalarının, ibadetlerin arkasındaki manaya gidişte birer araç olduğunu düşünüyorum.
İçi boş şekilde sadece fiziksel hareketler ile rüku ve secdeye gitmek namaz kavramını ne kadar dolduruyor ise, sadece yememek, içmemek ve cinsel ilişkide bulunmamanın da oruç kavramının içini o kadar doldurduğunu düşünüyorum.
Bu çerçevede, “konuşmama” durumunu, ibadetin mana kısmını dolduran, bir tefekkür hali / ruh olgunluğuna ulaşma çabası olarak oldukça önemsiyorum. (-ki bu ruh olgunluğuna ulaştırma kapasitesi nedeniyle oruç keffaret olarak öneriliyor belki de)
Yoksa akşam aç televizyonu üç beş saat saçma programlar izle, yine konuşmuyorsun ama aynı şey olmuyor.
Yoğun günlük yaşantı içinde, bahsettiğiniz gibi “mümkün olabildiği kadar” az konuşmak yoluna gidilebilir, akşam vakti ise, fiziksel aktiviteler için oruç açılıyor olsa da, kendi halinde kalma imkanı artan kişi için, sadece bu yönü ile sürdürülmesinin Ramazan içinde kişinin benliğinde bütünlüğün sağlanmasına yardımcı olacaktır diye düşünüyorum.
Katılma Tarihi: 30 nisan 2006 Yer: Turkiye Gönderilenler: 1235
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
selam dost1
Verdiğiniz ayetlerden siyamın kuranın indirilmiş olduğu toplum tarafından biliniyor olması onların bilmiş oldukları siyamın kuranda anlatılandan farklı olduğu anlamına gelmez ki.
Siyam kelimesinin anlamında bulunan konuşmamak eylemi sözlüklere göre var ancak kuranda bize tarif edilen anlamda yok.
Elinde sözlük olmadan,oruç tutmak nedir ömrü hayatında bilmeyen kimsenin kurandaki ayetlerden anlayıp varacağı sonuç ;oruç tutmak eyleminin günün doğuşundan batışına kadar yememek içmemek ve cinsel ilişkiden kaçınmak şeklinde olacaktır.
__________________ O, yaratıp şekillendiren, âhenk veren ve düzene koyandır
Sizin yetkiniz yok foruma yeni mesaj ekleme Sizin yetkiniz yok forumdaki mesajlara cevap verme Sizin yetkiniz yok forumda konu silme Sizin yetkiniz yok forumda konu düzenleme Sizin yetkiniz yok forumda anket açma Sizin yetkiniz yok forumda ankete cevap yazma