HANiFDOSTLAR.NET

 

Kuran Müslümanı
 

(Şahıs odaklı din anlayışından Allah odaklı din anlayışına...)

Ana Sayfa Hanif Mumin  Iste Kuran Kurandaki Din  Kur'an Yolu  Meal Dinle Sohbet Odasi Hanifler E- Kitaplik Kütüb-i Sitte ?  ingilizce Site Kuran islami Aliaksoy Org  Hasanakcay Net Tebyin-ül Kur'an Önerdiğimiz Siteler Bize Ulasin

 

- Konulara Göre Fihrist

- Saçma Hadisler

- Hadislerin-Sünnetin İncelemesi

- Haniflikle İlgili Sorular Cevaplar

- Misakın Elçisi Kim?

- Kuranda Namaz/Salat

- Onaylayan Nebi

- Kuranda Namaz/Salat

- Enbiya 104

- Kuranda Yeminler

- Adem Hakkında Sorular

- Ganimetleri Resulün Eline Nasıl Vereceğiz?

- Allahın ındinde YIL ve DOLUNAYLAR

- Abese ve Tevella

- Hadisçilerce Tahrif Edilen Ayetler

- Mübarek Yer, Mübarek Vakit

- Arkadaş Peygamber

- Kuranın İndirilişinden Günümüze Gelişi

- Bir Türban Sorusu

- Kuran ve Bize Öğretilenlerin Farkı

- Namazın Kılınışı

- Hadislere Göre Namaz

- Kuranda Salat Namaz mıdır?

- Kuran Yetmez Diyen Uydurukçular

- Bizler Hanif Dostlarız

- Sahih Hadis mi İstersiniz?

- Hakkı Yılmaz'ın Tebyin Çalışması

- Kur'anı Anlamada Metodoloji

- Tarikatçıların Çarpıttığı Birkaç Ayet

- Nasıl Kur'an Okuyalım?

- Kur'anı Kerim Nedir?

- Kur'anda Oruç

- Allah'sız Bir Din ve Allah'sız Bir Kur'an İnancı

- Kuransız Bir İslam Anlayışı ve Müşrikleşme

- Meal Çalışmasına Davet

- Allah Şahit Olarak Kafi Değil mi?

- Doğru Hadisleri Ne Yapacağız?

- Kur'andaki Muhammed ve Peygamberlerin Misyonu

- Mahrem, Avret, Ziynet

- Nur Suresi Çeviri-Yorum

- Cilbab

- Resule İtaat Ne Demektir?

- Hadis Kalburcuları ve Kalburları

- Kur'anı Kerim'in İndiriliş Gayesi

- Kur'anda Amellere Karşı Cahili Yaklaşım

- İslamdışı İnanışlara Kur'andan Örnekler

- Biri Şu Haram Üretim Tesislerini Kapatsın

- Tasavvufta İslam Var mı?

- İslamda Delil Sorunu

- Kurban Kesmek

- İlahi Hitabın Serüveni

- Ecel Nedir?

- Şirk, İşrak, Müşrik, Müşareke, Müşterik

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Peygamberlere Karşı Rabbani Yaklaşımlar

- Salat-ı Tefriciye yada Zikri Çarpıtmaya Bir Örnek

- Mucize Nedir?

- Ayrılıkların Nedenleri

- Sıfır Hata veya Kur'an

- Haniflik Nedir?

- Rabıta İle Şeyhlere Tapanlar

- Hadis Zindanının Mezhepçi Mahkumları

- İslam Dininin Öğrenilmesinde Kaynak Sorunu

- Fasık ve Münafıkların Genel Tanımlaması

- Hadisler, Hıristiyanlık ve Selman Rüştü

- Kur'anı kerim'in İndiriliş Gayesi

- Müstekbirlere Karşı Cahili Yaklaşım

- Halis-Hanif İslam

- Kur'anda Şefaat

- Fuhuş Tellalı Tefsirciler

- Hayızlıyken Neden Namaz Kılınmasın?

