Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

Mehmet GÜL

Solda değil, Türkiye’de birlik

Ben tekrar dönmek istemesem de, yükselen milliyetçi dalga ve onu sabote çalışmaları devam ediyor. Bahsettiğimiz Truva atları her tarafta kişniyor. Çok demokrat gözükmeye özel gayret ettiğini bildiğimiz, Zülfü Livaneli’nin aslında, davet edildiği şüpheli olan bir toplantıya gelip, adeta zorla mikrofonu kaptıktan sonra, halkı kışkırtan sözler sarfetmesi de ibretlik. İşe bakın ki, Yeniçağ gazetesinin de ibretle yayınladığı gibi, bir Türk askerinden “Uzatmalı it” diye bahsedecek kadar tıynetsiz bir adam. Malum çevrelerin pompaladığı teneke sesiyle kürsü işgal ediyor ve sonra da bağırıyor, beni konuşturmuyorlar. İyi ama seni konuşturmayacak olanlar, senin şarkılarının bulunduğu bantı ne diye taktılar ve akabinde bozukluk giderilince, çalınmaya başladı, buna bir cevap yok.
Ardından, mitingin gayesini öğreniyoruz, “demokrasi ve özgürlük”. Daha sonra da, verdiği demeçte, Türkan Saylan’ın da konuşturulmadığını dile getirip, eleştiriyor. Türkan Saylan da ona benzeyen ama ondan daha gayrimilli olduğu kesin olan bir vatandaş, Şener Paşanın kati talimatıyla konuşturulmadığını biliyoruz. Çok da isabetli olduğu kesin. Bilindiği gibi, bu bulunmaz Bursa kumaşı olan, Türkan Hanım, birdenbire bir popülarite kazanmıştı. Yeniden keşfedilmiş gibi, malum medya üzerine atlayıp, ondan inciler derlemeye başladılar. Mesela bunlardan birisi olan, Hürriyet gazetesi yazarı, Gila Benmayor, hemen onun muhteşem projelerini gündeme taşımaya başladı. Hepsi de son derece önemsiz, mizah dergilerinin “Zihni sinir” projeleri. Neyse onlarla sizi yormayayım...
Fakat Gila Hanım, belki de soydaşlık dürtüsüyle şunları söylüyor. “Birkaç ay önce bu sütunlarda, cumhurbaşkanı kadın olsun diye okurlar arasında yaptığım küçük çaplı bir ankette birinci sırada gelen Saylan’ı yıllardan beri izlerim. Yukarıda sözünü ettiğim kadın yaratıcı zekası olağanüstüdür” diye, 11 Mayıs tarihli yazısında göklere çıkarıyor. Meğer eskiden beri, onun azatsız hayranları varmış ve şu bizim Saylan’ı, cumhurbaşkanı bile yapmaya kalkmışlar ve anketler yapmışlar. Hangi ev toplantısında yaptılarsa artık.
Konuşturulmayınca, Türkan Hanım ağlamış, sonra da bunun karizmayı sarsacağını düşünüp ağlamadım ama üzüldüm diyor. Halbuki böyle yapacağına ne kadar taraftarı olduğunu ispat için, sadece kendi derneğinin düzenlediği bir miting yapabilirdi, kaç kişi katılıyor hep beraber görürdük.
Orada bir diğer yanlış da, Edip Akbayram’dı, daha önce de yazdım, nevruz kutlamalarının kadrolu sanatçısı unvanına sahip, bölücü örgütün baş tacı bir sanatçıyı, ikide bir böyle milli bir tepkiye davet, hem sakıncalı hem de çelişkilidir. Aslında davet edenlerden çok Edip Akbayram için aşağılık bir durumdur. Sen git daha 1 Nisan’da Londra’da, PKK yan kuruluşlarının düzenlediği toplantıya katılıp şarkılar söyle. Orada, sarı kırmızı yeşil bezler altında ve “Aldırma APO aldırma” sözleri eşliğinde söylediğin türküyü, gel iki hafta sonra Tandoğan da, “Aldırma gönül aldırma” diye, Türk bayraklarına bakarak söyle. Ardından da PKK’lılarla beraber söylediğin “Güneşli günler göreceğiz çocuklar” de. Zaten ancak çocukları kandırabilirsin böyle yaparak, bir de yangından mal kaçıran miting idarecilerini. Öğrendiğime göre de, Şener Paşayı uyandırmadan onu çıkarıyorlar ve önceden programda vardı ne yapalım diyorlar. Bunlar muhtemelen çok büyük Atatürkçü ve de ulusalcıdır.
Görüyorsunuz, Truva atı olmak için düşman askerine ihtiyaç yok, akılsız ve bilinçsiz dost askerler de, düşmanlara hizmet edebilir. Sanıyorum, ADD bu zihniyete, bunun hesabını soracaktır. Bizim bu konuda özel bir hedefimiz ve gayemiz yoktur. Sadece kavram kargaşası ve kirlenmesi yaratan, küresel güçlerin, bu mitingi, laik antilaik gibi bir zeminde gösterme girişimleridir. Atatürk’ü eğer Reha Muhtar gibi savunacaksak, her zaman Nazlı Ilıcak haklı gözükecektir. Bunun da oyunun diğer parçası olduğunu düşünmemiz mi gerekiyor. Atatürk’ü olmadığı gibi tanıtmak, bazı tipleri olmadığı gibi lanse etmek. Hiçbir kavramı doğru dürüst bilmeyenlere Atatürk’ü ve cumhuriyeti savundururken, bu değerleri yıpratmak. Keşke Prof. Alparslan Işıklı gibi bilinçli aydınlarımız daha da etkili olsalar. Anlasak ki, bu mitinglerin asıl hedefi, solda birlik filan değil, Türkiye’de birliktir, onun yeminli düşmanlarına karşı.

http://www.yenicaggazetesi.com/

NOT : Gerek kimliksiz bölücüleri, gerek Allah'ın sınırlarının da düşmanları olan gizli ateistleri, Vatanın birlik ve bütünlük aksiyonundan defeden, ADD Genel başkanı Şener Eruygur Paşamızı yürekten tebrik ediyorum / AZADEH.