- Cebrail, Vahiy, Melek

- Dindarlıkta Müşrikleşme Temayülü

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Yaratılış, Adem, Havva

- Kur'an Yerel mi, Evrensel mi?

- Reform Dinde mi, Dindarlıkta mı?

- Ne Mutlu Tağutu Olmayanlara

- Peygambere Saygı(?)

- Hadislere Kanıt Diye Gösterilen Ayetler

- Allah Nazara Karışmadı mı?

- Kur'anı Kerimle Amel Etmek Mümkün mü?

- Kur'anda İnkar Edenlerin Vasıfları

- Müminlerin Vasıfları

- Allah'ın Vasıfları

- Kur'anın Vasıfları

- Dine Karşı Cahili Yaklaşımlar

- Kur'an Merkezli Din

- İrin Küpü Patladı; Mevlana

- Hurafe ve Bidatlar

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Hz. İsa'nın Ölümü

- Allah'ın Mesajının Adı: Kelamullah

- Allah'ın Resule Uyarıları

- Kur'ana Göre Tenkit ve Eleştiri Nasıl Olmalı?

- Kur'anda Sevgi

- Sofuların Devlet Desteğiyle Desteklenmesi

- Hans Von Aiberg Aldatmacası

- Kabir Azabı Safsatası

- Kur'an Kıssalarının Önemi; Masal Değiller

- Kur'anda Toplumsal Sünnetler

- Tefsirde İsrailiyyat

- Kardeş Evliliği Olmadan Çoğalma

- Hans Von Aiberg Tutuklandı

- Kur'anda Tevbe Kavramı

- Yaşar Nuri Öztürk'ün Yorumuyla Namaz

- Karadelikler; Bir Büyük Yemin

- Mezhepçilerin Ümmi Açmazı

- Kabe Nedir? Mekkede midir, Kudüste mi?

- Kur'anda Ruh Kavramı

- Kur'anda Nefs Kavramı

- Amin Kavramı ve Putperestlik

- Diyanet İşleri Başkanlığının Sitemize Cevabına Cevaplar

- Resul ve Nebi -1

- Resul ve Nebi -2

- Sapık Bir Fırka: Hansçılar

- Cihad mı, Çapulculuk mu?

- Kur'an Deyip Namazı Yok Sayanlar

- Cennete Sadece Müslümanlar mı Girecek?

- Kur'anda El Kesme Cezası var mı?

- Nazar veya Göz Değmesi Var mı?

- Şehadet Getir, Münafık(?) Ol

- Kur'anda Eleştiri Metodu

- Hacc Mekkede mi, Bekkede mi?

- İslami Tebliğde Kur'an Metodu

- Saptırılan Kavram: Mekruh

- Kur'anda Cuma Namazı var mı?

- Of Be Kader, Allah mı Suçlu Yoksa Biz mi?

- Kader Açısından Cebir ve İhtiyar

- Baban Peygamber Olsa Ne Yazar

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Vahdet-i Vücud, Şirkin Alası

- Tasavvufi Bilginin Kaynağı Vahiy mi?

- İslam'da Resullük Son Bulmuştur

- Teveffi Kelimesi ve Arap Dili

- Tasavvuf Üzerine Düşünceler

- Nefis Mertebelerinin İç Yüzü

- Allah Rızası Anonim Şirketi; Tarikatlar

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -1

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -2

- Nakşi Şeyhi Allah'ın Avukatı mı?

- Kur'anda "ve+la" Öbeği

- Putlar ve Tapanlar

- Son Peygamberimizin Okuma Yazması

- Mesih ve çarpıtılan Bir Ayet

- Hac İzlenimleri

- "Üzerinde 19 var" da Son Nokta

- Secde Emri

- Kur'andaki Hac

- Aracıların Gaybı Bildiği İnancı

- Tarikatçı - Müşrik Karşılaştırması

- Gazali'nin Kadına Bakışı

- Kur'anda Kadına Verilen Önem

- Başörtüsü Allah'ın Emri Değil

- Başörtüsü Takmak Kur'anda Var mı?

- Kur'anda Kadın Dövmek Var mı?

- Cariye, Köle; Utanmaz Mealciler

- Kadına Yönelik Şiddet

- Sünnet Edilen Kızın Öyküsü

- Erkekçe ve Kadınca Meal Konusu, Nebe 33. Ayet

- Harem - Selamlık Kimin Emri?

- Zina, Evlilik ve Örtünme Adabı

- Cariyeleri Aç, Hür Kadınları Kapat (!)

- Çok Eşliliği Yasaklayan Ayetler

- Kur'ana Göre Evlilik Hukuku

- 2 Kadın = 1 Erkek, Uydurma mı?

- Danimarkalı mı Sapık, Buhari mi?

- Ebu Hanife, Cariyenin Avreti

- Nisa 25, Hür Kadın ve Fahişe İfadesi

- Maymunların Hadisi ve Recm Vahşeti

- Hz. Muhammed'in Tebliği

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Angarya Haline Getirilen İbadet

- Buhari'nin Hadislerini Buhari Yazmamıştır

- Hadis ve Sünnet Gerçeği

- Uydurma Hadisler, İslamın Kara Boyası

- Hadisler Dinin kaynağı Olamaz

- Uydurmaların Sınırı Yok; Şeytan Geyiği

- Beşeri Hükümler Neden Kutsal Oluyor?

- Hadis - Kur'an Çelişkisi

- Kur'anda/Dinde Olanlar ve Olmayanlar

- Cehennem'den Çıkış Yok

- Kur'anda Tağut

- Ebu Hureyre Gerçekte Kimdir?

- Hadis - Mantık Çelişkileri

- Kurban ve Kurban Bayramı Nereden Geliyor?

- Hadislere Göre Kur'an Eksiktir

- Bildiri: İslam Anlayışında Reform

- Arapça mı, Arap Saçı mı?

- Koca mı Üstün, Allah mı?

- Esbab-ı Nüzül Komedi Hadisleri

- İşte Geleneğin Dini

- Ulul Emir İle Kim Kastediliyor?

- Kul Hakkı

- Yezidi Bir Gelenek: Aşure Tatlısı

- Hz. İbrahim'den Asrımıza Dersler

- Taklitçiliğin Boyutları

- Seb-ul Mesani Nedir?

- Kelle Sayılarak Gerçek Bulmak

- Kıyamet - Mahşer Günü ve Sonrası

- Kur'anda Namaz Vakitleri

- Kur'anda Cuma Konusu

- Salih Olmak Yetmez

- Hudeybiye Anlaşması Uydurma mı?

- Kitap Yüklü Eşekler

- Kur'andaki Hac

- Hz. Nuh'un Oğlu Kimdi? İftira mı?

- Ruhun Ağırlığına Başka Bakış

- Hz. İbrahim Yalancı Değildi

- İncil'de Kadına Bakış

- Şirkin Büyüğü Küçüğü Olur mu?

- Kur'andaki Abdest ve Hijyen

- Din de Bir Araçtır

- Kur'an Okumanın Zararları

- Kur'anda Dua Ayetleri

- Kur'anda Tarih Kavramı ve Bilinci

- Şekilsel Secde Kur'anda Yok mu?

- Salat ve salatı İkame

- Kur'andaki Emr Kavramı Üzerine

- Dindar İnsanlar Şirk Koşar

- Alak Suresinin İlk Beş Ayeti

- Men Arefe'nin Çözümü

- Kur'andaki Av Yasağı

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Din Büyüklerini Tanrılaştırma

- Allah'a ve Muhammed'e Değil

- Kur'andaki Örnek Tevekkül

- Şekilsel Rüku Kur'anda Yok mu?

- Hz. İbrahim Kuşları Kesti mi?

- Ehli Sünnet Dininin Anayasası

- İnsan Allah'ın Halifesi mi?

- Kur'an Üzerinde Düşünmek

- Şirkin Kuyusuna Düşenlere Uyarılar

- Kur'an Ölülere Okunmak İçin mi İndirildi?

- Ayda Okunan Kur'an Masalı

- Hz. İbrahim, Safa ve Merve Masal mı?

- "Haç"er-ul Esved (!)

- Mevlana Sahte Bir Peygamber Değil mi?

- Tasavvufun Tanrısı İki Zıttır

- Kur'andaki Tasavvuf: Teveccüh

- Önce Batıl ve Hurafe İle Savaşalım

- Resuller Haram Kılamaz mı?

- Elçi Muhammed ile İnsan Muhammed'in Farkı

- Tarikatlarda Aracılar Rezaleti

- Nur Suresi 31. Ayet Nasıl Çarpıtılıyor?

- Sırat Kıldan İnce, Kılıçtan Keskin mi?

- Kur'anda Zalimler

- Bütün Mehdileri Çöpe Atıyoruz

- Kur'ana Göre Ramazan Ayı ve Haram Aylar

- Tasavvufçuların İlahı; Varlık ve Yokluk

- Tasavvufçuların Küçük Putları

- Sünnet Etmek yaratılışı Değiştirmedir

- Son Peygamberimizin Mektupları

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Mescid-i Aksa Nerede?

- Büyük Kandırmaca: Hadis

- Kur'an Neden Arapça Olarak İndirilmiştir?

- Kimin dini? Kimin Kitabı? Kimin Meali?

- Evliya Kelimesinin geçtiği Ayetler

- Şimdiye Kadar Yaşanan İslam

- Ayın Yarılması Diye Bir Mucize Yoktur

- Kabe Dikili Taş Değil mi?


Up | Down | Top | Bottom
 
Şu da emredildi: Yüzünü dine bir Hanif olarak çevir. Sakın müşriklerden olma.

Yunus Suresi 105

Ben bir Hanif olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Müşriklerden değilim ben.

Enam Suresi 79

İbrahim ne bir Yahudi idi, ne de bir Hıristiyan. O sadece hanif bir müslümandı. O müşriklerden değildi.

Ali İmran Suresi 67

Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlıbaşına bir ümmetti; bir Hanif olarak Allah'ın önünde eğiliyordu. Müşriklerden değildi.

Nahl Suresi 123

De ki Allah doğrusunu söylemiştir / vaadinde sadıktır.Haydi artık Hanif olarak İbrahim'in Milleti'ne uyun! Müşriklerden değildi o.

Ali İmran Suresi 95

Allah'a ortak koşmadan, Hanifler olarak... Allah'a ortak koşan kişi, gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgar onu uzak bir yere fırlatıp atıyor gibidir.

Hacc Suresi 31


Up | Down | Top | Bottom

HABERLER

 

 








 

 

  Hanif Islam

 

Alıntılar, Makaleler
 Hanif Dostlar Ana Sayfa -> Alıntılar, Makaleler
Konu Konu: İBDA ve ANLAMA Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazanlarda
Gönderi << Önceki Konu | Sonraki Konu >>
ALLAHIN KULU
Newbie
Newbie
Simge

Katılma Tarihi: 31 agustos 2005
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 7
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı ALLAHIN KULU

MERHABA ARKADAŞLAR:Belki unutulan belkide unutturulan bir konu,İBDA ve Salih mirzebeyoğlu.araştırmak ve anlamak adına         

BUYURUN: 

Said Aykut, İBDA külliyatıyla geçtiğimiz yıllarda tanışmış bir isim. Akademik eğitiminin bir bölümünü Arab ülkelerinde tamamladıktan sonra yurda dönen, bir yandan akademisyenliğini sürdürürken diğer yandan entelektüel etkinliklerini bir araştırmacı, filolog, tercüman ve müellif olarak yürüten bir fikir işçisi. Aykut, özellikle Arab dili ve kültürüne vukűfiyetiyle sahasında temayüz etmiş ve bu dilden çok sayıda tercüme eseri yayınlanmış olması yanında; kendisine ilgi alanı olarak seçtiği İslam ve Batı tefekkürünün tarihî mimarları, Doğu ve Batının siyaset öncüleri, Arab ülkelerindeki son dönem fikir hareketleri, ayrıca, modern veya klasik Batı dilleri üzerinde de hayranlık uyandırıcı bir birikimin sahibi. Ona getirilebilecek tenkid de bu noktada belki: Çapsızlıklarını müthiş bir pazarlama ve üslûb gözbağcılığıyla örten "reklamcı" entelektüeller vasatında, bu değerli birikimini pazarlayabileceği bir üslûb gayretkeşliğine tevessül etmeden, ilim çilehanesindeki "mütevazi" üslûbunu koruması. Gerçi onun seçkinliği de burada galiba: Gölgede kalma ukdesiyle muhteşem İBDA fikriyatını görmezlikten gelen, veya onda gördüğü kimi hikmetleri "referans" göstermeyerek sahiplenen ve hatta tutumlarını, "varsa hataları tesbit için bile okumayayım, yoksa tesir altında kalırım!" noktasına vardırarak, en temel "fikir namusu" prensibine dahi ihanet edenler enflasyonunda; derinlemesine ve orijinal kaynaklarından vâkıf olduğu "fikir-hikmet-siyaset" öncülerinin özelliklerini İBDA Mimarı'nda da olanca ihtişamiyle tesbit etmiş, "samimiyet" kumaşı sebebiyle bunu ilândan çekinmemiş ve İslam geleneğinin en tabiî vasfı olarak "bağlılıkta hususîleşen fikir-sanat aksiyonu" gereğince "bu çağda bağlanılıp kendisinden beslenilmesi elzem menbâ budur!" diyebilmiş bir "gören göz" olduğu için ayrı onun yeri! Şüphesiz yarın da, bizlerin "birikim"lerini kat kat aşan entelektüeller dahil olacak İBDA'ya. Zâtıyla şerefli olan İBDA değil ama, kendileri şereflenecek böylece. Fakat, tabanın sempati ve katılımının tersine, bugün o kadar değilse bile "yazar-çizer-gazeteci" takımınca geçmişte maruz bırakıldığı "hased" kuşatması içinde boğulmak istenen ve bu yüzden "tarihte ilk kez kendi entelektüelini en genç çağlarından alarak kendisi yetiştirmiş bir fikir-sanat-aksiyon mihrakı" olan İBDA'ya, bu uğursuz kuşatmayı yararak dahil olan, Aykut'un da aralarında bulunduğu "ilk"leri vurgulamak boynumuzun borcu. Biz, üzerimize düşeni yapıp, kendi alanında çoğumuzu geçen "birikim" avantajı müstesnâ, belki hepimiz gibi İBDA fikriyatı içindeki yolculuğuna yeni başlayan Aykut'un "baştaki seçkinliğini" takdir ettik. Şimdi ona düşense, "gördüğünü eserler boyu geliştirip delillendirmesi" olsa gerek!.. Said Aykut, aşağıda okuyacağınız ve ardından Arabçasını göreceğiniz yazıyı, aslında "ortalama" bir Arabın anlayabileceği form özellikleri dahilinde "Arabça" olarak kaleme aldı. Bize açıkladığı gerekçesi de şuydu: "İbda fikriyatının çok cüz'î bir bölümü bile Arab veya Batılı entelektüel çevrelere ulaştırılsa, müthiş reaksiyon görür ve bence, sırf bunun için ileride Türkçe öğrenme gereği duyacak yabancı entelektüellere şâhit olacaksanız!" Fakat, Akademya olarak biz, Arablardan ziyade, önce ülkemizdekilerin alması gereken önemli mesajlar bulunduğunu gördüğümüzden; Aykut'un, Arablara İbda Mimarı'nı "özet" niteliğindeki "takdim" yazısını ilk olarak dergimize alma lüzûmunu hissettik.

AKADEMYA

 

Salih Mirzabeyoğlu; şair ve mütefekkir!.. Necip Fazıl'dan devraldığı "Büyük Doğu" fikir sistemini, "İbda" keyfiyetiyle yaşatan "genç adam"... Üstad, onun âleminde, varlık ve fikir dünyasına açılan "ana pencere"...

İbda fikir sisteminin mimarı olan Mirzabeyoğlu, 1950 doğumlu. Hayatı, Üstad'ı tanıdığından beri, bir avuç ateş!.. Temel hedefi, "zıtlar arası muvazene sistemi" olan İslam'ı hâkim kılmak!.. Kuşkusuz, bu dâvâda olduğunu iddia eden pek çok kişi var. Ama Mirzabeyoğlu'nun usűlü farklı. Bir kere, en üstte "Ehli Sünnet" kimliği var. Ve tabiî "Evliyâ kelâmı"... Şeriat, -küllî istikametlendiricilik vasfıyla içiçe- yamukluk nerede olursa olsun düzelten, öpülesi kılıçtır onda!..

İbda Fikir Sistemi ise, varlığı ve hayatı teferruatıyla ele alan bir usûl aslında. Usûl diyoruz; zira kökler, ana kaynaklar, âlim ve velîlerin sözleri, tüm bunlar kütüphanelere dizili kitaplarda "mestûr" lâkin, neye nasıl varılacağı ve nisbetlerinin ne olduğu o derece mühim ki, "usûlsüz" dalış yapmak, "boğulmakla eşanlamlı" olup çıkıvermez mi!..

Mirzabeyoğlu'nun hayatı, fikir ve eylemin birbiriyle içiçe geçtiği bir yumak... Şöyle; önce en doğrusunu tasarlayış ve eksiksiz bir şekilde belirtiş... Sonra, hareket!.. Ve hareket içinde güzelliği ve cevvalliği artan fikir... Artık, eylem ve fikir, öyle sıkı sarılır ki birbirine, öylesine mezcolur ki; "bu adam ne diyorsa yapar" yahut "ne yapıyorsa mutlaka söylemiş ve düşünmüştür" dersiniz Mirzabeyoğlu için.

Onun sisteminde, tasavvufun derin kelimelerinden bir "kıyam ve inkılâb" usûlü, bir diğer tâbirle, bu işin ideolojisi üretilmiştir. Şunun da bilinmesi elzemdir ki: O, direnmek için direnmez. Güce sahip olduktan sonra, ne yapacağını ve nasıl yapacağını da belirtir. Hem de, TEFERRUATIYLA belirtilen bir alternatif!..

Kitaplarında; Platon'a, Hegel'e ve Sartre'a rastlayabilirsiniz. Fakat, asla kuru ve kabul edip geçici tarzda değil!.. Mevzû edilen fikrin candamarını yakalayıp, mümkün olan en büyük faydayı teminden sonra posayı kenara atıştır onunki. Ve Batı tefekkürünü incelerken, İslam tasavvufunun derin ölçüleri vardır elinde!..

Üslûbu, kimi zaman "giyotin" kadar keskin, kimi zamansa "bulut" gibi; yağmur dolu ve yumuşacık... Asla, "kuru örgütçü" değil!.. Şair, lâkin şiir anlayışı farklı; şiiri "sır avcılığı" onun.

Kitapları "ortalama" değil; iyi bir zihin eğitimi görmüş insanlara bile ağır gelebiliyor. Yalnız bu "ağırlık", şişirme olmayıp; bilakis, ele aldığı mevzuların derinliğinden kaynaklanıyor. Nasıl "ağır" olmasın ki? Toplumu, tarihi, varlığı ve insan ruhunu ele almakla kalmayıp; teferruatı da belirterek, hepsinin tek tek "ana prensiplerle" ilişkisini işaretliyor. Dolayısıyla, sürekli bir "gel-git" var eserlerinde. Üstelik üslûbu, gerektiğinde çok açık...

"Normal" ve "sıradan" biri değil... Kızgın bir dâhî!.. Bu yüzden, hakkında birbirinden farklı sözler duyabilirsiniz: "Çok sert", "Çok yumuşak ve merhametli", "Şiiri sır gibi", "Destan şairi mi ne; çekinmese 'kesin boyunlarını' diyecek!", "Sözleri muğlak, genel kitle için faydasız", "Cümleleri slogan gibi, gayet açık!", "Bak, bak; Hegel'i nasıl da kullanıyor!", "Bu adam derviş yahu; her yerde menkıbe", "Adamın ölüm-kalım endişesi yok herhâl", "Güce karşı ne kadar da ihtiraslı!", "Şuna bak; nefs cihadından bahsediyor!", "Bu sayılar da neyin nesi?"... Uzayıp gidiyor. Bu cümleler, kurgulama değil; sevenlerinin veya muhaliflerinin de duyup bildiği üzere, onun hakkında -bilhassa entelektüel ilgi sahibi çevrede- yapılan değerlendirmelerden aynen naklettiğimiz birkaçı. Herkes kendi aynasından bakar ya!..

Onun düşüncesinde, sonu gelmez bir hareket -ve dinamizm- var. Sürekli canlılık! Ve İbda Sistemi, teferruat konusunda hâlâ oluşum içinde; devam ediyor. Çünkü, mimarı yaşıyor. Şayet öğrencileri de gerekli cehdi gösterebilirse, bu gelenek, sürekli yenilenen ve özünü paslanmaktan koruyan bir "mektep" olmaya devam edecek!..

Hemen söyleyelim; fikirleri öyle yaygın, "moda" kavramlarla pek uyuşmaz. Zira, şu -sönüp giden- ısmarlama akımların yaşattığı gibi, kullanılıp atılan "zamana uymayı" değil; Mutlak'ın peşinde, öteleri hedefler. Alternatifini sunarak, çağı değiştirmek ister!..

Edebî eserlerinde, kaosla düzenin birbirine yaslandığı görülür. Uzaktan bakan için Tilki Günlüğü, gerçek bir kar fırtınasıdır. Oysa, usûlünü bilme cehdine girenlerin ellerinden düşüremediği bir "kâinat kitabı" olur ki; işte o ân okuyucu, o uğultulu fırtınadaki her kar tanesinin, birbirinden farklı bir desen taşıdığını görür. Kimileri için "rüya tâbiri", kimileri için "içte kopan" fırtınalar, kimi

leri için "lûgat kitabı", kimileri içinse "sihir"... Bu kitabı anlamak için -galiba en başta-, "yazandan önce yazdırana bakmak" ilkesi geçerli!..

İbda Sisteminde "akıl", hakkı yenemez bir âlet. Ama yalnızca âlet!.. "Kalp" ve "sır idrâkı" ise, asıl. Sonsuza açılan penceresini, böylece muhatabına gösterir İbda!..

Kısaca; hayat ve kâinat, nerede ne kadar karmaşık veya zor anlaşılır bir renge bürünmüşse, İbda Sistemi de işte orada "zor anlaşılır" bir üslûba sahip. Ve yine nerede bir mânâyı bedihî olarak anlıyorsanız, işte orada "bedihî" olarak anlaşılır İbda. Muhteşem bir Kaos ve Muhteşem bir Düzen!..

 

Yukarı dön Göster ALLAHIN KULU's Profil Diğer Mesajlarını Ara: ALLAHIN KULU
 

Eğer Bu Konuya Cevap Yazmak İstiyorsanız İlk Önce giriş
Eğer Kayıtlı Bir Kullanıcı Değilseniz İlk Önce Kayıt Olmalısınız

  Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazıcı Sürümü Yazıcı Sürümü

Forum Atla
Sizin yetkiniz yok foruma yeni mesaj ekleme
Sizin yetkiniz yok forumdaki mesajlara cevap verme
Sizin yetkiniz yok forumda konu silme
Sizin yetkiniz yok forumda konu düzenleme
Sizin yetkiniz yok forumda anket açma
Sizin yetkiniz yok forumda ankete cevap yazma

Powered by Web Wiz Forums version 7.92
Copyright ©2001-2004 Web Wiz Guide
hanif islam

Real-Time Stats and Visitor Reports Sitemizin Gunluk, Haftalik, aylik Ziyaretci  Detaylari Real-Time Stats and Visitor Reports

     Sayfam.de  

blog stats